GÜNDEM - 11 Ağustos 2024 Pazar 10:32

Hem tohumlar hem kadınlar güçleniyor

A
A
A
Hem tohumlar hem kadınlar güçleniyor

Kadifekaleli kadınlar, İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin “Güçlendirme Tohumları Projesi” kapsamında oluşturulan serada kaktüs ve sukulent bitkileri üretiyor. Dayanışma içinde işin inceliklerini öğrenen kadınlar, kendi emekleri ile ürettikleri ürünleri Kültürpark Üretici Pazarı’nda satıp hem ekonomik hem de sosyal olarak güçleniyor.


İzmir Büyükşehir Belediyesi tarafından Uluslararası Göç Örgütü’nün bütçe desteği ile oluşturulan Güçlendirme Tohumları Projesi, sadece tohumları değil Kadifekaleli kadınları da güçlendirdi. İzmir Büyükşehir Belediyesi Sosyal Hizmetler Dairesi Başkanlığı’na bağlı Kadifekale Toplum Dayanışma Merkezi’nde teorik eğitim alan yaklaşık 30 kadın, daha sonra yine Kadifekale’de kurulan serada üretim yapmaya başladı. Burada kaktüs ve sukulent bitkilerini yetiştirip çoğaltma işlemi uygulayan kadınlar, Kültürpark Üretici Pazarı’nda da stant açarak ürünlerini satmaya başladı. Serada kendilerini çok iyi hissettiklerini belirten Kadifekaleli kadınlar, ekonomik olarak da güçlendiklerini vurguladı.



“Dayanışma noktası”


Kadifekale Toplum Dayanışma Merkezi Eğitmeni Deniz Evcimen, projeye ilişkin şunları söyledi: “Güçlendirme Tohumları Projesi, Uluslararası Göç Örgütü’nün 40 bin dolarlık bütçe hibesi ile oluşturuldu. Ocak ayında 120 saatlik teorik eğitim alan kadınlar, öncelikle nasıl üretim yapılacağını öğrendi. Ardından da seraya adım attı. Seramızda 100’e yakın kaktüs ve sukulent bulunuyor. Sera elbette üretim alanı olması için var ancak aynı zamanda bir dayanışma noktası oldu. Bu da bizim için çok kıymetli. Kadınlar serada üretim yaparken satış kanalları oluşturarak güçleniyor. Ayrıca gezi ve eğitim etkinlikleri de düzenleyerek sosyalleşmelerini sağlıyoruz. Özetle Kadifekale Toplum Dayanışma Merkezi’nde çok yönlü çalışmalar yürütüyoruz. Bu projeyle hem tohumlar hem de kadınlar güçleniyor.”



“Koşarak geliyoruz”


Serada üretim yapan Türkan Kaymaz, “Burada kaktüs ve sukulent bitkilerini büyütüp, çoğaltıyoruz. Kadınlar olarak birlikteyiz. Kardeşçe her şeyi birlikte yapmaya çalışıyoruz. Bu serada arkadaş çevremiz çoğaldı. Koşarak geliyoruz, çeşitli etkinlikler yapıyoruz. Toprakla uğraşıyoruz. Yetiştirdiğimiz ürünleri satmaya da başladık. İnşallah ev ekonomimize daha fazla katkısı olur” dedi.



“Kendimi çok iyi ve huzurlu hissediyorum”


Suzan İsmail isimli Suriyeli kadın da projeye dahil olanlar arasında. İsmail, “Serada kaktüs ve sukulentleri çoğaltıyoruz. Büyümeleri için uğraşıyoruz. Bazı kadınlar saksıları süslüyor. Burada kendimi çok iyi ve huzurlu hissediyorum. Arkadaşlarla sohbet ediyoruz. Hem çalışıyorum hem de güzel vakit geçiriyorum. Ürünlerimizi satmak için üretici pazarında stant açtık ve çok güzel satış yaptık. Maddi olarak bize destek oluyor” diye konuştu.



“Maddi destek sağlıyoruz”


Bitki yetiştirmenin çok keyifli olduğunu söyleyen Meryem Misto, “Büyüttüğümüz ve çoğaltma yaptığımız kaktüs ve sukulentlerin satışına başladık. Buraya gelince her şey değişti. Burada çok mutlu oluyorum. İşe başlayınca her şeyi unutuyorum. Diğer yandan da maddi destek sağlıyoruz. Daha önce çalışmamıştım. Ürünlerimi satmak bana çok iyi geldi” ifadelerini kullandı.



“Kadınlar güçleniyor”


Ürettikleri ürünleri satmaya başlayan Şeyda Akar da “Serada üretim yaptık. Bitkilerin bakımını, yetiştirme şartlarını öğrendik. Yetiştirdiğimiz kaktüs ve sukulentleri, üretici pazarında açtığımız stantla satmaya başladık. Satışlar iyi gidiyor, umarım devamı olur. Bu proje kadınlar için çok güzel oldu. Hem ruhsal hem sosyal hem de ekonomik olarak güzel bir proje. Kadınlara özgüven geliyor, güçleniyorlar. Bu işlerle uğraşırken stresten uzaklaşıyoruz. Kendimizi daha mutlu hissediyoruz. Her çarşamba günü Kültürpark Üretici Pazarı’nda stant açmaya devam edeceğiz” sözlerine yer verdi.



Hem tohumlar hem kadınlar güçleniyor

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
İstanbul Sultangazi Belediyesi’nden kadınlara özel Boğaz turu Sultangazi Belediyesi’nin, ilçede yaşayan vatandaşlara yönelik ücretsiz Boğaz Turları başladı. Yeşilin farklı tonlarıyla buluşan İstanbul Boğazı’nın masmavi sularında keyifli bir yolculuk yapan Sultangazili kadınlar, etkinlikten büyük bir memnuniyet duydu. Sultangazi Belediyesi’nin, ilçede yaşayan vatandaşlara yönelik ücretsiz Boğaz Turları başladı. Etkinlik kapsamında ilk tur, ilçede yaşayan kadınlara yönelik olarak düzenlendi. Servis otobüsleriyle Sultangazi’deki toplanma alanından alınan kadınlar ve 12 yaşından küçük çocukları, daha sonra gemiye binmek üzere Eminönü’ne hareket etti. Burada gemilere aktarma yapan kadınlar ile çocukları, rehberler eşliğinde Boğaz Turu’nun keyfini çıkarttı. Yeşilin farklı tonlarıyla buluşan Boğaz’ın masmavi sularının, birbirinden güzel yalıları ve güzel manzarasının tadını çıkaran kadınlar, eğlenceli bir gün geçirdi. Boğaz turuna katılan kadınlar, kendilerine sunulan ikramlar ve muhteşem manzaralar eşliğinde İstanbul Boğazı’nda güzel bir sonbahar günü geçirdi. Program sonunda kadınlar ve çocukları servis otobüsleriyle yeniden ilçeye hareket etti. Sosyal belediyecilik anlayışıyla hizmetlerine devam ettiklerini belirten Sultangazi Belediye Başkanı Abdurrahman Dursun, “İstanbul Boğazı dünyanın en güzel manzarasına sahip yerlerinden biri. Sultangazili komşularımızın bu güzelliği yaşaması ve keyifli bir gün geçirmesi için bu programları düzenliyoruz. Bugunkü misafirlerimiz çocuklarıyla birlikte güzel bir gün geçirdiler. Bundan sonra da bu programlarımız gençlerimiz, yaşlılarımız ve komşularımız için devam edecek. Komşularımızı bu programlara katılmaya davet ediyorum” dedi.
Kayseri Alzheimer hastalığındaki en önemli konu erken teşhis Nöroloji Uzmanı Dr. Güven Arslan, Alzheimer hastalığının yaşla birlikte arttığına dikkat çekerek, “Hastalık çok anlık unutkanlıklardan başlayıp, hastayı günlük aktivitelerini yapamayacak duruma kadar getirebiliyor. Yakın geçmişe dönük hafıza sorunlarında hekime başvurulmasını öneriyoruz” dedi. Acıbadem Kayseri Hastanesi Nöroloji Uzmanı Dr. Güven Arslan, Alzheimer hastalığının sinir hücrelerinin zamanla yıpranması sonucu işlevini yerine getiremediği bir hastalık olduğunu söyleyerek önemli bilgiler verdi. Alzheimer hastalığının tanısını koymada klinik bulguların çok önemli olduğunu vurgulayan Dr. Arslan “Öncelikle hastanın şikayetleri ve muayenesi ön plana çıkmaktadır. Sonrasında klinik ölçeklerle bilinçsel bozulmanın, hafıza kaybının derecesini araştırıyoruz. Sonrasında da MR ve tomografi gibi tekniklerle beynin görüntülenmesini alıyoruz. Hastalık çok basit ve anlık unutkanlıklardan başlayıp, hastanın günlük aktivitelerini yapamayacak duruma kadar gelebiliyor. Kişi unutkanlığının farkında da olmayabilir” ifadelerini kullandı. Alzheimer’ın “demans” yani bunama sorunlarının bir çeşidi olduğunu ve yüzde 50-60 görülme sıklığı ile demansın en yaygın sebebi olduğunu belirten Dr. Arslan hastalığın kadınlarda erkeklere oranla daha sık görüldüğünü söyledi. Dünyada yaklaşık 50 milyon kişinin Alzheimer hastası olduğuna değinen Dr. Arslan, yaşlı nüfusun artmasıyla bu rakamın daha da artacağını, sadece ülkemizde 600 bin ailenin Alzheimer hastalığı ve beraberinde getirdiği sorunlarla mücadele ettiğini dile getirdi. “En önemli konu erken teşhis” Alzheimer hastalığındaki en önemli konunun erken teşhis olduğunun altını çizen Dr. Arslan, “Bunu asla unutmamalıyız. Çünkü beyinde bir hasar süreci mevcut. Bu hasar meydana gelmeden tedaviye başlarsak, sağlıklı süreleri uzatabiliyoruz. O yüzden yakın hafıza bozukluğu tespit edildiği zaman uzman hekime başvurulmasını tavsiye ediyorum” dedi. Alzheimer tanısı konulan bireyin beslenmesi, günlük egzersizleri ve aktivitelerinin tamamen bozulabildiğini aktaran Dr. Arslan, “Hastalığın tedavisinde klasik ilaç tedavilerimiz mevcut. Bunlar beyindeki eksilen maddeleri yerine koyma metoduyla çalışıyor. Daha yeni araştırmalarda beyindeki hasarı önlemeye yönelik hastalığın çok erken evrelerinde kullanılabilen metotlar geliştirilmektedir. Henüz yaygın kullanımda değil ancak ilerisi için umut verici tedaviler geliyor” diye konuştu.
Sakarya Vali Rahmi Doğan Sakarya’da görevine başladı Resmi Gazete’de yayımlanan Valiler Kararnamesi ile Vali-Mülkiye Başmüfettişi Rahmi Doğan, Sakarya Valilik Kampüsü’nde gerçekleşen karşılama töreni ile birlikte görevine başladı. Vali Doğan, “Makamda oturmayı seven bir yapım yok. Dışarıda genelde arazide olurum. Sakarya’nın sanayisi, tarımı, turizmi ve ticareti Türkiye için çok önemli ve kritik bir noktadadır. Biz de bu çerçevede gerekli çalışmaları yapacağız” dedi. Resmi Gazete’de yayımlanan Valiler Kararnamesi ile Vali-Mülkiye Başmüfettişliğinden Sakarya Valiliğine atanan Rahmi Doğan, valilik önünde gerçekleşen karşılama töreninin ardından görevine başladı. Vali Doğan, “Bugün Sakarya Valiliği görevine başlamış bulunuyoruz. Başta Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan’a ve İçişleri Bakanımız Ali Yerlikaya şükranlarımı sunuyorum. Sakarya’nın potansiyelini bilen birisiyim. Gerek İstanbul bağlantısı gerekse Ankara otobana bağlantısı. Yine kavşak olarak da Akdeniz bağlantısını da bilen, birisi olarak şunu ifade etmek istiyorum ki; Sakarya’nın sanayisi, tarımı, turizmi, ticareti Türkiye için çok önemli ve kritik bir noktadadır. Biz de bu çerçevede gerekli çalışmaları yapacağız. Gayretle çalışacağız. Halkın içerisinde olacağız. Bu süreç içerisinde milletvekillerimizle, büyükşehir belediye başkanımıza, belediye başkanlarımızla, siyasi parti temsilcilerimizle, STK’larla, sanayi odalarıyla, ticaret odalarıyla, muhtarlarımızla ve en önemlisi de halkımızla iç içe olacağız” dedi. “Makamda oturmayı seven bir yapım yok, genelde arazide olurum” Doğan, “Makamda oturmayı seven bir yapım yok. Dışarıda genelde arazide olurum. OSB’leri, sanayi kuruluşlarını dolaşırım. Elbette zaman zaman makamda da toplantılar, değerlendirmeler yapılacaktır. Ama ben alan adamıyımdır, alanda çalışır ve koştururum. Buradan benden önceki Valimiz Yaşar Karadeniz ağabeyime şükranlarımı sunuyorum. Yapmış olduğu hizmetlerden dolayı da ayrıca kendisine teşekkür ediyorum. Değerli Sakaryalı hemşehrilerime de buradan saygı, sevgi ve muhabbetlerimi iletiyorum. Bugün bismillah dedik, başladık inşallah. Bundan sonra halkımızla da zaman zaman bir araya gelerek onlarla da tanışacağız” diye konuştu.