GÜNDEM - 19 Kasım 2024 Salı 13:30

Başkan Erkan Özkan, şoför esnafının sorunlarına çözüm için Ankara’da

A
A
A
Başkan Erkan Özkan, şoför esnafının sorunlarına çözüm için Ankara’da

İzmir Şoförler ve Otomobilciler Esnaf Odası Başkanı Erkan Özkan, göreve geldiği kısa süre içinde taksici esnafının sorunlarını çözmek için yoğun bir mesai harcıyor. Başkan Erkan Özkan, bu kez taksici esnafının mülkiyet konusundaki sorunlarını gündeme taşımak için tekrar Ankara’ya gitti.


İzmir Şoförler ve Otomobilciler Esnaf Odası Başkanı Erkan Özkan, geçtiğimiz günlerde İzmir milletvekillerine seslenerek korsan taşımacılıkla ilgili sert bir çıkış yapmış ve "korsanı ya bitireceğiz ya bitireceğiz" demişti. Özkan, korsan taşımacılığın taksici esnafının en büyük sorunlarından biri olduğunu belirterek, bunun sadece oda olarak çözülemeyeceğini ifade etmişti. Ayrıca, "Kolluk kuvveti değiliz, ancak İzmir Büyükşehir Belediyesi, merkezi hükümet ve emniyet güçleriyle koordineli bir şekilde çalışarak bu sorunu eninde sonunda bitireceğiz," diyerek kararlılığını dile getirmişti.



Mülkiyet Tasarısı esnafı kaygılandırdı


Meclise sunulan ve tartışmalara neden olan mülkiyet konusundaki yasa tasarısı, taksici esnafını yakından ilgilendiriyor. Tasarıda, esnafın aleyhine olabilecek maddelerin yer aldığı yönündeki iddialar üzerine Başkan Erkan Özkan, bu konuyu görüşmek üzere Ankara’ya gitti. "Esnafımızın en büyük sorunu şu an mülkiyet tasarısı. Tasarının mevcut haliyle yasalaşması, taksici esnafının geleceğini olumsuz etkileyebilir. Bu nedenle, gerekirse yetkililerin kapısında sabahlayarak bu konuyu çözüme kavuşturacağız," diyen Erkan Özkan, esnafın haklarını savunmak için sonuna kadar mücadele edeceklerini belirtti.



"Esnafım için kapılarında yatarım"


Başkan Erkan Özkan, yasa tasarısının esnafın lehine düzenlenmesi için her türlü çabayı göstereceklerini ifade etti. Ankara’da yetkililerle görüşmelere başlayan Erkan Özkan, tasarının revize edilerek taksici esnafının haklarının korunmasını sağlamak için çözüm odaklı öneriler sunduklarını söyledi. "Bu mesele sadece bir düzenleme değil, esnafın geleceği meselesidir. Esnafımın ekmeğiyle oynanmasına asla izin vermeyeceğim," diyen Erkan Özkan, mücadelelerinin süreceğini vurguladı.


Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Zonguldak Atatürk Devlet Hastanesi’nde diyabet etkinliği düzenlendi Zonguldak Atatürk Devlet Hastanesinde Dünya Diyabet Günü Etkinlikleri kapsamında diyabet etkinliği düzenlendi ve ardından stant kurularak diyabet taraması yapıldı. Düzenlenen etkinliğe İl Sağlık Müdürü Uzm. Dr. Ertuğrul Güner, Halk Sağlığı Hizmetleri Başkanı Dr. Sevilen Köktürk, Kamu Hastaneleri Hizmetleri Başkanı Uzm. Dr. Pınar Menderes Turhan, Atatürk Devlet Hastanesi Başhekimi Uzm. Dr. Hasan Tosun, Başhekim Yardımcısı Haktan Alcan Güner ve Kalite Destek Hizmetleri Müdürü Ömer Tok katıldı. Etkinliğin ardından açıklama yapan İl Sağlık Müdürü Uzm. Dr. Ertuğrul Güner, "Diyabet, vücudun pankreas adlı salgı bezinin yeterli miktarda insülin hormonu üretmemesi ya da ürettiği insulin hormonunun etkili bir şekilde kullanılamaması durumunda (insülin direnci) gelişen ve ömür boyu süren bir hastalıktır. Türkiye’de Sağlık Bakanlığı 2015 yılı verilerine göre 7 milyonun üzerinde diyabetli olduğu, yaklaşık 3 milyon kişinin ise diyabetli olduğundan haberdar olmadığı tespit edilmiştir. Dünya Diyabet Günü (DDG), 160’tan fazla ülkede 1 milyardan fazla kişiye ulaşan dünyanın en büyük diyabet farkındalık kampanyasıdır. Diyabet Günü 1991 yılından beri her yıl, 1922’de Charles Best ile birlikte insülini keşfeden Sir Frederick Banting’in doğum günü olan 14 Kasım’da kutlanmaktadır. Dünya Diyabet Günü 2024-2026’nın teması “Diyabet ve Esenlik”tir. Diyabet bakımına uygun erişim ve destek ile diyabetli herkes iyi yaşama şansına sahiptir. IDF (Uluslararası Diyabet Federasyonu) ’nin projeksiyonlarına göre 2045 yılına gelindiğinde her 8 yetişkinden 1’i, yani yaklaşık 783 milyon kişi diyabet hastası olacak; bu da yüzde 46’lık bir artış anlamına gelmektedir. Diyabetli kişilerin yüzde 90’ından fazlasında sosyo-ekonomik, demografik, çevresel ve genetik faktörlerden kaynaklanan tip 2 diyabet vardır. Tip 2 diyabetin artışına katkıda bulunan başlıca faktörler şunlardır, Kentleşme, Yaşlanan bir nüfus, Azalan fiziksel aktivite seviyeleri, Yanlış beslenme alışkanlıkları, Aşırı kilo ve obezite yaygınlığının artması, Ancak, tip 2 diyabet için önleyici tedbirler alarak ve tüm diyabet tipleri için erken teşhis ve uygun bakım sağlayarak diyabetin etkisini azaltmak mümkündür. Bu önlemler, bu durumla yaşayan kişilerin komplikasyonlardan kaçınmasına veya bunları geciktirmesine yardımcı olabilir. 2021’de dünya çapında diyabet yaklaşık 537 milyon yetişkin (20-79 yaş) diyabetle yaşıyor. Diyabetli toplam insan sayısının 2030 yılına kadar 643 milyona, 2045 yılına kadar ise 783 milyona çıkacağı tahmin ediliyor. Diyabetli yetişkinlerin 4’te 3’ü düşük ve orta gelirli ülkelerde yaşıyor. Diyabet, kalp damar hastalıkları ve diğer bulaşıcı olmayan hastalıklar (ve genel olarak toplum sağlığının) önlenmesini iyileştirmek, değiştirilebilir davranışsal risk faktörlerinin yanı sıra hava kirliliği, diğer çevresel stres faktörleri ve inşa edilmiş çevre gibi dış faktörleri ele almak için çapraz ve tüm politikalarda sağlık yaklaşımı gerektirir; bunların hepsi bulaşıcı olmayan hastalıklarda da ortak risk faktörleridir. Türkiye Diyabet Programı, diyabetin en önemli risk faktörü olan obezitenin önlenmesi amacıyla yürütülen “Sağlıklı Beslenme ve Hareketli Hayat Programı” ile de desteklenmektedir. Programlarımız Bakanlığımız ve ilgili paydaşlar ile birlikte kararlılıkla yürütülmektedir" dedi.
Bursa Mudanya’da öncelik güvenli hayat Mudanya Belediyesi ile TMMOB İnşaat Mühendisleri (İMO) Odası Bursa Şubesi arasında “Güvenli Kent, Güvenli Hayat” işbirliği protokolü imzalandı. Protokol kapsamında yapısal projeler İMO tarafından kontrol edilecek. Mudanya’yı deprem başta olmak üzere doğal afetlere karşı dayanıklı ve güvenli bir kent haline getirmek için çalışmalarını bilimin ışığında sürdüren Mudanya Belediyesi, yapısal projelerin kontrol edilmesine yönelik işbirliği protokolü imzaladı. Sağlıklı kentleşme, nitelikli yapılaşma, kültürel, tarihi ve doğal çevre değerlerinin korunarak geliştirilmesinin hedeflendiği “Mudanya’da Güvenli Kent, Güvenli Hayat” işbirliği protokolü Mudanya Belediye Başkanı Deniz Dalgıç ve TMMOB İnşaat Mühendisleri Odası Bursa Şube Başkanı Serdar Atilla Erdem tarafından imzalandı. Protokol çerçevesinde bürokrasinin azaltılması, yapılarda can ve mal güvenliğinin sağlanması, sağlıklı kentleşme ve nitelikli yapılaşma için mühendislik hizmetlerinin ilgili mevzuata, bilimsel esaslara ve mesleki kurallara uygun olarak yerine getirilmesi hedefleniyor. Ayrıca yapı ruhsatı gerektiren tüm statik, çelik, betonarme, ahşap vb. projelerin yürürlükte bulunan ilgili kanunlara, yönetmeliklere, genelgelere ve protokol hükümlerine göre İMO tarafından incelenmesini kapsıyor. Mudanya güvenli bir kent olacak Deprem gerçeğini unutmadıklarını ve güvenli bir Mudanya kurmanın öncelikleri olduğunu belirten Mudanya Belediye Başkanı Deniz Dalgıç, “Kentimizi yönetirken ve geleceğe hazırlarken bilimi referans almak zorundayız. Afet riski taşıyan yapı stokunu hızla dönüştürebilmek için çalışmalarımızı sürdürüyoruz” dedi. Meslek odalarının tecrübelerinden de yararlanacaklarını söyleyen Dalgıç, “Halkımızla barış içinde ve bilimin ışığında attığımız adımlarla Mudanyamızı güvenli hale getireceğiz. Protokole katkı sağlayan Odamıza teşekkür ediyor, hayırlı olmasını diliyorum” diye konuştu. Akademik odalarla yapılan protokollerin önemine değinen İMO Bursa Şube Başkanı Serdar Atilla Erdem ise, “Kentlerimizde nitelikli ve depreme dayanıklı yapıların inşa edilmesi için Oda olarak gerekli her türlü teknik destek ve işbirliğini gerçekleştirmeye hazırız. Ortak akıl sürecini önemseyen ve bu düşüncede harekete geçen Mudanya Belediyemizi tebrik ediyor, gerçekleştireceğimiz çalışmaların Mudanya için hayırlı olmasını diliyoruz” dedi.
Muş Muş’ta karda mahsur kalan vatandaşlar kurtarıldı Muş’ta gece saatlerinde yüksek kesimlerde etkili olan kar yağışı ve tipi nedeniyle mahsur kalan 2 vatandaş, İl Özel İdaresi ekipleri tarafından kurtarıldı. Gece saatlerinde yüksek kesimlerde etkisini arttıran kar yağışı ve tipi, 10 köy ve 22 mezranın yolunu ulaşıma kapattı. Öğlen saatlerinde Üçevler grup köy yolu Çavuştepe mevkisinde rüzgar enerjisi santralinde güvenlik görevlisi olarak çalışan 2 kişi, nöbet dönüşünde araçları ile kara saplanarak mahsur kaldı. Mahsur kalan vatandaşlar durumu il özel idaresine bildirerek yardım istedi. Yol ve Ulaşım Hizmetleri Müdürlüğüne bağlı ekipler duruma müdahale ederek, bölgede yol açma çalışması başlattı. 5 saatlik bir çalışmanın ardından mahsur kalan vatandaşlara ulaşan ekipler, yolu yeniden ulaşıma açarak kaldıkları yerden kurtardı. Gece etkili olan kar yağışı ve tipi nedeniyle Üçevre grup köy yolunun ulaşıma kapandığını Belirten Özel İdare İş Makinesi Operatörü Osman Kalaycı, “İlimizde yüksek kesimlerde ikinci kar yağışı oldu. Üçevler grup köy yolu Çavuştepe mevkiinde rüzgar enerjisi santralinde güvenlik görevlisi olarak çalışan 2 kişi nöbet dönüşünde araçları ile kara saplanarak mahsur kaldı. Yaklaşık 5 saatlik bir çalışma sonucu yolu temizleyerek araçlara geçiş verdik. İl özel idaresi olarak 7/24 esasına göre çalışıyoruz" dedi. Özel güvenlik görevlisi Yunus Aykut, zirvede etkili olan kar ve tipi nedeniyle nöbet dönüşü mahsur kaldıklarını belirterek, “Sabah nöbetten dönerken aracımız kara saplandı ve mahsur kaldık. Saat 06.30’dan beri buradayız. İl Özel İdaresi ekiplerine haber verdik. Ekipler yoğun mesai harcayarak gelip bizi kurtardılar” ifadelerini kullandı.