İstanbul
Şişli’de alacak-verecek kavgası: 3 yaralı
22 Eylül 2024 Pazar - 19:22:26
İstanbul’un Şişli ilçesinde alacak-verecek meselesi yüzünden çıkan silahlı kavgada 3 kişi yaralandı.
Olay, Şişli ilçesi Abide-i Hürriyet Caddesi’nde saat 15.10 sıralarında meydana geldi. Edinilen bilgiye göre, T.M. (54), B.K. (53) ve B.K. (28) isimli şahıslar, silahla vurularak yaralandı. Şüpheliler olay yerinden kaçarken, ihbar üzerine olay yerine polis ve sağlık ekipleri sevk edildi. Hastaneye kaldırılan yaralıların hayati tehlikelerinin olmadığı öğrenilirken, polis ekipleri olay yerinde 1 adet pompalı tüfek ele geçirdi. Yapılan araştırmalarda olayın alacak-verecek meselesinden kaynaklandığı, şüphelilerin kavga ettikleri şahıslara silahla ateş ederek kaçtıkları belirlendi. Polis, şüphelilerin yakalanması için çalışma başlattı.
22 Eylül 2024 Pazar - 19:20
Şişli’de alacak verecek meselesi kanlı bitti: 3 yaralı
Şişli’de alacak verecek meselesi yüzünden çıkan kavga da 3 kişi silahla vurularak yaralandı. İstanbul ilçesi Şişli Abide-i Hürriyet Caddesi üzerinde 22.09.2024 tarihi saat 15.10 sıralarında T.M.(54) , B.K.(53) ve B.K.(28) isimli şahıslar, eli silahlı kişiler tarafından vurularak yalandı. Şüpheliler olay yerinden kaçarken, ihbar üzerine ola yerine polis ve sağlık ekipleri sevk edildi. Yaralılar sağlık ekipleri tarafından hastaneye kaldırıldı. Hastaneye kaldırılan şahısların hayati tehlikelerinin olmadığı öğrenildi. Polis ekipleri olay yerin de yaptığı incelemeler de; 1 adet pompalı ele geçirdi. Araştırmalarda; olayın alacak verecek meselesinden kaynaklandığı, şüpheli şahısların olay yerinde önce kavga çıkardıkları ardından silahla ateş ederek kaçtıkları anlaşıldı. Polis ekipleri incelemelerin ardından şüphelilerin yakalanmasına yönelik çalışma başlattı.
22 Eylül 2024 Pazar - 19:01
Trendyol Süper Lig: Kasımpaşa: 0 - Antalyaspor: 0 (Maç sonucu)
Trendyol Süper Lig’in 6. haftasında Kasımpaşa, sahasında karşılaştığı Antalyaspor ile golsüz berabere kaldı.
Maçtan dakikalar (İkinci yarı)
70. dakikada Hajradinovic’in ceza sahası sol çaprazından ön direğe ortasında Nuno Da Costa’nın kafa vuruşunda uzak direğe yönelen top az farkla dışarı gitti.
77. dakikada orta alanda topu ayağından açan Brekalo’nun, Erdal’a ayağıyla yaptığı müdahale sonrası hakem Burak Pakkan direkt kırmızı kart gösterdi.
90+2. dakikada sol çapraz ceza yayı önünden Hajradinovic’in arka direğe kullandığı serbest vuruşta Yasin Özcan topu kontrol ederek orta yaptı. Kaleye yönelen topu kaleci Kenan Piric kornere çeldi.
Hakemler: Burak Pakkan, Abdullah Bora Özkara, Serkan Olguncan
Kasımpaşa: Andreas Gianniotis, Claudio Winck (Espinoza dk. 74), Nicholas Opoku, Yasin Özcan, Kevin Rodrigues (Mamadou Fall dk. 32), Antonin Barak (Haris Hajradinovic dk. 59), Cafu (Gökhan Gül dk. 74), Ben Ouanes, Aytaç Kara, Brekalo, Nuno Da Costa
Yedekler: Ali Emre Yanar, Sadık Çiftpınar, Taylan Utku Aydın, Yaman Suakar, Erdem Çetinkaya, Yunus Emre Atakaya
Teknik Sorumlu: Barış Kanbak
Antalyaspor: Kenan Piric, Mert Yılmaz, Veysel Sarı, Kelven, Güray Vural, Jakub Kaluzinski, Erdal Rakip (Soner Dikmen dk. 82), Townsend (Adolfo Gaich dk. 82), Sam Larsson (Sander Van de Streek dk. 63), Moussa Djenepo (Oleksandr Petrusenko dk. 46), Braian Samudio
Yedekler: Abdullah Yiğiter, Amar Gerxhaliu, Abdurrahim Dursun, Erdoğan Yeşilyurt, Emre Uzun, Burak İngenç
Teknik Direktör: Alex de Souza
Kırmızı kart: Brekalo (dk. 77) (Kasımpaşa)
Sarı kartlar: Veysel Sarı, Erdal Rakip, Djenepo, Kenan Piric, Kaluzinski, Mert Yılmaz (Antalyaspor), Opoku (Kasımpaşa)
18 Eylül 2024 Çarşamba - 13:17
Pandemiden dolayı ertelenmişti, pizza devi Türkiye’ye geliyor
ABD’nin New York kentinde yaşayan Türk iş adamı Hakkı Akdeniz ABD’deki restoran zincirini büyütürken, markasını aynı zamanda Türkiye’ye taşıyor. Önümüzdeki aylarda Türkiye’ye yatırım yapacağını söyleyen Akdeniz, ilk pizza restoranını İstanbul’da açacağını kaydetti.
ABD’de kendisi de bir dönem evsiz yaşayan Hakkı Akdeniz, özellikle evsizlere yönelik gerçekleştirdiği yardım çalışmaları ile takdir topluyor. Champion Pizza markası ile çok sayıda restorana sahip olan ve farklı markalarla farklı yemek konseptinde restoranları bulunan Akdeniz, Hakki’s markasıyla da dondurulmuş gıda sektöründe faaliyet gösteriyor. Geçtiğimiz ay ABD’nin Miami kentinde iş adamı Engin Akdemir’le ortak olarak Elia adıyla Akdeniz mutfağının hazırlandığı bir restoran açan Akdeniz, New York’ta da Wabi Nori adıyla Japon mutfağı ağırlıklı yeni bir restoran daha açtı. Akdeniz’in yeni rotası ise Türkiye. Önümüzdeki aylarda İstanbul’da ilk pizza restoranını açacağını belirten Akdeniz, kısa sürede Türkiye’nin birçok şehrinde faaliyet göstereceklerini söyledi.
“Pandemiden dolayı ertelemiştik, artık geliyoruz”
Önümüzdeki aylarda Türkiye’ye yatırım yapacağını söyleyen Akdeniz, ilk pizza restoranını İstanbul’da açacağını kaydetti. Covid-19 pandemisinden dolayı daha önce gelmeyi planladıkları Türkiye pazarına gecikmeli geldiklerini belirten, Akdeniz şunları söyledi:
“Türkiye’de pizza restoranları açma planımızı pandemiden kaynaklı ekonomik daralmadan dolayı ertelemiştik. Pandeminin başında ABD’deki bazı şubeler olumsuz etkilendi. Ve pandeminin bitmesini takip eden iki yıl boyunca ABD’deki büyümemizi ve kurumsallaşmamızı sağlamlaştırmak için çalıştık. Şu an işlerimiz pandemi öncesi dönemi dahi katlamış durumda. Artık ülkemize, ana vatanımıza yatırım yapma zamanının geldiğini düşünüyoruz. İstanbul’da çok yakın bir zaman sonra ilk pizza restoranımızı açarak start vereceğiz. Daha sonra ise ülke genelinde franchise vererek büyümemizi sürdüreceğiz.”
Miami’de Akdeniz mutfağı, New York’ta Japon mutfağı
Türk iş adamı Hakkı Akdeniz, yeme-içme sektöründe zirveye yürüyor. New York’ta kümelenen restoran zincirleriyle Teksas, Miami ve New York’ta genişlemeye devam eden Akdeniz’in son olarak New York’ta açılışını yaptığı Wabi Nori adlı Japan restoranında yüksek kalitede sushi ve balık ürünleri yer alıyor. Dünya jet sosyetesinin tatil yeri olan Miami’de ise Elia adıyla ultra lüks restoran açan Hakkı Akdeniz, burada Akdeniz’in zengin mutfağından en güzel seçmelerin şefleri tarafından hazırlandığını belirtti. Akdeniz, yine New York’ta yeni açtığı Wabi Nori adlı mekanda da Japon mutfağının sevilen balık yemekleri ve sushi servisi yapıldığını ifade etti. Akdeniz, yeni restoranlarıyla ilgili şöyle konuştu:
“Elia restoranını Miami’de açarak Akdeniz’in eşsiz lezzetlerini buradaki insanlarla buluşturmak istedik. Elia, Akdeniz mutfağının en güzel örneklerini sunan bir restoran ve burada geleneksel tarifleri modern dokunuşlarla harmanlıyoruz. Menümüzde Akdeniz mutfağının klasiklerinden mezeler, zeytinyağlılar, deniz ürünleri ve et yemekleri bulunuyor. Yeni mekanımızı da Wabi Nori adıyla New York’ta açtık. Burada sushi başta olmak üzere Japon mutfağının eşsiz balık ürünlerini yüksek kalitede sunuyoruz. Wabi Nori, neredeyse Michelin Yıldızı alacak kadar lüks ve emsalsiz bir restoran. Hedefimiz Michelin Yıldızı’nın 3’ünü de almak.”
18 Eylül 2024 Çarşamba - 12:43
Örgüt lideri Barış Boyun’a 349 yıla kadar hapis talebi
Silahlı suç örgütü lideri olan ve İtalya’da tutuklu bulunan Barış Boyun’a yönelik yürütülen soruşturma tamamlandı. Aralarında Engin Polat’ın da bulunduğu 136 kişinin ‘müşteki’ olarak yer aldığı iddianamede, örgütün karşılarında duranları öldürdüğü ya da kendi saflarına çektiği, böylece ülkenin en büyük suç örgütü olmak amacında oldukları aktarıldı. İddianamede, Barış Boyun’un 349 yıla kadar hapis cezasına çarptırılması talep edildi.
Silahlı suç örgütü liderliğini yaptığı öne sürülen ve İtalya’da tutuklu bulunan Barış Boyun’un örgüt aracılığıyla gerçekleştirdiği eylemlerine ilişkin yürütülen soruşturma tamamlandı. İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı’nca hazırlanan 578 sayfalık iddianamede 8 kişi ‘maktul’, aralarında Engin Polat ile kardeşi Alper Kürşat Polat’ın da bulunduğu 136 kişi ‘müşteki’, 6 kişi ‘müşteki-şüpheli’ ve aralarında örgütün lideri olduğu değerlendirilen Barış Boyun’un da bulunduğu 305 kişi ‘şüpheli’ sıfatıyla yer aldı.
Hazırlanan iddianamede, şüpheli Barış Boyun’un çıkar amaçlı silahlı suç örgütü kurduğu ve örgütünün lideri olduğu, kurmuş olduğu örgüt suçundan dolayı hakkında yakalama kararı bulunduğu, örgüt içerisinde yer alan örgüt yöneticilerine suç işleme kastıyla talimatları verdiği, bu talimatların ise yöneticisi sıfatıyla bulunan şüpheliler Beratcan Gökdemir, Bahadır Akdağ, Zafer Boyun, Tolga Gültepe ve Bayram Demir aracılığıyla örgüt üyelerine iletildiği ve şüpheli Barış Boyun’un örgütü bu şekilde yöneterek ayakta tuttuğu aktarıldı.
Karşılarında duranları öldürdükleri ya da kendi saflarına çektikleri belirtildi
Şüpheli örgüt yöneticilerinin Barış Boyun’un ismini kullanmak ve korkutucu gücünden faydalanarak kendisine bağlı örgüt üyeleri üzerinde hakimiyetini pekiştirdiğinin anlatıldığı iddianamede, örgütün amacının belirsiz sayıda kişiden haksız menfaat sağlamak olduğu, bu suçu işleyebilmek için yeterli sayıda örgüt üyesi ve araca sahip oldukları, şüpheli örgüt lideri ve yöneticileri amaçlarına ulaşabilmek amacıyla her türlü eylemi gerçekleştirmekten imtina etmedikleri, amaçlarına ulaşmak ve ülkenin en büyük suç örgütü olmak amacıyla karşılarında duran ve faaliyet gösterdikleri alanda yer alan kişi ve gruplara silahlı saldırılarda bulunarak ya öldürdükleri ya da kendi saflarına çektikleri kaydedildi.
İtalya’da tutuklanınca 3 adet mektup yazarak işlerini devrettiği aktarıldı
İddianamede, şüpheli Barış Boyun’un işlediği suçlar nedeniyle İtalya’ya kaçtığı ve orada yaşadığı, hakkında iade talebinde bulunulduğu, İtalya’da tutuklu bulunduğu ancak tutuklu olmasına rağmen örgütü aracılığıyla suç işlemeye de devam ettiği, ayrıca tutuklu bulunduğu sırada örgüt üyelerine göndermiş olduğu 3 adet mektupta tüm işleri örgüt üyelerinden Gurur Işınçelik ve yine İtalya’da tutuklu bulunan örgüt yönetici Tolga Gültepe’nin kardeşi olan örgüt üyesi şüpheli Mert Gültepe’ye devrettiğini ve işleri devrettiği kişilerin sözünden çıkmadan faaliyetlere devam edilmesi talimatı verdiğini söylediği kaydedildi.
‘’Barış isteyen Boyun eğecek’’ gibi yazılarla kara propaganda yaptıkları vurgulandı
Örgütün kendisine destekçi bulmak ve insanlara sempatik görünmek adına üyelerinin sosyal medyada düzenli video paylaştıklarının belirtildiği iddianamede, gittikleri yer ve mekanlarda Barış Boyun’a şarkılar atfederek ‘’İstanbul’un sefiri, sokakların hakimi, Barış isteyen Boyun eğecek’’ gibi mottolar kullanarak aynı zamanda örgüt lideri ve yöneticilerini etiketlemek suretiyle kara propaganda yaptıkları, bu sayede özellikle genç yaşta ve suça meyilli olan kitleyi etkileyerek örgüte katılım sağladıkları, özellikle de doğal afetleri bahane ederek, suçtan elde ettikleri gelirle afet bölgelerine yardım kamyonları gönderdiklerine dair bolca paylaşım yaparak insanların maneviyatını sömürdükleri belirtildi.
Suç şebekelerini anlatan dizilerden etkilenerek kendilerine rol model seçtikleri aktarıldı
İddianamede, örgütün üyelerini 15-20’li yaşlar aralığındaki gençlerden seçtiği, bu gençlerin bilgisayar oyunlarıyla yetiştikleri, sokak suç şebekelerini anlatan internet tabanlı dizilerden çok etkilendiği, bu dizilerden kendilerine rol model seçtikleri belirtildi. Ayrıca, bu gençlerin adeta ülke içerisinde ‘Kamikaze Dronu’ gibi kullanıldığı, söz konusu örgütünde küçük bir grupken başka gruplara taşeronluk ve tetikçilik yapmak suretiyle büyüdüğü ve büyük bir silahlı suç örgütüne dönüştüğü, örgüt lideri ve örgüt adına şarkılar yazdırıp klipler çektirerek örgütün toplum içerisindeki faaliyetlerini normal göstermeye çalıştıkları kaydedildi.
Polat’ların iş yerlerine saldırı gerçekleştirdikleri aktarıldı
Örgütün özellikle uyuşturucu madde imal ve ticaretinin örgütün maddi geliri olarak kullandığının belirtildiği iddianamede, Engin Polat’a yönelik eylemlere de yer verildi. İddianamede, İstanbul Ataşehir’de faaliyet gösteren Dilan Polat Güzellik Merkezine motosikletli iki şahıs tarafından 2023 Ekim’de uzun namlulu silahlarla, aynı ay Engin Polat For Men isimli iş yerine kasklı bir şahsın tabanca ile ateş ettiği, bu saldırıları gerçekleştirenlerin Barış Boyun silahlı suç örgütü üyesi oldukları ve örgütün silahlı eylem kanadında bulundukları kaydedildi. Ayrıca, Engin Polat’ın kardeşi Alper Kürşat Polat’a ait iş yerine de örgüt faaliyeti kapsamında silahlı saldırıda bulunulduğu, örgütünün korkutucu gücünden yararlanıldığı da belirtildi.
349 yıla kadar hapis talebi
Hazırlanan iddianamede örgüt lideri Barış Boyun’un ‘suç işlemek amacıyla silahlı suç örgütü kurmak ve yönetmek’, ‘silahla vücutta kemik kırılmasına veya çıkığına ve yaşamını tehlikeye sokan bir duruma sokacak şekilde yaralama’, ‘tasarlayarak kasten öldürmeye teşebbüs’, 4 kişiye karşı ‘kasten öldürme’, ‘birden fazla kişi tarafından silahla kişiyi hürriyetinden yoksun kılma’, ‘kişisel verileri hukuka aykırı ele geçirme’, ‘suç örgütünün korkutucu gücünü kullanarak tehdit’, ‘mala zarar verme’, ‘suç örgütünün korkutucu gücünden yararlanarak, örgüte yarar sağlamak amacıyla silahla, birden fazla kişiyle yağma ve yağmaya teşebbüs’ ve ‘ruhsatsız silah bulundurma’ suçlarından 4 kez müebbet hapis ile 165 yıl 10 aydan 349 yıla kadar hapis cezasına çarptırılması talep edildi.
Öte yandan diğer şüphelilerin ise benzer suçlardan 13 yıldan 349 yıla kadar değişen oranlarda hapis cezasıyla cezalandırılması talep edildi. Şüphelilerin yargılanmasına önümüzdeki günlerde İstanbul Ağır Ceza Mahkemesi’nde başlanacak.
18 Eylül 2024 Çarşamba - 12:40
Örgüt lideri Barış Boyun’a 349 yıla kadar hapis talebi
Silahlı suç örgütü lideri olan ve İtalya’da tutuklu bulunan Barış Boyun’a yönelik yürütülen soruşturma tamamlandı. Aralarında Engin Polat’ın da bulunduğu 136 kişinin ‘müşteki’ olarak yer aldığı iddianamede, örgütün karşılarında duranları öldürdüğü ya da kendi saflarına çektiği, böylece ülkenin en büyük suç örgütü olmak amacında oldukları aktarıldı. İddianamede, Barış Boyun’un 349 yıla kadar hapis cezasına çarptırılması talep edildi. Silahlı suç örgütü liderliğini yaptığı öne sürülen ve İtalya’da tutuklu bulunan Barış Boyun’un örgüt aracılığıyla gerçekleştirdiği eylemlerine ilişkin yürütülen soruşturma tamamlandı. İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı’nca hazırlanan 578 sayfalık iddianamede 8 kişi ‘maktul’, aralarında Engin Polat ile kardeşi Alper Kürşat Polat’ın da bulunduğu 136 kişi ‘müşteki’, 6 kişi ‘müşteki-şüpheli’ ve aralarında örgütün lideri olduğu değerlendirilen Barış Boyun’un da bulunduğu 305 kişi ‘şüpheli’ sıfatıyla yer aldı. Hazırlanan iddianamede, şüpheli Barış Boyun’un çıkar amaçlı silahlı suç örgütü kurduğu ve örgütünün lideri olduğu, kurmuş olduğu örgüt suçundan dolayı hakkında yakalama kararı bulunduğu, örgüt içerisinde yer alan örgüt yöneticilerine suç işleme kastıyla talimatları verdiği, bu talimatların ise yöneticisi sıfatıyla bulunan şüpheliler Beratcan Gökdemir, Bahadır Akdağ, Zafer Boyun, Tolga Gültepe ve Bayram Demir aracılığıyla örgüt üyelerine iletildiği ve şüpheli Barış Boyun’un örgütü bu şekilde yöneterek ayakta tuttuğu aktarıldı. Karşılarında duranları öldürdükleri ya da kendi saflarına çektikleri belirtildi Şüpheli örgüt yöneticilerinin Barış Boyun’un ismini kullanmak ve korkutucu gücünden faydalanarak kendisine bağlı örgüt üyeleri üzerinde hakimiyetini pekiştirdiğinin anlatıldığı iddianamede, örgütün amacının belirsiz sayıda kişiden haksız menfaat sağlamak olduğu, bu suçu işleyebilmek için yeterli sayıda örgüt üyesi ve araca sahip oldukları, şüpheli örgüt lideri ve yöneticileri amaçlarına ulaşabilmek amacıyla her türlü eylemi gerçekleştirmekten imtina etmedikleri, amaçlarına ulaşmak ve ülkenin en büyük suç örgütü olmak amacıyla karşılarında duran ve faaliyet gösterdikleri alanda yer alan kişi ve gruplara silahlı saldırılarda bulunarak ya öldürdükleri ya da kendi saflarına çektikleri kaydedildi. İtalya’da tutuklanınca 3 adet mektup yazarak işlerini devrettiği aktarıldı İddianamede, şüpheli Barış Boyun’un işlediği suçlar nedeniyle İtalya’ya kaçtığı ve orada yaşadığı, hakkında iade talebinde bulunulduğu, İtalya’da tutuklu bulunduğu ancak tutuklu olmasına rağmen örgütü aracılığıyla suç işlemeye de devam ettiği, ayrıca tutuklu bulunduğu sırada örgüt üyelerine göndermiş olduğu 3 adet mektupta tüm işleri örgüt üyelerinden Gurur Işınçelik ve yine İtalya’da tutuklu bulunan örgüt yönetici Tolga Gültepe’nin kardeşi olan örgüt üyesi şüpheli Mert Gültepe’ye devrettiğini ve işleri devrettiği kişilerin sözünden çıkmadan faaliyetlere devam edilmesi talimatı verdiğini söylediği kaydedildi. ‘’Barış isteyen Boyun eğecek’’ gibi yazılarla kara propaganda yaptıkları vurgulandı Örgütün kendisine destekçi bulmak ve insanlara sempatik görünmek adına üyelerinin sosyal medyada düzenli video paylaştıklarının belirtildiği iddianamede, gittikleri yer ve mekanlarda Barış Boyun’a şarkılar atfederek ‘’İstanbul’un sefiri, sokakların hakimi, Barış isteyen Boyun eğecek’’ gibi mottolar kullanarak aynı zamanda örgüt lideri ve yöneticilerini etiketlemek suretiyle kara propaganda yaptıkları, bu sayede özellikle genç yaşta ve suça meyilli olan kitleyi etkileyerek örgüte katılım sağladıkları, özellikle de doğal afetleri bahane ederek, suçtan elde ettikleri gelirle afet bölgelerine yardım kamyonları gönderdiklerine dair bolca paylaşım yaparak insanların maneviyatını sömürdükleri belirtildi. Suç şebekelerini anlatan dizilerden etkilenerek kendilerine rol model seçtikleri aktarıldı İddianamede, örgütün üyelerini 15-20’li yaşlar aralığındaki gençlerden seçtiği, bu gençlerin bilgisayar oyunlarıyla yetiştikleri, sokak suç şebekelerini anlatan internet tabanlı dizilerden çok etkilendiği, bu dizilerden kendilerine rol model seçtikleri belirtildi. Ayrıca, bu gençlerin adeta ülke içerisinde ‘Kamikaze Dronu’ gibi kullanıldığı, söz konusu örgütünde küçük bir grupken başka gruplara taşeronluk ve tetikçilik yapmak suretiyle büyüdüğü ve büyük bir silahlı suç örgütüne dönüştüğü, örgüt lideri ve örgüt adına şarkılar yazdırıp klipler çektirerek örgütün toplum içerisindeki faaliyetlerini normal göstermeye çalıştıkları kaydedildi. Polat’ların iş yerlerine saldırı gerçekleştirdikleri aktarıldı Örgütün özellikle uyuşturucu madde imal ve ticaretinin örgütün maddi geliri olarak kullandığının belirtildiği iddianamede, Engin Polat’a yönelik eylemlere de yer verildi. İddianamede, İstanbul Ataşehir’de faaliyet gösteren Dilan Polat Güzellik Merkezine motosikletli iki şahıs tarafından 2023 Ekim’de uzun namlulu silahlarla, aynı ay Engin Polat For Men isimli iş yerine kasklı bir şahsın tabanca ile ateş ettiği, bu saldırıları gerçekleştirenlerin Barış Boyun silahlı suç örgütü üyesi oldukları ve örgütün silahlı eylem kanadında bulundukları kaydedildi. Ayrıca, Engin Polat’ın kardeşi Alper Kürşat Polat’a ait iş yerine de örgüt faaliyeti kapsamında silahlı saldırıda bulunulduğu, örgütünün korkutucu gücünden yararlanıldığı da belirtildi. 349 yıla kadar hapis talebi Hazırlanan iddianamede örgüt lideri Barış Boyun’un ‘suç işlemek amacıyla silahlı suç örgütü kurmak ve yönetmek’, ‘silahla vücutta kemik kırılmasına veya çıkığına ve yaşamını tehlikeye sokan bir duruma sokacak şekilde yaralama’, ‘tasarlayarak kasten öldürmeye teşebbüs’, 4 kişiye karşı ‘kasten öldürme’, ‘birden fazla kişi tarafından silahla kişiyi hürriyetinden yoksun kılma’, ‘kişisel verileri hukuka aykırı ele geçirme’, ‘suç örgütünün korkutucu gücünü kullanarak tehdit’, ‘mala zarar verme’, ‘suç örgütünün korkutucu gücünden yararlanarak, örgüte yarar sağlamak amacıyla silahla, birden fazla kişiyle yağma ve yağmaya teşebbüs’ ve ‘ruhsatsız silah bulundurma’ suçlarından 4 kez müebbet hapis ile 165 yıl 10 aydan 349 yıla kadar hapis cezasına çarptırılması talep edildi. Öte yandan diğer şüphelilerin ise benzer suçlardan 13 yıldan 349 yıla kadar değişen oranlarda hapis cezasıyla cezalandırılması talep edildi. Şüphelilerin yargılanmasına önümüzdeki günlerde İstanbul Ağır Ceza Mahkemesi’nde başlanacak.
18 Eylül 2024 Çarşamba - 12:27
Süper zenginler topluluğu son 10 yılda yüzde 54 oranında genişledi
Senti-milyoner Raporu’na göre, dünya genelinde serveti 100 milyon doları aşan yatırım yapılabilir likit varlık sahibi kişilerin sayısı 29 bin 350 kişiye ulaştı. 100 milyon dolar ve üzerinde servete sahip olanlardan oluşan süper zenginler topluluğu son 10 yılda yüzde 54 oranında genişledi.
Yatırım yolu ile vatandaşlık ve oturum danışmanlığı şirketi Henley & Partners’ın her yıl düzenli olarak yayınladığı, küresel servet istihbarat firması New World Wealth’in özel verilerini kapsayan 2024 Senti-milyoner Raporu’na göre, dünya genelinde serveti 100 milyon doları aşan yatırım yapılabilir likit varlık sahibi kişilerin sayısı 29 bin 350 kişiye ulaştı.
Açıklanan yeni verilere göre, 100 milyon dolar ve üzerinde servete sahip olanlardan oluşan süper zenginler topluluğu son 10 yılda yüzde 54 oranında genişledi. Raporda süper zenginlerin sayısındaki hızlı artışta bölgesel ekonomilerin rolüne dikkat çekiliyor. Bu süreçte Avrupa ülkelerine kıyasla çok daha güçlü bir performans sergileyen ABD ve Çin ‘sadece senti-milyoner patlaması’ olarak adlandırılabilecek bir deneyime imza attılar.
Senti-milyoner nüfusunda en göze çarpan artış, son 10 yılda 100 milyon dolar sınırını aşan kişi sayısın yüzde 108 oranında artan Çin oldu. Aynı dönemde ABD’de ise senti-milyoner nüfusu yüzde 81 artış gösterdi. Buna karşılık, aynı dönemde Avrupa’da senti-milyoner oranı yüzde 26 artış gösterdi.
Start-up’lar büyük servet oluşturuyor, süper zengin coğrafyası değişiyor
Henley & Partners Türkiye Direktörü Burak Demirel, “Avrupa’daki süper zengin artış hızının görece yavaş ilerleyişinin temelde İngiltere, Almanya ve Fransa gibi büyük pazarların yavaş büyümesiyle ilgili olduğuna dikkat çekerek, “Monako, Malta, Karadağ ve Polonya gibi daha küçük Avrupa pazarlarında senti-milyoner nüfuslarının yüzde 75 veya daha fazla arttığı dinamizm noktaları bulunuyor. Bu da aşırı zenginlerin coğrafyasının değişmekte olduğunu gösteriyor. Küresel Seçkinler Kulübü diyebileceğimiz bu kesim büyümeye ve göç etmeye devam ettikçe küresel ekonomi, siyaset ve toplum üzerindeki etkilerinin daha da artması muhtemel. Senti-milyonerlerin yüzde 60’ından fazlası girişimci ve şirket kurucularından oluşuyor. Senti-milyonerler tarafından kurulan işletmeler, kendi ülkelerinde çok sayıda iyi ücretli iş yarattıkları için orta sınıf üzerinde önemli bir pozitif dönüşüm ve yayılma etkisine sahip. Ayrıca Fortune 500, S&P 500, CAC 40, FTSE 100 ve Nikkei 225’teki şirketlerin çoğunun, daha sonradan senti-milyoner olan kişiler tarafından kurulduğunu görüyoruz’’ dedi.
ABD’nin hakimiyeti tehlikede
Rapor, dünyadaki senti-milyonerlerin üçte birinin dünyanın dört bir yanındaki 50 önemli şehirde yaşadığını ortaya koyuyor. ABD, senti-milyonerler için En İyi 50 Şehir listesinde ilk üç sırayı alarak senti-şehir haritasındaki hâkim konumunu koruyor. Süper zenginlerin yaşamayı tercih ettiği kentleri gösteren 15 metropolün yer aldığı listenin zirvesinde 744 yerleşik senti-milyoner ile New York bulunuyor. İkinci sırada 675 senti-milyonerin tercih ettiği San Francisco ve Silikon Vadisi yer alırken, üçüncü sırada ise 496 süper zengin sakiniyle Los Angeles bulunuyor. Son 10 yılda sıralamadaki konumunu koruyan bu 3 metropol aynı zamanda önümüzdeki 10 yıl zarfında ultra zengin nüfusunda yüzde 50’nin üzerinde artış beklenen kentler olarak öne çıkıyor.
ABD seçimleri ve vergi politikaları zenginleri göç etmeye yönlendirebilir
Diğer taraftan, parasal ve sosyal politikalarda ciddi değişimler getirmesi olası ABD başkanlık seçimleri süper zenginlerin coğrafi görünümünde önemli bir değişimi tetikleyebilir. Seçim sonuçları, senti-milyonerlerin ekonomik ve politik açıdan daha güvenli ve cazip gördükleri ülkelere yönelmesine neden olabilir. Rapora göre ABD, bir taraftan 67 trilyon dolarlık bir toplam varlıkla küresel likit yatırıma uygun servetin yüzde 30’undan fazlasını oluştururken, diğer taraftan alternatif oturum ve vatandaşlık seçenekleri arayışında olan zengin Amerikalıların oranında benzerine rastlanmamış bir artış görülüyor. Kamala Harris, yakın zamanda Başkan Biden’ın 2025 mali yılı bütçesinde önerdiği vergi artışlarını onayladı. Bu artışlar, net serveti 100 milyon ABD dolarının üzerinde olan vergi mükelleflerinin gerçekleşmemiş sermaye kazançları üzerinden asgari vergi ödemelerini gerektirecek yeni bir yaklaşım içeriyor. Sadece gerçekleşmiş geliri vergilendirmek gibi kabul görmüş uluslararası vergi ilkelerinden çok uzaklaşan herhangi bir teklif, insanların ABD’ye yatırım yapılacak bir yer olarak değerlendirmelerinde değişikliklere neden olabilir.
Asya ülkelerinin önlenemez yükselişi
Raporda, Asya şehirlerinin süper zenginlik sıralamasında hızla yükseldiğinin altı çiziliyor. Buna göre, dört şehir ve bölge artık dünyanın En iyi 10 senti-milyoner merkezi arasında yer alıyor. Pekin, 347 senti-milyoner ile dünya genelinde 5’inci sırada yer alırken, beklenenin çok üzerinde bir performans gösteren Singapur, 336 süper zengin ile Pekin’i takip ediyor. Şanghay, 322 senti-milyoner ile 7’nci sırada yer alırken, Hong Kong da 320 ultra zengin sakini ile listenin 8’inci sırasında bulunuyor. Hem Singapur hem de Hong Kong’un (SAR Çin) önümüzdeki on beş yılda senti-milyoner nüfusunda yüzde 100’ün üzerinde büyüme kaydedeceği öngörülüyor.
Diğer taraftan Avrupa’da bu alandaki büyüme hızı giderek yavaşlıyor. Bir zamanlar dünyanın finans başkenti ve küresel zenginlik merkezi olarak kabul edilen Londra, raporda 370 süper zengin sakini ile 4’üncü sırada yer alırken, 2040’a kadar senti-milyoner büyümesinin yüzde 50’nin altında olması bekleniyor. Londra aynı zamanda ilk 50’de yer alan tek İngiliz kenti durumunda. Paris ise 286 senti-milyoner sakiniyle endekste 10’uncu sırada yer alıyor. Endekste kendine yer bulan diğer Fransa kenti ise 95 senti-milyonere ev sahipliği yapan Nice.
Süper zenginlerin yeni gözde şehirleri
Senti-milyoner nüfusun 2040’a kadar olan büyüme rotasına bakıldığında servet birikimi ve göç konusunda ilgi çekici bir tablo ortaya çıkıyor. Bu kapsamda, bazı Asya ve Orta Doğu şehirleri devasa bir büyümeye hazırlanıyor. Hangzhou, Shenzhen, Taipei, Dubai ve Abu Dabi’nin önümüzdeki 16 yıl içinde senti-milyoner nüfusunda yüzde 150’nin üzerinde artış görmesi bekleniyor. Diğer taraftan, yeni oluşan pazarlar da dikkat çekici büyümelere imza atacak gibi görünüyor. Suudi Arabistan’ın Riyad ve Hindistan’ın Bangaluru kentlerinin de önümüzdeki 16 yıl içinde senti-milyoner nüfuslarında yüzde 150’nin üzerinde büyüme yaşaması öngörülüyor. Buna karşılık, dünyanın zenginlerin yaşam alanı olarak daha fazla tanınmış kentlerinden- Chicago, Moskova, Zürih ve Madrid’de 2040’a kadar yüzde 50’nin altında bir süper servet büyümesi yaşanacağı tahmin ediliyor.
18 Eylül 2024 Çarşamba - 12:21
Bakan Bolat: "Aldığımız tedbirlerle otomotiv ve emlak piyasasında özellikle ikinci el satışlarda ciddi düşüşler oldu"
İSTANBUL (İHA) – Ticaret Bakanı Ömer Bolat, "Otomotiv sektöründeki yedek parça eksiklikleri nedeniyle çok ciddi bir çalkantı ve otomotiv fiyatlarında aşırı yükselişler vardı. Aldığımız tedbirlerle otomotiv ve emlak piyasasında özellikle ikinci el satışlarda ciddi düşüşler oldu" dedi.
Ticaret Bakanı Ömer Bolat, İstanbul’da düzenlenen Global Liderler Zirvesi’ne katıldı. Bakan Bolat programın ardından basın mensuplarıyla bir araya gelerek otomotiv ve emlak satışlarındaki düzenlemelere ilişkin açıklamalarda bulundu. Bolat, "Emlak sektöründe tüketicileri korumak, emlak piyasasındaki bazı manipülasyonları ve fiyat şişirmelerini engellemek, güvenli satış veya kiralama işlemleri için yeni düzenleme başladı" dedi.
"Aldığımız tedbirlerle otomotiv ve emlak piyasasında özellikle ikinci el satışlarda ciddi düşüşler oldu"
Bakan Bolat, otomotiv ve emlak sektöründeki satışlara yönelik yeni düzenlemelerin yürürlüğe gireceğini söyledi. Bakan Bolat, "Covid-19 döneminden başlayarak otomotiv sektöründeki yedek parça eksiklikleri nedeniyle çok ciddi bir çalkantı vardı ve otomobil fiyatlarında aşırı yükselişler vardı. Aldığımız tedbirlerle hem otomotiv piyasasında hem emlak piyasasında özellikle ikinci el satışlarda ciddi düşüşler oldu. Birinci el satışlarda da stabil bir durum son bir yıldır hamdolsun devam etmekte. Bu yaz boyunca çalıştığımız iki önemli düzenlememiz vardı. Emlak sektöründe tüketicileri korumak ve emlak piyasasındaki bazı manipülasyonları ve fiyat şişirmelerini engellemek için gerek satış noktasında gerekse kiralama noktasında, mülk sahibinin ve birinci yakınlarının e-Devlet üzerinden girerek yetki vereceği emlakçıyı belirlemesi ve bu şekilde de güvenli satış veya kiralama işlerinin gerçekleştirilmesi. Bu düzenlememiz 15 Eylül‘de başladı. Şu anda deneme safhasında. 1 Ocak’tan itibaren kesin olarak yürürlüğe girecek" diye konuştu.
"Güvenli ödeme mekanizması hazırlıkları tamamlanıyor"
Bakan Bolat, alıcı ve satıcı arasında güven dayanışması sağlanacağını vurgulayarak, "Bir diğer önemli düzenlememizde motorlu taşıt satışlarında yayınladığımız yönetmelik oldu. Yine burada da özellikle araç satışlarında çeşitli tüketici mağduriyetleri oluşmaması anlamında 27 Eylül‘de başlayacak olan güvenli ödeme mekanizması hazırlıkları tamamlanıyor. Böylece hem emlak hem otomotiv gibi tüm vatandaşlarımızı yakından ilgilendiren bu iki önemli alanda piyasada çok ciddi bir güven sağlanmış olacak. Tüketici mağduriyetleri önlenmiş olacak ve böylece ödeme açısından da alıcıyla satıcı arasındaki ihtilaflar ortadan kaldırılacak" şeklinde konuştu.
Bakan Bolat, önceki ay yapılan düzenlemeler hakkında da bilgi verdi. Bolat, "Yenilenmiş ürünler mevzuatını çıkardık. Cep telefonları, tablet gibi elektronik saat gibi çok ciddi döviz harcaması yapılan ve ithalata bağımlı olan alanlarda israfı azaltmak ve ithalat rakamlarını azaltma gayesiyle yenilenmiş ürünlerin ticaretini de teşvik etmek için bir düzenleme çıkardık. Bu tür çalışmalara devam edeceğiz. Sektörlerde ihtiyaç olan konularda kendi tespit ettiğimiz alanlarda ya da bize dile getirilen konularda çalışmalarımızı yapıp ekonomide, ticarette mümkün olduğunca daha fazla istikrar, daha fazla ticaret ve daha fazla güven ve en az risk ile en az işsizlik kavramlarını pekiştirmeye gayret ediyoruz" diye konuştu.
18 Eylül 2024 Çarşamba - 12:11
Bakan Bolat, ’’Yapay zeka teknolojilerinin risklerinin azaltılması noktasında var gücümüzle çalışıyoruz’’
Ticaret Bakan Ömer Bolat, ’Yapay Zekâ Çağı-Sürdürülebilir Gelecek’ temalı Global Liderler Zirvesi 2024’ programında konuştu. Bakan Bolat, ‘‘Ticaret Bakanlığı olarak hem yeşil mutabakata uyum hem de yapay zekâ teknolojilerinin risklerinin azaltılması noktasında sorumluluk almaya ve var gücümüzle çalışmaya hazırız’’ dedi.
Ticaret Bakanı Ömer Bolat “Yapay Zekâ Çağı - Sürdürülebilir Gelecek” temalı ‘Global Liderler Zirvesi 2024’ programına katıldı. Bakan Bolat, programın ana teması olan yapay zeka ve sürdürülebilirlik konularında açıklamalarda bulundu.
’’Yapay zeka teknolojilerinin risklerinin azaltılması noktasında var gücümüzle çalışıyoruz’’
Yapay zeka teknolojisinin ne kadar gelişeceğinin öngörülemeyeceğini aktaran Bakan Bolat, ’’Yapay zeka teknolojisinin önümüzdeki 10-15 yıl içinde nereye evrilebileceğini bugünden görme imkanımız yok. Muhtemelen fayda ve fırsatların yanında pek çok soru işareti de beraberinde geliyor. Bu teknolojinin insanlığı tedirgin etmesi kaçınılmazdır. Hukuki güvenlikle ilgili riskler yanında bazı sosyal sorunlara da yol açma ihtimali göz ardı edilemeyecek kadar önemlidir. Yapay zekâ çağı, fırsatlarla ve sorumluluklarla doludur. Ticaret Bakanlığı olarak, hem yeşil mutabakata uyum hem de yapay zekâ teknolojilerinin risklerinin azaltılması noktasında sorumluluk almaya ve var gücümüzle çalışmaya hazırız’’ dedi.
’’Kaynakların sınırlı olduğunun farkında olmak sürdürülebilirliğin esasıdır’’
Dünya gündeminin bir diğer önemli konusunun da sürdürülebilirlik olduğunu ifade eden Bakan Bolat, ’’Sürdürülebilirlik, genellikle gelecek nesillerin kendi ihtiyaçlarını karşılama kabiliyetinden ödün vermeden kendi ihtiyaçlarımızı karşılamak olarak tanımlanmaktadır. Kaynakların sınırlı olduğunun farkında olmak ve kaynakların gelecek nesiller üzerindeki etkilerini hesaba katmak sürdürülebilirliğin esasıdır. İklim değişikliği, kuraklık, eşitsizlik ve açlık gibi insanlığın karşı karşıya olduğu sorunların çoğu, ancak küresel düzeyde ve sürdürülebilir kalkınmayı teşvik ederek çözülebilir’’ şeklinde konuştu.
Birleşmiş Milletlerin sürdürülebilirlik konusunda uyguladığı yol haritasının olduğunu vurgulayan Bakan Bolat, Ticaret Bakanlığı olarak da ‘Yeşil Mutabakat Eylem Planı’’ çalışmaların yapıldığını belirtti. Bakan Bolat eylem planı ile ilgili olarak, ‘‘Ticaret Bakanlığı olarak açıkladığımız ‘Yeşil Mutabakat Eylem Planı’ ile de ülkemizin sürdürülebilir ve kaynak etkin bir ekonomiye geçişine katkı sağlamayı hedefliyoruz. Eylem planı kapsamında; sınırda karbon düzenlemeleri, yeşil ve döngüsel bir ekonomi, yeşil finansman, temiz, ekonomik ve güvenli enerji arzı, sürdürülebilir tarım, sürdürülebilir akıllı ulaşım, iklim değişikliği ile mücadele, diplomasi ve Avrupa Yeşil Mutabakatı bilgilendirme ve bilinçlendirme faaliyetleri başlıkları altında belirlenen hedeflere ulaşılması amacıyla hayata geçirilecek eylemlere yer verilmektedir’’ ifadelerini kullandı.
Sürdürülebilirlik ve Yeşil Dönüşüm konularında bakanlığın özel sektöre verdiği desteklerden de bahseden Bolat, ‘‘Bu çerçevede, Responsible Programı adı altında uygulanacak olan Yeşil Mutabakata Uyum Projesi Desteği ile şirketlerin kurumsal sürdürülebilirlik odaklı dönüşümü sağlayabilmesi için farkındalığın sağlanması, mevcut durum analizinin yapılması, mevcut durumun iyileştirilmesine yönelik yol haritasının oluşturulması ve şirketlerin ulusal ve uluslararası fonlara erişiminin kolaylaştırılmasını teminen, şirketlerin aldığı danışmanlık hizmeti giderleri 5 yıl süresince yüzde 50 oranında Bakanlığımızca desteklenecektir. Sürdürülebilirlik ve yeşil mutabakata uyum noktasında şirketler ihtiyaç duydukları her alanda desteklenmekte ve tüm süreçlerin sürdürülebilir olması hedeflenmektedir’’ dedi.
Yapay zeka destekli uygulamaların ihracatçılara da kolaylık sağladığına dikkat çeken Bakan Bolat, ‘‘Yapay zekâ destekli Kolay İhracat Platformu (KİP); ihracatçıların ürününü nereye ihraç edeceği, hangi ürünü ihraç edeceği gibi sorulara makine öğrenmesi algoritmalarını kullanarak çözümler sunmaktadır. Platformun en büyük yeniliklerden biri makine öğrenmesi algoritmaları ile hedef pazar önerisi yapan ’Akıllı İhracat Robotu’dur’’ ifadelerini kullandı.
‘‘Zirve önümüzdeki yıllarda büyüyerek devam edecek’’
Zirvenin açılış programında KREA M.I.C.E Ceo’su ve Global Liderler Zirve Başkanı Seda Mızraklı Ferik de açıklamalarda bulundu. Zirveye sürdürülebilirlik ve yapay zeka konusunda uzman isimlerin katıldığını ifade eden Ferik, ‘‘Yapay zeka ve sürdürülebilirlik konusu bu yıl ilkini düzenlediğimiz zirvenin ana teması. Zirveye yoğun bir katılım oldu, yurt içi ve yurt dışından uzman isimler katıldı. Bu zirvenin en önemli amacı Türk iş dünyasıyla yabancı iş insanlarını bir araya getirmekti. Global Liderler Zirvesi’nin önümüzdeki yıllarda da büyüyerek devam edeceğini umuyoruz’’ diye konuştu.
18 Eylül 2024 Çarşamba - 12:02
"Türkiye uluslararası yatırımların merkezi olacak"
BankPozitif Kredi ve Kalkınma Bankası Yönetim Kurulu Başkanı Dr. Erkan Kork, "Ülkemiz, stratejik konumu ve güçlü yatırım ortamı ile yatırımcılar için öne çıkan küresel bir destinasyon konumunda. Temmuz ayı itibariyle ülkemize gelen 5,9 milyar dolarlık uluslararası doğrudan yatırım bu başarının en somut göstergesidir" dedi.
Türkiye’ye uluslararası doğrudan yatırım girişi temmuz ayı itibariyle 5,9 milyar dolara ulaştı. Bu süreçte en fazla yatırım ise Almanya, Hollanda ve ABD’den geldi. Konuya ilişkin değerlendirmelerde bulunan BankPozitif Kredi ve Kalkınma Bankası Yönetim Kurulu Başkanı Dr. Erkan Kork, Türkiye’nin, AB ülkeleri arasında en çok uluslararası doğrudan yatırım çekerek istikrarlı yükselişini sürdürdüğünü belirterek, "Ülkemiz, stratejik konumu ve güçlü yatırım ortamı ile yatırımcılar için öne çıkan küresel bir destinasyon konumunda. Temmuz ayı itibariyle ülkemize gelen 5,9 milyar dolarlık uluslararası doğrudan yatırım bu başarının en somut göstergesidir. Son 10 yılı baza aldığımızda Türkiye’nin, Orta Doğu, Orta ve Doğu Avrupa ile Kuzey Afrika’yı kapsayan bölgede özellikle imalat sektöründeki yatırımlarda lider pozisyonda olduğunu görüyoruz. Eminim ki ülkemiz çok yakında fintech alanında aldığı yatırımlarla da uluslararası yatırımların merkezi olacaktır” diye konuştu.
”Fintech alanında teknolojik dönüşümü hızlandıran yatırımlar gelecek”
Türkiye’nin emin adımlarla doğru yolda ilerlediğini ifade eden Dr. Erkan Kork, "Türkiye, 2024 yılında Fitch Ratings, Moody’s ve S&P Global’den not artışı alan tek ülke oldu. Yatırımlar bu olumlu gelişmelere paralel olarak artmaya devam edecek. Mevcut yatırımcıların ülkemize olan güvenleri ve ülkemizdeki yatırımları sonucu elde ettikleri olumlu deneyimler, aynı ülkeden ve bölgeden diğer firmaların da ilgi göstermesini sağlıyor. 2024 yılının ağustos ayı itibariyle 16 fintech şirketine 182 milyon dolar yatırım gerçekleşti. Bu veriler tüm zamanların rekoru anlamına geliyor. Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan’ın liderliğinde uygulanan programlarla ve Hazine ve Maliye Bakanımız Mehmet Şimşek’in kararlı duruşuyla özellikle fintech alanında teknolojik dönüşümü hızlandıran ve rekabetçiliği üst düzeye çıkaran uluslararası doğrudan yatırımların ülkemize geleceğini düşünüyorum” dedi.
18 Eylül 2024 Çarşamba - 11:49
Eylem için Suriye’den Türkiye’ye giriş yapan PKK/PYD’li terörist İstanbul’da yakalandı
Eylem için Türkiye'ye gelen bölücü terör örgütü PKK/PYD'nin üst düzey sorumlularından ‘Haydar Ali Cuma' kod adlı terörist İmad Al-Halaf, İstanbul'da düzenlenen operasyonla yakalandı. Suriye uyruklu teröristin, yurda yasadışı yollarla girdikten sonra Filistinli bir kişi adına düzenlenmiş sahte kimlik kullandığı anlaşıldı.
18 Eylül 2024 Çarşamba - 11:46
Eylem için Suriye’den Türkiye’ye giriş yapan PKK/PYD’li terörist İstanbul’da yakalandı
Eylem için Türkiye’ye gelen bölücü terör örgütü PKK/PYD’nin üst düzey sorumlularından ‘Haydar Ali Cuma’ kod adlı terörist İmad Al-Halaf, İstanbul’da düzenlenen operasyonla yakalandı. Suriye uyruklu teröristin, yurda yasadışı yollarla girdikten sonra Filistinli bir kişi adına düzenlenmiş sahte kimlik kullandığı anlaşıldı. Son yıllarda askeri ve istihbarat birimlerince yurt içi ve yurt dışında terör örgütü PKK/KCK ve Suriye yapılanması PYD/YPG’ye yönelik gerçekleştirilen operasyonlar, örgütü köşeye sıkıştırdı. Örgüte yönelik yürütülen soruşturma çerçevesinde İstanbul Emniyet Müdürlüğü İstihbarat ve Terörle Mücadele (TEM) Şube Müdürlükleri bünyesinde oluşturulan Uluslararası Risk Analiz Grupları’nda görev yapan profil uzmanları, yasadışı yollarla yurda giriş yapan bölücü terör örgütü PKK/PYD’nin üst düzey sorumlularından ‘Haydar Ali Cuma’ kod adlı terörist İmad Al-Halaf’ın İstanbul’a sızdığı bilgisine ulaştı. Kamışlı’da üst düzey görevlerde bulunmuş İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığından alınan talimat ile soruşturmayı derinleştiren emniyet güçleri, Suriye’nin kuzeyindeki Kamışlı’da örgütün üst düzey isimler arasında gösterilen “Haydar Ali Cuma” kod adlı teröristin, PKK/YPG’den verilen talimatla eylemlerine İstanbul’da devam etmek üzere kente giriş yaptığı istihbaratı elde edildi. Türkiye’ye giriş yaptıktan sonra dikkat çekmemek için Filistin uyruklu bir kişi adına düzenlenmiş sahte Filistin kimliği taşıdığı tespit edilen ve Suriye’den kaçak yollarla yurda geçiş yaptığı anlaşılan örgüt sorumlusunun, İstanbul polisi tarafından adım adım takibe alındığı öğrenildi. Her attığı adım güvenlik ve istihbarat birimlerince mercek altına alınan teröristin, nerede saklandığı ve kimlerle irtibat kurduğu belirlendi. Ardından PKK/PYD’li teröristin saklandığı eve geçtiğimiz günlerde özel harekat timleri ile baskın yapıldı. Polis ekipleri, hücre sorumlusunu düzenlenen operasyonla yakaladı. Deşifre edilen dijitallerde çarpıcı belgelere ulaşıldı Çok sayıda örgütsel doküman ve dijital materyallerle birlikte yakalanan örgüt sorumlusu, gözaltına alındıktan sonra İstanbul Terörle Mücadele Şubesine getirildi. Sorgusu İstihbarat ve TEM Şube Müdürlüğünde görevli uzmanlarca yapılan ‘Haydar Ali Cuma’ kod adlı teröristin, Türkiye’ye eylem yapmak için girdiği, Suriye’de PYD/YPG içerisinde 9 yıldan bu yana faaliyet gösterdiği belirlendi. Emniyet birimlerince deşifre edilen dijital materyallerde ise İmad Al-Halaf’ın Suriye kırsalında PYD/YPG saflarındaki fotoğraf ve görselleri ortaya çıktı. Örgüt içerisinde silahlı saldırı eğitimi aldığı tespit edilen Al-Halaf’ın, PYD/YPG’nin sözde özel kuvvetler yapılanmasının kullandığı kamuflajlar ve uzun namlulu silahlarla fotoğrafları ortaya çıktı. Al-Halaf’ın Suriye’deki eylemlerde yer aldığını çok sayıda fotoğrafa da ulaşıldı. Silahlı eğitim almış, tünel ve menfez kazmış Yakalanan örgüt üyesinin, PKK/YPG için Suriye’de faaliyet gösterdiği, ideolojik ve silahlı eğitim aldığı, örgüt için tünel ve menfez kazdığı tespit edilirken, patlayıcı maddeler üzerine eğitim alıp almadığı ise araştırılıyor. Ekipler, sorgusunun ardından çıkarıldığı mahkemece tutuklanarak cezaevine gönderilen Suriyeli teröristin kaçak yollarla Türkiye’ye girişini sağlayan, yardım ve yataklık yapan kişi ya da kişileri arıyor.
18 Eylül 2024 Çarşamba - 11:44
Misafir olarak gittiği evde, ev sahibini yaralayıp altınları çalarak kaçtı
İstanbul Küçükçekmece’de, yabancı uyruklu kadın, evine misafir olarak aldığı kadın tarafından bıçaklı saldırıya uğradı. Yaralı kadın kanlar içinde kalırken, saldırgan kadın ise 50 bin TL değerinde altın alıp kaçtı. Polis olayla ilgili çalışma başlattı.
