KÜLTÜR SANAT - 24 Aralık 2024 Salı 10:35

Yüzyılın İstanbul’u kitap oldu

A
A
A
Yüzyılın İstanbul’u kitap oldu

Sadettin Ökten’den İlber Ortaylı’ya, Mario Levi’den Önder Küçükerman’a kadar birçok tanınmış akademisyen ve uzmanın İstanbul’un son asırda yaşadığı değişimi anlattığı Yüzyılın İstanbul’u kitabı, İTO tarafından yayınlandı. İTO Başkanı Avdagiç, “Kitapta her akademisyen kendi uzmanlık alanında İstanbul’un gücünü resmediyor. Türkiye’nin birikimi, İstanbul’un 100 yıllık kimliğini kaleme alıyor” dedi.



İstanbul Ticaret Odası (İTO), Cumhuriyet yüzyılına yakından bakmak isteyenler için bir başvuru kaynağı niteliği taşıyan “Yüzyılın İstanbul’u” adlı kitabı Türk kültür hayatına kazandırdı. İTO’dan yapılan açıklamaya göre eserde ekonominin ve siyasetin biçimlendiği bir kent olarak İstanbul’un geçirdiği son asır farklı boyutlarıyla yansıtılarak kültürel bir bellek, milli bir hafıza olarak yaşanan dönemlere ışık tutuluyor. Ahmet Emre Bilgili’nin editörlüğünde hazırlanan çok yazarlı kitapta onlarca uzman ve akademisyen aynı zamanda gelecek yüzyılın nasıl biçimleneceğinin de müjdesini veriyor.



Çalışmada Nazan Ölçer, Çoşkun Yılmaz, Akansel Yalçıkkaya, Hasan Büyükdede, Rahmi Deniz Özbay, Azmi Özcan, Berat Özipek, Sinan Genim, Mahmut Ak, Mustafa Gündüz, Necdet Subaşı, Mario Levi, Celile Eren Ökten, Arif Bilgin, İsrafil Kuralay, Nedret İşli, Önder Küçükerman, Çiçek Derman ve Uğur Derman, Bülent Katkak, Âlim Kahraman, Abdülhamit Avşar, İhsan Kabil, Murat Salim Tokaç gibi birçok yazar kendi uzmanlık alanında şehrin kimliğine etki eden faktörleri değerlendiriyor.



Şehrin gelişimi ve değişimi kültürel miras ile şekilleniyor


Eserde makaleler; ‘Tarihi İstanbul ve Arkeoloji’, ‘Ekonomik ve Siyasi Hayat’, ‘Şehir ve Sosyal Hayat’, ‘Kültürün Başkenti’ olmak üzere 4 başlık altında toplandı.



Yüzyılın İstanbul’u kitabı, asırlar boyunca tarih, medeniyet, finans ve daha birçok alanın timsali olan İstanbul’a çok geniş bir perspektiften bakarak şehrin gelişimin öncüsü olduğunu ortaya koyuyor. Bu gelişim ve değişimin kültürel miras ile şekillendiğini anlatan Yüzyılın İstanbul’u, siyasetten tarihe, edebiyattan musikiye kadar birçok alanda kendini gösteren değerleri gün yüzüne çıkarıyor.



Mario Levi yazısını verdikten sonra kitap hazırlanırken vefatı etmişti


Çalışmada siyaset, ticaret ve ekonomi, sağlık, arkeoloji ve müze, sahaf, sanayi, spor, turizm, asırlık markalar, belediye ve şehircilik, radyo, televizyon ve sinema, gelenekli sanatlar ve İstanbul mutfağı gibi pek çok alanda yaşanan süreç, değişimin aktörleriyle birlikte derinlemesine bir analizle ele alınıyor.



İstanbul’un tarih boyunca cazibesini koruyup insanlığın odak noktası olmayı başarabilmiş nadir bir şehir olduğunu vurgulayan kitaptaki söyleşilerde de şehrin bugüne kadar hangi evreleri geçirdiği tespit ediliyor.


Türk edebiyatının ünlü kalemlerinden Mario Levi’nin yazısını teslim ettikten sonra eser hazırlanırken vefatı ise hüzünlü bir tarih olarak kitapta yer alıyor.



“İstanbul, ‘büyük’ dönüşümlerin özünün ‘büyük’ bir geçmiş olduğu gerçeğinin biricik örneği”


Açıklamada görüşlerine yer verilen İTO Başkanı Şekib Avdagiç, “İstanbul, 1923’ten 2024’e ulaştığında geride bıraktığı yüzyıla yeni yüzyıllar ekleyecek kadar büyük bir müktesebata erişti.” ifadelerini kullandı.


Avdagiç, İstanbul’un anlatılanlara ve tarihi bulgulara göre tam 85 yüzyıla tanıklık ettiğini belirterek kentin, medeniyet oluşumlarından ticaret yollarına kadar büyük değişim ve dönüşümlerin hem içinde bulunduğunu hem de sebebi olduğunu söyledi.



Şekib Avdagiç, “1923’te Cumhuriyet’in ilanıyla İmparatorluk birikimi üzerine yeni bir coşku ile kurulan genç Türkiye Cumhuriyeti, İstanbul’un ‘geçmişi ihya, geleceği inşa’ gücüyle kurtlar sofrası bir dünyada istiklalini ve mevcudiyetini koruyacak başarıların kahramanı oldu. Zira İstanbul, ‘büyük’ dönüşümlerin özünün ‘büyük’ bir geçmiş olduğu gerçeğinin biricik örneğiydi” değerlendirmesinde bulundu.



“İstanbul’un farklılığı, kültürden spora kadar gerçek anlamda bir gelişme ve atılımı sağlayacak çoklu alanların öncüsü olması” diyen Avdagiç, devamında “Bunun en somut göstergesi de Yüzyılın İstanbul’u çalışmasıdır. Kitapta, her akademisyen kendi uzmanlık alanında İstanbul’un gücünü resmediyor. Türkiye’nin birikimi, İstanbul’un 100 yıllık kimliğini kaleme alıyor” ifadelerini kullandı.


Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Giresun 95 yaşındaki demirci ustası Mustafa dede yaşıtlarına taş çıkartıyor Giresun’un Çanakçı ilçesinde yaşayan 95 yaşındaki demirci ustası Mustafa Özdemir, bir asırdır faaliyet gösteren demirci dükkanında babasından devraldığı mesleği severek sürdürüyor. Türkiye’nin belki de en yaşlı demirci ustalarından biri olan Özdemir, mesleğini miras olarak bıraktığı oğlu Ziya Özdemir ile yaşatmaya devam ediyor. Mustafa Özdemir, 15 yaşında başladığı çıraklık serüvenine, yıllar içinde kendi dükkanını açarak devam etti. Özdemir, "Çanakçı’da ilk demirci dükkanını açan bendim. Benden sonra başka dükkanlar açıldı ama hepsi kapanarak mesleği bıraktı. Ben ise hala bu mesleği bırakmadım. Eskiden at nalı çivisinden kapı kilidine kadar her türlü demir işini yapardık. Şimdi her şey fabrikalarda üretilip satılıyor. Bugünlerde ise en çok tarım aletlerinin bakım ve onarımlarıyla ilgileniyoruz" dedi. Baba oğul meslek dayanışması Kendisinden sonra mesleği sürdürmesi için 7 çocuğundan en küçüğüne mesleği öğretmiş olmanın mutluluğunu yaşadığını da anlatan Özdemir, "Babamın yanında çıraklık yaparak bu mesleği öğrendim ve şimdi en küçük oğluma öğretiyorum. Beraber çalışıyoruz ama gelecekte bu işin devam edip etmeyeceğini bilmiyorum. Eskiden bu meslek büyük bir ihtiyaçtı ve kazanç sağlıyordu. Şimdi ise sadece alışkanlıkla devam ediyoruz" diye konuştu. Meslek zamanla yok oluyor Mustafa Özdemir’in oğlu Ziya Özdemir ise mesleğin kendilerinden sonra ilçelerinde geleceği olmadığını kaydederek "Bu mesleği dedem 50-60 yıl yapmış, babam 80 yıldır sürdürüyor ve ben de küçüklüğümden beri babamın yanında çalışıyorum. Ancak artık bu meslek kaybolmaya yüz tuttu, hatta unutuldu. Eski zamanlarda, inşaat sektörünün ihtiyaç duyduğu kapı menteşesinden kilitlerine kadar her şeyi burada yapardık. Şimdi bu işler fabrikalarda üretiliyor" şeklinde konuştu. Ziya Özdemir, babasının gönlünü hoş tutmak için zaman zaman birlikte çalıştıklarını ifade ederek "Eski işler yok, fakat babamın gönlünü hoş tutmak için hala bir gün dükkanı birlikte açık tutuyoruz. Birlikte çalışıyoruz, çekiç sallayıp demir dövüyoruz. Ancak meslek bizi bırakacak gibi görünüyor” ifadelerini kullandı.
İstanbul Haluk Levent’in şikayetinden vazgeçmesi üzerine Deniz Akkaya’nın davası düştü Sanatçı Haluk Levent hakkında sosyal medyadan ‘depremzedelerin parasını çalıyor’, ‘nitelikli dolandırıcı’ şeklinde paylaşımlar yapan ve Levent’in şikayeti üzerine 3,5 yıla kadar hapis cezasına çarptırılması talebiyle hakkında dava açılan Deniz Akkaya’nın davası, Levent’in şikayetinde vazgeçmesi üzerine düştü. Sanatçı ve AHBAP Derneği’nin kurucusu Haluk Levent hakkında sosyal medya üzerinden ‘hırsız’, ‘nitelikli dolandırıcı’, ‘depremzedelerin parasını çalıyor’ şeklinde paylaşımlar yapan ve 3,5 yıla kadar hapis cezası talep edilen eski manken Deniz Akkaya’nın yargılandığı dava karara bağlandı. İstanbul Asliye Ceza Mahkemesi’nde görülen duruşmada tutuksuz sanık Deniz Akkaya’nın avukatı hazır bulundu. Haluk Levent şikayetinden vazgeçti Mahkemede müşteki Haluk Levent’in avukatı aracılığıyla şikayetinden vazgeçtiğini içeren bir dilekçe sunduğu belirtildi. Duruşmada sanık Deniz Akkaya’nın avukatı, şikayetten vazgeçmeyi kabul ettiklerini ifade etti. Esasa ilişkin mütalaasını açıklayan Cumhuriyet Savcısı, sanığın üzerine atılı suçun şikayete bağlı suçlardan olduğunu, müşteki Haluk Levent’in de şikayetinden vazgeçtiğini belirterek davanın düşmesine karar verilmesini talep etti. Dava düştü Kararını açıklayan mahkeme, sanık Deniz Akkaya hakkındaki davanın, Haluk Levent’in şikayetinden vazgeçtiği gerekçesiyle düşmesine hükmetti. İddianameden İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı’nca hazırlanan iddianamede, müşteki Haluk Levent’in Savcılığa şikayet dilekçesi sunduğu, dilekçede şüpheli Deniz Akkaya’nın sosyal medya hesabından Levent’e yönelik mesnetsiz iddialarda bulunduğu, bu iddiaları lanse ederken düşünce ve ifade özgürlüğü sınırlarını aşarak suç teşkil eden eylemlerde bulunduğu, insanlarda güvensizlik ve telaş ortamı meydana getirdiği, yardım faaliyetlerinin sekteye uğramasına neden olduğu, Levent’e ‘dolandırıcı’ diyerek hakaret ve iftiralarda bulunduğu ve dilekçede yer alan ifadelerin üzerine soruşturma işlemlerine başlandığı anlatıldı. Levent hakkında küçük düşürücü ve yanlış tanıtacak nitelikte ifadeler kullanıldığı belirtildi Hazırlanan iddianamede, şüpheli Akkaya tarafından sosyal medyada müşteki Levent’e ‘hırsız’, ‘nitelikli dolandırıcı’, ‘depremzedelerin parasını çalıyor’ şeklinde paylaşımlarla Levent hakkında küçük düşürücü ve yanlış tanıtacak nitelikte ifadeler kullanıldığı, Akkaya’nın sosyal medyada yer alan iddialar ile kendisine ulaşan kişilerin söylemleri üzerine bu paylaşımları yaptığını belirttiği aktarıldı. Uzlaşmanın sağlanamadığı aktarıldı Şüpheli Akkaya’nın farklı zamanlarda Levent hakkında doğruluğu ispatlanmamış paylaşımlarla Levent’in onur, şeref ve saygınlığını rencide ettiğinin belirtildiği iddianamede, haber içeriklerinin ise Levent’i küçük düşürecek ve kendisini yanlış tanıtacak nitelikte olduğu, ayrıca dosyanın Uzlaştırma Bürosu’na gönderildiği ancak müzakereler sonucu uzlaşmanın sağlanamadığı kaydedildi. İfadesinde çok ciddi iddialar olduğunu söyledi Şüpheli Akkaya’nın ifadesine de yer verilen iddianamede, Akkaya’nın 6 Şubat’ta meydana gelen deprem felaketinden sonra AHBAP derneğine milyarlarca lira bağış yapıldığını, yardımların toplanmasından sonra bu derneğin toplanan yardımları amacına uygun şekilde kullanıp kullanmadığına ilişkin sosyal medyada ve çeşitli haber kaynaklarında ortaya çok ciddi iddialar atıldığını, ayrıca dernek başkanı olan Levent’in geçmişte hakkında ‘dolandırıcılık’ ve ‘sahtecilik’ iddialarından ötürü birçok dava açıldığını söylediği belirtildi. Amacının bu iddialar konusunda halkı bilgilendirmek olduğunu ifade etti İfadesinin devamında ise Akkaya’nın, genel olarak bu iddiaları dile getirdiğini, amacının ‘AHBAP derneğinin ve Haluk Levent’in toplanan milyarlarca lira seviyesindeki yardımı gereği gibi değerlendiremediği ve halkın parasına sahip çıkamadığı’ yönündeki iddialar konusunda halkı bilgilendirmek olduğunu, sadece kendi paylaşımlarıyla bu kişi hakkında kamuoyunda bir tepki oluştuğu iddiasını kabul etmediğini söylediği kaydedildi. 3 yıl 6 aya kadar hapis talebi Hazırlanan iddianamede şüpheli Deniz Akkaya’nın zincirleme şekilde ‘sesli, yazılı veya görüntülü bir iletiyle alenen hakaret’ suçundan 4 aydan 3 yıl 6 aya kadar hapis cezasına çarptırılması talep edildi. (SD-SK-
Trabzon Palamut, hamsi, istavrit ve mezgitin ardından bu kez de kefal bereketi yaşanıyor Karadenizli balıkçılar son 30 yılın en bereketli av sezonunu yaşıyor. Sezona palamut bereketli ile başlayan balıkçılar, ardından hamsi ve istavrit avında bolluk yaşarken, bunu mezgit ve kefal bereketi izledi. Faroz Limanına demirleyen teknede ağları kefalle dolu dönen balıkçılar, kefali ağlardan temizlemeye çalışırken, son yılların en bereketli sezonunu yaşadıklarını söylediler. Tekne sahibi Mustafa Yılmaz, bu sene ilk kez bu kadar çok kefal avladıklarını belirterek ağlara takılan kefalin bugüne kadar 2,5 tona yakın olduğunu belirterek “Rize’den Trabzon’a geldik kefale rastladık. Yaklaşık 2-2,5 tona yakın balık aldık. Genelde her sene kefal avlarız ancak bu sene ilk kez bu kadar çok kefal avladık. Buradaki arkadaşlar sağ olsun bize yardım ederek ağlarımızı balıklardan temizlediler” dedi. Balıkçılardan Hüseyin Yılmaz ise son 30 yılın en bereketli sezonunu yaşadıklarını kaydederek “Karadeniz bu sene balık çeşitliliği bakımından en bereketli sezonu diyebiliriz. Son 30 yılda belki de böyle palamut görülmemişti. Daha önceki yıllarda kefal avlamıştık bu sene erken oldu. Bizim için erken olması sürpriz oldu. Genelde kefal Ocak, Şubat aylarında daha çok olur” diye konuştu. Balıkçılardan İbrahim Usta da kefal yönünden de bol bir sezonu yaşadıklarını kaydederek “Bu sezon Karadeniz, gerek palamut gerekse kefal yönünden bol. Uzun yılladır bu sektördeyim daha fazlalarını yakaladık ama şimdi ki bayağı bol diyebiliriz” şeklinde konuştu.