EKONOMİ - 24 Nisan 2025 Perşembe 14:47

"Sigorta sektörü olarak depreme hazırız ve unutturmayacağız"

A
A
A
"Sigorta sektörü olarak depreme hazırız ve unutturmayacağız"

Marmara Denizi’nde meydana gelen 6,2 büyüklüğündeki deprem, İstanbul ve bölge genelinde büyük panik oluşturdu. TSB Başkanı Uğur Gülen, sigorta şirketleri adına geçmiş olsun dileklerinde bulunurken, "Olası bir büyük depreme yönelik devlet kurumlarımız ve özel sektörümüzün yapacağı tüm girişimlere sigorta sektörü olarak her türlü desteği vermeye hazırız" dedi.



Marmara Bölgesi ve İstanbul, 23 Nisan tarihinde gerçekleşen 6,2 büyüklüğünde bir depremle sarsıldı. Can kaybı olmaması en büyük teselli olurken, ülke ekonomisinin, sosyal ve kültürel yaşamın başkenti durumundaki İstanbul’da daha büyük bir şiddetle deprem olması durumunda ise neler yaşanabileceği, gelecek adına ciddi belirsizlik oluşturuyor. Geleceğe güvenle ulaşmanın en önemli anahtarı durumunda olan sigorta sektörü ise "Hemen Şimdi" diyerek hem güçlü sermayesi hem de yeterli reasürans kapasitesi sayesinde, depreme hazırlık yolunda yapılacak her türlü girişime destek olmaya hazır.


Türkiye Sigorta Birliği (TSB) Başkanı Uğur Gülen, 6,2 büyüklüğündeki depreme yönelik yaptığı açıklamada, sigorta sektörünün 23 Nisan tarihindeki depremde maddi kayıp içeren hasar ihbarları alınmadığını, olası sonradan gelebilecek hasar ihbarlarına karşı ise tüm paydaşlarıyla birlikte aksiyon alındığını belirterek, "Şirketlerimiz Maraş depremlerinden çıkan dersler ile olası bir büyük Marmara depremi için daha yüksek reasürans korumaları satın aldılar ve kapasitelerini arttırmaya devam ederken, sigorta ürünlerinin içerik ve yapısını, deprem riskinin daha yüksek oranda korunması için geliştiriyorlar. Sigorta sektörü olarak olası bir büyük Marmara Depremi’ne hazırız" dedi.


Sigorta sektörü olarak gündemin ilk sırasına depremi koyarak tüm hazırlıkları ve gelecek projeksiyonlarını bu yönde çalıştıklarını ifade eden Gülen, "Deprem ülkesiyiz ve yakın coğrafyamız da ne yazık ki böyle. 23 Nisan tarihli 6,2 şiddetindeki son deprem "Hemen Şimdi" dememiz gerektiğini bizlere hatırlatırken, yerleşim yerlerinin güvenliğini, yapı standartlarını ve şehirleşme politikalarını yeniden gözden geçirme gerekliliğini net bir şekilde ortaya koyuyor. Öte yandan ülkemiz genelinde deprem farkındalığı için sektörün tamamı tanıtım faaliyetlerinde bulunuyor. Olası afetler ve olası büyük bir Marmara Depremi için iş sürekliliği çalışmalarımızı hızlandırırken, iş süreçlerimizi elden geçiriyoruz. Olası deprem için tüm paydaşlarımızla bir koordinasyon çatısı oluşturulması için çalışırken, deprem farkındalığı ve hazırlığı için sigorta data analitiği çalışmalarımız sektör komitelerimiz tarafından aktif olarak yürütülüyor" diye konuştu.


"Deprem Odaklı Sigorta Reform Ajandamız yol haritası"


"Sigorta sektörü olarak, depreme yönelik dönüşümde kritik bir görev üstlenmekteyiz" diyen Gülen sözlerini şöyle sürdürdü: "Riskleri doğru analiz edip, uygun sigorta çözümleri sunarak insanların güvenli ve sürdürülebilir yaşam alanlarına kavuşmalarını destekliyoruz. Bu amaca yönelik Türkiye Sigorta Birliği olarak Deprem Odaklı Sigorta Reform Ajandamıza 2023 depremlerinden hemen sonra çalışmaya başladık. Deprem Odaklı Sigorta Reform Ajandamız, ülkemizin hassas noktası olan deprem riskinin tüm sigorta poliçelerine sabit ve özel hazırlanmış kapsamıyla dahil edilmesinden başlayıp, sigortalılığın artması, alternatif fonlar oluşturulması, dağıtım kanallarının bilinç düzeyinin artırılması, sektörel düzenlemeler dahil olmak üzere sigortalıyı odağına alan birden fazla alanda, çok taraflı ve çok boyutlu reform önerilerini içeriyor."


"Marmara Bölgesi’nde konut sigortası oranı sadece yüzde 36"


Açıklamasında Marmara Bölgesi’ndeki deprem teminatı içeren sigortalılık oranları hakkında da bilgi veren Uğur Gülen, Türkiye genelindeki 20 milyon 32 adet konutun yaklaşık yüzde 35’lik büyük bir kısmı olan 6 milyon 840 bin adetinin Marmara Bölgesinde olduğunu söyledi. İstanbul’da ise konut sayısının 4 milyon 153 bin olduğunu belirten Gülen şöyle konuştu, "Marmara Bölgesi’ndeki 6 milyon 840 bin konutun yüzde 63,43’ünü oluşturan 4 milyon 338 bininde DASK poliçesi var. Toplam içinde yüzde 36’lık bir kısmın ise yaklaşık 1 milyon 821 bin konutun ihtiyari deprem teminatı bulunuyor. Bölgedeki ticari ve sinai işletmelerimizin yaklaşık yüzde 40’ı olan 392 bin 136’sının da ihtiyari deprem teminatı bulunuyor. Bu veriler isteğe bağlı yapılan ihtiyari deprem teminatında gidecek önemli bir yol olduğunu ortaya koyuyor."


"Varlıklarımızı sigorta ile güvence altına alabiliriz"


"Depremi yalnızca gerçekleştiğinde hatırlayıp, ardından unutmak yerine, her zaman gündemimizde tutmalı ve yok saymaktan kaçınmalıyız" diyen Gülen sözlerini şöyle tamamladı: "Depremlerde kaybedilen hayatları yerine koyamayız ama deprem zararını azaltmak için toplumsal olarak bilinçlenerek sağlığımızı ve bin bir emekle sahip olduğumuz varlıklarımızı sigorta ile güvence altına alabiliriz. Bu vesileyle, 23 Nisan 2025 tarihli depremler için başta İstanbul olmak üzere Marmara Bölgemizdeki vatandaşlarımıza tekrar geçmiş olsun dileklerimi iletirken, sigorta sektörü olarak, ülkemizi ve halkımızı daha güvenli bir geleceğe taşımak adına üzerimize düşen her türlü görevi yerine getirmeye devam edeceğimizin altını çizmek istiyorum."


Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Mersin Mersin’de üreticilere ’süt soğutma tankı’ desteği Mersin Büyükşehir Belediye Başkanı Vahap Seçer, üreticiye verdikleri desteklerin durmadan devam edeceğini belirterek, "Bizi çalışmak ve üretmek kurtarır. Zenginliğimiz ne kadar artarsa huzurumuz ve barışımız o kadar artar" dedi. Seçer, Gülnar’da düzenlenen ‘Süt Soğutma Tankı Dağıtım Töreni’ne katıldı. Program kapsamında Gülnar, Silifke, Erdemli, Aydıncık ve Mut ilçelerinde toplam 100 üreticiye süt soğutma tankı, Gülnar’da ise 21 yetiştiriciye mobil güneş paneli desteği verildi. "Millet ve Türkiye aşkıyla çalışmaya devam edeceğiz" Gülnarlı hemşerilerini selamlayarak konuşmasına başlayan Başkan Seçer, Mersin merkezdeki yazdan kalma sıcak havanın aksine Gülnar’a kışın geldiğini belirterek, bol yağışlı bir mevsim geçirmeyi ve kuraklıktan kurtulmayı temenni etti. ‘Süt Soğutma Tankı Dağıtım Töreni’ kapsamında yapacakları desteklerden bahseden Seçer, göreve geldikleri günden bu yana tarıma verilecek destekleri çok önemsediklerini vurguladı. Seçer, yıl içinde çok kez ilçelere giderek bu destekleri gerçekleştirdiklerinin altını çizdi ve yaptıkları desteklerin en iyisi olması için gece-gündüz çalıştıklarını söyleyerek, "Yapmış gibi görünmek için değil, gerçekten yapıyoruz. Bize oy versinler, seçim öncesi 3-5 destek yapalım, halkımızı kandıralım diye yapmıyoruz. Bana göre size güvenen halkınızı kandırmak Allah katında en büyük günahtır. Bu insanlar size destek veriyor; milletvekili, belediye başkanı, meclis üyesi yapıyor. Diyor ki; ‘Bana hizmet edecek, çalmayacak, çaldırmayacak, tüyü bitmemiş yetimin hakkını israf etmeyecek. Vizyon ortaya koyacak, benim gelişmemi sağlayacak, çocuklarımızın geleceğini inşa edecek, bizi dünyada saygın ülke haline getirecek, azimle çalışacak’. Bizi onun için seçiyorlar. Bu düşünceyle, vicdanımızla, Allah, kanun ve yargı korkusuyla, millet ve Türkiye aşkıyla çalışıyoruz, çalışmaya devam edeceğiz" diye konuştu. Büyükşehir olarak tarımsal desteklerde bulunurken, parti ayrımı gözetmeksizin üretim yapan yurttaşları öncelediklerini ve buna göre desteler sunduklarını aktaran Seçer, "Hiç kimse sizin vergilerinizden ve size aktardığımız bu desteklerden avanta alma hakkına sahip değil. Üretecek ve desteğini alacak" ifadelerini kullandı. "Bu ülke dünyanın en saygın ülkesi. Ülkemizle, milletimizle ve atalarımızla gurur duyuyoruz" Kaynak bakımından çok zengin bir ülke olduğumuza değinen Seçer, ülkenin kaynaklarını çar-çur etmeden koruyacaklarının altını çizdi, tarihi, kültürel ve yer altı zenginlikleriyle Türkiye’nin dünyada çok saygın bir ülke olduğunu söyledi. Anadolu topraklarında birçok medeniyetin var olduğunu söyleyen Seçer, "Medeniyet buradan dünyaya yürümüş gitmiş, dünya buradan faydalanmış. Biz böyle bir topraklarda yaşıyoruz ve böyle ataların mirasçılarıyız, torunlarıyız. Ülkemizle ve atalarımızla ne kadar övünsek azdır. Ülkemizle, milletimizle ve atalarımızla gurur duyuyoruz" diye konuştu. "Bizi çalışmak ve üretmek kurtarır" Üreticilerin desteklerden yararlanması gerektiğini vurgulayan Seçer, kooperatife ya da birliğe kayıt olmaları gerektiğinin de altını çizdi. Belediyenin desteklerinin durmadan devam edeceğini ifade eden Seçer, hayvancılık, balıkçılık, arıcılık, fide-fidan yetiştiriciliği gibi üretimin her alanında destek sunmak için çalıştıklarının altını çizdi. Seçer, "Bizi çalışmak ve üretmek kurtarır. Zenginliğimiz ne kadar artarsa huzurumuz ve barışımız o kadar artar. Daha kaliteli eğitim, daha güzel şehirler, yollar ve okullar olur, kültür, sanat ve ilim olur. Atatürk’ün gösterdiği yolda yürümek olur, Mustafa Kemal olur" ifadelerine yer verdi. "Gece gündüz çalışarak Mersin’i ileriye taşıyacağız" Milliyetçilik ve vatanseverliğin yapılan hizmetler ile yaşatılabileceğini vurgulayan Seçer, Ulu Önder Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün, ‘Vatanını en çok seven vazifesini en iyi yapandır’ sözünü hatırlattı. Ayrıca belediyenin en önemli hizmetlerinden birisi olan temiz suyu da yurttaşa ulaştırmak için çalıştıklarını vurgulayan Seçer, Ilısu içme suyunun devreye alındığını hatırlatarak emeği geçenlere teşekkür etti. Seçer, "Biz işleri çok hızlı yapalım istiyoruz. Diyoruz ki; ‘Zaman hızlı geçiyor, Türkiye’nin ve Mersin’in daha hızlı gelişmesi lazım’. Gece gündüz çalışacağız. Bizim vazifemiz bu ve bunları devam ettireceğiz" dedi. "Bizi eğitim, eğitimli toplum ve bilimle yürümek kurtaracak" Mersin Büyükşehir Belediyesi olarak sosyal politika çalışmalarına devam ettiklerini belirten Seçer, ülkenin içinde bulunduğu ekonomik şartlarda sosyal politikaların en başta değerlendirilmesi gereken politikalar olduğunu ifade etti. Bu noktada da en önemli desteğin eğitim alanında olduğunu söyleyen Seçer, "Buradaki kurs merkezimiz Mersin’in en başarılı kurs merkezlerinden biri. Her sınavda mutlaka Gülnar’dan dereceye giren çıkıyor. Gülnar’ı samimiyetle kutluyorum. Bizi eğitim ve eğitimli toplum kurtaracak. Hurafelerle, safsatalarla değil; bilimle yürümek bizi kurtaracak" diyerek, çocuklar uygun şartlarda eğitime devam etsin diye Büyükşehir Belediyesinin hizmetlerini sürdüreceğini söyledi. Gülnar’da yürütülen yol çalışmalarından olumlu geri dönüşler aldıklarını sözlerine ekleyen Seçer, Büyükşehir Belediyesine ait olmayan yollarda da yurttaşın rahatı için çalışmalar yaptıklarını kaydetti. Seçer, Gülnar’da kadınlar, çocuklar ve yaş almış yurttaşlar öncelikli olmak üzere bir ‘Sosyal Yaşam Merkezi’ yapmak istediklerini ancak merkezde uygun arazi bulunamaması nedeniyle zorluk yaşadıklarını söyledi. Şartlı hibeyle bağışlanan bir arazinin amacı değiştirilemediği için projeyi hayata geçiremediklerini ifade eden Seçer, arazi sorunu çözüldüğünde merkezin hemen yapılacağını vurguladı. Bu konuda Gülnarlılardan destek isteyen Seçer, bu merkezin tamamen ilçe halkına hizmet edeceğini söyledi ve konuşmasını birlik, dayanışma, emeğe saygı ve sevginin kalıcılığına dikkat çekerek sonlandırdı.