KÜLTÜR SANAT - 24 Aralık 2024 Salı 21:00

Nartugan film festivali ödülleri sahiplerini buldu

A
A
A

İstanbul Uluslararası Nartugan Film Festivali Aralık ayında 5’inci kez Türk sinemaseverlerle buluştu. Dünyadaki tüm Türk Devletlerinden gelen filmleri, Türkiye’de üretilenleri ve dünya sinemasının seçkin örneklerini jüri karşısına sunarak 4 kategoride ilk 3’e giren film ve belgesellere ödüller verildi.

İstanbul Uluslararası Nartugan Film Festivali ödülleri sahiplerini buldu. Festivalin bu seneki küratörü ünlü Türk yönetmen Serdar Akar, direktörü ise Gültekin Bayır oldu. Festival jüriliğini yönetmen ve senarist Ümit Ünal, oyuncu Ertan Saban, yönetmen Aydın Bulut, senarist Ali Can Yaras ve görüntü yönetmeni Gökhan Atılmış yaptı. Belgesel Jürisinde ise üç belgesel yönetmeni Vedat Atasoy, Burcu Camcıoğlu ve Sevinç Yeşiltaş yer aldı. Nartugan film Festivali son dört yıldır olduğu gibi bu yılda 5 gün boyunca film gösterimleri, sinema söyleşileri ve atölyeler yaparak önemli bir kültürel etkinliğine imza attı. İlteriş Vakfı ile işbirliği yapan festival 20 Aralık 2024 akşamı Altunizade Kültür Merkezinde Usta Oyuncu ve Yönetmen Bahtiyar Engin’in hazırlayıp sunduğu ödül töreni ve kapanış gecesiyle tamamlandı. Festivalde ödüller kısa film, kısa belgesel, uzun film ve uzun belgesel olmak üzere 4 ayrı kategoride sahiplerini buldu.

Nartugan film festivali ödülleri sahiplerini buldu

“Uluslararası bin 50 film yarışmaya katıldı”

Festivalin uzun yıllar devam edeceğini belirten Kaptan Mustafa Can, “İlteriş Vakfı’nın ana sponsorluğunda yapılan bu film festivalinin nihayet 5’incisine geldik. Festivale uluslararası bin 50 film katıldı. Bu filmler arasından dereceye girenler oldu. Jüri üyelerinin seçtiği bu filmlere burada ödülleri verildi. Çok başarılı filmler oldu. Bizim amacımız amatör ve yarı profesyonel yönetmenlere oyunculara destek vermek. Bu festivalde başarılı olduğumuzu düşünüyorum. Köy enstitüleri belgeseli beni çok etkiledi. Bu belgesel yaklaşık 13 yılda çekilmiş. Katılım çok fazlaydı, buda bizi mutlu etti. Bu festivalin uzun yıllar devam edeceğine inanıyorum. Büyüyerek ve güçlenerek devam eden bir festival haline geldi. 6’ncı festivalimize yaklaşık 5 bin film katılacak. Umarım bu böyle her sene artarak devam eder” dedi

Nartugan film festivali ödülleri sahiplerini buldu

“4 kategoride ilk 3’e giren film ve belgesellere ödülleri dağıtıldı”

4 kategoride ilk 3’e girenlere ödüller verildiğini belirten Serbest film yönetmeni Gültekin Bayır, “Bu festivalin 5 yıldır direktörlüğünü yapıyorum. Festivalimiz uluslararası bir festival. Bu sene jürimizde çok değerli kişiler vardı. Küratörümüz Serdar Akar, Oyuncu Ertan Saban, Senarist Ali Can Yaras, Yönetmen Aydın Bulut ve Görüntü Yönetmeni Gökhan Atılmış jüri koltuğundaydı. Burada verilen ödüller ve seçilen filmler bizim için çok değerli. Umarım her sene yenileri eklenerek gelir ve bu festivalimizi uzun yıllar devam ettiririz. Festivalimizde binden fazla film yer aldı. Biz bunu ön eleme ile 500’e sonrada ön jüri elemesiyle 60’a indirdik. Bu gece kısa film, kısa belgesel, uzun film ve uzun belgesel kategorisinde ilk 3’e giren filmlere ödüllerini verdik” ifadelerini kullandı.

“Artık yönümüzü doğuya çevirdik”

Gözlerini doğuya çevirdiğini ve buradaki filmleri dikkate aldığını belirten Oyuncu Erkan Can, “Bu festivale ilk defa katıldım. Bundan sonra festival için devrede bende olacağım. Biz hep batıya yönümüzü döndük, oraların filmlerini çok izledik. Hiç kuzey doğuya bakmadık. Biraz o taraflara da bakmak gerektiğini fark ettim. Bu sene festivalin 5’incisi düzenlendi. Sinemacılar sanatçılar bu yöne bakıyorlar. Bende artık onlar gibi yönümü çevirdim. Çok güzel filmler var. Umarım bu şekilde yıllarca festivalimiz devam eder ve örnek olur” şeklinde konuştu.

“Önemli bir festival olduğunu düşünüyorum”

Bu festivalin önemli olduğuna vurgu yapan sinema oyuncusu Bahtiyar Engin, “Önemli bir festival olduğuna inanıyorum, Türkçe dili, Türkçe sinema, sadece Mîsâk-ı Millî sınırları içerisinde değil dünyanın başka yerlerinde de yapılan Türkçe sinemalarının bir yaka iliklemek ve saygı duruşunda bulunmak istedik. 5 yıldır da bu festivali yapıyorlar. 5’inci yılında Serdar akar ve bende dahil olduk. Elimizden geldiğince bu festivali sürdürmeye çalışacağız. Umarım sinemamıza bir katkı sağlamış oluruz” dedi.

 

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Tunceli Tunceli’de yoğun bakım ünitesi hizmet vermeye başladı Tunceli Devlet Hastanesindeki yoğun bakım ünitesi revizyon, tadilat sonrası yenilenme ve yatak kapasitesinin artırılmasının ardından yeniden hizmete başladı. Tunceli Devlet Hastanesi yoğun bakım birimlerinde görevli sağlık personelinin daha uygun koşullarda hizmet sunabilmesi, hasta memnuniyeti ve sağlık hizmeti kalitesinin artırılması amacıyla üçüncü basamak yoğun bakım ünitesi, izolasyon odası, ikinci basamak genel yoğun bakım ünitesi, ikinci basamak koroner yoğun bakım ünitesi İl Sağlık Müdürlüğü tarafından yapılan ihaleyle yenilerek tamamlandı. İl Sağlık Müdürlüğü tarafından çalışmaya ilişkin yapılan açıklamada, ’’Müdürlüğümüzce, hizmet birimlerimizdeki ihtiyaçlar göz önünde bulundurularak vatandaşlarımızın daha kaliteli ve verimli bir sağlık hizmeti alabilmesi ve bu hizmetlere daha kolay ulaşılabilmesi amacıyla yoğun bakım ünitelerimizin mevcut fiziki ortamının iyileştirilmesi için revizyon ve tadilat işlemlerine başlanmış, bu süre içerisinde sağlık hizmetinde yaşanabilecek aksaklıkların önüne geçilerek iyileştirme çalışmaları yürütülmüştür. Yataklı Sağlık Tesislerinde Yoğun Bakım Hizmetlerinin Uygulama Usul ve Esasları Hakkında Tebliğine göre İl Sağlık Müdürlüğümüzce görevlendirilen komisyon tarafından yerinde değerlendirmesi yapılmış olup 23 Aralık 2024 tarihi itibariyle yoğun bakım ünitelerimiz hasta kabulü ile birlikte yeniden hizmet vermeye başlamıştır’’ denildi.
Düzce Havaların soğumasıyla solunum yolu enfeksiyonları arttı DÜZCE(İHA) – Göğüs Hastalıkları Anabilim Dalı Dr. Öğr. Üyesi Özlem Ataoğlu, havaların soğuması ile birlikte solunum hastalıklarının da arttığına dikkat çekerek çocuk ve yaşlıların daha dikkatli olması gerektiğini bildirdi. Ataoğlu mikroplara karşı en etkili korumanın el yıkamak olduğunu söyledi. Düzce Üniversitesi Tıp Fakültesi Göğüs Hastalıkları Anabilim Dalı Dr. Öğr. Üyesi Özlem Ataoğlu, kış mevsiminde artan solunum yolu hastalıklarına dikkat çekerek korunma yolları hakkında bilgi verdi. Havaların soğuması ile birlikte solunum hastalıklarının da arttığına dikkat çeken Ataoğlu, “Soğuk hava, kapalı ortamlarda daha fazla zaman geçirme, soğuk havalarda virüslerin daha fazla yayılma eğiliminde olması, kışın olan düşük nem ile birlikte burun mukozasının kuruması ve kişinin üst solunum yolu enfeksiyonuna neden olan virüslere karşı daha hassas hale gelmesi, kışın ısınma amaçlı kullanılan fosil yakıtlarla birlikte hava kirliliğinin artması da kışın solunum yolu hastalıklarının artma nedenlerindendir” dedi. “Çocuk ve yaşlılar daha dikkatli olmalı” Çocuk ve yaşlıların kışın grip ve üst solunum yolu enfeksiyonlarına karşı daha hassas olduğuna işaret eden Dr. Ataoğlu, bu kişilerin özellikle daha dikkatli olmaları gerektiğini vurguladı. Çocukların bağışıklık sistemleri henüz tam olarak gelişmediğinden enfeksiyonlara karşı daha savunmasız olduğunu ifade eden Öğr. Üyesi Ataoğlu, “Özellikle 65 yaş üstü yaşlı bireylerin bağışıklık sistemleri zayıflayabilir, bu da grip ve diğer viral enfeksiyonları daha tehlikeli hale getirebilir. Ayrıca, astım, kronik bronşit, kalp hastalıkları, böbrek yetmezliği, diyabet ve akciğer hastalıkları gibi kronik hastalıkları bulunan kişiler, hamileler, kanser tedavisi görenler, HIV/AIDS ve organ nakli hastaları gibi bağışıklık sistemi zayıf olan bireyler de enfeksiyonlar açısından daha yüksek risk altındadır” diye konuştu. Solunum yolu virüsleri sürveyans raporunun 48. haftasında en sık yer alan virüslerin influenza, rinovirüs, coronavirüs, SARS-CoV-2 olduğunu dile getiren Ataoğlu, bu virüslerin de sıklıkla akut bronşit, soğuk algınlığı, grip, sinüzit gibi hastalıklara neden olduğu bilgisini paylaştı. Kış aylarında yaygın olan solunum hastalıklarının erken belirtileri hakkında da bilgi veren Dr. Özlem Ataoğlu, “Özellikle boğaz ağrısı, burun akıntısı ve burun tıkanıklığı, öksürük, ateş ve titreme, baş ağrısı, yaygın vücut ağrısı, bazen nefes darlığı veya hırıltı, tat ve koku kaybı, halsizlik gibi şikayetler hastaların erken belirtileri arasında” dedi. “Nefes darlığı ve göğüs ağrısı, önemli akciğer veya kalp problemlerine işaret edebilir” 38 derece ve üzeri yüksek ateş, özellikle 3 gün boyunca düşmüyorsa, iltihaplanma veya ciddi bir enfeksiyonun belirtisi olabildiğini söyleyen Ataoğlu, “Nefes darlığı, göğüs ağrısı önemli akciğer veya kalp problemlerine işaret edebilir. Koyu renkli balgam, özellikle yeşil veya kanlı balgam, bakteriyel bir enfeksiyonun belirtisi olabilir. Ciddi viral enfeksiyonlar, özellikle yaşlılarda bilinç bulanıklığına yol açabileceğinden, derhal bir sağlık kuruluşuna başvurulması önemlidir” şeklinde konuştu. “Aşı, bağışıklık sistemini güçlendirerek hastalıklara yakalanma riskini azaltır” Kış aylarında solunum hastalıklarından korunmak için tavsiyelerde bulunan Öğr. Üyesi Dr. Özlem Ataoğlu, “Aşı olmak, özellikle mevsimsel grip aşısını yaptırmak, hijyen kurallarına uyarak sık sık el yıkamak, kalabalık ortamlarda maske kullanmak, yakın temastan kaçınmak, dengeli beslenmek, yeterli dinlenmek, kapalı ve kalabalık alanlardan uzak durmak, belirtiler görüldüğünde zaman kaybetmeden doktora başvurmak, alınabilecek önlemler arasındadır” ifadelerine yer verdi. Mikroplara karşı en etkili korunma: El yıkamak Toplu taşıma araçlarını kullandıktan sonra, yemek yemeden önce ve tuvaleti kullandıktan sonra bol su ve sabunla en az 20 saniye boyunca elleri yıkamanın mikroplara karşı en etkili korunma yollarından biri olduğunu vurgulayan Özlem Ataoğlu, “Özellikle havalandırmanın yetersiz olduğu kapalı ortamlarda ve toplu taşıma araçlarında maske kullanmak, hem kendimizi hem de çevremizdekileri korumak için önemlidir. İyi beslenmek, düzenli uyku almak ve stresle başa çıkmak gibi sağlıklı yaşam alışkanlıkları edinmek, bağışıklık sistemimizi güçlendirerek hastalıklara karşı direncimizi artırır. Özellikle yaşlılarda ve çocuklarda en ufak bir belirti hissedildiğinde vakit kaybetmeden bir sağlık profesyoneline danışmak, hastalığın erken teşhis edilmesi ve tedavi edilmesi açısından büyük önem taşımaktadır” dedi.