ASAYİŞ - 21 Nisan 2025 Pazartesi 18:26

İBB’ye yönelik yolsuzluk soruşturmasında iş adamı ifade verdi

A
A
A
İBB’ye yönelik yolsuzluk soruşturmasında iş adamı ifade verdi

İBB’ye ve görevinden uzaklaştırılan Ekrem İmamoğlu’na yönelik yürütülen yolsuzluk soruşturması kapsamında iş adamı Adem Kameroğlu ‘şüpheli’ sıfatıyla ifade verdi. Kameroğlu ifadesinde, iki ayrı inşaat projesinin ruhsatı için İmamoğlu İnşaat Şirketi Genel Müdürü Tuncay Yılmaz’ın kendisinden 1 villa ve 4 daire istediğini iddia ederek, ‘’Belediye kendi elindeki imkanları ve yetkileri böyle kötüye kullanarak, bende yaptıkları gibi iş yapan kişileri taleplerini karşılamaya zorladılar’’ dedi.

İstanbul Büyükşehir Belediyesi’ne (İBB) ve görevinden uzaklaştırılarak tutuklanan Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu’na yönelik yolsuzluk iddiasına ilişkin yürütülen soruşturma sürüyor. Soruşturma kapsamında özel bir şirketin yönetim kurulu başkanı olan Adem Kameroğlu, ‘şüpheli’ sıfatıyla savcılığa ifade verdi. Önceki ifadesinde gerçekleri söylemediğini, şimdi samimiyetiyle yanıt vereceğini söyleyen Kameroğlu, 15 Nisan tarihinde ifadesini verdiğini ancak ifadesinde gerçekleri söylemediğini belirterek, "İş insanı olduğum için belediyenin elindeki yetkileri şahsıma yönelik kötüye kullanabileceğini düşündüm, işin ciddiyetini de bilmiyordum. Ne diyeceğimi de olayın etkisiyle bilemedim ancak önceki ifademde, ifade sırasında tarafıma sorulan konulara tüm samimiyetimle yanıt vereceğim’’ dedi.

"Belediyeye yapmış olduğum müracaatlar sırasında belediye görevlileri bu konuda Tuncay Yılmaz isimli kişiyle görüşmem gerektiğini söylediler’’

İfadesinde Kameroğlu, "2016 yılında Beylikdüzü Derviş Eroğlu Caddesi’nde bulunan halihazırda üzerinde ’Metro Home’ isimli sitenin bulunduğu arsalarıma imar almak için Beylikdüzü Belediyesine başvurdum. Projemi çizmiş ve harçlarımı yatırmıştım ancak uzun bir süre geçmesine rağmen inşaat ruhsatım verilmedi. O sırada 2013 yılında başlayan, Büyükçekmece sınırlarında bulunan ’Pelican Hill Ihlamur Evleri’ isimli projem devam ediyordu. Belediyeye yapmış olduğum müracaatlar sırasında belediye görevlileri bu konuda Tuncay Yılmaz isimli kişiyle görüşmem gerektiğini söylediler. O sırada kendisini tanımıyordum. Hangi konuda görüşeceğimi de sordum, bir şey söylemediler’’ şeklinde konuştu.

"Yasal haklarımı alamayacağım ve belediyenin bana zorluk çıkaracağından korktuğum için teklifi kabul etmek zorunda kaldım’’

Kameroğlu, "Şirket çalışanlarımı görüşmeleri için Tuncay Yılmaz’a gönderdim. Yaptıkları görüşme sonrasında bana Yılmaz’ın belediyeye yapmış olduğum inşaat ruhsatına karşılık Ihlamur Evleri’nde bir tane villa seçeceklerini ve bunun karşılığında ruhsatımın verileceğini söylemiş. Ben de yasal haklarımı alamayacağım ve belediyenin bana zorluk çıkaracağından korktuğum için teklifi kabul etmek zorunda kaldım. Ihlamur Evleri’nin inşaat sürecinde Tuncay Yılmaz, projede olmayan ekstra ve lüks taleplerde bulundu. İstediği şeyleri yerine getirdim. Villanın beyaz eşyaları, mobilyaları, havuz ve peyzajı dahil olmak üzere projede olmayan, istedikleri her şeyi alarak villayı kendilerine teslim ettim’’ diye konuştu.

"Taleplerini karşılamazsam iskanı vermeyeceklerini bildiğim için Necati Özkan’a 4 daire vermek zorunda kaldım’’

O dönem yaklaşık 600 bin liraya yakın masraf yaptırıldığını söyleyen Kameroğlu, "Villanın değeri 1 milyon 500 bin lira olduğu gösterildiğinde harcadığım tutarın büyüklüğü anlaşılacaktır. Villa bittikten sonra devri Ekrem İmamoğlu’na ait SSB İnşaat üzerine yaptım. Ekrem İmamoğlu ve eşi Dilek İmamoğlu da villayı kontrol etmek için siteye geldiler. Hatta Ekrem İmamoğlu’nun oğlu Selim İmamoğlu da zaman zaman bu villada kalıyordu. Villanın devrini İmamoğlu’na ait şirkete yaptığımda, şirket hesabına peyderpey toplamda 1 milyon 500 bin lira para gönderildi. Gönderilen bu paralar her defasında çekilip, Tuncay Yılmaz’a elden teslim edilmiştir. Ayrıca Metro Home’un iskanını alabilmek için Tuncay Yılmaz 4 daire karşılığında iskan alabileceğimi söyledi ve beni Necati Özkan (şüpheli) isimli şahsa yönlendirdi. Özkan’la protokol yaptık. İnşaatım da bitmek üzereydi ve iskan başvuru aşamasındaydı. Taleplerini karşılamazsam iskanı vermeyeceklerini bildiğim için Necati Özkan’a 4 daire vermek zorunda kaldım" ifadelerini kullandı.

"Belediye kendi elindeki imkanları ve yetkileri böyle kötüye kullanarak, bende yaptıkları gibi iş yapan kişileri taleplerini karşılamaya zorladılar’’

İfadesinin devamında Kameroğlu, ‘’O dönem Beylikdüzü Belediye Meclis Üyesi olan Fatih Keleş (İBB Spor Kulübü Başkanı-şüpheli) yanıma gelerek, ’Başkanın selamı var, Beylikdüzü Voleybol Takımı’na sponsor olacaksın.’ dedi. Ben de bu sözün ne anlama geldiğini bildiğim için tekliflerini kabul etmek zorunda kaldım. Üç sene boyunca Beylikdüzü Voleybol Takımı’nın ana sponsoru oldum ancak aramızda herhangi bir protokol yapmadık. Üç sene boyunca yaklaşık 12 milyon liraya yakın para verdim. Bu paranın yaklaşık 4 milyonunu Fatih Keleş şirketimize gelip peyderpey elden aldı. Metro Home’daki dairelerin satışı sırasında yönlendirdikleri kişiler için yüksek indirimle daire vermemi istiyorlardı. Bazı dairelerin fiyatını yarı fiyatına indirmek zorunda kaldım. Bölgede iş yapan çoğu müteahhit de benim yaşadıklarımı yaşamıştır. Kimse parasını ya da taşınmazlarını kendi isteğiyle vermez. Belediye kendi elindeki imkanları ve yetkileri böyle kötüye kullanarak, bende yaptıkları gibi iş yapan kişileri taleplerini karşılamaya zorladılar. Bu nedenle anlattığım olayların mağduru durumundayım. Uzun zamandan beri inşaat da yapmıyorum." Ekrem İmamoğlu’nu da en son 2019 yılında bir törende gördüm. Bu tarihten sonra kendisiyle hiçbir temasım da olmamıştır. Halihazırda da iş yapan birisi değilim’’ dedi.

Sema Demir

 

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Mersin Mersin’de üreticilere ’süt soğutma tankı’ desteği Mersin Büyükşehir Belediye Başkanı Vahap Seçer, üreticiye verdikleri desteklerin durmadan devam edeceğini belirterek, "Bizi çalışmak ve üretmek kurtarır. Zenginliğimiz ne kadar artarsa huzurumuz ve barışımız o kadar artar" dedi. Seçer, Gülnar’da düzenlenen ‘Süt Soğutma Tankı Dağıtım Töreni’ne katıldı. Program kapsamında Gülnar, Silifke, Erdemli, Aydıncık ve Mut ilçelerinde toplam 100 üreticiye süt soğutma tankı, Gülnar’da ise 21 yetiştiriciye mobil güneş paneli desteği verildi. "Millet ve Türkiye aşkıyla çalışmaya devam edeceğiz" Gülnarlı hemşerilerini selamlayarak konuşmasına başlayan Başkan Seçer, Mersin merkezdeki yazdan kalma sıcak havanın aksine Gülnar’a kışın geldiğini belirterek, bol yağışlı bir mevsim geçirmeyi ve kuraklıktan kurtulmayı temenni etti. ‘Süt Soğutma Tankı Dağıtım Töreni’ kapsamında yapacakları desteklerden bahseden Seçer, göreve geldikleri günden bu yana tarıma verilecek destekleri çok önemsediklerini vurguladı. Seçer, yıl içinde çok kez ilçelere giderek bu destekleri gerçekleştirdiklerinin altını çizdi ve yaptıkları desteklerin en iyisi olması için gece-gündüz çalıştıklarını söyleyerek, "Yapmış gibi görünmek için değil, gerçekten yapıyoruz. Bize oy versinler, seçim öncesi 3-5 destek yapalım, halkımızı kandıralım diye yapmıyoruz. Bana göre size güvenen halkınızı kandırmak Allah katında en büyük günahtır. Bu insanlar size destek veriyor; milletvekili, belediye başkanı, meclis üyesi yapıyor. Diyor ki; ‘Bana hizmet edecek, çalmayacak, çaldırmayacak, tüyü bitmemiş yetimin hakkını israf etmeyecek. Vizyon ortaya koyacak, benim gelişmemi sağlayacak, çocuklarımızın geleceğini inşa edecek, bizi dünyada saygın ülke haline getirecek, azimle çalışacak’. Bizi onun için seçiyorlar. Bu düşünceyle, vicdanımızla, Allah, kanun ve yargı korkusuyla, millet ve Türkiye aşkıyla çalışıyoruz, çalışmaya devam edeceğiz" diye konuştu. Büyükşehir olarak tarımsal desteklerde bulunurken, parti ayrımı gözetmeksizin üretim yapan yurttaşları öncelediklerini ve buna göre desteler sunduklarını aktaran Seçer, "Hiç kimse sizin vergilerinizden ve size aktardığımız bu desteklerden avanta alma hakkına sahip değil. Üretecek ve desteğini alacak" ifadelerini kullandı. "Bu ülke dünyanın en saygın ülkesi. Ülkemizle, milletimizle ve atalarımızla gurur duyuyoruz" Kaynak bakımından çok zengin bir ülke olduğumuza değinen Seçer, ülkenin kaynaklarını çar-çur etmeden koruyacaklarının altını çizdi, tarihi, kültürel ve yer altı zenginlikleriyle Türkiye’nin dünyada çok saygın bir ülke olduğunu söyledi. Anadolu topraklarında birçok medeniyetin var olduğunu söyleyen Seçer, "Medeniyet buradan dünyaya yürümüş gitmiş, dünya buradan faydalanmış. Biz böyle bir topraklarda yaşıyoruz ve böyle ataların mirasçılarıyız, torunlarıyız. Ülkemizle ve atalarımızla ne kadar övünsek azdır. Ülkemizle, milletimizle ve atalarımızla gurur duyuyoruz" diye konuştu. "Bizi çalışmak ve üretmek kurtarır" Üreticilerin desteklerden yararlanması gerektiğini vurgulayan Seçer, kooperatife ya da birliğe kayıt olmaları gerektiğinin de altını çizdi. Belediyenin desteklerinin durmadan devam edeceğini ifade eden Seçer, hayvancılık, balıkçılık, arıcılık, fide-fidan yetiştiriciliği gibi üretimin her alanında destek sunmak için çalıştıklarının altını çizdi. Seçer, "Bizi çalışmak ve üretmek kurtarır. Zenginliğimiz ne kadar artarsa huzurumuz ve barışımız o kadar artar. Daha kaliteli eğitim, daha güzel şehirler, yollar ve okullar olur, kültür, sanat ve ilim olur. Atatürk’ün gösterdiği yolda yürümek olur, Mustafa Kemal olur" ifadelerine yer verdi. "Gece gündüz çalışarak Mersin’i ileriye taşıyacağız" Milliyetçilik ve vatanseverliğin yapılan hizmetler ile yaşatılabileceğini vurgulayan Seçer, Ulu Önder Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün, ‘Vatanını en çok seven vazifesini en iyi yapandır’ sözünü hatırlattı. Ayrıca belediyenin en önemli hizmetlerinden birisi olan temiz suyu da yurttaşa ulaştırmak için çalıştıklarını vurgulayan Seçer, Ilısu içme suyunun devreye alındığını hatırlatarak emeği geçenlere teşekkür etti. Seçer, "Biz işleri çok hızlı yapalım istiyoruz. Diyoruz ki; ‘Zaman hızlı geçiyor, Türkiye’nin ve Mersin’in daha hızlı gelişmesi lazım’. Gece gündüz çalışacağız. Bizim vazifemiz bu ve bunları devam ettireceğiz" dedi. "Bizi eğitim, eğitimli toplum ve bilimle yürümek kurtaracak" Mersin Büyükşehir Belediyesi olarak sosyal politika çalışmalarına devam ettiklerini belirten Seçer, ülkenin içinde bulunduğu ekonomik şartlarda sosyal politikaların en başta değerlendirilmesi gereken politikalar olduğunu ifade etti. Bu noktada da en önemli desteğin eğitim alanında olduğunu söyleyen Seçer, "Buradaki kurs merkezimiz Mersin’in en başarılı kurs merkezlerinden biri. Her sınavda mutlaka Gülnar’dan dereceye giren çıkıyor. Gülnar’ı samimiyetle kutluyorum. Bizi eğitim ve eğitimli toplum kurtaracak. Hurafelerle, safsatalarla değil; bilimle yürümek bizi kurtaracak" diyerek, çocuklar uygun şartlarda eğitime devam etsin diye Büyükşehir Belediyesinin hizmetlerini sürdüreceğini söyledi. Gülnar’da yürütülen yol çalışmalarından olumlu geri dönüşler aldıklarını sözlerine ekleyen Seçer, Büyükşehir Belediyesine ait olmayan yollarda da yurttaşın rahatı için çalışmalar yaptıklarını kaydetti. Seçer, Gülnar’da kadınlar, çocuklar ve yaş almış yurttaşlar öncelikli olmak üzere bir ‘Sosyal Yaşam Merkezi’ yapmak istediklerini ancak merkezde uygun arazi bulunamaması nedeniyle zorluk yaşadıklarını söyledi. Şartlı hibeyle bağışlanan bir arazinin amacı değiştirilemediği için projeyi hayata geçiremediklerini ifade eden Seçer, arazi sorunu çözüldüğünde merkezin hemen yapılacağını vurguladı. Bu konuda Gülnarlılardan destek isteyen Seçer, bu merkezin tamamen ilçe halkına hizmet edeceğini söyledi ve konuşmasını birlik, dayanışma, emeğe saygı ve sevginin kalıcılığına dikkat çekerek sonlandırdı.