EKONOMİ - 16 Ocak 2025 Perşembe 10:54

Akbank’tan ‘Ticari Yeşil Büyüme Kredisi’ ile sürdürülebilir büyümeye destek

A
A
A
Akbank’tan ‘Ticari Yeşil Büyüme Kredisi’ ile sürdürülebilir büyümeye destek

Akbank, 2030 sürdürülebilir finansman hedefleri doğrultusunda ticari işletmeler için yenilikçi çözümler sunmaya devam ediyor. Bankanın geliştirdiği ‘Ticari Yeşil Büyüme Kredisi’ yenilenebilir enerji, enerji verimliliği ve temiz ulaşım projelerini destekleyerek firmaların karbon ayak izini azaltmalarına ve net sıfır hedeflerine daha hızlı ulaşmalarına imkan tanıyor.



Akbank, 2030 yılına kadar 800 milyar TL sürdürülebilir finansman sağlama hedefi doğrultusunda çalışmalarına hız kesmeden devam ediyor. Yapılan açıklamaya göre banka, segment bazlı geliştirdiği yenilikçi ürün ve hizmetlerle, müşterilerinin sürdürülebilirlik yolculuğunda stratejik bir iş ortağı olmayı hedefliyor. Bu kapsamda geliştirilen ‘Ticari Yeşil Büyüme Kredisi’, firmaların yenilenebilir enerji, enerji verimliliği, kaynak verimliliği ve temiz ulaşım yatırımlarını destekliyor ve Türkiye’nin düşük karbon ekonomisine geçişine katkı sağlıyor. Banka, bu krediyle firmaların karbon ayak izlerini azaltmalarına ve net sıfır hedeflerine doğru daha hızlı ilerlemelerine olanak tanıyor.



Hedeflerinin işletmelerin ticarette güçlenirken yeşil dönüşüm süreçlerini de hızlandırmalarını desteklemek olduğunu belirten Akbank Ticari Bankacılık Genel Müdür Yardımcısı Çetin Düz “Düşük karbon ekonomisine geçiş süreci, sektörlerimizin sürdürülebilir büyüme sağlaması ve ülkemizin gelişimi için kritik öneme sahip. Bu bilinçle Akbank olarak tüm işletmeleri sürdürülebilir finansman ürünlerimizle destekliyor, firmaların enerji verimliliğini artıracak ve karbon ayak izlerini azaltacak yatırımları hayata geçirmelerine katkı sunuyoruz. Bu kapsamda geliştirdiğimiz Ticari Yeşil Büyüme Kredisi, müşterilerimizin sürdürülebilirlik hedeflerine ulaşmalarında önemli bir araç olarak öne çıkıyor. Ayrıca, sürdürülebilir finansman ekosistemimizdeki güçlü iş ortaklıklarımızla müşterilerimizin yeşil dönüşüm yolculuklarının her aşamasında yanlarında yer alıyoruz” dedi.



Sektörlere özel çözümler


Açıklamaya göre, bankanın yeni Ticari Yeşil Büyüme Kredisi, enerji tüketimi nispeten yüksek olan tekstil, otomotiv, çimento, metal, makine, kimya, plastik, kağıt ürünleri, gıda ve gayrimenkul gibi sektörlerde faaliyet gösteren firmalar başta olmak üzere, talebe göre tüm firmalar için tasarlandı. Bu sektörlerde enerji etüdü yapılması, enerji tasarrufu projelerine öncelik verilmesi ve karbon ayak izinin düzenli olarak hesaplanarak takibi büyük önem taşıyor.


Akbank, aynı zamanda sürdürülebilirlik hedeflerine yönelik projeler geliştirmek isteyen firmalara iş birlikleri ve uzman desteği de sunuyor. Bankanın sürdürülebilir finansman ekosistemi sayesinde enerji ve kaynak verimliliği projelerine yatırım yapmayı planlayan şirketler, bu krediden yararlanarak dönüşümlerini hızlandırabilecek.


Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Ankara Adil Haber-Sen’den öldürülen 2 PTT çalışanı için eylem Ankara’da toplanan Adil Haber-Sen üyeleri, yaptıkları basın açıklamasıyla Rize’de PTT Başmüdürlüğü’nde saldırıya uğrayan 2 çalışanın cenazelerinin defnedildiği gün kurumun çalışmasına tepki gösterdi. Rize’de PTT Başmüdürlüğü’ne düzenlenen silahlı saldırıda PTT çalışanı Selim Okumuş ve Ömer Bayazıt hayatını kaybetmişti. Hayatını kaybeden 2 çalışan için Adil Haber-Sen tarafından Ankara’da bulunan Posta Telgraf Teşkilatı (PTT) Genel Müdürlüğü önünde eylem yapıldı. Görülmeyeni göstermek, duyulmayanı duyurmak ve konuşulmayanı konuşmak için toplandıklarını belirten Adil Haber-Sen Genel Başkanı Kenan Arık, geçtiğimiz hafta Rize PTT Başmüdürlüğü’nde görev yapan iki mesai arkadaşını kaybetmenin üzüntüsünü yaşadığını belirtti. Arık, “Hayatını kaybeden mesai arkadaşlarımız merhum Selim Okumuş ve merhum Ömer Bayazıt’a Yüce Allah’tan rahmet, kederli aileleri, yakınları ve tüm PTT çalışanlarına başsağlığı ve sabırlar diliyoruz. Bu alçak saldırıyı lanetliyoruz ve saldırıyı gerçekleştiren kişinin ağır en cezayı alması için bizler de davaya müdahil olacağız. Temennimiz odur ki o cani bir daha gün yüzü göremeyecek. Ancak bizlerin de üstüne düşen bazı görevler vardır. Her şeyden önce PTT çalışanlarının değerli olduğunu, sahipsiz olmadığını tüm kamuoyuna duyurmamız gerekmektedir. Bunun için bizler bugün tüm ülkede iş bıraktık ve kamuoyunun dikkatini çekmek istedik. Ama maalesef üzülerek gördük ki olayın yaşandığı Rize’de dahi merhumların cenazesinin kaldırıldığı gün bazı yöneticiler talimat vererek, işlerin aksatılmadan devam ettirilmesi istenmiştir. Bu talimatı kim, neden, nasıl verdi bilmiyoruz. Ama o kişiler de senin kardeşin, oğlun veya baban olabilirdi. Rize’de bir gün PTT çalışmayınca dünyanın sonu değildi” diye konuştu.
Muğla Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji Uzmanı Dr. Ersen Hürmüzlü: “Ülkemizde her 10 kişiden 3’ü Hepatit B virüsü ile karşılaşıyor” Hepatit B virüsünün kan ve vücut sıvıları yoluyla bulaştığına dikkat çeken Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji Uzmanı Dr. Ersen Hürmüzlü “Diş fırçası, tıraş bıçağı ve tırnak makasları gibi eşyalar başkalarıyla ortak kullanılmamalıdır. Cinsel ilişki sırasında kondom kullanılmalıdır” dedi. Acıbadem Bodrum Hastanesi Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji Uzmanı Dr. Ersen Hürmüzlü bir DNA virüsü olan ve insanda hastalık yapabilen en küçük virüsler arasında yer alan Hepatit B ile ilgili önemli bilgiler verdi. Dünyada 240, ülkemizde ise 2,5 milyon Hepatit B’li kişi bulunduğunu belirten Dr. Hürmüzlü, ülkemizde her 10 kişiden üçünün Hepatit B virüsü ile karşılaştığını söyledi. Coğrafyaya göre bu oranın değiştiğini ekleyerek batı bölgelerinde 100 kişiden 2’sinin, Doğu ve Güneydoğu bölgelerinde ise bazı yerlerde 100 kişiden 7-8’inin Hepatit B taşıdığını anlattı. “Kan yoluyla ve vücut sıvısıyla bulaşır” Hepatit B virüsünün kan yoluyla veya vücut sıvılarıyla bulaştığını aktaran Dr. Hürmüzlü, “Kan veya kanın sıvı kısmıyla bulaşmış malzemeler başka bir kişinin derisinden içeri girerse hastalık bulaşabilir. Vücut sıvılarında da bulunduğu için cinsel temas ile bulaşabilir. Sütte ve tükürükte hemen hemen virüs bulunmadığı için öpüşme ve emzirmeyle bulaşmaz. Aynı evde uzun süre bir arada yaşayan kişilerde, fark edilmeden deri çatlaklarından bulaşma mümkündür. Çünkü babadan çocuğa veya kardeşler arasında bulaşma olduğu da gösterilmiştir. Hastalığın çok sık bulunduğu bölgelerde, anneden bebeğe doğum sırasında bulaşma yaygındır” dedi. “Berber ve kuaförde, dişçide dikkatli olmak gerekir” Son yıllarda aşılama sonrası bulaşmaların azaldığına dikkat çeken Dr. Hürmüzlü bulaşma yollarıyla ilgili şunları söyledi: “Anneden bebeğe geçiş çok sık görülmektedir. Aynı ailede birçok kardeşin hasta olması sık rastlanan bir durumdur. Eşler arasında cinsel temasla bulaşır. Diş hekimlerinin cerrahi aletlerinin temizliğinde ve dezenfeksiyonuna da dikkat edilmelidir. Berber ve kuaförlerde, tıraş, manikür, pedikür aletlerinin temizliğine dikkat edilmemesi bir başka bulaşma yoludur. Dövme, küpe, piercing, akupunktur gibi işlemler de bulaşma için ortam oluşturur. Ayrıca bu virüs toplu yaşanan yerlerde daha kolay ve hızlı bulaşır.” “Çok sayıda kişiyle cinsel ilişki bir risk nedeni” Dr. Hürmüzlü Hepatit B riski taşıyanları şöyle sıraladı: “Ailesinde Hepatit B’li biri olanlar, cinsel partneri Hepatit B pozitif olan kişiler, sık partner değiştirenler, damar içi ilaç/madde kullananlar, AIDS hastalığı taşıyanlar, sağlık çalışanları, hapishanelerde ve bakım evlerinde kalanlar.” Hürmüzlü, herhangi bir şikâyet olmasa bile bu kişilerde Hepatit B olup olmadığına bakılarak aşılanmaları gerektiğini sözlerine ekledi. Ayrıca gebelerin, kan, kan ürünleri, sperm, organ ve doku vericilerinin de aşı olmaları gerektiğini belirten Dr. Hürmüzlü, karaciğer hastalığı olanlar ile kemoterapi uygulanan hastalar veya bağışıklık sistemini bozacak ilaç kullananların mutlaka aşılanması gerektiğini vurguladı. “Genel sağlık ve temizlik tedbirlerine uyun” Bütün bulaşıcı hastalıkları gibi Hepatit B’den de korunmak için genel sağlık ve temizlik tedbirlerine dikkat etmek gerektiğinin altını çizen Dr. Hürmüzlü, “Diş fırçası, tıraş bıçağı ve tırnak makasları başkalarıyla ortak kullanılmamalıdır. Şırıngalar paylaşılmamalıdır. Şüpheli cinsel ilişkilerde kondom kullanılmalıdır. Hasta bir kişinin kanı bir yere bulaşırsa yüzeyler çamaşır suyu ile temizlenmelidir. Ama en önemlisi Hepatit B, aşıyla önlenebilen bir hastalıktır” dedi. “Yenidoğan bebekler aşılanır” Hepatit B aşısı hakkında da bilgi veren Dr. Hürmüzlü “Virüsün dış kılıfını oluşturan proteinden ibarettir. Virüsün kendisi verilmez, sadece onun bir ürünü verilmiş olur. Bu nedenle hastalığa benzeyen bir belirti yapmaz. Aşı adale içine uygulanır. Toplumda en sık rastlanan bulaşma şekli, anneden bebeğe geçiş veya küçük çocuklarda aile içi bulaşma olduğu için, bütün dünyada bebeklerin doğar doğmaz aşılanması tavsiye edilmektedir. Ülkemizde de bu prensip benimsenmiştir” diye konuştu. Tam aşılanma için ilk aşıdan bir ay ve altı ay sonra ikinci ve üçüncü aşıların yapılması gerektiğini hatırlattı. “Normal şartlarda aşının bir kez yapılması yeterli” Aşılanan bir kişide aşının koruyuculuğu gösteren antikor seviyesinin zamanla azaldığına hatta kaybolduğuna değinen Dr. Hürmüzlü antikor ortadan kalksa bile bir kez aşılanan ve aşısı tutmuş olan bir kişinin ömür boyu tekrar aşılanması gerekmediğinin altını çizdi. Ancak kişinin bağışıklık sistemini baskılayan bir hastalığı veya ilaç kullanımı varsa yeniden aşılanması gerektiğini sözlerine ekledi. Farklı marka aşıları kullanmanın sakıncası olmadığını, ilk dozdan sonra başka marka aşı ile devam edebileceğini dile getirdi.