TEKNOLOJİ - 16 Kasım 2024 Cumartesi 08:51

2024 TÜSEB Aziz Sancar Bilim Ödülü Doç. Dr. Canan Dağdeviren’in oldu

A
A
A
2024 TÜSEB Aziz Sancar Bilim Ödülü Doç. Dr. Canan Dağdeviren’in oldu

2024 TÜSEB Aziz Sancar Bilim Ödülü, Kadir Has Üniversitesi Mütevelli Heyeti Üyesi Doç. Dr. Canan Dağdeviren’e verildi.


Türkiye Sağlık Enstitüleri Başkanlığı (TÜSEB) Aziz Sancar Bilim, TÜSEB Teşvik ve TÜSEB Özel Ödülleri sahiplerini buldu. Doç. Dr. Canan Dağdeviren; tıp fiziği, malzeme bilimi ve biyomedikal cihaz teknolojileri alanındaki uluslararası çalışmaları ve geliştirdiği yüksek teknoloji giyilebilir tıbbi cihazlar alanında yaptığı başarılı çalışmalara istinaden 2024 TÜSEB Aziz Sancar Bilim Ödülü’ne layık görüldü.


2007 yılında Hacettepe Üniversitesi Fizik Mühendisliği’nden mezun olan Canan Dağdeviren, Prof. John A. Rogers danışmanlığında fizik, elektronik, kimya, malzeme, mekanik ve tıp alanlarının kapsamına giren esnek ve katlanabilir, vücut içine ve deri üstüne giydirilebilir elektronik aletler üzerinde çalışmalar yaptı. 2014 yılında Harvard Üniversitesi’nin “Genç Akademi Üyesi” seçilen Dağdeviren, tarihte bu ödülü Türkiye’den kazanan ilk kişi oldu. 40’ın üzerinde ulusal ve uluslararası ödüle sahip olan Canan Dağdeviren, Forbes dergisi tarafından "30 yaşından genç 30 bilim insanı" seçilmiştir. Harvard Üniversitesi’nin Genç Akademi üyeliğine de (Junior Fellow of Harvard) seçilen Dağdeviren, MIT Technology Review’un her yıl derlediği listesinde yer almış ve İllinois İnovasyon Ödülü’nü (Illinois Innovation Prize) kazanmıştır. 2017’de American Academy of Achievement’in, Türkiye’den seçilen ilk inovasyon ve teknoloji delegesi olmuş ve “MIT Media Lab”de kendi araştırma grubunu kurarak akademisyen olarak araştırmalarına devam etmektedir.


Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Kocaeli Çerkeslerin kültürü sahneye taşındı Kocaeli Kafkas Kültür Derneği’nin 60. yıl dönümünde, Çerkeslerin tarihi ve kültürel mirası, dans gösterileri ve sürgün temalı performanslarla sahneye taşındı. Kutlama, Kocaeli Büyükşehir Belediyesi’nin desteğiyle Kongre Merkezi’nde düzenlenen geniş katılımlı bir programla gerçekleştirildi. Etkinlikte derneğin tarihi, dans gösterileri ve özel konuşmalarla anıldı. Gecede sırasıyla Çerkes kültürünü yansıyan danslar sahnelenirken, minik ekiplerin performansları seyircilerden büyük alkış aldı. Dans gösterilerinin ardından sahnede atmosfer değişti ve sürgün temalı bir video eşliğinde "Sürgün Dansı" gerçekleştirildi. Bu gösteri sırasında izleyiciler duygusal anlar yaşadı. "Derneğimiz, Kuzey Kafkasya’daki tüm halklarını kucaklayan bir çatı olmuştur" Kafkas Kültür Derneği Başkanı İbrahim Uygun, etkinlikte yaptığı konuşmada, derneğin 1964 yılında kurulduğunu ve köklü bir geçmişe sahip olduğunu belirtti. Uygun, "Merhum Galip Çağlın’ın öncülüğünde kurulan derneğimiz, zaman içinde büyük bir çınar ağacına dönüşmüştür. Derneğimizin kuruluşundan bugüne emeği geçen tüm büyüklerimizden ahirete göç edenleri saygı ve minnetle anıyoruz Allah’tan rahmet diliyoruz. Hayatta olanlara sağlık ve afiyet diliyor bu salonda olanlara emekleri için huzurlarınızda gönülden teşekkür ediyoruz. 1864’te yaşanan Büyük Kafkas Sürgünü sonucu Anadolu’ya gelen tüm Kuzey Kafkas halklarını kucaklamayı kendine görev edinen derneğimiz, kültürümüzü, dilimizi, gelenek ve göreneklerimizi gelecek nesillere aktarma misyonunu üstlenmiştir. Kültür, bir milletin hafızası, kimliği ve geleceğe taşıdığı en değerli mirasıdır. ’Biz büyük bir aileyiz’ diyen, dünlerini yarınlara taşımak için bir araya gelen sizlerle var olan Derneğimiz, kurulduğu günden bu yana, Kuzey Kafkasya’daki tüm halklarını kucaklayan bir çatı olmuştur. Bu birlik ve beraberlik, bizleri daha da güçlendirmektedir" dedi. "Bu gece sadece bir gösteri izlemiyoruz" Kültürlerini gelecek nesillere aktarmak amacıyla var güçleriyle çalıştıklarını ve çalışmaya devam edeceklerini vurgulayan Uygun, "Bu gece sadece bir gösteri izlemiyoruz. Aynı zamanda, köklerimize, kimliğimize ve birbirimize olan bağlılığımızı tazeliyoruz. Bu gece, büyüklerimizin bize öğrettiği değerleri hatırlayıp, gelecek nesillere aktaracağımız sözü veriyoruz. Bu gece yarınlarda kültürümüzle birlikte var olacağımızın izlerini taşıyan meşaleyi gençlerde görmenin mutluluğunu tadıyoruz. Bu gece, sadece kutlamak değil, aynı zamanda geçmişimize şükranlarımızı sunmak ve geleceğe dair umutlarımızı dile getirmek için bir araya geldik. İnanıyorum ki, birlik ve beraberlik içinde hareket ettiğimiz sürece, kültürümüzü yaşamaya, yaşatmaya ve gelecek nesillere aktarmaya devam edeceğiz" ifadelerini kullandı.