DÜNYA - 06 Kasım 2024 Çarşamba 15:53 | Son Güncelleme : 06 Kasım 2024 Çarşamba 15:55

Hamas: "Trump'ı Biden'ın hatalarından ders almaya çağırıyoruz"

A
A
A
Hamas: "Trump'ı Biden'ın hatalarından ders almaya çağırıyoruz"

Hamas'ın üst düzey yetkililerinden Sami Abu Zuhri, ABD'de başkanlık seçimini Cumhuriyetçi Parti'nin adayı Donald Trump'ın kazanmasına ilişkin, "Demokrat Parti'nin kaybı, parti liderlerinin Gazze'ye yönelik tutumunun bedelidir. Trump'ı Biden'ın hatalarından ders almaya çağırıyoruz" dedi.

ABD'de başkanlık seçimini Demokrat Parti'nin başkan adayı Donald Trump'ın kazanmasının yankıları sürüyor. Gazze'de İsrail'in saldırılarına karşı direnişi sürdüren Hamas'ın üst düzey yetkililerinden Sami Abu Zuhri, Trump'ın daha önce yaptığı "ABD başkanı olarak Gazze'deki savaşı saatler içinde durdurabileceği" şeklindeki açıklamaları nedeniyle sınanacağını ifade etti. Abu Zuhri, "Demokrat Parti'nin kaybı, parti liderlerinin Gazze'ye yönelik tutumunun bedelidir. Trump'ı Biden'ın hatalarından ders almaya çağırıyoruz" dedi.
Hamas Siyasi Büro Üyesi Basem Naim ise, "Siyonist varlığa (İsrail'e) yönelik bu körü körüne destek sona ermeli. Çünkü bu, halkımızın geleceği ile bölgenin güvenliği ve istikrarı pahasına yapılıyor" ifadelerini kullandı.

"ABD'nin seçilmiş başkanı, işgali ve soykırımı reddeden ABD kamuoyunun sesine kulak vermeli"

Hamas tarafından yapılan yazılı açıklamada da, "Yeni ABD yönetimine ilişkin pozisyonumuz, Filistin halkına, onun meşru haklarına ve haklı davalarına yönelik tutum ve davranışlarına bağlıdır. 1948 yılında Filistin'in işgalinden bu yana göreve gelen tüm ABD yönetimlerinin Filistin davasına karşı olumsuz tutumlar sergilemiş olmaları ve her alanda siyonist işgalin en büyük destekçisi olmuş olmaları talihsiz bir durumdur. Önceki ABD yönetimleri, siyonist savaş suçlularına, modern tarihin bildiği en iğrenç soykırım savaşlarını sürdürmeleri için siyasi ve askeri kılıf sağlayarak, işgal ve saldırganlığa karşı taraflı bir yol izlediler. Bu da çocuklar, kadınlar ve yaşlılar da dahil olmak üzere on binlerce insanımızın öldürülmesine tam bir ortak olma rolünü teyit etti" ifadeleri kullanıldı.

İsrail yanlısı tek taraflı tutumun sona ermesi istenen açıklamada, "Gazze Şeridi ve Batı Şeria'da Filistin halkımıza karşı yürütülen soykırım ve saldırganlık savaşının durdurulması, kardeş Lübnan halkına yönelik saldırganlığın durdurulması, siyonist varlığa sağlanan askeri ve siyasi desteğin sona ermesi ve halkımızın meşru haklarının tanınması için ciddi şekilde çalışıyoruz. ABD'nin seçilmiş başkanının 1 yıldan fazla bir süredir Gazze Şeridi'ne yönelik siyonist saldırı konusunda ABD kamuoyunun yükselttiği, işgali ve soykırımı reddeden, ABD'nin resmi olarak siyonist yapıya verdiği destek ve taraflı tutuma karşı çıkan seslere kulak vermesi gerekiyor. Yeni ABD yönetimi, Filistin halkımızın nefret dolu siyonist işgale karşı direnmeye devam edeceğini ve özgürlük, bağımsızlık, kendi geleceğini belirleme ve başkenti Kudüs olan bağımsız Filistin devletinin kurulması gibi meşru haklarından ödün verecek hiçbir yolu kabul etmeyeceğini anlamalıdır" denildi.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
İstanbul Menajer Ayşe Barım soruşturmasında oyuncu Nedim Saban ifade verdi Menajer Ayşe Barım hakkında sosyal medyadaki iddialara yönelik yürütülen soruşturma kapsamında oyuncu Nedim Saban, tanık sıfatıyla savcılığa ifade verdi. Savcılık ifadesinin ardından basın mensuplarının sorularını yanıtlayan Saban, “O konuya ilişkin de sorular soruldu ama bu konuda duyarlı olduğum için, tiyatro konusunda duyarlı olduğum için çok tweet attım, sadece bu olayla ilgili değil ve konu sadece Ayşe Barım değil, bu sektörün sorunu diye düşünüyorum” dedi. İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından Serenay Sarıkaya gibi bazı sanatçıların menajerliğini yapan Ayşe Barım hakkında sosyal medya platformlarındaki paylaşım ve haberlerdeki iddialar ihbar kabul edilerek maddi gerçeğin ortaya çıkartılması için re’sen soruşturma başlatılmıştı. Soruşturmanın ’çalışma hürriyetinin ihlali’ ve ’şantaj’ gibi iddialara ilişkin olduğu öğrenilirken, Barım hakkında yurt dışına çıkış yasağı şeklinde adli kontrol tedbiri de uygulanmıştı. Oyuncu Deniz Işın, mağdur sıfatıyla ifade vermişti Geçtiğimiz günlerde tanık sıfatıyla ifade veren Serenay Sarıkaya’nın ardından Deniz Işın da ’mağdur’ sıfatıyla ifade vermek üzere Çağlayan’da bulunan İstanbul Adalet Sarayı’na gelmiş, burada yaklaşık 30 dakika ifade veren Işın, daha sonra basın mensuplarının sorularını cevaplandırmadan adliyeden ayrılmıştı. Oyuncu Nedim Saban, tanık sıfatıyla ifade verdi Son olarak bugün ise oyuncu Nedim Saban’da yürütülen soruşturmaya ilişkin, ’tanık’ sıfatıyla ifade vermek üzere Çağlayan’da bulunan İstanbul Adalet Sarayı’na geldi. “Konu sadece Ayşe Barım değil, bu sektörün sorunu diye düşünüyorum” İfadesinin ardından basın mensuplarının sorularını yanıtlayan Saban, “Ben daha çok sektörle ilgili konuştum. Tabii sayın savcının dosyadaki gizliliği de ifadem” dedi. Basın mensuplarının Ayşe Barım hakkında attığı tweetlere ilişkin ise Saban, “O konuya ilişkin de sorular soruldu ama bu konuda duyarlı olduğum için, tiyatro konusunda duyarlı olduğum için çok tweet attım, sadece bu olayla ilgili değil ve konu sadece Ayşe Barım değil, bu sektörün sorunu diye düşünüyorum. Öğrenci de yetiştirdiğim için öğrencilerim mutluluğunu ve mutsuz olunca daha da mutsuz oluyorum. O yüzden duyarlı olduğum bir konu. Konu tiyatro olunca daha duyarlı oluyorum. Çok sinema ve dizi sektörünü bilmediğim için bu konuda konuşmadım, daha çok tiyatro da yaşanılan oyuncularımızın daha da mutlu olabilmesi için düşündüğüm şeyleri söylemek için geldim” diye konuştu. “Piyasada faaliyet gösteren belirli sayıdaki menajerlik şirketleriyle çalışmamaları halinde kendilerine iş imkanı doğmayacağını dile getiriyorlardı” Öte yandan Nedim Saban’ın savcılıkta verdiği ifade de ortaya çıktı. Savcılıkta 1 saat süren ifadesinde Saban, “Şu an oyunculuk ve yapımcılık mesleği ile uğraşıyorum. 43 yıldır oyunculuk yapmaktayım. Benim herhangi bir menajerlik veya yapım şirketiyle aramda devam eden bir sözleşme bulunmamaktadır, Ayşe Barım’ı tanımıyorum, kendisiyle 10 yıl önce bir proje ile ilgili bir kez telefon görüşmemiz oldu. Onun dışında kendisiyle bir tanışıklığım veya arkadaşlığım bulunmuyor. Barım’ın kendisine ait menajerlik şirketiyle çalışmayan oyuncuların yer aldıkları projelerden zorla çıkardığına bizzat şahit olmadım. Aynı şekilde birlikte aynı mesleği yaptığımız oyuncu veya tiyatrocu arkadaşlarımızdan da bu şekilde mağduriyet yaşadıklarına dair bizzat bir duyum almadım ancak benim eğittiğim tiyatro ve oyunculuk öğrencilerimin eğitim devam ettiği sırada bana bu işin ne kadar eğitimini alırsak alalım, piyasada faaliyet gösteren belirli sayıdaki menajerlik şirketleriyle çalışmamaları halinde kendilerine iş imkanı doğmayacağını dile getiriyorlardı. Zira biz, sektörümüze her yıl yüzlerce yeni genç oyuncu kazandırmamıza rağmen, sektörde şu an var olan birkaç oyuncu dışında diğer oyunculara hiçbir projede yer verilmemesi sebebiyle bu yeni genç oyuncuların yanı sıra, sınırlı sayıdaki diğer oyuncuların dışında kalan meslektaşlarımız hiçbir şekilde iş imkanı bulamamaktadır. Sosyal medya hesabımdaki paylaşımları yapma sebebim, daha önceden de gündeme getirmiş olduğum sorunları dile getirmekti” ifadelerini kullandı. “Menajerlik şirketlerinin tiyatro sektörüne de el atması nedeniyle bizim oyuncularımızı istihdam etme ve seyirciye ulaşma imkanı azaldı” İfadelerinin devamında Saban, “Bunların bırakın tek elde toplanmasını, birbirleriyle arkadaşlık ilişkisi içerisinde olmaları bile sektör açısından olumsuz bir durumdur. Ancak mevcut duruma baktığımız zaman, bu üç unsurun birçok menajerlik ve yapım şirketleri tarafından tek elde toplandığını görmekteyiz. Bu da, birkaç menajerlik şirketi dışındaki menajerlere bağlı çalışan diğer meslektaşlarımızın, iş imkanlarını kısıtlamaya yol açmaktadır. Ayşe Barım’ın kendisine ait yapım şirketi üzerinden tiyatro sektörüne de, yapım yapmaya başlaması ve bilinen tüm oyuncuları elinde bulundurması sebebiyle bizim tiyatro salonunda yer bulma imkanımız oldukça kısıtlanmıştır. Söz konusu menajerlik şirketlerinin tiyatro sektörüne de el atması nedeniyle bizim oyuncularımızı istihdam etme ve seyirciye ulaşma imkanı azaldı” diye konuştu.