DÜNYA - 12 Mart 2025 Çarşamba 22:31 | Son Güncelleme : 12 Mart 2025 Çarşamba 22:33

Bakan Göktaş: "Türkiye olarak, kadına şiddetle mücadelemizi büyük bir kararlılıkla sürdürüyoruz'

A
A
A
Bakan Göktaş: "Türkiye olarak, kadına  şiddetle mücadelemizi büyük bir kararlılıkla sürdürüyoruz'

Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanı Mahinur Özdemir Göktaş, siber şiddetin kadınları tehdit, taciz ve mahremiyetlerini ihlal eden dijital saldırılarla yeni bir boyut kazandığını belirterek, "Kadın-erkek eşitliği ve kadınların güçlenmesi için siber şiddetle mücadele hayati bir öneme sahip. Türkiye olarak, kadına yönelik şiddetle mücadelemizi büyük bir kararlılıkla sürdürüyoruz" dedi.

Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı tarafından BM Genel Kurulu’ndan sonra en yüksek katılımlı BM etkinliği olan Kadının Statüsü Komisyonu toplantısı kapsamında "Dijital Trendler: Geleceğin Ekonomisini Şekillendiren Kadın Girişimciler" başlıklı yan etkinlik düzenlendi. Dijitalleşmenin kadın girişimciliği üzerindeki etkisi ve kadınların dijital dünyadaki varlığını güçlendirmeye yönelik politika önerilerinin ele alındığı Birleşmiş Milletler Genel Merkezi’ndeki etkinlikte konuşan Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanı Mahinur Özdemir Göktaş, dijitalleşmenin etkisiyle kadın girişimciliğinin yeni boyutlar kazandığını ve kadınların ekonomik güçlenmesinin anahtarı haline geldiğini belirtti.

Dijitalleşmenin sadece ekonomileri değil, toplumların yapısını da kökten dönüştüren bir güç olduğunu dile getiren Göktaş, "Yapay zeka, büyük veri ve otomasyon, iş dünyasını baştan şekillendiriyor. Bu dönüşüm, büyük ekonomik fırsatlar sunarken eşitsizlikleri derinleştirme riski de taşıyor. Kadınlar, dijital dönüşümdeki engeller nedeniyle fırsatlardan eşit yararlanamıyor" dedi.

"UNESCO verilerine göre, dünyada mühendislik öğrencilerinin yüzde 28’i, yapay zeka araştırmacılarının ise yüzde 12’si kadın"

Dünya Ekonomik Forumu’nun raporuna göre, dijital sektörde kadınların oranının yalnızca yüzde 24, erkeklerin bu alanda çalışma ihtimalinin de kadınlardan 2,7 kat daha fazla olduğuna dikkati çeken Bakan Göktaş, "Bu uçurumun başlıca nedeni, STEM alanlarında kadın temsilinin düşük olması. UNESCO verilerine göre, dünyada mühendislik öğrencilerinin yüzde 28’i, yapay zeka araştırmacılarının ise yüzde 12’si kadın. Bu tablo, kadın girişimcilerin ve teknolojide kadın liderlerin küresel ekonomide daha fazla yer alması gerektiğini gösteriyor. Bu nedenle, Türkiye olarak, kadın girişimciliğini desteklemeyi ekonomik kalkınmanın güçlü bir adımı olarak görüyor ve çalışmalarımızı bu doğrultuda sürdürüyoruz. 2021’den beri yürüttüğümüz ‘Kadınların Kooperatifler Yoluyla Güçlendirilmesi Projesi’ ile kadın istihdamını artırıyor ve kooperatifleri destekleyerek kadınları güçlendiriyoruz. Bunun yanı sıra kadın kooperatiflerinin kırsal kalkınma desteklerinden daha etkin bir şekilde faydalanmaları için eğitim programları yürütüyoruz" dedi.

"Türkiye’nin Mühendis Kızları" projesiyle mühendis olmak isteyen kız öğrencilere burs, staj, istihdam, dil eğitimi, sertifika programları ve mentörlük desteği sunduklarını dile getiren Göktaş, "Yapay zeka ve veri bilimi alanında yetkinlik kazanarak kariyer fırsatlarını artırmaları ve bu alanda liderlik etmeleri için başlattığımız programla kadınlara destek oluyoruz. Bunun yanı sıra kadınlara istihdam garantili mesleki eğitim sunuyoruz. STEM alanında öğrenim gören kız öğrencilere, sanayi firmalarında staj ve iş deneyimi imkanı sağlayarak sanayi sektöründe güçlü bir yer edinmelerine destek oluyoruz." ifadelerini kullandı.

Kadın girişimciliğinin desteklenmesi çalışmaları

Kadınların girişimcilikleriyle dünyada tüketici olmaktan öte yenilikçi liderler olarak sahne almaya başladığına dikkati çeken Göktaş, "Temiz teknoloji alanında kadın girişimcileri destekleyerek öne çıkan iş fikirlerini ödüllendirdik. Kadın girişimciliğini desteklemek için çeşitli kurumların çalışmalarını kadingirisimci.gov.tr internet sayfasında topladık. Ayrıca kadınların, dijital becerilerini geliştirerek inovasyonda daha aktif rol almaları ve iş dünyasında pazarlama fırsatlarından faydalanmalarına katkı sunduk. Böylece, kadınların dijital girişimcilik dünyasında yer edinmesini destekleyerek ekonomik hayatta daha güçlü bir şekilde var olmalarının önünü açtık" dedi.

Dijitalleşmenin de etkisiyle kadınların artık yeni ve yıkıcı şiddet türleriyle karşı karşıya kaldığını ifade eden Göktaş, "Siber şiddet, kadınları tehdit eden, taciz eden ve mahremiyetlerini ihlal eden dijital saldırılarla yeni bir boyut kazandı. Bu saldırılar, kadınların güvenliğini tehlikeye atarak yaşam alanlarını daraltıyor. Kadınların dijital dünyada güvende olması, sadece fiziksel ve psikolojik hakların korunmasıyla değil, çevrim içi şiddetin önlenmesiyle doğrudan etkilidir. Bu anlamda, kadın-erkek eşitliği ve kadınların güçlenmesi için siber şiddetle mücadele hayati bir öneme sahiptir. Türkiye olarak, kadına yönelik şiddetle mücadelemizi büyük bir kararlılıkla sürdürüyoruz. Yürüttüğümüz çalışmalarla, kadınların dijital çağda güçlenerek var olmalarına destek oluyoruz" ifadelerini kullandı.

Kadınların dijital dönüşüm süreçlerine katılımı

Dijitalleşme ve kadın girişimciliğinin sadece ulusal düzeyde değil, küresel çapta da toplumsal ve ekonomik kalkınmanın temel taşları arasında yer aldığını belirten Göktaş, "Kadınların dijital dünyada daha etkin roller alması dünya ekonomisinin sürdürülebilir büyümesini sağlayacak ve küresel eşitsizlikleri azaltacaktır. Bu alandaki fırsatların değerlendirilmesi, her ülkenin geleceğine yapılan en stratejik ve değerli yatırımlardan biri olarak görülmelidir" dedi.

"Kadınların dijital alanda ve girişimcilikte daha fazla yer alması zorunluluktur"

Dijitalleşmenin küresel etkileri göz önünde bulundurulduğunda, uluslararası iş birliğinin büyük önem taşıdığını vurgulayan Göktaş, "Hükümetler, sivil toplum kuruluşları, özel sektör ve akademi arasında kurulan iş birlikleri kadınların dijital dönüşüm süreçlerine katılımını artıracaktır. Bilgi ve deneyim paylaşımıyla küresel çözümler geliştirilecektir. Kadınların dijital alanda ve girişimcilikte daha fazla yer alması, sadece ekonomik değil, toplumsal dönüşüm açısından da bir zorunluluktur. Herkesin bu dönüşümde eşit fırsatlara sahip olması, toplumların daha adil ve sürdürülebilir bir geleceğe ulaşmasını sağlayacaktır. Bu doğrultuda, tüm paydaşların kolektif çabası elzemdir. Dijital dönüşümde kadınların güçlü yer edinmesi ve liderliği, Pekin Deklarasyonu’na bağlılığımızın ve kadınların geleceğini şekillendirme sorumluluğumuzun bir gereğidir" dedi.
Yan etkinliğe, Tacikistan Başbakan Yardımcısı Dilrabo Mansuri, Endonezya Kadının Güçlendirilmesi ve Çocuk Koruma Bakanı Arifatul Choiri Fauzi, Azerbaycan Aile, Kadın ve Çocuk Problemlerinden Sorumlu Devlet Komitesi Başkanı Bahar Muradova, Sırbistan Kadın Erkek Eşitliği, Kadına Yönelik Şiddetin Önlenmesi ve Kadınların Ekonomik ve Siyasi olarak Güçlendirilmesinden Sorumlu Devlet Bakanı Tatjana Majura, Katar Sosyal Kalkınma ve Aile Bakanlığı Aile İşleri Müsteşar Yardımcısı Shaika Jassim Al Thani ile Güney Afrika Tshwane Teknoloji Üniversitesi Araştırma İnovasyon ve Katılımdan Sorumlu Rektör Yardımcısı Vathi Papu Zamxaka da konuşmacı olarak katıldı.

 

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Çankırı Çankırı’da Şubat ayında 193 adet konut satıldı Türkiye İstatistik Kurumu tarafından açıklanan verilere göre, Çankırı’da Şubat ayında 193 konut satıldı. Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) 2025 yılı Şubat ayı konut satış istatistiklerini açıkladı. TÜİK Başkanlığı tarafından verilen bilgiye göre, Şubat ayında Çankırı genelinde konut satışları 193 adet oldu. Konut satışları bir önceki yılın aynı ayına göre 42 adet arttı. Şubat ayında Çankırı genelinde ipotekli konut satışları 18 adet olarak açıklandı. İpotekli konut satışlarının geçen yılın aynı ayına göre 7 adet arttı. İpotekli satılan konutların toplam konut satışları içindeki payı yüzde 9,3 olarak gerçekleşti. İpotekli satılan konutların 1 tanesi ilk defa satılan konutlardan oluşurken, diğer 18 tanesi ise ikinci el satış oldu. Diğer konut satışları ise bir önceki yılın aynı ayına göre 35 adet artarak 175 adet oldu. Şubat ayında diğer satışların toplam konut satışları içindeki payı yüzde 90,7 oldu. Şubat ayında Çankırı genelinde ilk el satılan konut sayısı bir önceki yılın aynı ayına göre 11 adet artarak 57 adet oldu. İlk kez satılan konutların toplam konut satışları içindeki payı yüzde 29,5 oldu. Çankırı genelinde ikinci el konut satışları bir önceki yılın aynı ayına göre 31 adet artarak 136 adet oldu. Çankırı’daki toplam konut satışları içinde ikinci el satışların payı yüzde 70,5 oldu.
İstanbul Okuma yazmayı yeni öğrenen minikler ilk mektubunu Mehmetçiğe yazdı İstanbul’da yeni okuma yazma öğrenen ilkokul 1. sınıf öğrencileri ‘Mehmetçiğe Bir Mektupta Sen Yaz, İlk Mektubum Mehmetçiğe’ projesi çerçevesinde Mehmetçiğe duygu dolu mektup yazdı. Birinci sınıf öğrencisi Azra yazdığı mektupta "Asker abilerim siz bizi korursunuz. Siz varsınız diye bizler rahatça okulumuza gidiyoruz. Tırnağınıza taş değmesin. Bayrağımız size emanet. Allah yardımcınız olsun" ifadelerini kullandı. Milli Savunma Bakanlığı ve Milli Eğitim Bakanlığı 81 ilde ‘Mehmetçiğe Bir Mektup’ta Sen Yaz, İlk Mektubum Mehmetçiğe’ isimli bir projeye imza attı. Proje kapsamında yeni okuma yazma öğrenen birinci sınıf öğrencileri Mehmetçiğe mektup yazdı. Proje çerçevesinde İstanbul Çatalca’da bulunan Kestanelik İlkokulu’nda eğitim gören birinci sınıf öğrencileri Mehmetçiğe duygu dolu mektup yazdı. Yazılan mektuplar sınıfta düzenlenen törende okundu. Çocuklar mektupları Türk Bayrakları ile süsledi. Askere mektup yazan öğrencilerden Kuzey Araz yazdığı mektupta, "Sevgili asker ağabeylerim siz olmasaydınız bu bayrak düşmanların elinde olurdu. Siz bu vatanı nasıl koruduysanız nasıl sahip çıktıysanız biz de öyle yapacağız. Gözleriniz arkada kalmasın" dedi. Duygularını yazdığı mektupta dile getiren birinci sınıf öğrencisi Azra ise," Asker abilerim siz bizi korursunuz. Siz varsınız diye bizler rahatça okulumuza gidiyoruz. Tırnağınıza taş değmesin. Bayrağımız size emanet. Allah yardımcınız olsun" ifadelerini kullandı. Okuldaki programa katılan Albay Soner Topaloğlu, " Mili Eğitim Bakanlığımız ile Milli Savunma Bakanlığımızın birlikte gerçekleştirdiği ‘Mehmetçiğe bir mektupta sen yaz’ projesinde İstanbul’daki bu okulumuzda çocuklarla birlikte olmaktan mutluluk duyuyorum" şeklinde yazdı.
Kayseri MÜSİAD Kayseri-Kızılay Arama Kurtarma Ekibi Protokolü imzalandı MÜSİAD Kayseri Şubesi ve Kızılay Derneği Kayseri Başkanlığı arasında, afetlere karşı daha etkili ve hazırlıklı bir toplum oluşturmak adına tarihi bir iş birliği protokolü imzalandı. Bu protokol, Kayseri’deki afet ve acil durumlara hızlı ve etkili müdahale edebilmek için AFAD Kayseri İl Müdürlüğü akreditasyonunda Kızılay Derneği Kayseri Başkanlığı tarafından eğitimleri verilecek oluşturulacak olan MÜSİAD Kayseri Kızılay arama kurtarma ekibi kurulması, araç ve ekipman ihtiyaçları MÜSİAD Kayseri tarafından karşılanacak. İmza töreninde konuşan MÜSİAD Kayseri Başkanı Ferhat Akmermer, "Afetler, doğal ya da insan kaynaklı olaylar olarak her an hayatımızı tehdit edebilir. Depremler, sel, yangın, ve diğer acil durumlar sırasında hızlı müdahale, can ve mal kaybını en aza indirmek adına kritik bir öneme sahiptir. Bu nedenle afet bilincinin kazandırılması, sadece bireyler değil, tüm toplum için hayati bir öneme sahiptir. Afet bilinci, insanların afetlere nasıl hazırlıklı olmaları gerektiğini öğrenmelerini, afet anında doğru kararlar alabilmelerini ve toplumsal dayanıklılığı artırmalarını sağlar. Bugün Valimiz Gökmen Çiçek başkanlığında imzaladığımız bu protokol , afetlere karşı hazırlıklı bir toplum oluşturulmasına ve afetlere hızlıca müdahale edilmesine yönelik önemli bir adımdır. MÜSİAD Kayseri Şubesi, Kızılay Derneği Kayseri Başkanlığı ve AFAD’ın iş birliğiyle kurulacak olan hafif arama kurtarma ekibi, afet anlarında hızlı ve etkin müdahaleyi sağlayacak bir yapı oluşturacaktır. Bu tür ekiplerin varlığının ne kadar önemli olduğunu, afetlerdeki ilk birkaç saat içinde yapılacak müdahalenin ne kadar kritik olduğunu Yüzyılın Felaketinde bir kez daha gördük" dedi. MÜSİAD Kayseri Şubesi’nin gerek afet bilincinin yaygınlaştırılması, gerek gönüllülüğün teşvik edilmesi ve afetlere hazırlıklı bir toplum oluşturulması adına AFAD İl Müdürlüğü ve ilgili diğer kurum kuruluşlar çalışmalar yapmaya devam edeceği belirtildi.
Diyarbakır Diyarbakır anneleri Ramazan ayında da çadırdan ayrılmıyor Diyarbakır anneleri Ramazan ayında da çadırlarında evlat nöbetine devam ediyor. 3 Eylül 2019’dan bu yana farklı kentlerden Diyarbakır’a gelerek eski HDP İl Başkanlığı binası önünde oturma eylemi başlatan ailelerin nöbeti aralıksız devam ediyor. Kızı Hayal Demir için Ağrı’dan oturma eylemine katılan Süheyla Demir, 6 yıldır evlatlarını beklediklerini söyledi. Demir, "Evlatlarımızı bekliyoruz sonuna kadar kararlıyız. Biz evlatlarımızı almadan buradan gitmiyoruz. İlk günden de öyle söylemiştik. Biliyorsunuz Ramazan ayı, Ramazan demiyoruz, bayram demiyoruz kar, kış demiyoruz burada evlat nöbetimize devam ediyoruz. Bir süreç başladı. Biz de o süreçten gelecek hayırlı bir haber bekliyoruz. İnşallah çifte bayram yaşarız biz de evlatlarımızı buradan alır gider mutlu bir şekilde yaşarız" dedi. Siirt Şirvan’dan oturma eylemine katılan Nurettin Ödümlü, oğlu Yusuf için burada olduğunu söyleyerek, "6 yıldır HDP binasının önünde burada oturuyoruz evlatlarımızı istiyoruz. Sayın Cumhurbaşkanımız, Sayın Devlet Bahçeli Allah onlardan razı olsun inşallah barış olacak biz çocuklarımızın gelmesini umut ediyoruz. Kim bu barışa katkıda yapıyorsa Allah hepsinden razı olsun" diye konuştu. Kütahya’dan oturma eylemine katılan Hatice Levent, 20 saatlik yoldan geldiğini ve bu çadırı evi olarak gördüğünü 6 yıldır bu çadırda olduğunu ve evladını almadan ayrılmayacağını ifade etti. Levent, "Çözüm süreci diye televizyondan gözümüzü ayırmıyoruz. İnşallah sonuçlanır bizimde yüzümüz güler evlatlarımızı bekliyoruz. Ne olur bırakın evlatlarımızı önce Allah’ıma sonra Cumhurbaşkanım ve Devlet Bahçeli’den Allah razı olsun biz evlatlarımızın yolunu gözlüyoruz. İnşallah yakın zamanda bir sonuca varırlar" şeklinde konuştu.