ÇEVRE
Van Gölü’ndeki su çekilmesi, kuşlar için yeni yaşam alanı oluyor 16 Kasım 2024 Cumartesi - 18:48:36 Van Gölü’nde kuraklığın etkisiyle yaşanan çekilme sonucu sazlıkların ortaya çıkması, birçok kuş türüne yaşam alanı oldu. Son yıllarda yaşanan iklim değişikliği nedeniyle Van Gölü’nde çekilmeler devam ediyor. Çekilmeyle birlikte su altında bulunan mikrobiyolitler gözle görülürken sazlık alanların kıyıda kalması ise birçok kuş türüne ev sahipliği yapıyor. Son yıllarda giderek artan çekilmeyle ilgili İHA muhabirine konuşan Muradiye İlçe Tarım ve Orman Müdürü Harun Altunkaynak, suların çekilmesiyle sazlıkların ortaya çıkmaya başladığını ve bu sazlıkların yaban kuşları için yeni bir konaklama alanı oluşturduğunu söyledi. “Bilinçsiz sondaj Van Gölü’ne zarar veriyor” Van Gölü’nde yağışlara rağmen su seviyesinde düşüş yaşandığını söyleyen Altunkaynak, "Van Gölü’nde kasım ayına rağmen su seviyesinin belirgin bir şekilde düştüğünü gözlemledik. Bu çekilmenin en büyük nedeni, gölün besleyen su kaynaklarının bilinçsiz bir şekilde yapılan sondaj çalışmaları nedeniyle kesilmesidir. Bu durumu tersine çevirmek mümkün, ancak öncelikle yapılması gereken bazı adımlar var. Üreticilerimizin daha verimli sulama yöntemlerine geçmesi büyük önem taşıyor. Bilinçsizce yapılan sondajlar, su kaynaklarını hızla tüketiyor. Bu nedenle çiftçilerimize damla sulama sistemleri gibi daha verimli ve sürdürülebilir sulama yöntemlerini tanıtmak, uygulamalarına öncülük etmek gerekiyor. Bu konuda gerekli destekleri vermeye başladık ve vermeye de devam edeceğiz” dedi. “Çekilme kuşlara yaradı” Van Gölü’nde suların çekilmesiyle kıyıda kalan sazlıkların kuşlara ev sahipliği yaptığını ifade eden Altunkaynak, “Göl sularının çekilmesi olumsuz bir durum gibi görünse de aslında bazı olumlu yanları da mevcut. Suların çekilmesiyle sazlıklar ortaya çıkmaya başladı ve bu sazlıklar, yaban kuşları için yeni bir konaklama alanı oluşturdu. Ayrıca, bu alanda yeni yaşam alanları ve mikrobiyolitler ortaya çıkmaya başladı. Bu da görsel açıdan zengin bir doğa manzarası sunuyor ve biyoçeşitliliği artırıyor” diye konuştu.
16 Kasım 2024 Cumartesi - 18:38 Belediye ekiplerinden yağmur mesaisi Bodrum Belediyesi ekipleri, kent genelinde etkili olan sağanak yağışlarda meydana gelebilecek olumsuzlukları engellemek amacıyla saha çalışmaları gerçekleştiriyor. 16 Kasım Cumartesi günü sabah saatlerinden itibaren etkisini artıran yağışlar nedeniyle ekipler, olumsuz durum yaşanabilecek alanlarda nöbet tutuyor. Bodrum Belediye Başkanı Tamer Mandalinci koordinasyonunda yapılan çalışmalarda ekipler, mazgallarda ve dere yataklarında temizlik çalışmaları gerçekleştirirken su akışını sağlayarak taşma ve su baskınlarının önüne geçmeye çalışıyor. İş makineleri ve personelleri ile teyakkuz halinde olan belediye ekipleri, Muğla Büyükşehir Belediyesi ve ilgili diğer kurumlarla koordineli şekilde çalışmalar yürütüyor. Ekipler, kanal açma araçları ve kepçelerle gerekli görülen bölgelere müdahalede bulunuyor. Yarımadanın her bölgesinde Bodrum Belediyesi Temizlik İşleri, Fen İşleri, Afet İşleri, Zabıta ve Destek Hizmetleri Müdürlüğü saha sorumluları iletişim halinde koordinasyonu sağlıyor. Temizlik İşleri Müdürlüğü yağışlardan etkilenen ev ve işletmelere destek olurken Zabıta ekipleri ise düzenli devriye gerçekleştirerek risk taşıyan ve müdahale edilmesi gereken yerleri tespit ediyor. Bodrum Belediyesi Saha Çözüm ve Koordinasyon ekipleri ise vatandaşlarla iletişim kurarak ihtiyaç ve talepleri ilgili müdürlüklere ivedi olarak iletiyor.
Dulkadiroğlu Belediyesi’nden yeşil alan atağı
11 Kasım 2024 Pazartesi - 16:01 Dulkadiroğlu Belediyesi’nden yeşil alan atağı Dulkadiroğlu Belediyesi, yeşil alanların korunması ve daha yaşanabilir bir çevre oluşturma hedefiyle çalışmalarını aralıksız sürdürüyor. Park ve Bahçeler Müdürlüğü ekipleri, ilçenin dört bir yanında yoğun mesai harcayarak yeşil alanları güzelleştirmeye ve korumaya yönelik kapsamlı bir çalışma yürütüyor. Bu kapsamda, Namık Kemal Mahallesi’nde gerçekleştirilen ağaç budama işlemleri, hem çevre estetiğini hem de halk sağlığını gözeten titiz bir planlamayla sürdürülüyor. Dulkadiroğlu Belediye Başkanı Mehmet Akpınar, ilçenin yeşil dokusunu güçlendirmek ve doğayla uyumlu yaşam alanları oluşturmak için belediye olarak tüm imkanları seferber ettiklerini belirtti. Başkan Akpınar, Namık Kemal Mahallesi’nde devam eden budama çalışmalarının mahalle sakinlerinin talepleri doğrultusunda ve çevreye zarar vermeden yürütüldüğünü ifade ederek şunları söyledi: “Park ve Bahçeler Müdürlüğü ekiplerimizle birlikte Dulkadiroğlu’muzun her köşesini daha yeşil, sağlıklı ve yaşanabilir kılmak için çalışıyoruz. Ağaçlarımızın sağlıklı gelişimini desteklemek ve çevre düzenini koruyarak estetik bir görünüm sunmak için Namık Kemal Mahallesi’nde ağaç budama faaliyetlerini özenle sürdürüyoruz. Bu çalışmalar sayesinde, vatandaşlarımıza hem daha güvenli hem de estetik açıdan güzel bir yaşam alanı sunuyoruz. Hedefimiz, Dulkadiroğlu’nu doğa dostu, sürdürülebilir bir ilçe olarak geleceğe taşımaktır” dedi.
"11 Kasım Milli Ağaçlandırma Günü’nde" fidanlar toprakla buluştu
11 Kasım 2024 Pazartesi - 16:00 "11 Kasım Milli Ağaçlandırma Günü’nde" fidanlar toprakla buluştu Adana’da "11 Kasım Milli Ağaçlandırma Günü"nde fidanlar toprakla buluştu. Adana Alparslan Türkeş Bilim ve Teknoloji Üniversitesi’nde 11 Kasım Milli Ağaçlandırma Günü kapsamında kent protokolü ve öğrencilerin katılımıyla fidan dikildi. Düzenlenen törende konuşan Vali Yavuz Selim Köşger, medeniyet tarihinin insanla doğa arasındaki mücadeleden ibaret olduğunu söyleyerek, “İnsan sürekli doğayı egemenliği altına almaya çalışmıştır. İnsan ve doğa arasındaki mücadele, son yüz veya yüz elli yıl öncesine kadar bir dengede devam etmiştir. Ne zaman ki insanlık doğayı egemenliği altına almaya başladı işte o zaman davayı da kaybetmeye başladı. Endüstri devrimine kadar insanlığın bütün üretimi aslında fıtri olan yani eşyanın aslını bozmadan yapılan iş ve işlemlerdi. Sanayi devrimi ile birlikte eşyanın tabiatını değiştirmeye başladık ve plastik ürünler üretilmeye başladı. İşte o zaman doğa kirlenmeye başladı. Doğanın dengesini bozduk. Bunu da en çok tabii ki Batılı dostlarımız yaptı. Şimdi insanlık global olarak karbon salınımından iklim değişikliğine ve küresel ısınmadan bir sürü başka sıkıntıyla yüz yüze” dedi. Doğanın dengesini bozmada en önemli faktörlerden birinin de orman varlığının azaltılması olduğunu aktaran Vali Köşger, “Ülkemizde son dönemlerde orman varlığımızı arttırmaya yönelik yoğunlaşan bir çaba var. Ülkemiz dünya skalasında orman varlığını net olarak arttıran ülkelerden birisi. Birinci Azerbaycan, ikinci Türkiye sanırım. Onun bir gayreti olarak 11.11 saat 11’de, yani bu on birler ikili ağacı sembolize etmesinden ilham alınarak Sayın Cumhurbaşkanımızın himayelerinde Milli Ağaçlandırma Seferberliği başlatıldı. Bunu biz Adana’da bugün 80 bin ağacın dikimi ile gerçekleştiriyoruz. Alparslan Türkeş Bilim ve Teknoloji Üniversitemizin kampüs alanında bu anlamda geçen yıl başlattığımız çalışmalar etkisini göstermeye başladı. Giderek burası da yeşil bir kampüs alanı olacak. Bilim ve teknolojiyi, doğayı kirletmeden, doğanın dengesini bozmadan ve orman varlığımızı da arttırarak yaptığımızı tüm dünyaya böylece Adana’dan göstermiş olacağız. Ben emeği geçen bütün arkadaşlarımıza teşekkür ediyorum” diye konuştu. Konuşmaların ardından Vali Köşger ve beraberindekiler fidanları toprakla buluşturarak fidanların can suyunu verdiler.
Bandırma’da Marmara Denizi’nin korunması için ’Mar Pina ve Mar Çay’ projeleri kapsamında önemli toplantı
11 Kasım 2024 Pazartesi - 15:46 Bandırma’da Marmara Denizi’nin korunması için ’Mar Pina ve Mar Çay’ projeleri kapsamında önemli toplantı Balıkesir’in Bandırma ilçesinde gerçekleştirilen bir seminerde, Çevre ve Şehircilik Bakanlığı ile Bandırma Onyedi Eylül Üniversitesi yetkilileri, Marmara Denizi’nin korunmasına yönelik Mar Pina ve Mar Çay projeleri hakkında sunum ve bilgilendirme yaptı. Toplantıda, Bandırma Onyedi Eylül Üniversitesi Denizcilik Fakültesi’nden Prof. Dr. Mustafa Sarı, Marmara Denizi’ndeki deniz çayırları ve pinaların ekosistem için önemini vurgularken, denizin "akciğerleri" olarak bilinen deniz çayırlarının oksijen üretimindeki kritik rolüne dikkat çekti. Sarı, deniz çayırlarının karbon yutma kapasitesi ve su altındaki yaşam için sağladığı oksijenle birlikte Marmara Denizi’ndeki oksijen seviyesini artırmada büyük bir öneme sahip olduğunu ifade etti. Prof. Dr. Sarı, Marmara Denizi’nde 2021 yılında görülen müsilaj felaketinin etkilerinin sürdüğünü belirterek bu konuda acil önlemler alınması gerektiğini söyledi. Marmara Denizi’nin kıyı şeridinde yaptıkları araştırmalarda elde ettikleri verilerin yalnızca Türkiye için değil, dünya açısından da büyük öneme sahip olduğunu ifade eden Sarı, Marmara’da bu değerli ekosistemi korumak için sürdürülebilir projelerin ve bilinçli müdahalelerin şart olduğunu vurguladı. Prof. Dr. Sarı, "Biz Marpina ve Marçay projeleri kapsamında toplamda 600’den fazla dalış yaptık, değerli katılımcılar. Yani Marmara Denizi’nin İmralı Adası hariç bin 300 kilometrelik kıyı şeridini tamamen taramış olduk. Bu alandaki deniz çayırı alanlarını tespit etmeye çalıştık ve çayırları türlerine göre ayırdık. Her bir istasyonda deniz çayırları çalışmasının ardından, pinalar için ek bir çalışma yürüttük. Pinaların canlı mı yoksa ölü mü olduğunu tespit etmeye çalıştık. Pinaların canlılık durumlarını neden bu kadar dikkatle takip ediyoruz? Çünkü pinalar 2016-2019 yılları arasında Akdeniz’in tümünde, ne yazık ki Marmara Denizi hariç, yok oldu. Pina (Pinna nobilis) fotoğraflarını göreceksiniz çevrede. Pina, iki kabuklu bir canlı olup 50 yıl yaşayabiliyor ve boyu 120 santime kadar çıkabiliyor. Ancak 2016 yılında İspanya sahillerinde başlayan toplu ölümler, 2019 yılına gelindiğinde Çanakkale Boğazı’na kadar ulaştı. Güncel verilere göre, Çanakkale Boğazı ile Cebelitarık Boğazı arasındaki tüm pinalar neredeyse yok oldu; fakat Marmara’dakiler yaşamaya devam ediyor. Bakanlığımızın desteğiyle yürüttüğümüz bu Marpina projesi kapsamında, pinaların canlılık oranlarını belirlemeye çalıştık. Sevinçle belirtmek isterim ki 1300 kilometrelik kıyı şeridinde yaptığımız çalışmalarda 4000’den fazla pina tespit ettik. Bu pinaların yaklaşık %90’ı canlı, yüzde 10’u ise ölüydü. Bu veriler sadece ülkemiz için değil, dünya açısından da heyecan verici sonuçlar" ifadelerini kullandı. "Marmara Denizi’ni korumak için daha fazla adım atmalıyız" Prof Dr. Sarı, konuşmasına şöyle devam etti: "Öte yandan deniz çayırlarına baktığımızda, Marmara Denizi’nde 4 türün yaşadığını görüyoruz. Bu 4 türden biri, Akdeniz’e özgü Posidonia oceanica. Posidonia oceanica, denizin "akciğeri" olarak bilinen bir deniz çayırı türü olup dünyada üzerinde en çok çalışılan türlerden biridir. Daha önce Marmara Denizi’nde bu türün yalnızca 3 bölgede bulunduğu biliniyordu; şimdi ise 10’dan fazla alanda varlığını tespit ettik. Bu durum bizleri oldukça mutlu etti. Diğer türlerle birlikte, Marmara Denizi’nde Posidonia oceanica’nın dağılım alanlarını belirlemiş olduk. Marmara Denizi’nin özel yapısına baktığımızda ise, %80 oranında Cymodocea nodosa türünün baskın olduğunu görüyoruz. Deniz çayırları, oksijen üretimi açısından hayati önem taşır. Dünya yüzeyinin 4’te 3’ü sularla kaplı, kalan kısmı karadır. Karalar tamamen ormanlarla kaplı olsa bile, ürettikleri oksijen yetmezdi. Aldığımız her iki nefesten biri denizden gelir ve bu oksijenin büyük kısmı deniz çayırları tarafından üretilir. Marmara Denizi’ne odaklanmamızın sebebi de 2021 yılında yaşadığımız müsilaj felaketidir. Müsilaj, yüzeyde görünmekle birlikte uzun süredir deniz tabanında varlığını sürdürmekte ve çözünmüş oksijeni tüketmektedir. Geçen yıl Marvan projesi kapsamında, İstanbul Adaları çevresindeki bir örneklemede 1 ton balık yakaladık ve bunun %95’i köpek balığı ve vatozdu. Müsilaj yüzünden derinlerdeki oksijen tükenince hayvanlar mecburen sığ sulara geldi. Deniz çayırları Marmara’da ekstra önem taşıyor çünkü oksijen sorunu yaşayan bir deniz. Deniz çayırları, tropik ormanlardan daha fazla karbon yutar ve oksijen üretir. 1 metrekarelik bir deniz çayırı alanı, günde 10 litreden fazla oksijen üretir. Marpina ve Marçay projeleri kapsamında elde ettiğimiz sonuçlar, Marmara Denizi ekosisteminin iyileştirilmesi açısından çok değerli. Ancak Marmara Denizi’ni korumak için daha fazla adım atmalıyız. 2021 yılındaki müsilaj felaketi ne yazık ki tekrar gündeme geldi ve 23 Ekim’de Erdek Körfezi’nde yeniden müsilaj oluştu. Marmara Denizi’ne çok dikkatle yaklaşmamız, atık yükünü azaltmamız gerekiyor. Deniz pinaları burada önemli bir rol oynuyor çünkü bir pina, saatte 6 litre, günde ise yaklaşık 150 litre deniz suyunu filtre ediyor. Filtrelenen bu su, bizim kirlettiğimiz deniz suyudur. Marmara Denizi genelinde yaptığımız çalışmalarda, ortalama olarak 100 metrekarelik kıyı bölgesinde 12 adet pina tespit ettik. Çanakkale-Kemer gibi bazı bölgelerde ise bu sayı 100 metrekarede 122’yi bulabiliyor. Bu proje kapsamında, Pinna nobilis’in daha çok Güney Marmara’da; Atrina fragilis’in ise daha çok Kuzey Marmara’da yaşadığını belirledik. Bu türlerin yanı sıra birçok insan etkisine bağlı tehdit gözlemledik; bu tehditleri bugünkü ve yarınki oturumlarımızda konuşacağız. Marçayır projesi bu toplantıyla sona erse de Marmara Denizi’ndeki deniz çayırları üzerine yapılacak çalışmaların başındayız ve bu konuda devam etmemiz gerekiyor. Pina projemiz ise gelecek yıl da sürecek, toplu ölümlere yol açan patojenleri izlemeye devam edeceğiz. Projenin yürütülmesinde emeği geçen herkese, özellikle de destek veren yöneticilerimize teşekkür ederiz."
Yeşilyurt’ta bin adet çam fidanı dağıtıldı
11 Kasım 2024 Pazartesi - 15:45 Yeşilyurt’ta bin adet çam fidanı dağıtıldı Yeşilyurt Belediyesi, Türkiye’nin 81 kentinde ‘İnsanlığa Nefes’ temasıyla aynı anda gerçekleştirilen ‘11 Kasım Milli Ağaçlandırma Günü’ etkinliklerine ‘Doğa Gençlerle Canlanıyor’ projesiyle destek sundu. Düzenlenen etkinlikte vatandaşlara bin adet çam fidanı dağıtıldı. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın talimatıyla Tarım ve Orman Bakanlığı tarafından 2019 yılında başlatılan ve her yıl olduğu gibi yine Türkiye’nin 81 kentinde aynı anda düzenlenen ‘11 Kasım Milli Ağaçlandırma Günü’ etkinliklerine Yeşilyurt Belediyesi özel bir programla katkı sundu. Yeşilyurt Belediyesi Gençlik ve Spor Hizmetleri Müdürlüğü ile Park ve Bahçeler Müdürlüğü tarafından Malatya Park AVM önünde ‘Doğa Gençlerle Canlanıyor’ projesi kapsamında düzenlenen etkinlikte vatandaşlara 1.000 adet çam fidanı hediye edildi. Yeşilyurt Belediye Başkan Yardımcısı Erkan Dikenli, 11 Kasım Milli Ağaçlandırma gününde Türkiye’nin 81 kentinde aynı anda düzenlenen ağaç dikme ve fidan dağıtım etkinliklerinin, sağlıklı toplum yapılanmasında büyük bir önem taşıyan doğa, toprak ve yeşil alan bilincinin güçlenmesine vesile olduğunu söyledi. Belediye Başkan Yardımcısı Dikenli, 2019 yılından beri düzenledikleri ‘Doğa Gençlerle Canlanıyor’ projesiyle çocuklara erken yaşlarda ağaç sevgisini aşılamaya çalıştıklarını hatırlatırken, gelecek nesillere daha yeşil ve daha güzel bir Yeşilyurt emanet etmek için park, bahçe ve yeşil alan yatırımlarına büyük önem verdiklerini, ilçedeki toplam yeşil alan miktarının 1 milyon 743 bin 850 metrekare, kişi başına düşen yeşil alan miktarının da 6.08 metrekare olduğunu söyledi. Malatya’nın kent estetiğine değer katan 235 park alanına sahip olduklarını, çevre düzenlemesi, peyzaj ve yeşil alan çalışmalarıyla ilçeye estetik bir kimlik kazandırdıklarını ifade eden Belediye Başkan Yardımcısı Dikenli, “Ülkemizde ağaç ve orman sevgisini geliştirmek, toplumun tüm kesimlerinin orman ve çevreye olan duyarlılıklarına katkı sağlamak, ekonomik, ekolojik ve sosyal açıdan büyük öneme sahip olan ormanlarımızı korumak ve gelecek nesillerimiz için yurdumuzu daha sağlıklı yaşanabilir kılmayı hedefleyen 11 Kasım Milli Ağaçlandırma Gününde hemşehrilerimize bin adet çam fidanı hediye ederek ağaçlandırma seferberliğine güçlü bir katkı sunduk. Bu yıl ki teması ‘İnsanlığa Nefes’ olan Milli Ağaçlandırma Gününde 81 kentimizde ve şehrimizde yapılan her türlü etkinlik, çevre bilincinin artırılması ve doğal kaynaklarımızın korunması yönünde atılmış değerli bir adımdır. Ülke genelinde bereketli topraklarımıza emanet edilen bütün fidanlar, gelecek nesillere bırakabileceğimiz mirasımızın en kıymetlisi olacaktır.” dedi. Yeşilyurt’un yeşil kimliğine değer katan hizmetlerle bu alanda ciddi bir farkındalık oluşturduklarını sözlerine ekleyen Belediye Başkan Yardımcısı Dikenli, “Toplam yeşil alan miktarımızın ve kişi başına düşen yeşil alan miktarımızın artmasına vesile olan ağaç ve fidan dikimlerinin yanı sıra mevsimlik çiçek ekimleriyle vatandaşlarımıza sağlıklı ve huzurlu mekanlar sunmaya özen gösteriyoruz. Bu yıl 1.000 adet fidan dağıtımı yaptığımız ‘Doğa Gençlerle Canlanıyor’ projemizin temel gayesi de gençlerimize ve çocuklarımıza doğa, orman ve yeşil alan sevgisini aşılamaktır. Vatandaşlarımız kendilerine emanet edilen fidanları toprakla buluşturarak yeşil alanlarımızın artmasına destek sunacaklar. Hemşehrilerimizle birlikte doğal güzelliklerimizi artırmaya çalışıyoruz. Çevreye ve doğaya duyarlı bir geleceğin inşası için çocuklarımıza erken yaşlarda ağaç sevgisinin aşılanması gerekmektedir. Yeni yetişen nesilde ağaç sevgisi ne kadar iyi oluşursa, geleceğimiz de o kadar huzurlu ve aydınlık olur. Bugün ki etkinliğimiz bu bilincin ve farkındalık oluşmasına önemli katkılar sunmasını temenni ediyoruz. Belediye Başkanımız Prof. Dr. İlhan Geçit’in öncülüğünde bu ve benzeri etkinliklerimizle ilçemizin doğal ve sosyal güzelliklerini artıracak hizmetlerimize ara vermeden devam edeceğiz” diye konuştu. Konuşmaların ardından etkinliğe katılan Yeşilyurt Belediye Başkan Yardımcılarından Erkan Dikenli, Erkan Özgür ve Mehmet Cüreoğlu’nun yanı sıra Hıroğlu Mahalle Muhtarı Uğur Topaloğlu tarafından vatandaşlara çam fidanları dağıtıldı.
Başkan Palancıoğlu’nun yeşil projesi: “Melikgazi’de fidan değil: ağaç dikiyoruz”
11 Kasım 2024 Pazartesi - 15:43 Başkan Palancıoğlu’nun yeşil projesi: “Melikgazi’de fidan değil: ağaç dikiyoruz” Melikgazi Belediyesi, 11 Kasım Milli Ağaçlandırma Günü kapsamında “Melikgazi’de fidan değil: ağaç dikiyoruz” isimli etkinliği gerçekleştirdi. Yeşilyurt Mahallesi’nde gerçekleştirilen etkinlikte çınar, süs eriği, ıhlamur, leylandi, mavi servi, ladin gibi çeşitlerden oluşan 180 adet ağaç toprakla buluştu. “Bizim dönemimiz çınar ağaçlarının en çok dikildiği dönem olacak” Melikgazi’ye kazandırdığı rekor sayıda park ve yeşil alan sayısına yenilerini ekleyerek devam eden Başkan Palancıoğlu, binlerce ağacı toprakla buluşturmaya devam edip ilçeye nefes aldıracaklarını belirterek şunları ifade etti: “11 Kasım 2019 yılı saat 11.11 hedef alınarak Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan tarafından Milli Ağaçlandırma Günü olarak ilan edildi. O günden bu yana bir seferberlik halinde ağaç dikiliyor. Biz bu seferberliği önceden görmüş olmalıyız ki; “Fidan değil; ağaç dikiyoruz!" temasıyla binlerce ağacı toprakla buluşturduk; buluşturmaya devam edeceğiz. Cennet gibi ülkemizde su var, toprak var; ama maalesef ağaç dikme konusunda istediğimiz seviyeye gelemiyoruz. Çınar ağaçlarını çok seviyorum. Bizim dönemimiz Melikgazi’de çınar ağaçlarının en çok dikildiği dönem olacak. Ağaçları korumamız lazım. Her yere ağaç dikmemiz lazım. Hakikaten bu seferberlik çok doğru. Dolayısıyla Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan’a teşekkür ediyoruz. Bu bir vesile oldu. Korona döneminde “80 günde 80 park” diyerek tam 400 bin metrekare alanı sadece 80 günde park haline getirerek rekor kırdık. Park sayımız 250’yi geçti. Yeşilyurt Mahallemize kazandırdığımız, bugün etkinliğimizi gerçekleştirdiğimiz parkımız 6500 metrekare alanda yer alıyor ve buraya 180 adet ağaç dikeceğiz. Mesai arkadaşlarımız bugünün sembolü olsun diye bu sayıyı 1111’e tamamlayacaklar inşallah. Özenli çalışmaları için hepsine teşekkür ediyorum. “Melikgazi’ye fidan değil; ağaç dikiyoruz.” diyerek 10-15 yıl kadar zaman kazandırmış oluyoruz. Cenab-ı Allah birlik ve beraberlik içerisinde bu cennet gibi ülkeyi hep birlikte güzelleştirmeyi nasip eylesin.”
15 Ağustos’taki büyük yangının ardından İzmir’de ilk fidanlar toprakla buluştu
11 Kasım 2024 Pazartesi - 15:39 15 Ağustos’taki büyük yangının ardından İzmir’de ilk fidanlar toprakla buluştu İzmir’in Karşıyaka ilçesinde 15 Ağustos’ta çıkan, yüzlerce hektar ormanlık alanın zarar gördüğü bölgede ilk fidanlar toprakla buluştu. ’Milli Ağaçlandırma Günü’ programında konuşan Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM) Başkanı Prof. Dr. Numan Kurtulmuş, “Yanan ağaçla birlikte içimiz yanıyor, ciğerimiz yanıyor. Bunu önlemek için de daha gayretli bir şekilde mücadele etmemiz lazım. Önce korumak, yeşillendirmek, ağaçlandırmak ve mevcut olanı da gözümüzün içi gibi bakarak orman varlığımızı artırmak durumundayız” dedi. İzmir’in Karşıyaka ilçesinde 15 Ağustos’taki büyük orman yangınında zarar gören bin 500 hektarı aşkın alanda ilk fidanlar toprakla buluştu. ’Milli Ağaçlandırma Günü’ kapsamında Seyirtepe Orman Parkı’ndaki törende, zarar gören ormanlık alanlara ilk fidanlar Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM) Başkanı Prof. Dr. Numan Kurtulmuş’un da katıldığı programla dikildi. "Orman yangınlarından korunmanın yolu önce eğitimden başlıyor" TBMM Başkanı Kurtulmuş, orman yangınları konusunda önümüzde yıllarda çok daha dikkatli olunması gereken bir döneme girildiğini söyledi. Kurtulmuş, “Dünyanın farklı bölgelerinde çok yoğun orman yangınlarıyla karşılaşıyoruz, bundan sonra da karşılaşacağız çünkü bir taraftan insan eliyle yaygınlaşan orman yangınları, insan hatalarıyla yaygınlaşan orman yangınları ama esas itibariyle de dünyadaki iklim krizleri, kuraklık ve aşırı sıcaklık dolayısıyla ortamın yangına çok daha elverişli hale gelmesi nedeniyle çok sayıda orman yangınına şahit oluyoruz. Hiç şüphesiz, orman yangınlarından korunmanın yolu önce eğitimden başlıyor. Onun için burada bu genç evlatlarımızı, yarınların Türkiye’sini taşıyacak olan bu geleceğin nesillerini burada orman dikiminde bir araya getirmiş olmak fevkalade önemli bir derstir. Onlara saatlerce konuşmaktan çok daha tesirli olacak bir aksiyondur” dedi. "Mevcut olana gözümüzün içi gibi bakarak orman varlığımızı artırmak durumundayız" Kurtulmuş, Türkiye’nin su bakımından zengin bir bölge olmadığını ifade ederek, “İklim kuşağı itibariyle orman yangınlarına da bu tesir altında kalan bir ülkede yaşıyoruz. Bunun için çok uyanık olmamız, son yıllarda artan orman yangınlarına karşı mücadele kapasitemizi her yıl biraz daha artırarak devam etmemiz lazım. Hem kurumsal kapasitemizi artırıyoruz hem araç gereçlerimizi artırıyoruz hem ormancı kardeşlerimizin eğitimlerini çok daha profesyonel hale getiriyoruz. Bunlar hakikaten orman yangınlarıyla mücadelede sevinilecek bir gelişmedir ama her yanan ağaçla birlikte içimiz yanıyor, ciğerimiz yanıyor. Bunu önlemek için de daha gayretli bir şekilde mücadele etmemiz lazım. Önce korumak, sonra bugün burada da yaptığımız gibi yeşillendirmek, ağaçlandırmak ve mevcut olana da gözümüzün içi gibi bakarak orman varlığımızı artırmak durumundayız” diye konuştu. "Dünyayı kendi babasının malıymış gibi olduğunu düşünenlerin dünyaya vereceği hiçbir şey yoktur" Numan Kurtulmuş, son olarak şöyle devam etti: “Genç nesillere, burada yapılan dikim töreninde yapıldığı gibi dikili ağacı olmanın aslında sadece nesnel olarak bir ağaç dikmek değil, onun ötesinde; kainatla, evrenle barışık olmanın da bir göstergesi olduğunu öğretmemiz lazım. İnsanoğlu maalesef modern çağlardaki en büyük yanılgısı; kainata kendisine verilen, emrine müsahhar kılınan, emrine amade kılınan dünyanın ve kainatın zenginliklerini hemen şimdi bitireceği bir takım imkan olarak görmesi, bunu kendisinin malı-mülkü gibi görmesi, babasının mülkü gibi görmesi ve bunu sınırsız bir iştahla oradan gelir elde etmek, oradan menfaat elde etmek için kullanmasıdır. Bugün dünyanın birçok yerinde ormanların bir takım rant yerleri haline getirildiğini biliyoruz. Yine sanayileşmeyle birlikte, dünyanın birçok nehrinin zehir akar hale geldiğini biliyoruz. Başta Amazon ormanları olmak üzere, dünyanın birçok yerinde en güzel, kainatın en önemli varlıklarının nasıl talan edildiğini, nasıl insanlığın geleceğinden koparılarak atıldığını biliyoruz. Dolayısıyla öncelikle insanoğlunun bu yanılgıdan kurtulması lazım. Yeryüzü bizim babamızın malı değildir. Dünyayı kendi babasının malıymış gibi olduğunu düşünenlerin dünyaya vereceği hiçbir şey yoktur; sadece tahribattır.” "Toprak, su, canlı bizler için çok ama çok kıymetli" Önceki dönem Gençlik ve Spor Bakanı ve AK Parti İzmir Milletvekili Mehmet Muharrem Kasapoğlu da, “Bugünümüz, yarınımız için önemli bir etkinliği gerçekleştiriyoruz. Güçlü bir medeniyetin evlatları olarak; yeşile, çevreye, doğaya, canlıya saygısı, hürmeti, hassasiyeti yoğun bir medeniyetin evlatları olarak bugün burada hem bugünümüz hem yarınlarımız için fidanları toprakta buluşturacağız. Bizim kültürümüzde, medeniyetimizde, inancımızda ne diyor? ‘Yarın kıyametin kopacağını bilsen elindeki fidanı dik.’ O yüzden; toprak, su, canlı bizler için çok ama çok kıymetli. Bir mirasın ötesinde birer emanet. Tıpkı bu gençlerin bizler için birer emanet olduğu gibi. O yüzden çevremize hassasiyetimizi her zaman güçlü tutacağız. Çevre dostu, ağaç dostu, yeşile dost bir neslin daha güçlü yetişmesi için de ayrıca daha güçlü çalışmalarımızı yine birlikte gerçekleştireceğiz. Bir yandan iklim krizi, diğer yandan bizi ikaz eden yangınlar bunlara karşı duyarlılıkta elbette hem devlet politikamız açısından hem de bu anlamda bireyler olarak hassasiyetimiz açısından çok ama çok kıymetli” dedi. Mart 2025’e kadar 1 milyon 100 bin fidan dikilecek İzmir Valisi Dr. Süleyman Elban ise Mart 2025’e kadar 1 milyon 100 bin fidan ve 8 ton tohumun toprakla buluşturulacağını söyledi. Elban, şu ifadelere yer verdi: “Bu sahada, gözümüzün gördüğü hemen hemen tüm alanlarda hazırlık çalışması neredeyse tamamlanmış durumda. Bu alana, Mart 2025’e kadar 1 milyon 100 bin fidan ve 8 ton tohum atarak, 2 bin 900 hektarlık yangında etkilenen alandaki bin 580 hektarlık orman alanını yeniden ayağa kaldıracağımız gibi bin 320 hektarlık alandaki; yerleşim yeri ve mera dışında kalan, orman olmayan diğer yerleri de ağaçlandırarak ormanımıza katacağız. Dolayısıyla 15 Ağustos’tan daha fazla ormanlık alana, daha fazla ağaca kavuşmuş olacağız. Bu alanın birkaç sene sonra yemyeşil orman olduğunu hep birlikte beraber görmüş olacağız.” Programa ayrıca; AK Parti İzmir Milletvekilleri, AK Parti İzmir İl Başkanı Bilal Saygılı, İzmir Orman Bölge Müdürü Mahmut Yılmaz, askeri erkan, öğrenciler ve çok sayıda vatandaş katıldı.
Zonguldak‘ta 23 bin 500 fidan toprakla buluşturuldu
11 Kasım 2024 Pazartesi - 15:32 Zonguldak‘ta 23 bin 500 fidan toprakla buluşturuldu Milli Ağaçlandırma Projesi kapsamında Zonguldak, Bartın ve Karabük İl sınırları içinde, 17 lokasyonda 23 bin 500 fidan toprakla buluşturuldu. Milli Ağaçlandırma Projesi kapsamında Zonguldak Orman Bölge Müdürlüğü Çaycuma ilçesinde bulunan Bülent Ecevit Üniversitesi (BEUN) kampüsü bahçesinde fidan dikme töreni gerçekleştirdi. Fidan dikme törenine; Karadeniz Bölge ve Garnizon Komutanı Deniz Albay Ahmet Öztürk, Çaycuma Kaymakamı Adem Kaya, Gökçebey Kaymakamı Hatice Rüveyda Kahraman Şıktaş, Zonguldak Cumhuriyet Başsavcısı Abdurrahim Alan, İl Jandarma Komutanı Kıdemli Albay Barış Gücen, Zonguldak İl Emniyet Müdürü Sinan Ergen ve protokol üyeleri, STK temsilcileri, öğrenciler ve vatandaşlar katıldı. “23 bin 500 fidanı toprakla buluşturuyoruz" Saygı duruşu ve İstiklal Marşı’nın okunmasının ardından Milli Ağaçlandırma Günü kapsamında törende konuşma yapan Zonguldak Orman Bölge Müdürü Faruk Bayraktaroğlu, “2019 yılında, yeşile ve doğaya verdiği kıymet hepimizce bilinen Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan’ın tensipleriyle, ’11 Kasım Milli Ağaçlandırma Günü’ ilan edildi. Vatandaşlarımızın da teveccühleriyle bugüne kadar, ’Geleceğe Nefes’ kampanyamızla, tarihî bir fidan dikme seferberliği gerçekleştirdik, rekorlar kırdık. 11 Kasım Milli Ağaçlandırma Günü kapsamında ülkemizin her bir köşesinde olduğu gibi, Zonguldak’ımızda da hemşerilerimizle birlikte fidanlarımızı toprakla buluşturduk, can sularını hep birlikte verdik” dedi. Zonguldak’ta Milli Ağaçlandırma Günü kapsamında il bazında çok sayıda fidanı toprakla buluşturduklarını ifade eden Bayraktar; “Bu kapsamda; Milli Ağaçlandırma Gününde ilimiz genelinde;2020 yılında 145 bin, 2021 yılında 168 bin, 2022 yılında 175 bin ve 2023 yılında 192 bin olmak üzere toplam 680 bin fidanı toprakla buluşturduk. Hamdolsun dikmiş olduğumuz fidanların yaklaşık %98‘i vatan toprağına tutunmuş, ormanlarımıza kazandırılmıştır. Bizler de Tarım ve Orman Bakanlığımıza bağlı tüm kurumlarımızla birlikte, Sayın Cumhurbaşkanımızın kamuoyu ile paylaştığı Türkiye Yüzyılı hedefleri doğrultusunda vizyonumuzu güncelledik. Artık Cumhuriyeti’mizin ikinci yüzyılında bölgemize ve dünyamıza söyleyecek daha çok sözümüz var. Türkiye Yüzyılı, tarım ve ormancılığın da yüzyılı olacaktır. Orman Genel Müdürlüğümüz 1839’ dan beri asırlık tecrübeye sahip kurumsal kapasitesi, yetişmiş insan kaynağı, güçlü teşkilat yapısı, bilgi ve teknolojiyi benimseyen yönetim anlayışıyla Türkiye Yüzyılı vizyonunda yerini alacaktır. Bu çerçevede, 11 Kasım Milli Ağaçlandırma Günü’nü, gelecek nesillere karşı sorumluluğumuzu hatırlama ve hatırlatma günü olarak da değerlendiriyoruz. Orman; yeşilin, nefesin, yaşamın adı, huzurun, umudun, dostluğun sevdasıdır. Bizler, fidanlarımızı ayrı bir heyecanla toprakla buluşturan, can suyunu umutla veren, ormanlarımızı büyük bir gayretle, adeta vatan gibi koruyan bir milletin evlatlarıyız. Biz ağaca yalnızca; “Kapının eşiği, çocuğun beşiği, kâğıdın hamuru” olarak bakmıyoruz, odun hammaddesi üreten bir kaynak da olarak görmüyoruz. Zira orman ekosistemi, içerisinde başlı başına bir dünya barındırıyor! Önceki yıllarda farklı başlıklar altında gerçekleştirdiğimiz 11 Kasım Milli Ağaçlandırma Günü’nün bu yılki teması, Bakanlığımızca ‘Geleceğe Nefes, İnsanlığa Nefes’ olarak belirlendi. Bu yıl, 7’den 70’e hepimizin dikeceği binlerce fidan İnsanlığa, Gezegenimize ve Ülkemize nefes olacak. Bugün sadece burada değil Bartın’da 3, Karabük’te 7 ve Zonguldak’ta 7 olmak üzere 17 ayrı lokasyon da 191 dekar alanda aynı anda 23 bin 500 adet fidanı aynı anda gelecek nesillerine eşsiz armağanlar bırakmak için toprakla buluşturuyoruz” şeklinde konuştu. Yapılan konuşmaların ardından BEÜ Çaycuma Kampüsü bahçesinde protokolün katımıyla eş zamanlı olarak Çaycuma BEÜ bahçesinde 1000 adet fidan toprakla buluşturularak can suları verildi.
‘Geleceğe Nefes’ için fidanlar toprakla buluştu
11 Kasım 2024 Pazartesi - 15:30 ‘Geleceğe Nefes’ için fidanlar toprakla buluştu Milli Ağaçlandırma Günü ve Karabük Ticaret ve Sanayi Odası’nın 70. kuruluş yılı münasebetiyle, Valilik ve Karabük TSO iş birliğiyle fidan dikim töreni düzenlendi. Fidan dikim töreninde konuşan Vali Mustafa Yavuz, “Bugün ülkemizin farklı coğrafyalarında, farklı il ve ilçelerde, yüz binlerce, hatta milyonlarca fidan ve tohum toprakla buluşacak. Bugün, 11 Kasım, ’Milli Ağaçlandırma Günü.’ Bu güzel etkinlikte özellikle Sanayi ve Ticaret Odası Başkanımıza, yönetimine ve meclis üyelerimize teşekkür ediyorum. Güzel bir iş birliği gerçekleştirdik. Uzun süredir hem yerin tespiti hem de bu süreçte Sanayi ve Ticaret Odamızda görev yapmış tüm başkanlarımız, meclis üyelerimiz ve yönetim kurulu üyelerimizin isimlerinin fidanlarda yaşatılması için çalışmalar yaptık. Bu iş birliği için Sanayi ve Ticaret Odası Başkanımıza ve yönetimine tekrar teşekkür ediyorum.”dedi. Valimiz Mustafa Yavuz, törende Karabük genelinde farklı ilçelerde yaklaşık 6 bin 300 fidanın toprakla buluşacağını belirterek, etkinliklerin devam edeceğini ve şehir merkezindeki bin 450 fidanın vatandaşlarımıza dağıtılarak bu fidanları bahçe ve uygun alanlara dikmeleriyle şehrimizin yeşiline ve orman varlığına katkı sağlanacağını ifade etti. Karabük’ün orman zenginliği açısından yüzde 74 orman varlığı ile Türkiye’de ilk sırada yer aldığını vurgulayan Vali Yavuz, “Karabük’ün yüzde 74’ü ormanlarla kaplı. Bu da bize ormanlarımızı korumamız, yaşatmamız ve yeni ağaçlandırma çalışmaları yaparak orman varlığımızı artırmamız gerektiğini gösteriyor. Yenice ilçemizdeki blok ormanlarımız, Avrupa’da korunması gereken 100 sıcak noktadan biri olarak öne plana çıkıyor. Bu yüzden fidanları ve tohumları toprakla buluştururken, mevcut orman varlığımızı da bilinçli bir şekilde korumamız gerekiyor. Yıl boyunca çıkan küçük ve büyük çaplı 42 orman yangınlarının çoğu kısa sürede söndürül. Kahraman orman teşkilatı ve kolluk kuvvetlerine, ayrıca gönüllülerin özverili çalışmaları için de ayrıca teşekkür ederim. Nasıl kara ve mavi vatanımızı koruyorsak, akciğerlerimiz olan Yeşil vatanımız ormanlarımızı da aynı şekilde korumalıyız. Karabük olarak Türkiye’de birinci sırada yer almanın bilinciyle hareket etmeli ve her fırsatta ağaçlandırma faaliyetleriyle bu yeşil vatanımıza katkı sağlamalıyız.” diye konuştu. Konuşmaların ardından Vali Mustafa Yavuz, Karabük TSO Başkanı Fatih Çapraz, protokol üyeleri ve TSO üyeleri fidanları toprakla buluşturarak can suyunu verdi ve geleceğe nefes oldular. Beşbinevler Mahallesi’nde gerçekleştirilen fidan dikim törenine, Vali Mustafa Yavuz ve Karabük TSO Başkanı Fatih Çapraz’ın yanı sıra kurum müdürleri, sivil toplum kuruluşlarının temsilcileri, ve vatandaşlar katıldı.