Yerel Haberler
Bursa
Bursa’da gıda deposundaki yangın geceyi aydınlattı 23 Aralık 2024 Pazartesi - 21:13:35 Bursa’nın Yıldırım ilçesinde bir marketin deposunda yangın çıktı. Yangına çok sayıda itfaiye ekibinin müdahalesi sürüyor. Yangın, saat 19.00 sıralarında merkez Yıldırım ilçesi Samanlı Mahallesi’nde bulunan Dip Toptan ve Perakende Satış Mağazaları’na ait depoda çıktı. Edinilen bilgiye göre, çatı tamiri esnasında çıkan yangın kısa sürede büyüdü. İhbar üzerine olay yerine çok sayıda itfaiye, sağlık, polis, AFAD, jandarma ve Bursa Büyükşehir Belediyesi ile Yıldırım Belediyesi’ne ait su tankerleri sevk edildi. Yangına toplamda 40 araç ve 120 personelle müdahale eden itfaiye ekipleri, yaklaşık 1.5 saat içinde yangını kontrol altına aldı. "Çatı tamirinden kaynaklı bir yangın" Yangın mahalline gelerek bilgi alan Yıldırım Belediye Başkanı Oktay Yılmaz, "Samanlı Mahallesi’nde bulunan bir gıda deposunda çatı tamirinden kaynaklı bir yangın meydana geldi. Saat 19.00 sıralarında yangın ihbarı geldi. Bursa Büyükşehir Belediyesi’ne bağlı itfaiye ekipleri yangına hızla müdahale etti. Şu anda yangın kontrol altına alınmış durumda. 3 dönümlük bir gıda deposu. Tehlikeli bir madde yok, herhangi bir can kaybımız da yok. Sadece maddi bir kayıp söz konusu" dedi. Öte yandan, geceyi aydınlatan alevler dron ile havadan görüntülendi. İtfaiye ekiplerinin yangını söndürme çalışmaları sürüyor.
23 Aralık 2024 Pazartesi - 16:49 TEKNOSAB Lojistik Teknopark GSYF büyümeye devam ediyor Bursa Ticaret ve Sanayi Odası (BTSO) Yönetim Kurulu Başkanı İbrahim Burkay, lojistik sektörü temsilcileri ile bir araya geldi. TEKNOSAB Lojistik Teknopark Girişim Sermayesi Yatırım Fonu’nun kısa sürede 600 yatırımcıya ulaşarak, Türkiye’nin tabana yaygınlık açısından en büyük fonu haline geldiğini belirten Başkan Burkay, “Tüm payların kuruluş sermayesi bedeli karşılığında TEKNOSAB Lojistik Girişim Sermayesi Yatırım Fonu’na devrini gerçekleştirdik. Kamuoyu Aydınlatma Platformu’na (KAP) yaptığımız bildirimle birlikte şirketin yüzde 100 hissesine sahip tek ortağı fon oldu” dedi. Yük taşıma işleri ile gümrükleme, antrepo ve lojistik faaliyetleri sektör temsilcilerinin yer aldığı BTSO 44. Meslek Komitesi Genişletilmiş Sektörel Analiz Toplantısı Oda Hizmet Binası’nda gerçekleştirildi. Toplantıda konuşan BTSO Yönetim Kurulu Başkanı İbrahim Burkay, dünyanın köklü bir dönüşüm sürecinden geçtiğini belirterek, bu dönüşümün her alanda olduğu gibi lojistik sektörünü de etkilediğini ifade etti. “Artık hiçbir alanda işler geleneksel yöntemlerle yürümüyor” diyen Başkan Burkay, bu durumun firmalar ve ülkeler arasında artık bir “fark oluşturma” mücadelesine yol açtığını vurguladı. Küresel ticaret hacmi ve e-ticaret geliştikçe üretim ve dağıtım stratejilerinin de öneminin arttığını ifade eden Burkay, “Bu süreçte tedarik zinciri yönetimi, yenilikçilikle birlikte rekabetin anahtarı haline geliyor. İnternet kullanımının artmasıyla e-ihracat pazarı da hızla büyüyor. Bugün Çin’in e-ihracat rakamları 230 milyar dolar seviyesine ulaştı. Bu rakam, Türkiye’nin toplam ihracatıyla neredeyse aynı düzeyde” dedi. “Lojistik alanında planlı altyapı yatırımlarına ihtiyaç var” Cumhuriyetin ikinci yüzyılında Türkiye’nin önünde çok büyük hedeflerin olduğunu ifade eden Başkan Burkay, “Dünyanın en büyük ilk 10 ekonomisine arasına girmek, ihracatı artırmak ve küresel pazarda daha güçlü bir konumda yer almak bu hedeflerin başında geliyor. Bursa bu hedeflere liderlik eden kentler arasında yer alıyor. Stratejik coğrafi konumumuzla, Avrupa, Orta Doğu ve Rusya’daki kilit pazarlara yakınlığımız, 3 saatlik uçuş mesafesinde 1,6 milyar kişiye erişim imkânımız var. Bu çok önemli bir avantaj. BTSO olarak, bu potansiyeli harekete geçirmek amacıyla lojistik sektörümüzü desteklemek ve rekabetçiliğini artırmak için projeler yürütüyoruz. BTSO Lojistik A.Ş. ile üyelerimizin lojistik maliyetlerini azaltırken, Bursa iş dünyasının dış ticaretine katkı sağlıyor ve Yenişehir Havalimanı’nı hava kargo taşımacılığında önemli bir üs haline getiriyoruz. Buradaki operasyonlarımız son yıllarda artan bir ivme ile devam ediyor. Bununla birlikte ulaşım ağlarıyla entegre, Bursamıza ve bölgemize yakışan nitelikte lojistik merkezler ve depolama alanları oluşturmak için de çalışmalarımız sürüyor. Kentimizin ekonomik potansiyelini daha iyi kullanabilmek için bu konuda planlı altyapı yatırımlarına ihtiyaç var” diye konuştu. “Mekânsal planlama olmadan ilerleme kaydedemeyiz” Bursa’da mevcut durumda depolama alanları ve diğer lojistik işletmelerin şehir içinde dağınık ve plansız bir şekilde yerleştiğini söyleyen İbrahim Burkay, bu konuda şehrin bir strateji eksikliği olduğunu kaydetti. Başkan Burkay, “Depolama alanları, kamyon ve tır parkları konusunda planlanmış hiçbir yer yok. Bu şehri daha yaşanabilir kılmak, özellikle trafik sorununu çözmek için bu konuda adım atılması gerekiyor. Bu politika yapıcıların, karar vericilerin işi. Bizler taleplerimizi ve çözüm önerilerimizi oluşturup, yerel yönetimlere, ilgili kurumlara, Valiliğimize ve Bakanlıklarımıza iletiyoruz. Bu işin finalinde bunun planlamasını yapacak olan şehrin yöneticileridir. Bizim çalışmalarımızın merkezinde mekânsal planlama var. Bursa Büyükşehir Belediyesi tarafından 1/100 binlik çevre planının biran önce hazırlanması yönünde iş dünyamızın talepleri var. Bu plan devreye alınmadığı müddetçe lojistik başta olmak üzere sektörlerde mesafe kat etmek mümkün değil. Organize konut bölgeler, organize ticaret bölgeleri ve diğer tüm projeleri kapsayan, gerçek anlamda bir makro planlamaya ihtiyacımız var” şeklinde konuştu. “E-Ticaretteki büyümeye cevap verecek bir altyapı oluşturmalıyız” Dünyanın gelişmiş ekonomilerinin en kuvvetli kaslarının lojistik altyapıları olduğunu söyleyen Başkan Burkay, son yıllarda üreticiler, lojistik firmaları, e-ticaret platformları ve bilgi teknoloji şirketlerinin yakın temas içinde faaliyet gösterdikleri merkezlerin dünya genelinde öne çıktığını söyledi. Özellikle Çin’in stratejik adımlarla lojistik ve e-ticaret sürecini ülke genelinde çok iyi yönettiğini ve bunu tüm dünyaya yaymaya çalıştığını ifade eden Burkay, “Bursa ve ülke olarak bizlerin de dış ticaretimiz ve e-ticaretteki büyümeye cevap verecek bir altyapıyı hızla inşa etmemiz gerekiyor. Aksi takdirde sektörlerimiz bu alandaki büyümeden faydalanmayacak” dedi. TEKNOSAB Lojistik Teknopark GSYF’de yatırımcı sayısı 600’e ulaştı BTSO Yönetim Kurulu Başkanı İbrahim Burkay, TEKNOSAB’da Güney Marmara’nın en kapsamlı lojistik merkezini hayata geçirmeye hazırlandıklarını ifade ederek, “Bu merkez, sadece Bursa’nın değil, bölgenin ticaret ve üretim süreçlerini de yeniden şekillendirecek, ulusal ve uluslararası taşımacılıkta yeni bir dönemin kapısını aralayacak. Proje çerçevesinde, girişimciliği desteklemek ve yatırımları büyütmek amacıyla girişim sermayesi yatırım fonumuzu kurduk. Tüm üyelerimize yatırımcı olma imkanı sunduğumuz bu ilk fonumuz kısa sürede 600 yatırımcıya ulaşarak Türkiye’deki GSYF’ler arasında tabana yaygınlık açısından en büyük fon olmayı başardı. Tüm üyelerimizin bu işin içinde olmasını istiyoruz.” diye konuştu. Başkan Burkay, proje kapsamında tüm payların kuruluş sermayesi bedeli karşılığında TEKNOSAB Lojistik Girişim Sermayesi Yatırım Fonu’na devrinin gerçekleştiğini de belirterek, fonun şirketin yüzde 100 hissesine sahip olduğu ortaklık bildiriminin Ticaret Sicil Gazetesi’nde yayınlandığını da sözlerine ekledi. “Sektörün kanayan yarası lojistik park eksikliği” BTSO 44. Meslek Komitesi Başkan Yardımcısı Mehmet Aydın Kalyoncu Bursa’da sektörün kanayan yarasının lojistik parklar olduğunu söyledi. Diğer taraftan sektörde gruplaşmalar ve merdiven altı çalışan firmaların rekabeti zorlaştırdığına dikkati çeken Kalyoncu, sektör oyuncularını bu konularda dikkatli olmaları konusunda uyardı. BTSO Meclis Üyesi Fahrettin Arabacı sektörün geleceğini şekillendirecek kapsamlı bir planlamaya ihtiyaç duyulduğunu belirtirken, BTSO Lojistik Konseyi Başkanı Ersan Keleş ise Bursa’da uluslararası niteliğe sahip bir lojistik fuarı ve kongresi düzenlemeyi hedeflediklerini kaydetti. BTSO Lojistik Konsey Başkan Yardımcısı Prof. Dr. Hilal Yıldırır Keser, BTSO Meclis Üyeleri Muhsin Aydın, Muammer Genç ve Hakan Hacızade, Komite Üyesi Selim Ekler ve sektör temsilcilerinin de katıldığı toplantıda firmaların talep ve beklentileri değerlendirildi.
"Bursa’da ulaşım ve kentsel çözüm projeleri acil çözüm bekliyor"
21 Aralık 2024 Cumartesi - 12:58 "Bursa’da ulaşım ve kentsel çözüm projeleri acil çözüm bekliyor" Bursa’da iki dönem MHP’den meclis üyeliği yapan Cemil Aydın, Bursa’da ulaşım ve kentsel dönüşüm projelerinin acil çözüm beklediğini ifade etti. Trafik meselesinin her gün artış gösterdiğini hatırlatan Cemil Aydın, "Zaman kaybettirmeden Çelebi Mehmet Bulvarı Recep Tayyip Erdoğan Bulvarı’na ve Ata Bulvarı’na bağlanmalıdır. İstanbul yolu da Hamitler ve Yunuseli’ne ulaşımda alternatif olarak değerlendirilip teşvik edilmelidir" dedi. Geçmiş dönemde bazı ulaşım ve trafik projelerinin hayata geçirilemediğini ifade eden eski meclis üyesi Cemil Aydın, "Anlaşılan o ki Sayın Mustafa Bozbey ve Sayın Erkan Aydın’ın da niyet ve iradeleri yok. Ulaşım ve trafik sorunu her geçen gün artış gösterirken, kentsel dönüşüm aciliyet arz ederken hazırlıkları bitmiş ve başlangıç bekleyen projeleri hayata geçirmeden önümüzdeki yıllara matuf proje ve söylemler Osmangazi ve Bursa halkına zaman kaybettirmektedir. Çelebi Mehmet Bulvarı’nın Recep Tayyip Erdoğan Bulvarı’na, Recep Tayyip Erdoğan Bulvarı’nın Ata Bulvarı’na bağlanması, Çekirge Meydan ve Ulaşım Projesi, Demirkapı Kentsel Dönüşüm Projesi’nin uygulamaya konulması hizmet ve icraat yapmak isteyen yerel yönetim erkleri adına irade beklemektedir. Gerisi zaman kazanma veya kaybettirmedir" ifadelerini kullandı. İstanbul Yolu’ndaki Beşyol Kavşağı’nın düzenlenmesi ile birlikte Gençosman Terminal arasında araçlı ulaşımın 7-8 dakikaya düştüğünü hatırlatan Cemil Aydın, "Hamitler, Yunuseli, Güneştepe bölgesine ulaşmak isteyenlere İstanbul yolu alternatif güzergah haline dönüştürülmelidir. Acemler’in yükünü azaltmak istiyorsak, Buttim, Panayır ve Terminal kavşakları kullanılarak ara yolların düzenlenmesiyle Yunuseli, Hamitler, Güneştepe bölgesine ulaşım kolaylaştırılmalı ve teşvik edilmelidir. Hatta Gökdere’den başlayarak bazı noktalarda tek yön uygulanarak Eski Gemlik yolu üzerinden Buttim ve Panayır kavşaklarıyla Recep Tayyip Erdoğan Bulvarı’na bağlantı sağlanmalıdır" diye konuştu.
Kent Lokantası’nda askıda yemek dönemi...Mobilden bağış yap, ihtiyaç sahiplerine ulaşsın
21 Aralık 2024 Cumartesi - 11:15 Kent Lokantası’nda askıda yemek dönemi...Mobilden bağış yap, ihtiyaç sahiplerine ulaşsın Nilüfer Kent Lokantasına gelenler paraları olmasa bile geri çevrilmiyor. Belediye’nin "Nilüfer Her Yerde" mobil uygulamasına eklediği "Askıda Bağış" butonu sayesinde her gün yüzlerce bağış yemek alan Kent Lokantası bu sayede yemek alabilecek durumu olmayanlara ücretsiz hizmet veriyor. Görükle’de özellikle üniversite öğrencilerine hizmet etmesi amacıyla açılan Kent Lokantası’nda 4 kap, 950 kalori yemek 70 liradan sunuluyor. Hayırseverler mobil uygulama sayesinde askıda yemek uygulaması ile bağış yapabiliyor. İhtiyaç sahipleri veya imkanı olmayan öğrenciler lokantada bu sayede ücretsiz yemek yiyebiliyor. Uygulama sayesinde onlarca kişi her gün Görükle’deki Nilüfer Kent Lokantası’na askıda yemek bağışında bulunuyor. Yemek yemeye maddi gücü olmayanlar bu sayede tesise gelip her hangi bir ücret ödemeden karnını doyuruyor. 70 liraya 3 kap sıcak yemeğin ve meyvenin verildiği lokantanın önünde öğle saatlerinde kuyruk oluyor. Akşam saat 18.00’e kadar hizmet veren lokantayı en çok öğrenciler ve işçiler ile o bölgede çalışan vatandaşlar kullanıyor. Lokantaya gelip yemeklerin tadına bakan ya da mobil uygulama üzerinden bağış yapan iyi durumdaki vatandaşlar da askıda yemek uygulamasına katkı yapabiliyor. Kent dayanışmasını artırmak amacıyla mobil uygulamadaki askıda bağış seçeneğine mama bağışı veya hayvan kısırlaştırma gibi bağışlar da yapılabiliyor Nilüfer’in dayanışma kenti olduğu için bağışların da çok olduğunu ifade eden Nilüfer Belediye Başkanı Şadi Özdemir, "Nilüfer Her Yerde" uygulamamız üzerinden askıda bağış düzeninde bir yapı kurduk. Bugün askıda bağış, yemek olarak bağış yapıyorsun yarın başka bir organizasyon oluyor askıda mama oluyor. Bunlar aynı anda çoklu da olabiliyor. Böyle bir uygulama yaptık. Şu an itibariyle 787 bağış yemek var burada. Oradan bağış yapıldıkça buradaki hesaplara bağış miktarı düşüyor. Buraya gelen kişiler de bağış yapabiliyor. Biraz önce buraya gelen biriyle karşılaştık. 20 yemek yazdırıp parasını ödemiş. Kendisi yemek yemeğe gelmiş ama 20 tane de ihtiyaç sahibi için yemek bağışı yapmış. Böyle bir sistem kurduk. Bunun tabiki dayanışma kenti Nilüfer’e uygun olduğunu düşünüyoruz. Bunların sayısını arttıracağız. Bu bir sistem kurma meselesiydi. Sistemi kurduk. Yavaş yavaş oturttuk. Gençlerin çok olduğu Özlüce bölgesi var orada da açmayı düşünüyoruz. Çalışanın çok olduğu mahallelerimiz var oraları da düşünüyoruz. Yavaş yavaş buraları çoğaltacağız. Gençlerimizin daha ucuza çay ve kahve içmesi için Nilbel kafelerimizi oluşturuyoruz. Bunları da şehrimizin çeşitli yerlerine yerleştiriyoruz. Gençlerimizin sağlıklı ve güvenli bir ortama gelip ceplerini çok fazla yormadan vakit geçirebilecekleri ortamları oluşturmaya devam ediyoruz" diye konuştu.
Mudanya’da yeni yıl coşkusu başladı
21 Aralık 2024 Cumartesi - 10:33 Mudanya’da yeni yıl coşkusu başladı Mudanya Belediyesi yeni yıl coşkusunu Mütareke Meydanı’nda kurulan “Yeni Yıl Pazarı” ile yaşatıyor. Mudanya Belediye Başkanı Deniz Dalgıç, “Yeni yılın umut ve heyecanını paylaşacağımız etkinliklerimize herkesi bekliyoruz” dedi. Mudanya Belediyesi tarafından Mütareke Meydanı’nda kurulan “Yeni Yıl Pazarı” ziyaretçilerini ağırlamaya başladı. Renkli atmosferiyle yılbaşı ruhunun yaşandığı pazar, 31 Aralık’a kadar açık kalacak. Yedi metrelik dev yeni yıl ağacı, yılbaşı temalı süslemeler, yiyecek ve hediyelik eşya stantları ile yeni yıla özel düzenlenen etkinlikler yoğun ilgi gördü. Step- aerobik gösterisi ve CHP İlçe Başkanı Kurtuluş Furkan Atalay’ın DJ’lik yaparak 80’ler ve 90’lar nostaljisi yaşattığı müzik keyfiyle başlayan etkinlikler çerçevesinde DJ UUR, DJ Serkan, Bursa Kent Orkestrası, Trio Lima, Den Den ve Uzun Lafın Kısası gruplarının konserleriyle yeni yıl coşkusu katlanarak artacak. Eşi Müge Dalgıç ile birlikte stantları gezerek, alışveriş yapan Mudanya Belediye Başkanı Deniz Dalgıç, yeni bir yılı karşılamanın mutluluğunu ve heyecanını yaşadıklarını belirterek, “2024 yılını acı ve tatlı hatıralarıyla geride bırakırken içimizdeki büyük umutlarla yeni bir yılı hep beraber karşılamaya hazırlanıyoruz. Heyecanımızı paylaşmak, birlik ve beraberliğimizi pekiştirmek, umutlarımızı canlı tutmak için herkesi Mudanya’nın kalbi Mütareke Meydanı’na bekliyoruz” dedi.
Kış harikası kestane her derde deva
21 Aralık 2024 Cumartesi - 10:33 Kış harikası kestane her derde deva Çankırı Karatekin Üniversitesi Mühendislik Fakültesi Gıda Mühendisliği Bölümü Öğretim Üyesi Doç. Dr. Hüdayi Ercoşkun, kış harikası olarak nitelendirilen kestanenin, içerdiği yüksek C vitamini ile grip ve soğuk algınlıklarına karşı koruduğunu, bünyesindeki potasyum ile soğuk havalara karşı direnç oluşturduğunu ve karbonhidratıyla kışın enerji verdiğini söyledi. Ercoşkun, yaptığı açıklamada, sobanın ya da közün üzerinde, fırında, ocakta nar gibi kızaran kestanelerin eşsiz kokusunu duymanın, kış aylarının en keyifli ritüellerinden biri olduğunu belirtti. Kestane sadece lezzetiyle değil, sağlığa olan faydalarıyla da kış aylarında mutlaka tüketilmesi gereken bir besin olduğuna dikkat çeken Ercoşkun, "Kestane, kışın bağışıklık sistemimizi güçlendiren, enerji veren ve içimizi ısıtan doğal bir harikadır" dedi. "Kışın kestane yiyerek sağlık depolayın" ifadesini kullanan Ercoşkun, şöyle devam etti: "Kış aylarında soğuk havaların etkisini azaltmak ve vücudu hastalıklara karşı korumak için beslenmede kestaneye yer açmak gerekiyor. Kestanenin yüksek C vitamini içeriği, özellikle grip ve soğuk algınlığı gibi kış hastalıklarına karşı koruyucu bir etki sağlar. Kışın düşük enerjinizi toparlamak için doğal bir karbonhidrat kaynağıdır. 100 gram kestane 176 kalori içerir ve sizi uzun süre tok tutar. Soğuk havaya karşı direnç sağlayan kestane, içeriğindeki potasyumlu (486 mg) kas fonksiyonlarını destekler, vücudun dayanıklılığını artırır. Sindirim sistemi dostu olan meyve, yüksek lif içeriği (3,32 g), soğuk havalarda hareketsizlikten kaynaklanan sindirim sorunlarını önler." Ercoşkun, kestanenin, kış aylarında beslenmede dengeli bir şekilde yer alması gerektiğine dikkati çekerek, "Doğal yöntemlerle hazırlanan kestane, hem enerji verir hem de soğuk havanın etkilerini azaltır. Özellikle kestane kebap ya da haşlama şeklinde tüketmek, besin değerlerini korumak açısından önemlidir." diye konuştu. Ercoşkun, "Haftada birkaç kez kestane tüketmek, kış boyunca daha enerjik hissetmenizi sağlar. Kış mevsiminde hem lezzeti hem de faydalarıyla sofralarımızı zenginleştiren kestane, ’kış harikası’ olarak tanımlanmayı hak ediyor." dedi. Pratik kestane kebabı tarifi İ Soğuk kış günlerinde evde sıcacık kestane kebap hazırlamak düşündüğünüzden çok daha kolay: Malzemeler: 500 gram kestane Keskin bir bıçak Tavaya veya fırına uygun bir kap Yapılışı: Kestaneleri çizin. Kestanelerin yuvarlak yüzeyine, keskin bir bıçakla yatay bir çizik atın. Bu adım, kestanelerin pişerken kolayca açılmasını ve eşit şekilde pişmesini sağlar. Suda Bekletin: Çizdiğiniz kestaneleri yaklaşık 15-20 dakika ılık suda bekletin. Bu işlem hem kestanenin daha yumuşak olmasını sağlar hem de kabuklarının kolayca soyulmasına yardımcı olur. Tavada: Yanmaz ve kalın tabanlı bir tavaya kestaneleri yerleştirin. Orta ateşte, ara ara karıştırarak kestaneleri yaklaşık 15-20 dakika pişirin. Fırında: Önceden ısıtılmış 200 derece fırında, kestaneleri bir tepsiye yerleştirip 20-25 dakika pişirin. Çizik yerlerinin iyice açıldığına dikkat edin.
Nilüfer’de Yeni Yıl Festivali’nde eğlence ve alışveriş bir arada
21 Aralık 2024 Cumartesi - 10:33 Nilüfer’de Yeni Yıl Festivali’nde eğlence ve alışveriş bir arada Nilüfer Belediyesi’nin düzenlediği “Yeni Yıl Festivali”, büyük ilgi görüyor. 31 Aralık akşamına kadar devam edecek olan festival alanında, konserler herkese keyifli anlar yaşatırken, isteyenler stantlardan yeni yıl alışverişi yapıyor. Nilüfer Yeni Yıl Festivali, Halk Evi önündeki Cumhuriyet Meydanı’nda renkli görüntülerle devam ediyor. Festival çerçevesinde sahne alan sanatçıların performanslarıyla alana gelen ziyaretçiler keyif dolu anlar yaıyor. Alandaki alışveriş stantları, buz pateni ve atlıkarınca gibi eğlence alanları da herkese doya doya yeni yıl coşkusu yaşatıyor. DJ performansları ve çeşitli atölye etkinlikleriyle de renklenen festivale gelen katılımcılar, dev yılbaşı ağacı önünde de bol bol hatıra fotoğrafı çektiriyor. 31 Aralık’ta son bulacak festivalde sevilen sanatçılar sahne alıyor. Cengiz Ateş, Neyzen ve Taner Yazıcı sanatçılar, seslendirdikleri şarkılarla seyircilere keyifli anlar yaşattı. Nilüfer Belediye Başkanı Şadi Özdemir, tüm vatandaşları Cumhuriyet Meydanı’nda devam eden Yeni Yıl Festivali’ne davet etti. Sabah 12.00’de açılan stantların gece 24.00’e kadar açık olduğunu söyleyen Başkan Özdemir, "7’den 70’e herkesin gelip eğleneceği bir festival alanı oluşturduk. Konserlerle de ayrıca renklenen yeni yıl festivaline, vatandaşlarımızın göstermiş olduğu ilgi dolayısıyla teşekkür ediyorum" dedi.
Ömer Ziyâddîn Dağıstânî’nin hayatı kitap oldu
21 Aralık 2024 Cumartesi - 10:30 Ömer Ziyâddîn Dağıstânî’nin hayatı kitap oldu Bursa’da İsmail Hakkı Bursevî Yazma Eserler Kütüphanesi’nin kuruluş çalışmaları esnasında tespit ettiği Ömer Ziyâeddîn Dağıstânî’ye ait “Lugatü’l-Evzân” isimli sözlüğün mahiyetini öğrenmek için araştırma yapan Osman Nuri Solak, Osmanlı Devleti’nin son dönemi ve Cumhuriyetin ilk yılları gibi önemli bir zaman diliminde yaşamış olan Ömer Ziyâeddîn Dağıstânî’nin ilginç hayat hikâyesini kitap haline getirdi. Uludağ Üniversitesi İlahiyat Fakültesi’ne 2023 yılında kurulan İsmail Hakkı Bursevi Yazma Eserler Kütüphanesi’nde yazma ve matbu eserlerin büyük bir çoğunluğunu Nakşibendî-Hâlidî Şeyhi Ömer Ziyâeddîn Dağıstanî’ye ait eserlerin oluşturduğunu belirten Uludağ Üniversitesi İlahiyat Fakültesi İsmail Hakkı Bursevi Yazma Eserler Kütüphanesi Sorumlusu Osman Nuri Solak, bu eserlerin fakülteye 1982-83 yıllarında fakültenin ilk dekanlığını yapan Ömer Ziyâeddîn Dağıstanî’nin oğlu Yusuf Ziya Binatlı tarafından bağışlandığını söyledi. Ömer Ziyâeddîn Dağıstânî’ye ait bu eserlerin tasnif ve teknik işlemlerini yaparken karşılaştığı 3 ciltlik eserin dikkatini çektiğini belirten Solak, "Bu eser Lugatü’l-Evzân ismindeki ilginç bir lugat çalışmasıydı. Lugatü’l-Evzân’ın daha önce hiç görmediğim bir şekilde, bir lugatın maddelerinin tek tek kesilmek suretiyle yeni bir tarz ve metodla dizâyn edilmiş ilginç bir formatı vardı. Dolayısıyla bu lugatın mahiyetini öğrenmek için yaptığım araştırmalar sonucunda hiçbir kaynakta ve kayıtta bu eser hakkında herhangi bir bilgiye de rastlayamadım. Bu eserden yola çıkarak Ömer Ziyâeddîn Dağıstânî’yi daha yakından tanımak için birtakım araştırmalar yaptım" dedi. Osmanlı Devleti’nin son dönemi ve Cumhuriyetin ilk yılları gibi önemli bir zaman diliminde yaşamış olan Ömer Ziyâeddîn Dağıstânî’nin ilginç hayat hikâyesinin kendisini çok etkilediğini belirten Solak, "Yaptığım araştırmalar sonucunda Ömer Ziyâeddîn Dağıstânî’nin Lügatül Evzan sözlüğü gibi daha önce bilinmeyen diğer el yazması eserleri ile tüm matbu’ kitaplarının tanıtımını ihtiva eden bir yayına da rastlayamadım. Dolayısıyla bugüne kadar gün yüzüne çıkartılmamış bu yazma ve matbu eserleriyle birlikte tüm eserlerini tanıtarak bu eserlerin bulunduğu kütüphane bilgileriyle beraber yer vermeye çalıştım. Bu kitapta ayrıca, Ömer Ziyâeddîn Dağıstânî’nin hayatını geçirdiği Dağistan, İstanbul, Edirne ve Tekirdağ gibi Anadolu’nun çeşitli şehirleri ile sürgünde bulunduğu Medine ve Mısır coğrafyasındaki kütüphaneler, Osmanlı Arşivleri ve Meşihat Arşivinden tespit ettiğim arşiv belgeleri ışığında hayat hikâyesini yazmaya çalıştım" dedi. Osman Nuri Solak, Ömer Ziyâeddîn Dağıstânî’nin hayat hikayesinden kısaca şöyle bahsetti: “1849 yılında Dağistan’da dünyaya gelmiş, Şeyh Şamilin oğlu ile 1877-78 Osmanlı Rus Harbine katılmış ve Osmanlı Devleti’nin bu savaşta yenilmesi neticesinde İstanbul’a hicret etmiştir. İstanbul’da Nakşîbendi-Hâlidî şeyhlerinden Ahmed Ziyâeddîn Gümüşhânevî’ye intisap ederek eğitimini bu tekkede tamamlamıştır. Ömer Ziyâeddîn Dağıstânî’ talebeliğinde çalışkanlığı ve ihlası ile Şeyhi’nin himmetini ve sevgisini kazanınca Gümüşhanevî hazretlerinin kendisine birgün, ’Hafız Ömer’ diye hitap etmesi üzerine Kur’an-ı Kerîm’i hıfzetmeye başlamış ve hafızasının çok kuvvetli olması sebebiyle de altı ay gibi kısa bir sürede hâfızlığını tamamlamıştır. Gümüşhanevi tekkesinde almış olduğu eğitimlerden sonra, önce çeşitli medreselerde müderrislik, daha sonra 1878’de Edirnede II. Ordu 9. Alay Müftülüğü, 1893 yılında Malkarada kadı naipliği, 1903’te, yüksek rütbeli bir kadılık olan Kudüs Mevleviyetine getirilmiştir. 1906 ile 1908 yılları arasında Tekirdağ’da hem kadı naipliği, hem de hukuk ve ceza mahkemesi reisliği yapan Ömer Ziyâeddîn Dağıstânî, II. Meşrutiyet ilan edilince emekliye ayrılmış ve İstanbul’a dönmüştür. Ömer Ziyâeddîn Dağıstânî, Sultan II. Abdülhamid’in tahttan indirilmesiyle sonuçlanan 31 Mart Vak‘ası’nın bastırılmasından sonra İttihat ve Terakki yönetimi tarafından, Volkan Gazetesi’nde İslâm halifesine itaat edilmesi ve Osmanlı Padişahları’nı öven yazılar yazması ile birlikte “Hadîs-i Erba’în fî Hukûki’s-Selâtîn” isimli Hilâfeti savunan bir eser yazması ve İttihâd-ı Muhammedî Cemiyeti’ne üye olduğu ve Derviş Vahdeti ile ilişkisi olduğu iddiasıyla 1. Divan-ı Harbi Örfi tarafından yargılanarak müebbed kalebentlik cezasıyla mahkûm edilerek Medine’ye sürgün edilmiştir. Mısır Hidivi Abbas Hilmi Paşa rüyasında Hz. Peygamberden aldığı talimat üzerine Medine’ye gitmiş ve Ömer Ziyâeddîn Dağıstânî’yi yanına alarak Mısır’a getirmiştir. Mısır’da 10 yıl Hidiv’in saray hocalığı ve imamlığını yapmıştır. Mısır’dayken I. Dünya Savaşı başlar ve İngilizler’in Mısır halkından paralı asker toplamaya çalışması üzerine halkı bilinçlendirmek amacıyla “Müslüman Müslümanın kardeşidir. Müslüman kardeşine kurşun atmaz, halifeye karşı gelmeyiniz” şeklinde bildiriler yayımlar, broşürler dağıtır. İngilizler tarafından hapsedilip idama mahkûm edilir. Hidiv Abbas Hilmi Paşa’nın müdahale etmesiyle serbest bırakılır. 1912’de çıkan afla İstanbul’a geri dönerek Gümüşhânevî Tekkesi’nde yaklaşık iki buçuk yıl şeyhlik ve müderrislik vazifelerinde bulunmuştur. Ayrıca Süleymaniye Medresesi’nde Hilâfiyat Müderrisliği ve Hadis Müderrisliği yapmıştır. Sultan Vahdeddin’in şeyhülislamlık teklifini "işgal altında bulunan bir memlekette fetvâ makâmı işgal edilemez” diyerek kabul etmemiştir. Ömer Ziyâeddîn Dağıstânî, 18 Kasım 1921 tarihinde Gümüşhânevî Tekkesi’nde dâr-ı bekâya irtihal etmiş ve Süleymaniye Camii haziresindeki Gümüşhânevî halifelerine mahsus bölümde ebedi istirahatgâhına tevdi edilmiştir. Çok yönlü bir âlim olan Ömer Ziyâeddîn Dağıstânî Arapça, Farsça, Türkçe ve Rusça ile birlikte Dağıstan dillerini ve Orta Asya Türk lehçelerini bilen ve bu dillerde eserler telif etmiş velûd bir âlim olduğunu ifade eden Solak, “Ömer Ziyâeddîn Dağıstânî’nin Hadis ilmi ile beraber, fıkıh, kıraat ve tasavvuf gibi birçok ilim dalları da olmak üzere 20’yi aşkın manzûm ve mensur eser telif ettiğini ve bu eserlerin İstanbul, Dağıstan, Mısır, Trabzon, Bursa ve Edirne’nin çeşitli matbaalarında basılarak neşredildiğini ve İslâm coğrafyasının değişik bölgelerindeki, birçok insanla buluştu." dedi Bursa Uludağ Üniversitesi İlahiyat Fakültesi emekli Tasavvuf Tarihi Öğretim Üyesi İlahiyatçı-Yazar Prof. Dr. Mustafa Kara da “Ömer Ziyâeddîn Dağıstanî’nin oğlu Yusuf Ziya Binatlı, büyük bir hizmet yaptı. O babasının ve kendisinin bazı kitaplarını fakültemize bağışladı. Dolayısıyla Osman Nuri Solak kardeşimizin hazırladığı Ömer Ziyâeddîn Dağıstanî kitabının da hareket noktası bu kitaplar olmuştur” dedi.