Yerel Haberler
Antalya
18 Aralık 2025 Perşembe - 17:27 Başkan Vekili Özdemir: "Finike’nin ihtiyaçları doğrultusunda çalışmalarımızı yapıyoruz" Antalya Büyükşehir Belediyesi Başkan Vekili Büşra Özdemir, Finike’de ziyaretlerde bulundu. Özdemir, portakal bahçesini gezerek ve üreticilerle bir araya geldi. Başkan Vekili Özdemir, Büyükşehir Belediyesi olarak Finike’nin öncelikleri ve ihtiyaçları doğrultusunda çalışmalar sürdürdüklerini söyledi. Antalya Büyükşehir Belediyesi Başkan Vekili Büşra Özdemir, Finike ziyareti kapsamında ilk olarak Finikeli üretici Salih Baysarı’nın portakal bahçesi ve portakal paketleme tesisini gezdi. Hasattan paketlemeye uzanan süreci yerinde inceleyen Büşra Özdemir, Finike portakalının bereketini, üreticinin gücünü ve bu toprağın değerini korumaya, desteklemeye devam edeceklerini söyledi. Partililerle bir araya da gelen Büşra Özdemir, Muhittin Böcek’i iki gün önce ziyaret ettiğini belirterek, "Finikeli hemşehrilerine çok selamı var. Büyükşehir Belediyesi’nin Finike’de hayata geçireceği projeler kaldığı yerden devam ediyor. Finike’nin ihtiyaçları doğrultusunda çalışmalarımızı yapıyoruz" dedi. "Ekiplerimiz Antalya’nın her noktasında büyük bir özveriyle çalışmalarını sürdürüyor’’ Başkan Vekili Özdemir, Büyükşehir Belediyesi olarak Muhittin Böcek’in hayata geçireceği plan ve projeleri aksatmadan sürdürdüklerini belirterek, "Ekiplerimiz Antalya’nın her noktasında büyük bir özveriyle çalışmalarını sürdürüyor. Finike’nin ihtiyaçları ve muhtarlarımızın talepleri doğrultusunda hizmetlerimiz tüm hızıyla sürecek" dedi.
18 Aralık 2025 Perşembe - 16:17 Eski kız arkadaşının evinin önünde bıçaklanarak öldürülen gencin davada KGYS kayıtları yeniden incelenecek Antalya’da 26 yaşındaki Seyit Muhammet Talay’ın, eski kız arkadaşının evinin önünde çıkan tartışmada bıçaklanarak hayatını kaybetmesine ilişkin biri tutuklu 4 sanığın yargılandığı davada mahkeme, olay yeri çevresindeki KGYS (Kent Güvenlik Yönetimi Sistemi) kayıtlarının yeniden incelenmesine ve iki tanığın dinlenmesine karar verdi. Tutuklu sanığın tutukluluk halinin devamına hükmedildi. Olay, 25 Aralık 2024’te Antalya’nın Aksu ilçesi Pınarlı Mahallesi Cumhuriyet Caddesi’nde meydana geldi. İddiaya göre, Seyit Muhammet Talay (26), bir süre önce ayrıldığı kız arkadaşı A.S.’nin (23) evinin yakınında aracında bekledi. Durumu fark eden A.S.’nin babası Ömer S. ve yakınları, Talay’ın yanına gelerek tartışmaya başladı. Tartışmanın kısa sürede kavgaya dönüşmesi üzerine Talay, karnından bıçaklandı. Ağır yaralanan Talay, kaldırıldığı Kepez Devlet Hastanesi’nde yapılan tüm müdahalelere rağmen hayatını kaybetti. Baba tutuklandı, diğer sanıklar serbest bırakıldı Olayın ardından baba Ömer S. ile kızları A.S. ve D.S. gözaltına alındı. Şüphelilerden Ömer S. tutuklanırken, A.S. ve D.S. tutuksuz yargılanmak üzere serbest bırakıldı. Sanıklar hakkında ‘kasten öldürme’ suçlamasıyla iddianame düzenlendi. İddianamede, sanıkların birlikte hareket ettikleri, maktul yaralı haldeyken de saldırının devam ettiği belirtildi. Cep telefonu görüntüleri duruşmada izlendi Antalya 4. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen davanın altıncı celsesinde, tutuksuz sanık A.S. tarafından bir önceki celsede polis merkezine sunulan CD mahkeme heyetince izlendi. Görüntülerde, olayın başlangıcında taraflar arasında geçen tartışma yer aldı. Sanık tarafın, maktule "Evin önünden geçme" şeklinde uyarılarda bulunduğu, tartışmanın karşılıklı sözlü atışmaya dönüştüğü, maktulün ise "Kimseyi rahatsız etmiyorum, caddeden geçiyorum" dediği anlar kayıtlara yansıdı. Bir önceki celsede talep edilen bazı kamera görüntülerinin ise bulunamadığı, HTS kayıtlarında sanık ile bir tanık arasında telefon görüşmeleri tespit edildiği mahkeme heyetince bildirildi. Aileden "tasarlanmış" iddiası Mahkemede dinlenen baba Ramazan Talay, olayın planlı olduğunu öne sürerek, 112 kayıtlarının ve HTS dökümlerinin ayrıntılı şekilde incelenmesini istedi. Anne Sevim Talay ise duruşmayı gözyaşları içinde izledi. Oğlunun öldürüldüğünü ve saldırının bilinçli şekilde gerçekleştirildiğini savunan Talay, "S.G. bıçağın getirilip babasına verilmesini kahvelerde anlatmış, çocuğu gözümün önünde parçaladılar demiş, benim çocuğum öldürüldü, parçalandı" dedi. Maktulün kardeşi Arif T. de olay yerinde çok sayıda kamera bulunduğunu belirterek, KGYS kayıtlarının neden dosyaya girmediğini sordu. Katılan vekilleri yeni tanık talep etti Katılan avukatları, olay sırasında Fatma G. isimli kişinin korktuğu için yeterli ifade veremediğini belirterek, bu kişinin olay anında görüntülü konuştuğu Tuğba isimli şahsın tanık olarak dinlenmesini talep etti. Ayrıca Kubilay isimli kişiyle yapılan bazı konuşmaların da araştırılması istendi. Tutuklu sanık: "Tahliyemi istiyorum" Savunması alınan tutuklu sanık Ömer S., olay yerindeki sıralamanın HTS kayıtlarıyla sabit olduğunu savunarak, sağlık sorunlarını gerekçe gösterip tahliye talebinde bulundu. Tutuksuz sanıklar A.S., D.S. ve S.T. ise suçlamaları kabul etmedi. Mahkemeden ara karar Mahkeme heyeti, katılan vekilleri tarafından sunulan çevrede KGYS bulunduğuna ilişkin fotoğraflar doğrultusunda olay yeri çevresindeki kamera kayıtlarının yeniden araştırılmasına, talep edilen iki tanığın dinlenmesine ve tutuklu sanığın tutukluluk halinin devamına karar verdi. Duruşma ileri bir tarihe ertelendi.
Dayısının silahından çıkan kurşunla hayatını kaybeden kadının cenazesi ailesine teslim edildi
12 Aralık 2025 Cuma - 16:47 Dayısının silahından çıkan kurşunla hayatını kaybeden kadının cenazesi ailesine teslim edildi Antalya’nın Alanya ilçesinde evde yeğenini vurduktan sonra emlak ofisine giden şüpheli, ofisteki yeğeni Deniz Şişman (39)’a ateş açtıktan sonra kapıda oturan eniştesini bacağından vurdu. Olay yerinden uzaklaşan şüpheli, cami avlusunda hayatına son vermek istedi. Olayda 3 kişi yaralanırken, emlak ofisinde vurulan yeğen Deniz Şişman hastanede hayatını kaybetti. Deniz Şişman’nın cenazesi bugün yakınları tarafından Alanya Belediyesi morgundan alındıktan sonra Cikcilli Belediye mezarlığına defnedildi. Olay, dün saat 10.30 sıralarında Alanya ilçesi Saray Mahallesi Yunus Emre Caddesi’nde meydana geldi. Edinilen bilgilere göre İlhan S. (58) isimli şahıs henüz belirlenemeyen nedenle M.Ş. (36) isimli yeğeninin oturduğu eve gitti. Evde yeğenini tabancayla vurduktan sonra Yunus Emre Caddesi’nde bulunan yine yeğenine ait emlak ofisine gitti. Yanında getirdiği tabancayla ofisin içinde bulunan yeğeni Deniz Şişman’a (39) ateş eden İlhan S. olay yerinden ayrılırken, kapıda duran eniştesi Ş.Ş.’yi (65) ise bacağından vurdu. 20 metre ilerde Çelikler Süleymaniye Cami avlusuna giden İlhan S. banka oturduktan sonra aynı silahla hayatına son vermek istedi. Göğsünden ağır yaralanan şüpheli hastaneye kaldırıldı. Ayrıca evde ve ofiste vurulan kişiler çevre hastanelere kaldırılırken, yaralıların durumlarının ciddiyetini koruduğu öğrenildi. Öte yandan emlak ofisinin içinde vurulan Deniz Şişman hastanede yapılan tüm müdahalelere rağmen kurtarılamadı. İhbar üzerine olay yerine çok sayıda polis ve ambulans ekipleri sevk edildi. Dayısı tarafından vurulduktan sonra kaldırıldığı hastanede hayatını kaybeden Deniz Şişman, Alanya Belediyesi morguna kaldırıldı. Deniz Şişman’nın cenazesi belediye morgundan bugün yakınları tarafından teslim alındıktan sonra Cikcilli Belediye mezarlığına defnedildi.
Kemer’de çöp konteynerleri dezenfekte ediliyor
12 Aralık 2025 Cuma - 16:15 Kemer’de çöp konteynerleri dezenfekte ediliyor Kemer Belediyesi Temizlik İşleri Müdürlüğü ekipleri, ilçe genelindeki çöp konteynerlerini sıcak ve ilaçlı suyla yıkayarak dezenfekte çalışmalarını sürdürüyor. Temizlik İşleri Müdürü Adnan Karataş, Kemer genelinde toplam 3 bin 200 çöp konteyneri bulunduğunu belirterek, ekiplerin günde ortalama 80 konteyneri temizlediğini söyledi. Kemer’in tüm mahallelerinde yoğun şekilde devam eden çalışmalar kapsamında, rutin mıntıka ve sokak temizliğinin yanı sıra çöp konteynerleri de özel yıkama aracıyla temizlenip dezenfekte ediliyor. Yıkama işlemi sırasında bir çöp kamyonu da hazır bulunarak konteynerler önce boşaltılıyor, ardından yıkama aracında sıcak ve ilaçlı suyla dezenfekte ediliyor. 6 ton temiz su ve 5 ton pis su kapasitesine, 200 bar basınçlı yıkama sistemine sahip araçla yapılan uygulamanın amaçlarından birinin çevre sağlığını korumak olduğunu belirten Karataş, şöyle konuştu. ‘Kemer’in her mahallesinde temizlik çalışmalarımızı titizlikle sürdürüyoruz. Çöp konteynerlerinde oluşabilecek kötü kokuların ve hijyen sorunlarının önüne geçmek için düzenli yıkama ve dezenfekte işlemlerimizi artırdık. Ekiplerimiz her gün yaklaşık 80 konteyneri temizliyor. Amacımız hem çevremizi daha temiz tutmak hem de vatandaşlarımızın daha sağlıklı bir ortamda yaşamalarını sağlamak.’ Belediye ekipleri, ilçe genelinde çöp konteynerlerinin düzenli aralıklarla yıkanmaya ve dezenfekte edilmeye devam edeceğini bildirdi.
Tırın altında kalan karayolları işçisi hayatını kaybetti
12 Aralık 2025 Cuma - 16:06 Tırın altında kalan karayolları işçisi hayatını kaybetti Antalya’nın Manavgat ilçesinde D-400 Karayolu çevreyolunda yapılan bakım çalışmasında görevli karayolları işçisi tırın altında kalarak ağır yaralandı. Taşeron firmada çalıştığı bildirilen 61 yaşındaki işçi Manavgat Devlet Hastanesi’nde yapılan müdahalelere rağmen hayatını kaybetti. Kaza, Antalya - Alanya D-400 Karayolu üzerinde yaşandı. Edinilen bilgiye göre, Antalya istikametinden Alanya istikametine seyir halindeki Göksel K.’nın kullandığı 07 CHH 373 plaka 07 BIJ 187 dorse plakalı lojistik firmaya ait tır Manavgat çevreyolu köprüsüne 250 metre mesafede Karayolları Bölge Müdürlüğü tarafından köprüde yapılacak çalışma nedeniyle yolda yönlendirme ve dubalama işlemi yapan, taşeron firmada çalışan Ali Andıç’a çarparak altına aldı. Kazan’ın ardından ihbar üzerine olay yerine Antalya Büyükşehir Belediyesi itfaiyesi Manavgat birimine ait kurtarıcı 112 sağlık ekipleri ve polis ekipleri sevk edildi. Tırın altından ekipler tarafından çıkarılan talihsiz işçi Olay yerinde yapılan müdahalenin ardından ağır yaralı olarak kaldırıldığı Manavgat Devlet Hastanesi’nde yapılan tüm müdahalelere rağmen kurtarılamayarak hayatını kaybetti. Ali Andıç’ın kaza yaptığını duyan yakınları Manavgat Devlet hastanesine Akın ettiler. Ali Andıç’ın cenazesi olay yeri inceleme ekipleri, Cumhuriyet Savcısı ve adli tabibin incelemesinin ardından Antalya Adli Tıp Kurumu Morguna gönderildi. Tır sürücüsü Göksel K., olayın ardından gözaltına alınırken kazayla ilgili soruşturma başlatıldı.
Kendi sildiği camı fark etmeyip yüzünü çarpan garson neye uğradığını şaşırdı
12 Aralık 2025 Cuma - 15:17 Kendi sildiği camı fark etmeyip yüzünü çarpan garson neye uğradığını şaşırdı Antalya’da bir restoranda siparişi götüren garson, birkaç gün önce sildiği camı fark etmeyip yüzünü vurdu. Yaşanan olay restorandakileri bir yandan şaşırtıp bir yandan da gülümsetirken, o anlar güvenlik kamerasına yansıdı. Siparişin acele olduğunu belirten garson, "Benden önce kuş da vurdu, izi var bakabilirsiniz" dedi. Antalya’nın Serik ilçesinde bir restoranda yaşanan olay, hem şaşırttı hem de gülümsetti. Camın temizliği nedeniyle neredeyse görünmez hale gelmesi kazaya davetiye çıkardı. İşletme çalışanı Yakup Şuşan, siparişi götürmek için hazırlandığı sırada kısa süre önce kendi sildiği camı fark etmeyerek cam kapıya çarptı. Çarpmanın etkisiyle kısa süreli panik yaşanırken, çalışan kazayı hafif sıyrıklarla atlattı. Olay anı işletmede bulunanlar tarafından şaşkınlıkla izlenirken, o anlar güvenlik kamerasına yansıdı. Görüntülerde Şuşan’ın siparişi götürdüğü sırada cama çarpması ardından acıyla burnunu tutması yer aldı. "Benden önce kuş vurdu, izi var" Garson Yakup Şuşan, "Sipariş vardı, acele ettik biraz. Birkaç gün önce sildiğim camı fark etmedim, kendim çarptım. Sağ olsun hemen Mustafa geldi o yardım etti, tabağı elimden aldı. Daha çok kötü olabilirdi. Benden önce kuş vurmuş, izine bakabilirsiniz. Olay sonrası burnum çok kötü acıdı. Kendim silmiştim camı. İçeride hanım da vardı o da telaşlandı. İçeride müşteriler de vardı. Kusura bakmayın sakarlığımız oldu dedik. O an atmosfer farklıydı. Anlatılmaz, yaşanır. Güzel bir maceramız geçti" dedi.
Antalya’ya 2050 sözü: "Bu şehir için ortak bir gelecek inşa ediyoruz"
12 Aralık 2025 Cuma - 13:08 Antalya’ya 2050 sözü: "Bu şehir için ortak bir gelecek inşa ediyoruz" ATSO Başkanı Yusuf Hacısüleyman, Antalya’nın gelecek 25 yılına yön verecek stratejilerin ortak akılla belirleneceğini söyleyerek, "Antalya 2050 Vizyonu sadece bir plan değil, bu şehre verdiğimiz bir sözdür" dedi. Antalya Ticaret ve Sanayi Odası (ATSO) tarafından, sürdürülebilir kalkınma hedefleri doğrultusunda kentin sosyo-ekonomik yapısını geliştirmek ve yaşam kalitesini artırmak amacıyla Antalya’nın gelecek 25 yılına yön verecek stratejilerin ortak akılla belirleneceği "Antalya 2050 Vizyonu Arama Konferansı" başladı. ATSO öncülüğünde gerçekleştirilen konferans, ATSO Yönetim Kurulu Başkanı Yusuf Hacısüleyman ev sahipliğinde, Antalya Valisi Hulusi Şahin, Serik Kaymakamı Dr. Cemal Şahin, Antalya Büyükşehir Belediye Başkan Vekili Büşra Özdemir, ATSO Meclis Başkanı Ahmet Öztürk, Antalya Esnaf ve Sanatkârlar Odaları Birliği (AESOB) Başkanı Adlıhan Dere, Antalya Ticaret Borsası (ATB) Yönetim Kurulu Başkanı Ali Çandır, kamu kurumları, yerel yönetimler, üniversiteler, meslek kuruluşları, iş dünyası temsilcileri ve sivil toplum paydaşlarının geniş katılımıyla gerçekleşti. Üç gün sürecek olan etkinlik, tarım, turizm, ticaret/sanayi ve kentsel dönüşüm başlıkları altında dört oturum şeklinde ilerleyecek. Elde edilen çıktılar doğrultusunda her alan için hazırlanacak "Antalya 2050 Vizyonu Stratejik Yol Haritası Raporları" ilgili kurumlarla paylaşılarak, belirlenen stratejilerin hayata geçirilmesi için ATSO iş birliğinde projeler geliştirilecek. Antalya’nın uzun vadeli geleceğini ilk kez konuşacağız Toplantının açılış konuşmasını gerçekleştiren ATSO Yönetim Kurulu Başkanı Yusuf Hacısüleyman, şehrin geleceğini planlama konusundaki heyecanlarını vurgulayarak, "ATSO olarak şehrimizin geleceğini planlama konusunda büyük heyecan içinde olduğumuzu ifade etmek isterim. Çünkü ilk kez Antalya’nın uzun vadeli geleceğini konuşacağız, ilk kez camiamızın her kesiminden temsilcileri bir araya getiriyoruz ve ilk kez Antalya’yı farklı sektörler boyutunda, şehircilik boyutunda, insan, çevre ve iklim değişikliği boyutunda her açıdan değerlendireceğiz" dedi. Rakamlarla antalya dinamizmi Hacısüleyman, Antalya’nın ekonomik ve demografik gücüne dikkat çekerek, "Antalya bizler için bir memleket, bir yuva olmanın çok ötesinde bir il. Türkiye’nin en büyük altıncı ekonomisiyiz. Ülkemizde her yıl oluşturulan ekonomik katma değer 100 ise Antalya bunun 3,5’ini üretiyor. Tarımsal üretimde lider illerden biriyiz. Örtü altı üretimde ise birinci sıradayız. Her yıl 17 milyona yakın yabancı turist ağırlıyoruz. Ülkenin hizmet ihracatına, döviz gelirlerine en fazla katkı veren illerden biriyiz. Türkiye’deki konut satışlarının aşağı yukarı yüzde 4-5’i Antalya’da gerçekleşiyor. Nüfusumuz 3 milyona yaklaşıyor. Yurt içinden ve yurtdışından yüksek miktarda göç alıyoruz. Trafikteki araç sayısı 1,5 milyonu aştı. Ülkemizdeki her 5 araçtan biri Antalya yollarında. 500 binden fazla öğrencimiz, 40 bine yakın öğretmenimiz var" ifadelerini kullandı. Hacısüleyman, bu verilerin Antalya’nın dinamizmini gösterdiğini belirterek gelecek planlamalarının bu değişkenlere göre şekillenmesi gerektiğini kaydetti. Geleceğin kentini inşa etmek için bir aradayız Konuşulacak her konu, dile getirilen her öneri ve masaya yatırılacak her sorunun, 2050’nin Antalya’sına atılmış bir tohum olacağını belirten Başkan Hacısüleyman, "Bugün burada, sadece bir toplantı yapmak için değil; geleceğin Antalya’sını hep birlikte inşa etme sorumluluğunu üstlenmek için bir aradayız. Bir şehrin geleceği, yalnızca fiziki projelerle, yatırımlarla veya planlarla değil; o şehirde yaşayan insanların ortak aklıyla, birlikte ürettiği vizyonla, cesareti ve kararlılığıyla şekillenir. İşte bu konferans da tam olarak bu nedenle büyük önem taşıyor" dedi. Hacısüleyman, Antalya’nın ulusal ve uluslararası ölçekteki konumuna ilişkin değerlendirmesini yaparak, sözlerini şöyle sürdürdü: "Antalya, Türkiye’nin vitrin şehirlerinden biridir. Ekonomik olarak ülkemizin en güçlü merkezlerinden biri olmasının yanında, uluslararası ölçekte marka bir şehir olmayı başarmıştır. Türkiye için Antalya turizmin omurgası olduğu gibi, Antalya için de turizm bizim ekonomik yapılanmamızın omurgası. Yılda milyonlarca yabancı turistin kente gelmesi, Antalya’yı ekonomik olarak ayakta tutuyor. Antalya’yı dünyanın farklı kültürlerine ev sahipliği yapan bir ‘barış ve medeniyet vitrini’ hâline getirme konusunda daha fazla ne yapmamız gerektiğini de düşünmeliyiz." Tarım, teknoloji, girişimcilik ve dijital dönüşüm vurgusu Tarımda güçlü yönlerin yanında kırılganlıkların da bulunduğunu belirten Başkan Hacısüleyman, "Tarım konusunda hakikaten büyük bir üretim kapasitemiz var. Türkiye’yi besliyoruz, gelen misafirlerimizi besliyoruz, bir de üzerine ihracat yapıyoruz. Ama aynı zamanda bazı kırılganlıklarımız, bazı zayıf noktalarımız var. Bu konularda ne adımlar atmalı, neler üzerinde kafa yormalıyız? Karşı taraftan, tüm dünyayı saran iki ana eğilim var. Yeni nesil girişimcilik ve yüksek teknoloji yarışı. Antalya bu alanlarda da potansiyeli olan bir il. 2050 için planlarımız ne olmalı? Girişimcilik ekosistemini nasıl desteklemeliyiz? Antalya’nın yüksek teknolojili üretim alanlarını, girişimcileri destekleyen kuluçka merkezlerini, dijital dönüşüme hazır işletmeleri çoğaltmak için neler yapmalıyız? Bunları da konuşmamız gerekiyor" açıklamasında bulundu. Gücümüz insan kaynağı Konuşmasında kentin demografik çeşitliliğine de değinen Hacısüleyman; "Bir şehrin gerçek gücü, insan kaynağıdır. Antalya’nın en büyük avantajı da işte burada yatıyor. Çünkü ilimizde yaşayan yabancı misafirlerin payı son yıllarda hızla artıyor ve bu da Antalya’yı, Türkiye’nin en kozmopolit şehirlerinden biri yapıyor. Bu çeşitliliği enerjiye, sinerjiye, üretime, katma değere dönüştürmek için yapabileceğimiz çok şey var" diye konuştu. Artan şehirleşme ve iklim krizi ciddi riskler taşıyor Kentin büyümesine bağlı riskleri de sıralayan Başkan Hacısüleyman, sözlerini şöyle sürdürdü; "Antalya, ülkemizin en yüksek yaşam kalitesine sahip illerinden biri. Ancak artan nüfus, artan şehirleşme, yoğunlaşan trafik ve bunlara bağlı olarak gürültü kirliliği, görüntü kirliliği, çevre kirliliği gibi risklerimiz de giderek yükseliyor. Şehir içi ulaşım ağı, altyapı ve yeşil alanlarda güçlü, iddialı ve uzun vadeli planlara ihtiyaç var. İklim değişikliği artan yaklaşan bir tehdit olmanın ötesine geçti. Resmen hayatımıza girdi. Su kaynaklarımız azalıyor, sıcaklık artıyor, orman yangınları artıyor. Bunlar zamanla tarım sektörünü de turizm sektörünü de olumsuz etkilemeye başlayacak. Dolayısıyla 2050 vizyonumuz mutlaka, yeşil dönüşüm, yenilenebilir enerji, su yönetimi gibi konuları da içermek zorunda. Antalya ortak akılla büyüyecek Antalya’nın ortak akılla büyüyerek kalkınacağına inandıklarını vurgulayan Başkan Hacısüleyman, ortak akıl vurgusu yaparak, "Vizyon, bir kişinin değil, bir toplumun ürünüdür. 2050, bugünden hazırlanmazsa sadece bir tarih olur; ama bugün çalışırsak bir hedefe dönüşür. 2050 vizyonu konferansında, bilgi ile deneyimi buluşturacak, kamu, akademi, özel sektör ve sivil toplumu bir araya getirecek, fikirlerin çarpışmasına değil, birleşmesine zemin sağlayacak ve Antalya’nın geleceğine dair somut bir yol haritası oluşturacağız" ifadelerini kullandı. Geleceğe umutla bakan bir şehir inşa edeceğiz Antalya’nın geleceğini şekillendirecek güçlü bir adım attıklarını kaydeden Başkan Hacısüleyman, "Eminim ki buradan çıkacak fikirler, öneriler, projeler ve stratejiler, Antalya’nın geleceğini olumlu yönde değiştirecek, geleceğe umutla bakan bir şehir inşa etmemizi sağlayacaktır. Antalya 2050 Vizyonunun sadece bir plan değil; Antalya’ya verdiğimiz bir söz olmasını umuyoruz. Biz bu sözü, çocuklarımıza, torunlarımıza, bu şehre emek veren herkese ve bu eşsiz coğrafyaya veriyoruz" diye konuştu. "Bugünün meselesi su ve iklim" Antalya Valisi Hulusi Şahin, ATSO Arama Konferansı’nda yaptığı konuşmada kentin geleceğinin bugünden alınacak kararlarla belirleneceğini vurgulayarak, "25 yıl sonra dönüp baktıklarında Antalya’ya dair nasıl bir vizyon ortaya koyduğumuzu bugün burada yazdıklarımız gösterecek. Bu nedenle popülizme değil, gerçek sorunlara dokunan çözümlere odaklanmalıyız" dedi. Tarihe not düşecek nitelikte bir toplantıda bir araya gelindiğini belirten Vali Şahin, sosyal bilimlerin laboratuvarının tarih olduğunu hatırlatarak, geçmişten çıkarım yapmadan geleceğe dair doğru politika üretilemeyeceğini söyledi. Antalya’nın 30 yıl öncesiyle bugününün karşılaştırmasını yapan Şahin, turizm ve tarımda yaşanan büyük dönüşümlere dikkat çekti. 1980'li ve 90'lı yılların en büyük sorununun turistik yatak kapasitesi olduğunu hatırlatan Şahin, "Bugün Antalya’nın yatak kapasitesi birçok ülkenin toplamından fazla. O dönem eksik olan ne varsa bugün fazlasıyla var edildi. Ama artık başka şeyleri konuşuyoruz" dedi. Tarımda da benzer bir değişim yaşandığını vurgulayan Vali Hulusi Şahin, geçmişte en temel meselenin verimlilik ve mekanizasyon olduğunu, bugün ise su kıtlığı ve iklim krizinin ön planda olduğunu söyledi. "Artık üretimi değil, suyu konuşuyoruz. Antalya’nın en kıymetli varlığı su. Onu korumak ve doğru yönetmek zorundayız" diye konuştu. "En acil gündem: kentsel dönüşüm ve şehircilik" Arama Konferansı'nda tartışılan tüm başlıkların önemli olduğunu söyleyen Şahin, özellikle şehircilik ve kentsel dönüşüm konusunun kritik seviyede olduğunu belirterek sözlerini şöyle sürdürdü; "Antalya’nın yapı stoğu ciddi anlamda yetersiz. Sadece bina yenilemek değil, şehirleri yeniden planlamak zorundayız. Kimi yerde zemin sıkıntılı, kimi yerde aşırı sıkışık yapılaşma var. Antalya merkez, Kumluca, Alanya… Hepsi bütüncül bir planlamaya ihtiyaç duyuyor." Antalya’da deprem riskinin düşük görülmesine rağmen yakın zamanda yaşanan 4.9’luk sarsıntının bir uyarı niteliğinde olduğunu belirten Şahin, "Oturduğumuz evlerin hangi yıllarda, hangi şartlarda yapıldığını düşünmek zorundayız" dedi. "2050’de bıraktığımız metinler olacak" Vali Şahin, "Bu konferanstan çıkacak her rapor, her öneri 2050’nin Antalya’sına ışık tutacak. Bugünün popülist tartışmaları hatırlanmayacak ama bugün çözüme kavuşturmadığımız her sorun geleceğe taşınacak. Gelin, bu kente kalıcı katkı sunan bir yol haritası oluşturalım" diye konuştu. Antalya sadece turizm değil, ticaret ve üretim üssü Antalya Büyükşehir Belediye Başkan Vekili Büşra Özdemir, ATSO Arama Konferansı’nda yaptığı konuşmada, Antalya’nın turizm kenti olmanın ötesinde güçlü bir ticaret merkezi ve tarımda dünya markası olma potansiyeline sahip bir üretim üssü olduğunu söyledi. Özdemir, kentin inovasyon ve girişimcilik alanında da giderek büyüyen bir çekim noktası haline geldiğini vurgulayan Özdemir, Antalya’nın geleceğinin tüm kurum ve kuruluşların işbirliğiyle şekilleneceğini belirtti. Antalya Büyükşehir Belediyesi olarak, üst düzey yöneticiler ve yaklaşık 20 uzman personelle konferansa katkı sunduklarını kaydeden Özdemir, arama konferanslarının yalnızca sorunları değil, kentlerin potansiyellerini de ortaya koyduğunu dile getirerek, "Bugün burada yalnızca sorunları konuşmak için değil; çözümler üretmek, yeni fırsatlar keşfetmek ve sürdürülebilir, dirençli bir Antalya ekonomisi için güçlü bir yol haritası oluşturmak için toplandık" dedi. Konferanstan dijitalleşme, yeşil dönüşüm, iklim kriziyle mücadele, kent planlaması, istihdam ve üretim gibi birçok alanda yol gösterici sonuçlar beklediklerini belirten Özdemir, "Antalya’nın geleceğini birlikte konuşmak, birlikte karar almak ve birlikte uygulamak zorundayız" ifadelerini kullandı.
Yalnız yaşayan yaşlı kadına şefkat eli
12 Aralık 2025 Cuma - 12:06 Yalnız yaşayan yaşlı kadına şefkat eli Kepez Belediyesi, Evde Sağlık Hizmetleri kapsamında Varsak Karşıyaka Mahallesi’nde yalnız yaşayan 80 yaşındaki Fatma Yamacı’nın evini temizledi. Fatma teyzenin temizlik sırasında yaptığı açıklama herkesi duygulandırdı; "Bana evladım bakmıyor, Allah Mesut Kocagöz’den bin kere razı olsun. Onun baktığı gibi onun evlatları da ona iyi baksınlar" dedi. Kepez Belediyesi, ilçe genelinde tek başına yaşayan, kendi işini kendisi yapamayacak durumda veya ihtiyaç sahibi her yaşlıya ‘Evde Sağlık Hizmeti’ ile sıcak yardım eli uzatıyor. Sağlık İşleri Müdürlüğü ekipleri, Evde Sağlık Hizmeti’ ile 80 yaşındaki Fatma Yamacı’ya sosyal belediyecilik hizmeti ulaştırdı. Ekipler, Fatma Yamacı’nın evini temizleyerek sağlık kontrollerini gerçekleştirdi ve günlük yaşamına destek sağladı. Varsak Karşıyaka Mahalle Muhtarı Ercan Alkan, Fatma Teyze’nin yalnız olduğunu belirterek belediyeye başvurduğunu ifade etti. Alkan, "Belediyemiz hemen harekete geçti, doktor ve temizlik ekipleri geldi. Fatma Teyzemizin evi temizlendi, sağlığı takip ediliyor" dedi. Fatma Yamacı ise aldığı hizmetten büyük memnuniyet duyduğunu belirterek, "Eşim 15 yıl önce vefat etti. Burada yalnız yaşıyorum. Geldiler, benimle ilgilendiler, bana baktılar. Bana kimse bakmıyordu. Allah Mesut Kocagöz’den bin kere razı olsun. İşleri rast gitsin inşallah, onunda evlatları varsa yaşlandığında ona iyi baksınlar inşallah. Ben bu hizmetten çok memnun kaldım" dedi. Yamacı, kendisine her konuda destek olan Varsak Karşıyaka Mahalle Muhtarı Ercan Alkan’a da teşekkür ederek, "Allah ondan da razı olsun" diye konuştu.
Antalya’da çiftçiler 1,5 dönümlük tarlaya 13 bin marulla Türk bayrağı deseni oluşturdu
12 Aralık 2025 Cuma - 11:38 Antalya’da çiftçiler 1,5 dönümlük tarlaya 13 bin marulla Türk bayrağı deseni oluşturdu Antalya’da iki üreticinin, bir buçuk dönümlük tarlaya diktiği marullarla hilal ve yıldız deseni oluşturması yoğun ilgi gördü. Üreticiler, "Vatan ve bayrak sevgimizi toprağa yansıttık" dedi. Muratpaşa ilçesi Zümrütova Mahallesi’nde iki üreticinin bir buçuk dönümlük araziye yerleştirdikleri binlerce marulu özel bir düzenle dikerek oluşturduğu Türk bayrağı deseni dikkat çekti. Kırmızı yapraklı marulların arasına yerleştirilen açık yeşil kıvırcık marullarla verilen hilal ve yıldız formu, bölgeden geçenlerin yoğun ilgisini çekiyor. "Yaklaşık 13 bin marul ektik" Türk bayrağı figürünün fikir babası ve uygulayıcılarından çiftçi Recep Ülker, bir ay önce ekime başladıklarını belirterek şunları söyledi: "Marulu bir ay önce, Kasım’ın birinde ektik. Türk bayrağını geçen sene de denemiştik ancak dolu ve hava şartları nedeniyle olmamıştı. Bu yıl kuzenimle birlikte yeniden niyetlendik, uğraştık. Hava yine zorlasa da çok güzel bir duruma getirdik. Vatanımıza, milletimize, bayrağımıza bağlı olduğumuz için böyle bir çalışma yapmak istedik ve ortaya gerçekten güzel bir görüntü çıktı. Burası yaklaşık bir buçuk dönüm ve buraya 13 bin marul ektik. Bayrak formu için ortaya kıvırcık marul yerleştirdim. Hasada yaklaşık 15 gün var. Görenler ‘İlk defa böyle bir şey gördük, çok güzel olmuş’ diyerek çok memnun olduklarını söylediler. Sosyal medyada paylaştıktan sonra da herkes arayıp tebrik etti. Bu da beni gururlandırdı. Bir dahaki sefere daha büyük bir alanda yapmak istiyorum." "Vatan ve bayrak sevgisini böyle yansıttık" Ülker, uzun yıllardır yeşillik üretimi yaptığını aktararak şöyle devam etti: "Benim mesleğim çiftçilik; maydanoz, roka gibi yeşilliklerle uğraşıyoruz. Bu bayrak fikri geçen sene aklımıza gelmişti ama hava şartlarından dolayı gerçekleşmemişti. Bu yıl kendi tarlamda yeniden denemeye karar verdik. İlk günlerde yağmur çok yağınca ‘belki olmayacak’ diye düşündük ama ‘Olacak inşallah’ diyerek işe devam ettik. Gerekli tüm bakımları, takviyeleri yaptık ve sonunda çok güzel bir görüntü ortaya çıktı. Vatan ve bayrak sevgimizi toprağa bu şekilde yansıtmış olduk. Ne mutlu Türküm diyene." Üreticilerden Sadık Şam ise çalışmayı kuzeniyle birlikte hayata geçirdiklerini belirterek şunları söyledi: "Antalya’nın yerlisiyiz. Aynı zamanda çiftçilik ve tarımla uğraşıyoruz. Geçen sene biz bu kırmızı marulu benim tarlada denedik. Hava şartlarından dolayı pek tam randımanlı olmadı. Bu sene de kuzenimle, dayıoğlum Recep Ülker’le beraber aynı uygulamayı yaptık. Hava şartları bu sene el verdi. Ondan dolayı biraz daha güzel oldu. Ve gelişime şu an daha açık. İçimizdeki bayrak vatan sevgisini topraklara yansıtalım dedik. Böyle bir görüntü, böyle bir görsel oluştu. Bundan dolayı mutluyuz. Çevremizdeki arkadaşlar, eş dost yaptığımız uygulamayı başarılı buldu. Güzel buldular." Hilal ve yıldız görünümü veren marulların hasadına yaklaşık iki hafta kaldığı belirten üreticiler, gelecek sezon çalışmayı daha büyük bir alanda yeniden uygulayacaklarını da sözlerine ekledi.