Yerel Haberler
Antalya
Kepez Belediyesi, ilçeyi kendi yetiştirdiği bitkilerle yeşillendiriyor 20 Kasım 2024 Çarşamba - 15:05:04 Antalya’nın Kepez ilçesi belediye seralarında yetişen bitkilerle yeşilleniyor. Kepez Belediyesi, peyzaj çalışmasında kullandığı bitkilerinin önemli bir bölümünü kendi serasından karşılıyor. Park ve Bahçeler Müdürlüğü, Atatürk Mahallesi’nde 8 bin 550 metrekare alana kurulu bitki ve fidan üretimi tesisinde yetiştirdiği bitkilerle ilçeyi yeşillendiriyor. Tesiste, uzman teknik personel tarafından bilimsel yöntemlerle ağaç, çalı bitkisi ve mevsimlik çiçekler yetiştiriliyor. Bu bitki ve çiçekler; ilçenin cadde, bahçe, meydan, kavşak ve parklarının yeşillendirilmesi çalışmasında kullanılıyor. Üretim fidanlığında ayrıca çelikleme yöntemi ile çalı bitkisi ve ağaç üretimi de yapılıyor. Tesiste, yılda 60 bin civarında biberiye, kartopu, kurtbağrı, taflan, begonvil, akşamsefası, zakkum, Japon gülü, duranta, buz çiçeği, hanımeli, mine, ruellia ve benjamin üretimi gerçekleştiriliyor. Vatandaşlar tesiste yetiştirilen ağaç, çalı bitkilerini ve mevsimlik çiçekleri uygun bir fiyata satın alabiliyor. “Üretim miktarı 60 binden 100 bine çıkıyor” Sakarya Bulvarı’ndaki bitki ve sera üretim tesisini gezen Başkan Mesut Kocagöz, tesiste başarılı bir bitki üretimi yapıldığını aktararak, “Seramızda yılda 60 bin civarında olan üretim miktarımızı, bitki çeşitliliğimizi daha da zenginleştirerek, 100 bine çıkarmayı hedefliyoruz. Seramızda yetiştirdiğimiz bitki ve ağaçlarla Kepez’i yeşillendirmeye ve güzelleştirmeye devam edeceğiz” diye konuştu.
20 Kasım 2024 Çarşamba - 14:39 Aksu’da 40 kilometrelik kanalizasyon çalışmasında sona yaklaşıldı Antalya Büyükşehir Belediyesi, Aksu ilçesindeki 40 kilometrelik kanalizasyon altyapı çalışmasında sona yaklaştı. 185 milyon TL yatırım maliyetiyle hayata geçirilen proje tamamlandığında, bölge halkı modern ve çevreci bir altyapıya kavuşacak. Antalya Büyükşehir Belediyesi, yeni yerleşim alanlarında ve hızla artan nüfus yoğunluğunun yaşandığı bölgelerde altyapı çalışmalarına devam ediyor. ASAT Genel Müdürlüğü ekipleri bu kapsamda Aksu ilçesindeki Altıntaş, Güzeloba ve Ermenek mahallelerinde kanalizasyon çalışması gerçekleştiriyor. Bölgenin altyapı eksikliklerini gidermeye yönelik başlatılan çalışma modern ve çevreci bir kentleşme hedefiyle ilerliyor. 2025’in ilk çeyreğinde tamamlanacak Büyükşehir Belediyesi Kanalizasyon Yapım İşleri Şube Müdürlüğü Kontrol Mühendisi Fatih Şahin, çalışmaların hızla devam ettiğini belirterek, “Aksu ilçesi Altıntaş ve Muratpaşa ilçesi Ermenek mahallelerindeki kollektör ve şebeke hatlarının çalışmalarını 6 ekiple sürdürüyoruz. 40 kilometrelik projenin 30 kilometrelik kısmını tamamladık. Projenin tamamını 2025’in ilk çeyreğinde bitirerek, Lara Atık Su Arıtma Tesislerine bağlayacağız. Böylece Altıntaş ve Ermenek mahalleleri modern bir altyapıya kavuşmuş olacak” dedi. Altıntaş Mahalle Muhtarı Bilal Çelik, projenin önemine dikkat çekerek, “Mahallemizdeki en büyük sorun altyapı eksikliğiydi. Başkanımızla görüşmemizde, Konyaaltı Belediyesi zamanında nasıl hizmet getirdiyseniz, buraya da aynısını istiyoruz dedik. Başkanımız, Konyaaltı’na ne yaptıysam, Aksu’ya bir fazlasını yapacağım demişti” ifadelerini kullandı.
20 Kasım 2024 Çarşamba - 14:38 Yıkımı yılan hikayesine dönen denize sıfır çardaklar yine yıkılamadı Antalya’nın Aksu ilçesinde bulunan ve 5 yıldızlı otellere komşu olan çardakların yıkımı için verilen süre sona erdi. Sabah saatlerinde bölgeye gelen belediye ekipleri ile vatandaşlar arasında küçük çaplı gerginlikler yaşandı. Antalya’nın Aksu ilçesinde deniz kaplumbağalarının yuvalama alanı olduğu gerekçesi ile Kumköy Sahili’nde bulunan 700 çardak için alınan yıkım kararının ardından çardak sahiplerine verilen süre bugün sona erdi. Sabah saatlerinde yıkım kararını uygulamak üzere çardakların bulunduğu Kumköy sahiline gelen Aksu Belediyesi ekipleri ile vatandaşlar karşı karşıya geldi. Vatandaşlar alana gelen iş makinelerinin önünü araçlarla keserek girişlerine izin vermedi. Belediye yetkilileri ile vatandaşlar arasında çardakların yıkımı konusunda uzun süre tartışma yaşandı. Vatandaşlar ile belediye görevlileri arasında uzun süre yapılan görüşmeler sonucunda sahipsiz çardakların yıkılması, kalanlar için ise süre verilmesi kararlaştırıldı. “Çardaklar bölge halkı için bir gelenek” Çardakların bölge halkı için bir gelenek olduğunu belirten Kumköy Yaşatma Derneği Başkanı Abdullah Kaya, “Burada ileriye dönük mahkeme kararı var. Bölge İdare Mahkemesi’nde yürütmeyi durdurma kararı yetişmediği için inşallah planlı bir şekilde burayı düzelteceğiz. Bir süre verilip daha sonra devam edileceği söylendi. Biz Belediye Başkanı ve Vali Beyle bu konuyu tekrar görüşüp bir netice alacağımıza inanıyorum. Burası Yörük kültürü, burası bir gelenek. Burası halkın denize girebileceği, yaşayabileceği bir yer. Biz istiyoruz ki güzel bir yer olsun. Kumluca gibi olsun, bunu başarırsak daha yaşanabilir bir sahil yapacağız burayı. Biz söz verdik, inşallah başkanımızda bir şekilde buraya bir çözüm bulacak. Şu anda yıkım yapılacak fakat devletimize güveniyoruz. Belediye başkanımız da bize söz verdi, inşallah sözünü tutar” dedi. “Seçimde verdiği sözü tutsun” Bölgede çardağı bulunan vatandaşlardan Ahmet Kabakçı ise Aksu Belediye Başkanı tarafından kendilerine seçim döneminde söz verildiğini belirterek, “Kimsenin eline bir kağıt vermeden 20 gün önce gelip herkesin kapısının önüne asmışlar. Aksu Belediye Başkanı bize yer göstereceğim diyorsa biz buna da kabulüz ama önce şunu yapması gerekiyor. Önce projeyi gösterecek bize, ödemesi varsa biz bunu da kabul ediyoruz. Eğer böyle bir şey yok diyorsa önce otellerin yerini yıkacak. Caretta bölgesiyle, 1. Derece Sit Alanı ilan edildiyse önce otellerin olduğu yeri yıkacak. Buraya kepçeyi getirip ’Ben halkın çardağını yıkacağım’ diyemez. Bunları halkı bildirecek. Aksu Belediyesi’nin 2026’ya kadar çardak yıkılmayacak diye seçim vaadi var. Bunu İsa Başkan bizzat kendisi söyledi. Sonra da ’Kararı ben almadım, valilik aldı’ diyor. Madem kararı valilik aldıysa, önce projeyi öne sür. O zaman çardak halkı çardakları kendi yıkmazsa istediği şekilde yıkabilir. Ama önce verdiği vaadi yerine getirsin” ifadelerini kullandı. “Carettalara halk sahip çıkıyor” Bölgede çardaklarda yaşayan vatandaşın carettalara sahip çıktığının altını çizen Kabakçı, “Projelendirsin, ödeneği varsa ödeneği yapsın. Bunu halk zaten kabul ediyor. Ben buraya yıkıp sonra yer göstereceğim şeklinde bir dünya yok. Bunu halk kabul etmiyor. Halk buraya giremiyor deniliyor. Külliyen yalan. Hadi vatandaş gitsin bir tane beach’in önünde denize girsin. Bunu otel kabul etmez. Ama burada halk her zaman için gelip denizine giriyor. Yeri geliyor suyunu, ihtiyaçlarını bizden istiyor. Atılan çöpleri buradaki halk topluyor, halk buraya sahip çıkıyor. İsa Başkan bize söz verdiyse, caretta bölgesi deniliyorsa burada kimseye izin verilmeyecek. Caretta bölgesine bu halk sahip çıkıyor. Carettalara halk sahip çıkıyor” şeklinde konuştu. Bir başka çardak sahibi Ali Koyun ise, “Burada çifte standart uygulanıyor. Burada bir otele ait olan sahili hem betonarme yaparak hem de yanına baraka yaparak bakanlık izniyle kullanıma başladıklarını ifade ediyorlar. Eğer burası doğal sit alanı, caretta koruma bölgesi ise buranında aynı çardaklar statüsünde olması ya da çardaklara da aynı statü tanınmalı. Yıkılacaksa otele ait olan bölgenin de ruhsatı iptal edilmeli, ilk önce oradan yıkıma başlanmalı, çifte standart uygulanmamalı. Burada 23-24 yıldır yaşayan çardak sahipleri var” dedi. “Benim torunlarımda burada büyüyecek” 58 yaşında olduğunu ve çardaklarda büyüdüğünü söyleyen Saniye Kurt ise, “Ben burada büyüdüm, 58 yaşındayım. Benim torunlarım da burada büyüyecek, apartmanda yaşamayacak, toprağa basacak. Apartmanda yaşayan çocuklar şu anda hastane köşelerinde serum yiyor, ilaç yükleniyor vücutlarına. Her yer betonlaştı, burası kaldı bir tek. Belek, Kadriye, Kundu gitti. Şimdi gözlerini buraya diktiler. Burası mahkemelik, buraya kimse bir şey yapamaz. Belediye başkanları 5 yıl, 10 yıl başkanlık yapıp gidiyorlar. Daha önce niye böyle bir şey yoktu. Biz burada büyüdük. Her yıl biz buraya gelip 4-5 ay burada kalıyoruz. Niye şimdi var. İsa Başkan başa geçerken herkese bir sözü vardı. Halk onun arkasında durduysa o da dursun” ifadelerini kullandı. Belediye ekipleri sahipleri bulunmayan çardakların yıkımını gerçekleştirdikten sonra bölgeden ayrıldı.
Kepez Belediyesi, ilçeyi kendi yetiştirdiği bitkilerle yeşillendiriyor
20 Kasım 2024 Çarşamba - 15:05 Kepez Belediyesi, ilçeyi kendi yetiştirdiği bitkilerle yeşillendiriyor Antalya’nın Kepez ilçesi belediye seralarında yetişen bitkilerle yeşilleniyor. Kepez Belediyesi, peyzaj çalışmasında kullandığı bitkilerinin önemli bir bölümünü kendi serasından karşılıyor. Park ve Bahçeler Müdürlüğü, Atatürk Mahallesi’nde 8 bin 550 metrekare alana kurulu bitki ve fidan üretimi tesisinde yetiştirdiği bitkilerle ilçeyi yeşillendiriyor. Tesiste, uzman teknik personel tarafından bilimsel yöntemlerle ağaç, çalı bitkisi ve mevsimlik çiçekler yetiştiriliyor. Bu bitki ve çiçekler; ilçenin cadde, bahçe, meydan, kavşak ve parklarının yeşillendirilmesi çalışmasında kullanılıyor. Üretim fidanlığında ayrıca çelikleme yöntemi ile çalı bitkisi ve ağaç üretimi de yapılıyor. Tesiste, yılda 60 bin civarında biberiye, kartopu, kurtbağrı, taflan, begonvil, akşamsefası, zakkum, Japon gülü, duranta, buz çiçeği, hanımeli, mine, ruellia ve benjamin üretimi gerçekleştiriliyor. Vatandaşlar tesiste yetiştirilen ağaç, çalı bitkilerini ve mevsimlik çiçekleri uygun bir fiyata satın alabiliyor. “Üretim miktarı 60 binden 100 bine çıkıyor” Sakarya Bulvarı’ndaki bitki ve sera üretim tesisini gezen Başkan Mesut Kocagöz, tesiste başarılı bir bitki üretimi yapıldığını aktararak, “Seramızda yılda 60 bin civarında olan üretim miktarımızı, bitki çeşitliliğimizi daha da zenginleştirerek, 100 bine çıkarmayı hedefliyoruz. Seramızda yetiştirdiğimiz bitki ve ağaçlarla Kepez’i yeşillendirmeye ve güzelleştirmeye devam edeceğiz” diye konuştu.
Aksu’da 40 kilometrelik kanalizasyon çalışmasında sona yaklaşıldı
20 Kasım 2024 Çarşamba - 14:39 Aksu’da 40 kilometrelik kanalizasyon çalışmasında sona yaklaşıldı Antalya Büyükşehir Belediyesi, Aksu ilçesindeki 40 kilometrelik kanalizasyon altyapı çalışmasında sona yaklaştı. 185 milyon TL yatırım maliyetiyle hayata geçirilen proje tamamlandığında, bölge halkı modern ve çevreci bir altyapıya kavuşacak. Antalya Büyükşehir Belediyesi, yeni yerleşim alanlarında ve hızla artan nüfus yoğunluğunun yaşandığı bölgelerde altyapı çalışmalarına devam ediyor. ASAT Genel Müdürlüğü ekipleri bu kapsamda Aksu ilçesindeki Altıntaş, Güzeloba ve Ermenek mahallelerinde kanalizasyon çalışması gerçekleştiriyor. Bölgenin altyapı eksikliklerini gidermeye yönelik başlatılan çalışma modern ve çevreci bir kentleşme hedefiyle ilerliyor. 2025’in ilk çeyreğinde tamamlanacak Büyükşehir Belediyesi Kanalizasyon Yapım İşleri Şube Müdürlüğü Kontrol Mühendisi Fatih Şahin, çalışmaların hızla devam ettiğini belirterek, “Aksu ilçesi Altıntaş ve Muratpaşa ilçesi Ermenek mahallelerindeki kollektör ve şebeke hatlarının çalışmalarını 6 ekiple sürdürüyoruz. 40 kilometrelik projenin 30 kilometrelik kısmını tamamladık. Projenin tamamını 2025’in ilk çeyreğinde bitirerek, Lara Atık Su Arıtma Tesislerine bağlayacağız. Böylece Altıntaş ve Ermenek mahalleleri modern bir altyapıya kavuşmuş olacak” dedi. Altıntaş Mahalle Muhtarı Bilal Çelik, projenin önemine dikkat çekerek, “Mahallemizdeki en büyük sorun altyapı eksikliğiydi. Başkanımızla görüşmemizde, Konyaaltı Belediyesi zamanında nasıl hizmet getirdiyseniz, buraya da aynısını istiyoruz dedik. Başkanımız, Konyaaltı’na ne yaptıysam, Aksu’ya bir fazlasını yapacağım demişti” ifadelerini kullandı.
Yıkımı yılan hikayesine dönen denize sıfır çardaklar yine yıkılamadı
20 Kasım 2024 Çarşamba - 14:38 Yıkımı yılan hikayesine dönen denize sıfır çardaklar yine yıkılamadı Antalya’nın Aksu ilçesinde bulunan ve 5 yıldızlı otellere komşu olan çardakların yıkımı için verilen süre sona erdi. Sabah saatlerinde bölgeye gelen belediye ekipleri ile vatandaşlar arasında küçük çaplı gerginlikler yaşandı. Antalya’nın Aksu ilçesinde deniz kaplumbağalarının yuvalama alanı olduğu gerekçesi ile Kumköy Sahili’nde bulunan 700 çardak için alınan yıkım kararının ardından çardak sahiplerine verilen süre bugün sona erdi. Sabah saatlerinde yıkım kararını uygulamak üzere çardakların bulunduğu Kumköy sahiline gelen Aksu Belediyesi ekipleri ile vatandaşlar karşı karşıya geldi. Vatandaşlar alana gelen iş makinelerinin önünü araçlarla keserek girişlerine izin vermedi. Belediye yetkilileri ile vatandaşlar arasında çardakların yıkımı konusunda uzun süre tartışma yaşandı. Vatandaşlar ile belediye görevlileri arasında uzun süre yapılan görüşmeler sonucunda sahipsiz çardakların yıkılması, kalanlar için ise süre verilmesi kararlaştırıldı. “Çardaklar bölge halkı için bir gelenek” Çardakların bölge halkı için bir gelenek olduğunu belirten Kumköy Yaşatma Derneği Başkanı Abdullah Kaya, “Burada ileriye dönük mahkeme kararı var. Bölge İdare Mahkemesi’nde yürütmeyi durdurma kararı yetişmediği için inşallah planlı bir şekilde burayı düzelteceğiz. Bir süre verilip daha sonra devam edileceği söylendi. Biz Belediye Başkanı ve Vali Beyle bu konuyu tekrar görüşüp bir netice alacağımıza inanıyorum. Burası Yörük kültürü, burası bir gelenek. Burası halkın denize girebileceği, yaşayabileceği bir yer. Biz istiyoruz ki güzel bir yer olsun. Kumluca gibi olsun, bunu başarırsak daha yaşanabilir bir sahil yapacağız burayı. Biz söz verdik, inşallah başkanımızda bir şekilde buraya bir çözüm bulacak. Şu anda yıkım yapılacak fakat devletimize güveniyoruz. Belediye başkanımız da bize söz verdi, inşallah sözünü tutar” dedi. “Seçimde verdiği sözü tutsun” Bölgede çardağı bulunan vatandaşlardan Ahmet Kabakçı ise Aksu Belediye Başkanı tarafından kendilerine seçim döneminde söz verildiğini belirterek, “Kimsenin eline bir kağıt vermeden 20 gün önce gelip herkesin kapısının önüne asmışlar. Aksu Belediye Başkanı bize yer göstereceğim diyorsa biz buna da kabulüz ama önce şunu yapması gerekiyor. Önce projeyi gösterecek bize, ödemesi varsa biz bunu da kabul ediyoruz. Eğer böyle bir şey yok diyorsa önce otellerin yerini yıkacak. Caretta bölgesiyle, 1. Derece Sit Alanı ilan edildiyse önce otellerin olduğu yeri yıkacak. Buraya kepçeyi getirip ’Ben halkın çardağını yıkacağım’ diyemez. Bunları halkı bildirecek. Aksu Belediyesi’nin 2026’ya kadar çardak yıkılmayacak diye seçim vaadi var. Bunu İsa Başkan bizzat kendisi söyledi. Sonra da ’Kararı ben almadım, valilik aldı’ diyor. Madem kararı valilik aldıysa, önce projeyi öne sür. O zaman çardak halkı çardakları kendi yıkmazsa istediği şekilde yıkabilir. Ama önce verdiği vaadi yerine getirsin” ifadelerini kullandı. “Carettalara halk sahip çıkıyor” Bölgede çardaklarda yaşayan vatandaşın carettalara sahip çıktığının altını çizen Kabakçı, “Projelendirsin, ödeneği varsa ödeneği yapsın. Bunu halk zaten kabul ediyor. Ben buraya yıkıp sonra yer göstereceğim şeklinde bir dünya yok. Bunu halk kabul etmiyor. Halk buraya giremiyor deniliyor. Külliyen yalan. Hadi vatandaş gitsin bir tane beach’in önünde denize girsin. Bunu otel kabul etmez. Ama burada halk her zaman için gelip denizine giriyor. Yeri geliyor suyunu, ihtiyaçlarını bizden istiyor. Atılan çöpleri buradaki halk topluyor, halk buraya sahip çıkıyor. İsa Başkan bize söz verdiyse, caretta bölgesi deniliyorsa burada kimseye izin verilmeyecek. Caretta bölgesine bu halk sahip çıkıyor. Carettalara halk sahip çıkıyor” şeklinde konuştu. Bir başka çardak sahibi Ali Koyun ise, “Burada çifte standart uygulanıyor. Burada bir otele ait olan sahili hem betonarme yaparak hem de yanına baraka yaparak bakanlık izniyle kullanıma başladıklarını ifade ediyorlar. Eğer burası doğal sit alanı, caretta koruma bölgesi ise buranında aynı çardaklar statüsünde olması ya da çardaklara da aynı statü tanınmalı. Yıkılacaksa otele ait olan bölgenin de ruhsatı iptal edilmeli, ilk önce oradan yıkıma başlanmalı, çifte standart uygulanmamalı. Burada 23-24 yıldır yaşayan çardak sahipleri var” dedi. “Benim torunlarımda burada büyüyecek” 58 yaşında olduğunu ve çardaklarda büyüdüğünü söyleyen Saniye Kurt ise, “Ben burada büyüdüm, 58 yaşındayım. Benim torunlarım da burada büyüyecek, apartmanda yaşamayacak, toprağa basacak. Apartmanda yaşayan çocuklar şu anda hastane köşelerinde serum yiyor, ilaç yükleniyor vücutlarına. Her yer betonlaştı, burası kaldı bir tek. Belek, Kadriye, Kundu gitti. Şimdi gözlerini buraya diktiler. Burası mahkemelik, buraya kimse bir şey yapamaz. Belediye başkanları 5 yıl, 10 yıl başkanlık yapıp gidiyorlar. Daha önce niye böyle bir şey yoktu. Biz burada büyüdük. Her yıl biz buraya gelip 4-5 ay burada kalıyoruz. Niye şimdi var. İsa Başkan başa geçerken herkese bir sözü vardı. Halk onun arkasında durduysa o da dursun” ifadelerini kullandı. Belediye ekipleri sahipleri bulunmayan çardakların yıkımını gerçekleştirdikten sonra bölgeden ayrıldı.
Tarım girdi maliyetleri son dört yılın en düşük seviyesinde
20 Kasım 2024 Çarşamba - 14:37 Tarım girdi maliyetleri son dört yılın en düşük seviyesinde Antalya Ticaret Borsası (ATB) ve Antalya Tarım Konseyi (ATAK) Yönetim Kurulu Başkanı Ali Çandır, eylül ayı Tarımsal Girdi Fiyat Endeksi’nin (Tarım-GFE) aylık ve yıllık olarak 2020 yılından bu yana en düşük seviyesinde olduğunu söyledi. Ali Çandır, Türkiye İstatistik Kurumu’nun açıkladığı eylül ayı Tarımsal Girdi Fiyat Endeksi’ni değerlendirdi. Çandır, eylül ayı Tarım-GFE’nin alt kalemlerine bakıldığında tarımda kullanılan mal ve hizmetlerin fiyatlarında aylıkta yüzde 1.58 ve yıllıkta ise yüzde 29.71’lik artış olduğunu belirtti. Çandır, tohumda aylık yüzde 6.10, enerjide yüzde eksi 1.84, gübrede yüzde 2.14, ilaçta yüzde 0.94, veteriner hizmetlerinde yüzde 2.70, yemde yüzde 2.22 ve diğer kalemlerde ise yüzde 1.96’lık değişimlere dikkat çekerken, yıllıkta ise tohumda yüzde 58.03, enerjide yüzde 19.80, gübrede yüzde 8.64, ilaçta yüzde 22.89, veteriner hizmetlerinde yüzde 74.12, yemde yüzde 28.10 ve diğer kalemlerde ise yüzde 66.23’lük artış olduğunu kaydetti. Tarımsal yatırıma katkı sağlayan mal ve hizmetlerin fiyatlarında aylık yüzde 2.87, yıllık yüzde 45.28’lik artış ilan edildiğini belirten Çandır, şu değerlendirmede bulundu: “Eylül ayında Tarım-GFE alt kalemlerindeki değişimler, yılbaşından bu yana derece derece düşüş eğilimi gösterirken, eylül ayında bu düşüş hız kazanmıştır. Bu düşüşte en ciddi olan, enerji kalemindeki aylık yüzde eksi 1.84’lük düşüş olmuştur. Yıllıkta ise uzun bir aradan sonra ilk defa tek haneye düşen gübre kalemi dikkat çekmiştir. Yıllık yüzde 8.64’lük enflasyonla ilk tek haneli kalem olma özelliği ortaya çıkmıştır. Çoğu kalemde manşet enflasyonun altında rakamlar ilan edilirken, veterinerlik kaleminin yüzde 74.12’lik ve diğer kaleminin yüzde 66.23’lük enflasyonları yüksek seyredişleri ile dikkat çekmiştir.” “Üreticinin tek maliyeti girdi kalemleri değil” TÜİK’in açıkladığı eylül ayı tarımsal üretici fiyat endeksi Tarım-ÜFE’nin aylık yüzde 2 ile 10 yıllık eylül ortalamasının 1.72 üzerinde ilan edildiğini kaydeden Çandır, yıllıkta yüzde 31.09 ile 10 yıllık ortalamanın 25.07 üzerinde açıklandığına dikkat çekti. Çandır, “Tarımsal faaliyetlerde bulunanlar açısından son bir yıllık eğilim, genel olarak üretici aleyhine seyretmiştir. Ancak mayıs, haziran ve eylül aylarında bu aleyhte eğilim yerini üretici lehine çevirmiştir. Yıllık girdi maliyetleri artışı ise nispi olarak üretici fiyatları artışının yüzde 30 altında seyretmiştir. Üretici, eylül ayında aylıkta lehte bir durum yaşarken yıllıkta ciddi zarar etmeye devam etmiştir. Esasen hem aylıkta hem de yıllıkta üretici fiyatlarının nispi olarak tarımsal girdi fiyatlarından ciddi bir yükseklikte seyretmesi sürdürülebilirlik bakımından önem taşımaktadır. Çünkü üreticinin tek maliyet grubu girdi kalemleri değil en az onun kadar da diğer maliyetleri söz konusudur” değerlendirmesinde bulundu. Yurtiçi ve yurtdışı üretici enflasyonlarının tarım sektörünü dolaylı olarak etkilediğini vurgulayan Ali Çandır, yurtdışı üretici enflasyonu YD-ÜFE’nin eylülde aylık yüzde 2.25 ve yıllıkta yüzde 32.35 arttığını, yurtiçi üretici enflasyonu Yİ-FE’nin de aylık yüzde 1.37, yıllık yüzde 33.09 ilan edildiğini kaydetti. Çandır, üretici düzeyindeki gıda kaleminin aylık yüzde 1.76, yıllık ise yüzde 43.96 arttığını belirterek, “Bu durum, eylül ayında tarıma dayalı imalat sanayiindeki enflasyonun tarımdan daha yüksek seyrettiğini göstermektedir” dedi. Eylül ayında üretici kesimdeki bu enflasyonlara karşılık tüketici enflasyonu TÜFE’nin aylık yüzde 2.97, yıllık yüzde 49.38 arttığını kaydeden Ali Çandır, “Son 10 yıllık eylül ayı ortalamalarının aylıkta yüzde 1.43 ve yıllıkta ise yüzde 16.84 olduğu hatırlanırsa manşet enflasyonların hala ne kadar yüksek seyrettiği daha iyi anlaşılır” dedi. Çandır, tüketici tarafındaki gıda enflasyonunun eylül ayında aylık yüzde 2.48, yıllık yüzde 43.72 ilan edildiğini belirterek, “İşlenmemiş gıda enflasyonu eylülde aylık yüzde 3.54 ve yıllık yüzde 43.34 düzeyinde ilan edilmişti. Yaş meyve sebze enflasyonu ise aylık yüzde 3.17 ve yıllık 32.79 artış olarak ilan edilmişti. Tüketici taraftaki bu rakamlar, üreticilerin maruz kaldığı enflasyonun üzerinde bir tüketici enflasyonu olduğunu göstermeye devam etmektedir” değerlendirmesinde bulundu.
Antalya’nın şehir içi trafiği nefes alacak
20 Kasım 2024 Çarşamba - 13:51 Antalya’nın şehir içi trafiği nefes alacak Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Abdulkadir Uraloğlu, Antalya’nın şehir içi trafiğine çözüm getirecek kavşak projelerinin yakında başlayacağını duyurdu. Bakan Uraloğlu, Kepezüstü, Duraliler, Uncalı ve Sanayi kavşaklarının yapımı, Kumluca çevre yolunun bölünmüş yol standartlarına getirilmesi ve Antalya-Manavgat arasında yer alan 4 kavşağın düzenlenmesi ile Antalya’nın trafik yükünün büyük ölçüde hafifleyeceğini ifade etti. Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Abdulkadir Uraloğlu, Antalya’nın trafiğini rahatlatacak önemli kavşak projelerinin ihale sürecinin tamamlandığını duyurdu. 19 Kasım tarihinde gerçekleştirilen ihale kapsamında, Kepezüstü, Duraliler, Uncalı ve Sanayi kavşaklarının yapımı, Kumluca çevre yolunun bölünmüş yol standartlarına getirilmesi ve Antalya-Manavgat arasında yer alan 4 kavşağın düzenleneceğini kaydeden Bakan Uraloğlu, projeleri süratle hayata geçireceklerini bildirdi. “Trafik akışı daha güvenli ve konforlu olacak” Projeler tamamlandığında Antalya’nın özellikle yaz aylarında artan trafik yoğunluğunu büyük ölçüde hafifleteceğini belirten Bakan Uraloğlu, “Antalya’nın trafiğini rahatlatmak için kapsamlı bir planlama yaptık. Kepezüstü, Duraliler, Kepez, Uncalı ve Sanayi kavşaklarının yapımını hızla başlatarak şehir içindeki trafik yükünü önemli ölçüde azaltacağız. 1,2 kilometrelik Kumluca çevre yolunun bölünmüş yol standartlarına getirilmesi ve Antalya-Manavgat arasında düzenlenecek 4 kavşakla hem güvenli hem de kesintisiz bir ulaşım akışı sağlayacağız. İhale sürecini başarıyla tamamladığımız bu projeleri süratle hayata geçirerek Antalya’nın ulaşım altyapısını modernize ederken vatandaşlarımızın yaşam kalitesini artırmayı amaçlıyoruz” dedi. “Antalya için stratejik yatırımlar” Turizm başkenti Antalya’da trafik sorunlarına kalıcı çözüm üreten bu yatırımlar ile bölgenin ekonomik ve turistik değerini artıracaklarını kaydeden Bakan Uraloğlu, “Bu projeler sadece ulaşım açısından değil, Antalya’nın genel yaşam kalitesini artırmak açısından da kritik öneme sahip. Şehrimizin her alanda gelişmesine katkı sunmaya devam edeceğiz” ifadelerini kullandı.
İş Bankası ilk turizm şubesini Antalya’da açtı
20 Kasım 2024 Çarşamba - 13:36 İş Bankası ilk turizm şubesini Antalya’da açtı Farklı alanlarda geleneksel banka şubelerinden ayrışan ihtisas şubelerini yaygınlaştıran Türkiye İş Bankası, kuruluşunun 100. yılında ilk Turizm İhtisas Şubesi’ni Antalya’da hayata geçirdi. Türkiye İş Bankası, stratejik açıdan önem verdiği sektörlerde daha verimli çıktılar elde edilmesi ve katma değerli ürünler üretilmesine katkıda bulunmak amacıyla ihtisas şubeleri açmaya devam ediyor. Şimdiye kadar tarım ve girişimcilik alanlarında teknolojiyi, finansı ve sektörü bir araya getirdiği ihtisas şubeleri açan Banka, buna turizm alanını da ekledi. Farklı konsept ve tasarıma sahip, özelleştirilmiş hizmet modeliyle geleneksel banka şubelerinden ayrışan ilk turizm ihtisas şubesi Antalya Muratpaşa’da, Antalya Valisi Hulusi Şahin, İş Bankası Genel Müdürü Hakan Aran ve sektör temsilcilerinin katıldığı törenle açıldı. Hakan Aran, açılışta yaptığı konuşmada, 100 yıl önce Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün kurduğu bankanın, ilk günden bu yana ülkemizin gelişimi ve iktisadi kalkınması açısından önem taşıyan sektörleri desteklediğini söyledi. “2024-2025 yılları içerisinde turizme 1 milyar dolar ilave kaynak ayırdık, sektörün yanında olmaya devam edeceğiz” Tarım, sanayi, girişimciliğin yanı sıra turizmi de ülkenin sürdürülebilir kalkınmasını sağlayan temel sektörlerden biri olarak stratejik öncelikleri arasına aldıklarını belirten Hakan Aran, Turizme 2024-2025 yılları içerisinde 1 milyar dolar ilave kaynak aktardıklarını, bu kaynağın 500 milyon dolarının hali hazırda kullanıldığını ve Banka’nın turizm sektörüne kullandırdığı kredi bakiyesinin 1,5 milyar doları geçtiğini belirtti. Gerek finansal gerek sektörel çözümlerle turizm sektörünün güçlü bir şekilde yanında olmaya devam edeceklerini, bunun yanı sıra ihtisaslaşma ve sürdürülebilirlik odaklı projelerle sektörü desteklemeyi sürdüreceklerini ifade etti. “2,6 milyar dolarlık yatırımın finansmanını sağlayabilecek güçteyiz” Turizmin, ülkemizdeki dış ticaret açığının kapanması ve ekonomideki dengeleme için kritik role sahip olduğunu, önümüzdeki iki yıl içerisinde Türkiye’ye 2,6 milyar dolarlık ilave yatırım yapılacağının ön görüldüğünü ve bu yatırımlara finansman sağlayabilecek güçte olduklarını belirten Hakan Aran, konuşmasını şöyle sürdürdü: “Geçtiğimiz yıl, turizm gelirlerinin dış ticaret açığını kapatma oranı yüzde 51 iken bu oran şimdi yüzde 60’a çıkmış durumda. Hem dış ticaret açığının azalması hem de turizm gelirlerinin artmasıyla oluşan tablo, turizmin ekonomimizdeki dengelenme için öneminin arttığını gösteriyor. Önümüzdeki iki yıl içerisinde turizme olan yatırımların yerini bulacağına ve geri dönüşünü alacağımıza inanıyoruz. Turizm sektöründe düşündüğümüz, hayal ettiğimiz 60 milyar dolarlık yıllık gelir hedefini aşarak, 100 milyar dolar seviyesine doğru bir yolculuğu gerçekleştirebileceğini umuyoruz” dedi. İstanbul, İzmir ve Muğla’da da Turizm İhtisas Şubesi Bankanın ikinci yüzyılına doğru ilerlerken ihtisas şubeleri aracılığıyla turizm sektörünü güçlendirecek, ekosistemin ihtiyaçlarına dokunan daha fazla projeye katkı sağlayacaklarını belirten Aran, önümüzdeki dönemde İstanbul, İzmir ve Muğla’da da Turizm İhtisas Şubesi açmayı planladıklarını ifade etti.
Bayılan karısını hastaneye götürürken kaza yaptı, ambulansla baygın şekilde hastaneye götürüldü
20 Kasım 2024 Çarşamba - 13:09 Bayılan karısını hastaneye götürürken kaza yaptı, ambulansla baygın şekilde hastaneye götürüldü Antalya’nın Manavgat ilçesinde kırmızı ışık ihlali yapan otomobilin bir başka otomobile çarpması sonucu meydana gelen kazada 3 kişi yaralandı. Kırmızı ışık ihlali yapan sürücünün, baygınlık geçiren karısını hastaneye yetiştirmek isterken kazaya sebebiyet verdiği belirlendi. Kaza anı güvenlik kamerasına saniye saniye yansıdı. Kaza; Demokrasi Bulvarında dün meydana geldi. Alınan bilgiye göre, İsa S.’nin kullandığı 07 BAP 333 plakalı otomobilin kırmızı ışık ihlali yaparak geçmek istediği sırada, Çetin Emeç Caddesinden gelip Güllük Caddesi istikametine gitmekte olan Gamze Azer Benlioğlu’nun kullandığı Volkswagen marka 07 BHR 909 plakalı otomobile yandan çarpması sonucunda meydana geldi. Gamze Azer Benlioğlu’nun kullandığı Volkswagen marka 07 BHR 909 plakalı otomobil çarpmanın şiddetiyle refüje çıkıp trafik levhasına çarparak durabildi. Kazada; otomobillerde yolcu olarak bulunan Asiye S., Betül Eser ve Derya Angın yaralandı. 112 sağlık ekiplerinin olay yerindeki müdahalesinin ardından yaralılardan Asiye S. ve Betül Eser ambulansla, Derya Angın ise kendi imkanlarıyla hastaneye gittiler. Bayılan karısını hastaneye götürüyormuş Diğer taraftan güvenlik kamerasına saniye saniyesine yansıyan kazada kırmızı ışıkta geçtiği belirlenen 07 BAP 333 plakalı otomobil sürücüsü İsa S’nin baygınlık geçiren eşini hastaneye yetiştirmek isterken kırmızı ışık ihlali yaptığı bildirilirken, otomobilin arka koltuğunda baygın olarak yatan Asiye S. 112 sağlık ekiplerinin ilk müdahalesinin ardından hastaneye götürüldü.
ALKÜ ile Uluslararası Balkan Üniversitesi güçlerini birleştirecek
20 Kasım 2024 Çarşamba - 13:06 ALKÜ ile Uluslararası Balkan Üniversitesi güçlerini birleştirecek Alanya Alaaddin Keykubat Üniversitesi (ALKÜ) ile Kuzey Makedonya’da bulunan Uluslararası Balkan Üniversitesi (IBU) arasında, gelecekte her iki üniversite öğrencileri ve akademisyenleri için değişim programlarının uygulanması ile ortak bilimsel proje ve araştırma projelerinin yürütülmesine yönelik iş birliği yapılması yönünde protokol imzaladı. Alanya Alaaddin Keykubat Üniversitesi (ALKÜ), öğrencilerinin alanlarında daha iyi öğrenim alabilmesi ve geleceğe kendilerini daha iyi hazırlamaları için birçok üniversite ile iş birlikleri yapmaya devam ediyor. Bu çeröevede Kuzey Makedonya’da bulunan Uluslararası Balkan Üniversitesini (IBU) ziyaret eden ALKÜ Rektörü Prof. Dr. Kenan Ahmet Türkdoğan, IBU Rektörü Prof. Dr. Lüfti Sunar ile iki üniversitenin iş birlikleri yapması için gerçekleştirilen ziyaret sonrası protokol imzaladı. ALKÜ Rektörü Prof. Dr. Kenan Ahmet Türkdoğan, üniversitenin ikili iş birliklerini güçlendirmek ve IBU’nun Gastronomi ve Mutfak Sanatları ile Turizm İşletmeciliği bölümlerinin kurulmasına destek vermek amacıyla IBU Rektörü Prof. Dr. Lütfi Sunar ile detaylı görüşmeler yaptı. Gastronomi ve Mutfak Sanatları ile Turizm İşletmeciliği bölümlerinin işleyişine ve mezunlarının istihdamına yönelik bilgi paylaşımın yapıldığı bu görüşmede Rektör Türkdoğan ile Rektör Sunar’ın imzalarıyla her iki üniversiteyi temsilen ikili mutabakat zaptı imzalandı. İmzalanan mutabakat metni kapsamında her iki üniversite öğrencileri ve akademisyenleri için değişim programlarının uygulanması ile ortak bilimsel proje ve araştırma projelerinin yürütülmesine yönelik iş birliği kararı alındı. Ziyarette iki üniversitenin rektörü başkanlığındaki heyetler Balkan Diş Kliniği ve Balkan Laboratuvarları tesislerini ziyaret etti. "İş birliklerimiz devam edecek" ALKÜ Rektörü Prof. Dr. Kenan Ahmet Türkdoğan, üniversite olarak yurt içi ve yurt dışında birçok kurum ve üniversitelerle iş birlikleri yapmaya devam edeceklerini belirtti. Uluslararası Balkan Üniversitesi ile geleceğe yönelik yapılacak iş birlikleri için şimdiden heyecanlı olduklarını söyleyen Rektör Türkdoğan, “Öğrencilerimizin her alanda daha iyi öğrenim görmesi ve öğrendiklerini uygulayabilmesi için yeni projeler yapmaya ve başarılara imza atmaya devam ediyoruz. Uluslararası IBU ile gelecekte yapılacak iş birlikleri için Rektörümüz Sayın Prof. Dr. Lütfi Sunar’la birlikte mutabakat zaptı imzaladık. Rektörümüz Sayın Prof. Dr. Lütfi Sunar’a ve IBÜ ailesine samimiyetleri ve güler yüzlü misafirperverlikleri için yürekten teşekkür ederim. ALKÜ dünyanın birçok ülkesindeki üniversitelerle güçlerini birleştirerek öğrencilere en iyi geleceği sunmaya devam edecek.” dedi. IBU Rektörü Prof. Dr. Lütfi Sunar ise protokolün iki kurum için hayırlı olmasını diledi. Rektör Türkdoğan daha sonra Üsküp Vakfı Uluslararası Balkan Üniversitesi girişimi olarak kurulan InnoX Teknoloji ve İnovasyon Merkezi’ni gezerek Müdür Abil Baush’a teşekkür etti. Rektör Türkdoğan, Üsküp’e giden herkesin InnoX Teknoloji ve İnovasyon Merkezi’ni gezmesini önerdi. Rektör Türkdoğan’a ziyaret kapsamında Dr. Öğr. Üyesi Selçuk Eren Çanakçı, Doç. Dr. Salih Tellioğlu ve Doç. Dr. Oğuz Nebioğlu eşlik etti. Toplantıda Rektör Prof. Dr. Sunar’a; Rektör Yardımcısı Yrd. Doç. Dr. Seyhan Murtezan İbrahimi, Genel Sekreter Metin Celil, Beşerî ve Sosyal Bilimler Fakültesi Dekanı Doç. Dr. Liza Alili Sulejmani, Sanat ve Tasarım Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Aleksandra Ristevska ve IBU Yaşam Boyu Öğrenme Merkezi Koordinatörü Dr. Öğr. Üyesi Ahmet Lökçe eşlik etti.
2 aylık Ayaz bebek için amputasyona giden yol girişimsel radyoloji ile kapandı
20 Kasım 2024 Çarşamba - 11:48 2 aylık Ayaz bebek için amputasyona giden yol girişimsel radyoloji ile kapandı Dizinde doğuştan damar yumağı olan 52 günlük Ayaz bebeğin cerrahi açıdan tedavisi mümkün olmayan ve ampütasyon kararı alınan sol bacağı, girişimsel radyoloji işlemiyle kurtarıldı. Tedaviyi gerçekleştiren Prof. Dr. Murat Canyiğit, “Hem kasıktan hem de doğrudan damar yumağının içerisine iğneyle girerek, damar yumağını kapatmayı büyük oranda başarabildik. En azından bebeğimizin ayağındaki o yara büyük oranda kayboldu ve ayağı kesilmekten kurtuldu” dedi. Ankara’da yaşayan ve bu yıl dünyaya gelen Ayaz bebek, sol dizinde oluşan damar yumağı ile dünyaya geldi. Tedavisi cerrahi yöntemle mümkün olmadığı için bacağının kesilme ihtimali olan Ayaz bebeğin ailesi Türk Radyoloji Derneği Yönetim Kurulu Üyesi ve Girişimsel Radyoloji Uzmanı Prof. Dr. Murat Canyiğit’e başvurdu. İşlemin riskine rağmen tedaviyi üstlenen Prof. Dr. Canyiğit, ilk işlemi bebek 52 günlükken 1 Ağustos’ta, ikinci işlemi 59 günlükken 8 Ağustos’ta, üçüncü işlemi ise 25 Eylül tarihinde gerçekleştirdiğini aktararak, bebeği sağlığına kavuşturduğunu anlattı. 52 günlük bebeğin ayağı kesilmekten kurtuldu Bazı hastalıkların cerrahi olarak tedavisinin mümkün olmadığını dile getiren Prof. Dr. Murat Canyiğit, “Dizinde doğuştan damar yumağı olan 52 günlük bebeğimiz geldi ve bu damar yumağının cerrahi olarak tedavisi mümkün değil. Bu hasta bana gelmeden önce ampütasyon kararı alınmıştı. Çocuğun hayatını tehlikeye atabilecek kadar riskli bir işlemdi ama herhangi bir sıkıntı olmadan, hem kasıktan hem de doğrudan damar yumağının içerisine iğneyle girerek damar yumağını kapatmayı büyük oranda başarabildik. En azından bebeğimizin ayağındaki o yara büyük oranda kayboldu ve ayağı kesilmekten kurtuldu” diye konuştu. “Biyopsiler de girişimsel radyolojiyle yapılıyor” Girişimsel radyoloji dalının radyolojinin hastaları tedavi eden alt birimi olduğunu ifade eden Prof. Dr. Murat Canyiğit, girişimsel radyolojinin parmağın ucundan beyine kadar bütün vücudun tedavisinde aktif olarak rol aldığını belirtti. Canyiğit, “Çok geniş alanda hastalarımız var, çok fazla sayıda tedaviyi günümüz şartlarında yapabiliyoruz. Eskiden sadece anjiyo cihazını görüntüleme için kullanırken, günümüzde hiç kullanmıyoruz, tomografi ve MR ile hallediyoruz. Anjiyografi cihazını sadece tedavi amacıyla kullanıyoruz. Çünkü anjiyo işleminin belli riskleri var, bu risklere girmemek için artık günümüzde sadece tedavi için kullanılıyor. Biyopsiler de girişimsel radyolojiyle yapılıyor, sadece girişimsel olarak küçücük bir iğneyle girip hastayı tedavi edip, daha sonrasında gönderme şansına sahibiz” şeklinde konuştu. Diyabetik ayak tedavisi Çalışma alanında ilgiyi diyabetik ayaklara yoğunlaştırdığını kaydeden Prof. Dr. Murat Canyiğit, şöyle devam etti: “Uzun süre diyabete maruz kalan hastaların ayaklarında yaralar oluşuyor. Bunun sebeplerinin en başında damar tıkanıklığı geliyor, damarı açmadığınız zaman ayağa yeteri kadar kan gitmiyor. Kan gitmediği için yaralar oluşuyor ve sonunda kesilmeye doğru gidiyor. Biz ne yapıyoruz? Kasıktan ya da koldan, herhangi bir noktadan ya da bazen tıkalı olan damarın içerisinden de girerek o damarları açıyoruz ve ayağın tekrardan beslenmesini sağlıyoruz.” “Tedavilerin büyük bir kısmını günübirlik olarak yapabiliyoruz” Girişimsel radyolojide hastanın sabah tedavisini olup akşam evine gidebildiğini de sözlerine ekleyen Prof. Dr. Murat Canyiğit, tümör rahatsızlığında da cerrahiyle eş sonuçlar veren çalışmaları olduğunu belirterek, konuşmasını şu şekilde tamamladı: “Bir başka alan tümörler, girişimsel radyoloji çok çeşitli tümörlerle çalışan ve bunları tedavi eden bir branş. Girişimsel radyolojik tedavilerin karaciğer tümörlerinde özellikle erken safhada geldiği zaman cerrahiyle eş sonuçları var. Bu seneki radyoloji kongresinin temel konusu ağrıydı, ağrı tedavileri yapıyoruz. Ağrı tedavilerinde mesela hastanın karnı ağrıyor, karın ağrısının bir sürü sebebi var. Bu sebeplerden bir tanesi de damarlardaki tıkanıklıklar. Damardaki tıkanıklıkları açarsanız, oraya stent koyarsanız, hasta ameliyat olmadan sağlığına kavuşuyor. Bunun için de sabah geliyor, siz işlemi yapıyorsunuz, bir süre hastanede yatağında yatıyor, daha sonrasında akşam evine gidiyor. Yani tedavilerin büyük bir kısmını günübirlik olarak yapabiliyoruz.”