Yerel Haberler
Ankara
23 Aralık 2025 Salı - 10:33 Ticaret Bakanlığı duyurdu: Havayolu Gümrük Beyanı Sistemi dijitalleşiyor Ticaret Bakanlığı, havayolu taşımacılığında gümrük işlemlerinin tamamen dijital ortama taşınmasını öngören Havayolu Gümrük Beyan Sistemi’nin hukuki ve operasyonel çerçevesinin genelgeyle belirlendiğini duyurdu. Ticaret Bakanlığı’ndan yapılan yazılı açıklamada, havayolu taşımacılığına ilişkin gümrük süreçlerinde kamu ve özel sektör paydaşları arasında etkin, güvenli ve kesintisiz elektronik bilgi alışverişinin sağlanmasının hedeflendiği belirtildi. Bu kapsamda, Havayolu İşlemlerinin Dijitalleştirilmesi Projesi çerçevesinde hazırlanan ve sistemin hukuki altyapısını oluşturan 2025/13 sayılı Genelge’nin, 2 Mart 2026 tarihinde yürürlüğe gireceği duyurularak yazlı açıklamada şu ifadelere yer verildi: "Halihazırda Esenboğa, Sabiha Gökçen, Antalya ve Adnan Menderes Havalimanlarında pilot olarak uygulanmakta olan Havayolu Gümrük Beyan Sistemi, Genelgenin yürürlüğe girmesiyle birlikte tüm uluslararası havalimanlarında yaygınlaştırılacaktır. Böylece havayolu taşımacılığına ilişkin gümrük beyan süreçlerinde ülke genelinde uygulama birliği sağlanacaktır. Sistem sayesinde; Havayolu Beyan Formu ve eki belgelerin kağıtsız ortamda gümrük idaresine sunulması, manuel işlem yükünün azaltılması, veri güvenliğinin güçlendirilmesi, veri temelli karar alma mekanizmalarının etkinleştirilmesi sağlanmakta; idari açıdan ise risk analizi, izleme ve denetim kapasitesi önemli ölçüde artırılmaktadır. Bu çerçevede taşıyıcılar ve ilgili tüm paydaşlar için öngörülebilir, hızlı ve kolay bir gümrük süreci tesis edilmektedir. Havayolu İşlemlerinin Dijitalleştirilmesi Projesinin ilerleyen aşamalarında; havayolu taşımacılığında kargo hareketlerine yönelik gümrük süreçlerinin de dijitalleştirilmesi, kamu ve özel sektör paydaşlarının tek bir entegre platformda buluşturulması hedeflenmektedir. Bu bütüncül yapı sayesinde dış ticaret lojistiğinde etkinlik, hız ve koordinasyonun artırılması, ülkemizin ihracat odaklı büyüme hedeflerine güçlü katkı sağlanması amaçlanmaktadır. Ticaret Bakanlığı olarak; gümrük süreçlerinde dijital dönüşümü esas alan, uluslararası ticaretin ihtiyaçlarına hızlı ve güvenli çözümler üreten uygulamaları hayata geçirmeye kararlılıkla devam edeceğiz."
23 Aralık 2025 Salı - 09:57 "Deliler Koğuşu" Keçiören’de izleyicinin yüreğine dokundu Keçiören Belediyesi Necip Fazıl Kısakürek Tiyatro Salonu’nda sahnelenen ve iki perdeden oluşan "Deliler Koğuşu" tiyatro oyunu, izleyicilere hem düşündüren hem de derinden duygulandıran anlar yaşattı. Keçiören Belediyesi Şehir Tiyatroları tarafından sahneye taşınan oyun, gerçek yaşanmışlıklardan ilham alan çarpıcı hikâyesiyle izleyicilerin kalbine dokundu. Zaman zaman gülümseten sahneleriyle dikkat çeken Deliler Koğuşu, özellikle dramatik anlatımıyla salondaki birçok izleyiciyi gözyaşlarına boğdu. Oyun boyunca ve finalde yükselen alkışlar, izleyicilerin sahnedeki performansa duyduğu beğeniyi ortaya koydu. Hayatın görünmeyen yönleri üzerine düşündürüyor Yazarlığını ve yönetmenliğini Orhan Şeref Ayça’nın üstlendiği oyun, 17 yıl boyunca ruh ve sinir hastanesinde kalan Mümtaz’ın yaşamı üzerinden, aynı koğuşu paylaştığı insanların hikâyelerini güçlü bir anlatımla sahneye taşıyor. İnsan ruhunun derinliklerine inen oyun, izleyicileri hayatın görünmeyen yönleri üzerine düşünmeye davet ediyor. Sahnedeki performanslar büyük beğeni topladı Oyunda; Orhan Şeref Ayça, Tugay Tekeci, Başak Ayverdi, Selçuk Emiroğlu, Berra Akbağ, Damla Haylaz, Barış Savaşçı ve Nuray Tuncel rol aldı. Sahnedeki etkileyici performansları izleyicilerden tam not alan oyuncular, uzun süre ayakta alkışlandı. Oyunu büyük bir beğeniyle izlediklerini belirten sanatseverler, Deliler Koğuşu’nun kendilerini derinden etkilediğini dile getirdi. İzleyiciler, oyunun hem gülümsettiğini hem de insanın iç dünyasına dokunan yönüyle yoğun duygular yaşattığını ifade etti. Oyun sırasında gözyaşlarını tutamadıklarını belirten izleyiciler, sahnelenen hikâyenin uzun süre hafızalarından silinmeyeceğini söyledi. Başkan Özarslan’a teşekkür Keçiören Belediyesi’nin kültür ve sanata verdiği önemden duydukları memnuniyeti dile getiren vatandaşlar, Keçiören Belediye Başkanı Dr. Mesut Özarslan’a teşekkür etti. Sanatseverler, böylesine etkileyici bir oyunu ücretsiz izleyebilmenin kendileri için çok kıymetli olduğunu vurgularken, emeği geçen tüm sanatçılara teşekkürlerini iletti.
Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığından çocukların dijital dünyadaki güvenliğini korumak adına 2 yeni çalışma
16 Aralık 2025 Salı - 12:19 Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığından çocukların dijital dünyadaki güvenliğini korumak adına 2 yeni çalışma Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanı Mahinur Özdemir Göktaş, çocukların dijital dünyadaki güvenliğini korumak adına hayata geçirdikleri ‘Çocuklar Güvende’ web sitesi ve mobil uygulaması ile Dijital Dünya’da Çocukların Güçlendirilmesine Yönelik Eylem Planı’nın tanıtım programına katıldı. ‘Çocuklar Güvende’ web sitesi ve mobil uygulaması ile Dijital Dünya’da Çocukların Güçlendirilmesine Yönelik Eylem Planı’nın tanıtımı Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanı Mahinur Özdemir Göktaş’ın katılımıyla yapıldı. Anadolu Medeniyetleri Müzesinde düzenlenen programda konuşan Göktaş, çocukların dijital dünyada daha güvenli olması için hayata geçirdikleri çalışmalara ilişkin bilgi verdi. Göktaş, "İlk kez hayata geçirdiğimiz bu Eylem Planı ile çocuklarımızın dijital ortamlarda daha güvenli ve bilinçli bireyler olarak var olmasını amaçlıyoruz. ‘Çocuklar Güvende’ web sitesi ve mobil uygulamasıyla da çocuklara ve ailelere rehberlik ederek güvenli bir dijital yaşam kültürü oluşturuyoruz" şeklinde konuştu. Çocukları dijital dünyadan korumak adına kapsamlı adımlar attıklarına dikkati çeken Göktaş, "İşte o adımlardan ilki, Dijital Dünya’da Çocukların Güçlendirilmesine Yönelik Eylem Planımızdır. Bu eylem planıyla amacımız, çocukları dijital dünyanın tehlikelerinden korurken bu dünyayı bilinçli, güvenli ve verimli şekilde kullanmalarını sağlamaktır" ifadelerini kullandı. "Amacımız, çocukların dijital ortamda korunmasını sağlayacak mevzuatın güçlendirilmesi ve kişisel verilerin korunmasıdır" Eylem planının 4 temel başlık üzerine kurulu olduğunu aktaran Göktaş, sözlerini şöyle sürdürdü: "Birinci başlık farkındalık ve bilinçlendirmedir. Çocukların dijital dünyada neyin risk, neyin fırsat olduğunu bilmelerini istiyoruz. Aynı şekilde anne babaların ve eğitimcilerin de çocuklara doğru rehberlik etmesini hedefliyoruz. İkincisi başlık koruyucu ve önleyici çalışmalardır. Çocuklar için güvenli dijital ortamlar oluşturmayı ve zararlı içeriklerin önüne geçmeyi hedefliyoruz. Aynı zamanda çocuklarımızın ekran dışında da sağlıklı ve nitelikli zaman geçirmelerini destekleyen politika ve uygulamaları güçlendirmeyi amaçlıyoruz. Üçüncüsü müdahale ve destek mekanizmalarıdır. Dijital dünyada bir riskle karşılaşan ya da zarar gören çocuklara yönelik danışmanlık ve rehberlik sistemlerini güçlendirmeyi hedefliyoruz. Dördüncü ve son başlık ise yasal ve kurumsal düzenlemeler. Burada amacımız, çocukların dijital ortamda korunmasını sağlayacak mevzuatın güçlendirilmesi ve kişisel verilerin korunmasıdır. Bu kapsamda meclisimize de milletvekillerimize de sorumluluk düşüyor." Eylem planının başka kurumların da desteğiyle yürütüleceğini söyleyen Göktaş, "RTÜK’ten TRT’ye, Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığından Millî Eğitim Bakanlığına kadar birçok kurumumuz bu çalışmanın paydaşları arasında yer alıyor. Bu alanda ülkemize özgü bir model geliştirmek için geçen yıl altyapı çalışmalarını başlatmıştık. Bu vesileyle dijital medya ve oyun platformlarına dair düzenleyici ve denetleyici bir yasal düzenlemenin hayata geçirilmesi gerekliliğini bir kez daha vurgulamak isterim" ifadelerine yer verdi. "Dijital Dünyada Çocuk Hakları Sözleşmesi ile çocuklarımızın dijital ortamdaki haklarını açık ve güçlü bir şekilde vurguluyoruz" Ailelerin, çocukları bir riskle karşılaştığında nasıl hareket edecekleri konusunda desteğe ihtiyaç duyduğunu ve bu ihtiyaçtan hareketle çalışmalarını sürdürdüklerini aktaran Göktaş, şu ifadeleri kullandı: "Bu platform, çocukların dijital ortamda karşılaşabileceği risklere karşı onları korumayı amaçlıyor. Aynı zamanda ailelere, öğretmenlere, rehberlik servislerine ve sosyal hizmet uzmanlarına yol gösteren kapsamlı bir rehber niteliği taşıyor. Amacımız dijital dünyada çocukları yalnız bırakmamak ve ebeveynleri bu süreçte doğru bilgiye ulaştırmak ve o konuda desteklemek. Sitenin ve mobil uygulamanın içinde; ailelerin dijital cihazlarda ebeveyn denetimini nasıl sağlayabileceğini anlatan açık ve anlaşılır bilgiler yer alıyor. Ekran süresi yönetimi, dijital ebeveynlik, teknoloji bağımlılığı ve sosyal medyada çocuk paylaşımının riskleri gibi konular sade bir dille ele alınıyor. Sadece ebeveynler için değil, çocuklar için de özel olarak hazırlanan içeriklerimiz var. Akran zorbalığını tanımaya ve bununla başa çıkmaya yardımcı olan videolar yer alıyor. Ayrıca, güvenli internet bilinci kazandıran kitaplar ve eğitici materyaller yer alıyor. ‘Benimle Paylaş’ alanı sayesinde çocuklarımız internette karşılaştıkları zararlı içerikleri bildirerek sürecin aktif bir parçası oluyor. Sitenin açılışında yer alan Dijital Dünyada Çocuk Hakları Sözleşmesi ile çocuklarımızın dijital ortamdaki haklarını açık ve güçlü bir şekilde vurguluyoruz." "Uygulama, çocuk dostu bir tasarıma sahip olup yaş gruplarına uygun, sade ve güven veren bir arayüz sunuyor" Bakan Göktaş, ‘Çocuklar Güvende’ mobil uygulamasının çocuklar için bir ihtiyaç ve destek platformu olduğunun altını çizerek, "Özellikle çocuklar için oluşturduğumuz ‘Çocuklar Güvende’ mobil uygulaması; çocukları ihmal, istismar, şiddet, zorbalık ve dijital risklere karşı korumak amacıyla geliştirilmiş ulusal bir dijital güvenlik ve destek platformudur. Mobil uygulama ile akran zorbalığına karşı erken uyarı mekanizmalarını devreye alıyoruz. Riskli durumlarda çocukların ve ailelerin sosyal hizmet birimlerine hızlı ve güvenli bir şekilde erişimini sağlıyoruz. Çocuklar acil durumlarda tek tuşla yardım çağrısı yapabiliyor. Yapılan bildirimler ilgili birimlere ve 7/24 hizmet veren Alo 183 hattına yönlendiriliyor. Konum destekli sistem sayesinde çocukların ve ailelerin destek mekanizmalarına en kısa sürede ve doğru şekilde erişimi sağlanıyor. Uygulama, çocuk dostu bir tasarıma sahip olup yaş gruplarına uygun, sade ve güven veren bir arayüz sunuyor. Ayrıca çocukların riskli durumları fark etmelerine yardımcı olacak özel içerikler yer alıyor. ‘Yalnız değilsin’ anlayışıyla çocuklara psikolojik destek hissi kazandırıyor" açıklamasında bulundu. "Bu süreci yürütürken güvenlik ve mahremiyet en temel önceliğimizdir" Süreci yürütürken en büyük önceliklerinin güvenlik ve mahremiyet olduğunu dile getiren Göktaş, "Aileler için ise çocukların karşılaşabileceği risklere dair bilgilendirici ve yol gösterici içerikler sunuyor. Aile-çocuk iletişimini güçlendiren rehberlik çalışmalarıyla sürece eşlik ediyoruz. Gerektiğinde sosyal destek ve danışmanlık hizmetlerine doğru yönlendirmeler yapıyoruz. Bu süreci yürütürken güvenlik ve mahremiyet en temel önceliğimizdir. Çocuklarımıza ait tüm veriler yüksek güvenlik standartlarıyla koruyoruz, gizlilik, etik ilkeler ve çocuk hakları platformun her aşamasında esas alıyoruz. ‘Çocuklar Güvende’, çocukları koruyan, dinleyen ve destekleyen bir dijital yol arkadaşıdır. Bu uygulamayı tüm mobil uygulama mağazalarından vatandaşlarımızın kullanımına sunuyoruz. Böylece çocuklarımıza güvende oldukları bir dijital ortam sunuyoruz" diye konuştu. "Bizlere düşen görev, çocuklarımızı dijital dünyadan uzaklaştırmak değil; bu dünyada güçlü, bilinçli ve güvende kılmaktır" Çocukları dijital dünyadan uzaklaştırmanın değil bu dünyada güçlü ve güvende kılmanın önemine dikkati çeken Göktaş, şunları kaydetti: "Bizim için dijital dünya, çocuklarımızın doğru rehberlikle güvenle yürüyebilecekleri bir imkan alanıdır. Ancak Sayın Cumhurbaşkanımızın da dile getirdiği gibi, "Dijital mecraların kontrolsüz ve pek çok tehditle dolu ikliminde evlatlarımızı yalnız ve sahipsiz bırakamayız." Hepimiz, çocuklarımız dijital dünyanın sunduğu fırsatlardan yararlanırken onların ruhunu, zihnini ve kimliğini korumakla yükümlüyüz. Bizlere düşen görev, çocuklarımızı dijital dünyadan uzaklaştırmak değil; bu dünyada güçlü, bilinçli ve güvende kılmaktır. Bugün hayata geçirdiğimiz Eylem Planı ile ‘Çocuklar Güvende’ web sitesi ve mobil uygulaması işte bu anlayışın somut bir göstergesidir. Bu çalışmalarla çocuklarımızın yanında olduğumuzu, ailelerimizin yalnız olmadığını ve dijital dünyada da koruyucu bir devlet aklının var olduğunu açıkça ortaya koyuyoruz. İnanıyoruz ki çocuklarını koruyabilen bir toplum, geleceğini de güvence altına alır."
Bakan Işıkhan açıkladı: TÜRK-İŞ masada olacak mı
16 Aralık 2025 Salı - 12:12 Bakan Işıkhan açıkladı: TÜRK-İŞ masada olacak mı Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Vedat Işıkhan, Asgari Ücret Tespit Komisyonu ikinci toplantısına Türkiye İşçi Sendikaları Konfederasyonu’nun (TÜRK-İŞ) yer alıp almayacağına ilişkin, "Bizim tüm sendikalarla açık bir iletişim yapısına sahip olduğumuzu sizler de çok iyi biliyorsunuz. Ben sendikalarla görüşüp görüşlerini alacağım, benim görevim bu, mutlaka istişarede bulunacağız" dedi. Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Vedat Işıkhan, Kabine Toplantısı’nın ardından asgari ücret görüşmelerine ilişkin basın mensuplarının sorularını yanıtladı. Bakan Işıkhan, 12 Aralık’ta ilk asgari ücret toplantısının yapıldığını hatırlatarak," Asgari ücret görüşmeleri kapsamında da hem işveren hem işçi kesiminin katılımıyla sosyal diyalog sürecini başlatmış olduk. Bu hafta perşembe günü saat 14.00’te ikinci toplantı gerçekleştirilecek" dedi. Bir basın mensubunun, "Türk-İŞ Genel Başkanı Ergün Atalay ile görüşme olacak mı, ayrıca bir davet söz konusu mu?" sorusu üzerine Işıkhan. "Biz resmi daveti yaptık resmi davet sonrasında zaten Türk-İŞ Genel başkan yardımcısı Ramazan Ağar geldi. Bizim tüm sendikalarla açık bir iletişim yapısına sahip olduğumuzu sizler de çok iyi biliyorsunuz. Biz sosyal diyalog gereği her türlü süreci işleteceğiz. Ben sendikalarla görüşüp görüşlerini alacağım, benim görevim bu, mutlaka istişarede bulunacağız" açıklamasında bulundu.
ODTÜ’de Lefter’e vefa: ‘Bir Ordinaryüs Hikayesi’nin özel gösterimi öğrencilerle buluştu
16 Aralık 2025 Salı - 11:30 ODTÜ’de Lefter’e vefa: ‘Bir Ordinaryüs Hikayesi’nin özel gösterimi öğrencilerle buluştu Türk futbol tarihinin unutulmaz isimlerinden, ’Ordinaryüs’ lakabıyla hafızalara kazınan Lefter Küçükandonyadis’in hayatını konu alan ‘Lefter-Bir Ordinaryüs Hikayesi’ filminin özel gösterimi Orta Doğu Teknik Üniversitesi’nde (ODTÜ) gerçekleştirildi. Türk futbol tarihinin unutulmaz isimlerinden, ’Ordinaryüs’ lakabıyla hafızalara kazınan Lefter Küçükandonyadis’in hayatını konu alan ‘Lefter-Bir Ordinaryüs Hikayesi’ filminin özel gösterimi ODTÜ’de öğrencilerle, akademisyenlerle ve sinemaseverlerle buluştu. Türk sporuna damga vuran efsane futbolcunun yaşam öyküsünü beyaz perdeye taşıyan film, ODTÜ’de düzenlenen etkinlikle izleyicilerle buluştu. Özel gösterimde, Lefter Küçükandonyadis’in futbol sahalarındaki başarılarının yanı sıra, sporculuk disiplini, karakteri ve Türk spor tarihine bıraktığı derin izler ele alındı. Belgesel ve dramatik anlatımı bir araya getiren yapım, Lefter’in yalnızca bir futbolcu değil, aynı zamanda bir değer ve motivasyon kaynağı olduğunu gözler önüne serdi. ODTÜ’lü öğrenciler, akademisyenler ve sinemaseverlerin yoğun ilgi gösterdiği etkinliğin, genç kuşaklara spor tarihinin önemli figürlerini tanıtmayı amaçlayacağı belirtildi. Gösterimin ardından filmle ilgili değerlendirme ve söyleşi yapıldı. "Lefter, ahlakıyla ve profesyonelliğiyle örnek olmuş bir sporcu" Lefter’in Fenerbahçe’ye ama özellikle Türk futboluna damga olmuş bir isim olduğunun altını çizen ODTÜ Rektörü Prof. Dr. Ahmet Yozgatlıgil, "Lefter gerçekten sadece sporculuğuyla değil, ahlakıyla ve profesyonelliğiyle de örnek olmuş bir sporcu. Onun hayatından da böyle bir yapımı, ODTÜ’de konuşmak bizim için gerçekten çok önemli. Ama tabii bunun bir diğer yönü de filmde kullanılan teknolojiler. ODTÜ biliyorsunuz birçok alanda, yapay zekada ve diğer sektörlerde çok ciddi çalışmalar yaptı. Bizim animasyon ve oyun teknolojileri merkezimiz birçok oyun ve animasyonla ilgili birçok şeye ev sahipliği oluyor. Filmin perde arkasında birçok teknoloji mevcut ve biz bu teknolojilerin nasıl olduğunu ve buradaki film sektöründe bir araya getirmek istedik" ifadelerini kullandı. "Böyle bir projede oynamak tarif edilemez bir gurur" Lefter-Bir Ordinaryüs Hikayesi filminde oynamaktan mutluluk duyduğunu ve bu projenin gençlere motivasyon kaynağı olacağını belirten filmin başrol oyuncusu Erdem Kaynarca ise, "Böyle bir projede oynamak tarif edilemez bir gurur. Birçok erkek çocuğun bir filmde futbolcuyu oynaması hayalidir. Bir de Lefter gibi büyük bir ikonun sadece Fenerbahçe’ye değil, bütün Türk futboluna ve futbolun da üstüne çıkmış bir ikonun hayatını canlandırmak büyük bir sorumluluk ve büyük bir gurur. Filmde sadece bir can alıcı nokta maalesef söyleyemiyorum. Ya da iyi ki söyleyemiyorum. Çok dokunan ve hala izi olan bir sürü yer var. Ailesiyle olan iletişimi, takımıyla olan iletişimi, aidiyetiyle, nereye ait olduğu, bunların hepsi benim için çok vurucu yerler. Lefter benim için bir motivasyon kaynağı diyebilirim" diye konuştu. "Lefter filmimizin yolculuğu yaklaşık 3 sene önce başladı" Lefter filminin uzun süreçli bir proje olduğunu ve yapım aşamasını en ince ayrıntısına kadar işlediklerini vurgulayan filmin yönetmeni Can Ulkay ise, "Lefter filmimizin yolculuğu yaklaşık 2 buçuk, 3 sene önce başladı. Uzun bir yolculuktu. Özellikle hazırlığı, araştırmaları, peşinden senaryosu ve hikayesi uzun sürdü. Çekimleri geçen sene bitti. Yaklaşık yedi, sekiz aylık bir post-produksiyon süreciyle birlikte 14 Kasım’da dijital platformda yayın hayatına geçti. Bizim için çok önemliydi. Çünkü topluma mal olmuş bir kahramanın hikayesini anlatmak, onun duygularını, onun hissettiklerini anlatmak çok önemliydi. O yüzden iyi bir iş yaptığımızı söyleyebiliriz" şeklinde konuştu. "Bu heyecanı her dakika yaşıyorum" Lefter filminin projesinde yer almaktan ötürü duyduğu mutluluğu ifade eden Onur Durmaz ise, Lefter’in Türkiye’de önemli bir kişilik olduğunu ifade ederek, "Bu deneyimi yaşayabilen az sayıdaki insanlardan biri olduğum için çok mutluyum ve bu durumu ne kadar anlatmaya çalışsam da çok anlatamayacağım sanırım. Hele ki bir de Fenerbahçeli biri olarak bu heyecanı hala her dakika, Lefter’in ismi geçtiğinde yaşıyorum. Lefter’in hayatı sadece futbol ya da sadece Fenerbahçe değil, yakın Türkiye’nin tarihine de güzel göz kırpışları var" cümlelerini kullandı. Etkinliğe Orta Doğu Teknik Üniversitesi (ODTÜ) Rektörü Prof.Dr. Ahmet Yozgatlıgil, yönetmen Can Ulkay, filmin oyuncularından Erdem Kaynarca ve Onur Duymaz, yapım ekibinden Fatih Dağlı ve Oğuz Hidayetoğlu ile 1000Volt Genel Müdür Murat Akbulut ve ekibi katıldı. ODTÜ Direktörü Burcu Camcıoğlu’nun moderatörlüğünde gerçekleştirilen söyleşide, filmin yapım süreci ele alındı.
İMD BÜRO-SEN’den, iş ve meslek danışmanlarının ’taşra kariyer uzmanlığı’ statüsünde değerlendirilmesi talebi
16 Aralık 2025 Salı - 11:09 İMD BÜRO-SEN’den, iş ve meslek danışmanlarının ’taşra kariyer uzmanlığı’ statüsünde değerlendirilmesi talebi İş ve Meslek Danışmanları ve Büro Memurları Sendikası (İMD BÜRO-SEN) Genel Başkanı Kürşat Ateş, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Vedat Işıkhan’a çağrıda bulunarak iş ve meslek danışmanlarının ’taşra kariyer uzmanlığı’ statüsünde değerlendirilmesini talep etti. İş ve Meslek Danışmanları ve Büro Memurları Sendikası Genel Başkanı Kürşat Ateş, eğitim ve istihdam politikalarının sahadaki en önemli uygulayıcılarından biri olarak belirttiği iş ve meslek danışmanlarının statüsü ve özlük haklarına ilişkin Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Vedat Işıkhan’a çağırıda bulundu. Ateş, iş ve meslek danışmanlarının Mesleki Yeterlilik Kurumu (MYK) tarafından seviye 6 düzeyinde belgelendirildiğini, ISCO-08 meslek sınıflamasında ise ‘profesyonel meslekler’ grubunda yer alan, bilgi, beceri ve yetkinlikleri ulusal ve uluslararası ölçekte tanınmış uzmanlar olduğunu vurguladı. İş ve meslek danışmanlarının; öğrencilere ve gençlere eğitim-istihdam geçişinde rehberlik, mesleki yönlendirme ve rehberlik yaptığını ayrıca iş arama becerileri eğitimleri ve dezavantajlı grupların istihdama kazandırılması gibi uzmanlık gerektiren görevleri yerine getirdiğini dile getiren Ateş, taşra kariyer uzmanlığı statüsünde değerlendirildiği ifade etti. Ateş bu durumun iş ve meslek danışmanlarının özlük haklarının en düşük memur seviyesine yakın bir düzeyde kalmasına neden olduğunu sözlerine ekledi. İş ve meslek danışmanları fiiliyatta okullarda ve eğitim kurumlarında öğrencilere ve gençlere kariyer danışmanlığı yaptığını ve eğitim-istihdam ilişkisinde gençlere, ailelere ve işgücü piyasasına yön veren kritik karar süreçlerinde rol aldığını belirten Ateş, şu ifadelere yer verdi: "İş ve meslek danışmanları kariyer meslek mensubu olarak tanımlanmamakta, emeklilik dahil mali ve özlük haklarında, yaptıkları işin niteliğiyle örtüşmeyen bir seviyede tutulmaktadır. Bu durum, mesleki motivasyonu zedelemekte, nitelikli insan kaynağının kamuya ve özellikle İŞKUR çatısı altındaki danışmanlık hizmetlerine yönelmesini zorlaştırmakta, uzmanlığı MYK ve ISCO-08 ile tescilli bir mesleği, uygulamada sıradan bir kadro gibi göstermektedir." İş ve meslek danışmanlarının; istihdam ve işgücü politikalarının, aktif işgücü programlarının, gençlik, kadın, engelli ve dezavantajlı gruplara yönelik projelerin sahada ilk temas noktası olduğunun da altını çizen Ateş, "Bir tarafta ortaokuldan üniversiteye kadar öğrenciler ve gençler ile bir araya gelerek, onların meslek seçimi, alan tercihi ve kariyer planlaması süreçlerinde kariyer danışmanlığı yapan, diğer tarafta ise işsiz kalan, meslek değiştirmek zorunda kalan veya yeni bir başlangıç yapmak isteyen yetişkinlere istihdam odaklı danışmanlık sunan, işverenlere, işgücü piyasasına ve programlara ilişkin rehberlik sağlayan profesyonel bir kadro bulunmaktadır" diye konuştu. "İş ve meslek danışmanlarının, ‘taşra kariyer uzmanlığı’ statüsünde değerlendirilmesi tercih değil, zorunlu bir ihtiyaçtır" Ateş, iş ve meslek danışmanlarının görev statüsüne ilişkin de değerlendirmelerde bulunarak, "MYK ve ISCO-08’e göre profesyonel meslek olarak tanımlanan, sahada uzman düzeyinde danışmanlık ve uygulama yapan, hem gençlerimizin kariyer yolculuğunda hem de yetişkinlerin istihdama erişiminde devreye giren kilit kadro olan iş ve meslek danışmanlarının, ‘taşra kariyer uzmanlığı’ statüsünde değerlendirilmesi artık bir tercih değil, zorunlu bir ihtiyaçtır. Bu kapsamda iş ve meslek danışmanlığının, taşra kariyer uzmanlığı çerçevesine alınarak kariyer meslek statüsüne kavuşturulması, emeklilik dahil tüm özlük haklarının, yürütülen görevin niteliğiyle uyumlu hale getirilmesi, ücret, tazminat ve ek ödemelerde, sahadaki sorumluluk ve iş yükünü yansıtan adil ve sürdürülebilir bir düzenleme yapılması ve genç mezunlar için cazip, uzun vadeli ve prestijli bir kariyer yol haritasının tanımlanması büyük önem taşımaktadır" dedi. Ateş, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın istihdamı önceleyen, üretimi ve sosyal devleti güçlendiren vizyonu doğrultusunda; iş ve meslek danışmanlarının taşra kariyer uzmanlığı statüsüne kavuşturulmasının, hem istihdam politikalarının başarısını artıracağına hem de kamu personel rejiminde adalet duygusunu güçlendireceğine inandığını kaydetti. Ateş, iş ve meslek danışmanlığı yeterlilik belgesine sahip kurum personelinin de kurum içi atama yoluyla bu kadroda değerlendirilmesi sahadaki danışmanlık kapasitesi güçlendirerek, hizmetin niteliği ve sürdürülebilirliğini artıracağını da dile getirdi. Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığının öncülüğünde, ilgili tüm kurumların katkısıyla, iş ve meslek danışmanlığının statüsünü fiiliyattaki rolüyle uyumlu hale getirecek mevzuat düzenlemelerinin hayata geçirilmesini talep eden ateş, sözlerine şu şekilde devam etti: "İş ve meslek danışmanlığı, taşra kariyer uzmanlığı statüsüne alınarak gerçek anlamda kariyer meslek olarak tanımlanmalı, kariyer danışmanı unvanı taşıyan bir personelin, kariyer meslek dışı bırakılması şeklindeki mevzuat ve uygulama çelişkisine son verilmelidir, emeklilik başta olmak üzere tüm özlük haklarında, mesleğin bilimsel ve profesyonel niteliğine uygun kapsamlı ve kalıcı bir iyileştirme yapılmalıdır. Bu adımlar gençlerimizin doğru yönlendirilmesi, işgücü piyasasında verimlilik ve uyumun artırılması, hükümetimizin istihdam hedeflerine daha güçlü katkı sunulması ve kamu kaynaklarının daha etkin kullanılması açısından da ülkemizin geleceğine yapılacak stratejik bir yatırım olacaktır."
Keçiören’de Kırmızı Başlıklı Kız müzikali çocuklarla buluştu
16 Aralık 2025 Salı - 10:31 Keçiören’de Kırmızı Başlıklı Kız müzikali çocuklarla buluştu Keçiören Belediyesi Şehir Tiyatroları tarafından düzenlenen Kırmızı Başlıklı Kız müzikali Keçiörenli ailelerin yoğun katılımıyla gerçekleşti. Keçiören Belediyesi Şehir Tiyatroları tarafından Necip Fazıl Kısakürek Tiyatro Salonu’nda sahnelenen Kırmızı Başlıklı Kız müzikali minik izleyicilerden yoğun ilgi gördü. Müzik ve tiyatronun bir araya geldiği oyun, çocuklara eğlenceli ve öğretici anlar yaşattı. Tek perde olarak sahnelenen çocuk oyunu, hafta sonu Keçiörenli ailelerin yoğun katılımıyla gerçekleşti. Daha önce sahnelenen Tembel Ayşe müzikalinin ardından çocuklar, bu kez Kırmızı Başlıklı Kız müzikaliyle tiyatronun renkli dünyasında yeniden buluştu. Doğa ve hayvan sevgisi vurgusu Kırmızı Başlıklı Kız müzikali; çocuklara doğayı ve hayvanları sevmenin, ağaçlara zarar vermemenin, çevreyi korumanın ve hayvan sevgisinin önemini eğlenceli bir dille aktardı. Oyunda, hayvanlar için su ve mama kapları bırakılması gibi hayvan sevgisi ve farkındalık bilincini artırmaya yönelik mesajlar öne çıkarken, minik izleyiciler hem eğlendi hem de öğretici bir tiyatro deneyimi yaşadı. Çocuklar ve ailelerden büyük beğeni Oyunun ardından duygularını ifade eden minik izleyiciler, Kırmızı Başlıklı Kız müzikalini çok sevdiklerini belirterek bu tür etkinlikleri çok sevdiklerini söyledi. Tiyatroda çocuklarıyla keyifli anlar yaşayan aileler ise Keçiören Belediyesi’nin çocuklara yönelik kültür ve sanat faaliyetlerine verdiği önemi memnuniyetle takip ettiklerini belirtip Belediye Başkanı Mesut Özarslan ve ekibine teşekkür etti. "Minik hemşerilerimizi sanatla buluşturmaya devam edeceğiz" Keçiören Belediye Başkanı Mesut Özarslan, çocuklara yönelik kültür ve sanat etkinliklerine büyük önem verdiklerini belirterek, "Çocuklarımızın sanatsal, kültürel ve çevresel farkındalıklarının gelişmesi bizim için çok kıymetli. Tiyatro oyunlarımızla çocuklarımızı hem eğlendiriyor hem de doğa ve hayvan sevgisi gibi önemli değerlerle buluşturuyoruz. Keçiören Belediyesi olarak, geleceğimizin teminatı olan minik hemşehrilerimizi sanatla buluşturmaya devam edeceğiz" dedi.
Bakan Ersoy: "Şimdi sıra Troya’da"
16 Aralık 2025 Salı - 10:18 Bakan Ersoy: "Şimdi sıra Troya’da" Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy, "Türkiye’nin eşsiz kültürel mirasını bir kez daha Antik Roma’nın kalbi Kolezyum’a taşıyoruz, şimdi sıra Troya’da" dedi. Türkiye, kültürel mirasını uluslararası alanda görünür kılan sergi projelerine bir yenisini daha ekliyor. Daha önce Kolezyum’da gerçekleştirilen Göbeklitepe ve Magna Mater sergileriyle büyük ilgi gören Türkiye, bu kez Troya temalı kapsamlı bir sergiyi Roma’ya taşımaya hazırlanıyor. Roma’daki Kolezyum Arkeopark Alanı’nda 2026 yılında düzenlenmesi planlanan sergi, Türkiye ile İtalya arasında yürütülen kültürel iş birliğinin yeni ve güçlü bir adımı olarak değerlendiriliyor. Troya Sergisi’ne ilişkin karar, Eylül ayında Roma’da, Aralık ayında ise Ankara’da gerçekleştirilen ikili görüşmeler sonucunda netleşti. Sürecin somut adımı olarak 11 Aralık’ta karşılıklı niyet beyanı imzalandı. Sergi, başta Troya Müzesi olmak üzere Türkiye ve İtalya’daki müzelerin koleksiyonlarından seçilecek eserlerle hazırlanacak ve Troya’nın çok katmanlı tarihi anlatısını uluslararası izleyiciyle buluşturacak. Troya Operası sergiye eşlik edecek Sergi programı, Kültür ve Turizm Bakanlığı Devlet Opera ve Balesi Genel Müdürlüğü tarafından hazırlanan Troya Operası ile tamamlanacak. Opera, Troya anlatısını bu kez sahne sanatları aracılığıyla Roma’da uluslararası izleyiciye taşıyacak. "Şimdi sıra Troya’da" Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy, Troya Sergisi’ne ilişkin gelişmeyi sosyal medya hesaplarından şu ifadelerle paylaştı: "Türkiye’nin eşsiz kültürel mirasını bir kez daha Antik Roma’nın kalbi Kolezyum’a taşıyoruz, şimdi sıra Troya’da. Dünya Mirası Troya, 2026 yılında Roma’daki Kolezyum Arkeopark Alanı’nda sanatseverlerle buluşacak. Geçtiğimiz yıl gerçekleştirdiğimiz ‘Göbeklitepe: Kutsal Bir Yerin Gizemi’ ve bu yılki ‘Magna Mater’ sergilerinin ardından Kolezyum’da şimdi de Troya temalı bir serginin düzenlenmesi kararlaştırıldı. Eylül ayında Roma’da, bu ay ise Ankara’da yürüttüğümüz ikili görüşmelerin somut sonucu olarak 11 Aralık’ta karşılıklı niyet beyanına imza attık. Başta Troya Müzesi olmak üzere Türkiye ve İtalya müzelerinin koleksiyonlarından seçilecek eserlerle hazırlanacak bu sergiyi Bakanlığımız Devlet Opera ve Balesi Genel Müdürlüğünün hazırladığı Troya Operası ile de taçlandırılacağız. Troya anlatısı, bu kez sahne sanatları aracılığıyla Roma’da uluslararası izleyiciyle buluşacak."
Ankara-Niğde Otoyolu’na uluslararası finansman ödülü
16 Aralık 2025 Salı - 10:16 Ankara-Niğde Otoyolu’na uluslararası finansman ödülü Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Abdulkadir Uraloğlu, 5. yılını kutlayan Ankara-Niğde Otoyolu’nun Uluslararası Yol Federasyonu’ndan "Proje Finansmanı ve Ekonomisi" kategorisinde ödül aldığını bildirdi. Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Abdulkadir Uraloğlu, Uluslararası Yol Federasyonu’nun (IRF) her yıl düzenlediği ‘IRF Global Başarı Ödülleri’ kapsamında Ankara-Niğde Otoyolu’nun ödüle layık görüldüğünü bildirdi. Bakan Uraloğlu, otoyolu 16 Aralık 2020 tarihinde hizmete açtıklarını hatırlatarak, "5. yıl dönümünü kutlayan otoyolumuz, 6 kıtadan üyesi bulunan IRF tarafından ’Proje Finansmanı ve Ekonomisi’ kategorisinde ödüle layık görüldü" açıklamasında bulundu. Bakan Uraloğlu, ödülün ABD’nin California eyaletindeki Long Beach şehrinde 11 Aralık 2025 tarihinde takdim edildiğini kaydetti. Bakan Uraloğlu, "Ankara-Niğde Otoyolumuz proje yönetimi, finansal modelleme, kalite, güvenlik ve sürdürülebilir altyapı yaklaşımı gibi kriterlerdeki başarısıyla ödülü aldı" ifadelerini kullandı. "5 yılda zamandan ve akaryakıttan 30 milyar lira tasarruf ettik" Bakan Uraloğlu, otoyolu 275 kilometre ana gövde, 55 kilometre bağlantı yolu olmak üzere toplam 330 kilometre uzunluğunda inşa ettiklerini kaydetti. Uraloğlu, açıklamasında şu ifadelere yer verdi: "Otoyolumuz, Edirne’den başlayarak, İstanbul ve Ankara üzerinden Güneydoğu’ya kadar uzanan TEM Otoyolu’nda kesintisiz ulaşım sağlıyor. Otoyolun hizmete açılması ile Ankara-Niğde arası seyahat süresi 4 saat 14 dakikadan 2 saat 22 dakikaya indi. 5 yılda zamandan 21,5 milyar lira, akaryakıttan 8,5 milyar lira olmak üzere toplam 30 milyar lira tasarruf ettik, bu süre zarfında 510 bin ton karbon emisyonunun da önüne geçtik." "Projelerimiz 2019 yılından beri IRF tarafından ödüllendiriliyor" Bakan Uraloğlu, hayata geçirdikleri başka projelerin de daha önce IRF tarafından ödüle layık görüldüğünü hatırlatarak şöyle devam etti: "Projelerimiz 2019 yılından beri IRF tarafından ödüllendiriliyor. 2019 yılında Yavuz Sultan Selim Köprüsü, ‘Dizayn’ kategorisinde; 2021 yılında 1915 Çanakkale Köprüsü ve Otoyolu ‘Proje Finansmanı ve Ekonomi’ kategorisinde; 2022 yılında yine 1915 Çanakkale Köprüsü ve Otoyolu ‘Yapım Metodolojisi’ kategorisinde; 2023 yılında Zigana Tüneli ‘Yapım Metodolojisi’, Eğiste Hadimi Viyadüğü ise ‘Kalite Yönetimi’ kategorisinde birinciliğe layık görülmüştü. Geçen yıl ise Kömürhan Köprüsü ‘Yapım Metodolojisi’ kategorisinde ödül almıştı."
Ortaokul öğrencisinin Mansur Yavaş’a yol çağrısı gülümsetti
16 Aralık 2025 Salı - 09:59 Ortaokul öğrencisinin Mansur Yavaş’a yol çağrısı gülümsetti Ankara’nın Keçiören ilçesinde özel bir kolejin çevresinde bulunan bozuk yollar vatandaşların tepkisine neden oldu ve küçük bir öğrencinin sosyal medyada paylaştığı samimi videosuyla daha da geniş kitlelere ulaştı. Karşıyaka Mahallesi’nde, özel bir kolejin çevresinde bulunan bozuk yollar vatandaşların tepkisine neden oldu. Uzun süredir yapılmayan yollar nedeniyle araçlarda hasar oluştuğu, anayola çıkışta trafik akışının zorlaştığı ve öğrenci güvenliğinin tehlikeye girdiği belirtildi. Vatandaşlar, yetkililerden sorunun bir an önce çözülmesini talep etti. Öte yandan, kolejde okuyan Mehmet Efe Karakoç isimli bir çocuğun, yolun durumuna ilişkin sosyal medyada paylaşılan samimi ve yüz güldüren tepkileri kısa sürede gündem oldu. Küçük çocuğun videosu, vatandaşların yaşadığı sorunu geniş kitlelere duyururken, yolun bir an önce yapılması yönündeki çağrıları da artırdı. "Ön takım kalmadı arabalarda" Çocuğunu okuldan almaya gelen Ramazan Koçyiğit, "Yapılmasını istiyoruz. Çünkü yol, arabaların hepsi bozuldu. Ön takım kalmadı arabalarda. Artık orayı kullanmıyoruz. Tek giriş ve çıkış olarak diğer bu taraftaki asfalt tarafı kullanmaya çalışıyoruz. Burada araç ve öğrenci sayısı fazla olduğu için bu yoğunluğa yeterli gelmiyor. İnşallah yetkililer sesimizi duyar, en kısa sürede yapılır, tek temennimiz o" diye konuştu. "Kışın daha sıkıntı olur çamur falan derken" Belediyelerin yapması gereken bir yol var diyen öğrenci velisi Selim Yılmaz, "Zannedersem orayı belediye yapmadı. Ondan dolayı bir sıkıntı var. Sadece alt tarafta bir yol var. Hele kışın daha sıkıntı olur çamur falan derken. Belediyeye yapmasını talep ediyoruz. Tabii, anayolda da bayağı bir sıkıntı oluyor araçların trafik durumuyla ilgili. Buraya bir çare bulunursa çok memnun oluruz. Özellikle girişte araç asfalta sürtüyor. Yaralanmalar da oluyor burada. Bayağı bir sıkıntı olmuş. Geçen bir kaza da olmuş burada. İvedilikle yapılması iyi olur" şeklinde konuştu. Aynı zamanda kolejde hizmet veren servis rehberi, "Hiçbir şekilde yollarımız yapılmadı. Bayağı bir süredir bu şekilde rezillik çekiyoruz, öğrencilerimiz olsun, velilerimiz olsun, servislerimiz olsun. Çoğu yere yazdık sonuç alamadık. Sıkıntılarımız, arabaların altları çok fazla sürtüyor, önleri sürtüyor. Bir an önce yapılsa herkes çok memnun olacak. Çok sıkıntı yaşıyoruz. Daha da yolumuz çöktü. Öğrencilerimiz düşebiliyor, yürüyerek giden öğrenciler var. Yolda gidemiyoruz tek başımıza, korkuyoruz" dedi.