EKONOMİ - 16 Mart 2025 Pazar 22:13

Cumhurbaşkanı Yardımcısı Yılmaz: "Enflasyon düştükçe çok daha sağlam bir zeminde, sürdürülebilir, istikrarlı bir şekilde büyümeye ve gelirimizi toplumun çeşitli kesimleriyle paylaşmaya devam edeceğiz"

A
A
A
Cumhurbaşkanı Yardımcısı Yılmaz: "Enflasyon düştükçe çok daha sağlam bir zeminde, sürdürülebilir, istikrarlı bir şekilde büyümeye ve gelirimizi toplumun çeşitli kesimleriyle paylaşmaya devam edeceğiz"

Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz, "Enflasyon düştükçe çok daha sağlam bir zeminde, sürdürülebilir, istikrarlı bir şekilde büyümeye ve gelirimizi toplumun çeşitli kesimleriyle paylaşmaya devam edeceğiz" dedi.


Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz, AK Parti Çankaya İlçe Başkanlığı tarafından düzenlenen iftar programına katıldı. Yılmaz, Türkiye’nin 22 yılda her alanda ileriye gittiğini belirtti. Enerjisini ve vaktini iç mücadelelere harcayan vesayetçi zihniyetlerin boyunduruğunda olan bir Türkiye’den bölgesinde lider, kalkınan bir Türkiye’ye, dünyada söz sahibi bir ülke konumuna yükseldiğini ifade eden Yılmaz, "Bu altyapıyla, bu 22 yılda inşa ettiğimiz temellerle birlikte Cumhuriyetimizin ikinci yüzyılında Türkiye Yüzyılı’nı inşa edecek kadrolarla yolumuza devam ediyoruz. Yol haritalarımızı, planımızı programımızı adım adım hayata geçirecek, uygun bir ortamı, zemini hep birlikte büyük çabalarla oluşturmuş durumdayız. Milletimizin teveccühü sayesinde, her seçimde siyasi istikrar ortamını pekiştirerek bugünlere geldik. Türkiye’de AK Parti’nin hizmetlerinden yoksul bıraktığımız tek bir karış toprağımız, tek bir ilçemiz, beldemiz söz konusu değil. Bize oy versin vermesin, biz bütün vatandaşlarımıza aynı nazarla bakıyoruz ve hepsine de hizmet vermek için gece gündüz koşturuyoruz" diye konuştu.


‘Hedefimiz tek haneli enflasyon’


Türkiye’deki ekonominin temel sorununun ‘enflasyon’ olduğunu ifade eden Yılmaz, "Vatandaşımızın derdi neyse bizim de derdimiz odur. Vatandaşımızın önceliği neyse bizim de önceliğimiz odur. Böyle bir zihniyetimiz var AK Parti olarak, Cumhur İttifakı olarak. Dolayısıyla şu anda temel önceliğimiz enflasyonu düşürmek. Bu çerçevede geçen yılın ortalarından itibaren düşüş trendi başladı. Mayıs ayında 75’lere kadar yükselmişti enflasyon geçen yıl Mayıs ayında. Haziran’la birlikte dezenflasyon dediğimiz enflasyon oranlarındaki düşüş süreci başladı. En son bu yılın Şubat ayı itibarıyla yüzde 39’a gerilemiş oldu enflasyon oranı. Önümüzdeki dönemde göreceksiniz adım adım aşağılara doğru inmeye devam edecek enflasyon. Kararlı bir şekilde bu mücadelemizi sürdüreceğiz. Önce bu yıl sonuna doğru 20’li rakamları göreceğiz. Daha sonra orta vadede de hedefimiz, yeniden tek haneli enflasyon. Bunu başardık, yeniden başaracağız inşallah" ifadelerini kullandı.


‘Halkımızın refahını artırmaya devam edeceğiz’


Dengeli büyüme yaklaşımıyla yatırım, istihdam, üretim ve ihracat odaklı stratejilerini de hayata geçirdiklerini aktaran Yılmaz şu ifadeleri kullandı:


"Dünyanın, bölgemizin zor dönemine rağmen, enflasyonla mücadele ettiğimiz bir döneme rağmen geçen yılı yine yüzde 3,2 büyümeyle, ciddi bir istihdam artışıyla kapatmış olduk. Enflasyon düştükçe çok daha sağlam bir zeminde, sürdürülebilir, istikrarlı bir şekilde büyümeye ve gelirimizi toplumun çeşitli kesimleriyle paylaşmaya devam edeceğiz. AK Parti her zaman güçlü bir sosyal politikayla ülkeye hizmet etmiştir. Önümüzdeki dönemde de aynı zihniyetle devam edeceğiz. Sağlam temeller üzerinde vatandaşımıza kalıcı refah artışı sağlayacağız. Başkalarının yaptığı gibi aldatıcı vaatler, aldatıcı icraatlerle değil kalıcı bir şekilde halkımızın refahını arttırmaya devam edeceğiz."


Yılmaz, Gazze’de devam eden İsrail katliamına yönelik Filistin’in yanında olmaya devam edeceğini söyledi. Yılmaz, Türkiye’nin, bugün dünyanın gözünü, dikkatini yönelttiği, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın şahsında somutlaşan güçlü bir aktör konumunda bulunduğunun altını çizerek, şöyle devam etti:


"Bu bağlamda son dönemlerde en büyük gelişmelerden biri Suriye’nin özgürlüğüne kavuşması uzun bir diktatörlükten sonra halkın devrimiyle Suriye’de yeni bir dönemin başlaması. Kolay değil. Yeniden inşa edilecek Suriye. Zaman zaman hep birlikte görüyoruz. Çeşitli meydan okumalarla karşı karşıya, belirsizlikle karşı karşıya Suriye. Biz inanıyoruz ki Türkiye’nin de güçlü desteğiyle Suriyeli kardeşlerimize hangi mezhepten olursa olsun hangi etnik gruptan, hangi dinden olursa olsun tüm Suriyelileri kapsayan bir anlayış içinde istikrarlı, güçlü, müreffeh bir Suriye inşa edilecektir. Bunun olmasıyla birlikte burada yaşayan Suriyeli kardeşlerimiz de gönüllü ve onurlu bir şekilde uygun bir ortam geliştikçe ülkelerine döneceklerdir. Nitekim dönenler de var. Son dönemlerde bir miktar daha hızlandı ama genel rakama baktığınızda 873 bin kişi geri dönmüş ülkesine. Suriye güçlendikçe, ekonomisi geliştikçe bu geri dönüşler de hızlanmış olacaktır."


Terörsüz Türkiye sürecinin çok kıymetli olduğunu, bu sürecin başarıyla sonuçlanmasını dilediklerini belirten Yılmaz, "Her halükarda Türkiye, Cumhuriyeti terörle mücadele edecek güce, kapasiteye ve iradeye sahiptir. Bunu da hiç kimse yanlış yorumlamasın ama gönül arzu eder ki bu süreç terörsüz Türkiye kapsamında, terör örgütünün kendini feshetmesiyle, silahları bırakmasıyla sona ersin. Böylece terör vesilesiyle oluşan sorunların kalıcı bir şekilde ortadan kalktığı bir ortamda, ülkemizi bütün insanımızla, 85 milyonla geleceğe çok daha güçlü bir şekilde taşıyalım. Bunu da başaracağımıza yürekten inanıyorum. Türkiye Yüzyılı’nı bölgemizde emperyalist oyunların boşa çıkarıldığı, barışın uhuvvetin ve dayanışmanın asrı haline getireceğiz. Türkiye Yüzyılı, kardeşliğin yüzyılı olacak, huzurun yüzyılı olacak inşallah" ifadelerini kullandı.


Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Konya Yemek yeme süresinden şüphelendi hastalıktan kurtuldu Konya’da yemek yeme süresinin uzamasından şüphelenen genç kadına kontrol amaçlı gittiği hastanede akalazya hastalığı teşhisi konuldu. Burada yapılan tetkik sonrası yapılan ameliyat ile genç kadın sağlığına kavuştu. Konya’da okul öncesi öğretmenliği yapan 31 yaşındaki Betül Çiğdem Kozlu, geçtiğimiz ay yemek yemede zorlanmayla başlayan sorunlar nedeniyle farklı hastanelere giderek tedavi olmak istedi. Sorunlarından kurtulamayan Kozlu, Medicana Konya Hastanesine başvuru yaptı. Gastroenteroloji Uzmanı Doç. Dr. Bilal Toka ile görüşen Kozlu’ya endoskopi yapıldı ve akalazya hastalığı teşhisi konularak tedaviye başlandı. Küçük ve başarılı bir ameliyat sonrası yaklaşık 2 haftalık süreçte Betül Çiğdem Kozlu sağlığına kavuştu. "Yemek yeme sürem uzamıştı artık saatlerce sofrada kalabiliyordum" Rahatsızlığının yemek yerken takılmalar yaşayarak başladığını anlatan Betül Çiğdem Kozlu, "Takılmalar sıklaşmaya başladı. Her öğünde takılma yaşıyordum ve yemek yeme sürem uzamıştı. Artık saatlerce sofrada kalabiliyordum. Normalde de yavaş yiyen bir insandım ama yavaş yeme oranım gittikçe arttı. Daha sonra ailemin de isteğiyle doktora gidip sıkıntının ne olduğunu öğrenmek için, tedavisi varsa onu yapalım diye geldik. Endoskopi sonucunda tanıyı koydu hocamız. Başka testler de yaptırdık. Onun dışında da sürecin nasıl ilerleyeceğini anlattı bize hocamız. Gayet açıklayıcı bir şekilde ve o şekilde süreci tamamladık. Şu an çok iyiyim. Daha da düzelecek tabii. Şu an kendimi çok daha iyi hissediyorum. Açıkçası öyle çok korku sürecim olmadı. Çünkü gerçekten Bilal hocamın gayet açıklayıcı yaklaştığını düşündüm. Onun dışında zaten ben de araştırmalar yaptım. Çok fazla tehlikeli risk barındıran bir süreç olmadığını, sadece ilerlerse daha çok sıkıntılar yaşayacağımı gördüğüm için en azından hastalığımın çok ilerlemeden bunu fark ettiğim için daha rahat girdim ameliyata. Ameliyattan sonra sıvı gıdalarla başladım. Bir hafta boyunca sıvı gıda tüketmem biraz beni zorladı ama içten yapılan bir işlem olduğu için o bölgeyi de korumak gerekiyordu. Daha sonra taneliye geçtim ve şu an katı gıdaları yemeye başladım. Hiçbir sıkıntı yaşamıyorum. Sadece dikiş yerlerinde biraz acı hissediyorum ama zamanla o da zaten düzelecek. Şu anki süreçten çok memnunum" dedi. "Su içerek yutmayı sağlayıp tolere edilebilse de üzerinden aylar veya yıl geçtiği zaman bu şikayetler çok daha fazla artar" Medicana Konya Hastanesi Gastroenteroloji Uzmanı Doç. Dr. Bilal Toka, Betül Çiğdem Kozlu’nun yutma güçlüğü şikayetiyle geldiğini belirterek, "Özellikle katı gıdaların yemek borusunun alt kısmında takılması, geçmediği için gıdalar üzerine su içme ihtiyacı duyuyordu. Bu şikayetler aylar içerisinde daha fazla artmaya başlayınca artık bir sorun mu var, durum nedir diye anlamak için bize başvurdu. Hastamız bize yutma güçlüğü şikayetiyle başvurdu. Daha önce başka hastanelerde yutma güçlüğü için endoskopik incelemeler yapılmıştı ama net bir sonuç elde edilememişti. Yutma güçlüğünün zamanla artması, özellikle katı gıdaları yedikten sonra üzerine su içme ihtiyacı duyması üzerine bize başvurdu. Öncelikle hastamızı yemek borusu ve mideyi değerlendirdiğimiz endoskopi işlemiyle değerlendirdik, inceledik. Aslında her zaman endoskopi işlemi esnasında akalazya hastalığı tam tanınmayabilir. Yemek borusunun alt kısmındaki geçişteki kapak biraz normalden sıkı görülür ama özellikle hızlı endoskopi yapıldığında bu fark edilmeyebilir. Tabii ki o sırada yemek borusuyla midenin birleştiği kesimde, kapağın biraz normalden daha sıkı olduğunu saptadık. Yaptığımız incelemelerde tipik akalazya olduğunu gördük. Başlangıç aşamasında semptomlar her ne kadar hasta iyi kötü üzerine su içerek yutmayı sağlayıp tolere edebilse de üzerinden aylar veya yıl geçtiği zaman bu şikayetlerin daha fazla arttığını da biliyoruz. Dolayısıyla bunu yeni endoskopik tedavilerden olan poem tedavisiyle hastamızı tedavi edebileceğimizi değerlendirdik ve kendisini bilgilendirdik. Daha sonra bir tür ameliyat olan poem tedavisi ile yemek borusunun alt kısmında aşırı gelişmiş sirküler kasları keserek onların rahat açılmasını sağlayacak hale getirdik ve tedavimizi tamamladık" diye konuştu.
Osmaniye Farklı duraklarda şoförlük yapan karı koca birbirine rakip oldu Osmaniye’de 16 yıldır şoförlük yapan Şerife Güç Aslan, taksi şoförlüğüne başlayarak kocasıyla aynı mesleği yapmaya başladı. Farklı duraklarda çalışan Şerife Güç Aslan ve eşi Ökkeş Aslan rekabet içerisinde ekmek parasını kazanıyor. Osmaniye’de yaşayan 44 yaşındaki Şerife Güç Aslan, iş aradığı dönemde eşi Ökkeş Aslan’ın mesleği olan taksi şoförlüğüne başladı. Daha önce 16 yıl Osmaniye ve Antalya’da şoförlük yapan Şerife Güç Aslan, başladığı taksicilik mesleğinde eşiyle farklı duraklarda çalışarak eşine rakip oldu. Rakip duraklarda olmalarının kendileri için bir zorluk oluşturmadığını söyleyen Aslan, "Evde tatlı atışmalarımız oluyor ama bu durum bizleri motive ediyor" dedi. "35 yıl sonra tesadüfen karşılaştık şimdi eşimle aynı mesleği yapıyoruz" Geçmişte minibüs şoförlüğü gibi çeşitli şoförlük meslekleri yaptığı için zorlanmadığını ifade eden Şerife Güç Aslan, "Antalya’da yaşıyordum bir süredir, kızımı evlendirmek için buraya geldim ve burada da kaldım. Eşimle biz çocukluk arkadaşıydık küçük yaşlarda beraber oynardık, beraber gezerdik. Aradan 35 yıl sonra tesadüf eseri otogarda karşılaştık. Sonra birlikteliğimiz başladı. Evlendik, şimdi aynı mesleği sürdürüyoruz. Osmaniye’de daha önceki yıllarımda da galeride de çalıştım uzun bir dönem. Orada da yolcu getirip götürüyordum uzun yolculuklar yaptım. Şehir dışlarından yolcu aldım, müşteri aldım, müşteri getirdim. Onun dışında Antalya’da da minibüs şoförlüğü yapıyordum zaten aktif olarak. Bu yıla kadar yaptım. Ailevi gerekçelerden dolayı Osmaniye’ye tekrar döndüm. Burada da taksi şoförlüğü yapıyorum. Eşimle farklı duraklarda çalışmak zor olmuyor, aksine tatlı böyle atışmalarımız oluyor. Tatlı böyle rekabetlerimiz oluyor. Ufak böyle güzel çekişmeli yarışlarımız oluyor aramızda. Günün sonunda oturuyoruz, hesap yapıyoruz. Sen şu kadarlık yapmışsın, ben bu kadarlık yapmışım falan gibi tatlı bir rekabet içerisinde geçiniyoruz" diye konuştu. "Rakip durakta olmamızla daha zevkli tatlı bir atışmamız oluyor" Eşiyle farklı duraklarda birlikte çalışmanın kendilerine tatlı bir rekabet oluşturduğunu ifade eden Ökkeş Aslan, "Yaklaşık 1 senedir ticari taksi kullanıyorum. Keyifli bir meslek severek yapıyorum işimi. Ayrıca eşim de aynı mesleği yapıyor 5 aydır onunla da gurur duyuyorum. Birlikte güzel bir rekabetimiz var. Bu da bana çok mutluluk ve sevinç veriyor. Zorluklarını elbette düşündüm ama şu an biraz alıştı, içim biraz daha rahat çünkü eşimin daha önceden bir dönem şoförlüğü vardı. Uzun yıllardır kendi şoförlük yapmıştı, ben de eşime destek oldum. Rakip durakta olmamızla daha zevkli tatlı bir atışmamız oluyor. Akşama eve vardığımızda sen ne kadar iş yaptın, ben ne kadar iş yaptım diye birbirimize motive ediyoruz. Yani eşimin bu mesleği yaptığından dolayı onunla gurur duyuyorum" dedi.
Osmaniye Farklı duraklarda şoförlük yapan karı koca birbirine rakip oldu Osmaniye’de 16 yıldır şoförlük yapan Şerife Güç Aslan, taksi şoförlüğüne başlayarak kocasıyla aynı mesleği yapmaya başladı. Farklı duraklarda çalışan Şerife Güç Aslan ve eşi rekabet içerisinde ekmek parasını kazanıyor. Osmaniye’de yaşayan 44 yaşındaki Şerife Güç Aslan, iş aradığı dönemde eşi Ökkeş Aslan’ın mesleği olan taksi şoförlüğüne başladı. Daha önce 16 yıl Osmaniye ve Antalya’da şoförlük yapan Şerife Güç Aslan, başladığı taksicilik mesleğinde eşiyle farklı duraklarda çalışarak eşine rakip oldu. Rakip duraklarda olmalarının kendileri için bir zorluk oluşturmadığını söyleyen Aslan, "Evde tatlı atışmalarımız oluyor ama bu durum bizleri motive ediyor" dedi. "35 yıl sonra tesadüfen karşılaştık şimdi eşimle aynı mesleği yapıyoruz " Geçmişte minibüs şoförlüğü gibi çeşitli şoförlük mesleklerini yaptığı için zorlanmadığını ifade eden Şerife Güç Aslan, "Antalya’da yaşıyordum bir süredir, kızımı evlendirmek için buraya geldim ve burada da kaldım. Eşimle biz çocukluk arkadaşıydık küçük yaşlarda beraber oynardık, beraber gezerdik. Aradan 35 yıl sonra tesadüf eseri otogarda karşılaştık. Sonra birlikteliğimiz başladı. Evlendik, şimdi aynı mesleği sürdürüyoruz. Osmaniye’de daha önceki yıllarımda da galeride de çalıştım uzun bir dönem. Orada da yolcu getirip götürüyordum uzun yolculuklar yaptım. Şehir dışlarından yolcu aldım, müşteri aldım, müşteri getirdim. Onun dışında Antalya’da da minibüs şoförlüğü yapıyordum zaten aktif olarak. Bu yıla kadar yaptım. Ailevi gerekçelerden dolayı Osmaniye’ye tekrar döndüm. Burada da taksi şoförlüğü yapıyorum. Eşimle farklı duraklarda çalışmak zor olmuyor, aksine tatlı böyle atışmalarımız oluyor. Tatlı böyle rekabetlerimiz oluyor. Ufak böyle güzel çekişmeli yarışlarımız oluyor aramızda. Günün sonunda oturuyoruz, hesap yapıyoruz. Sen şu kadarlık yapmışsın, ben bu kadarlık yapmışım falan gibi tatlı bir rekabet içerisinde geçiniyoruz." diye konuştu. "Rakip durakta olmamızla daha zevkli tatlı bir atışmamız oluyor" Eşiyle farklı duraklarda birlikte çalışmanın kendilerine tatlı bir rekabet oluşturduğunu ifade eden Ökkeş Aslan, "Yaklaşık 1 senedir ticari taksi kullanıyorum. Keyifli bir meslek severek yapıyorum işimi. Ayrıyeten eşim de aynı mesleği yapıyor 5 aydır onunla da gurur duyuyorum. Birlikte güzel bir rekabetimiz var. Bu da bana çok mutluluk ve sevinç veriyor. Zorluklarını elbette düşündüm ama şu an biraz alıştı, içim biraz daha rahat çünkü eşimin daha önceden bir dönem şoförlüğü vardı. Uzun yıllardır kendi şoförlük yapmıştı, ben de eşime destek oldum. Rakip durakta olmamızla daha zevkli tatlı bir atışmamız oluyor. Akşama eve vardığımızda sen ne kadar iş yaptın, ben ne kadar iş yaptım diye birbirimize motive ediyoruz. Yani eşimin bu mesleği yaptığından dolayı onunla gurur duyuyorum." dedi. (MSL-VK-