EKONOMİ - 06 Kasım 2024 Çarşamba 16:18

TZOB Başkanı Bayraktar: "Pancar üretiminde dünyada 5’inci, Avrupa’da 4’üncü sırada yer alıyoruz”

A
A
A
TZOB Başkanı Bayraktar: "Pancar üretiminde dünyada 5’inci, Avrupa’da 4’üncü sırada yer alıyoruz”

Pancar hasadına katılmak üzere Aksaray’a gelen Türkiye Ziraat Odaları Birliği (TZOB) Genel Başkanı Şemsi Bayraktar, Türkiye’nin pancar üretiminde önemli bir yere sahip olduğunu belirterek, “Ülkemiz, dünya pancar şekeri üretiminde yüzde 6,6’lık pay ile pancardan şeker üreten ülkeler arasında önemli bir konuma sahiptir. Dünyada 5’inci, Avrupa’da 4’üncü sırada yer alıyor” dedi.


TZOB Genel Başkanı Şemsi Bayraktar Aksaray’da şeker pancarı hasadına katıldı. Burada üreticilerle görüşüp çalışmalar hakkında bilgiler alan Bayraktar, pancar üretimiyle ilgili bilgiler verdi. Türkiye’nin pancar üretiminde ülke genelinde önemli bir noktada olduğuna değinen Bayraktar, “Pancar ve şeker üretimi, yüksek katma değeri, yüksek istihdam imkânı sağlaması, diğer tarım ürünlerinin ve hayvancılığın gelişmesindeki rolü, biyoetanolün en verimli hammaddesi olması gibi özellikleriyle sosyal ve ekonomik yaşam üzerinde tüm dünyada stratejik önemi olan bir üretim koludur. Dünyadaki coğrafi yapı gereği Avrupa Birliği ülkeleri, Rusya, Ukrayna ve ülkemiz şekeri pancardan; Amerika Birleşik Devletleri, Japonya, Çin gibi ülkeler hem pancardan hem kamıştan; Brezilya, Hindistan, Meksika, Tayland, Avustralya başta olmak üzere birçok ülke de şekeri kamıştan üretiyor. Ülkemiz, dünya pancar şekeri üretiminde yüzde 6,6’lık pay ile pancardan şeker üreten ülkeler arasında önemli bir konuma sahiptir. Dünyada 5., Avrupa’da 4. sırada yer alıyor. Dünya genelinde kamış ve pancardan şeker üreten ülkeler arasında da 12. sıradadır. Şeker pancarı tarımı, Doğu Karadeniz, Ege ve Akdeniz’in sahil şeridi ve Güney Doğu Anadolu Bölgesi dışındaki tüm bölgelerde her yıl üreticilerle yapılan ‘Şeker pancarı üretim sözleşmesi’ esaslarına göre yapılıyor. Sözleşmeli üretimin ilk örneklerinden biri olup, tarımın sanayiye entegre olmasını sağladı. Ülkemizde şeker pancarı üretimi, her yıl belirlenen şeker kotalarına bağlı olarak şirketler tarafından programlanıyor. Şeker üretiminde ve dolayısıyla pancar üretiminde kota uygulaması ülke kaynaklarının optimum düzeyde verimli ve etkin kullanımını sağlıyor. Ülkemizin yıllık şeker ihtiyacının yüzde 95’i pancar şekeri, yüzde 5’i ise nişasta bazlı şeker ile karşılanmak üzere programlanıyor. 7103 sayılı kanun ile 2019/2020 pazarlama yılından itibaren her yıl cumhurbaşkanı kararı ile nişasta bazlı şeker kotası ülke toplam A kotasının yüzde 2,5’i oranında belirleniyor” dedi.



“Türkiye’de 58 ilde şeker pancarı üretiliyor”


Başkan Bayraktar, “Ülkemizde 58 ilde şeker pancarı üretiliyor. Üretimde Konya, Yozgat, Afyonkarahisar, Kayseri, Eskişehir ve Aksaray ilk sıralarda geliyor. Geçtiğimiz sezon Aksaray’da 1 milyon 178 bin 458 ton şeker pancarı üretildi. Bu üretim rakamıyla ülke üretiminden yüzde 4,7 pay alarak 6’ncı sırada yer alıyor. Tarım topraklarımızın 3,6 milyon dekarını şeker pancarı üretimi için ayırıyoruz. Yıllar itibarıyla değişmekle birlikte son 10 yılda ortalama yıllık 19,5 milyon ton şeker pancarı üretimi yapıldı. 2023 yılında 3,6 milyon dekarda 25 milyon 250 bin ton şeker pancarı üretildi. 2023 yılında rekor bir üretim ile şeker pancarı üretimimiz ilk defa 25 milyonu geçti. Türkiye İstatistik Kurumu Bitkisel Üretim 2. Tahminine göre 2024 yılında üretimin yüzde 8,9 oranında azalarak, 23 milyon ton olacağı tahmin ediliyor” diye konuştu.



“Şeker pancarı üretimi yapan çiftçi sayısı azalıyor”


Şeker pancarı üretimi yapan çiftçi sayısının yıllar itibarıyla önemli ölçüde azaldığını ifade eden Başkan Bayraktar, “Son 10 yılda pancar üreten çiftçi sayısı yüzde 19,8 oranında azalarak 99 bin 714’e düştü. Şeker tüketimimiz ise artıyor. 2021 yılında kişi başına şeker tüketimimiz 30,7 kilogram iken 2022 yılında 33,6 kilograma yükseldi. 1 yılda yüzde 9,4 artan kişi başı tüketimimizle şekerdeki yeterlilik oranımız düştü. 2022 yılında şeker yeterlilik oranımız 91,1 olarak gerçekleşti. 85 milyonu geçmiş genç, dinamik ve artış hızı yüksek bir nüfusa sahibiz. Ülkemizde 5 milyonu aşkın mülteci, sığınmacı ve yabancı yaşıyor. Yıllık 55 milyon turist ülkemizi ziyaret ediyor. Bütün bunlar şeker talebini önemli ölçüde artıran unsurlardır. Bu talebin karşılanması gerekiyor. Talebin karşılanması için de şeker pancarı üretiminin devam etmesi gerekiyor” şeklinde konuştu.



“Şeker dışa bağımlı olunacak bir ürün değil, stratejik bir üründür”


Şeker sektörünün şeker pancarı üreticileri ve şeker fabrikalarıyla birlikte bir bütün olduğuna işaret eden Başkan Bayraktar, “Fabrikalar teknoloji açısından güçlendirilmeli, verimli çalışması sağlanmalı, istihdam artırılmalı ve gerekli yatırımlar yapılmalıdır. Şeker sektörünün çiftçi, fabrika çalışanı ve tüketici ayağı bulunuyor. Oluşturduğu katma değer ve kamu yararı unsuru da göz ardı edilemez. Şeker üretim tüketim dengesine, artan nüfusa bakıldığında, hem şeker pancarı hem şeker üretiminin artırılması gerekiyor. Açıklanan şeker pancarı fiyatları üreticinin yeterli gelir elde etmesini sağlayacak düzeyde olması ve üretim motivasyonunun artırması fevkalade önemlidir. Tarımsal üretimin tüm kollarında üretimin devam etmesi elzemdir. Türkşeker’in açıkladığı şeker pancarı alım fiyatları yıllar itibarıyla artış gösterdi. 2023 yılında ton başına kota tamamlama primi dahil bin 855 lira olan şeker pancarı alım fiyatı 2024 yılında yüzde 28’lik artışla 2 bin 375 lira oldu. Açıklanan fiyat artmış olsa da yeterli değildir. Tarımsal girdilerdeki artışlar ve ödemekte zorlanılan borç yükü her geçen gün üretimi zorlaştırıyor. Fiyatların hasat başlamadan açıklanması gerekiyor. Bu sene de şeker alım kampanyası eylülün 4’ünde başlamış olmasına rağmen fiyat açıklaması 24 Eylül’de geldi. Fiyat açıklamasının gecikmesi üreticilerimizi endişelendiriyor. Birçok üründe maliyet seviyesinde fiyat açıklaması yapıldı. Fiyatların hasattan önce artan girdi fiyatları ve üretim maliyetleri göz önüne alınarak, üreticilerin geçimlerini sağlayacakları ve üretimlerini devam ettirebilecekleri seviyelerde açıklanması şarttır. Kırsalımız yaşlanıyor. Yaş ortalaması 58’e yükseldi ve gençlerimizi kırsalda tutamıyoruz. Çiftçilerimizin ödedikleri prim gün sayısında adalet sağlanmasını istiyoruz. Çiftçilerimiz diğer sigortalılar gibi prim gün sayısının 7200 güne indirilmesini bekliyor. Gençlerimiz primlerinin devlet tarafından ödenmesini talep ediyor. Bugün burada yapacağımız şeker pancarı hasadımızın tüm üreticilerimize hayırlı olmasını diliyor, emeklerinin karşılıklarını alacağı bereketli bir sezon diliyorum” ifadelerini kullandı.


Açıklama sonrası Bayraktar pancar hasadı yaparak üreticilerle sohbet etti.



TZOB Başkanı Bayraktar: "Pancar üretiminde dünyada 5’inci, Avrupa’da 4’üncü sırada yer alıyoruz”

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Bursa “Efsane Kasım” tuzaklarına dikkat Bursa Tüketiciler Derneği Başkanı Sıtkı Yılmaz, Kasım ayında artan indirim kampanyalarıyla ilgili tüketicilere önemli uyarılarda bulundu. Kasım ayının tüm dünyada indirim ayı olarak bilindiğini belirten Yılmaz, bu dönemin hem tüketiciler hem de satıcılar için fırsatlar sunduğunu ancak dikkat edilmesi gereken birçok husus bulunduğunu söyledi. Yılmaz, tüketicilerin alışveriş yapmadan önce temel ihtiyaçlarını doğru belirlemesi ve fiyatlar üzerinde detaylı bir sorgulama yapması gerektiğini vurguladı. “Satıcılar, ilk önce fiyatları artırıp ardından indirim uyguluyor. Bu nedenle tüketiciler, indirimli fiyatla 30 gün önceki fiyatın açıkça belirtilmiş halini görmelidir. Hatta gerekirse 30 gün önceki satış faturasını talep edebilirler” dedi. Online alışverişte ürünü satın almadan önce geçmişe dair fiyat araştırması yapılması gerektiğini söyleyen Bursa Tüketiciler Derneği Başkanı Sıtkı Yılmaz, “Bütün dünyada olduğu gibi Kasım ayı, indirim ayı olarak bilinir. Bu ay hem satıcı hem de tüketici açısından bir fırsat olarak değerlendirilmektedir. Ancak dikkat edilmesi gereken bazı hususlar var. İndirimin gerçek olup olmadığına ilişkin tüketicinin sorgulamaları gerekir. Tüketiciler siteleri gezerken karar vermeden önce temel ihtiyaçlarını doğru belirleyip ve bir sorgulama yaptıktan sonra karar vermelidir. Satıcılar açısından baktığımız zaman ilk önce fiyatlar arttırılıp sonrasında indirime tabi tutuluyor. Burada tüketicilerimizin dikkat etmesi gereken şey indirim fiyatıyla 30 gün önceki fiyatın birlikte okunabilir açık bir şekilde yazılmış halini görmeleri gerekir. Hatta daha ileri gitmek gerekirse 30 gün önceki satış faturasını da tüketici görmek isteyebilir. Satıcılar açısından bakacak olursak yüzde 70’e varan indirimler söz konusu olunca bu indirim ürünlerinin stokla sınırlı olduğu, sadece internet sitelerine çekmek için bir araç olarak kullandığı ve birkaç ürünle sınırlı olan bu indirimlerin dışında asıl diğer ürünlerini satmaya çalıştıklarını biliyoruz. Bu konuda tüketicilerimizin dikkatli olması ihtiyaçlarını doğru belirlemeleri ve detaylı bir araştırma yaptıktan sonra doğru ürüne karar vermeleri gereklidir. Tüketiciler açısından bir diğer önemli husus ise alışveriş yaptığı siteler ile ilgili güvenli ödeme sistemlerinin olup olmadığı, sitenin adres çubuğuna dikkat etmeleri veya mersis numaralarına dikkat ederek satın aldığı ürünün kime ait olduğunu ve kurumsal bir yapı olup olmadığını yarın karşı karşıya geldiklerinde haklarını korumak adına dikkat etmeleri gerekli. İndirim süreçlerinde gerek bakanlığın, belediyelerin veya odaların fiyat indirimleri konusunda denetimlerinin olması tüketiciler için önemli. Yine sitelerde aldatıcı veya yanıltıcı reklamlarla ilgili tüketicilerimizin reklam kuruluna başvurma hakkı olduğunu ve diğer konularda da hakem heyetlerine başvurarak satıcı ve sağlayıcılar hakkında hakem heyetlerinde gidebileceklerini söylemek istiyorum” şeklinde konuştu.
Eskişehir Eskişehir’de ’Prematüre Günü’ne özel anlamlı etkinlik Eskişehir Özel Ümit Hastanesi’nde 17 Kasım Dünya Prematüre Günü nedeniyle özel köşe yapılırken, Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Uzman Doktor Alper Akay Prematüre Günü ile alakalı bilgi verdi. Eskişehir Özel Ümit Hastanesi’nde 17 Kasım Dünya Prematüre Günü nedeniyle Yeni Doğan Yoğun Bakımı önünü balonlarla ve üzerinde günün önemini anlatan sözlerin yazılı olduğu kartlarla süslendi. Yaklaşık 1 hafta önce 34 haftalık hamile iken doğum yapan prematüre Çınar bebeğin annesi 33 yaşındaki Hülya Çınar yaşadıklarını anlattı. Hastanedeki yaklaşım, ilgi ve tedaviden oldukça memnun olduğunu belirten Çınar, bebeğini istediklerinde gördüklerini dile getirdi. Çınar, "34 haftalık doğum yaptım. Bebeğim bin 700 gram ve 43 santimetre doğdu. Korkularım çok vardı, bebeğimin sağlık durumundan dolayı nasıl bir süreçle karşılaşacağımı bilmiyordum. Ama beklediğim gibi olmadı, her şey çok güzel bir süreçle gidiyoruz. Doktorum da çok iyiydi, çok anlayışlı ve destek olan bir doktordu. Yoğun bakımdan da çok ilgi alaka gördük. O yönden her şey çok güzel gidiyor. Bebeğimizi gelip bir rahatlıkla görebiliyoruz” dedi. “Prematüre bebekler bizim en kıymetlilerimiz” Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Uzman Doktoru Alper Akay ise Dünya Prematüre Günü’yle alakalı şöyle konuştu: “Dünya Prematüre Günü kutlu olsun. Prematüre bebekler bizim en kıymetlilerimiz. Erken doğan, hayata erken başlayan minik bebeklerimiz. Daha doğum süreci gerçekleştiği ilk andan itibaren çok yoğun bir bakım ve takip süreci gerektiren bir durum prematürelik. Burada ekibimizle, hekim arkadaşlarımızla birlikte prematüre bebekler için elimizden gelen her şeyi büyük bir özveriyle yapıyoruz. Onların hayata sağlıklı bir şekilde tutunmaları için her türlü hizmeti ve bakımı yapıyoruz. Prematüre bebeklerin taburculuğu için bazı kriterler var bizim dikkate aldığımız. Birincisi bebeğin yeterli beslenebilir hale geldiğini tamamen görmek, evde bakımına engel bir durum kalmadığından emin olmak. Diğeri bebeğin kilosunun ev şartlarına uyum sağlayabilecek hale geldiğini görmek. Bir diğer kriterimiz ise anneyle bebeğin birbirine yeterli uyumlu sağlayıp, bebeğin evde rahatlıkla yine annesi tarafından her türlü bakımının verilebileceğini görmek. Bu kriterleri sağlamadığı sürece bebeklerimizi biz burada yoğun bakım ünitemizde takip ediyoruz. Sonrasında ise evdeki takiplerinde de yine düzenli kontrolleri hiçbir zaman ihmal etmiyoruz.”
Balıkesir Çocukların hayalleri Balıkesir’i şekillendiriyor Balıkesir Kent Konseyi Çocuk Meclisi üyeleri 20 Kasım Dünya Çocuk Hakları Günü için yazdıkları mektupları Balıkesir Büyükşehir Belediye Başkanı Ahmet Akın ile paylaştılar. Hayallerindeki Balıkesir’i anlatan çocukların taleplerini tek tek dinleyen Akın, “Çocuklarımız bizim geleceğimiz. Şehri yönetirken çocuklarımızın fikirlerini de çok önemsiyoruz” dedi. Çocuk dostu bir kent oluşturma hedefiyle kurulan Balıkesir Kent Konseyi Çocuk Meclisi üyeleri, talep ve isteklerini yazdıkları mektupları Balıkesir Büyükşehir Belediye Başkanı Ahmet Akın’a ulaştırdılar. Balıkesir Kent Konseyi Başkanı Sevinç Baykan Özden’in de eşlik ettiği ziyarette Balıkesir Büyükşehir Belediye Başkan Vekili Volkan Altınöz de yer aldı. Çocuk Meclisi Başkanı Atakan Yurtyapan, Çocuk Meclisi Başkan Yardımcıları Irmak Barlin ve Ege Ata Türkoğlu’nun yanı sıra Çocuk Meclisi Üyeleri; Serra Altıntaş, Günef Ermiş, Zeynep Doğdubay, Sarp Hodman, Fevzi Aladağ ve Kaan Furkan Başaran, 20 Kasım Dünya Çocuk Hakları Günü kapsamında yazdıkları mektupları Başkan Ahmet Akın’a teslim ettiler. Her bir çocukla ayrı ayrı ilgilenen Başkan Akın, talep ve istekleri tek tek not alarak çocukları dinledi. Çocuklardan engelsiz Kent talebi Engelsiz bir kent önerileri de sunan çocukları dinleyen Başkan Akın, “Bütün parklarımızı engelsiz park haline getiriyoruz. Bir evladımız oradan geçerken o parka gitmek isterse hiçbir engelle karşılaşmayacak. Herkes aslında engelli adayı ve bu nedenle hayatı bu şartlara uygun hale getireceğiz” diyerek TEMA Park ile ilgili de güzel bir projeleri olduğunu dile getirdi. Çocuklar ayrıca sanatsal ve sportif faaliyetler için de daha fazla kursların açılmasını talep etti. Akın, bu konuda çalışmalar yaptıklarını dile getirdi. Kütüphanelerdeki çalışma alanlarını da artıracaklarını söyleyen Akın, ayrıca Çocuk Meclisi üyelerinden “Çocuk Köyü” ile ilgili çalışma yapmalarını istedi. Çocukların isteği ve talepleri doğrultusunda Çocuk Köyü’nde de yenileme yapacaklarının müjdesini verdi. “En büyük hayallerimden birisiydi” Çocuk Meclisi üyelerini ağırlamaktan mutluluk duyduğunu ifade eden Başkan Akın, “Dünya Çocuk Hakları Günü’nde evlatlarımızın bu toplantısı çok güzel oldu. İnanılmaz mutluyum. Çünkü en büyük hayallerimden birisi buydu. Çocuk Meclisi’nden çıkan talimatları biz uygulamak için hep beraber çalışacağız. Balıkesir Kent Konseyi Başkanımız Sevinç Baykan Özden ve ekibiyle tam bir uyum içinde çalışıyoruz. Bu tür çalışmalar tam bir sosyal sorumluluk projesi olarak gelişiyor. Çocuklarımızın haklarına sahip çıkması için de uğraşıyoruz. Eksikler var, onları tamamlıyoruz. Özellikle oyunla ilgili, gıda ile ilgili, okul içi ve çevresindeki eksikliklerle alakalı talepleri dinledik. Bunu hep birlikte tamamlayacağız. Çocuklarımızın çok güzel fikirleri ve inanılmaz bir bakış açıları var. Bu bakış açısını da Türkiye’nin parlayan yıldızı olan Balıkesir’i geliştirmek için kullanacağız. Kent Konseyleri çok önemlidir. Kent Konseylerinin imkanlarının gelişmesi için de çalışıyoruz. Bu vesileyle ben Sevinç Başkanımıza ve ekibine de çok teşekkür ediyorum” ifadelerini kullandı. “Çocuklarımız kendi gelecekleri için isteklerini dile getiriler” Çocukların hayallerindeki şehir için mektuplar yazdıklarını ifade eden Balıkesir Kent Konseyi Başkanı Sevinç Baykan Özden, “Çocuklarımızın mektuplarını Ahmet Başkanımıza ilettiler ve şehir için neler yapılabileceğini, neler istediklerini ilettiler. Biz çok duygulandık bugün. Çocuklarımızın velileri olarak biz zaten onların geleceğini hazırlıyoruz ama çocuklarımız kendi gelecekleri için neler istediklerini kendi dilleriyle, kendi yazılarıyla ifade ettiler ki bu bizim için çok anlamlıydı” şeklinde konuştu. “Başkanımız bizi kendi çocukları gibi karşıladı” Başkan Ahmet Akın ile bir araya geldikleri için mutlu olduğunu söyleyen Balıkesir Kent Konseyi Çocuk Meclisi Başkanı Atakan Yurtyapan, “Bize bu fırsatı sunduğu için Ahmet Başkanımıza teşekkür ediyorum. Bence bugün sunulan fikirler gayet güzel fikirlerdi. Yapılması gereken şeylerdi ve bunların yapılacağına inanıyorum. Ben başkanımızın bize gayet sıcak, kendi çocukları gibi davrandığını düşünüyorum. Bu samimiyetinden dolayı da kendisine çok teşekkür ediyorum” dedi. Fevzi Aladağ, “Bugün Balıkesir Büyükşehir Belediye Başkanımız ile birlikte fikirlerimizi konuştuk. Kendisi sağ olsun bizim fikirlerimizi dinledi ve fikirleri yapmak için yola koyuldu. Kendisine, çocuk olmamıza rağmen bizim fikirlerimizi dinlediği için çok teşekkür ediyorum” ifadelerini kullandı. Öğrenci velilerinden Fatma Türkoğlu “Bugün başkanımız bizi çok güzel karşıladı. Çocuklarımızı dinledi, hepsinin tek tek mektuplarını, notlarını aldı ve Balıkesir için neler yapabileceğini anlattı. Çocuklarımız kendilerini çok değerli hissettiler. Balıkesir’deki bütün çocuklar için güzel projeler gerçekleştireceklerini söylediler. Çok iyi oldu, çünkü bazı şeyleri bizler değil çocuklar görebiliyorlar. Bazı eksiklikleri onlar daha iyi kavrayabiliyorlar” şeklinde konuştu.