GÜNDEM - 23 Ekim 2025 Perşembe 14:31

"Doğu Karadeniz Bölgesi Maden Potansiyeli ve Doğa Kaynaklı Afetlerle Mücadele" sempozyumu başladı

A
A
A
"Doğu Karadeniz Bölgesi Maden Potansiyeli ve Doğa Kaynaklı Afetlerle Mücadele" sempozyumu başladı

Karadeniz Teknik Üniversitesi’nde (KTÜ) Mühendislik Fakültesi Jeoloji Mühendisliği Bölümü tarafından kuruluşunun 60. yılı dolayısıyla "Doğu Karadeniz Bölgesi Maden Potansiyeli ve Doğa Kaynaklı Afetlerle Mücadele" sempozyumu düzenlendi.


KTÜ Osman Turan Kültür ve Kongre Merkezi’nde düzenlenen sempozyumun açılışına Trabzon Büyükşehir Belediye Başkanı Ahmet Metin Genç, KTÜ Rektör Vekili Prof. Dr. Bünyamin Er, MTA Doğu Karadeniz Bölge Müdürü Murat Ünal ile çok sayıda akademisyen ve araştırmacı katıldı.


Açılış programında konuşan Büyükşehir Belediye Başkanı Ahmet Metin Genç bilimin önemine dikkat çekerek, "Şu anda güncel olması itibari ile de ifade etmek istiyorum: artık aranan elementler, nadir elementler ismi ile müsemma. İleri teknoloji ile beraber yine işin sonunda güce ulaşmak var. Bunlar şu anda güncel politikayı da ilgilendiren hususlar. Bütün bunların totalde dönüp dolaştığı yer bu bilim merkezimizde, fakültemizde araştırmaların konusu. O nedenle çok kıymetli buluyorum. Türkiye’mizin de çok zengin bir kaynağa sahip olduğunu biliyoruz. Dolayısıyla bunlar çok önemli. Ekonomik gücü elde etmek, tam bağımsız ülke konumunda olmak, bu değerlerde ithalata dayalı durumdan kurtarmak için çok önemli. Bunların insan hayatını ve şehirlerin hayatını olumsuz etkileyen yönleri de var. Bu işleri yaparken aynı zamanda insan hayatına negatif etkilerini de ortadan kaldırmak lazım. Afet kavramı da bu minvalde öne çıkıyor. Son yıllarda afetlerle mücadele ediyoruz, Ülkemiz bir deprem ülkesi. Bölgemiz sel ve taşkınların yüksek olduğu bir bölge. Dolayısıyla bu çalışmaları yaparken bölgemizin bu yönlerine negatif etkilerini de ortadan kaldırmak veya güçlü yönlerimize zarar vermesini engelleme konusunda bilimden yararlanmalıyız. Bir madeni arıyoruz ama o madeni aradığımız bölgede yeşile, turizme ve maviye zarar vermememiz lazım. Şehirlerin de, insanların da hayatını doğrudan ilgilendiren çok önemli bir konu. Biz de Büyükşehir Belediyesi olarak Türkiye Yüzyılı’nda dirençli şehirler oluşturma konusunda artık bilimin desteği ile çalışmalar yapıyoruz. Bir taraftan yapı stokları diğer taraftan bazı yatırımlardaki bu tür riskleri en aza indirme konusunda çalışıyoruz. Tedbirlerle çok daha güzel sonuçlar alınabildiği bir gerçek. Bütün bu konularda kadim üniversitemizden istifade etmeye devam edeceğiz" diye konuştu.


Açılış konuşmalarının ardından Jeoloji bölümü öğretim üyesi Prof. Dr. Sadettin Korkmaz, "Anadolu’da Kurulan İlk Jeoloji Bölümünün Öyküsü: KTÜ Jeoloji Mühendisliği (1965-2025)" başlıklı sunumunda, katılımcılara bölümün altmış yıllık tarihini ve bilimsel yolculuğunu aktardı. Ardından Maden Jeologları Derneği Başkanı Kerim Tamer Algün, "Maden Jeolojisi Çalışmalarının Bugünü ve Geleceği" başlıklı açılış konferansında, madencilik alanında sürdürülebilir kaynak yönetimi ve disiplinler arası çalışmaların önemine değindi.


Açılış programının son kısmında sempozyumun düzenlenmesinde destek olan kurum temsilcilerine plaketleri takdim edildi.


Üç gün boyunca sürecek sempozyumda, Türkiye’nin farklı üniversite ve kurumlarından akademisyenler ve uzmanlar, maden yatakları, mineraloji-petrografi, uygulamalı jeoloji, fosil yakıtlar ve kültürel jeoloji alanlarında toplam 40 bildiri sunacak.



"Doğu Karadeniz Bölgesi Maden Potansiyeli ve Doğa Kaynaklı Afetlerle Mücadele" sempozyumu başladı

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Kayseri Büyükşehirden anlamlı kamu spotu Kayseri Büyükşehir Belediyesi; Kayseri’nin, afete hazır, dirençli bir kent olması için bütün proje, girişim ve farkındalık çalışmalarını hayata geçiriyor. Bu çerçevede afetlerde, önemli buluşma noktalarından camilerdeki imamlara eğitimler veren büyükşehir, aynı konuda kamu spotu çalışmasına da imza atarak farkındalık oluşturmayı hedefliyor. Kayseri’de kentsel dönüşüm projeleri başta olmak üzere diğer proje ve eğitimlerle de şehri dirençli hale getirmek ve afetlerle mücadelede noktasında Kayseri’yi muhtemel afetlere hazırlamak için gayretlerini sürdüren Başkan Büyükkılıç yönetimindeki Kayseri Büyükşehir Belediyesi, Afet İşleri ve Risk Yönetimi Daire Başkanlığı ile İtfaiye Daire Başkanlığı ekipleriyle Kayseri İl Müftülüğü iş birliğinde cami imamları ile birlikte kamu spotu hazırladı. Büyükşehir belediyesi yetkililerinin önemli bilgiler paylaştığı kamu spotunda afet esnasında önemli buluşma noktalarından olan camilerde yapılması gerekenler, cami imamlarının görevleri ve bu konuda imamların nasıl davranması gerektiğine yönelik eğitimler paylaşılırken, vatandaşların da bu durumda ne şekilde hareket etmesi gerektiğine yer veriliyor. Büyükşehir belediyesi, dirençli şehir kapsamındaki afetlere hazırlık ve afetle mücadele noktasında hem şehrin altyapısını geliştirmekte hem de vatandaşları muhtemel afet durumlarına yönelik kapsamlı bir şekilde eğiterek bilgilendirme faaliyetlerini gerçekleştirmekte.
Ankara Bakan Kacır: "Proje, 120 bin metreküp su iletim kapasitesiyle Gaziantep OSB’mizin sanayi suyu ihtiyacını sorunsuz şekilde karşılayacak" Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mehmet Fatih Kacır, "Tamamlanan proje, günlük 120 bin metreküp su iletim kapasitesiyle Gaziantep OSB’mizin halihazırdaki ve gelecekteki sanayi suyu ihtiyacını sorunsuz şekilde karşılayacak" dedi. Fırat Nehri’nden Gaziantep Organize Sanayi Bölgesine günlük 120 bin metreküp su taşıyacak Fırat-OSB İsale Hattı Projesi, Bakan Kacır’ın da katıldığı törenle hizmete açıldı. OSB açısından tarihi bir adım olan proje toplam 4 milyar dolara mal oldu. Fırat Nehri’nin suyunu Gaziantep Organize Sanayi Bölgesi’ndeki sanayi tesisleri ile buluşturan proje sayesinde Gaziantep sanayisinin ve şehir merkezinin gelecekte susuz kalma ihtimalinin önüne geçildi. Kacır, Gaziantep’te düzenlenen törende yaptığı konuşmada, tüm dünyanın küresel iklim değişikliği tehdidini somut şekilde hissettiğini belirtti. İklim değişikliğinin etkilerinin adeta bir alarm niteliğinde olduğunu ifade eden Kacır, bu durumun sistemsel bir kırılmaya işaret ettiğini söyledi. Türkiye’nin jeopolitik konumu gereği iklim krizini en fazla hisseden ülkeler arasında yer aldığını vurguladı. "Su yönetimi geleceği yönetmek demektir" Suyun, şehirlerin refahı kadar sanayinin sürekliliği açısından da stratejik bir girdi olduğuna dikkati çeken Bakan Kacır, "Gaziantep gibi üretim kabiliyetiyle, ihracat performansıyla Türkiye’nin omurgasını taşıyan şehirlerde ‘su yönetimi’ geleceği yönetmek demektir" ifadelerini kullandı. "Proje, 120 bin metreküp su iletim kapasitesiyle Gaziantep OSB’mizin sanayi suyu ihtiyacını sorunsuz şekilde karşılayacak" Bakan Kacır, Bakanlık destekleriyle hayata geçirilen Fırat-Gaziantep OSB Su İsale Hattı Projesi ile Gaziantep sanayinin su ihtiyacını yüksek verimlilikle karşılamış olduklarını belirterek, "Fırat Nehri’nden organize sanayi bölgemize ulaştırdığımız su sayesinde, su temininde yeraltı kaynaklarına olan ihtiyacı ortadan kaldırıyoruz. Toplam yatırım büyüklüğü 4 milyar lira olan proje kapsamında 5 adet terfi istasyonu ve 6 adet regülasyon havuzu inşa ettik. Hidrolik, mekanik ve yapısal imalatları eksiksiz şekilde tamamlanan proje, günlük 120 bin metreküp su iletim kapasitesiyle Gaziantep OSB’mizin halihazırdaki ve gelecekteki sanayi suyu ihtiyacını sorunsuz şekilde karşılayacak" diye konuştu. Şu ana kadar Gaziantep OSB’nin günde 80 bin metreküp suyunun belediyeden temin edildiğine değinen Kacır, "Bu proje, sadece OSB’nin su ihtiyacını karşılamamıza değil, bunun yanında Gaziantep’te yaşayan şehir sakinlerinin uzun dönemli suya erişimini güçlü şekilde desteklemeye de hizmet ediyor" dedi. Uzun yıllardır gündemde olan ve stratejik öneme sahip altyapı yatırımlarından biri olarak hayata geçirilen Gaziantep OSB İsale Hattı Projesi ile sanayi üretiminde su arz güvenliği sağlandı. Proje sayesinde, sanayi üretiminin yer altı su kaynakları üzerindeki baskısının önemli ölçüde azaltılması hedefleniyor. İki yıllık sürede 55 kilometrelik isale hattı tamamlandı Teknik verilere göre proje çalışmaları Mayıs 2023 tarihinde başlatıldı. Yaklaşık iki yıllık sürede 55 kilometrelik isale hattı tamamlanarak sanayicilerin hizmetine sunuldu. Sistem, bin 320 milimetre çapında çelik borular kullanılarak inşa edilirken, projede toplam yaklaşık 17 bin ton çelik kullanıldı. Proje kapsamında 5 terfi istasyonu, 1 regülasyon havuzu, 29 trafo, 300 bin metre orta gerilim kablosu, 72 orta gerilim mufesi ve 723 şaltör kurularak kesintisiz ve güvenli işletme altyapısı oluşturuldu. Yaklaşık 120 milyon dolarlık yatırım bedeline sahip olan projenin, 1 Kasım tarihi itibarıyla fiilen çalışmaya başladı.