POLİTİKA - 04 Kasım 2025 Salı 12:19

Bakan Uraloğlu: "Şehirlerimizin ulaşım planlarının hazırlanmasına çok önem veriyoruz"

A
A
A
Bakan Uraloğlu: "Şehirlerimizin ulaşım planlarının hazırlanmasına çok önem veriyoruz"

Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Abdulkadir Uraloğlu, Türkiye İstatistik Kurumu verilerine göre Türkiye’de 2007 yılında nüfusun yüzde 70’inin il ve ilçelerde yaşarken bugün yaklaşık 86 milyon olan nüfusun yüzde 93,4’ünün il ve ilçelerde yaşadığını söyledi.


Uraloğlu, "İl ve ilçe merkezlerinde yaşanan bu nüfus artışına paralel olarak şehirlerimiz de yeni konut projeleriyle büyük bir değişim içine girmiş durumda. Ancak tabi ki sadece konut yapmayla iş bitmiyor. Bu değişim yanında ulaşım hizmetleri, sağlık hizmetleri, eğitim hizmetleri ve benzeri tüm konularda yeni ihtiyaçları ortaya çıkarıyor" dedi.


Trabzon Sürdürülebilir Kentsel Ulaşım Planı kapsamında Trabzon Uluslararası Sürdürülebilir Kentsel Ulaşım konferansı başladı. Trabzon’da bir otelde 4-5 Kasım tarihleri arasında düzenlenecek olan konferansın açılışına Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Abdulkadir Uraloğlu, Trabzon Valisi Aziz Yıldırım, Trabzon Büyükşehir Belediye Başkanı Ahmet Metin Genç ve ilçe belediye başkanları katıldı. Konferansta bir konuşma yapan Bakan Uraloğlu, Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı olarak büyük ve güçlü Türkiye vizyonu doğrultusunda son 23 yılda ulaştırma ve haberleşme alanında dünya ölçeğinde projelere imza attıklarını belirterek, "Ulaşım, haberleşme ve şehircilik alanında gerçekleştirilen yatırımlarla büyüyen Türkiye’mizin gelecek vizyonunu dünyanın nabzını tutarak, teknolojik gelişmeleri yakından takip ederek ve daima entegrasyonu merkeze koyarak şekillendiriyoruz. Türkiye Yüzyılı’nda, insan ve çevre odaklı, akıllı ve güvenli entegre ulaştırma sistemleri ve hızlı iletişim ağlarıyla, dünyada öncü olmak vizyonuyla çalışmalarımızı sürdürüyoruz. Bu kapsamda ülkemizin ve Avrupa Birliği’nin ortak çalışmasıyla yürütülen bu projemiz ulaştırma vizyonumuzu yerel ölçekte somutlaştıran önemli bir örnek niteliğindedir. Amacımız, kentimizi sürdürülebilir, erişilebilir, güvenli ve çevreye duyarlı bir ulaşım anlayışıyla geleceğe taşımak Trabzon’u yeşilin, mavinin ve hareketliliğin harmonisinde bir dünya markası yapmaktır. Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı olarak büyük ve güçlü Türkiye vizyonu doğrultusunda son 23 yılda ulaştırma ve haberleşme alanında dünya ölçeğinde projelere imza attık. İnsanı yaşat ki devlet yaşasın anlayışıyla yürüttüğümüz çalışmalarla, milletimizin hayatına değer katan, şehirlerimizi birbirine yaklaştıran, üretimi, ticareti ve istihdamı destekleyen dev yatırımları hayata geçirdik" ifadelerini kullandı.



"Türkiye’yi erişilebilir, entegre ve rekabetçi bir ulaşım ağına kavuşturduk"


SKUp Türkiye’nin hem şehirlerin yaşam kalitesini yükselten hem de ülkenin 2053 net sıfır emisyon hedeflerine katkı sağlayan stratejik bir ulusal dönüşüm aracı haline geldiğini söyleyen Bakan Uraloğlu, "Cumhurbaşkanımız liderliğinde ülkemizin ulaşım ve haberleşme altyapısına yaklaşık 300 milyar dolar yatırım gerçekleştirdik. Karayollarımızdan demiryollarımıza, limanlarımızdan havaalanlarımıza kadar her alanda yaptığımız yatırımlarla Türkiye’yi erişilebilir, entegre ve rekabetçi bir ulaşım ağına kavuşturduk. Küresel ölçekte ulaştırmanın geleceğinin artık yeşil enerji, dijital teknolojiler ve entegre hareketlilik çözümleri ile şekillendiğinin bilinciyle de yatırımlarımızı yalnızca ekonomik büyüme değil, çevresel sürdürülebilirlik ilkeleriyle hayata geçiriyoruz. Avrupa Yeşil Mutabakatı, Paris İklim Anlaşması ve net sıfır emisyon hedeflerimiz doğrultusunda, ulaştırma politikalarımızı bu küresel dönüşümle uyumlu hale getiriyoruz. Cumhurbaşkanımızın sıkça vurguladığı insanı merkeze alan, çevreye duyarlı, planlı ve yaşanabilir şehirler hedefimiz kapsamında, temel amaçları sürdürülebilir ulaşım, erişilebilirlik ve yaşam kalitesinin artırılması olan Sürdürülebilir Kentsel Ulaşım Planı (SKUp) Türkiye Programı’nı yürütmekteyiz. Program sayesinde, kentlerde trafik sıkışıklığının azaltılması, karbon salımının düşürülmesi, bisiklet ve yaya yollarının yaygınlaştırılması gibi somut adımlar atıyoruz. Bakanlık olarak toplu taşımaya öncelik veren, enerji verimliliği yüksek ve kapsayıcı bir ulaşım anlayışının vücut bulması için gayret göstermeye devam ediyoruz. Bu gayretimiz ile, SKUp Türkiye hem şehirlerin yaşam kalitesini yükselten hem de ülkenin 2053 net sıfır emisyon hedeflerine katkı sağlayan stratejik bir ulusal dönüşüm aracı haline gelmiştir" dedi.



"Sadece konut yapmayla iş bitmiyor"


Türkiye İstatistik Kurumu verilerine göre, Türkiye’de 2007 yılında nüfusun yüzde 70’inin il ve ilçelerde yaşarken bugün yaklaşık 86 milyon olan nüfusun yüzde 93,4’ünün il ve ilçelerde yaşadığını kaydeden Bakan Uraloğlu, "İl ve ilçe merkezlerinde yaşanan bu nüfus artışına paralel olarak şehirlerimiz de yeni konut projeleriyle büyük bir değişim içine girmiş durumda. Ancak tabi ki sadece konut yapmayla iş bitmiyor. Bu değişim yanında ulaşım hizmetleri, sağlık hizmetleri, eğitim hizmetleri ve benzeri tüm konularda yeni ihtiyaçları ortaya çıkarıyor. Artan şehir nüfus oranları da artık geleneksel yaklaşımların dışında, sürdürülebilir politika ve projelerle, ileri teknolojileri içeren çözüm arayışlarını zorunlu kılıyor. Bugün, hem ülkemizde hem dünyada birçok şehrin dijital dönüşüm sürecinden geçtiğini ve bu değişime adapte olmaya çalıştığını görüyoruz; Bakanlık olarak da uluslararası ve ulusal ulaşım yatırımlarımızın yanı sıra kent içi ulaşım sistemlerinin inşa edilmesi ve geliştirilmesi amacıyla şehirlerimize kapsamlı destek sağlıyoruz. Bu kapsamda İstanbul, Ankara, İzmir, Kocaeli, Düzce ve Trabzon başta olmak üzere birçok şehrimizde Sürdürülebilir Kentsel Ulaşım Planlarını hazırlamaya ve ulusal ulaşım sistemimizle entegre etmeye başladık. Şehirlerimizin ulaşım planlarının hazırlanmasına çok önem veriyoruz. Program dahilinde olmayan şehirlerimizi de içine alacak yeni projeleri hayata geçirmek için Avrupa Birliği ile çalışmalar yürütüyoruz. Ulaştırma alanında AB müktesebatıyla uyumlu en yüksek standart ve kuralları uygulama çalışmalarını kararlılıkla sürdürüyoruz. 2002 yılından bu yana devam eden Türkiye-Avrupa Birliği Mali İşbirliği de bu çalışmaları ulaştırmanın her sektöründe desteklemekte ve hızlandırmaktadır" şeklinde konuştu.



"Sürdürülebilir projelerin öneminin bilincindeyiz"


"Trabzon’u daha yeşil, daha çevreci, daha erişilebilir bir şehir haline getirecek ve kentimizin trafik güvenliğini arttıracak çok önemli bir adım atıyoruz" diyen Bakan Uraloğlu, "Bu çerçevede Halkalı-Kapıkule Demiryolu Hattı, Ankara-İstanbul Hızlı Tren Hattı Köseköy-Gebze Kesimi, Irmak-Karabük-Zonguldak ve Samsun-Kalın Demiryolu Hatları Projelerinde olduğu gibi kamu kaynaklarına AB hibelerini ekliyoruz. Bu büyüklükteki projelerin yanında milletimizin yaşam kalitesini yükselten, güvenli, ekonomik, konforlu, hızlı, çevreye duyarlı, akılcı hizmetlerin sunulduğu, sürdürülebilir projelerin öneminin bilincindeyiz. Avrupa Birliği’nin Sürdürülebilir ve Akıllı Hareketlilik Stratejisine paralel olarak, Bakanlığımız IPA Fonları aracılığıyla sürdürülebilir kentsel ulaşım planlarının hazırlanması için de belediyelere destek oluyoruz. Trabzon Sürdürülebilir Kentsel Ulaşım Planı da işte bu gayretin ürünüdür. Bu planla, Trabzon Büyükşehir Belediyemizle birlikte Trabzon’u daha yeşil, daha çevreci, daha erişilebilir bir şehir haline getirecek ve kentimizin trafik güvenliğini arttıracak çok önemli bir adım atıyoruz. Hazırlanan planlarımız, Trabzonlu hemşerilerimize ve misafirlerimize daha iyi bir yaşam kalitesi sağlamak amacıyla kent sakinlerinin ve ilgili ticari organizasyonların hareketlilik ihtiyaçlarını karşılamaya yönelik toplu taşıma ağlarını güçlendirerek, yaya ve bisiklet yollarını yaygınlaştırarak, trafik akışını optimize ederek ve dijital akıllı ulaşım sistemlerini entegre ederek tasarlanmıştır. Kentimizin ulaşım ihtiyaçlarını ele almanın yanı sıra yerel ve üst ölçekteki çevresel, sosyal ve ekonomik hedeflere ulaşabilmeyi de sağlayacaktır" diye konuştu.



"3 milyon metrekarelik dolgu alanı üzerine yıllık 10 milyon yolcu kapasiteli yeni havalimanı inşa edeceğiz"


Trabzon’da 3 milyon metrekarelik dolgu alanı üzerine yıllık 10 milyon yolcu kapasiteli yeni havalimanı kazandıracaklarını belirten Bakan Uraloğlu, "Trabzon Büyükşehir Belediyemizle omuz omuza çalışarak Akçaabat’tan Yomra Merkeze uzanan, Şehir Hastanesi, Akyazı Stadyumu, Meydan, Üniversite, Otogar ve Havalimanı gibi 31 istasyon içeren yaklaşık 32 kilometrelik kent içi raylı sistemimizi de kazandıracağız. Yatırım programına dahil ederek, toplu taşımayı merkeze alan bu hatla karbon ayak izini minimize edeceğiz. Bu demiryolu ağları, düşük emisyonlu taşımacılığı teşvik ederek 2053 net sıfır hedeflerimize güçlü destek verecek. Hatırlayacağınız üzere Sayın Cumhurbaşkanımız kentimize son gelişinde deniz üzerine inşa edilecek üçüncü havalimanımızın Trabzon’da olacağını müjdeledi. Mevcut 2 bin 640 metrelik pist yetersiz kaldığı için, biraz kuzeye 3 milyon metrekarelik dolgu alanı üzerine yıllık 10 milyon yolcu kapasiteli yeni havalimanı inşa edeceğiz. Bu yeni havalimanı, şehrimiz ve bölgemiz açısından turizm, ticaret ve kültürel etkileşimde yeni ufuklar açacak; hem yerel ekonomimizi canlandıracak hem de şehrimizin yeşil ve mavi harmonisini gökyüzüyle buluşturarak, Trabzon’u dünyanın nabzını tutan bir havacılık merkezi olarak konumlandıracaktır" ifadelerini kullandı.



Bakan Uraloğlu: "Şehirlerimizin ulaşım planlarının hazırlanmasına çok önem veriyoruz"

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
İstanbul Ederson ve Jhon Duran, Beşiktaş maçında forma giymeyecek Fenerbahçe Kulübü, Ziraat Türkiye Kupası’nda Beşiktaş ile oynayacakları derbide Ederson ve Jhon Duran’ın forma giymeyeceklerini açıkladı. Sarı-lacivertli kulüpten konuyla ilgili yapılan açıklamada, "Futbol A Takımımızın, Ziraat Türkiye Kupası ilk karşılaşmasında 23 Aralık tarihinde Beşiktaş ile oynayacağı müsabakaya ilişkin olarak kamuoyunu bilgilendirmek istiyoruz. Takımımızda yer alan futbolcularımızdan Ederson ve Jhon Duran, 24 Aralık tarihinin Noel Bayramı arifesi olması nedeniyle, yoğun maç takvimi içerisinde önceden kulübümüze ilettikleri kişisel ve ailevi talepler doğrultusunda bu karşılaşmanın maç kadrosunda yer alamayacaklardır. Söz konusu durum, sezon başından bu yana devam eden yoğun müsabaka programı kapsamında sporcularımızın insani hassasiyetlerine saygı gösterilmesi anlayışıyla değerlendirilmiştir. Diğer futbolcularımızdan Fred cezası nedeniyle; Edson lvarez, Archie Brown ve Nelson Semedo ise sakatlıkları sebebiyle bu karşılaşmada forma giyemeyecektir. Kulübümüz; sportif yükümlülükler, yoğun maç takvimi ve zorunlu müsabaka dışı durumları bir bütün olarak ele almakta, sporcularının profesyonel sorumlulukları ile sağlık ve bireysel ihtiyaçları arasında dengeli bir yaklaşım benimsemektedir. Futbol A Takımımız, sahaya çıkacak kadrosuyla birlikte Ziraat Türkiye Kupası’ndaki hedefleri doğrultusunda kararlılıkla mücadelesini sürdürecektir" denildi.
Eskişehir Eskişehir 1 gün boyunca susuz kaldı Eskişehir’de arıza sebebiyle yaklaşık 24 saat boyunca yaşanan su kesintisi vatandaşları mağdur etti. Eskişehir Büyükşehir Belediyesi Su ve Kanalizasyon İdaresi (ESKİ) Genel Müdürlüğü İçme Suyu Arıtma Tesisi’nde D4 deposunu besleyen ana hatta arıza meydana geldi. Buna bağlı olarak Batıkent, Yaşamkent, Aşağı Söğütönü, Yukarı Söğütönü, Zincirlikuyu, Şirintepe, Uluönder, Ertuğrulgazi, Çamlıca, Sazova, Orhangazi, Boyacıoğlu, Karagözler ve Karacaşehir mahallelerinde dün gece saat 22.00 itibariyle su kesintisi yaşandı. Gece saatlerinde başlayan onarım çalışmalarına rağmen arıza gün boyunca onarılamadı. Günü tamamen susuz geçiren vatandaşlar, büyük mağduriyet yaşadıklarını belirtti. "Şu anda perişan bir haldeyiz" Çamlıca Mahallesi’ndeki güncel durumu anlatan vatandaş Kadir İri, "Lavabolara, tuvaletlere giremiyoruz. Su olmadığı için kombileri kullanamıyoruz. Parasını almayı biliyorlar ama çalışma hiç yok. Marketlerde de su kalmamış, yetişemedik. Şu anda perişan bir haldeyiz" dedi. "Taşıma suyla işlerimizi görmeye çalışıyoruz" Kıraathane işletmecisi Ahmet Sallabaş, "Sabahtan beri sular yok. Kahvemiz sabah 06.00’da açılıyor, 07.30 gibi sular gitmiş. Taşıma suyla işlerimizi görmeye çalışıyoruz. Çay için damacana su kullanıyoruz. Bugün 4 damacana su taşıdık" şeklinde konuştu. "ESKİ ne zaman işini gerçekten yapacak?" AK Parti Eskişehir Büyükşehir Belediyesi Grup Başkan Vekili Ahmet Sivri, sosyal medyadan açıklama yaparak duruma tepki gösterdi. Sivri’nin açıklamasında şu ifadeler yer aldı: "Plan var, hizmet yok! ’Planlı çalışma’ denilerek başlatılan kesintilerin saatlerce uzaması artık teknik bir sorun değil, açık bir yönetim problemidir. En temel hizmet olan suyun bile zamanında verilememesi, plansızlık ve kriz yönetimi eksikliğini ortaya koymaktadır. Sorun sadece bir arıza değil verilen saatlerin tutulmaması, muhatap bulunamaması ve vatandaşın bilgiye ulaşamamasıdır. Yazıktır, günahtır! Sizin iş bilmezliğiniz yüzünüzden Eskişehirli hemşehrilerimiz eziyet çekmek zorunda mı? Hafta sonu yaşanan bu tablo, birkaç açıklamayla geçiştirilemez. Vatandaş artık geçici çözümlerden ve sürekli istenen ’sabırdan’ yorulmuştur. Tepebaşı’nın neredeyse tamamında sular kesik. Vatandaştan sabır ve anlayış bekleniyor ama konu zamlar olunca kimse vatandaşı düşünmüyor. ESKİ ne zaman işini gerçekten yapacak?" Arıza yaklaşık 24 saatin ardından onarıldı Öte yandan, kısa bir süre önce ESKİ yetkilileri tarafından yapılan açıklamada ise, "Müdahale sırasında çelik boru kesimi, ara parçaların hazırlanması, montaj ve kaynak işlemleri tamamlandıktan sonra borunun sızdırmazlık testi yapılmıştır. Sonrasında kontrollü olarak depoya su basılması gerçekleştirilmiş olup şebeke hatlarına su verilmiştir. Suyun depoya dökülerek hatta ulaşması mahallelerimizin yerleşim kotlarına göre zaman alabilecektir. Elimizde olmayan nedenlerden dolayı yaşanılan su kesintisinden ötürü vatandaşlarımızın gösterdiği sabır ve anlayışa teşekkür ederiz" denildi.
Elazığ Şehit aileleri ve gaziler vefa buluşmasında bir araya geldi EMŞAV Elazığ İl Başkanlığı tarafından düzenlenen programda şehit aileleri ve gaziler, vefa buluşmasında bir araya geldi. Emniyet Teşkilatı Vazife Malulü ve Şehit Aileleri Vakfı (EMŞAV) tarafından, şehit aileleri ile gazilerin birlik, beraberlik ve vefa duygularını pekiştirmek amacıyla "Şühedaya Vefa, Gazileri Hürmet Buluşması" düzenlendi. Program, İl Müftüsü Yusuf Bingöl’ün yaptığı dua ile başladı. EMŞAV Elazığ İl Başkanlığı öncülüğünde bir düğün salonunda gerçekleştirilen programa, Elazığ Valisi Numan ve Ayfer Hatipoğlu çifti, Elazığ Cumhuriyet Başsavcısı Aşkın Yeğin, Elazığ İl Jandarma Komutanı Tuğgeneral Alparslan Doğan, İl Emniyet Müdürü Adnan Karayel, Aile ve Sosyal Hizmetler İl Müdürü Ömer Faruk Ergün ile çok sayıda şehit ve gazi ailesi katıldı. Programın açılış konuşmasını yapan EMŞAV Elazığ İl Başkanı Murat Demir, vakfın kuruluş süreci ve yürüttüğü faaliyetler hakkında bilgi vererek, "Emniyet Teşkilatı, Vazife Malulü ve Şehit Aileleri Vakfı 1998 yılında dernek olarak Emniyet Teşkilatı’nın şehit yakınları ve gazileri tarafından kurulmuş olup, 2011 yılında vakıf statüsüne yükselmiştir. Şu an 50’ye aşkın şubemiz ve il temsilcilerimizde ve biri Avrupa ve biri Almanya olmak üzere temsilciliklerimiz bulunmaktadır. Vakfımız şehit ayrımı yapmadan, gazi ayrımı yapmadan yani mesleki olarak ayrım yapmadan değerli ailelerimize hizmet etmekte yarışan bir kuruluştur" dedi. Şehit aileleri ve gazilerin devlet için taşıdığı anlamı vurgulayan Vali Hatipoğlu ise "Sizlerle bir arada olmaktan dolayı büyük bir mutluluk duyduğumu ifade etmek istiyorum. Şehit ailelerimizi ve gazilerimizi biz kendi ailelerimiz olarak, devletimizin birer emaneti aynı zamanda aziz şehitlerimizin bize emanetleri olarak görerek onları kendi ailelerimiz bilerek, devletimizin bir ailesi olarak görerek elimizden geleni yapmaya çalışıyoruz. Bu anlamda bundan sonra da aynı şekilde davranacağız. Sizler en sevdiğiniz evlatlarınızı yitirmiş olan, yine çeşitli çatışmalarda belki gazilik payesini almış olan kardeşleriniz olarak ülkemiz için en zor zamanda, en kara günde ortaya çıkmış kahramanların emanetisiniz. Bu anlamda sizleri saygıyla, hürmetle selamlıyorum" şeklinde konuştu. Program, yapılan konuşmaların ardından şehit aileleri ve gazilerle yapılan sohbet ve hatıra fotoğraflarıyla sona erdi.
Ankara Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin: "Çocuklarımızın en ufak can güvenliği riski varsa bu işletmeyle protokol imzalanmaz" Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin, mesleki ve teknik eğitim konusunda "Valiliklerimizin, il müdürlüklerimiz, il istihdam kurullarımız, bu protokollerin yapılacağı her bir işletmeyle oturup iş sağlığı ve güvenliği üzerinden incelemeler yaparlar. Bu incelemeler sonucunda çocuklarımızın en ufak can güvenliği riski varsa bu işletmeyle protokol imzalanmaz" dedi. Tekin 2024 Kesin Hesap kanun Teklifi görüşmelerine katıldı ve milletvekillerinin sorularını cevapladı. Tekin, Kürtçe eğitim konusunda, "Kürtçe eğitimin, vatandaşların Kürtçe öğrenmesine değin bir dizi etkinliği hayata geçirdik. Bakın, şu anda, Millî Eğitim Bakanlığı bünyesinde talep edilmesi durumunda vatandaşlarımız Kürtçe, Kurmanci ve Zazaca dâhil olmak üzere, 30’a yakın yaşayan dil ve lehçeyle ilgili olarak seçme ve seçtiği dersin, dilin öğrenilmesinin sağlanmasını mümkün hâle getirdik; şu anda bu mümkün. Ayrıca, Kürtçe bu dersleri okutmak üzere öğretmen atamaları da yaptık, yapmaya da devam ediyoruz. "Kaç öğretmen atadınız?" sorusuyla ilgili olarak ben şu ifadenin altını çizmek istiyorum, burada değerli milletvekillerimize şöyle bir çağrıda bulunmak istiyorum: Siz bizim öğretmen atamamızı istiyorsanız Zazaca ve Kurmanci derslerini okutmak üzere, bölgede çocukların bu dersleri seçmelerini sağlamanız lazım. Ben size şunu söylüyorum: Biz, herhangi bir branştan atama yaparken, norm hesabını yaparken okutulan derslerin Türkiye genelinde sayısını topluyoruz ve akabinde kaç öğretmenimiz var, maaş karşılığı olarak ne kadar derse girilmesi gerekiyor bölüyoruz ve norm ihtiyacımızı buluyoruz. Dolayısıyla bu konunun şöyle çözülmesi gerekir: Talep oldukça norm ihtiyacı olacaktır ve atama yapacağız. Şu anda, hâlihazırda sistemde var olan öğretmenlerimiz bizim norm ihtiyacımızı karşılar durumda olduğu için norm ihtiyacı gözükmüyor" ifadelerini kullandı. Tekin şöyle konuştu: "Bir diğer konu şu: Bakın, şu anda, okullarımız dışında isteyen herkesin Kürtçeyi öğrenebileceği özel öğretim kursu açma hakkı vardır. Teşvik edin, orada işverenler, orada işletmeciler bu kursları açsınlar Kürtçeyle ilgili. O yüzden, bütün bunlar yapılmışken hükûmetimizi, Bakanlığımızı Kürtçe düşmanlığıyla suçlamanızı gerçekten kabul etmiyorum. Lütfen karşılaştırma yaparken öncesiyle beraber karşılaştırın." Tekin Mesleki ve Teknik eğitim veren okullara ilişkin, "Mesleki ve Teknik Eğitim veren okullarda iş başı ve iş başı beceri eğitimi ile ilgili olarak öğrencilerimizin sahada bu konuda becerilerini geliştirecek işletmelerle protokoller yapıyoruz. Bu protokolleri yaparken, valiliklerimizin, il müdürlüklerimiz, il istihdam kurullarımız, bu protokollerin yapılacağı her bir işletmeyle oturup iş sağlığı ve güvenliği üzerinden incelemeler yaparlar. Bu incelemeler sonucunda çocuklarımızın en ufak can güvenliği riski varsa bu işletmeyle protokol imzalanmaz. Protokol imzalandıktan sonra bizim Çalışma Bakanlığı müfettişleri, Milli Eğitim Bakanlığı müfettişleri rutin aralıklarla denetimlerini yaparlar, çocuklarımızın güvenliğine dair en küçük risk söz konusu ise protokoller iptal edilir. Bugün 25 bin bu yıl için protokol iptali yapılmış" şeklinde konuştu.