EĞİTİM - 15 Aralık 2025 Pazartesi 12:30

TOGÜ’de üretime dayalı eğitim modelleri güçleniyor

A
A
A
TOGÜ’de üretime dayalı eğitim modelleri güçleniyor

Tokat Gaziosmanpaşa Üniversitesi (TOGÜ) Rektörü Prof. Dr. Fatih Yılmaz, üniversite bünyesindeki mantar üretim tesisini ziyaret ederek üretim süreci ve öğrencilere sunulan uygulamalı eğitim çalışmaları hakkında yerinde incelemelerde bulundu.


TOGÜ Rektörü Prof. Dr. Fatih Yılmaz, üniversite bünyesinde faaliyet gösteren mantar üretim tesisini ziyaret ederek yürütülen çalışmaları yerinde inceledi. Gerçekleştirilen ziyarette Fen Edebiyat Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Alparslan Demir, dekan yardımcıları ile Tarımsal Uygulama ve Araştırma Merkezi Müdürü de hazır bulundu. Ziyaret kapsamında tesisin üretim süreci, kapasitesi ve öğrencilere sağladığı uygulamalı eğitim imkânları hakkında Prof. Dr. İbrahim Türkekul’dan bilgi alan Rektör Prof. Dr. Fatih Yılmaz, tesis içerisinde incelemelerde bulundu. Üretim alanlarında öğrencilerle bir araya gelen Prof. Dr. Yılmaz, öğrencilerin üretim sürecine ilişkin görüş ve deneyimlerini dinleyerek sohbet etti. Uygulamalı eğitimin önemine dikkat çeken Prof. Dr. Yılmaz, öğrencilerin sektörle iç içe eğitim almasının mesleki gelişimlerine önemli katkı sunduğunu ifade etti. Üniversite olarak üretime dayalı eğitim modellerini desteklemeye devam edeceklerini belirten Prof. Dr. Yılmaz, benzer uygulamaların artırılarak sürdürüleceğini kaydetti.



TOGÜ’de üretime dayalı eğitim modelleri güçleniyor

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Malatya Büyükşehir personellerine hizmet içi eğitimi düzenledi Malatya Büyükşehir Belediyesi, İnönü Üniversitesi ve Turgut Özal Üniversitesi iş birliğinde belediye çalışanlarına yönelik "Kurum Kültürü ve Kurumsallaşma" konulu eğitim programı düzenledi. Kurumsal gelişimi daima destekleyen örnek çalışmalarına bir yenisini daha ekleyen Büyükşehir Belediyesi, 2025 yılı Hizmet İçi Eğitim Programı kapsamında gerçekleştirilen eğitimler MABESEM Konferans Salonunda çeşitli konularla 4 gün boyunca farklı başlıklarla devam edecek. Prof. Dr. Gökhan Tuncel tarafından ilk gün konusu olarak verilen "Kurum Kültürü ve Kurumsallaşma" konulu eğitimine Büyükşehir Belediyesi Genel Sekreter Yardımcısı Rıza Murat Türksoy, daire başkanları, şube müdürleri ve çok sayıda personel katıldı. Seminerin açılış konuşmasını yapan Büyükşehir Belediyesi Genel Sekreter Yardımcısı Rıza Murat Türksoy, "Bu eğitimlerle amacımız sadece bilgi aktarmak değil, aynı zamanda kurum içindeki aidiyet duygusunu pekiştirmek, ekip çalışmasını geliştirmek ve iş verimliliğini artırmaktır. Kurumsal bir yapı içerisinde görev yapan her bir çalışanımızın sürece katkı sunması ve işini en iyi şekilde yapması bizler için son derece kıymetli" ifadelerini kullandı. Eğitimi veren Prof. Dr. Gökhan Tuncel ise, kurum kültürünün bir kurumun kimliği olduğuna dikkat çekerek, bu kültürün çalışanlar arasındaki etkileşim, davranış kalıpları ve iş yapma biçimleri ile şekillendiğini belirtti. Tuncel, kurumsallaşmanın ise kurumların sürdürülebilirliğini sağlayan en önemli yapı taşı olduğunu söyledi. Tuncel’in kısa konuşmasının ardından "Kurum Kültürü ve Kurumsallaşma" konulu eğitime geçildi.
Malatya Başkan Taşkın, Eski Malatya muhtarlarıyla buluştu Battalgazi Belediye Başkanı Bayram Taşkın, Eski Malatya’daki mahalle muhtarlarıyla Tarihi Poyraz Konağı’nda bir araya gelerek mahallelerin ihtiyaç ve taleplerini dinledi. Battalgazi Belediye Başkanı Bayram Taşkın, Eski Malatya bölgesinde görev yapan mahalle muhtarlarıyla Tarihi Poyraz Konağı’nda düzenlenen toplantıda buluştu. Toplantıda, mahallelerin mevcut durumu, sahada tespit edilen eksikler ve önümüzdeki dönemde yapılması planlanan çalışmalar üzerine görüş alışverişinde bulunuldu. "Mahallelerimizin ihtiyaçlarını yerinde dinledik" Toplantıda konuşan Başkan Bayram Taşkın, Eski Malatya’da muhtarlarla yapılan istişarelerin son derece kıymetli olduğunu belirterek, "Bugün Eski Malatya’mızda, mahallelerimizin sorunlarını yerinde ve doğrudan muhtarlarımızdan dinleme imkânı bulduk. Eksikleri tek tek not aldık. Ekiplerimiz sahada çalışmalarını sürdürüyor. Özellikle kışa yönelik eksiklerin hızlı bir şekilde giderilmesi için gerekli adımları atacağız. Muhtarlarımızla bu tür buluşmaları sık sık gerçekleştireceğiz" ifadelerini kullandı. Muhtarlarla düzenli aralıklarla bir araya gelmeye devam edeceklerini ifade eden Taşkın, mahallelere hizmet etmenin belediyenin temel sorumluluğu olduğunu vurgulayarak, "Bizim görevimiz mahallelerimize hizmet etmektir. İnşallah hizmet kervanı durmadan yoluna devam edecek" ifadelerine yer verdi. "Muhtarlarımız vatandaşların taleplerini dile getirdi" Eski Malatya Muhtarlar Derneği Başkanı ve Alacakapı Mahallesi Muhtarı Nafiz Sayın da toplantının verimli geçtiğini belirterek, Eski Malatya’daki mahallelerin taleplerinin kapsamlı şekilde ele alındığını söyledi. Sayın, "Muhtarlarımız, vatandaşlarımızdan gelen talepleri ve sahada karşılaştığımız ihtiyaçları dile getirdi. Sayın Başkanımız da yapılacak ve yapılabilecek çalışmalarla ilgili bizleri bilgilendirdi. Bu istişarelerin mahallelerimiz adına son derece kıymetli olduğunu düşünüyoruz" diye konuştu. Başkan Taşkın ve ekibine bugüne kadar yapılan hizmetler ile bundan sonraki süreçte planlanan çalışmalar için teşekkür eden Nafiz Sayın, toplantının Eski Malatya ve Battalgazi adına hayırlı olmasını temenni etti. Toplantı, karşılıklı görüş alışverişinin ardından sona ererken, Eski Malatya mahallelerinin ihtiyaçlarının takip edileceği ve belediye ile muhtarlar arasındaki istişarelerin düzenli şekilde sürdürüleceği ifade edildi.
İstanbul Türk Telekom CDP’de ’A’ skoru ile küresel çevre liderleri arasında yer aldı Sürdürülebilirlik alanındaki çalışmalarına devam ederek Karbon Saydamlık Projesi’nin (CDP) İklim Değişikliği Programı’nda en yüksek not olan ‘A’ skoru ile bu yıl da ‘Global A’ listesindeki yerini koruyan Türk Telekom, ilk defa katıldığı Su Programı’nda ise ‘A-’ notunu aldı. Türk Telekom, çevresel sürdürülebilirlik yaklaşımını tüm iş stratejisine yansıtıyor. İlk olarak 2011 yılında dünyanın en büyük çevre raporlama platformu olan Karbon Saydamlık Projesi’ne (CDP) raporlama yapan ve 2024 yılındaki sürdürülebilirlik faaliyetleriyle CDP’nin İklim Değişikliği Programı’nda en yüksek seviye olan A skoruna ulaşan şirket, ‘A’ notunu korumanın yanı sıra ilk defa katıldığı Su Programı’nda A- skoruna erişip, bu yıl da küresel çevresel liderler ligindeki yerini güçlendirdi. Yapılan açıklamaya göre şirket, şimdiye kadar yaptığı çalışmalar ile 2020 baz yılından bu yana, tüm yıllar için Kapsam 1, Kapsam 2 ve Kapsam 3 kategorilerinde grup seviyesinde emisyon hesaplamalarını tamamlayarak, doğruluk ve tutarlılığı artıran metodolojik iyileştirmeler gerçekleştirdi. Ayrıca, iklim değişikliğinin iş üzerindeki etkilerini detaylı biçimde analiz etmek amacıyla Risk ve Fırsat analizleri sayısallaştırılarak, finansallar üzerindeki potansiyel etkileri de hesaplandı ve kurumsal karar alma süreçlerine entegre edildi. Sürdürülebilirlik odaklı yatırımlarını güçlendirerek devam eden şirket, enerji verimliliği çözümleri, yapay zekâ destekli optimizasyonları, akıllı şehir uygulamaları, yeni nesil yeşil şebeke teknolojileri ve elektrikli araç şarj istasyonları projeleriyle iklim kriziyle mücadelede sektör liderliğini pekiştiriyor. "Geleceğe güvenle yürümeye ve sürdürülebilirlikte öncü olmaya devam edeceğiz" Konu hakkında değerlendirmede bulunan Türk Telekom CEO’su Ebubekir Şahin, "Sürdürülebilirliği bir yükümlülük değil, Türkiye’nin kendi kaynaklarıyla gücünü geleceğe taşıma iradesi olarak görüyoruz. Attığımız her adımı yarının Türkiye’sini gözeterek planlıyoruz. Çevreye duyarlı, kaynaklarını verimli kullanan ve sürdürülebilir kalkınmayı sahiplenen bir yaklaşımı kurumsal stratejilerimizin merkezine yerleştiriyoruz. Bu doğrultuda, belirlenen sürdürülebilirlik hedeflerimizi tüm çalışanlar seviyesinde ele alarak performans süreçlerine entegre ettik ve kurum genelinde ortak bir iklim eylemi bilinci oluşturduk. CDP’de Küresel Liderler arasında yer almamız, kapsamlı analiz ve iyileştirme süreçlerini tüm birimlerimizle birlikte kararlılıkla yürüttüğümüzün bir göstergesi. 2020 baz yılına göre Kapsam 1 ve Kapsam 2 emisyonlarında 2030’a kadar yüzde 45 azaltım ve 2050’de Net Sıfır hedeflerimize ilerlerken, emisyon hesaplamalarımızı güçlendiren veri iyileştirmeleri, risk-fırsat çalışmaları ve çalışan seviyesine indirdiğimiz sürdürülebilirlik KPI’larıyla kurumsal dönüşümümüzü derinleştiriyoruz. Teknoloji ve inovasyon odağımızla hem çevresel etkilerimizi azaltıyor hem de daha dayanıklı bir gelecek inşa ediyoruz. Bu yolculuk yalnızca kurumumuzun değil ülkemizin sürdürülebilir kalkınma hedeflerine katkı sunma kararlılığının da bir göstergesi. Gelecek nesillere daha yaşanabilir bir Türkiye bırakma sorumluluğuyla, geleceğe güvenle yürümeye ve sürdürülebilirlikte öncü olmaya devam edeceğiz" dedi. Karbon Saydamlık Projesi (CDP), şirketlerin ve şehirlerin çevresel performansını ölçen, iklim değişikliği, su güvenliği ve ormansızlaşma gibi alanlarda dünyadaki en etkili derecelendirme sistemlerinden biri olarak kabul ediliyor. CDP, raporlayan kuruluşları A’dan D’ye kadar derecelendiriyor ve A skoru, çevresel liderlik ve yüksek şeffaflık standartlarını temsil ediyor.
Elazığ Prof. Dr. Erol: "Beyin tümörleri her yaşta görülebiliyor" Beyin ve Sinir Cerrahisi Hastalıkları uzmanı Prof. Dr. Fatih Serhat Erol, "Beyin tümörleri her yaşta görülebiliyor. Bazı tümör tiplerinin kadınlarda, bazılarının ise erkeklerde daha sık görülüyor" dedi. Elazığ Fırat Üniversitesi Hastanesi Beyin ve Sinir Cerrahisi Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Fatih Serhat Erol, beyin tümörleri hakkında açıklamalarda bulunarak bilimsel verilerin 120’ye yakın beyin tümörü tipi olduğunu belirtti. Beyin tümörleri hakkında değerlendirmelerde bulunan Prof. Dr. Fatih Serhat Erol, "Beyin tümörlerinin, beyin hücrelerinin kontrolsüz şekilde çoğalarak kitle oluşturması ve beyin dokusuna baskı yapmasıyla ortaya çıkıyor. Beyin tümörleri her yaşta görülebiliyor. Bazı tümör tiplerinin kadınlarda, bazılarının ise erkeklerde daha sık görülüyor. Bilimsel verilere göre 120’ye yakın beyin tümörü tipi bulunuyor. Beyin tümörlerinin, beyin hücrelerinden kaynaklanan birincil tümörler ve diğer organlardaki kanserlerin beyne yayılmasıyla oluşan metastatik tümörler olarak iki ana grupta incelenir. Tümörlerin oluşumunda genetik yapı, kafa travmaları, kimyasal maddelere veya radyasyona maruz kalma gibi etkenlerin rol oynayabilir. Ayrıca vücudunuzun bazı bölgelerindeki hücrelerin çok hızlı çoğalmasına neden olan nadir bir genetik hastalık gibi ve bazı sendromik hastalıkların da tümör oluşumuna zemin hazırlayabiliyor. Belirtiler arasında inatçı ve sürekli baş ağrılarının öne çıkıyor. Özellikle geceleri ve sabaha karşı artan baş ağrıları ve nöbet geçirmek önemli bir uyarıdır. Baş dönmesi, bulantı, kusma, denge kaybı, kol ve bacaklarda güçsüzlük, işitmede, koku almada ve görmede şikayetlerin de görülebiliyor. Hipofiz bezi tümörlerinde ise ellerde ve ayaklarda büyüme, tüylenmede artış ve adet düzensizlikleri gibi hormon kaynaklı belirtilerin ortaya çıkabilir. Tanı sürecinde detaylı bir öykü, fizik muayene ve görüntüleme yöntemlerinin büyük önem taşıyor. Özellikle ilaçlı beyin MR’ının tanıda altın standart oluyor. Beyin tümörlerinin büyük bölümünün cerrahi yöntemlerle tedavi ediliyor. Gerekli durumlarda biyopsi ile başlayıp, kemoterapi, radyoterapi veya radyo cerrahi gibi ek tedavilerin uygulanabilir. Bazı hastalarda ise yalnızca düzenli takiplerin yeterli olabilir" dedi.
Manisa Genç kalemler usta yazarla buluştu Manisa Sosyal Bilimler Lisesi’nde yazar Alper Tunga Kumtepe’nin katılımıyla düzenlenen söyleşide, yazarlık yolculuğu, okuma kültürü ve hayal gücünün gücü konuşuldu; öğrenciler edebiyatla dolu ilham verici bir gün yaşadı. Manisa Sosyal Bilimler Lisesi’nde, yazar Alper Tunga Kumtepe’nin katılımıyla edebiyata ilgi duyan öğrencileri bir araya getiren söyleşi programı düzenlendi. Genç yazar adaylarına ilham veren etkinlikte, yazarlık serüveni, üretme süreci ve hayal gücünün edebiyattaki yeri ele alındı. Okulun konferans salonunda gerçekleştirilen söyleşide Kumtepe, yazarlığa başlama sürecinden bugüne uzanan deneyimlerini öğrencilerle paylaştı. Okuma alışkanlığının yazarlık yolculuğundaki belirleyici rolüne dikkat çeken yazar, disiplinli çalışmanın ve merak duygusunu canlı tutmanın önemini vurguladı. Yazmanın bir yetenek kadar emek ve sabır gerektirdiğini ifade eden Kumtepe, üretkenliğin süreklilikle mümkün olacağını dile getirdi. "Yazmaktan vazgeçmeyin" Söyleşi boyunca öğrencilerden gelen soruları içtenlikle yanıtlayan Kumtepe, genç kalemleri yazmaktan vazgeçmemeleri konusunda cesaretlendirdi. Hayal gücünün sınırlarını zorlamanın, gözlem yapmanın ve farklı metinlerle beslenmenin yazarlıkta ufuk açıcı olduğunu belirten yazar, her öğrencinin kendi sesini bulmasının değerli olduğunu söyledi. Edebiyata ilgi duyan öğrenciler için motive edici ve ufuk açıcı bir deneyim olan program, yoğun ilgiyle takip edildi. Etkinlik sonunda Manisa Sosyal Bilimler Lisesi idarecileri ve öğretmenleri, söyleşinin öğrencilerin edebiyata bakışını güçlendirdiğini belirterek yazar Kumtepe’ye katkılarından dolayı teşekkür etti. Program, günün anısına çekilen hatıra fotoğrafıyla sona erdi.