ÇEVRE - 29 Aralık 2025 Pazartesi 08:49

Başçiftlik ilçesinde eğitime 1 gün ara

A
A
A
Başçiftlik ilçesinde eğitime 1 gün ara

Tokat’ın Başçiftlik ilçesinde kar yağışı ve olumsuz hava şartları nedeniyle eğitime bugün ara verildi.


Başçiftlik ilçesinde yoğun kar yağışı ve soğuk hava etkili oldu. Başçiftlik Kaymakamlığı’nca buzlanma riski ve ulaşımda yaşanabilecek olumsuzluklara karşı ilçede bugün eğitime ara verildi. Sulusaray ilçesinde ise taşımalı eğitime bugün ara verildi.


Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Antalya Antalya’dan eğitime yelken açan tekne, bir çocuğun hayallerini taşıyor Antalya’nın Demre ilçesine bağlı, kara yolu bulunmayan ve yalnızca denizden ulaşılabilen Kaleköy’de yaşayan tek öğrenci için Milli Eğitim Bakanlığınca özel tekne tahsis edildi. Her sabah dalgaların arasından başlayan ve yaklaşık 1.6 deniz mili olan yolculuk, 8. sınıf öğrencisini sadece okuluna ve dersine değil, geleceğine taşıyor. Demre ilçesine bağlı Kale Üçağız köyü, yüzyıllar boyunca medeniyetlerin iz bıraktığı coğrafyası, doğası ve korunmuş dokusuyla bugün yalnızca bir turizm değeri değil, aynı zamanda eğitime erişimin en sessiz ama en güçlü örneklerinden birine ev sahipliği yapıyor. Birleşmiş Milletler Dünya Turizm Örgütü (UNWTO) tarafından yürütülen "Best Tourism Villages - En İyi Turizm Köyleri 2025" programı kapsamında "En İyi Turizm Köyü 2025" ödülüne layık görülen Kale Üçağız köyüne bağlı Kaleköy’de kara yolu bulunmuyor. Bu nedenle köyde yaşayan tek öğrencinin eğitim yolculuğu da karadan değil, denizden geçiyor. Sekiz yıldır her sabah aynı yolculuk Kaleköy’de yaşayan ve Çevreli Bozoğlu Tarkun Ortaokulu’nda 8. sınıf öğrencisi olan Ömür Karataş, sekiz yıldır her sabah deniz yoluyla okuluna ulaşıyor. Milli Eğitim Bakanlığı’nın taşımalı eğitim sistemi kapsamında, yalnızca bir öğrenci için tahsis edilen tekneyle Üçağız’a ulaştırılan öğrenci, buradan okul servisiyle eğitim gördüğü okula gidiyor. Yaklaşık 15 dakika süren deniz yolculuğu, her gün yeniden başlayan bir kararlılığın ve sürekliliğin hikâyesini barındırıyor. "Denizi seviyorum, benim için daha güzel" Kaleköy’de yaşayan tek öğrenci olmasına rağmen eğitiminden kopmayan Ömür Karataş, yaşadıklarını şu sözlerle anlattı: "8 yıldır okuyorum, sabah akşam 8 yıldır tekneyle okula gidip geliyorum. Denizi seviyorum, ilgi alanım. Diğer arkadaşlarımın ulaşım şekline göre daha iyi. İlk başladığımda birinci sınıftayken herkesle beraber olunca çok sıkıcı geliyordu. Bazen kavga dövüş oluyordu, şimdi tek kalınca güzel oluyor. Tekne kaptanı Mehmet abi ile konuşarak gidiyoruz, keyifli geçiyor. Sadece bu yıl tek gidiyorum, önceki yıl iki kişiydik." "Bu iş para değil, sorumluluk meselesi" Yaklaşık 19-20 yıldır Kaleköy ve çevresinde çocukları deniz yoluyla okula taşıyan tekne kaptanı Mehmet Ekici, bu yolculuğun yalnızca bir servis hizmeti olmadığını vurguladı. Yıllardır aynı rotada, aynı sorumlulukla çalıştığını belirten Ekici, yaşadıklarını ve duygularını şöyle anlattı: "Bu işe başlayalı 19 yıl oldu. Yaklaşık 19 yıldır burada çocukları okula taşıyoruz. Bugüne kadar köylü olarak yaklaşık 60 çocuğu götürüp getirdik. Eskiden Hamidiye diye bir yer vardı, kara yolu yokken çocukları iskeleden alıyorduk. Daha sonra yol açıldı. Şimdi orada 5-6 çocuk var, onlar arabayla okula gidiyor. Bu süreçte buradan evlenen oldu, taşınan oldu, torun sahibi olan, çocuk sahibi olan oldu. Okumaya devam eden var mı diye sorarsanız, çok az. Hepsi lise bitirdi. İçlerinde benim oğlum da var. Zaten bu işe başlamamın nedeni de oğlumdu. O zaman ikinci sınıfa gidiyordu ve servis imkanı yoktu. Böyle başladım. Oğlum liseyi bitireli dört beş yıl oldu. Bu işi para için yapmıyorum. Zaten bu işte ciddi bir kazanç yok. Ama sabah erken kalkmak insana iyi geliyor. Sürekli yatmak nereye kadar? Çocukları çok severim, onlarla iletişimim iyidir. Onlar da beni sever. Başka yerlere gittiğinde buranın değerini daha iyi anlıyorsun. Kalabalık insanı yoruyor. Buradan Antalya’ya bile gittiğimde, bir an önce tekrar buraya dönmek istiyorum." "Aklım kalmıyor" Deniz yolu öğrenci taşımacılığı uygulamasından sekiz yıldır faydalanan anne Nilgün Karataş ise uygulamanın kendileri için hayati önem taşıdığını belirterek şunları söyledi: "Uygulamadan çok memnunuz. Oğlum güvenle her gün gelip gidebiliyor. Aklım kalmıyor. Çünkü hava bazen bozuyor, rüzgar oluyor. Büyük tekneler çıkamıyor ama bu şekilde gelip gidiyor. Yaklaşık 15 dakikalık bir yolculuk sürüyor. Üçağız’a varınca oradan da servisle okuluna ulaşıyor. Demre’de başlatılan bu uygulamadan dolayı Milli Eğitim Bakanlığı’na çok teşekkür ediyoruz." Medeniyetleri taşıyan deniz, şimdi umudu taşıyor Tarihi Likya medeniyetine ev sahipliği yapmış, taş evleri ve sakinliğiyle zamanın yavaş aktığı Kaleköy’de deniz, artık yalnızca geçmişi değil, bir çocuğun geleceğini de taşıyor. Yüzyıllar boyunca ticaretin, göçün ve yaşamın yolu olan bu sular, bugün her sabah bir öğrencinin umutla çıktığı yolculuğa eşlik ediyor.
İzmir Karşıyaka Basketbol, Erokspor’u elinden kaçırdı Karşıyaka Basketbol, birinci ve dördüncü periyotlarda üstünlük kurmasına rağmen Erokspor’a 97-94 mağlup oldu ve haftayı son sıra olan 16. basamakta tamamladı. Basketbol Süper Ligi ekiplerinden Karşıyaka, tarihinin en zorlu dönemlerinden birini yaşamayı sürdürüyor. Son olarak 2014-2015 sezonunda Basketbol Süper Ligi şampiyonluğuna ulaşan ve müzesinde birçok kupa bulunduran yeşil-kırmızılı ekip, bu sezon kümede kalma mücadelesi veriyor. İzmir temsilcisi, 13. hafta karşılaşmasında Erokspor ile karşı karşıya geldi. Birinci ve dördüncü periyotlarda üstünlük kurmasına rağmen Karşıyaka, sahadan 97-74’lük mağlubiyetle ayrıldı ve haftayı ligin son sırası olan 16. basamakta tamamladı. Bu sonuçla birlikte yeşil-kırmızılılar, ligdeki 11. yenilgisini aldı. Karşıyaka Basketbol Başantrenörü Candost Volkan ise karşılaşmanın ardından maçla ilgili değerlendirmelerde bulundu. İyi mücadele ettiklerini vurgulayan Volkan, "Maç içerisinde birkaç dakikalık bölümlerde yaptığımız basit top kayıpları ve verdiğimiz hücum ribaundları bizi yaraladı. Bununla birlikte iki haftadır geri düştüğümüz anlarda maçlarda geri dönmeyi başarmamız, takım karakterimiz açısından umut verici. Son 2 haftada hücumda ve savunmada 1 pozisyonun ne kadar değerli olduğunu görüyoruz. Her bir top için daha fazla konsantre olacağız. Cuma günü evimizde yine sonuna kadar mücadele edip, taraftarımızın desteğiyle bu kez kazanacağımıza yürekten inanıyorum" ifadelerini kullandı.
Kahramanmaraş Depremle yenilenen konutlar doğal gazlı olunca mahrukatçılarda durgunluk yaşanmaya başladı Kahramanmaraş’ta eski soba ve kömürlü evlerin depremde yıkılmasıyla kent merkezinde doğal gazlı yeni binalar ısınmada belirleyici olurken, mahrukatçı esnafında satışlar düşüşe geçti. Kahramanmaraş’ta kış aylarının başlamasıyla kentte ısınma tercihleri dikkat çekici şekilde değişti. 6 Şubat depremleri öncesinde 20 ile 40 yıllık eski konutların büyük bölümünde soba sistemi kullanılırken, depremlerde yıkılan veya ağır hasar alan bu yapıların yerine inşa edilen afet konutlarının tamamının doğalgaz altyapısıyla planlanması, odun ve kömür satışını düşürdü. Eski evlerin ortadan kalkmasıyla birlikte soba ve kömür talebinde belirgin düşüş yaşanırken mahrukatçılarda önceki yıllara oranla sakinlik hakim olduğu gözlemlendi. Satışların büyük bölümünün artık kırsal mahalleler ve köylere yapıldığı ifade edildi. Esnaf İbrahim Bulut, "27 yıldır esnaflık yapıyorum. İşlerimiz önceki yıllara oranla zayıf. Nedeni ise deprem geçirdik ve bundan dolayı küçük müstakil evler genellikle odun kömür kullanıyordu ve buralar kentsel dönüşüme gitti. Biz sadece kasabalar ve kırsal yerlere satış yapıyoruz. Bir kaç yıla bu meslekte ölür diye düşünüyorum. Artık pelet sobalar çıktı ve onlar tercih ediliyor" diye konuştu. Müşterilerden Mehmet Bayazıt ise, "Yıllık olarak bir ton odun ve bir ton da kömür yetiyor. Ben şehir merkezine 60 kilometre uzaklıkta Döngele Mahallesi’nde yaşıyorum. Orada doğal gaz olmadığı için biz kırsalda odun ve kömür yakıyoruz" ifadesini kullandı.