GÜNDEM - 05 Eylül 2024 Perşembe 12:13

Uzmanı, çocuk kaçırma ve kayıp çocuk vakalarında yapılması gerekenleri anlattı

A
A
A

Sosyal hizmetler ve adli sistemler üzerine önemli çalışmalara imza atan Prof. Dr. Miraç Burak Gönültaş, çocuk kaçırma ve kayıp çocuk vakalarında yapılması gerekenleri anlattı.

Diyarbakır’da yaklaşık 2 hafta önce kaybolan 8 yaşındaki Narin’in halen bulunamaması akıllara kaybolan ve bulunamayan çocukları getirdi. Sosyal hizmetler ve adli sistemler üzerine önemli çalışmalara imza atan Prof. Dr. Miraç Burak Gönültaş, çocuk kaçırma ve kayıp çocuk vakalarında yapılması gerekenleri anlattı.

“Erken müdahale büyük önem taşıyor”

Prof. Dr. Miraç Burak Gönültaş, bu tür durumlarda her ihtimalin göz önünde bulundurularak erken müdahalenin büyük önem taşıdığını belirterek, “Kayıp ve kaçırma vakalarında en büyük sıkıntımız, çocuklar kaybolduklarında nasıl hareket edeceklerini bilememeleridir. Çünkü çocuklar hem fizyolojik olarak hem de hem mental olarak ve dış etkenlere karşı kendini korumakta dezavantajlı konumdalar. Bu süre zarfında özellikle kırsal alanda veya şehir içerisinde bilmedikleri ortamlara girebiliyorlar. Kuyu, göl, nehir ve kanal gibi yerlere düşme ihtimalleri artabiliyor. Onun için kayıplık durumunda en önemli unsurlardan birisi, çocuğun kaybolduğu fark edilir fark edilmez hızlı bir şekilde müdahale edilmesidir” dedi.

Bilgi kirliliği işleri zorlaştırıyor

Gönültaş, yanlış ihbarların ve bilgi kirliliğinin işleri güçleştirdiğine dikkat çekip, “Burada temel motto, çocuğun sağ ve salimen bulunması. Çocuk kayıp olduktan sonra hemen devlet mekanizmaları başta kolluk olmak üzere işin içerisine dahil olurlar. Onun için çok ciddi bir şekilde mekan ve zaman yönetimi gereklidir. Bu vakalar özel vakalardır, diğer suç soruşturmalarından farklıdır. Çünkü; hem arama yapılmalıdır, hem soruşturma yapılmalıdır, hem de özellikle toplum işin içine dahil edilmesi gereklidir. Özellikle vakalara müdahale edilirken bazen eksik ve yanlış bilgiler gelmesi ve yeterli bilgi toplanamaması durumunda; çocuk kaçırıldı mı, kaçırılmadı mı, kayıp mı, değil mi gibi durumların anlaşılması zorlaşabilir” diye konuştu.

“Önceden yaşanmış vakalarla benzerlikler araştırılmalı”

Gönültaş, vaka analizi yapılırken önceden yaşanmış benzer olayların incelenmesinde fayda bulunduğunu vurgulayıp, “Yapığımız çalışmada şunu tavsiye ettik. Vahim kayıp tanımlaması ve risk analizi yapılması gerekiyor. Vahim kayıptan kastımız şu, 13 yaşından küçük olan her çocuğu vahim kayıp olarak değerlendirmek gerekir. Çünkü bu yaştan küçük çocuklar genellikle mental ve fiziksel olarak kendilerini korumakta, kaybolduklarında kendileri evlerine gelmekte zorlanabiliyorlar. Diğeri de risk analizi, o da özellikle 13 yaşından küçük çocuklarda, daha öncesinde ülkemizde meydana gelen olaylar olmuştu. Bu olayların oluşum şekilleri değerlendirilerek bakılabilir ve bir takım parametreler belirlenir. Diyelim ki vakada on tane parametre belirledik. Altı tanesi doğrulanabiliyorsa bu riskli bir durumdur diye değerlendirilmeli ve hemen kaçırma olarak değerlendirilerek çok hızlı bir şekilde müdahale edilmesi gereklidir, hemen arama soruşturma ve toplumdan veya bilgi sahiplerini bulma ile alakalı olarak çalışmaları hızlandırmak gerekir” dedi.

“Çocuk kadar failin bulunması da önemli”

Gönültaş, failin bulunmasının çocuğun bulunması anlamına geldiğini ifade edip, “Çok önemli noktalardan bir tanesi de suç soruşturması nasıl yapılması gerektiğidir? Kayıp kaçırma vakalarında, özellikle kaçırma vakalarında işin içerisinde bir fail de olduğu için çocuğun kayıplığına sebebiyet veren, onu çeşitli motivasyonlarla bir şekliyle alıkoyma durumunda olan failin hem bulunması gereklidir, bu bir anlamda onunla birlikte çocuğun da bulunması anlamına gelir” şeklinde konuştu.

“Uzman dedektiflerden yardım alınmalı”

Prof. Dr. Miraç Burak Gönültaş, operasyonda uzman dedektiflerin önemine değinerek, “Uzman dedektiflerin de işin içerisinde olması oldukça önemlidir. Genellikle bu vakalar meydana geldiğinde en son kaybolduğu yer içerisinde bir alan belirlenerek o alan içerisinde ne kadar araç var, ne kadar ev var, ne kadar kişi var bunların hepsi tek tek tetkik edilmelidir. Özellikle araçlar, evler ve kapalı alanlar ‘luminol’ ile incelenmeli. Luminol, kan bir yere döküldükten sonra silinse bile silinen kan kalıntısını ortaya çıkartabiliyor. İnceleme yapılacak alana mümkün olduğunca giriş ve çıkışlar önlenmeli. Bu hızlı bir şekilde yapılmalı. Çünkü her elde edilecek delil, aynı zamanda alan araması yapan diğer ekiplerin de doğru yere gitmesinde ve vakitten kazanmasına da yardımcı olabilir” ifadelerini kullandı.

“DNA örnekleri alınmalı”

Gönültaş, aranan çocukların bulunabilmesinde kriminal çalışmaların büyük önem taşıdığının altını çizip, “Kırsalda yapılan arama çalışmalarında; helikopterler, dronlar, arama ekipleri, arama köpekleri, kadavra köpekleri işin içerisine giriyor. Mesela avcı grupları var. Avcı grupları biz de dahil olmak istiyoruz diyorlar. Gerçekten bunların katkıları da oldukça önemli. Ne kadar fazla göz olursa, ne kadar fazla üçüncü göz bu işleri takip ederse, sonuca ulaşmak o kadar kolay oluyor. Ama burada en önemli nokta delil aramasıdır. Ne kadar çok delil bulunabilirse, özellikle vaka ile ilişkili olabilecek biyolojik deliler sonuca ulaşmayı bir o kadar kolaylaştıracaktır. Bu süre zarfında kriminalistik çalışmalar yapıldığı için bulgular ve DNA örneklerinin alınması oldukça faydalı olacaktır” dedi.

“Tanık sayısının artması çözümü kolaylaştırır”

Prof. Dr. Miraç Burak Gönültaş, tanık sayısının artmasının olayın çözümünü kolaylaştıracağını belirterek bu noktada medya programlarının faydalı olabileceğini söyledi. Gönültaş, “Bu soruşturmalarda diğer soruşturmalardan farklı olarak, en önemli nokta potansiyel tanıkların bulunabilmesidir. Özellikle medya programları bu anlamda katkı sunabiliyor. Bir çocuk kaybolduğunda ya da bir kişi kaybolduğunda hemen orada yayınlanıyor. Yayınlandığında da pek çok insan o anda, daha öncesinde bir şey görmüş ama fark etmemiş olsa da, o kaybın bilgilerini gördüğünde aktif bir tanık olmasına vesile oluyor. Onun için bu tarz kayıp çocuğun ya da kayıp kişinin bilgilerinin eşkalinin fotoğrafını verilmesi oldukça da faydalı oluyor. Böylelikle ne kadar çok tanık bulabilirsek o kadar sonuca ulaşma ihtimalimiz artıyor” ifadelerine yer verdi.

“Umut simsarlarına karşı aile korunmalı”

Bu tür durumlarda menfaat sağlamak isteyecek kötü niyetleri kişilerin aileyi kandırmak isteyebileceğini hatırlatan Prof. Dr. Miraç Burak Gönültaş, bu tür durumlara karşı şu tavsiyede bulundu. “Böyle durumlarda ortaya umut simsarları çıkabiliyor. Aileleri kandırarak onlardan bir maddi menfaat elde etmeye çalışabiliyorlar. Burada yapılması gereken en önemli şey, hemen ailenin bir sosyal hizmet uzmanı gibi, bir psikolog gibi veya psikososyal destek sağlayacak bir uzmanın aileyle birlikte bulunması gerekir. Özellikle ailenin dışarıyla olan irtibatını yönetmek ve destek olmak oldukça önemli" şeklinde konuştu.

 Fatmanur Akkişi - Onur Erden 

 

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Kırıkkale Sporla hayata tutunan gazi Karakartal, 120 kilogramlık halteri kaldırarak azmin gücünü gösterdi Kırıkkale’de 19 Eylül Gaziler Günü’nde düzenlenen "Kahramanlar Sahada, Kalbimiz Onlarla" etkinliğinde, Gazi Ahmet Karakartal’ın 120 kilogramlık halter kaldırma gösterisi büyük beğeni topladı. Karakartal, Kuzey Irak’ta yaşadığı patlamadan sonra sporun hayatına nasıl yön verdiğini anlatarak diğer gazilere de ilham olmak istediğini söyledi. Kırıkkale’de 19 Eylül Gaziler Günü dolayısıyla Gençlik ve Spor İl Müdürlüğü tarafından "Kahramanlar Sahada, Kalbimiz Onlarla" spor etkinlikleri düzenlendi. Gençlik Merkezi’nde gerçekleştirilen etkinlikte, Gazi Ahmet Karakartal’ın 120 kilogramlık halteri kaldırarak yaptığı gösteri büyük beğeni topladı. Bazı gaziler ise etkinlikte bilek güreşi yaparak katılımcılara keyifli anlar yaşattı. Etkinlik kapsamında, Gençlik Merkezi Müzik Topluluğu’nun seslendirdiği şarkılarla davetliler eğlenceli vakit geçirdi. Ayrıca, bazı kursiyerler yağlı boya tekniğiyle Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ü tabloya resmetti. Gençlik liderleri öncülüğünde de merkeze gelen öğrencilere voleybol ve masa tenisi gibi çeşitli oyunlar oynatıldı. 2018 yılında Kuzey Irak’ta PKK’lı teröristlerin tuzakladığı el yapımı patlayıcının (EYP) infilak etmesi sonucu gazi olan Ahmet Karakartal, yaşadığı zorlu süreci ve sporla hayata nasıl tutunduğunu İHA’ya anlattı. Karakartal, patlama sonucu sol diz üstü ve sağ diz altı amputasyon yaşadığını belirterek, "O günden bugüne tedavi süreçlerimiz oldu. Hayata tutunmaya çalıştık ve kendimi sporda buldum. Spor salonuna gitmeye başladıkça, spor yapmaktan keyif aldığımı fark ettim ve adeta kendi benliğimi buldum" diye konuştu. Gençlik ve Spor Müdürü Hamza Güneş’in önerisiyle paralimpik halter branşına yöneldiğini söyleyen Karakartal, bu spora olan ilgisinin gün geçtikçe arttığını ifade etti. Bedensel Engelliler Türkiye Halter Şampiyonası’nda 2’nci olan Karakartal, "Ankara’da düzenlenen yarışma atmosferini gördüğümde daha fazla çalışmaya karar verdim. Çünkü engel sadece kafadadır. İnsan istedikten sonra yapamayacağı bir şey yoktur" diyerek, azminin altını çizdi. Gazi Ahmet Karakartal, spor yaparak diğer gazilere ilham vermeyi amaçladığını ifade ederek, "Burada biri görüp ilham alır ve hayatına bir yön verebilir. O niyetle buradayız ve gösterimizi yaptık" dedi. Vali Yardımcısı Ahmet Ferhat Özen, Garnizon Komutanı Tuğgeneral Mehmet Ali Durmuş, Gençlik ve Spor İl Müdürü Hamza Güneş, AK Parti İl Başkanı Engin Pehlivanlı, gösteri sonrası gazi Karakartal’ı ve etkinliğe katkı sunan görevlileri tebrik etti.
İstanbul PFDK’dan Edin Visça’ya 2 maç men cezası Profesyonel Futbol Disiplin Kurulu (PFDK), Trabzonspor-Beşiktaş maçında kırmızı kart gören bordo-mavili futbolcu Edin Visça’ya 2 maç men cezası verdi. Türkiye Futbol Federasyonu’nun (TFF) resmi internet sitesinden açıklanan PFDK kararları şöyle: "Profesyonel Futbol Disiplin Kurulu’nun 19.09.2024 tarih ve 10 sayılı toplantısında almış olduğu kararlar aşağıda belirtilmiştir. 1 - Gaziantep Futbol Kulübü’nün, 14.09.2024 tarihinde oynanan Sivasspor - Gaziantep FK Trendyol Süper Lig müsabakasında, taraftarlarının neden olduğu çirkin ve kötü tezahürat nedeniyle ve bu eylemin aynı sezon içinde misafir kulüp olduğu müsabakada ilk kez gerçekleştirilmesinden dolayı ihtar cezası ile cezalandırılmasına, FDT’nin 53/3. maddesi uyarınca çirkin ve kötü tezahüratta bulunan misafir tribün A blokta yer alan seyircilerin elektronik bilet kapsamındaki kartlarının bloke edilmesi suretiyle bir sonraki misafir kulüp olduğu müsabakaya girişlerinin engellenmesine, Aynı müsabakada Gaziantep Futbol Kulübü’nün, takım halinde sportmenliğe aykırı hareketi nedeniyle 40 bin 500 TL para cezası ile cezalandırılmasına, 2 - Galatasaray’ın, 14.09.2024 tarihinde oynanan Galatasaray - Çaykur Rizespor Trendyol Süper Lig müsabakasında, taraftarlarının neden olduğu çirkin ve kötü tezahürat nedeniyle FDT’nin 53/3. maddesi uyarınca çirkin ve kötü tezahüratta bulunan kuzey tribün 106-206, güney tribün 119-120 numaralı bloklarda yer alan seyircilerin elektronik bilet kapsamındaki kartlarının bloke edilmesi suretiyle bir sonraki ev sahibi kulüp olduğu müsabakaya girişlerinin engellenmesine, 3 - Samsunspor’un, 14.09.2024 tarihinde oynanan Samsunspor - Konyaspor Trendyol Süper Lig müsabakasında, taraftarlarının neden olduğu çirkin ve kötü tezahürat nedeniyle FDT’nin 53/3. maddesi uyarınca çirkin ve kötü tezahüratta bulunan güney üst tribün 204 ve 205 numaralı bloklarda yer alan seyircilerin elektronik bilet kapsamındaki kartlarının bloke edilmesi suretiyle bir sonraki ev sahibi kulüp olduğu müsabakaya girişlerinin engellenmesine, 4 - Bodrum FK’nın, 14.09.2024 tarihinde oynanan Bodrum FK - RAMS Başakşehir Trendyol Süper Lig müsabakasında, taraftarlarının neden olduğu çirkin ve kötü tezahürat nedeniyle ve bu eylemin aynı sezon içinde ev sahibi kulüp olduğu müsabakada ilk kez gerçekleştirilmesinden dolayı ihtar cezası ile cezalandırılmasına, FDT’nin 53/3. maddesi uyarınca çirkin ve kötü tezahüratta bulunan maraton tribün E ve D numaralı bloklarda yer alan seyircilerin elektronik bilet kapsamındaki kartlarının bloke edilmesi suretiyle bir sonraki ev sahibi kulüp olduğu müsabakaya girişlerinin engellenmesine, Aynı müsabakada Bodrum FK sporcusu Alfredo Kulembe Ribeiro’nun, rakip takım sporcusuna yönelik ciddi faulü nedeniyle 2 resmi müsabakadan men cezası ile cezalandırılmasına, 5 - RAMS Başakşehir sporcusu Dimitrios Pelkas’ın, 14.09.2024 tarihinde oynanan Bodrum FK - RAMS Başakşehir Trendyol Süper Lig müsabakasında, rakip takım sporcusuna yönelik ciddi faulü nedeniyle 2 resmi müsabakadan men cezası ile cezalandırılmasına, 6 - Trabzonspor’un, 15.09.2024 tarihinde oynanan Trabzonspor - Beşiktaş Trendyol Süper Lig müsabakasında, taraftarlarının neden olduğu çirkin ve kötü tezahürat nedeniyle FDT’nin 53/3. maddesi uyarınca çirkin ve kötü tezahüratta bulunan kuzey kale arkası alt tribün J-I, güney kale arkası alt tribün J-I, doğu alt tribün J numaralı bloklarda yer alan seyircilerin elektronik bilet kapsamındaki kartlarının bloke edilmesi suretiyle bir sonraki ev sahibi kulüp olduğu müsabakaya girişlerinin engellenmesine, Aynı müsabakada Trabzonspor sporcusu Edin Visça’nın, rakip takım sporcusuna yönelik ciddi faulü nedeniyle 2 resmi müsabakadan men cezası ile cezalandırılmasına, 7 - Kayserispor Kulübü Başkanı Ali Çamlı’nın, 15.09.2024 tarihinde oynanan Kayserispor - Eyüpspor Trendyol Süper Lig müsabakasında, müsabaka öncesinde akredite edilmediği alanlarda bulunmasından dolayı talimatlara aykırılık nedeniyle ihtar cezası ile cezalandırılmasına, 8 - Fenerbahçe’nin, 15.09.2024 tarihinde oynanan Kasımpaşa - Fenerbahçe Trendyol Süper Lig müsabakasında, taraftarlarının neden olduğu çirkin ve kötü tezahürat nedeniyle ve bu eylemin aynı sezon içinde misafir kulüp olduğu müsabakada 3. kez gerçekleştirilmesinden dolayı 210 bin TL para cezası ile cezalandırılmasına, FDT’nin 53/3. maddesi uyarınca çirkin ve kötü tezahüratta bulunan misafir tribün kale arkası kapalı G VE F bloklarda yer alan seyircilerin elektronik bilet kapsamındaki kartlarının bloke edilmesi suretiyle bir sonraki misafir kulüp olduğu müsabakaya girişlerinin engellenmesine, Fenerbahçe’nin, taraftarlarının neden olduğu FDT’nin 53/8. maddesi kapsamındaki çirkin ve kötü tezahürat nedeniyle 780 bin TL para cezası ile cezalandırılmasına, 9 - Antalyaspor’un, 16.09.2024 tarihinde oynanan Antalyaspor - Adana Demirspor Trendyol Süper Lig müsabakasında, taraftarlarının neden olduğu çirkin ve kötü tezahürat nedeniyle FDT’nin 53/3. maddesi uyarınca çirkin ve kötü tezahüratta bulunan kuzey kale arkası alt kat tribün kuzey alt C blokta yer alan seyircilerin elektronik bilet kapsamındaki kartlarının bloke edilmesi suretiyle bir sonraki ev sahibi kulüp olduğu müsabakaya girişlerinin engellenmesine, Aynı müsabakada Antalyaspor idarecisi Levent Ördel’in, müsabaka sonrasında akredite edilmediği alanlarda bulunmasından dolayı talimatlara aykırılık nedeniyle ihtar cezası ile cezalandırılmasına, Aynı müsabakada Antalyaspor görevlisi Ahmet Karaağaç’ın, müsabaka sonrasında akredite edilmediği alanlarda bulunmasından dolayı talimatlara aykırılık nedeniyle ihtar cezası ile cezalandırılmasına, 10 - Adana Demirspor’un, 16.09.2024 tarihinde oynanan Antalyaspor - Adana Demirspor Trendyol Süper Lig müsabakasında, teknik sorumlusunun müsabaka sonrası yapılan flaş röportaja katılmamasından dolayı Süper Lig ve TFF 1. Lig Yayın Talimatı’nın 8/5. ve 8/8. maddelerine aykırı eylemi nedeniyle aynı talimatın 8/13. maddesi uyarınca 150 bin TL para cezası ile cezalandırılmasına, Aynı müsabakada Adana Demirspor teknik sorumlusunun basın toplantısına katılmamasından dolayı Süper Lig ve TFF 1. Lig Yayın Talimatı’nın 9/2. maddesine aykırı eylemi nedeniyle aynı talimatın 9/7. maddesi uyarınca 150 bin TL para cezası ile cezalandırılmasına karar verilmiştir."