KÜLTÜR SANAT - 21 Eylül 2024 Cumartesi 11:51

Tarihi mezarlıktaki taşa işlenmiş sembol merak uyandırıyor

A
A
A
Tarihi mezarlıktaki taşa işlenmiş sembol merak uyandırıyor

Sivas’ta 9 asırlık geçmişe sahip Sarıhatipzade ailesine ait bir mezarda yer alan kayaya işli sembol dikkat çekiyor.


Sivas’ın Cami-i Kebir Mahallesi’nde yer alan Sarıhatipzade ailesine ait mezarlıktaki üzerinde spiral formlu işlemenin bulunduğu taş, görenlerin ilgisini çekiyor. Her gün önünden geçen yüzlerce kişinin dikkatini çeken bu taş, merak konusu haline geldi. Spiral şeklindeki taş, özellikle mezarlık gibi bir alanda yer almasıyla, birçok kişi tarafından neyi temsil ettiği konusunda çeşitli yorumlara neden oluyor. Uzman Sanat Tarihçisi Yunus Budaktaş, bu sıra dışı sembolün anlamı hakkında açıklamalarda bulundu. Budaktaş, kadim bir geçmişi olan spiral bir diğer adıyla çarkıfelek (fırıldak) sembolünün dünyanın ve evrenin hareketini, kaderi, sonsuzluğu ve ölümsüzlüğü simgelediğini söyledi.



“Çarkıfelek formu tamamen kozmolojik anlamlar içeren bir yapıya sahip”


Uzman Sanat Tarihçisi Yunus Budaktaş, çarkıfelek formunun tamamen kozmolojik anlamlar içeren bir yapıya sahip olduğunu söyleyerek, “Sarıhatipzade ailesinin haziresinde bulunuyoruz. Sarıhatipzadeler Sivas’ın manevi hayatında önemli yeri olan bir aile. İçerisinde Es Seyyid Numan Efendi ve aile efradına mezarlarının bulunduğu bir alan. Sarıhatipzade ailesi yaklaşık 900 boyunca Sivas’ta yaşamış ve tarihi Ulu Cami’nin hem hatipliğini hem de mütevelliliğini yapmış bir aile. Burada hazire alanın içerisinde hazire alanını çevreleyen duvarın içerisinde ilintilenmiş spiral bir formun yer aldığı taşı görmekteyiz. Taşın üzerinde yer alan spiral formu aslında, çarkıfelek olarak bildiğimiz ve kadim bir figür olan formun farklı bir uyarlanış şeklinde yorumlanabilir. Spiral formu ya da çarkıfelek formu tamamen kozmolojik anlamlar içeren bir yapıya sahip. Çarkıfelek formu bir merkez ya da evren etrafında şekillenen bir döngüyü, hareketi anlatan bir sembole sahiptir. Burada bir merkezin etrafında evrene açılan yönleri, yaşam biçimlerini ya da formları takip etmek mümkün. Çeşitli anlamlar içermekle birlikte özellikle bu figürün bulunduğu alanın yorumlanması ve değerlendirilmesi gerekiyor. Mevcut veriler ışığında bu çarkıfelek ya spiral formunun hazire alan içerisinde mezarlık alan içerisinde olduğunu görüyoruz” dedi.



“Sonsuz hayatla ilişkilendirilebilir”


Çarkıfelek bir diğer adıyla spiral taşın sonsuz yaşamla ilişkilendirilebileceğine değinen Budaktaş, “Burada yaşam, ölüm, öldükten sonraki yaşamla ilgili bir takım sonuçlara varmak mümkün gözüküyor. Klasik İslam anlayışında aslında bilindiği üzere insanlar bedenen yaratılmadan önce insanların ruhları yaratılıyor ve Allah insanlara kendi ruhundan üflüyor. İnsanlar yeryüzüne indikten sonra ilk insan Hazreti Adem ile birlikte yeryüzündeki bedene kavuştuktan ve yeryüzünde bir yaşam sürmeye başladıktan sonra ömürlerini tamamlıyorlar ve öldükten sonra gerçek hayat yani sonsuz hayat başlıyor. Bu spiral ya da çarkıfelek formu da yine bunla ilişkilendirilebilir. Çünkü formda da takip edileceği üzere formu oluşturan bir başlangıç ve bitiş noktası var. Aslında başlangıç ve bitiş demeyelim de bir formun sahip olduğu giriş ve çıkış noktası var. Burada da şu anlam çıkarmak mümkün gözüküyor. İnsanlar ruh olarak yaratıldıktan sonra geçici dünyaya geliyorlar kendilerine biçilen bir ömür bir yaşam var. Bu yaşamı tamamladıktan sonra ölümden sonraki yaşama geçişini sembole sembolden onu ifade eden bir form olarak değerlendirebiliriz” şeklinde konuştu.



Tarihi mezarlıktaki taşa işlenmiş sembol merak uyandırıyor

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Bursa Bakan Uraloğlu: "Proje bittiği zaman Bursa’dan Ankara’ya 2 saat 15 dakikada seyahat edeceğiz" Ankara-Bursa Hızlı Tren Hattı şantiyesinde incelemelerde bulunan Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Abdulkadir Uraloğlu, "Burada çalışmalarımızı hızlıca devam ettiriyoruz. Bu projemiz bittiği zaman biz Ankara’dan Bursa’ya ya da Bursa’dan Ankara’ya 2 saat 15 dakikada sadece seyahat edeceğiz" dedi. Yaptığı incelemelerin ardından basın mensuplarıyla bir araya gelen Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Abdulkadir Uraloğlu, “Osmaneli‘den başlayıp Bandırma‘ya kadar gidecek olan toplam 201 kilometrelik bir yüksek hızla tren projesi hattından bahsediyoruz. İlk etapta Bursa’ya kadar olan 106 kilometrelik kesimdeki projenin önündeki bütün idari problemler alınması gereken kararlar her şey alındı. Projenin önünde bundan sonra artık herhangi bir idari bir süreç söz konusu değil. Tamamıyla şantiyenin yapım çalışmalarını yürütmesi ile ilgili bir süreci devam ettiriyoruz. Rayların döşenmesi noktasında da yüzde 20‘leri 30’lara yer yer geldik. Tünellerini bitirdik. Genel anlamda önemli bir problemimiz. 2025 yılı sonunda buranın yapım çalışmalarını inşallah bitirmiş olacağız. Devamındaki yapım çalışmalarını da sürdürüyoruz. Zorlu bir proje olduğunu söyleyebilirim. 7 tane istasyon, 23 tane tünel, 12 tane kaçış ya da emniyet tüneli, 15 tane aç kapat tüneli, 34 tane demir yolu köprüsü, 15 adet viyadük, 92 alt geçit ve 53 üstgeçit ve ayrıca da 208 menfezden oluşmaktadır. Burada çalışmalarımızı hızlıca devam ettiriyoruz bu projemiz bittiği zaman biz Ankara’dan Bursa’ya ya da Bursa’dan Ankara’ya 2 saat 15 dakikada sadece seyahat edeceğiz. Aynı şekilde buradan İstanbul’a da 1 saat 15 dakikalık 1 seyahat süresi ile seyahat etmiş olacağız. Tabi biz bu projeyle sadece Bursa’yı Ankara’ya İstanbul’a değil bir taraftan halihazırda hizmet eden Sivas’a kadar yapım çalışmaları devam eden Edirne sınır kapısına kadar esasında yine daha geniş düşünelim bizim güneyimiz de devam eden Akdeniz‘deki Mersin Adana Osmaniye Gaziantep hattı oradan Ovaköy‘e kadar ve kalkınma yoluyla kalkınma yoluyla Basra Körfezi’ndeki Irak’ın FAV limanına kadar esasında bir bağlantıyı bir taraftan da yine Sivas’tan bizim Bakü Tiflis Kars sattığımıza kadar bağlanacak olan bir projenin önemli bir parçasını bahsediyoruz. Şuanda da yapımı devam eden bir çok projemiz var. İlk yatakta da burayı hizmete alacağımızı da özellikle söylemek isterim” dedi. Bursa’da devam eden birçok projenin olduğunu belirten Bakan Uraloğlu, “Özellikle sadece 24 tane karayolu projesinin olduğunu bunun da 20 milyar TL’nin üzerinde bir proje bedeli olduğunu ve onları aktif olarak da devam ettirdiğimizi söylemek isterim. Bunların içerisinde birkaç tanesi hem karayolu hem de bakanlığımızın diğer kurumları ile ilgilidir. Yaklaşık 29 kilometre uzunluğundaki kuzey Çevre Otoyolu projesini yakın takip ediyoruz. İnşallah önümüzdeki senenin sonunda projesini bitireceğiz ondan sonra da yapım tekniği ile ilgili kararımızı vererek Bursa’da halihazırda artık çevre yolu olarak nitelendirdiğimiz çevre yolunun belli bir kapasiteye geldiğini ve yoğunlaştığını biliyoruz. Bu şekilde onu da çözmüş olacağız” diye konuştu. Şehir içindeki projelerle ilgili de açıklamalarda bulunan Bakan Uraloğlu, “Çalı yolu karayolları sorumluluk ağında olması gereken bir yol değildir. Biz alternatif yolları yaptık. Onu karayolları ağından çıkarabiliriz. Önceki dönem Bursa Büyükşehir yönetimi ile aldığımız karar gereği, imarını ve kamulaştırmalarını yaptılar, bizlerde yolu komple yapmak için ilk 2 etabını yaptık. Bursa Büyükşehir Belediyesi’nin yeni yönetimi bu burayı eleştiriyor. Buranın geri kaldığından bahsediyor. Mutabakat budur. Buyursunlar mutabakata uysunlar. Oradaki imarları halletsinler biz de yapalım. Herkes sözünü tutsun biz de sözümüzü tutacağız. Yine burada devam eden işlerlerimizden bir tanesi gündem olan 68 adet metro aracının alınması söz konusu bu konuyla ilgili bizim bakanlığımızın herhangi bir sorumluluğu yoktur. Kimse topu bize atmasın. 2022 yatırım programında bir Bursa Büyükşehir belediyesinin yatırım programına alınmış ve önceki yönetim tarafından kredilerinin kredinin bağlanması noktasında son aşamaya geldiğini biliyoruz. Buyursunlar oradan devam etsinler. Bu konuda başkasının herhangi bir top atmaya ya da sorumluluk atmaya gerek yok. Yine bizim sorumluluğumuzda olan 44 adet metro aracının alınması var. Bu da Emek-Şehir Hastanesi hattı için düşünülmüştür. Hafif raylı sistemi bittiği zaman bize ilk etapta 20 tanesinin işletmeye alınması ile ilgili sürecimizi başlattık. Bittiğinde 20 tanesini alacağız. Devamında da Bursa’nın ihtiyacı olduğu müddetce devamını da tamamlayacağız. O da bizim sorumluluğumuzdadır. Bir başka konuda yine Bursa Şehir Hastanesi’nin hafif raylı sisteminin bağlantı bağlanması noktasında şehir hastanesinde biten sonrasında da devam eden bir depo alanı ile ilgili arkadaşlarımız bir çalışma yaptı. O depo alanının şehir için çok daha verimli kullanılabilecek bir arazi üzerinde olduğunu tespit etti. Uludağ Üniversitesi’nin katılımıyla depo alanının oraya bağlanması ve yaklaşık 5,5 kilometrelik Görükle hattı üzerinde de bu depo alanının oluşturulması noktasında karar verildi. Bir protokol yapıldı. Protokol çerçevesinde de biz buradaki Görükle ile ilgili ilgili hattın yapılması sorumluluğunu bakanlığımız üzerine aldık. Ancak buradaki proje çalışmaları halen Bursa Büyükşehir belediye Başkanlığı üzerinden yürütülüyor. Projeyi ne zaman bitirirseler, biz de o projeyi onaylarız ondan sonra da bunun yapım yapımını beraberce planlarız ki zaten biz bunu üzerimize aldık. Yani hayal denen proje, Bursa Büyükşehir belediyesi tarafından yapılmış olan ya da itme aşamasına gelen nasıl hayal ise o hayali ben bursalı hemşerilerimizin takdirine bırakıyorum. Son olarak şunu söylemek isterim elbette biz devlet yönetiyoruz. Bazı şeyleri yazılı olarak karşılıklı anlaşma olarak zapt altına alırsınız. Bazılarını da sözlü olarak mutabık kalırsınız. Biz her ikisinde de hem yazılı olan anlaşmada hem de sözlü ne söylemişse hepsinin arkasındayız” şeklinde konuştu.