ÇEVRE - 22 Mart 2025 Cumartesi 15:08

TPAO Siirt’te petrol arama ruhsat sahasını genişletecek

A
A
A
TPAO Siirt’te petrol arama ruhsat sahasını genişletecek

Türkiye Petrolleri Anonim Ortaklığı (TPAO), Siirt ve Şırnak’ta bulunan arama ruhsat sahasının genişletilmesi için başvuruda bulundu.


Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı Maden ve Petrol İşleri Genel Müdürlüğünün Petrol Hakkına Müteallik Kararları, Resmi Gazete’de yayımlandı. Buna göre TPAO, Siirt ve Şırnak’ta sahip olduğu AR/TPO/K/M48-c1 pafta nolu petrol arama ruhsat sahasına 15 bin 346 hektarlık M48-c3 paftasının ilavesi için başvuru yaptı.


Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Kayseri Bilim İletişim Ofisi ERÜ’de kuruldu Yükseköğretim Kurulu (YÖK) tarafından hayata geçirilen Bilim İletişimi Ofisi projesi kapsamında, Erciyes Üniversitesi (ERÜ) Kurumsal İletişim Koordinatörlüğü bünyesinde Bilim İletişim Ofisi kuruldu. Türkiye’nin bilimsel gelişimini desteklemek ve Türk bilim insanlarını küresel ölçekte daha görünür hale getirmek amacıyla YÖK bünyesinde Bilim İletişimi Ofisi kuruldu. Bu kapsamda bilimsel faaliyetleri ile her zaman adın söz ettiren ERÜ’de de Bilim İletişim Ofisi’nin kuruluşu tamamlanarak Kurumsal İletişim Koordinatörlüğü bünyesinde faaliyete başladı. Bilim İletişim Ofisi hakkında bilgi veren ERÜ Rektörü Prof. Dr. Fatih Altun, bilimsel çalışmaların kamuoyuna daha etkili bir şekilde duyurulmasının önemli olduğunu söyledi. Rektör Prof. Dr. Altun, "Bilim ve teknoloji hızla ilerlerken, üniversitelerin sadece akademik bilgi üretmesi yetmemekte; bu bilginin toplumla buluşması da büyük önem taşımaktadır. Tam da bu noktada, Yükseköğretim Kurulu’nun hayata geçirdiği ‘Bilim iletişimi Ofisi’ girişimi kapsamında, Erciyes Üniversitesi olarak biz de bu önemli sürecin bir parçası olmaktan büyük bir gurur duyuyoruz" dedi. Genç araştırmacıların bilim iletişimi konusunda bilinçlenmeleri için eğitim programları ve atölyeler düzenleyeceklerinin altını çizen Rektör Prof. Dr. Altun, şunları kaydetti; "Üniversitemizin Kurumsal İletişim Koordinatörlüğü bünyesinde kurduğumuz Bilim iletişimi Ofisi ile akademik araştırmaları ve bilimsel gelişmeleri daha geniş kitlelere ulaştırmayı amaçlıyoruz. Bilim insanlarımızın çalışmalarını kamuoyuyla paylaşmalarına destek olurken, bilimsel bilgiyi herkesin anlayabileceği bir dille sunarak toplumun bilimle daha yakın bir ilişki kurmasını sağlamayı hedefliyoruz. Ofisimiz, geleneksel iletişim süreçlerini ve dijital platformları aktif bir şekilde kullanarak üniversitemizin araştırmalarını görünür kılacak ve akademisyenlerimizin seslerini daha geniş kitlelere duyurmalarına yardımcı olacak. Ayrıca, öğrencilerimizin ve genç araştırmacılarımızın bilim iletişimi konusunda bilinçlenmeleri için eğitim programları ve atölyeler düzenleyeceğiz." Bilim İletişimi Ofisi’nin Nisan ayı içerisinde etkinliklere başlayacağını belirten Rektör Prof. Dr. Altun, "Alanında etkin çalışmalar yapmış, bilim insanlarının ‘Bilim Kafe’ toplantıları ile şehrimizde belirleyeceğimiz belirli noktalarda halkımız ile bir araya gelmelerini sağlayacağız. Bu konuda da öncü olan Erciyes Üniversitesi, aşı geliştirme süreçlerini anlatacak olan Üniversitemiz Aşı Araştırmaları ve Geliştirme Enstitüsü Müdürü Prof. Dr. Aykut Özdarendeli hocamızın Nisan Ayı içerisinde yapacağı ‘Bilim Kafe’ buluşması ile etkinliklerimizi başlatmış olacağız" diye konuştu. Düzenlenecek etkinlikler ile Erciyes Üniversitesi’nin bir köprü görevi üstleneceğine dikkat çeken Rektör Prof. Dr. Altun, bilimin sadece kampüste kalmasına değil, halk ile paylaşılması anlamında güzel bir faaliyet içerisinde olacaklarını vurguladı. Rektör Prof. Dr. Altun, Türkiye’nin sayılı araştırma üniversitelerinden birisi olan Erciyes Üniversitesi’nin birçok alanda olduğu gibi Bilim Kafe etkinliklerinde de öncü bir çalışma içerisinde olacağını belirterek, sözlerini şöyle sürdürdü; "Bilim Kafelerde hocalarımız bilimsel konuları akademik anlatımın ötesine taşıyarak, bir kafede sohbet eder gibi paylaşacaklar. Nanoteknolojiden kuantuma, uzaydan yapay zekâya, tarımın geleceğinden iklim eylemine kadar pek çok konuyu çay-kahve eşliğinde kimsenin yabancı kalmayacağı bir dille anlatacaklar. Böylelikle bilimsel bilgiyi Üniversitemiz kampüsünün veya akademik yayınların sınırlarının dışına çıkararak toplumla buluşturmayı ümit ediyoruz. Erciyes Üniversitesi olarak, bilim ve toplum arasındaki köprüyü güçlendirme vizyonumuzla, bu alanda Türkiye’de öncü üniversitelerden biri olmayı hedefliyoruz. Tüm akademisyenlerimizi, öğrencilerimizi ve tüm basın mensuplarımızı bu sürece katkı sağlamaya ve bizimle iş birliği yapmaya davet ediyoruz."
Düzce Tüberküloz önlenebilir ve tedavi edilebilir bir hastalıktır Düzce Üniversitesi Tıp Fakültesi, Türk Toraks Derneği Batı Karadeniz Şubesi ve Düzce Halk Sağlığı Müdürlüğü iş birliğinde "24 Mart Dünya Tüberküloz Günü Etkinliği" adlı konferans düzenlendi. Düzce Üniversitesi Konferans Salonunda gerçekleştirilen etkinlikte Düzce Üniversitesi Tıp Fakültesi Göğüs Hastalıkları Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Ege Güleç Balbay, dünya genelinde tüberküloz nedeniyle halen 3 bin 400 kişinin hayatını kaybettiğinin ve 30 bin kişinin de hastalığa yakalandığının bilgisini paylaşarak, Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ) 2024 Küresel Tüberküloz Raporu’na göre 2023 yılında yeni tüberkülozlu hasta sayısının 10.8 milyon olarak hesaplandığını ifade etti. Tüberkülozun sonlandırılabileceğinin altını çizen Balbay, katılım sağlayanlara teşekkür ederek konferansın yararlı olması temennisi ile açılış konuşmasını sonlandırdı. Açılış konuşmasından sonra "Aile Hekimleri İçin Tüberküloz" başlıklı sunumunu yapmak için kürsüye davet edilen Düzce Üniversitesi Tıp Fakültesi Göğüs Hastalıkları Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Peri Meram Arbak, tüberküloz hastalığının akciğer ile ilgili belirtilerini; "İki hafta ya da daha uzun süren öksürük, balgam, hemoptizi, göğüs, sırt yan ağrısı, nefes darlığı, ses kısıklığı" şeklinde sıralarken, genel belirtileri ise; "halsizlik, çabuk yorulma, iştahsızlık, kilo kaybı, çocuklarda kilo almada duraklama, ateş, gece terlemesi" olarak ifade etti. Tüberküloz (TB) hastaları ve hasta yakınlarının bilgilendirilmesinin önemine değinen Prof. Dr. Peri Meram Arbak, tüberküloz ile mücadelede TB tanılı hastaların çevresinin kaynak vaka yönünden sorgulanması gerektiğinin altını çizdi. Bulaşmada damlacık çekirdeğinin etkisi üzerinde duran Düzce Üniversitesi öğretim üyesi Arbak, konuşma ile 0-210 partikül, öksürme ile 0-3,500 partikül, hapşırma ile ise 4,500-1000.000 partikülün dışarı çıktığını ifade etti. Ayrıca Prof. Dr. Arbak, bulaşmanın TB hastasının çıkardığı 1-5 mikron büyüklüğünde olan ve 1-3 canlı basil içeren taneciklerin (damlacık çekirdeği) solunmasıyla olduğunu ifade etti. Kimler temaslı sayılır? Standart ısı ve nemde damlacık çekirdeğindeki tüberküloz besinlerinin; yüzde 60-70’i üç saat, yüzde 48-66’sı altı saat, yüzde 28-32’sinin ise dokuz saat canlı kalabildiğini hatırlatan Düzce Üniversitesi Tıp Fakültesi Göğüs Hastalıkları Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Peri Meram Arbak, bulaştırıcı hasta ile toplam 8 saat ve üzerinde kapalı ortamda birlikte bulunmuş kişilerin yakın temaslı kabul edileceğini ve 8 saati aşan uçak yolculuklarının da bu gruba dahil edileceğini sözlerine ekledi. TB bulaştırıcı hasta ile 8 saatten daha kısa süreyle kapalı alanda kalan kişilerin ise sıradan temaslı olarak adlandırıldığını söyleyen Arbak, tanı konulan hastaların tedavi sürecinin titizlikle yürütülerek yarıda bırakılmadan sonlandırılması gerektiğinin altını çizdi. Katılımcılarla hasta örneklerini paylaşarak sunumunu sürdüren Arbak, hastaya yaklaşımın önemi üzerinde durdu. "Düzce’de Tüberkülozun Güncel Durumu" adlı sunumunu yapmak için kürsüye davet edilen Düzce Verem Savaş Hekimi Uzm. Dr. Pelin Bayram İnce ise; Düzce’de tedavi gören ve tedavisi sonlanan hastalar hakkında katılımcıları bilgilendirdi. Katılımcıların sorularının da yanıtlandığı konferans, hatıra fotoğraf çekimi ile sona erdi.
Bursa Minik öğrencilerden dedelere, ninelere resim dersi Osmangazi Belediyesi Hüdavendigar Yetenek Evi Resim Sınıfı öğrencileri huzur evi sakinleriyle bir araya gelerek resim yaptı. Bursa Büyükşehir Belediyesi Kaplıkaya Huzurevi’ni ’Yaşlılara Saygı Haftası’ kapsamında ziyaret eden Osmangazi Belediyesi Hüdavendigar Yetenek Evi Resim Sınıfı öğrencileri, huzurevinde kalan yaşlılarla ortak etkinlik yaptı. Huzurevi sakinleriyle birlikte ellerine fırçaları alan öğrenciler ortaklaşa karar verdikleri resimleri beraber yaptı. Yaşlılara resim yapma anlamında teknik destek olan öğrenciler onların unutamayacağı keyifli bir gün yaşamasını sağladı. Öğrenciler ve yaşlıların ortak çalışmasıyla ortaya muhteşem resimler çıktı. Düzenlenen etkinliğe Osmangazi Belediye Başkan Yardımcısı Mutlu Esendemir de öğrencilerle birlikte katıldı. Çocuklarla beraber resim yapmanın mutluluğunu yaşayan Kaplıkaya Huzurevi sakinleri, "Biz burada bir evlada toruna hasret yaşıyoruz, bizimle burada beraber resim yapan öğrencileri torunumuz olarak bağrımıza bastık. Böyle etkinliklerden çok memnun oluyoruz. Bizim için de bir eğlence oluyor. Biz ikinci çocukluğumuzu yaşıyoruz. Bizim için önemli olan bu, ilk çocukluğumuzu yaşadık bitti ondan sonra çocuk yetiştirdik. Şimdi çocuk olduk, burada çocukların gelerek bizi hatırlamasından çok memnunuz bizi çok mutlu ediyor. Birçoğumuz hayatında hiç yağlı boya fırçası alıp resim yapmamıştı. Bugün ilk kez böyle bir çalışma yapanlar var" dedi. Huzur evi sakinleriyle ortaklaşa resim yapma için bir araya gelen Osmangazi Belediyesi Hüdavendigar Yetenek Evi Resim Sınıfı öğrencileri ise, "Huzunevinde yaşlılarımızla beraber resim yapmaktan çok mutluyuz. Onları görmek bizleri mutlu hissettiriyor. Yaşlılarımızla beraber karar verdiğimiz çok güzel resimleri ortaklaşa yaptık. Onlar da bizimle resim yapmaktan büyük keyif aldı. Onları mutlu görmek bizleri de mutlu etti" şeklinde konuştu.