KÜLTÜR SANAT - 03 Kasım 2024 Pazar 20:34

Kültür ve Turizm Bakanı Ersoy: “Çalışmalar Anadolu’nun dünya genelinde neolitik dönemin ilk ortaya çıktığı çekirdek bölgelerden biri olduğunu ortaya çıkarmıştır"

A
A
A
Kültür ve Turizm Bakanı Ersoy: “Çalışmalar Anadolu’nun dünya genelinde neolitik dönemin ilk ortaya çıktığı çekirdek bölgelerden biri olduğunu ortaya çıkarmıştır"

Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy, yapılan çalışmaların Anadolu’nun dünyada neolitik dönemin ilk ortaya çıktığı bölgelerden biri olduğunu gösterdiğini söyledi. "Geleceğe Miras Projesi" ile Türkiye’yi dünya genelinde bir kültürel cazibe merkezi haline getirmeyi hedeflediklerini belirten Ersoy, Türkiye genelinde 750 bölgede yürütülen arkeolojik kazı ve araştırma sayısının yıl sonunda 765’e ulaşmasının öngörüldüğünü kaydetti.


Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy, 4-8 Kasım tarihleri arasında Şanlıurfa’da gerçekleştirilecek Dünya Neolitik Kongresi’nin açılışında konuştu. Şanlıurfa Mehmet Akif İnan Konferans Salonu’nda düzenlenen programda konuşan Ersoy, “Neolitik dönemin kalbi Anadolu topraklarında insanlık tarihinin en önemli basamaklarından birinin izlerini taşımaktan ve bu eşsiz mirası dünya ile paylaşmaktan onur duyuyoruz. Tarihe tanıklık eden bu kadim topraklarda neolitik çağın başlangıcını keşfetmek, anlamak ve tüm insanlıkla paylaşmak adına Dünya Neolitik Kongresi’nde sizlerle bir arada olmaktan büyük mutluluk duyuyorum. Bakanlığımızın himayesinde İstanbul Üniversitesi ve Harran Üniversitesi’nin işbirliği ile düzenlenen Dünya Neolitik Kongresi’ne hepiniz hoş geldiniz. Bugün burada sadece bir kongre için değil, tüm insanlığın ortak kültür mirasına bir adım daha yaklaşmak için toplandık. Göbeklitepe’den Karahantepe’ye, Sayburç’tan Sefertepe’ye kadar Anadolu’nun dört bir yanında kazı çalışmalarını sürdüren bilim insanları, uygarlık tarihinin en eski katmanlarını ortaya çıkararak bu eşsiz mirası koruma ve gelecek nesillere aktarma gayreti içindeler” dedi.



"Çalışmalar Anadolu’nun dünya genelinde neolitik dönemin ilk ortaya çıktığı çekirdek bölgelerden biri olduğunu ortaya çıkarmıştır"


Bakan Ersoy, “Anadolu’nun insanlık tarihine yaptığı bu benzersiz katkının bir parçası olarak burada bulunan herkes, geçmişle geleceği birleştiren bir köprünün inşasında temel taşı görevini üstleniyor. 1960’lı yıllarda rahmetli hocamız Prof. Dr. Halet Çambel’in Çayönü kazıları ile başlayan neolitik dönem araştırmaları, 1990’lı yıllar sonrasında Güneydoğu Anadolu’da Fırat ve Dicle havzalarında gerçekleştirilen çalışmalarla desteklenmiştir. Bu çalışmalar Anadolu’nun dünya genelinde neolitik dönemin ilk ortaya çıktığı çekirdek bölgelerden biri olduğunu ortaya çıkarmıştır. Bu kapsamda neolitik dönemin çekirdeği olarak kabul ettiğimiz Göbeklitepe çevresinde bulunan Karahantepe, Sayburç, Çakmaktepe ve Sefertepe’de yürütülen çalışmalarla Anadolu’da neolitik dönemi çok daha iyi anlamayı ve yorumlamayı başarmış bulunuyoruz. Düzenlenen bu kongre ile Anadolu neolitik dönemi ile ilgili bugüne kadar edindiğimiz bilgileri, dünya çapında elde edilen yeni bilgilerle de harmanlamış olacağız. Bakanlık olarak ülkemizde yürütülen arkeolojik faaliyetlerde elde edilen bilgilerin bilim camiası ile paylaşılması adına yapılacak tüm çalışmaları desteklemekten gurur duyduğumuzu ifade etmek isterim” şeklinde konuştu.



"Geleceğe Miras Projesi, Türkiye’yi dünya genelinde bir kültürel cazibe merkezi haline getirmeyi hedeflemektedir"


Kongrede 63 ülke ve 486 uluslararası kurumu temsilen neolitik konusunda uzman yaklaşık bin kişinin 45 farklı oturumda 687 sözlü sunum ve 62 poster sunumuyla kongreye katkı sağlamalarının planlandığını belirten Bakan Ersoy, “Bu yıl Kültür Varlıkları ve Müzeler Genel Müdürlüğü tarafından organize edilen ‘Uluslararası Kazı, Araştırma ve Arkeometri Sempozyumu’nun 44’üncüsünü gerçekleştirdik. Hitit kazıları özelinde de ‘Hititlerin İzinde Yeni Bilgiler ve Perspektifler Sempozyumu’nu Ankara Üniversitesi ve Hitit Üniversitesinin katkıları ile başarıyla düzenledik. Arkeolojik kazı politikamızın sonuçlarını dünyaya duyurmak adına benzeri tüm organizasyonları Bakanlık olarak desteklemeye hazır olduğumuzu buradan duyurmak isterim. Bakanlığımızın himayesinde gerçekleştirilen Dünya Neolitik Kongresi’nde 63 ülke ve 486 uluslararası kurumu temsilen neolitik konusunda uzman yaklaşık bin kişiden oluşan katılımcıların 45 farklı oturum kapsamında 687 sözlü sunum ve 62 poster sunumuyla kongreye katkı sağlamaları planlanmaktadır. Bu kongre ayrıca dünyanın çeşitli yerlerinde, farklı zaman dilimlerinde, farklı kültürel ve sosyo-ekonomik yörüngeleri takip ederek gerçekleşen çeşitli neolitik oluşumlara ilişkin tartışmaları da bir araya getirecektir. Kongre kapsamında farklı bölgelerdeki neolitik yaşam biçimleri, dönüşüm süreçleri, nedenleri, sonuçları, toplumsal örgütlenme modelleri, doğal çevre ortamı, beslenme özellikleri ve geliştirdikleri teknolojileriyle birlikte bütüncül bir yaklaşımla ele alınacaktır. Bu buluşma söz konusu başlıkların küresel ölçekte tartışılmasını sağlayacak ilk bilimsel toplantı olması bakımından da büyük öneme sahip olacaktır. Türkiye’nin zengin kültürel ve tarihi mirasını koruma ve geleceğe taşıma amacıyla başlatılan Geleceğe Miras Projesi, ülkemizin farklı medeniyetlere ev sahipliği yapmış kadim topraklarında bu medeniyetlerin izlerini korumayı ve tanıtmayı giderek daha önemli hale getirmiştir. 2018 yılında başlatılan 12 aylık kazı programı ile temeli atılan proje bu programın başarısının ardından kültür turizmini geliştirme vizyonunu daha da netleştirerek hayata geçmiştir. Geleceğe Miras Projesi, Türkiye’nin arkeolojik zenginliklerini bilimsel bir bakış açısıyla ortaya çıkararak, geçmişin kültürel mirasını günümüzde yaşatmak ve gelecek nesillere aktarma vizyonu ile yürütülmektedir. Geleceğe Miras Projesi, Türkiye’yi dünya genelinde bir kültürel cazibe merkezi haline getirmeyi hedeflemektedir. Bu projeyle son 60 yılda Türkiye’de arkeoloji alanında yapılan çalışmalara eşdeğer bir başarıyı önümüzdeki dört yıl içinde gerçekleştirmeyi planlıyor ve bu dönemin ’Türk arkeolojisinin altın çağı’ olarak anılmasını amaçlıyoruz. Ülkemizde Osmanlı Cihan Devleti geleneğinde başlayan arkeolojik çalışmalar, Türkiye Cumhuriyeti’nin yetiştirdiği bilim insanlarıyla altın dönemini yaşamıştır. Bugün Türk arkeolojisine altın çağını yaşatan hocalarımızın öğrencilerinin Anadolu’nun dört bir yanında yaptıkları arkeolojik çalışmalar ile yeni bir altın çağ başlatıyor olmaları hepimiz için bir gurur kaynağıdır” ifadelerini kullandı.



"Yıl sonu itibarıyla kazı ve araştırma alanlarımızın sayısının 765’e ulaşması öngörülmektedir"


Türkiye genelinde toplam 750 arkeolojik kazı ve araştırmanın yürütüldüğünü belirten Bakan Ersoy, “Bu çalışmalar, geçmişimizi aydınlatan önemli veriler sağlamakla kalmıyor, aynı zamanda gelecek nesillere bırakacağımız değerli bir mirasın temellerini de atıyor. Bakanlığımızca başlatılan Geleceğe Miras Projesi kapsamında 224 kazı alanımız projeye dahil edilmiştir. Bu proje, arkeolojik alanlarımızın korunması ve geliştirilmesi amacıyla özel olarak tasarlanmıştır ve bu alanlarda yürütülen çalışmalara önemli katkılar sağlamaktadır. 2024 yılının başından bu yana kazı çalışmalarına toplam 3.4 milyar lira finans sağlanmış olup, yıl sonuna kadar kazı alanlarında yürütülen kazı, çevre düzenleme, restorasyon gibi tüm faaliyetler için toplamda 6 milyar liralık bir bütçe ayrılmıştır. Bu bütçe, çalışmalarımızın hız kazanmasını ve kalıcı eserlerin korunarak geleceğe aktarılmasını sağlamaktadır. Yıl sonu itibarıyla kazı ve araştırma alanlarımızın sayısının 765’e ulaşması öngörülmektedir. Bu hedefe ulaşmak için titizlikle çalışmaya devam ediyoruz. Her bir kazı, geçmişimize ışık tutacak yeni bilgiler açığa çıkarmakta ve tarihimizi daha iyi anlamamıza katkı sağlamaktadır. Sözlerime son verirken, ülkemiz coğrafyasında, geçmişten günümüze kadar hayat bulmuş tüm uygarlıkların varisi ve hamisi olarak devraldığımız kültürel birikimin zenginliğiyle, arkeolojik çalışmalara, kültürel mirasımıza layık olacak titizlikte devam edeceğimizi belirtmek isterim. Dünya çapında neolitik dönem uzmanları ile arkeolojiye gönül veren katılımcıları bir araya getiren bu değerli organizasyonda çok önemli bilimsel metinlere ulaşılacağına inancım tamdır. Dünya Neolitik Kongresi’nin düzenlenmesinde emeği geçen ve kıymetli katkılarıyla burada bulunan tüm bilim insanlarımıza teşekkür ederim” diye konuştu.



Kültür ve Turizm Bakanı Ersoy: “Çalışmalar Anadolu’nun dünya genelinde neolitik dönemin ilk ortaya çıktığı çekirdek bölgelerden biri olduğunu ortaya çıkarmıştır"

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Erzurum AK Parti Palandöken’de kongre heyecanı AK Parti Palandöken İlçe Teşkilatı 6. Olağan Kongresi, Erzurum İl Müftülüğü Konferans Salonu’nda yoğun bir katılımla gerçekleşti. Kısa süre önce İlçe Başkanı olarak atanan Durmuş Kılıç, tek listeyle girdiği seçimde teşkilat mensuplarının güvenini kazandı. Kongreye, TBMM AK Parti Grup Başkanı Abdullah Güler, AK Parti Erzurum Milletvekilleri Selami Altınok, Fatma Öncü, Mehmet Emin Öz ve Abdurrahim Fırat; Bayburt Milletvekili Orhan Ateş, Kars Milletvekili Adem Çalışkan, Erzurum Büyükşehir Belediye Başkanı Mehmet Sekmen, İl Koordinatörü ve MKYK Üyesi Sümeyye Esenyel, İl Başkanı İbrahim Küçükoğlu ve çok sayıda teşkilat mensubu katıldı. Kongrenin Divan Başkanlığını ise İl Koordinatörü ve Amasya Milletvekili Hasan Çilez üstlendi. Ak Parti döneminde ekonomik ve sosyal gelişim TBMM AK Parti Grup Başkanı Abdullah Güler, kongrede yaptığı konuşmada, AK Parti’nin iktidara geldiği dönemdeki Türkiye ile bugünkü Türkiye arasında ekonomik ve sosyal alanda yaşanan farklara dikkat çekti. Türkiye’nin 2002 öncesinde yıllık 235 milyar dolar olan gayri safi milli hasılasının, bugün 435 milyar dolarlık bütçeye ulaştığını belirtti. Güler, “Bugün merkezi bütçede 14 trilyon 800 milyar lira görüşüyoruz. Bu, 435 milyar dolara denk geliyor. Oysa AK Parti iktidara geldiğinde ülkemizin ürettiği yıllık gayri safi milli hasıla 235 milyar dolardı. Bu, Türkiye’nin AK Parti ile geldiği korkunç bir gelişmeyi gösteriyor” ifadelerini kullandı. TOKİ ile rekor dönemi Güler, AK Parti iktidarlarının konut üretiminde sağladığı başarılara da değindi. 1983’te kurulan TOKİ’nin 2003 yılına kadar yalnızca 41 bin 150 konut ürettiğini hatırlatan Güler, AK Parti döneminde bu rakamın 1 milyon 400 bine ulaştığını vurguladı. Azerbaycan Örneği İle Güçlü Türkiye Vurgusu Konuşmasında 1990’lı yıllardaki Azerbaycan-Türkiye ilişkilerine de değinen Güler, geçmişte Türkiye’nin Azerbaycan’a iki sivil helikopter gönderemeyecek durumda olduğunu belirtti. Bugün Türkiye’nin ihtiyaç duyulan tüm yardımları anında yapabildiğine dikkat çeken Güler, “30 yıl sonra Türkiye, Karabağ için hava kuvvetlerinden askere, silahtan tüm desteğe kadar ne lazımsa gönderdi. AK Parti’nin gerçekliği işte budur” dedi. CHP belediyeciliğine eleştiri Cumhuriyet Halk Partisi belediyeciliğini de eleştiren Güler, İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin 46 milyar TL’lik bütçesiyle Körfez’i temizlemekte yetersiz kaldığını ifade etti. Sevdamız Palandöken dağı kadar yüksek ve yüce Ak Parti Palandöken İlçe Başkanı Durmuş Kılıç yaptığı konuşmada; ‘Bizler, partimizin bugüne kadar teşkilatlarında şiar edindiği uzlaşma, birlikte beraberlik, istişare gibi kıymetli kriterleri bugünden sonra da sürdürmeye devam edeceğiz. Millet ve memleket sevdamız adeta palandöken dağı kadar yüksek ve yüce. Sorumluluğumuz büyük, İşimiz vaktimizden çok. Bilmenizi isterim ki üzerimize yüklenen sorumluluğu bihakkın yerine getirecek ve bize inananların bugüne kadar olduğu gibi bugünden sonra da yüzünü yere eğdirmeyeceğiz’ diye konuştu. Birlik ve beraberlik mesajı Kongrede konuşan diğer protokol üyeleri de birlik ve beraberlik vurgusu yaparak, AK Parti’nin ülkeye kazandırdığı eser ve hizmet siyasetinin altını çizdi. Yapılan konuşmaların ardından seçime gidildi. Tek liste girdiği seçimde teşkilat mensuplarının güvenini kazanan Durmuş Kılıç, teşekkür konuşması yaptı. Kongre, yoğun bir katılım ve coşkulu bir havada sona erdi. Başkan Durmuş Kılıç’ın yönetim kurulu üyeleri şu isimlerden oluştu; Abdurrehim Güneş, Ahmet Muhtar Gacır, Alparslan Gömeç, Burhan Diler, Burhan Özkan, Bünyamin Aslan, Cemil Çelik, Dilek Ergen, Emrah Aydın, Gürkan Karaca, Henifi Ekinci, İrfan Ömerderelioğlu, Kadir Soylu, Mehmet Işık, Melik Demir, Murat Dızman, Murat Kiki, Murat Küçük, Nihat Yılmaz, Orhan Çamkıranoğlu, Osman Ellik, Özer Uzun, Recep Yılmaz, Selma Türkez, Serpil Akpınar, Sinan Yavuz, Şirin Akkuş, Yavuz Baykal ve Yüksel Özyurt.