KÜLTÜR SANAT - 29 Aralık 2025 Pazartesi 11:28

Cumhuriyet’i kuran şehirlerin odaları buluştu

A
A
A
Cumhuriyet’i kuran şehirlerin odaları buluştu

Cumhuriyet’in kuruluş sürecinde kilit rol oynayan Samsun, Amasya, Erzurum ve Sivas’ın Ticaret ve Sanayi Odaları, "Cumhuriyet’i Kuran Şehirler" temasıyla Ankara’da bir araya geldi. Programda konuşan Samsun TSO Yönetim Kurulu Başkanı Salih Zeki Murzioğlu, etkinliğin yalnızca bir anma değil, aynı zamanda her kuşağın Cumhuriyet bilincini yeniden inşa etmesi gereken bir sorumluluk taşıdığını vurguladı. Murzioğlu, "Bu proje burada sona ermiyor, asıl şimdi başlıyor" diyerek, Cumhuriyet’i kuran şehirlerin mirasının gelecek nesillere taşınması gerektiğini ifade etti.


Cumhuriyet’i Kuran Şehirler Buluşması’nın beşinci durağı Samsun, Amasya, Erzurum ve Sivas’tan sonra Ankara oldu. Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün Ankara’ya gelişinin yıl dönümü etkinlikleri kapsamında Ankara Sanayi Odası ev sahipliğinde düzenlenen program, Cumhuriyet Müzesi (2. TBMM Binası) Ulus’ta gerçekleştirildi. Ev sahibi olarak konuşan Ankara Sanayi Odası (ASO) Yönetim Kurulu Başkanı Seyit Ardıç, Ankara’nın Milli Mücadele’de üstlendiği tarihi role dikkat çekerek, Cumhuriyetin başkentte millet iradesiyle kurumsallaştığını vurguladı. Ardıç, bu anlamlı buluşmanın şehirler arası birlik ve ortak hafızayı güçlendirdiğini ifade ederek, emeği geçenlere teşekkür etti.



Murzioğlu: "Bu proje burada sona ermiyor, asıl şimdi başlıyor"


Programda konuşan Samsun Ticaret ve Sanayi Odası (TSO) Yönetim Kurulu Başkanı Salih Zeki Murzioğlu, etkinliğin yalnızca bir anma değil, aynı zamanda bir sorumluluk taşıdığını belirterek, "Bugün, Cumhuriyet’i Kuran Şehirler Buluşması’nın son durağında; tarihimizin dönüm noktalarından birine tanıklık eden Cumhuriyet Müzesi’nde bir araya gelmenin onurunu ve gururunu yaşıyoruz. ‘Siyasî ve askerî zaferler ne kadar büyük olursa olsun, ekonomik zaferlerle taçlandırılmazlarsa kazanılacak başarılar yaşayamaz ve sürekli olamaz.’ Cumhuriyetimizin kurucusu Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk’ün bizlere miras bıraktığı bu sözün rehberliğinde, Cumhuriyet’i Kuran Şehirlerin iş kanadının temsilcileri olarak; bir milletin geleceğine yön veren şehirleri adım adım dolaştık. Her şehirde yalnızca bir mekânı değil; bir fikri, bir direnişi, bir umudu ve bir kararlılığı gördük. Bu yolculuk bize bir kez daha hatırlattı ki Cumhuriyet, tek bir günde ve tek bir şehirde kurulmadı. Cumhuriyet, Anadolu’nun dört bir yanında filizlenen ortak bir iradenin eseri olarak doğdu. Ve bugün, o iradenin devlet aklına dönüştüğü, millet egemenliğinin kurumsallaştığı şehirdeyiz. Bizler bugün; kuruluşun ve kurtuluşun meşalesinin yakıldığı, istiklal yolunda ilk adımın atıldığı 19 Mayıs Şehri Samsun’dan geliyoruz. Ve tam 106 yıldır, bu ruhu diri ve genç tutmak için çalışıyoruz. Bu anlamlı yolculuğun son durağında; başta Gazi Mustafa Kemal Atatürk olmak üzere, silah arkadaşlarını, Meclis kürsüsünde ve cephede mücadele eden tüm kahramanlarımızı rahmetle, minnetle ve saygıyla anıyoruz. Onların bizlere bıraktığı en büyük miras; bağımsız düşünce, ortak akıl ve ortak gelecek idealidir. Cumhuriyet’i kuran şehirlerden aldığımız ilhamla şunu açıkça ifade etmek isterim; bu proje burada sona ermiyor. Asıl şimdi başlıyor. Çünkü Cumhuriyet, her kuşağın yeniden inşa etmesi gereken bir bilinçtir. Bu duygu ve düşüncelerle; bu anlamlı projenin hayata geçirilmesinde emeği geçen herkese ve bu anlamlı günde bizleri yalnız bırakmayan; Türk iş dünyasının ekonomik zaferler yolundaki en kıymetli destekçisi ve temsilcisi olan Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği Başkanımız Sayın Rifat Hisarcıklıoğlu’na teşekkür ediyorum" dedi.



Başkanlardan, ortak gelecek vizyonu vurgusu


Törende konuşan Amasya TSO Yönetim Kurulu Başkanı Murat Kırlangıç, Erzurum TSO Yönetim Kurulu Başkanı Saim Özakalın ve Sivas TSO Yönetim Kurulu Başkanı Zeki Özdemir, etkinliğin tarihî sorumluluk ve ekonomik iş birliği açısından önemine değinerek, ortak gelecek vizyonuna dikkat çekti. Programda ayrıca Cumhuriyet Müzesi Müdürü Bahar Çakırhan, 2. TBMM Binası’nın tarihi misyonu ve Cumhuriyet tarihindeki yeri hakkında katılımcılara bilgilendirmede bulundu. Etkinliğin devamında TOBB ETÜ Rektörü Prof. Dr. Yusuf Sarınay, "Millî Mücadele Dönemi ve Cumhuriyet’e Giden Yolda Ankara’nın Rolü ve Önemi" başlıklı söyleşisiyle tarihi süreci kapsamlı şekilde aktardı.



Hisarcıklıoğlu: "Cumhuriyetimizi Kuran Şehirler, istiklale giden yoldaki kararlılığımızın nişanesidir"


Cumhuriyet Müzesi’nde gerçekleştirilen etkinliğin ardından bir otelde düzenlenen Cumhuriyeti Kuran Şehirler Gala Yemeği programına TOBB Başkanı M. Rifat Hisarcıklıoğlu da katıldı. TOBB Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu burada yaptığı konuşmada, Cumhuriyet’in kuruluşuna katkı sunan Samsun, Amasya, Erzurum ve Sivas şehirlerinin önemine vurgu yaptı. Türkiye Cumhuriyeti’nin nasıl kurulduğunun hatırlatılması ve gelecek nesillere aktarılması gerekliliğine vurgu yapan Hisarcıklıoğlu, "İşte sizler bu vizyonla hareket ederek, çok doğru ve değerli bir işe imza attınız. Cumhuriyetimizin kuruluşuna giden yolda, Samsun’dan başlayıp, Amasya, Erzurum ve Sivas’ta milli bir istiklal harbi hüviyeti kazanan bu destansı mücadeleye sahip çıktınız. Bu dört şehrimiz, istiklale giden yolda kararlılığımızın nişanesidir. Milli birlik ve bağımsızlık fikrini tüm Anadolu’ya yayan, milletimizi tek yürek olarak ayağa kaldıran, simge şehirler sizlerin içerisinde yaşadığı şehirlerdir. Cumhuriyetimizin ikinci yüzyılında daha güçlü bir Türkiye için omuz omuza çalışmaya devam edeceğiz. Bu vesileyle Gazi Mustafa Kemal Atatürk ve Millî Mücadele kahramanlarımızı, tüm şehitlerimizi rahmet ve minnetle anıyorum" diye konuştu.



Cumhuriyet’i kuran şehirlerin odaları buluştu

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Iğdır Iğdır’da dağcılıkta tarihi adım Doğunun Çukurova’sı olarak bilinen Iğdır, sahip olduğu doğal zenginlikler ve özellikle sınırında yer alan Ağrı Dağı ile dağcılık ve doğa sporları alanında dikkat çekmeye devam ediyor. Türkiye’nin en yüksek zirvesi olan 5 bin 137 metre rakımlı Ağrı Dağı, her yıl yerli ve yabancı çok sayıda dağcıyı bölgeye çekiyor. Türkiye’nin ve Avrupa’nın en büyük dağı olan Ağrı Dağı’na sınırdaki il olarak ev sahipliği yapan Iğdır’da, dağcılık alanında önemli bir gelişme yaşandı. Yıllardır dağcılıkla ilgilenen Muhammet Akkuş, federasyon bünyesinde aldığı eğitimleri tamamlayarak birinci kademe dağcılık antrenörü oldu. Akkuş, bu unvanla Iğdır tarihinin ilk ve şu an için tek dağcılık antrenörü olma özelliğini taşıyor. Iğdır’ın coğrafi yapısına dikkat çeken Muhammet Akkuş, bölgenin bugüne kadar yeterince değerlendirilemediğini ifade etti. Akkuş, "Iğdır tarihine baktığımızda, dağlarla çevrili, yeşil ve çok güzel bir ovada yaşadığımızı görüyoruz. Türkiye’nin ve Avrupa’nın en büyük dağına sahibiz ama bugüne kadar bu bölgede dağcılık anlamında eğitim almış, bu işi profesyonel olarak yapıp Iğdır’ı temsil eden kimse olmamıştı" ifadelerini kullandı. Yıllardır dağcılık sporu ile ilgilendiğini dile getiren Muhammet Akkuş, bu sporu daha bilinçli ve profesyonel bir noktaya taşımak için federasyon eğitimlerine başladığını vurguladı. Akkuş, "Dağcılığı daha profesyonel yapmak istedim. Federasyon bünyesinde eğitimlere başladım, geçen yıl eğitimleri tamamladım ve antrenörlük sınavlarını kazandım. Bu yıl itibarıyla birinci kademe antrenör oldum. Şu an Iğdır’ın ilk ve tek dağcılık antrenörüyüm" dedi. Bu sürecin sadece Iğdır’la sınırlı olmadığını aktaran Akkuş, kendisiyle birlikte bu spora başlayan Alpay Korkmaz’ın da Kars ve Ardahan bölgelerinde antrenörlük görevini üstlendiğini söyleyerek, "Bölgemiz için bu çok önemli bir gelişme. Alpay Korkmaz arkadaşımız da Kars ve Ardahan’ın antrenörü oldu. Böylece bölgede iki antrenör olarak çalışmalara başladık. Bu sene Allahuekber Dağları’nda şehitlerimiz için yapılan tırmanışta Alpay arkadaşımız federasyon bünyesinde dağcılarla birlikte liderlik yaptı. Buradan tüm şehitlerimizi rahmetle anıyorum" şeklinde konuştu. Hedeflerinin yalnızca eğitim vermek olmadığını sözlerine ekleyen Antrenör Akkuş, Ağrı Dağı’nı ve bölgeyi ulusal ve uluslararası alanda daha görünür hale getirmek istediklerini belirterek, "Iğdır sınırında bulunan Ağrı Dağı ile artık dünyaya bu alanda hizmet vermek istiyoruz. Özellikle kuzey rotalarını daha aktif hale getirmeyi hedefliyoruz. Antrenörlüğün yanında tanıtım çalışmalarına da ağırlık vereceğiz. Burası sadece dağcılık için değil; yamaç paraşütü, buzul tırmanışı ve kayak sporları için de çok uygun. Şelalelerimiz, buzullarımız var. Coğrafya inanılmaz zengin. İnşallah Alpay Korkmaz’la birlikte bu bölgede lokomotif oluruz. Gençlerimize örnek oluruz. Eğitimler, tırmanışlar ve uçuşlar yaparak hem ülkemizi hem de memleketimizi uluslararası alanda temsil edecek sporcular yetiştirmek istiyoruz. Kısacası bu bölgeyi tırmanış, uçuş ve kayak sporlarıyla kalkındırmayı hedefliyoruz" diye konuştu.