ASAYİŞ - 18 Kasım 2024 Pazartesi 20:45

Cezaevinden izinli çıkan şahıs, akrabasını bacağından vurarak ölüme terk ettiği iddiasıyla tutuklandı

A
A
A
Cezaevinden izinli çıkan şahıs, akrabasını bacağından vurarak ölüme terk ettiği iddiasıyla tutuklandı

Samsun’da cezaevinden izinli çıkan şahıs, evine gelen akrabasını tabancayla dizinden vurarak ölüme terk ettiği iddiasıyla tutuklandı.


Olay, Atakum ilçesi Çakırlar Yalı Mahallesi’nde 17 Kasım gecesi saat 02.30 sıralarında meydana geldi. Edinilen bilgiye göre, 2017 yılında Samsun’da bir müteahhidin damadı tarafından öldürülmesi olayıyla ilgili tutuklanan 3 kişiden biri olan ve yargılandığı mahkemece 25 yıl hapis cezasına çarptırılan Bora K. (49), 7 yıldır bulunduğu cezaevinden izinli olarak çıkarak, cezaevi arkadaşı Batuhan Ö. (28) ile kendi evinde buluştu. Evde alkol alan arkadaşların yanına ev sahibi Bora K.’nin aynı binada oturan akrabası Kani Timur Ünal (52) da geldi. İddiaya göre çıkan tartışmada Bora K., Kani Timur Ünal’ı tabancayla sağ dizinden vurarak yaraladı. Bora K. ile Batuhan Ö., daha sonra eve gelen Arife B. (22) adlı kadını da alarak, yaralı şahsı evde bırakıp ayrıldı. Bora K., geceyi gittiği otelde geçirdi. Batuhan Ö., aldığı alkolün etkisinden kurtulduktan sonra vicdan azabı duyduğunu belirterek polise ihbarda bulundu. Olaydan 20 saat sonra Bora K.’nin evine çilingir yardımıyla giren Samsun Emniyet Müdürlüğü Asayiş Şube Müdürlüğü Cinayet Büro Amirliği ekipleri, bacağından vurulan Kani Timur Ünal’ı kan kaybından ölmüş olarak buldu. Polis, Bora K.’yi kaldığı otelde yakalayarak gözaltına aldı. Olayla ilgili Batuhan Ö. ve 1 çocuk annesi Arife B. de gözaltına alındı. Bora K. ölen akrabasının kazara kendi kendini vurduğunu ileri sürerken, Batuhan Ö. ise şahsı Bora K.’nin vurduğunu iddia etti. Cinayet Büro Amirliğinde sorguları tamamlanan 3 kişi bugün Samsun Adliyesine sevk edildi. Savcıya ifade veren Bora K. ve Batuhan Ö. tutuklanmaları talebiyle, Arife B. ise adli kontrol şartıyla nöbetçi mahkemeye sevk edildi.


Batuhan Ö. ifadesinde, "Kendisine ’Ağabey ambulansı arayalım, adam ölecek’ dedim, izin vermedi. Timur vurulduktan sonra dahi bir tepki vermedi, koltukta oturmaya devam etti. Timur vurulduktan 10 dakika kadar sonra Arife bana mesaj attı. Arife geldi, çantasını evde unuttuğunu söyledi. Ben eve çıkamayacağımı söyledim, evde yaşanan olayı anlattım. Kendisi eve çıktı, aradan 7-8 dakika sonra geri geldi. Evde ne olduğunu sordum. Adamın yerde yattığını söyledi. Arife ile birlikte olay yerinden ayrıldık. Sonrasında uzaklaşırken ambulansı Arife’nin telefonundan aradık. Açık adresi bilmediğimiz için sadece o tarafa doğru bir yönlendirme yaptık. Evden çıkıp Arife’yi beklediğim esnada korkup panik yaptığım için kendim polisi veya ambulansı arayamadım. Ertesi gün öğrendiğim kadarıyla olay ortaya çıkmamıştı. Bunun üzerine kolluk kuvvetlerini arayarak polisleri olayın yaşandığı yere götürdüm. Tutuksuz yargılanmak üzere serbest bırakılmayı talep ederim" dedi.


Bora K. ise ifadesinde, "Olayın meydana geldiği ev bana aittir. Batuhan ile açık infaz kurumunda birlikte kalmamız nedeniyle tanışmaktayız. İkimiz de izindeydik. O benden bir hafta önce izne ayrılmıştı. Yazlıkta buluşmaya karar verdik. Olay günü Batuhan ile konuştuğumuzda iki kız arkadaşı olduğunu söyledi. Bulundukları yere araba gönderterek üçünü aldırttım. Dördümüz beraber olayın meydana geldiği eve gittik. Uzaktan akrabam olan Timur Ünal da eve geldi. Eve geldiğinde kendisi aşırı alkollüydu. Evde 5 kişiydik. Bir müddet sonra hatırladığım kadarıyla Damla isimli kişi evden tek başına ayıldı, Arife, ben, Batuhan ve Timur evde oturup sohbet etmeye başladık. Alkolün de etkisiyle Timur duygusallaşmaya başladı. Batuhan ve Arife de evdeydi, evin içerisinde farklı yerlere gidip geliyorlardı. Bir müddet sonra belinden bir silah çıkarttı, oynamaya başladı. ’Senin hasmın varsa, bizim de hasmımız var’ dedi. Ben kendisine ’Silahla oynama’ dedim. Bu esnada bir el silah sesi geldi. Ben kendime baktım, vurulup vurulmadığımı kontrol ettim. Çünkü yanımda oturuyordu. Vurulmaktan endişe ettim. Timur’a baktığım zaman ayağında kan olduğunu gördüm. ’Niçin dikkat etmiyorsun’ dedim, ’Ambulansı arayalım’ dedim. O da ’Ambulans gelirse poliste gelir. Daha silahın parasını ödeyemedim. Silahı kaptırırım’ dedi. Yerlerde kan vardı. Onu ima ederek eski medikalci olduğunu, evi toplayabileceğini söyledi. Ben de evde kalmak istemedim. Bu esnada ben de aşırı alkollüydüm. Ses duyulmuştur, polis gelir düşüncesiyle silahı bana vererek ’Al bunu götür’ dedi. Hatırladığım kadarıyla ben evden Batuhan ve Arife ile birlikte çıktık. Atılı suçlamayı kabul etmiyorum. Kesinlikle maktulü ben vurmadım. Silah bana ait değildir, Timur’a aittir. Yaklaşık 8 yıldır cezaevindeydim. Suçtan uzak durmaya çalıştığım için böyle bir olayla karşılaştığımda tam da sonuçlarını öngörememem nedeniyle Timur’un kendisini vurması üzerine ve kendisinin halledebileceğini söylemesi üzerine evden ayrıldım. Batuhan’ın beyanını kabul etmiyorum. Timur ile aramda bir husumet yoktur. Niçin ben Timur’u vurayım. Batuhan’ın kendisini kurtarmak amacıyla o şekilde beyan verdiğini düşünüyorum" diye konuştu.


Bora K.’nin avukatı Mehtap Çelikten, "Suçlamaları kabul etmiyoruz. Maktül müvekkilimin uzaktan akrabasıdır. Aralarında herhangi bir husumet bulunmamaktadır. Bu eylemin müvekkilim tarafından gerçekleştirildiğine dair de bir delil bulunmamaktadır. Arife’nin iş bu sorguda okunan sorgu beyanındaki birçok husus kolluk ve savcılık aşamasında belirtilmemiş, ekleme yapılmış hususlardır. Müvekkilimin atılı suçu işlemesi veya ambulans gelmesini engellenmesi için herhangi bir sebebi yoktur. Olay anında müvekkilin aşırı derecede sarhoş olup, diğerleri Batuhan ve Arife olmak üzere iki kişidir ve polisi aramak ve ambulansı çağırmak için izin almaya ihtiyaçları bulunmamaktadır. Diğer şüpheli Batuhan’ın ise gerek kendisini, gerekse kız arkadaşı Arife’yi kurtarma amacıyla okunan surette ifade verdiği ortadadır. Eğer Arife ve Batuhan da müvekkil gibi ifade verse yani maktulün kendisini vurduğunu ifade etselerdi bu kişilerde aynı suç kapsamında şu an tutuklamaya sevk edileceklerdi ve atılı suçtan yargılanacaklardı. Kendilerini korumak amacıyla müvekkil hakkında ifade verdikleri ortadadır" şeklinde konuştu.


Nöbetçi mahkeme Arife B.’nin serbest bırakılmasına karar verdi. Bora K. mahkemece tutuklanarak Samsun T Tipi Kapalı Cezaevine gönderilirken, Batuhan Ö. ise adli kontrol şartıyla serbest bırakıldı.



Cezaevinden izinli çıkan şahıs, akrabasını bacağından vurarak ölüme terk ettiği iddiasıyla tutuklandı

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Amasya Bakan Kacır: “Ay misyonunu da hep birlikte başaracağız” Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mehmet Fatih Kacır ile Türkiye’nin ilk astronotu Alper Gezeravcı, üzerinde çalışılan Ay misyonuna ilişkin önemli açıklamalarda bulundu. Bakan Kacır, Türkiye’nin kendi geliştiridği uzay aracıyla Ay’a gitmeyi hedeflediğini söyledi. Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mehmet Fatih Kacır, Amasya Üniversitesi’nde düzenlenen programda gençlerle buluştu. Türkiye’nin son yıllardaki projelerle havacılıkta yakaladığı başarılara değinen Bakan Kacır, bu yıl uzaya gönderilen 4 tondan fazla ağırlıktaki ilk milli haberleşme uydusu TÜRKSAT 6A’nın 36 bin kilometre yüksekliğe erişebildiğini vurguladı. Bakan Kacır, “Şimdi daha öteye gideceğiz. İnşallah milli hibrit roket motorumuzu uzayda ateşlediğimiz ve kendi geliştirdiğimiz uzay aracıyla Ay’a eriştiğimiz Ay misyonunu da sizler gibi Türk gençlerinin emeğiyle, gayretiyle hep birlikte başaracağız” dedi. Bu durumun yeni fırsatlar sunacağına işaret eden Kacır, “Hibrit roket motoru teknolojisini uzayda gerçekleştirmeyi başarırsak yörüngeler arası transferler yapabilen, uzay araçları üretebilen bir ülke olacak Türkiye. Uzayda uydular çoğalıyor. Uzaya erişim daha ucuz hale geldi. 10, 15 yıl önce yılda 150, 200 uydu uzaya gönderilirken, şimdi yılda 2 bin, 2 bin 500 uydu gönderiliyor. Bugün yörünge transferleri yapabilen araçları geliştirmek Türkiye’nin önünde uzay ekonomisinde yeni bir fırsat penceresi açacak” diye konuştu. “Bunu şu ana kadar yapabilen sadece 6 ülke var” Programda öğrencilerle Türkiye’nin uzay faaliyetlerine ilişkin bilgiler paylaşan Türkiye’nin ilk astronotu Alper Gezeravcı da, “Biz kendi etrafında ve Dünya’nın etrafında turlamaya devam eden Ay’da spesifik bir noktaya Dünya’dan erişerek sert iniş yapacak bir roket üzerinde çalışıyoruz. Bunu şu ana kadar yapabilen sadece 6 ülke var. Sonuncusu da Çin oldu” şeklinde konuştu. 2026-2028 yılları arasında planlanan bir proje üzerinde de çalışıldığını aktaran Gezeravcı, “İkinci bir fırlatmayla bu kez Ay üzerine bir bilimsel üniteyi indirip, orada araştırma yapmaya başlamayı planlıyoruz” ifadelerini kullandı. Amasya Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Ahmet Hakkı Turabi, üniversiteye teknopark kazandırılacağını açıklayan Bakan Kacır’a teşekkür etti. Programa Amasya Valisi Önder Bakan, AK Parti milletvekilleri Haluk İpek ve Hasan Çilez ile Amasya Belediye Başkanı Turgay Sevindi de katıldı.