ASAYİŞ - 03 Aralık 2025 Çarşamba 17:46

Akaryakıt istasyonu faciasında eşini ve iki kızını kaybeden anne ilk kez konuştu

A
A
A

Samsun’da bir akaryakıt istasyonunda meydana gelen ve baba ile 2 kızının hayatını kaybettiği heyelan faciasının davası yarın başlıyor. Facianın tek sağ kurtulanı olan anne Çiğdem Kaya, ailesinin mezarı başında gözyaşı dökerek, "Adalet istiyorum. Bu doğal afet değil, cinayet" dedi.

Samsun’un Canik ilçesinde, Lovelet AVM yanındaki akaryakıt istasyonunda 27 Nisan 2025 gecesi meydana gelen olayda, oto yıkama bölümünde aracını yıkayan Adem Kaya (35), kızları Açelya Mina (7) ve Ayla (5) toprak kayması sonucu göçük altında kalarak hayatlarını kaybetmiş, anne Çiğdem Kaya (31) ise yaralı olarak kurtulmuştu. Söz konusu davanın ilk duruşması 04 Aralık Perşembe günü Samsun 6. Ağır Ceza Mahkemesi’ne görülmeye başlanacak.

Mezar başında gözyaşı: "Bu toprak kayması değil, cinayet"

Duruşma öncesi acılı anne Çiğdem Kaya, avukatları, kayınpederi İrfan Kaya, kayınvalidesi Nurhayat Kaya ve aile fertleriyle birlikte Terme Akçay Karacalı Mahallesi’ndeki aile kabristanını ziyaret etti. Eşinin ve iki kızının mezarına çiçek bırakan Kaya, ilk kez İHA’ya konuşarak gözyaşlarıyla şunları söyledi:

"İhmalsizlik yüzünden yavrularım ve eşim toprak altında yatıyor. Bu toprak kayması değil, cinayet. Başka annelerin canı yanmasın. Çocuklarım seslerini duyamadım. Adem’in elimi tutamadım. AVM hala açık, neden? Kapatılacağı söylenmişti. Adalet istiyorum."

Yaşadığı dehşet anlarını anlatan Çiğdem Kaya, "Eşim o sabah kahvaltı hazırlamıştı. Ailece çok mutlu kahvaltı yaptık. Arkadaşı aradı, Kavak ilçesine piknik yapmaya gittik. Piknik dönüşü eşim ‘aracı yıkayalım’ dedi. Ben de olur dedim. Çocuklarım arabada uyuyordu. Ben aracın içinde arkadaydım. Eşim bana ‘yardım eder misin’ dedi. Olur, yardım ederim dedim. Araçtan indim. Araçta çocuk kilidi kilitliydi. Bana kapıyı açtı. Paspasları çıkardım. O sırada ses duydum. Ben o sesi yukarda yol vardı, araçtan taş sıçradı zannettim. Aklımın ucundan geçmezdi oradan kayalık geleceğini. Eşime 2-3 kere söyledim ses duyuyorum, ses geliyor diye. Eşim markete girdi jeton almak için epey bir bekledi. Mutlu mutlu geldi gülümseyerek yanıma geldi. Yüzünde sadece o ifadeyi hatırlıyorum. Jetonu atıp suyu açtı. Hava çok soğuttu. Adem, ben arabaya binmek istiyorum bineyim mi dedim. Bana ‘binme yardım et, tez bitirelim’ dedi. Ben de araca binmedim. Suyu tutunca üzerime geliyordu, ben kenara çekildim. Adem ‘ses duyuyorum’ diyerek yukarı baktı. O anda heyelan oldu. Yardım isterken çocuklarım ve eşim can vermişler haberim yok. Ben yardım isterken onlar da orada ölmüşler. Çocuklarımın sesini bile duyamadım, eşimi duyamadım. Kimin parmağı varsa Allah’a havale ediyorum. Evlatlarından ettiler, evimi yıktılar. Uzağa taşınmak zorunda kaldım. Samsun’a bile sığdıramadılar beni. Herkese Allah’a havale ediyorum. Rabb’imin adaletine bırakıyorum. Psikolojim bozuldu, evden çıkamıyorum, çocuk görüyorum dayanamıyorum ne yapacağımı bilmiyorum" ifadelerini kullandı.

 

Çiğdem Kaya’nın kız kardeşi öğretmen Hatice Tatlı, "Çocuklar çok küçüktü, daha anaokuluna gidiyorlardı. Anneleri onların saçının teline bile kıyamazken, bir ihmalsizlik sonucu hayatlarını kaybettiler. Her birinin saçı teli kadar adalet arıyoruz. Başka annelerin canı yanmasın. Başka yürekler yanmasın. Sadece bir heyelan veya doğal afet adı altında kalsın istemiyoruz. İhmalsizliği kim yaptıysa, kim buna sebebiyet verdiyse, kim bunu görmezden geldiyse, biz başta Allah’a, daha sonra devletimize, daha sonra ilgili kurumlara güveniyoruz, adalet arıyoruz. Dilerim Rabb’imden kanlar yerde kalmasın" diye konuştu.

"Cinayet gibi bir olay"

Kaya ailesinin avukatı Kartal Akcan, duruşma öncesi acılı aileyi ziyaret ederek destek oldu. Avukat Akcan yaptığı açıklamada, "Bu dosya ağır ceza mahkemesinde görülecek. Taksirle adam öldürme dosyası. 30 yıllık meslek hayatımda takip ettiğim en zor ve en meşakkatli davaların başında geliyor. 2 tane evladımız ve babaları hayatlarını kaybetti. Buna bir kaza kaza demeye bin şahit lazım. Çiğdem kardeşimizin dediği gibi ağır kusur demeye de dilim varmıyor. Cinayet gibi bir olay. Adem bir evin tek evladıydı. İki ailenin soyu gitti maalesef. Çok zor bir olay. Anne hem ailesini kaybetti hem de sakat kaldı. Çok zor bir olay. Allah kimsenin başına vermesin. Bu işin vicdani yönü, psikolojik yönü var. Tabii ki bir de hukuki yönü var. Yarın ağır ceza mahkemesinde duruşması olacak. Çok iyi bir yargılama olacağından, adaletten şaşırmayacağından eminim. Burada ihmaller zinciri var. Akaryakıt istasyonu yıkama olduğu yer ruhsatsız. Tabii ki burada faaliyet gösteriyor. Burada kamu kurumlarına çok büyük görevler düşüyor. Buranın takibi yapılmış olsaydı bu aile yok olmazdı" şeklinde konuştu.

2 yıldan 15 yıla kadar hapis cezası istemi

Samsun Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından hazırlanan iddianamede ise olayın "iş güvenliği ihmali" sonucu meydana geldiği vurgulanırken, istasyon sahibi Mehmet Zeki G. ile işletmede fiilen müdür gibi hareket ettiği belirtilen Kemal Y. hakkında TCK 85/2 kapsamında 2 yıldan 15 yıla kadar hapis cezası istendi.

Bilirkişi raporu: "Ruhsatsız ve tedbirsiz"

Dosyaya giren bilirkişi raporunda, oto yıkama bölümünün tesisin vaziyet planında yer almadığı, ruhsat ve izin belgesi bulunmadığı ve gerekli iş güvenliği tedbirlerinin alınmadığı vurgulandı. Raporda, işletme yetkililerinin heyelan ve toprak kayması risklerine karşı koruma önlemlerini göz ardı ettiği kaydedildi.

Muhammer Ay



 

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Zonguldak Zonguldak’ta öğrencilere yerli ve milli teknolojiler tanıtıldı Zonguldak’ta "Tutum, Yatırım ve Türk Malları Haftası" kapsamında öğrencilere yerli ve milli teknoloji ürünlerin maketleri tanıtıldı. İl Milli Eğitim Müdürlüğü tarafından Tutum, Yatırım ve Türk Malları Haftası kapsamında yerli ve milli teknoloji ürünlerimiz belirli oranda küçültülmüş maketlerinden oluşan sergi düzenlendi. Sergide, savunma sanayinde son dönemde geliştirilen yüksek teknolojiye sahip araçların maketleri, öğrencilerin yerli ve milli teknolojilerden ilham alarak hazırladığı maket çalışmalarının yanı sıra, TEKNOFEST yarışmalarına hazırlanan ve insansız hava aracı kategorisinde Türkiye derecesi elde eden öğrencilerimizin projeleri de yer aldı. Zonguldak Valisi Osman Hacıbektaşoğlu, eşi Güney Hacıbektaşoğlu, BEUN Rektörü Prof. Dr. İsmail Hakkı Özölçer, İl Milli Eğitim Müdürü Uygar Keskin ve protokol üyeleri tarafından serginin kurdelesi kesildi. Ardından protokol üyeleri sergideki maketleri inceleyerek öğrencilerle sohbet etti. Gazetecilere açıklamalarda bulunan Milli Eğitim Müdürü Uygar Keskin, "Burada özellikle küçük yaştaki öğrencilerimizin, gençlerimizin bu sergiyle birlikte burada sonra savunma sanayimizde birçok ürünü var. Belli boyutta küçültülmüş minyatür modellemeleri var. Burada çocuklarımız bu sergiyi gezerekten inanıldığında, hayal edildiğinde nelerin gerçekleştirebileceğini çocuklarımıza göstermek istiyoruz. Çocuklarımızın farklı bir bakış açısı geliştirmek, hayal kurmalarını ve üretmelerini istiyoruz. Çocuklarımız burada bu hafta boyunca bu alanı gezecekler, ziyaret edecekler. Hem bu modelleri görme imkanı çok yakar. Üst katta da yine burada bir teknoloji sınıfımız var. Orada öğrencilerimizin hem teknolojik projelerinde hem üniversitelerin yaptığı yarışmalarda hem de dünya ölçeğinde geliştirdiği yerli üretim ürünlerimiz var. Bu öğrencilerimizle bir araya gelecekler. Onlarla bir fikir alışverişinde bulunacaklar. Bu sayede öğrencilerimiz de milli gücün, ürünlerin, ürün üretimin ne kadar ülkemiz açısından önemli olduğunu öğrencilerimize göstermek istiyoruz" şeklinde konuştu. Sergide; Kızılelma, Hisar, Akıncı, TB-2, TB-3, Anka, Sungur, Tayfun ve Çakır gibi Türkiye’nin savunma sanayisindeki önemli projelerinin maketleri yer aldı. (OA-
Erzurum Erzurum’da halk pazarının 10’uncu şubesi açıldı Erzurum Büyükşehir Belediyesi’nin en önemli sosyal sorumluluk projelerinden biri olan halk pazarının onuncu şubesi açıldı. Erzurum Büyükşehir Belediye Başkanı Mehmet Sekmen, "İnşallah bundan sonra da ihtiyaç duyulan her noktada aynı kararlılıkla yeni halk pazarlarını hayata geçireceğiz. Çünkü bizim için önemli olan sayı değil, memnuniyettir. Vatandaşımız memnunsa, biz doğru yoldayız demektir" dedi. Halk Pazarı Vaniefendi Şubesi’nin açılışına; Erzurum Vali Yardımcısı Mustafa Berk Çelik, Erzurum Büyükşehir Belediye Başkanı Mehmet Sekmen, Yakutiye Kaymakamı Tuncay Kaldırım, Yakutiye Belediye Başkanı Mahmut Uçar, AK Parti Erzurum İl Başkanı Av. İbrahim Küçükoğlu, MHP Erzurum İl Başkanı Adem Yurdagül, vatandaşlar ve diğer davetliler katıldı. Erzurum Büyükşehir Belediyesi Halk Pazarları’nda; ekmek 7,5 TL, kıyma et 449,90 TL, yumurtanın kolisi 129,90 TL, 5 litrelik ayçiçek yağı 400 TL, mandalina 15,95 TL ve patates 16,50 TL’ye satılıyor. "Hizmetlerimizi planlarken rakamlara değil, hanelere bakarız" Kentin sosyal hayatına, ekonomik dengesine ve vatandaşın günlük yaşamına doğrudan dokunan çok önemli bir hizmeti daha hayata geçirmenin mutluluğunu yaşadıklarını belirten Büyükşehir Belediye Başkanı Mehmet Sekmen, açılışta yaptığı konuşmada "Şehrimizin 10 farklı noktasında kurduğumuz bu sistem, Vaniefendi’de yeni bir adımla daha güçlenmiş oluyor. Biz bu şehri yönetirken şunu hiçbir zaman unutmadık. Erzurum büyük bir şehir olabilir ama bizim için asıl büyüklük, vatandaşımızın sofrasına dokunabilmekte, bütçesine nefes aldırabilmektedir. Belediyecilik anlayışımızın merkezinde insan vardır. Hizmetlerimizi planlarken rakamlara değil, hanelere bakarız. İşte halk pazarlarımız da tam olarak bu bakış açısının sahaya yansımış halidir" dedi. "Halk pazarlarımız üreticinin emeğinin karşılık bulduğu yerlerdir" Halk Pazarı Projesi’nin yalnızca Erzurum ile sınırlı kalmaması gerektiğini, ülke genelinde de hayata geçmesi gereken özel bir proje olarak gördüklerini vurgulayan Başkan Sekmen, "Biz hizmeti belli merkezlere sıkıştıran bir anlayışla hareket etmiyoruz. Halk pazarı dediğimiz şey, yalnızca alışveriş yapılan bir alan değildir. Burası, üreticinin emeğinin karşılık bulduğu, esnafın ayakta kaldığı, vatandaşın güvenle alışveriş yaptığı bir dengedir. Bu dengeyi kurmak kolay değildir ama biz Erzurum’da bunu başardık. Çünkü niyetimiz halis, yolumuz nettir. Biz, Ahi geleneğimizi yaşatmaya devam ediyoruz. 10’uncusunu açtığımız bu pazar, bize şunu açıkça gösteriyor: Doğru iş, doğru zamanda, doğru yerde yapıldığında karşılığını mutlaka bulur. Vatandaşımızdan aldığımız geri dönüşler, sahadaki memnuniyet, bizlere daha fazlasını yapmak için güç veriyor. Burada açılan bu halk pazarı, sadece bu mahalleye değil, çevresindeki tüm mahallelere hizmet edecektir" şeklinde konuştu. "Hizmet üretirken günü kurtarmıyoruz, geleceği inşa ediyoruz" Halk pazarlarının, aynı zamanda Erzurum’un ekonomik hayatına da katkı sunduğunu vurgulayan Başkan Sekmen, "Esnafımız için yeni bir alan, üreticimiz için yeni bir imkân, vatandaşımız için güvenli bir alışveriş ortamı oluşmaktadır. Bu üç ayağı birlikte ayakta tutmadan başarıdan söz edilemez. Biz de bu dengeyi titizlikle koruyoruz. Bizim anlayışımızda belediye, sadece bina yapan bir kurum değildir. Belediye, şehirle gönül bağı kuran bir yapıdır. Bu bağ kurulmadan yapılan hiçbir iş kalıcı olmaz. Halk pazarlarımız, bu gönül bağının somut karşılıklarından biridir. Vatandaşımızın hayatına dokunan her hizmet, bizim için en kıymetli yatırımdır. Aziz şehrimiz, tarih boyunca yoklukla da mücadele etmiştir, zorlukla da. Ama hiçbir zaman umudunu kaybetmemiştir. Biz de bu ruhu yaşatmakla mükellefiz. Halk pazarlarımızda gördüğümüz dayanışma, bu ruhun hâlâ diri olduğunu göstermektedir. Şehrimizi büyütürken kimseyi geride bırakmayan bir anlayışla yolumuza devam ediyoruz. Altyapıda ne yaptıysak, üstyapıda da aynısını yaptık. Sosyal desteklerde ne yaptıysak, ekonomik hayata katkıda da aynı kararlılığı gösterdik. Halk pazarlarımız da bu bütüncül anlayışın bir parçasıdır. Biz Erzurum’da hizmet üretirken günü kurtarmıyoruz, geleceği inşa ediyoruz. Attığımız her adımın yarını da düşünülerek atılmasına özen gösteriyoruz. Halk pazarlarımız da geçici çözümler değil, kalıcı bir sistem olarak planlanmıştır. Bugün 10’uncusunu açıyorsak, bu planlı ve kararlı bir yürüyüşün sonucudur" diye konuştu.
İstanbul PFDK’dan 23 hakeme daha bahis cezası! Türkiye Futbol Federasyonu (TFF) Profesyonel Futbol Disiplin Kurulu (PFDK), bahis oynadıkları gerekçesiyle sevki yapılan 24 hakemin 23’üne 8 ila 12 ay arasında hak mahrumiyeti cezası verildiğini açıkladı. 1 hakemin ise inceleme ve idari tedbirinin sürmesi kararlaştırıldı. TFF Profesyonel Futbol Disiplin Kurulu, bahis cezalarını açıklamaya devam ediyor. PFDK’ya sevk edilen 152 hakem haricinde ilave soruşturma kapsamındaki 22 hakem ve daha önce haklarında incelemenin devamına karar verilen 2 hakem hakkındaki alınmış olunan kararlar duyuruldu. TFF’nin sitesinden PFDK cezalarına ilişkin yapılan açıklamada, sevk edilen 24 hakemden 23’üne 8 ila 12 ay arasında hak mahrumiyeti cezası verildiği açıklandı. Ayrıca 1 hakemin ise inceleme ve idari tedbirinin sürmesi kararlaştırıldı. PFDK’nın açıklamasına göre ceza alan hakemler şöyle: "Klasman Yardımcı Hakemi Ahmet Karaatay’ın, bahis eylemi nedeniyle FDT’nin 57/2. maddesi uyarınca takdiren 8 ay hak mahrumiyeti cezası ile cezalandırılmasına, Klasman Yardımcı Hakemi Barış Sun’un, bahis eylemi nedeniyle FDT’nin 57/2. maddesi uyarınca takdiren 8 ay hak mahrumiyeti cezası ile cezalandırılmasına, Klasman Hakemi Bedirhan Yiğitbaş’ın, bahis eylemi nedeniyle FDT’nin 57/2. maddesi uyarınca takdiren 12 ay hak mahrumiyeti cezası ile cezalandırılmasına, Klasman Yardımcı Hakemi Berkay Salman’ın, bahis eylemi nedeniyle FDT’nin 57/2. maddesi uyarınca takdiren 8 ay hak mahrumiyeti cezası ile cezalandırılmasına, Klasman Hakemi Cihan Ölmez’in, bahis eylemi nedeniyle FDT’nin 57/2. maddesi uyarınca takdiren 12 ay hak mahrumiyeti cezası ile cezalandırılmasına, Üst Klasman Yardımcı Hakemi Deniz Caner Özaral ’ın, bahis eylemi nedeniyle FDT’nin 57/2. maddesi uyarınca takdiren 8 ay hak mahrumiyeti cezası ile cezalandırılmasına, Klasman Yardımcı Hakemi Faik Sancaktutan hakkında, bahis eylemi nedeniyle incelemenin ve idari tedbirin devamına, Klasman Yardımcı Hakemi Fatih Gemici’nin, bahis eylemi nedeniyle FDT’nin 57/2. maddesi uyarınca takdiren 8 ay hak mahrumiyeti cezası ile cezalandırılmasına, Üst Klasman Hakemi Fevzi Erdem Akbaş’ın, bahis eylemi nedeniyle FDT’nin 57/2. maddesi uyarınca takdiren 8 ay hak mahrumiyeti cezası ile cezalandırılmasına, Klasman Hakemi Furkan Arıoğul’un, bahis eylemi nedeniyle FDT’nin 57/2. maddesi uyarınca takdiren 8 ay hak mahrumiyeti cezası ile cezalandırılmasına, Üst Klasman Hakemi Furkan Aksuoğlu’nun, bahis eylemi nedeniyle FDT’nin 57/2. maddesi uyarınca takdiren 8 ay hak mahrumiyeti cezası ile cezalandırılmasına,(oyçokluğu) Klasman Hakemi Hakan Ergin’in, bahis eylemi nedeniyle FDT’nin 57/2. maddesi uyarınca takdiren 8 ay hak mahrumiyeti cezası ile cezalandırılmasına, Klasman Hakemi Halil İbrahim Balsatan’ın, bahis eylemi nedeniyle FDT’nin 57/2. maddesi uyarınca takdiren 8 ay hak mahrumiyeti cezası ile cezalandırılmasına, Klasman Hakemi Kemal Dizdar’ın, bahis eylemi nedeniyle FDT’nin 57/2. maddesi uyarınca takdiren 10 ay hak mahrumiyeti cezası ile cezalandırılmasına, Klasman Yardımcı Hakemi Mehmet Özgür İşbilen ’in, bahis eylemi nedeniyle FDT’nin 57/2. maddesi uyarınca takdiren 8 ay hak mahrumiyeti cezası ile cezalandırılmasına, Üst Klasman Yardımcı Hakemi Mustafa Güçer ’in, bahis eylemi nedeniyle FDT’nin 57/2. maddesi uyarınca takdiren 8 ay hak mahrumiyeti cezası ile cezalandırılmasına, Klasman Yardımcı Hakemi Osman Oğurlu’nun, bahis eylemi nedeniyle FDT’nin 57/2. maddesi uyarınca takdiren 10 ay hak mahrumiyeti cezası ile cezalandırılmasına, Klasman Yardımcı Hakemi Ömer Faruk Sağır ’ın, bahis eylemi nedeniyle FDT’nin 57/2. maddesi uyarınca takdiren 8 ay hak mahrumiyeti cezası ile cezalandırılmasına, Klasman Hakemi Tolga Akbaba’nın, bahis eylemi nedeniyle FDT’nin 57/2. maddesi uyarınca takdiren 8 ay hak mahrumiyeti cezası ile cezalandırılmasına, Klasman Hakemi Tolga Tuna’nın, bahis eylemi nedeniyle FDT’nin 57/2. maddesi uyarınca takdiren 8 ay hak mahrumiyeti cezası ile cezalandırılmasına, Klasman Yardımcı Hakemi Yasin Mert Karahan’ ın, bahis eylemi nedeniyle FDT’nin 57/2. maddesi uyarınca takdiren 10 ay hak mahrumiyeti cezası ile cezalandırılmasına, Klasman Yardımcı Hakemi Yiğit Çam’ın, bahis eylemi nedeniyle FDT’nin 57/2. maddesi uyarınca takdiren 8 ay hak mahrumiyeti cezası ile cezalandırılmasına, Üst Klasman Hakemi Melih Kurt’un, bahis eylemi nedeniyle FDT’nin 57/2. maddesi uyarınca takdiren 8 ay hak mahrumiyeti cezası ile cezalandırılmasına, Klasman Hakemi Mertcan Tubay’ın, bahis eylemi nedeniyle FDT’nin 57/2. maddesi uyarınca takdiren 8 ay hak mahrumiyeti cezası ile cezalandırılmasına karar verilmiştir."