EĞİTİM - 01 Kasım 2024 Cuma 13:44

SUBÜ konuşmalarının konusu ’İsrail Soykırımlarının Anatomisi’ oldu

A
A
A
SUBÜ konuşmalarının konusu ’İsrail Soykırımlarının Anatomisi’ oldu

’İsrail Soykırımlarının Anatomisi’ konulu söyleşiyle SUBÜ Konuşmaları’nın 80’inci konuşmacısı olan Mardin Artuklu Üniversitesi Öğretim Üyesi Dr. Mehmet Rakipoğlu, “İsrail’in sistematik saldırıları, Filistin’in kültürel ve tarihi varlığını ortadan kaldırarak direnişi bastırmaya yönelik çok boyutlu bir soykırım yöntemi olarak öne çıkıyor” dedi.


Sakarya Uygulamalı Bilimler Üniversitesi (SUBÜ) tarafından düzenlenen SUBÜ Konuşmaları’nın 80’inci konuşmacısı, ’İsrail Soykırımlarının Anatomisi’ konulu söyleşiyle Mardin Artuklu Üniversitesi Öğretim Üyesi Dr. Mehmet Rakipoğlu oldu. Moderatörlüğünü SUBÜ İletişim Koordinatörlüğü’nden Öğretim Görevlisi Ömer Çiçek’in üstlendiği söyleşide; İsrail’in Gazze’deki soykırımının sağlık sistemi, eğitim, inanç, kültür ve medeniyet ile mahkûmlar üzerindeki boyutu ve İsrail’in teknoloji ve medya denemeleri üzerine konuşuldu.



“Çok boyutlu soykırım 100 yıldır sürüyor”


İsrail’in Filistin’e yönelik soykırım politikalarının, yıllardır çeşitli boyutlarıyla devam ettiğini belirten Mardin Artuklu Üniversitesi Öğretim Üyesi Dr. Mehmet Rakipoğlu “İsrail’in 2023 yılından bu yana Filistin üzerinde şiddetini arttırarak devam eden çok boyutlu soykırımı esasında 100 yıldır sürüyor. Filistinlilerin içerisinde topraklarını satmış küçük bir kesim olabilir. Ama asıl meseleyi Filistin’in işgal edilmesi ve Yahudi göçüyle Batılı aktörler tarafından Filistinlilerin topraklarının çalınması olarak okumak daha makul olur. Gazze’de özellikle sağlık, eğitim, inanç, kültür ve mahkûm hakları üzerinde süren baskılar; Filistin toplumunun temel hayatsal alanlarına ve direniş sembollerine karşı sistematik bir yok etme planı şeklinde ilerliyor. Son saldırılarla birlikte ölenlerin sayısında hızlı bir artış görülmüş, sadece Gazze’ye yönelik yoğun bombardımanlarda binlerce çocuk, kadın ve yaşlı sivil şehit edilmiştir. İsrail’in askeri operasyonları sırasında büyük çoğunluğu çocuk ve kadın olmak üzere 43 binin üzerinde Filistinli hayatını kaybetmiştir” dedi.



“Çok boyutlu bir soykırım yöntemi olarak öne çıkıyor”


Soykırımın en yıkıcı boyutlarından birinin eğitim ve kültürel alanlara yönelik saldırılar olduğunu kaydeden Rakipoğlu “Filistin kültürü ve dini mirası, İsrail’in sistematik saldırıları ile hedef alınırken, tarihi mekânlar ve arşivler yok edilmekte, toplumsal hafıza ortadan kaldırılmaktadır. Arkeolojik alanlar, camiler ve kiliseler gibi dini yapılar, Filistin’in kimliğini oluşturan değerler olarak saldırıların odağında yer alıyor. Bu kültürel soykırım; sadece binaların değil, Filistin’in ortak hafızasını oluşturan nesiller arası bağların da koparılmasını hedefliyor. İsrail’in eğitim sektörüne saldırıları, Filistin’in gelecek nesillerini eğitim hakkından mahrum bırakırken, aynı zamanda kültürel mirası da yok etmeyi amaçlıyor. İsrail’in bu sistematik saldırıları, Filistin’in kültürel ve tarihi varlığını ortadan kaldırarak direnişi bastırmaya yönelik çok boyutlu bir soykırım yöntemi olarak öne çıkıyor” diye konuştu.



“Bilgi akışını kendi lehine manipüle ediyor”


İsrail’in Gazze’de yürüttüğü soykırım sürecinde teknoloji ve medya araçlarının da kullanıldığına değinen Rakipoğlu “İsrail, Filistin halkı üzerinde denetim sağlamak için yapay zeka ve gözetim sistemleri geliştirip kullanarak, sosyal medya ve dijital platformlarda Filistin yanlısı içerikleri engelliyor, bilgi akışını kendi lehine manipüle ediyor. Filistin, İsrail için bir gözetim ve yapay zekâ teknolojileri deneme alanına dönüştü. Filistin’de gazeteciler öldürülüyor veya yaralanıyor. Bu şekilde İsrail, Filistin halkının sesini kısarak Gazze’deki soykırımı uluslararası kamuoyundan gizlemeye çalışıyor” şeklinde konuştu.



SUBÜ konuşmalarının konusu ’İsrail Soykırımlarının Anatomisi’ oldu

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Kayseri Craig Bellamy: “Benim ve oyuncularımın gelişmesi gerekiyor” Galler Milli Takımı Teknik Direktörü Craig Bellamy, golsüz eşitlikle sona eren Türkiye maçının ardından yaptığı açıklamada, “Benim ve oyuncularımın gelişmesi gerekiyor” dedi. Galler, UEFA Uluslar B Ligi 4. Grup 5. maçında deplasmanda Türkiye ile golsüz berabere kaldı. Maçın ardından düzenlene basın toplantısında Galler Milli Takımı Teknik Direktörü Craig Bellamy açıklamalarda bulundu. Son dakikadaki top kontrollerinin daha önceki maçlarının tam tersi olduğunu söyleyen Bellamy, “Çokça defans vardı. Oyuncularımızın vücutları gerçekten çok güçlüydü. Hepsi de gerçekten büyük yetenekler. Acı olacağını biliyordum. Çok zor bir maç geçirdik ama topla alakalı, hani top kontrolümüz, topa bakış açımız biz onları geliştirdik. Zamanlama daha iyi olabilirdi, zamanlamayı çözebilirdik. Bugün bunu daha iyi anladık ve daha da çok kendimizi geliştireceğimiz bir maç oldu. Kontrol biraz daha iyi olabilirdi. Önceki maçlardaki kontrollerimiz daha iyiydi. Skora direkt gidebilirdik ilk dakikalarda. Topa sahipliği geliştirmek asıl amaçları. Tempoyu biraz daha artırmaları gerekiyormuş. Son dakikadaki top kontrolü önceki maçların tam tersi. Yani önceki maçlardaki topu çok kontrollü ve daha iyi. Penaltı hakkında ne desem bilmiyorum ama penaltı tamamen adaletliydi. Türkiye’de öyle mi düşünüyor bilmiyorum ama bizim için adaletli bir penaltıydı” dedi. Bellamy, oyuncuların ve kendisinin gelişmesi gerektiğini söyleyerek, “Son dakikalar kötü geçti. Bunların hepsine baktığımızda kendimi de gelişmem gerekiyor ve oyuncularımın da gelişmesi gerekiyor. Bu bize güzel bir sınav oldu. Dün de söylemiştim bugünün güzel bir sınav olacağını ama gerçekten de doğrulanmış oldu. Ben de bugün büyük bir sınava girdim. Türkiye’de bugün burada bu maçın oynanması gerçekten yaradı dürüst olmak gerekirse. Yani biz hep böyle ders alarak gelişeceğiz. Duruşumdan da anlaşılır. Ben domine etmek istiyorum maçları. Açgözlüyümdür. Her zaman daha çoğunu istiyorum ama genel amacım gelişmek” ifadelerini kullandı.