GÜNDEM - 22 Aralık 2025 Pazartesi 10:35

Topraktan gelen miras tasarımla buluştu: Mısır kabuğu kadınların elinde hayat buluyor

A
A
A
Topraktan gelen miras tasarımla buluştu: Mısır kabuğu kadınların elinde hayat buluyor

Ordu’da hasat sonrası çoğu zaman atık olarak görülen mısır kabukları, yürütülen çalışmalarla özgün tasarım ürünlerine dönüştürülüyor.


Bölgede yetiştirilen ve genellikle hayvan yemi olarak değerlendirilen mısır kabukları, Ordu Olgunlaşma Enstitüsü Bitkisel Örücülük Atölyesinde usta öğreticiler tarafından titizlikle işlenerek ev ve yaşam alanlarına yönelik fonksiyonel ürünlere dönüştürülüyor. Hasat sonrası üreticilerden temin edilen mısır kabukları, enstitü bünyesinde yürütülen uzun ve zahmetli bir hazırlık sürecinin ardından üretime alınıyor.


Kurutma, ayıklama ve ıslatma işlemlerinden geçirilen mısır kabukları, ince şeritler halinde kesilerek ip formuna getiriliyor. Elde edilen doğal ipler; geleneksel örme teknikleri ve tasarım atölyelerinde işlenerek ev aksesuarları, sofra ve mutfak takımları, aydınlatma ürünleri ve zemin kullanımına yönelik özgün parçalar haline getiriliyor.



Geleneksel bilgi, güncel tasarımla buluşuyor


Enstitünün usta öğreticilerinden Mehtap Eren, yürütülen çalışmaların temel amacının geleneksel üretim bilgisini günümüz yaşamına uyarlamak olduğunu belirterek, mısır kabuğunun geçmişte Anadolu’da yaygın olarak kullanılan bir malzeme olduğuna dikkat çekti. Eren, "Atalarımız mısır kabuklarını gündelik yaşamın doğal bir parçası olarak kullanmış. Yer paspaslarından tarımsal kurutma alanlarına kadar pek çok işlevi olmuş. Ancak zamanla bu bilgi unutulmuş. Biz Ordu Olgunlaşma Enstitüsü olarak, bu kültürel mirası sadece sergilemekle yetinmiyor; yaşayan, kullanılan ve tasarıma dönüşen bir üretim modeliyle geleceğe taşıyoruz" dedi.



"Ürettiğimiz her parça bir kültür aktarımı"


Bitkisel Örücülük Atölyesi’nde usta öğretici Zeliha Bektaş da mısır kabuğunun doğal yapısına uygun tekniklerle işlendiğini belirterek, üretim sürecinde emeğin yoğun olduğuna vurgu yaptı. Bektaş, "Mısır kabukları üreticilerimizden geliyor. Kurumumuzda yeniden işlenebilir hale getiriyoruz. İp formuna dönüştürdüğümüz kabukları, tasarlanan ürünlere göre örüyoruz. Ortaya çıkan her parça sadece bir ev ürünü değil, geçmişten bugüne taşınan bir üretim kültürünün yansıması. Zor bir zanaat ama severek yapıyoruz" ifadelerini kullandı.



Topraktan gelen miras tasarımla buluştu: Mısır kabuğu kadınların elinde hayat buluyor

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
İstanbul (Düzeltme) ‘BAU Gastronomi’ öğrencilerine 2 altın madalya Türkiye Aşçılar ve Şefler Federasyonu (TAŞFED) tarafından 22’ncisi düzenlenen "Uluslararası İstanbul Mutfak Günleri" etkinliğinde Bahçeşehir Üniversitesi Gastronomi ve Mutfak Sanatları Bölümü öğrencileri "Yılın En İyi Üniversite Ekip Yarışması" ve "Modern Türk Mutfağı Ekip Yarışması" kategorisinde altın madalya kazandılar. Türkiye’nin en kapsamlı gastronomi yarışması ve festivallerinden olan "Uluslararası İstanbul Mutfak Günleri" Bahçeşehir Kongre Merkezi’nde düzenlendi. TAŞFED’in "Dünya Aşçılar Birliği" (WASC) iş birliğiyle düzenlediği festivale ülkemizden ve dünyanın farklı ülkelerinde davetliler katıldı. Dünya mutfağı ve Türk mutfağını bir araya getiren etkinlik farklı coğrafyalardan lezzetleri de İstanbul’a taşıdı. İki ekip iki altın madalya Bu yıl 22’cisi organize edilen ve WASC tarafından "Kıtalar arası" unvanına sahip etkinlikte, öğrenci ve genç şefler uluslararası düzeyde yarışma şansı da buldu. Yaklaşık 1500 yarışmacının katıldığı ve 120 jüri üyesinin bulunduğu organizasyonda Bahçeşehir Üniversitesi (BAU) Gastronomi ve Mutfak Sanatları öğrencileri de yarışmacı olarak katıldı. "Yılın En İyi Üniversite Ekip Yarışması" kategorisinde Yağmur Uslu, Majid Al Zoubi ve Ayberk Çil, "Modern Türk Mutfağı" kategorisinde ise Yusuf Can Gümüş, Özgür Özyurt ve Ekin Yüce BAU’yu temsil etti. Altın madalya kazandılar "Yılın En İyi Üniversite Ekip Yarışması"na katılan BAU’lu öğrenciler; kestane püreli kış sebzeleri ile servis edilen miso glaze, ördek göğüs ve vişne sos eşliğinde servis edilen balkabaklı risotto, tatlı olarak ise pancar cipsi üzerinde maldon tuz eşliğinde makademya fındığından dondurma hazırladılar. BAU’lu öğrencilerin ekip çalışması ve büyük bir özenle hazırladıkları yemeklerle altın madalya kazanmayı başardılar. ‘Kuzu ciğerden mantı, madalyon kebap ve aşure ile ikinci altın madalya "Modern Türk Mutfağı" kategorisinde yarışan öğrenciler ise başlangıç yemeği olarak; isli yoğurt üzerine kızılcık sosu, muhammara ve maydonoz köpüğü eşliğinde kuzu ciğeri dolgulu mantı hazırladılar. Ana yemek olarak, firik keşkek üzerine madalyon kebap servis ettiler. Tarçından hazırlanmış toprak üzerinde nar, kuru kayısı, kuru incir, fındık, antep fıstığı, kuş üzümü ve buğday dondurmasıyla sunulan aşureyle de final yaptılar. Öğrenciler hazırladıkları yemeklerle BAU’ya ikinci altın madalyayı kazandırdı. Kendilerine özgü yorum Etkinlikte öğrencilerin başarılarıyla ilgili konuşan BAU Meslek Yüksekokulu Müdürü ve BAU Gastronomi ve Mutfak Sanatları Bölümü Öğr. Üyesi Prof. Dr. Kazım Ozan Özer şunları söyledi: "22 yıl aralıksız bir şekilde böyle kapsamlı bir organizasyonu düzenlemek eminim ki kolay değildir. O yüzden öncelikle Uluslararası İstanbul Mutfak Günleri Festivali’ni düzenleyen ve bugüne kadar katkıda bulunan herkese teşekkür ederim. Bu yılki etkinlikte yer almaktan keyif aldık, öğrencilerimiz iki kategoride yarışmalara katıldılar. Hazırladıkları tabaklarda öğrencilerimizin alışılmış çerçevelerin dışına çıkma gayretini, kendilerine özgü yorumlarını görmekse çok keyifliydi. Yılın "En İyi Üniversite Ekip " ve "Modern Türk Mutfağı Ekip" yarışmalarında altın madalya aldılar. Her iki ekibimizi de tebrik ediyorum."
Ankara Türkiye’den Şam’a kritik ‘3+3’ ziyareti: Güvenlik, DEAŞ ve yeniden inşa masada Dışişleri Bakanı Hakan Fidan’ın, Milli Savunma Bakanı Yaşar Güler ve MİT Başkanı İbrahim Kalın ile Suriye’nin başkenti Şam’a bir çalışma ziyareti gerçekleştirecek. Dışişleri Bakanlığı kaynakları, Dışişleri Bakanı Fidan, Milli Savunma Bakanı Yaşar Güler ve MİT Başkanı İbrahim Kalın ile birlikte 22 Aralık tarihinde Şam’a çalışma ziyaretinde bulunacağını duyurdu. Kaynaklara göre, ziyarette Cumhurbaşkanı Şara ve Suriyeli yetkililerle yapılacak görüşmelerde, Esad rejiminin devrildiği 8 Aralık’ın birinci yıl dönümünü izleyen dönemde Türkiye-Suriye ilişkilerinin siyasi, ekonomik ve güvenlik boyutlarıyla kapsamlı şekilde ele alınması öngörülüyor. Görüşmelerde ayrıca, Türkiye’nin ulusal güvenliği açısından önem taşıyan 10 Mart Mutabakatı’nın uygulanma sürecinin değerlendirileceği belirtildi. Güvenlik, DEAŞ ve Suriye’nin yeniden imarı ele alınacak Ziyaret kapsamında İsrail’in saldırganlığı nedeniyle Suriye’nin güneyinde ortaya çıkan güvenlik risklerinin de gündemde olacağını kaydetti. Kaynaklar, Türkiye ve Suriye’nin ortak çıkarları ile Suriye’nin DEAŞ’la Mücadele Uluslararası Koalisyonu’na (DMUK) ahiren katılımı çerçevesinde, sahadaki olası kırılganlıklardan yararlanmak isteyen DEAŞ’ın yeniden canlanmasının önlenmesine yönelik iş birliği imkanlarının da görüşüleceğini aktardı. Güvenlik başlıklarının yanı sıra, Suriye’nin yeniden inşasına yönelik ikili projelerin, Suriye Hükümeti’nin kurumsal kapasite inşası çabalarına destek verilmesine ilişkin çalışmaların da ele alınmasının planlandığı ifade edildi. Nuh Yılmaz da yeni görev yerine gidecek Kaynaklar ayrıca, Türkiye’nin Şam Büyükelçisi olarak atanan Dışişleri Bakan Yardımcısı Nuh Yılmaz’ın da söz konusu ziyaret vesilesiyle Şam’a intikal edeceğini bildirdi. Türkiye-Suriye’nin 3+3 formatındaki toplantıları İki ülke arasında 3+3 formatında gerçekleştirilen görüşmelerin bu süreçte önemli bir yer tutarken Suriye Dışişleri Bakanı Esad Hasan Şeybani’nin 15 Ocak tarihinde üst düzey bir heyetle Türkiye’yi ziyaret etti. Söz konusu temaslarda Bakan Fidan, Bakan Güler ve MİT Başkanı Kalın’ın Suriyeli muhataplarıyla bir araya gelmişti. Bu toplantıyı takiben, Bakan Fidan, Milli Savunma Bakanı Güler ve MİT Başkanı Kalın’ın 13 Mart tarihinde Suriye’ye bir çalışma ziyareti gerçekleştirmiş, iki ülke arasındaki güvenlik iş birliği ve bölgesel gelişmelerin ele alındığı bir diğer 3+3 formatındaki toplantının ise 12 Ekim 2025’te Ankara’da düzenlenmişti.