GENEL - 01 Temmuz 2023 Cumartesi 11:05

Çamlıyayla Otopark ve Pazar Yeri açıldı

A
A
A
Çamlıyayla Otopark ve Pazar Yeri açıldı

Mersin Büyükşehir Belediye Başkanı Vahap Seçer, Büyükşehir Belediyesinin ’kat kat hizmet, kat kat mutluluk’ mottosuyla hayata geçirdiği Çamlıyayla Katlı Otopark ve Pazar Yerinin açılışını gerçekleştirdi.

Mersin Büyükşehir Belediye Başkanı Vahap Seçer, Büyükşehir Belediyesinin ’kat kat hizmet, kat kat mutluluk’ mottosuyla hayata geçirdiği Çamlıyayla Katlı Otopark ve Pazar Yerinin açılışını gerçekleştirdi.


Fen İşleri Dairesi Başkanlığı tarafından yürütülen çalışmalar sonucu Çamlıyayla ilçesine bağlı Kale Mahallesi’nde hizmete geçen Çamlıyayla Katlı Otopark ve Pazar Yeri ile Çamlıyayla merkezde özellikle yaz aylarında ve hafta sonları yaşanan trafik sorunu çözüme kavuşacak. Otoparkın zemin katında haftanın belirli günlerinde pazar yeri oluşturulmasının yanı sıra, alanda konser ve açık hava film gösterimi gibi sosyal aktiviteler de gerçekleştirilebilecek.


Açılış öncesi Çamlıyayla merkezde esnaf ziyareti yapan Başkan Seçer, dükkanları gezerek esnafa ve alışveriş yapan vatandaşlara ‘iyi bayramlar’ diledi. Açılış programında konuşan Seçer, Mersin’in tüm ilçeleri ile harika bir kent olduğunun altını çizerek, “Bütün bir Mersin coğrafyamız harika bir kent. Çok dinamik, üreten, çalışkan, güzellikleri olan bir kent. Ekonomisi Türkiye’nin sayılı ekonomilerinden. Türkiye’nin ilk 5-6’da vergisini veren bir kent. Bunlar çok önemli özellikler, çok dinamikleri var. Çok aktif genç bir nüfusu var” dedi.



“Mersin’in süratle ama süratle yeni yatırımlarının önünün açılması lazım”


Mersin’in nüfusunun resmi olarak 1 milyon 970 bine ulaştığını, ancak depremzede vatandaşların yanı sıra farklı ülkelerin nüfusuna mensup insanlarla birlikte yaklaşık 2 milyon 600 bin insana hizmet sunulduğunu ifade eden Seçer, “Bu çağrımı bıkmadan usanmadan yapacağım. Bu vesile ile de yapmış olayım. Çünkü her gezdiğim yerde haklı olarak benden insanlar yeni yatırımlar, altyapı istiyor. İçmesuyu şebekeleri kifayet etmiyor. Çünkü biz 2 milyon nüfusa göre bunları planlamışız. Yollar, kanalizasyonlar, arıtma sistemleri buna yetmiyor. İyi bir planlama ile bölgeye kaynak aktararak, bu kimin görevi ise belediye ise belediyeye aktararak, diğer kurumlar ise diğer kurumlara kaynak aktararak Mersin’in süratle ama süratle yeni yatırımlarının önünün açılması lazım. Boşuna metro demedik, boşuna 272 otobüs yeni otobüs almadık. Hep bunlar bilinçli planlanarak yapıldı. Bir disiplin içerisinde yapıldı” diye konuştu.



“31 Mart 2024’te kimse minderden kaçmasın”


Göreve geldikten sonra Büyükşehir Belediyesinde ciddi oranda mali disiplin sağladıklarını dile getiren Seçer, “Bunlar kolay olmuyor. Bunlar gece gündüz çalışarak gerçekleşiyor. Emin olabilirsiniz bayram, hafta sonu, gece, gündüz demeyiz. Mersin halkının bize yüklediği bu kutsal görevi başımız dik, alnımız açık 5 yılı tamamlayana kadar devam ettireceğiz. Bundan kimsenin endişesi olmasın. 31 Mart 2024’te de Allah kerim, pehlivanlar meydana çıkar, kimse minderden kaçmasın. Halk notunu versin. Öyle yüksekten atmak yok, çıkacaklar. Adaylar projelerini anlatacaklar, halktan destek isteyecekler. Biz hazır ve nazırız yaklaşık 4 yıl geçti. Yaptığımız hizmetlerden, halka bakışımızdan, anlayışımızdan, kalbimizden, ruhumuzdan, vicdanımızdan eminiz. Başımızı yastığa koyduğumuz zaman çok şükür rahat uyuyoruz” ifadelerini kullandı.



“Çamlıyayla için her türlü imkanımızı seferber ettik”


Çamlıyayla’nın 9 bin nüfuslu küçük bir ilçe olarak görülemeyeceğine dikkat çeken Başkan Seçer, kentin yaylacılar, bayram dolayısıyla yakınlarını, arkadaşlarını, dostlarını, akrabalarını bayram ziyareti için gelenlerle beraber yaklaşık 120 bin nüfusa ulaştığını öngördüğünü söyledi. İlçe belediyesinin sağlanan imkanlar ile bu nüfusa hizmet veremeyeceğini dile getiren Seçer şunları kaydetti: “Nüfus belli, kaynak belli ama bu kaynakla bu nüfusa hizmet götürmek mümkün değil. Ben Çamlıyayla’yı ve buradaki sorunları gayet yakından bilen bir belediye başkanıyım. Biz belediye olarak elimizden geldiğince ilçe belediyesinin görev alanları dahil katkı verdik ve hizmetlerin aksamaması için burada her türlü imkanımızı seferber ettik.”


Çamlıyayla’nın çok geniş bir alana sahip olduğunun altını çizen Başkan Seçer, “Bu geniş coğrafyaya hizmet götürmek öyle kolay bir durum değil. İçme suyundan kanalizasyonuna kadar ya da kanalizasyon yoksa fosseptiklerin alınmasına, vidanjör hizmetlerine, yol yapımına, çöp toplamaya, sinekle mücadeleye kadar kolay bir iş değil. Ancak 100 binin üzerinde bir belediye organizasyonu ile bu yapılabilir. Bu nedenle Mersin Büyükşehir Belediyesi bu gerçeğin ışığında Çamlıyayla’ya hizmet getirmektedir. Bunun böyle bilinmesini istiyorum” dedi.



“MESKİ Çamlıyayla’da büyük bir yerleşke kurdu”


MESKİ’nin kısa süre önce Çamlıyayla’da büyük bir yerleşke kurduğunu da belirten Seçer, “MESKİ’mizin görevi çok önemli. Su, vidanjör hizmetleri son derece önemli hizmetler yaylacılar için. Çok büyük bir yerleşke yaptık. Ambar yaptık, depo yaptık. Araç gereçlerimiz orada. Gerekli malzemeleri depoladık. ‘Arıza oldu, Tarsus’tan parça gelecek, Mersin’den boru gelecek’ derdini ortadan kaldırmak için çok ciddi bir yatırım yaptık. Sebil’e giderken sağ tarafta çok modern bir yerleşke yaptık. MESKİ’miz şu anda aleti, ekipmanı, personeli ,malzemeleri ile beraber orada siz değerli Çamlıyaylalı hemşerilerimize hizmetlerine devam ettiriyorlar” şeklinde konuştu.


Başkan Seçer, Çamlıyayla’nın çarşı merkezinde Büyükşehir Belediyesinin sorumluluğunda olan caddelerin tamamını prestij caddesi kapsamında projelendirdiklerini anlatarak, “Çarşı merkezine mükemmel bir hava verecek, inşallah gelecek yaz hazır olacak. Yeni dönemde 2024’te yaylacılar geldiği zaman hazır bulacak. Ben de seçimden çıkmış, yeniden seçilmiş bir belediye başkanı olarak da burayı ziyaret etme imkanım olacak. Bunu çok önemsiyoruz. Çamlıyayla hak ettiğinin çok gerisinde, inşallah el birliğiyle sadece ben değil ilçe belediyemizin de katkılarıyla bunları aşarız. Her zaman burada yaptığımız yatırımlarda ilçe belediyemizle oturmuşuzdur, hiçbir sorun olmamıştır. Karşılıklı anlayış çerçevesinde de yardımcı oluyoruz” ifadelerini kullandı.



Çamlıyayla Katlı Otoparkta haftanın 2 günü pazar kurulacak


Çamlıyayla Katlı Otopark ve Pazar Yerinin özelliklerinden bahseden Seçer, otoparkın haftanın belirli günlerinde öncelik üretici kadınlar olmak üzere pazar yeri olarak kullanılacağını söyledi. Seçer, “Bahçesinde, avlusunda yetiştirdiği sebzesini, yeşilliğini, meyvesini getirsin burada yaylacılara satsın. Onlar da evine bir kazanç götürme imkanı bulsun. Ticari olarak pazarcılık yapalım diyenlere de yeterli yerimiz var. Ama yerli üreticilerimize, özellikle üretici kadınlara çok küçük bedellerle bu yerlerin günlük kiralamasını yapacağız, o da işin adı belli olsun. Herkes gelip buraya bir tezgah kurmasın bedava diye. Gerçekten üretim yapanlar, vatandaşa bir şey sunmak isteyenler satsınlar” dedi. Çamlıyayla’nın yerli halkının çeşitli organizasyonları da bu alanda yapabileceğini de söyleyen Seçer, “Burada kına da düğün de büyük toplantılar da mevlüt de yapabilir. Zaten haziran, temmuz, ağustos yaylanın en yoğun aylarıdır. Onun dışında daha fazla yerel halka imkan sunacak bir yapı olacak” diye konuştu.



“Burası çok modern bir otopark”


Çamlıyayla’nın kar yağışı alan bir bölge olduğunu fakat Katlı Otopark ve Pazar Yerinin alt yapı ve üst yapısının en yüksek standartlarda yapıldığını belirten Seçer, “Bu katlı otopark Mersin merkezde yaptığımız inşaatların lüksünde bir otopark. Burada ısıtma var. Burası çok modern bir otopark. ‘Burası Çamlıyayla, yaylacı, dağın başı, yapalım günü kurtaralım. Vahap Başkan otopark yaptı’ desinler diye yapılmış derme çatma bir yapı değil. Yollarımız da aynı şekilde. Merkeze döktüğümüz ana bulvarlar, grup yolları, köy yolları, tamamı bütün asfaltlarımız karayolları standartlarında son derece kaliteli asfaltlar. Mersin Büyükşehir Belediyesi olarak yaptığımız bütün işleri kaliteli işler olarak yapıyoruz. Yaklaşık 1557 metrekare arsa ve toplamda 4 bin 672 metrekare de buranın inşaat alanı var. Çamlıyaylalılara, güzel ülkemin her köşesinden gelenlere hayırlı uğurlu olsun” şeklinde konuştu.


Başkan Seçer, konuşmasının ardından protokol üyeleri ve Çamlıyayla halkı ile birlikte Katlı Otopark ve Pazar Yerinin açılış kurdelesini kesti. Seçer, sonrasında hizmete giren Katlı Otopark ve Pazar Yerinde incelemelerde bulundu.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Samsun Samsunspor, Avrupa kupalarına katılamama haberlerini yalanladı Trendyol Süper Lig ekiplerinden Samsunspor, lig sıralamasında hak kazansa dahi önümüzdeki sezon UEFA müsabakalarına katılamama riski olduğu yönündeki haberlerin gerçeği yansıtmadığını açıkladı. Samsunspor, hakkında çıkan “UEFA’ya 15 Ocak’ta ibraz etmesi gereken belgeleri sunamadığı ve lig sıralamasında hak kazansa dahi önümüzdeki sezon UEFA müsabakalarına katılamama riski olduğu” yönünde çıkan haberler sonrasında açıklama yaptı. Kulüpten yapılan resmi açıklamada şu ifadelere yer verildi: “Bugün bazı basın organlarında, kulübümüzün “UEFA’ya 15 Ocak’ta ibraz etmesi gereken belgeleri sunamadığı ve lig sıralamasında hak kazansa dahi önümüzdeki sezon UEFA müsabakalarına katılamama riski olduğu yönünde haberler yayımlanmıştır. Kamuoyunun doğru bilgilendirilmesi adına belirtmek isteriz ki, kulübümüzün UEFA’ya 15 Ocak raporlama döneminde herhangi bir belge ibraz etme zorunluluğu bulunmamaktadır. Ayrıca, borç durumundan kaynaklanan herhangi bir sportif yaptırımla karşılaşma riskimiz de söz konusu değildir. Camia ve taraftarlarımızdan ricamız, bu tür asılsız ve gerçeği yansıtmayan haberlere itibar etmemeleri, yalnızca kulübümüzün resmi açıklamalarını dikkate almalarıdır.” Şu an ligde 3. sırada bulunan Karadeniz temsilcisi, sezonu ilk 5 sıra içerisinde bitirirse, Türkiye’yi Avrupa liglerinde temsil etme hakkı elde edecek.
İzmir İzmir’de kumpirden zehirlenme iddiasına tutuklama İzmir’in Buca ilçesinde kumpir yedikten sonra hastaneye kaldırılan ve hayatını kaybeden kişinin ölümüne ilişkin gözaltına alınan işletme sahibi tutuklandı. Olay, 28 Aralık günü Buca ilçesi Forbes Caddesi’nde bulunan bir kumpircide meydana geldi. Edinilen bilgiye göre, işletmeden kumpir yedikten sonra fenalaşan Bahar Zeyrek, annesi Servet Polat ve 11 yaşındaki oğlu Gökhan Zeyrek, aynı gün kusma ve ishal şikayetiyle gittikleri Buca Seyfi Demirsoy Eğitim ve Araştırma Hastanesindeki tedavilerinin ardından evlerine döndü. Olayıdan 2 gün sonra anne Servet Polat evin tuvaletinde ölü bulundu. Aile ise işletmeden şikayetçi oldu. Salmonella virüsü bulundu İzmir Cumhuriyet Başsavcılığı, Servet Polat’ın ailesinin şikayeti üzerine soruşturma başlattı. Soruşturma kapsamında yürütülen çalışmalarda, işletme sahibi N.D’nin iş yerinde kumpir yiyen başka kişilerin de zehirlenme belirtileri göstererek hastanelere başvuruda bulundukları belirlendi. İzmir İl Tarım ve Orman Müdürlüğü ve olay yeri inceleme ekiplerince, işletmede yiyecek hazırlanmasında kullanılan malzemelerden alınan numune örneklerindeki ilk incelemede salmonella virüsü bulunduğu öğrenildi. Tutuklandı Olayla ilgili soruşturma kapsamında iş yeri sahibi N. D., emniyetteki işlemlerinin ardından sevk edildiği mahkemece, taksirle ölüme sebebiyet verme suçundan tutuklandı.
Ankara Bakan Fidan: "İstihbarat paylaşımına, operasyonel işbirliğiyle muhakkak ihtiyaç var" Dışişleri Bakanı Hakan Fidan, Suriye’deki silahlı terör örgütleri ile mücadelede iş birliğine dikkati çekerek, “İstihbarat paylaşımına, operasyonel işbirliğiyle muhakkak ihtiyaç var” dedi. Dışişleri Bakanı Hakan Fidan ve Suriye’deki yeni yönetimin Dışişleri Bakanı Esad Hasan Şeybani ile bakanlıkta düzenledikleri ortak basın toplantısının ardından basın mensuplarının sorularını yanıtladı. 3+3 formatında gerçekleşen görüşmede uzun bir çalışma toplantısı gerçekleştirdiklerini aktaran Bakan Fidan, Suriye’de savunmadan, güvenlikten, terörle mücadeleden, tarım, sağlık, enerji, ulaştırma gibi birçok alanda atılması gereken adımların olduğunun altını çizdi. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın direktifleriyle oluşturan bir koordinasyon mekanizmasının olduğunu hatırlatan Fidan, iç hazırlıkların yapıldığını belirterek, şöyle devam etti: "Hem uluslararası aktörlerle görüşüyoruz hem değerli meslektaşım ve ekibiyle. Tabii kendilerinin daha şurada bir aydan biraz fazla oldu Suriye’nin yeni devletinin kendisini yeniden inşa etmesi, özellikle bürokratik organları ve uluslararası muhataplık düzeyine çıkması biraz zaman alacak. Biz bu sürede aşamalı olarak yani en basitinden en karmaşığına kadar yapılabilecek konuları uygun zaman diliminde yapmak konusunda irade beyanında bulunduk, kendileri de bu konuyu memnuniyetle kabul ettiler. Şu anda Türkiye’nin gerek kamu kurumlarıyla gerek özel kurumlarıyla STK’larla hem dayanışma hem yardım hem de ticaret konuları neyi gerektiriyorsa bu konudaki iş birliği devam edecek. Tabii ki her şey mükemmel olmayacak. İlk etapta dediğim gibi büyük bir yıkımla karşı baş başa kalmış bir devlet var. Milyonlarca insan yerinden edilmiş durumda, onların geri dönmesiyle başlayacak bir ekonomik hayat, bir sosyal hayat var. Bunların zaman içerisinde inşallah hayata geçmesini umuyoruz. Önemli olan tekrar altını çiziyorum, bizim bıkmadan usanmadan bu hedefe doğru sistemli bir şekilde, profesyonel bir şekilde çalışmamız. Terörle mücadele konusunu da güvenlik konusunu da tabiatıyla konuştuk. DEAŞ konusu, PKK konusu, YPG konusu. Özellikle DEAŞ ile mücadele konusunda neler yapılması gerekiyor, o konuda kendileriyle görüş alışverişinde bulunduk. İstihbarat paylaşımına, operasyonel işbirliğiyle muhakkak ihtiyaç var. YPG konusu özellikle kendilerinin çok yakından ilgilendiği bir husus, o konuda da görüşlerimizi karşılıklı paylaştık." "Türkiye olarak ateşkes sürecine olabildiğince destek verdik" İsrail ile Hamas arasında ateşkes sağlandığına dair haberlere ilişkin, Türkiye olarak ateşkes sürecine destek verildiğini dile getiren Bakan Fidan, "Türkiye olarak ateşkes sürecine olabildiğince destek verdik. Çünkü oradaki soykırımın, zulmün, açlığın, sefaletin, imkansızlığın, yıkımın bir an önce durması gerekiyor. Bu sadece bir insanlık dramı suçu değil, aynı zamanda bölgemizin tamamını ateşe atan bir olay. Bunun durması tabii ki önemli bir adım ve bundan sonra yaraların sarılması gerekiyor. İnsani yardımların bir an önce başlaması, yerinden edilmiş ve şu anda köşelere sıkıştırılmış 2 milyona yakın insanın yıkılmış da olsa evlerine, arazilerine dönmesi gerekiyor. Bunların gece gündüz devam eden hava saldırılarından artık emin olması gerekiyor. Katliamın durması gerekiyor. Bu konuda atılacak her türlü adımı, Türkiye olarak biz destekliyoruz" dedi. “Dünya daha belirsiz, daha güce dayalı, daha kuralsız bir hale döndü” Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın başından beri özellikle olayın insani boyutunun altını çizdiğini hatırlatan Fidan, "Bu, tabii ki belli güçler tarafından sürekli ertelendi, ötelendi. Çünkü anlı şanlı birçok uluslararası aktörün esas itibarıyla yaptığı birçok diplomatik faaliyetin gerçekte İsrail’in operasyonlarına zaman kazandırmak olduğunu bütün uluslararası toplum gördü. Ne oldu? 50 bine yakın insan çoğunluğu kadın ve çocuk katledildi. İnsanlığın onuru çiğnendi, uluslararası sistem öldüğünü ve defnedildiğini ilan etti. Batılıların yıllardır biriktirdikleri ne kadar meşruluk, ahlaki üstünlük, erdem gibi alanlar varsa hepsi yerle bir oldu. Dünya daha belirsiz, daha güce dayalı, daha kuralsız bir hale döndü. Sadece İsrail askeri hedeflerine ulaşabilsin diye" ifadelerine yer verdi. “Bu denklemden çıkmanın tek yolu iki devletli çözüm” İsrail’in Suriye’nin toprak bütünlüğünü de tehdit ettiğini aktaran Fidan, "İsrail yayılmacılığı bu haliyle herkese tehdit teşkil etmekte. Kendi güvenliğini sağlamak için birçok ülkeyi güvensiz kılıyor. Yıllardır da bu durum böyle. Bu denklemden çıkmanın, herkesi güvenli ve huzurlu yapmanın tek yolu, eğer kabul edilirse iki devletli çözüm ve herkesin belli bir sınıra razı olması. Dolayısıyla bu noktadaki çabalarımız devam edecek. İnşallah önümüzdeki dakikalar içerisinde resmi olarak ateşkes ilan edilir, biz de yeni bir iyi haber almış oluruz" diye konuştu. “Suriye hiçbir şekilde özellikle komşu ülkemize tehdit teşkil etmemelidir” Suriye’de bulunan farklı silahlı grupların faaliyetlerine son verdirmeyi amaçladıklarını belirten Şeybani de, “Biz Suriye’yi kurtardıktan sonra bu varlıkların olmasına gerek yok. Biz her zaman olduğu gibi şunu taahhüt ediyoruz, Suriye hiçbir şekilde özellikle komşu ülkemize tehdit teşkil etmemelidir. Demokratik Suriye Güçleri de Suriye’nin kuzey doğusunda yer almaktadır. Biz istiyoruz ki bölgenin tekrardan merkezi hükümet egemenliği altına girmesi ve Arap kimliğinin iade edilmesi için çalışmaktayız. Merkezi Şam yönetiminin tüm ülkede hakim olmasını istiyoruz” dedi.