KÜLTÜR SANAT - 04 Kasım 2024 Pazartesi 12:09

Manisa Mesir Macunu Avrupa’dan da coğrafi işaret aldı

A
A
A
Manisa Mesir Macunu Avrupa’dan da coğrafi işaret aldı

Türkiye’nin ve dünyanın en eski gelenek ve festivallerinden birine ev sahipliği yapan Manisa’nın Mesir Macunu Türkiye’nin Avrupa Birliği Coğrafi İşareti alan 28’inci ürünü oldu. Yaklaşık 3 yıllık bir sürecin ardından alınan belge sayesinde Mesir macunun ünü tüm dünyaya yayılmış olacak.


Yaklaşık 3 yıllık bir sürecin ardından Avrupa Birliği Coğrafi İşaretini alan Manisa Mesir Macunu Türkiye’nin 28. coğrafi işaretli ürünü oldu. Manisa’yı Mesir’i Tanıtma ve Turizm Derneği Başkanı Ufuk Tanık, Türkiye’nin ve dünyanın en eski geleneklerinden ve festivallerinden birine ev sahipliği yapan Manisa’nın Mesir Macununun önce UNESCO tarafından 2012 yılında ’Dünyanın Somut Olmayan Kültürel Miras’ listesine alındığını, ardından derneklerinin 5 yıllık bir çalışmasının sonunda 2018 yılında Türkiye’de coğrafi işaret aldığını ve bugün itibariyle Avrupa Birliği tarafından da tescillendiğini açıkladı.


Nisan ayında 484’üncüsü kutlanan Uluslararası Manisa Mesir Macunu Festivalinde 7 ton macun dağıtan Manisa’yı Mesir’i Tanıtma ve Turizm Derneğinin yıllardır süren çabaları sonunda AB tescilinin alınmasının önemine dikkat çeken Dernek Başkanı Ufuk Tanık, "Manisa Mesir macunumuzun UNESCO Somut olmayan kültürel mirasın listesine sokmuştuk. 2018 yılında da coğrafi işaretini almıştık. Bugün itibariyle Avrupa Birliği coğrafi işaret tescilini almış bulunmaktayız. Ben Manisa’mıza hayırlı uğurlu olmasını, mesir macunumuza hayırlı uğurlu olmasını diliyorum. Bu tabii bizim için çok önemli. Avrupa Birliği tescilini de aldıktan sonra bu geleneğimiz ve dolayısıyla mesir macunu ürünümüz artık tamamıyla bir şekerleme ürünü olmasının dışında gelenek ve ürünün kendisi ile birlikte tescillenmiş oldu. Avrupa Birliği’ne üye tüm ülkelerde bu almış olduğumuz belgeyle birlikte yayınlanacak ve ulaşamadığımız birçok kişiye bu şekilde de Avrupa’da da ulaşmış olacağız. Dolayısıyla hem Manisa’mıza hem Türkiye’mizin turizmine ciddi ve tanınırlığına katkı sağlayacağını düşünüyorum. Ben bu konuda destek veren uzun zamandan beri derneğimiz ve Türk Patent Enstitüsü ortak çalışmasıyla bu belgenin alınmasında katkı olan herkese teşekkür ediyorum. Manisa’mıza hayırlı uğurlu olmasını diliyorum. 3 yıla yakın bir zamandan beri çalışma yapılıyor. Biz Türkiye’deki coğrafi işaretimizi alırken de 5 yıllık bir çalışma sonucunda 2018’de tescillenmişti. Bunlar tabii ki ve Türkiye’de 28’inci Avrupa tescil belgesi alan ürün oldu mesir macunumuz. Bunlar çok önemli belgeler. Çok önemli tesciller. Her anlamda Manisa’mıza ciddi anlamda katkı sağlayacaktır diye düşünüyoruz." dedi.



Mesir Macununun tarihçesi


Osmanlı Padişahı Kanuni Sultan Süleyman’ın annesi Hafsa Sultan’ın hastalığına çare bulmak için Merkezefendi tarafından yapılan çalışmalar sonunda bir macun elde edilir. Bu macun; 41 çeşit baharat ve otlardan meydana gelir. Dönemin başhekimi Merkez Efendi tarafından elde edilen bu karışımın, Hafsa Sultan’ı iyileştirmesinin ardından Ayşe Hafsa Sultanın tüm halka dağıtılması isteği doğrultusunda; Manisa kent merkezinde bulunan Sultan Camii kubbesinden halka saçılır. Her yıl nisan ayında yapılan festivalin en önemli bölümü, şifa getirdiğine inanılan macunun halka saçılmasıdır.


Mesir Macunu Festivali adıyla; UNESCO İnsanlığın Somut Olmayan Kültürel Mirasının Temsili Listesi’ne 2012 yılında alınmıştı.



Mesir Macununun içindeki baharatlar


Şifalı mesir macunu içinde yer alan 41 çeşit baharat ise şöyle: "Tarçın, karabiber, yenibahar, karanfil, çörek otu, hardal tohumu, anason, kişniş, zencefil, hibiskus, zerdeçal, Hindistan cevizi, rezene, kebabiye, sinameki, sarıhalile, vanilya, darı fülfül, kakule, havlıcan, hıyarşembe, safran, kimyon, çam sakızı, mürsafi, meyan balı, zulumba, limon kabuğu, portakal kabuğu, deve dikeni tohumu, keten tohumu, keçiboynuzu, udi hindi, ısırgan tohumu, akbiber, üzüm çekirdeği, hayıt tohumu, biberiye, funda yaprağı, melisa otu, karahalile."



Manisa Mesir Macunu Avrupa’dan da coğrafi işaret aldı

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Ankara Ankara’da toprak kayması sonucu 10 katlı bina boşaltıldı Ankara’nın Elmadağ ilçesinde inşaat genişletme çalışmaları dolayısıyla kazılan zemin, gece yağan yağmurun etkisiyle kaydı. İnşaatın hemen üzerindeki 10 katlı ve 36 daireli apartmanda oturan vatandaşlar korku içerisinde geceyi dışarıda, akrabalarında ve arabada geçirdi. Olay, Elmadağ’da gece saat 01.00 sıralarında meydana geldi. Edinilen bilgilere göre, 2 ay önce başlayan bir inşaatın genişletme çalışmaları dolayısıyla gece yağan yağmurun etkisiyle zemin kaydı. Zeminin kayması sonucu inşaatın hemen yukarısındaki yapılı binanın dolgu toprağı kaydı. Meydana devasa büyüklükte çatlamış kaya ortaya çıktı. Toprağın kaymasına uykuda yakalanan vatandaşlar, çıkan sesler sonrası kendilerini dışarıya attı. Karşılaştığı manzara karşısında hayrete düşen vatandaşlar, geceyi korku içerisinde dışarıda geçirdi. Bazı vatandaşlar ise geceyi akrabalarında ve otomobillerinde kalarak geçirdi. “Apartmanı komple boşalttık” 10 katlı apartmanda yaşayan Rıza Yağcıoğlu, İHA muhabirine yaptığı açıklamada, “Gece saat 01.00’de çıtırtılara uyandık. Ondan sonra saat 02.00 ila 03.00 gibi baktık iyice çatlamaya başladıktan sonra apartman sakinlerinin bütün zillerine basarak hepsini aşağıya indirdik. Apartmanı komple boşalttık. Sabaha kadar sürekli çatlamaya devam ediyor ve halen de kaymaya devam ediyor. Yarım saat öncesi ile arasında olağan üstü fark var” ifadelerini kullandı. “Biz aşağıya indiğimizde 2 metre ilerideydi şu an da sıfır” Gece herkesin dışarıda kaldığını ifade eden Yağcıoğlu, “Tedirginim, her an bir yıkılma riski olduğunu düşünüyorum. Sürekli kayıyor. Biz aşağıya indiğimizde 2 metre ilerideydi şu an da sıfır. Binaya doğru kayıyor gidiyor. Canımız tehlikede. İstinat duvarsız buraya bina dikmenin mutlaka bir düşüncesi vardır. Bir an önce bunun çözüme kavuşmasını istiyoruz. Sesi duyuyorsunuz, kaymaya devam ediyor” şeklinde konuştu. “Sürekli kayma devam ediyor” Harun Lafçı ise “Sürekli kayma devam ediyor. Şu an da tüm bina sakinleri olarak içeri giremiyoruz. Hala panik içerisindeyiz. Durum ne olacak bilemiyoruz. Bu inşaat halindeki binada her hangi bir müteahhit gelip insanlara ‘durumu arz edip, özür dileyip, işlerini yapacaklarını’ söyleyebilirlerdi ama görmüş olduğunuz gibi inşaatın müteahhit hiç gelmedi” diye konuştu. "Akrabalarımızda kalacağız" Eşi ve 3 çocuğu ile beraber akrabasının yanına taşınmak zorunda kalan Mesut Ercan ise “Akrabalarımızda kalacağız buranın durumu belli olana kadar. Firma müteahhitinin bu işe çözüm bulması lazım. Yıkılma riskinden dolayı oturamıyoruz. Başka bir konuta geçeceğim. İç çamaşırından tut normal elbiseye kadar her şeyi aldık. Komşuların uyarması sonucu çıktık” ifadelerini kullandı. "Denetim olsaydı bu korkuyu yaşamamış olurduk" Sultan Ercan ise çok korktuklarını belirterek, şunları kaydetti: “3 çocuk ile gecenin üçünde nasıl toparlandık, ne aldık yanımıza bilemeden hemen çıktık. Başta yapılması gereken istinat duvarı sonradan yapıldı. Zaten can tehlikemiz vardı. Kaya kırılırken bile evde o sarsıntıyı hissediyorduk. Mağduriyetimizin giderilmesini ve bu binanın tekrar buradan başlatılmamasını istiyoruz. Denetim olsaydı istinat duvarı yapılmadan bu inşaata izin verilmeseydi bizde bu korkuyu yaşamamış olurduk.” Apartman sakinleri, iddiaya göre istinat duvarı yapılmadan inşaatın yapılmasına izin veren Cumhuriyet Halk Partili Elmadağ Belediyesine tepkilerini dile getirerek sorunlarının çözüme kavuşmasını istedi.
Eskişehir Çevre yolu trafik sorununu Hatipoğlu çözüme kavuşturuyor AK Parti Eskişehir Milletvekili Nebi Hatipoğlu, çevre yolunda yaşanan trafik sorunlarına yönelik çalışmalar yaptıklarını belirterek, "İmişehir OSB’de yan yol çalışmalarımız var, en kısa zamanda projeleri bitiyor. İnşallah 2025’te devreye girecek. Onun dışında 3 tane battıçıktı var çevre yolunda, onun bittiği yerde Tepebaşı kavşağımız var" dedi. Eskişehir’de yaşanan trafik çilesine çözüm üretmek isteyen Nebi Hatipoğlu, görüşmeleri sürdürürken, hazırlanan projelerde sona gelindi. Birçok trafik çilesi ile ilgili projenin yapım çalışmaları başlayacak. Eskişehir’de çevre yolu üzerinde yeni battıçıktı ve yan yollar müjdesini veren Hatipoğlu, şehir merkezinde ise Eskişehir Büyükşehir Belediyesinin seçim öncesi vermiş olduğu kuşak yollar sözünü hatırlattı. "Çevre yoluna 4 battıçıktı ve Tepebaşı ışıklarındaki sorunu çözüyoruz" Konuşmasında yaptıkları çalışmalar hakkında bilgi veren Hatipoğlu, "Tabii ki Eskişehir’in bir trafik sorunu olduğunu herkes görüyor. Seçimlerden önce ben belli projeler açıklamıştım; bu projeler tabii ki Büyükşehir Belediye Başkanı olduğum takdirde geçerliydi ve Büyükşehir Belediyesinin inisiyatifinde olan bölgelerdeydi. Biz Karayollarımızla ve Ulaştırma Bakanlığımızla Eskişehir’de ne yapabiliriz diye ve Eskişehir’in trafiğini rahatlatmak için devamlı görüşüyoruz. Tabii bu işin teknik boyutu ve mali boyutu var. Biz şimdi teknik boyutunu geçtik. Özellikle İmişehir OSB’de yan yol çalışmalarımız var, en kısa zamanda projeleri bitiyor. İnşallah 2025’te devreye girecek. Onun dışında 3 tane battıçıktığımız var. Çevreyolunda, onun bittiği yerde Tepebaşı kavşağımız var. Tepebaşı kavşağında inanılmaz bir trafik yoğunluğu var. Oranın trafiğinin rahatlatılmasıyla ilgili bir önlem alıyoruz, inşallah bir UKOME kararı alınacak ve o trafiği oradan gidereceğiz. Onun dışında vatandaşlarımızın yıllardır beklediği çevre yolu meselemiz var. Şu an mevcuttaki çevre yolu aslında Eskişehir’in yolu olmasına rağmen şehrin dışında kaldı ve çok ciddi bir trafik yoğunluğu var. O yüzden bizim daha önceden projelendirilmiş kuzey ve güney çevre yolları projelerimiz var. Karayolları Genel Müdürlüğümüzle yaptığımız görüşmelerde kuzey çevre yolu ve kuzey otobanı üzerinde duruyoruz. İnşallah bu kuzey otobanında İmişehir çevre yolundan gelip Bursa’dan çıkan noktadaki 41 kilometre var; Mihalgazi ve Sarıcakaya yollarının da bağlandığı. İnşallah 2025 içinde müjdeli bir haber vermeyi düşünüyoruz bununla ilgili. Tabii bugün bütçelerimiz kısıtlı ve bütçe kaynaklarımız belli, bu noktadan elimizden geleni yapmamız lazım ancak hükümetimizin yapması gereken işler dışında Büyükşehir belediyemizin de yapması gereken yollar var. Onların da takipçisiyiz. Büyükşehir belediyesinin seçimden önce bir projesi vardı, ’Kuşak Yollar’ diye. Bunların yapılması tabii belediyenin inisiyatifinde. Ayrıca şehir içindeki katlı kavşakların yapılması, şehir içinde tramvayın kesiştiği noktalarda tramvayın alttan geçirilmesi suretiyle trafiğin rahatlatılması lazım. Biz hükümetimiz olarak ve iktidar milletvekilleri olarak gerekli çalışmaları yapıyoruz. Bunlar gerçekleştirilince kamuoyunu bilgilendireceğiz. Ancak Büyükşehirin yapması gereken yolların da takipçisi olacağız.” "Kuşak yollara bir an önce başlanmalı" Şehir içi trafik sorununun Eskişehir Büyükşehir Belediyesi sorumluluğunda olduğunu hatırlatan Hatipoğlu, konuşmasının devamında şunları söyledi; “Biz bir çalışma yaptık, ‘büyükşehir ne yapmalı, Karayolları ne yapmalı?’ diye. Karayolları’nın ne yapması gerektiğini aşağı yukarı netleştirdik; Büyükşehiri de netleştirdik. Büyükşehirin yapması gereken projeleri biz seçimden önce söylemiştik, bunların aynıları geçerli. Büyükşehirin hızlıca bu yatırımları yapması gerekiyor. Tabii bugün geldiğimiz noktada diğer CHP belediyelerinde de gördüğümüz gibi temsili ağırlama, konserler ve büyük organizasyonlara son yıllarda harcanan paralar inanılmaz. Bu paraların Eskişehir’de trafiğe harcanması çok önemli. Mesela geçen yıl bir Gülşen konseri yapılmıştı Eskişehir’de, çok büyük rakamlar ödendi ve yazık bu paralara. Bizim yerel sanatçılarımız var; yerel sanatçılarımız da gayet güzel konserler verebilir ve şehrimizi eğlendirebilir. Güzel organizasyonlar olması için illa büyük paralar verilecek diye bir şey yok ama biz tabii ki biliyoruz bu harcanan paraların organizasyon adı altında nerelere gittiğini. Artık bu işleri bırakıp hızlıca kuşak yollarının yapımına başlamaları lazım.”