POLİTİKA - 31 Aralık 2025 Çarşamba 14:55

Eski İlçe Başkanı Girgin’den CHP Kula İlçe Başkanlığı’na sert çıkış

A
A
A
Eski İlçe Başkanı Girgin’den CHP Kula İlçe Başkanlığı’na sert çıkış

Cumhuriyet Halk Partisi’nin (CHP) önceki dönem Kula İlçe Başkanı Kadir Girgin, mevcut CHP Kula İlçe Başkanı Esen Çınar’ı hedef alan sert açıklamalarda bulundu. Girgin, sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımda hem kendisinin hem de bazı meclis üyelerinin disipline sevk edilmesine tepki gösterdi. İlçe teşkilatı tarafından kendisine gönderilen savunma dilekçesini de paylaşan Girgin, disiplin sürecinin siyasi gerekçelerle başlatıldığını öne sürdü.


CHP Kula İlçe Teşkilatında sular durulmuyor. Kendisi ve bazı meclis üyelerinin disipline sevk edilmesine tepki gösteren CHP önceki dönem Kula İlçe Başkanı Kadir Girgin, mevcut CHP Kula İlçe Başkanı Esen Çınar’ı hedef alan sert açıklamalarda bulundu.



"Bu disiplin sürecini belediye başkanı için de başlattın mı"


Girgin sosyal medya üzerinden yaptığı açıklamada "Beni ve meclis üyelerimizi disipline sevk eden Kula İlçe Başkanımıza hepinizin önünde savunmamızı yapıyoruz. Benim ilçe başkanlığım döneminde belediye başkanı hiç grup toplantısına katılmadı, o yüzden anlaşamıyorduk zaten. Eminim şu anda da katılmıyor. O yüzden meclis üyelerinin belediye başkanının katılmadığı grup toplantısına katılmamaları gayet normal. Herkesin önünde buradan soruyorum İlçe Başkanım; belediye başkanını grup toplantısına getirebiliyor musun? Getiremiyorsan bu disiplin sürecini belediye başkanı için de başlattın mı? Meclis üyeleri ve ilk defa seçim kazanmış ilçe başkanıyla uğraşmayı bırakın da Kula için neler yapabilirsiniz, daha güzel nasıl hizmet ederiz diye düşünün. Biz o dönemde Semra Başkan ve meclis üyeleriyle bunu başardık. 7-8 ayda vatandaşın kalbine indik. Çıkın sokağa da bir sorun, anlayacaksınız" ifadelerini kullandı.



"İlk defa seçim kazandığımız için mi disipline sevk ediliyoruz


Girgin açıklamalarına şu sözlerle devam etti: "Sizin bir arada tutamadığınız, ‘giderlerse gitsinler’ dediğiniz meclis üyeleriyle birlik içinde olmamız mı sizi rahatsız ediyor? Siz becerseydiniz bunu da ben bu görevi üstlenmeseydim, sıradan bir partili olarak! Çok partili seçimlerde ilk defa seçim kazandığımız için mi disipline sevk ediliyoruz? Bizi kullanarak disiplin, ihraç gibi şeylerle belediye başkanına şirin görünmeye çalıştığınızı sadece biz değil, bütün partililer hatta bütün Kula görüyor. Belediye başkan adaylığı toplantımızda belediye başkanı adayımız için ‘ben bu bıyıkların arkasında koşmam’ demiştiniz ve doğru dürüst koşmadınız da. Başkan adayımız herkesin içinde kaç kere ‘nerede bu kadın kolları başkanı’ diye sormuştu. Şu anki ilçe başkanına ikinci sıra meclis üyeliği teklif ettiğimizde ‘ben kazanamayacağım yerden aday olmam, 1. sıradan olurum olursam’ dediniz. Biz de kabul etmedik. Bunun için mi disipline sevk ediliyoruz? Osman Başkan ve şu anki ilçe başkanı bana şöyle demiştiniz, hatırlatırım: Ferdi Zeyrek’in il başkanlığı, Özgür Özel’in genel başkan adaylığında ‘sen Özgür’ü tanımıyorsun, Özgür’e Ferdi’ye oy mu verilir’ demiştiniz. Ben de ‘sizin gibi düşünmüyorum’ demiştim. Bunun için mi disipline sevk ediliyoruz? Benim adaylığım zamanında, şu anki ilçe başkanına ‘abla ilçe başkanlığı senin hakkın, sen neden olmuyorsun’ demiştim. Siz de ‘torun bakacağım, yoruldum’ deyip bana ‘sen aday ol’ demiştiniz. O ara genel seçimden çıkmış, kazanamamış, hatta ilçe başkanı adayı bile bulamayan o partiye aday oldum ve seçim kazandık. Bunun için mi disipline sevk ediyorsunuz?"


Mevcut ilçe yönetiminin CHP’li Kula Belediye Başkanı Hikmet Dönmez’i istemediğini iddia eden eski başkan Girgin, "Şu an kulağımıza gelen, kendi yönetim kurulu üyelerinizin söylediği ‘Hikmet Başkan gitsin de belediyeyi verelim karşıya, önemli değil’ sözleridir. Siz hiç seçim kazanmadığınız için seçim kazanmanın ne kadar zor olduğunu bilmiyorsunuz. Farkına varamadığınız ama bütün Kula’nın farkında olduğu bir şeyi hatırlatayım: O oturduğunuz koltuklarda, disipline sevk edip ihraç etmek istediğiniz meclis üyeleri sayesinde oturuyorsunuz. Kendinize güveniyorsanız biriniz bağımsız, diğeriniz bir sonraki kongrede tekrar aday olun, Kula görsün. Yazdıklarımın arkasındayım. İftira derseniz şahitler ve delillerle ispatlarım. Buradan ispatlarım, herkes görür. Atatürk’ün partisine, Atatürk’ün koltuğunda oturan genel başkana, milletvekillerine, büyükşehir belediye başkanlarına ve ilçe başkanlarına hakaret edenler disipline verilir. Önce bunları yapanları disipline verin, sonra bizi verirsiniz" dedi.


Kadir Girgin’in bu açıklamaları, CHP Kula İlçe Teşkilatı’ndaki parti içi tartışmaları yeniden gündeme taşırken, disiplin sürecine ilişkin ilçe ve il yönetiminden yapılacak açıklamalar merakla bekleniyor.



Eski İlçe Başkanı Girgin’den CHP Kula İlçe Başkanlığı’na sert çıkış

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
İstanbul 2025’te arabuluculukta rekor kırıldı Türkiye, 2025 yılını arabuluculuk alanında önemli bir başarı yakaladı. 1,2 milyon anlaşma ve 2,5 milyon vatandaş ile anlaşma rekoru kırıldı. Arabuluculuk sayesinde 1,2 milyon anlaşmaya imza atılırken, 2,5 milyondan fazla vatandaş hukuki uyuşmazlıklarını mahkeme sürecine girmeden, barışçıl bir uyuşmazlık çözüm yöntemi olan arabuluculuk ile çözüme kavuşturdu. Türkiye Arabulucular ve Arabuluculuk Merkezleri (TURAMEP) Sözcüsü Arabulucu Dr. Umut Metin, arabuluculuğun 2025 yılında rekor anlaşma sayısına ulaştığını ve bu başarının arabuluculuğu artık yalnızca mahkemeye bir alternatif değil, toplumsal barışı güçlendiren temel ve ilk akla gelen bir çözüm kültürü haline getirdiğini ifade etti. "Türk Modeli Arabuluculuk" dünyaya örnek oluyor" Arabuluculuk çalışmalarını değerlendiren Arb. Dr. Umut Metin, "Türk Modeli Arabuluculuk, dünyada uyuşmazlık çözümünde özel bir başarı örneğini temsil etmektedir. Türkiye’de işçi-işveren sorunları, ticari uyuşmazlıklar, ortaklığın giderilmesi, komşuluk ve kat mülkiyetinden kaynaklanan sorunları, kira ihtilafları gibi toplumun geniş kesimlerini ilgilendiren alanlarda arabuluculuk mahkeme gitmeden başvurulması gereken bir kurumdur. Bununla birlikte arabuluculuk, dava şartı olarak uygulanan alanların ötesine geçerek, yurttaşlarımızın gönüllü tercihi haline gelmiştir. Bu yönüyle arabuluculuk, toplumsal barışa doğrudan hizmet eden bir mekanizma olarak öne çıkmaktadır" dedi. Metin, artık Türkiye’de uyuşmazlıkların çözümünde ilk akla gelen yolun mahkemeler değil, arabuluculuk olduğunu vurguladı. "2025 yılında her 3 arabuluculuk görüşmesinin 2’si anlaşmayla sonuçlandı" Metin, sözlerine şöyle devam etti: "2025 yılı sonu verilerine göre, toplam arabuluculuk başvuru sayısı 1,8 milyon, anlaşmayla sonuçlanan dosya sayısı 1,2 milyon ve başarı oranı yüzde 66. Bu rakamlar, 2025 yılında gerçekleştirilen her 3 arabuluculuk görüşmesinden 2’sinde anlaşma sağlandığını ortaya koyuyor. Anlaşma sayıları dikkate alındığında, yaklaşık 2,5 milyon vatandaşımızın mahkemeye hiç başvurmadan uyuşmazlıklarını arabulucu huzurunda kesin bir şekilde çözdüğü görülüyor. Bu tablo, arabuluculuğun artık toplumun uzlaşma, anlaşma kültürü haline geldiğini açıkça gösteriyor. "Gönüllü arabuluculukta rekor: 920 bin anlaşma" 2025 yılında gönüllü arabuluculuk yoluyla sağlanan anlaşma sayısı 920 bin oldu. Arabuluculuk, yaklaşık 10 yıl önce yasalaşmasına rağmen, toplum tarafından benimsendikçe hiçbir yasal zorunluluk olmaksızın tercih edilir hale geldi. 2025’te neredeyse 1 milyona yaklaşan uyuşmazlık, tarafların kendi iradesiyle arabulucular eliyle çözüme kavuştu. Bu başarı; rızalaşma, helalleşme ve empati gibi zaten toplumumuzda karşılığı olan kültürel değerlerimizin modern hukuk sistemiyle buluşmasının somut bir göstergesi oldu. "Arabulucular bugüne kadar 9 milyon müzakereyi başarıyla yönetti" Türkiye’de arabuluculuğun uygulanmaya başlandığı 2014 yılından 2025 sonuna kadar yapılan toplam arabuluculuk yaklaşık 9 milyon, anlaşma sayısı 5,2 milyon, devam eden müzakereler, yaklaşık 400 bin. Bu veriler ışığında, kısa süre içinde arabuluculukta toplam anlaşma sayısının 5,5 milyona ulaşması bekleniyor. Bu harika bir sayıdır, ülkemizde bugüne kadar takriben 11 milyon yurttaşımız arabuluculuk ile tanışmış ve sorununu arabuluculuk ile geride bırakma gibi bir tecrübeyi edinmiştir. "Arabuluculukta anlaşma sayıları yıllar içinde katlanarak arttı, 2025 ise rekor anlaşma ile tamamlandı" Geçmiş yıllara da bakarak arabuluculukta anlaşma sayılarına bakıldığında, 2018 yılı sonunda 63 bin, 2024 yılı sonunda 720 bin, 2025 yılı sonu 920 bin anlaşmaya gönüllü (ihtiyari) arabuluculuk ile ulaşıldığı anlaşılmaktadır. Bu sonuç tarihi bir başarıdır ve tüm arabulucuların başarısıdır. Gönüllü arabuluculukta varılan anlaşma sayısı dikkate alındığında; yalnızca 7 yıl içinde yaklaşık 15 kat artış gösterdiği görülmektedir. 2025 yılında, geçen yıla kıyasla 200 bin daha fazla arabuluculuk anlaşması sağlandı. Bir uyuşmazlığın sadece iki taraflı olmayabileceği dikkate alındığında; yani çok taraflı uyuşmazlıklar dikkate alındığında, belirttiğim geçen yıla kıyasla 200 bin anlaşma artışı yaklaşık 500 bin vatandaşımızın daha arabuluculuğu tercih ettiğini ortaya koyuyor. "Toplumsal barışın güçlü dayanağı arabuluculuktur" Arabuluculukta sağlanan anlaşmaların yüzde 99’unda taraflar yükümlülüklerini kendiliğinden yerine getiriyor. 2025 yılı sonunda, arabuluculukta anlaşmaya varılmasına rağmen icra edilebilirlik için Sulh Hukuk Mahkemelerine yapılan başvuru oranı yalnızca yüzde 1 seviyesinde kaldı. Bu tablo, arabuluculuğun yalnızca mahkemelerin iş yükünü azaltmakla kalmadığını; aynı zamanda sözüne sadık, birbirini anlayan ve barışçıl bir toplum yapısını güçlendirdiğini açıkça ortaya koyuyor."