SAĞLIK - 26 Aralık 2025 Cuma 15:00

Yaşlılara kış uyarısı: Gizli susuzluğa ve enfeksiyonlara dikkat

A
A
A
Yaşlılara kış uyarısı: Gizli susuzluğa ve enfeksiyonlara dikkat

Tepecik Eğitim ve Araştırma Hastanesi Aile Hekimi Uzmanı ve Sağlıklı Yaş Alma Merkezi (YAŞAM) Birimi Sorumlusu Doç. Dr. Nil Tekin, kış aylarında yaşlı bireylerin karşılaştığı sağlık risklerine karşı uyarılarda bulundu. İleri yaşla birlikte organ rezervlerinin azalmasının kış mevsimini daha kritik hale getirdiğini belirten Tekin, beslenmeden ev ortamına kadar alınması gereken önlemleri anlattı.


Kış mevsiminin yaşlı bireyler için yalnızca soğuk hava anlamına gelmediğini ifade eden Doç. Dr. Nil Tekin, bu dönemin aynı zamanda fizyolojik ve ruhsal değişimlerin de yaşandığı bir süreç olduğunu söyledi. Organların rezerv kapasitesinin yaşla birlikte azaldığını ancak fizyolojik sınırlar içinde çalışmaya devam ettiğini belirten Tekin, bu doğal değişimlerin hastalıklarla karıştırılmaması gerektiğini vurguladı. Kış aylarında solunum yolu enfeksiyonlarının arttığına dikkat çeken Tekin, özellikle huzurevi gibi toplu alanlarda yaşayan yaşlıların daha yüksek risk altında olduğunu dile getirdi.



Kışın gizli tehlikesi: Dehidrasyon


Kış aylarında susama hissinin azalmasına bağlı olarak "gizli susuzluk" olarak tanımlanan dehidrasyon riskine dikkat çeken Doç. Dr. Tekin, yaşlı bireylerin susamayı beklemeden günde 8-10 bardak sıvı tüketmesi gerektiğini söyledi. Ağız kuruluğu, dilde kuruma ve çatlaklar, kafa karışıklığı, baş dönmesi, yürüme güçlüğü ve idrar miktarında azalma gibi belirtilerin dehidrasyonun önemli işaretleri olduğunu belirten Tekin, suya alternatif olarak ıhlamur, ayran ve sebze ağırlıklı ev yapımı çorbaların tercih edilebileceğini ifade etti. Bakım verenlerin idrar rengi ve sıklığını takip etmesinin ve su içmenin saatli bir alışkanlık haline getirilmesinin hayati önem taşıdığını vurguladı.



Bağışıklık için protein ve vitamin desteği


Bağışıklık sisteminin korunmasında dengeli beslenmenin önemine değinen Doç. Dr. Nil Tekin, kas kayıplarının önlenmesi için günlük protein alımının kontrol edilmesi gerektiğini söyledi. Kırmızı et yerine tavuk ve hindi eti ile haftada en az 2-3 kez balık tüketilmesini öneren Tekin, turşu ve yoğurt gibi fermente gıdaların da bağışıklık sistemini desteklediğini belirtti. Kış aylarında güneş ışığından yeterince yararlanılamaması nedeniyle D vitamini eksikliğinin artabileceğine dikkat çeken Tekin, takviyelerin mutlaka doktor kontrolünde ve önerilen dozlarda kullanılması gerektiğini ifade etti.



Mevsimsel duygusal bozukluğa karşı önlem


Kış aylarında azalan fiziksel aktivite ve güneş ışığı eksikliğinin mevsimsel duygusal bozukluğa yol açabileceğini belirten Doç. Dr. Tekin, güneş alan pencerelerin yanında vakit geçirilmesini, uygun giysilerle kısa açık hava yürüyüşleri yapılmasını ve ev içinde aktif kalınmasını önerdi. Yaşlı bireyler için oda ısısının ılık tutulması, yatağın sıcak ve konforlu olması gerektiğini ifade eden Tekin, oda havasının kurumasını önlemek için nemlendirici ya da su ile buharlı ortam oluşturulabileceğini söyledi.



YAŞAM merkezi kışın güven sağlıyor


Tepecik Eğitim ve Araştırma Hastanesi bünyesinde hizmet veren Sağlıklı Yaş Alma Merkezi’nin (YAŞAM), özellikle 80 yaş ve üzeri bireyler için kış şartlarında önemli bir güven merkezi görevi üstlendiğini belirten Tekin, merkezde hekim, gerontolog, hemşire ve fizyoterapistten oluşan bir ekiple bütüncül bir takip yapıldığını söyledi. Durumu ağırlaşan veya fonksiyonel kaybı artan bireylerin hızla Evde Sağlık Hizmetleri’ne yönlendirildiğini ve bakımın kesintisiz sürdürüldüğünü ifade etti.



3 altın kural


Doç. Dr. Nil Tekin, kış aylarında yaşlı bireyler için üç altın kuralı ise şöyle sıraladı: "Her mevsim aktif kalınmalı, fiziksel ve sosyal etkileşim sürdürülmeli. Doktor önerisiyle grip ve pnömokok aşıları ihmal edilmemeli. Sağlığın korunması için YAŞAM ve Evde Sağlık birimlerinin sunduğu profesyonel desteklerden faydalanılmalı."


Yaşlılığın bir hastalık değil, yaşamın doğal bir dönemi olduğunu vurgulayan Tekin, gerekli önlemler alındığında kış aylarının sağlıklı ve mutlu geçirilebileceğini sözlerine ekledi.


Bunlar Da İlginizi Çekebilir
İstanbul Esenler Belediyesi "The Message: Kainat Ayetlerinin Sanatla Tefsiri" sergisine ev sahipliği yapıyor Esenler Belediyesi, sanatçı Muhammet Hamdi Kasapoğlu’nun 35 ayetten ilham alarak hazırladığı "The Message: Kainat Ayetlerinin Sanatla Tefsiri" sergisine ev sahipliği yapıyor. Dr. Kadir Topbaş Kültür Sanat Merkezi’nde kapılarını açan sergi, 4 Ocak’a kadar ziyaret edilebilecek. Esenler Belediyesi, sanatçı Muhammet Hamdi Kasapoğlu’nun toplamda 35 ayetten ilhamla hazırladığı "The Message: Kainat Ayetlerinin Sanatla Tefsiri" sergisini sanatseverlerin ilgisine sunuyor. Dr. Kadir Topbaş Kültür Sanat Merkezi’nde düzenlenen serginin açılış programına, Esenler Belediye Başkan Yardımcısı Hüseyin Cerrahoğlu ile çok sayıda sanatsever katıldı. Kur’an-ı Kerim’de kainatın yaradılışına işaret eden ayetler, ebru, resim ve talik hat sanatıyla yorumlanarak sanatseverlerle buluştu. Sergide, 33 eser ilk kez görücüye çıktı. "İnsanlara mesaj vermek istedim" Sanatçı Muhammet Hamdi Kasapoğlu, 10 yıldır ebru, minyatür ve hat sanatıyla uğraştığını ve insanlara mesaj vermek için farklı çalışmalar yaptığını söyleyerek sergideki çalışmalarının mesajın arayışıyla ilgili olduğunu ve çok etkilendiği iki ayetin kendisini bu projeyi yapmaya mecbur kıldığını söyledi. Kasapoğlu, "Kur’an’ın bu mesajları son 200 yıldır kapalı kaldı. İnsanlık Kuran’a, dua kitabı, ilahi bir metin olarak bakmaya başladı. O yüzden Müslümanlar dünyada acziyet yaşıyor. Gençlerimize, Kuran’ın bu dünyaya yönelik yüzünü, evrene, aleme, insana yönelik yüzünü, ebru, minyatür ve hat sanatıyla bir araya getirip 35 parçalık bir koleksiyonla anlattık" dedi. "İnsanın secdeye kapanası geliyor" Kasapoğlu konuşmasının devamında, sergideki çalışmalarının 2 buçuk yılda tamamlandığının ve sergisinin yurt dışında da sergilenmesini arzu ettiğini belirterek, "Buradaki mesaj bizi çok heyecanlandırıyor ve tüylerimizi diken diken ediyor. Öyle ayetler var ki mesela okuduğumda secdeye kapandım. Allah âleme, evrene tecelli edip emir veriyor. İnsanın secdeye kapanası geliyor. Günlerce zihnimizi meşgul eden, rüyalarımıza giren hikayeler var burada. Haliyle bu ayetlerle insanları buluşturmanın derdi ve heyecanı bir araya geldiğinde bu tarif edilemez bir şey" şeklinde konuştu.
Elazığ FÜ ile Milli Eğitim Müdürlüğü arasında protokol Fırat Üniversitesi (FÜ) ile Milli Eğitim Müdürlüğü arasında "Eğitimde İşbirliği" protokolü imzalandı. Fırat Üniversitesi ile Elazığ İl Milli Eğitim Müdürlüğü arasında, eğitim alanında iş birliğini güçlendirmeye yönelik "Eğitimde İşbirliği Protokolü" imzalandı. Fırat Üniversitesi Rektörlüğü ile Elazığ İl Milli Eğitim Müdürlüğü arasında karşılıklı olarak hazırlanan protokolü; Fırat Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Fahrettin Göktaş ile Elazığ İl Milli Eğitim Müdürü Beraat Şahin imzaladı. Protokol kapsamında, Fırat Üniversitesi ile kent l sınırları içerisinde bulunan Milli Eğitim Bakanlığı’na bağlı eğitim kurumlarında, başta eğitim niteliğinin artırılması olmak üzere, tarafların uygun gördüğü tüm alanlarda planlı ve sürdürülebilir çalışmalar yürütülmesi amaçlanıyor. 10 maddeden oluşan protokol çerçevesinde; bilimsel araştırma, yayın ve proje çalışmaları, veli eğitimleri, öğrenci ve öğretmen adaylarının sosyal, kariyer ve mesleki gelişimleri ile akademik çalışmalar başta olmak üzere birçok alanda karşılıklı iş birliği yapılması hedefleniyor. Rektörü Prof. Dr. Fahrettin Göktaş, imzalanan protokolün her iki kurum için de hayırlı olmasını dileyerek, üniversite olarak kamu kurum ve kuruluşlarıyla, aynı zamanda tüm paydaşlarla iş birliğine büyük önem verdiklerini ifade etti. Elazığ İl Milli Eğitim Müdürü Beraat Şahin ise müdürlük olarak her alanda Fırat Üniversitesi’nin yanında olduklarını belirterek, protokolün eğitim camiasına önemli katkılar sunacağına inandığını söyledi.