GÜNDEM - 16 Ocak 2025 Perşembe 10:55

Selçuk’ta halka uzanan dayanışma eli: ’Efeslim Kart’

A
A
A
Selçuk’ta halka uzanan dayanışma eli: ’Efeslim Kart’

Selçuk Belediyesi, sosyal yaşam kartı ’Efeslim Kart’ ve ’Emekli Efeslim Kart’ ile sosyal desteğe ihtiyaç duyan halkın yanında olmaya devam ediyor. 2024 yılında Selçuk Belediyesi tarafından, Efeslim Kart ile 5 milyon 42 bin TL, Emekli Efeslim Kart ile 837 bin TL tutarında sağlanan destekle halkın yanı sıra kent esnafına da katkı sunuldu. 2025 yılında Efeslim Kart ve Emekli Efeslim Kart bedelleri yüzde 50 artırıldı.


Yoksulluk, temel tüketim maddelerinin fiyatlarındaki yüksek artışa bağlı olarak alım gücü düşen halka 2020 yılından bu yana Efeslim Kart ile destek olan Selçuk Belediyesi, 2024 yılının Ocak ayından bu yana Emekli Efeslim Kart Projesi ile maaşı en düşük seviyede olup üzerine bir taşınmaz bulunmayan ve hane içinde başka bir geliri olmayan emeklilere de destek oluyor.



Eğitime ve çevreye de destek oluyor


“Dar Gelirliye Destek, Esnafa Can Suyu, Çevreye Dost, Eğitime Katkı” prensipleriyle 2020 yılında hayata geçen Efeslim Kart, sosyal desteğe ihtiyaç duyan vatandaşların yanı sıra kentte yaşayan tüm vatandaşlar tarafından da kullanılabiliyor. Geri dönüştürülmeye uygun atıklarını (cam, plastik, kağıt, metal vb.) Efeslim Kart ile toplayan çevreciler elde ettikleri puanlardan kartlarına yüklenen paraları eğitime destek amacıyla kullanabildiği gibi anlaşmalı kent esnafından da alışveriş yapabiliyor.



Çok yönlü bir proje


Zorlaşan ekonomik şartların artık daha geniş kitleleri etkilediğini belirten Belediye Başkanı Filiz Ceritoğlu Sengel; “Yerel yönetimler halkın bir kriz anında ilk olarak ulaşabildiği kurumlardır. Durum böyle olunca derinleşen yoksulluk gibi herkesi etkileyen bir kriz anında da vatandaşlar ilk olarak belediyenin kapısını çalıyor. Biz 2019’dan bu yana yardımlaşmadan dayanışmaya evrilen bir anlayışla sosyal destek projeleri geliştiriyoruz. Bu projelerden Efeslim Kart gerçekten çok yönlü bir proje. Biz Efeslim Kart’ı bir sosyal yaşam kartı olarak nitelendiriyoruz. Çünkü bu kartta yüklenen miktarlar bu kentin esnafında harcanarak kent içinde kalıyor. Atıklar yine bu kartla toplanıyor. Bu kart ile Efes Selçuklular eğitime destek olabiliyor. Yardımlaşma dayanışmaya dönüşürken kentin farklı ihtiyaçlarına da cevap veriyor” dedi.



Dayanışmayı büyütmeye devam edeceğiz


Emekli Efeslim Kart Projesi’nin ihtiyaçtan doğan bir proje olduğunu belirten Başkan Ceritoğlu Sengel; “Yoksulluk derinleşiyor ve bu derinleşen yoksulluğun en çok etkilediği kesimler arasında emekliler yer alıyor. Emekli maaşları gerçekten çok yetersiz. Bunu göz önünde bulundurarak geçtiğimiz yıl Ocak ayında Emekli Efeslim Kart Projesi ile en düşük denilen ama aslında asgari yaşam şartları için son derece yetersiz olan rakamlarla maaş alan emeklilerimize destek olmaya çalışıyoruz” diye konuştu.


Meryem Ana Evi otopark gelirlerinin Selçuk Belediyesi’nden alınması ile ilgili sürece değinen Başkan Ceritoğlu Sengel; “Bilindiği gibi gelirlerimizin yüzde 60’ını kaybetmemiz söz konusu. Ancak biz zor şartlar altında bile kent hakkı kavramı çerçevesinde dayanışmayı büyütmek için çalışmaya, çabalamaya bir arada durmaya devam edeceğiz” dedi.



Selçuk’ta halka uzanan dayanışma eli: ’Efeslim Kart’

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
İzmir Çocuğunun boğazına bıçak dayayan cani babaya 6,5 yıl hapis talebi İzmir’de görüntülü aradığı boşanma aşamasındaki eşine tehditler savurup, 3 yaşındaki çocuğunun boğazına bıçak dayayan baba Şiyar Alpaslan hakkında savcılık tarafından hazırlanan iddianamede, ’Kasten yaralama’ ve ’Silahla tehdit’ suçlarından toplam 6,5 yıla kadar hapis cezası istemiyle dava açıldı. Öte yandan iddianamede Şiyar Alpaslan’ın ’İçin yanıyor mu, boğazını keseyim mi, canlı canlı izlemek ister misin?’ diye Fatma Alpaslan’ı tehdit ettiği de iddianamede belirtildi. Geçtiğimiz Kasım ayında, Burdur’da bulunan resmi nikahlı eşi Fatma Alpaslan’ı görüntülü arayarak tehditler savuran Şiyar Alpaslan (32), 3 yaşındaki oğlunun boğazına ekmek bıçağı dayadı. O anları telefondan izleyen anne dehşeti yaşarken, görüntüler sosyal medyada infial uyandırdı. Çok sayıda paylaşımla olayı emniyet birimlerine duyurmaya çalışan kullanıcılar, cani babayla ilgili öfke mesajları paylaştı. Görüntülerin hızla yayılması sonrası Şiyar Alpaslan’ın İzmir’de ikamet ettiği ortaya çıktı. Karabağlar İlçe Emniyet Müdürlüğü Aile İçi ve Kadına Karşı Şiddetle Mücadele Büro Amirliği ekipleri, cani babayı kısa sürede yakalayarak gözaltına aldı. baba, emniyetteki işlemlerinin ardından çıkarıldığı mahkemece tutuklandı. İncelemelerin ardından çocuklar annelerine teslim edildi. Kan donduran ayrıntılar iddianamede yer aldı Olayın ardından başlatılan soruşturma tamamlanarak iddianame hazırlandı. Olay günü sanığın, Fatma Alpaslan’ı görüntülü aradığı, ’Acil aç’ yazılı mesaj attığı, bunun üzerine Fatma Alpaslan’ın telefonu açtığı iddianamede yer aldı. Görüntülü konuşma sırasında Şiyar Alpaslan’ın, B.A.’yı gösterip, her iki çocuğu da kastederek, ’Çocuklardan hangisinin ölmesini istersin?’ dediği, B.A.’nın yüzünü de eliyle tutup basit tıbbi müdahale ile giderilebilecek şekilde yaraladığına değinildi. Şiyar Alpaslan’ın, bıçağı çocuğu olan B.A.’nın boğazına tutup, ’İçin yanıyor mu, boğazını keseyim mi, canlı canlı izlemek ister misin?’ diye Fatma Alpaslan’ı tehdit ettiği de iddianamede belirtildi. Öte yandan iddianamede Alpaslan çiftinin Milas 2’nci Aile Mahkemesi’nde boşanma davası bulunduğuna da vurgu yapıldı ’Görüntüler eski’ İddianamede yer alan sanığın ifadesinde, Şiyar Alpaslan’ın eşine sinirlendiği için oğlunun boğazına bıçak dayadığını ancak zarar vermediğini, görüntünün eski olduğunu söylediği belirtildi. 6,5 yıla kadar hapis istemi İfadeler ve toplanan deliller ışığında savcı, Şiyar Alpaslan hakkında ’Kasten yaralama’ ve ’Silahla tehdit’ suçlarından toplam 6,5 yıla kadar hapis cezası isteminde bulunurken, iddianame İzmir 29’uncu Asliye Ceza Mahkemesi’nce kabul edildi.
Gaziantep Girişimci kadın, kurduğu mantı işletmesinde işitme engelli kadınları istihdam ediyor Gaziantep’te görev yaptığı Halk Eğitim Merkezi’nin depremde ağır hasar almasıyla yeni iş arayışına giren işaret dili eğitmeni girişimci Seda Gözegir, Kadın Girişimci Destek Merkezi’nde (KAGİDEM) kurduğu mantı işletmesinde işitme engelli kadınlara istihdam sağlıyor. Kahramanmaraş merkezli 6 Şubat 2023’teki depremlerden önce 3 yıl boyunca Şahinbey ilçesindeki Cumhuriyet Halk Eğitim Merkezi’nde işaret dili eğitmeni olarak görev yapan Seda Gözegir, büyük depremlerde görev yaptığı merkezin ağır hasar alması sonucu farklı iş arayışlarına başladı. Evde kendi imkanlarıyla kurduğu atölyesinde mantı üretimi yapmaya başlayan Gözegir, evde ürettiği mantıları sosyal medya üzerinden satmaya başladı. Önce mantı atölyesi kurdu sonra engelli kadınlara istihdam sağladı Mantı üretiminde kendisini geliştiren Gözegir, daha sonra ise bir arkadaşının tavsiyesiyle Gaziantep Büyükşehir Belediyesi, Gaziantep Sanayi Odası (GSO) ve İpekyolu Kalkınma Ajansı (İKA) ortaklığında girişimci kadınlara yönelik kurulan Kadın Girişimci Destek Merkezi’ne (KAGİDEM) başvurdu. Merkezde kurduğu mantı işletmesinde tek başına üretime başlayan Gözegir, kısa bir süre içerisinde kendi işinin patronu oldu. Zamanla üretim kapasitesini artıran Gözegir, daha önce görev yaptığı Halk Eğitim Merkezi’nde işaret dili ile eğitim verdiği işitme engelli kadınlardan 3 kişilik bir ekip oluşturdu. İşitme engelli kadınlarla omuz omuza vererek mantı üretim kapasitesini her geçen gün iyice artıran Gözegir, işletmesini daha da büyüterek hem daha çok engelli kadına istihdam sağlamayı hem de üretim kapasitesini daha fazla büyütmeyi hedefliyor. “Eğitim Merkezi’nde işaret dili eğitmeni olarak görev yapıyordum” İşaret dili eğitmeni olduğunu belirten Gözegir, “Daha önce Şahinbey ilçesindeki Cumhuriyet Halk Eğitim Merkezi’nde işaret dili eğitmeni olarak görev yapıyordum. Depremde binamız ağır hasar aldığı için yıkım kararı alındı. İşimin sonlanması beni üretime sevk etti. Evde mantı üretmeye başladım. Mantı yapımını iyice geliştirdim. Artık eve sığmaz duruma geldim. Daha sonra yolum bir arkadaşım aracılığıyla KAGİDEM ile kesişti. KAGİDEM’de üretimlerim evdekinden çok daha farklı boyutlara ulaştı. Hem eğitim yönünden hem de satış, pazar alanı ve bununla birlikte bize ücretsiz olarak çeşitli imkanlar sağlandı. Bu durum bizi çok farklı boyutlara taşıdı. Daha sonra işitme engellilerle çalışma fikri kafamızda oluştu. Buda bizim için çok büyük zenginlik oldu. İşime çok artılar kazandırdı. Daha önce işitme engellilere yönelik eğitim alanında projelerimiz ve çalışmalarım vardı. Şimdi biz onu ticari alanda geliştirmeye devam ediyoruz. Aynı istihdamı ticari alanda sağlama çabasıyla yolumuza devam edeceğiz. Bu işletme daha çok işitme engelli kadınlara istihdam sağlaması için çok büyük bir projeye imza atmış olduk” dedi. “Şu anda haftalık 100 kilo kadar üretimimiz var” İşitme engelli kadınlarla birlikte engelleri aşıp başarı basamaklarını adım adım çıkarak hayalindeki projeyi hayata geçirdiği için çok mutlu olduğunu söyleyen Gözegir, “Evdeki üretim ile merkezdeki üretim arasında kıyaslanamayacak kadar fark var. Şu anda haftalık 100 kilo kadar üretimimiz var. Ürettiğimiz mantıların neredeyse hepsini satıyoruz. Bu satışta bütçemize çok güzel katkı sağlıyor. Hedefimiz bu geleneksel lezzeti sağlıklı bir şekilde bozmadan yenilikçi üretim ile birleştirip, endüstriyel bir şekilde ileriye doğru taşımak. Bununla beraber restoranlar zinciri kurarak ürettiğimiz ürünleri hizmete sunmak” şeklinde konuştu. Çalışma arkadaşlarını işitme engelli kadınların olduğu bir ekipten oluşturduğunu belirten Gözegir, “Ben ilk önce yola tek başıma çıktım ve tek başıma üretim yapıyordum. Daha sonra işitme engelli kadınların da desteği ve yardımıyla ekibimizi büyüttük. Şu anda 4 kişilik ekiple üretim yapıyoruz. Ekip sayısını ve üretim kapasitesini daha büyütmek istiyoruz. Bize bu imkanı sağlayan Gaziantep Büyükşehir Belediyesi’ne, Gaziantep Sanayi Odası’na (GSO) ve İpekyolu Kalkınma Ajansı’na (İKA) çok teşekkür ediyorum” diye konuştu.