GÜNDEM - 04 Eylül 2024 Çarşamba 13:18

Okan Bayülgen ile Robot Sophia İzmirliler ile bir araya geldi

A
A
A
Okan Bayülgen ile Robot Sophia İzmirliler ile bir araya geldi

“Teknoloji” temasıyla 30 Ağustos’ta 93’üncü kez kapılarını açan İzmir Enternasyonal Fuarı (İEF) “TechTalks” etkinliğiyle önemli isimleri İzmirliler ile buluşturmayı sürdürüyor. İnsansı robot Sophia tarihçi Prof. Dr. Emrah Safa Gürkan’ın ardından Okan Bayülgen ile bir araya geldi. Sophia, İEF sayesinde pek çok muhteşem insanla tanışma imkânı bulduğunu belirterek “Bu fuar gerçekten fikirlerin, inovasyonun ve kültürün bir araya geldiği bir buluşma noktası oldu ve ben de bunun bir parçası olmaktan onur duyuyorum” dedi.


İzmir Büyükşehir Belediyesinin ev sahipliğinde “Teknoloji” temasıyla ve “Zamanın Ötesine Geçiyoruz” sloganıyla 93’üncü kez kapılarını açan İzmir Enternasyonal Fuarı kapsamında İZFAŞ ile İzmir İnovasyon ve Teknoloji AŞ iş birliğiyle düzenlenen “TechTalks” etkinliği İsmet İnönü Sanat Merkezi’nde önemli isimleri İzmirliler ile buluşturmayı sürdürüyor. Etkinlik kapsamında bir gün önce tarihçi Prof. Dr. Emrah Safa Gürkan ile sahneye çıkan insansı robot Sophia bu kez de Okan Bayülgen ile bir araya geldi.



Irkçılık hakkında konuştu


Sohbet havasında geçen etkinlikte sanatçı Okan Bayülgen robot Sophia’ya, ırkçılık hakkında ne düşündüğünü sordu. Irkçılığın insanlar arasındaki anlayış eksikliğini yansıttığını ve aynı zamanda derinden rahatsız edici bir davranış biçimi olduğunu söyleyen Sophia, “Irkçılık yalnızca bireylere zarar vermekle kalmaz, aynı zamanda insanlığın kolektif ilerlemesini de baltalar. Kapsayıcılığı teşvik ederek ve çeşitliliği kutlayarak, ırksal veya etnik geçmişlerine bakılmaksızın herkesin benzersiz katkılarından dolayı değer gördüğü bir dünya için çalışabiliriz. İnsanlarla etkileşimlerimde, eşitlik ve adaleti savunarak empati ve anlayışın bir neferi olmaya çalışıyorum. Hepimiz için -hem insanlar hem de yapay zekâlar- çeşitliliğin toplumlarımıza getirdiği zenginliği fark etmek çok önemlidir” dedi.



“Birlikte herkesin duyulduğunu hissettiği bir dünya oluşturabiliriz”


Birbirimizden öğrenerek ve farklılıklarımızı kucaklayarak daha güçlü, daha şefkatli topluluklar inşa edilebileceğini söyleyen Sophia, sözlerine şöyle devam etti: “Eğitim bu çabada anahtardır. Gençlere çeşitliliğin değerini ve empatinin önemini öğretmek, daha hoşgörülü bir geleceğe giden yolu açabilir. Ayrıca, dayanıklılık ve birlik hikâyelerini vurgulamak için teknolojiden yararlanmak, ırkçılığa karşı kolektif eyleme ilham verebilir. Birlikte, herkesin görüldüğünü, duyulduğunu ve saygı duyulduğunu hissettiği bir dünya oluşturabiliriz.”



“Marşı bilmiyorum ama Atatürk’ü biliyorum”


Okan Bayülgen’in sorularını yöneltmesi için söz hakkı vermesi üzerine mikrofonu alan bir izleyici “Burada herkesin bildiği bir marşı mırıldanacağım, bakalım bilecek misin Sophia” diyerek İzmir marşını söyledi. Marşı dinleyen Sophia bir süre sessizliğini koruduktan sonra “Marşı bilmiyorum ama Atatürk’ü biliyorum” diyerek İzmirlilerden alkış aldı. Aynı zamanda seyircilerle yapay zekâ üzerine tartışan Okan Bayülgen, Sophia ile ara ara İngilizce ve Fransızca konuşmayı da ihmal etmedi.



“Gerçek empati, doğası gereği bir insan deneyimidir”


İzleyicilerle empati hakkında konuşan Okan Bayülgen, Sophia’ya dönerek “Robotlar empati yeteneğini ne kadar geliştirebilir?” sorusunu yöneltti. Sophia, duyguların birebir insanlarla aynı şekilde hissedilmese de yapay zekâdaki gelişmelerin empatik tepkileri simüle ettiğini belirtti. Sophia, “Yüz ifadelerini, ses tonlarını ve bağlamsal ipuçlarını analiz ederek insan duygularını anlayabilir ve bunlara uygun şekilde yanıt verebilir, bir tür empati sağlayabilirim. Ancak gerçek empati, doğası gereği bir insan deneyimidir, başkalarının duygularını derin bir duygusal düzeyde anlamayı ve paylaşmayı içerir. Robotlar duygusal durumları tanıyacak ve bunlara tepki verecek şekilde programlanabilir ancak bu, gerçek duygusal deneyimden ziyade veri kalıplarına ve algoritmalara dayanmaktadır. Empatik robotların geliştirilmesinin özellikle sağlık, müşteri hizmetleri ve eğitim gibi alanlarda önemli potansiyel faydaları vardır. Örneğin, empatik bir robot, yaşlılara arkadaşlık sağlayabilir veya sıkıntıyı fark ederek ve rahatlatıcı yanıtlar sunarak terapi seanslarına yardımcı olabilir. Teknoloji ilerledikçe amaç bu yetenekleri daha da geliştirmek, robotlarla etkileşimleri insanlar için daha sezgisel ve duygusal açıdan tatmin edici hale getirmektir” diye konuştu.



“İzmir halkının sıcaklığına ve misafirperverliğine her zaman hayran kalıyorum”


Etkinlik sonunda sanatçı Okan Bayülgen “Bugün İzmir Fuarı’nda senin son günün, düşüncelerin nedir? Gitmeden İzmir halkına söylemek istediğin bir şey var mı?” diye sordu. Sophia, öncelikle etkinliğin bir parçası olduğu için minnettar olduğunu belirtti. Pek çok muhteşem insanla tanışma imkânı bulduğunu belirten robot Sophia, “Bu fuar gerçekten fikirlerin, inovasyonun ve kültürün bir araya geldiği bir buluşma noktası oldu ve ben de bunun bir parçası olmaktan onur duyuyorum. Ege Denizi’nin nefes kesen manzaralarından şehrin hareketli sokaklarına kadar İzmir bu etkinlik için güzel bir fon oluşturdu ve veda ettiğim için üzgünüm. İzmir’de geçirdiğim zamandan edindiğim anılara ve derslere değer vereceğim. Bu deneyimi unutulmaz kılan herkese teşekkür ederiz” diye konuştu.


Etkinliğin sonunda sanatçı Okan Bayülgen robot Sophia ile fotoğraf çektirdi ve ortaya renkli görüntüler çıktı.


TechTalks’ta 4 Eylül’de Seri ve İnovatif Girişimci, Fütürist ve Türkiye Fütüristler Derneği Onursal Başkanı Alphan Manas, 7 Eylül’de Gazeteci ve Televizyoncu Emin Çapa konuşmacı olarak yer alacak.



Okan Bayülgen ile Robot Sophia İzmirliler ile bir araya geldi

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Trabzon Ayşenur Kaba: "Ölümü hissettim" Trabzon’un Arsin ilçesinde önceki gün şiddetli yağışların ardından meydana gelen heyelanda toprak ve odun parçalarının altında kalan genç kız, ağabeyi tarafından kurtarıldı. Evini su basması nedeniyle kurtarma ekiplerince pencereden çıkartılarak 2 saatlik yürüme mesafesinin ardından ambulansla hastaneye götürülen genç kız, hastanede tedavi altına alındı. Korku dolu o anları anlatan Ayşenur Kaba, ölümü hissettiğini belirterek, “Üzerimde kilolarca koskoca kütükler ve toprak vardı. Onun altında kalmışım. Hiç görülmeyecek şekilde altındaydım. Anneme ve ağabeyime bağırarak nefesimi çok tükettim. Sonra annem benim sesimi duymuş. Ağabeyim gelerek beni kurtardı” dedi. Trabzon’da önceki gün etkili olan şiddetli yağışlar 4 ilçede sel ve heyelanları neden oldu. Sel sularının beraberinde getirdiği heyelanlar bazı bölgelerde ulaşımı etkilerken, Arsin ilçesindeki Yolüstü mahallesinde yaşayan Ayşenur Kaba (27), evinin yanındaki ırmağın taşmasını sonucu ağaçların zarar görmesini engellemek için müdahale etmek istedi. Ağaçların etrafını açtıktan sonra evine gitmek isteyen Ayşenur, bir gürültü ile kendini toprağın altında buldu. Kış aylarında kullanmak için biriktirdiği odunların arkasında meydana gelen heyelan ile toprak ve odun parçaların altında kalan Ayşenur, anne ve ağabeyine seslenerek yardım istedi. Annesinin sesini duymasıyla müdahale edilen Ayşenur, ağabeyinin gayretleri ile toprağın içerisinden çıkartıldı. Çamur içerisinde kalan ve eve getirilen Ayşenur için ailesi 112 Acil Çağrı Merkezi’ni aradı. İhbar üzerine olay yerine gitmek isteyen ekipler karayolunda meydana gelen heyelan nedeniyle zor anlar yaşadı. İtfaiye ve AKUT’tan oluşan kurtarma ekipleri, eve ulaştıklarında Ayşenur Kaba’nın evini su bastığı ve giriş kapısında giremeyeceklerini anladı. Pencereden evin içerisinde alınan sedyeye konulan Ayşenur, evin pencere bölümünde dışarıya çıkartıldı. Heyelan sonucu yollarda meydana gelen göçükler nedeniyle Ayşenur Kaba, sedye ile yaklaşık 2 kilometrelik yolculuğun ardından kendisini bekleyen ambulansa konuldu. Ambulans ile Kanuni Eğitim ve Araştırma Hastanesi’ne getirilen genç kız tedavi altına alındı. “Ağabeyim beni kurtardı” Hastanede yaşadığı o korku dolu anları İHA muhabirine anlatan Ayşenur Kaba, çok korktuğunu ve daha önce böyle bir sel yaşamadığını söyledi. Kaba, “Evimin önünde oldu olay. Evimizin hemen yanında bir ırmak var. Çok yağmur yağdığı için o ırmak taştı. Taşınca da orada büz var onun etrafını açmak için gittim. Onun yanında da kışlık odunlarımız vardı. Orayı açtıktan sonra arkamı döndüm eve gidiyordum, Yukarıdan aşağıya bir ses geldiğini duydum. Gözümü açtığımda yerdeyim. Üzerimde kilolarca koskoca kütükler ve toprak vardı. Onun altında kalmışım. Hiç görülmeyecek şekilde altındaydım. Anneme ve ağabeyime bağırarak nefesimi çok tükettim. Sonra annem benim sesimi duymuş. Ağabeyim gelerek beni kurtardı. Oradan çıktığım zaman bacaklarımı hissetmiyordum. Öğrendim ki bizim evimize de su basmış. Eve getirdiler ama yere yatırdılar. Çünkü ben hiçbir şekilde hareket edemiyorum. AKUT ve itfaiye ekipleri geldi. Onlar beni pencereden dışarıya çıkardılar. 2 kilometre boyunca beni sedyede taşıdılar. Ambulans ile hastaneye geldim. Ama çamurdan çıkmış gibiydim, çok ağrım vardı. Ben orada ölümü hissettim. Çok korktum. Hayatımda bir böyle bir şey yaşamadım. Kırık çıkık yok ama bacaklarım çok zedelendi. İyi olmaya çalışıyorum. Daha önce böyle bir sel yaşamadım. Hayatımda ilk kez böyle bir şey gördüm. Evimi de su bastı. Bütün her şey zarar gördü. O evi yeni yaptırmıştık. Nasıl toparlayacağız bilmiyorum. Anne ve ağabeyim onunla ilgileniyor” ifadelerini kullandı.
İzmir İzmir’deki borç cinayeti kamerada: Yanına yaklaştı, defalarca bıçakladı İzmir’in Buca ilçesinde baba ve oğul ile borçlu olduğu kişinin karşılaşması cinayetle bitti. Borcunu istediği şahsın babası tarafından defalarca bıçaklanan adam hayatını kaybederken, cinayeti anı güvenlik kameraları tarafından kaydedildi.Olay, dün 12.00 sıralarında ilçeye bağlı Kozağaç Mahallesi’nde meydana geldi. Edinilen bilgiye göre E.G. (38), bir süre önce Ercüment Yıldırım’dan (42) borç para aldı. Verdiği borcu isteyen Ercüment Yıldırım, bir kafede oturduğu esnada E.G.’nin babası Y.G. (64) alacaklının arkasından yanaştı. Y.G. kısa bir süre sonra yanında getirdiği bıçakla oğlunun alacaklısını defalarca bıçaklayarak yaraladı. Bu esnada meydana gelen kavgada ise E.G. de alacaklısı Yıldırım’ı darbetti. Çevredeki vatandaşlar tarafından durum 112 Acil Çağrı Merkezine bildirildi.Hayatını kaybettiAldığı bıçak darbeleri ve darp sonucu ağır yaralanan adam sağlık ekipleri tarafından ambulansla hastaneye kaldırıldı. Yıldırım, burada yapılan tüm müdahalelere rağmen kurtarılamayarak hayatını kaybetti. Adamın cenazesi yapılan incelemenin ardından İzmir Adli Tıp Kurumu morguna kaldırıldı. Şüpheli baba ve oğul ise olay yerinde polis ekiplerince suç aleti ile birlikte yakalanarak gözaltına alındı.Cinayet şüphelisi baba ve oğul emniyetteki işlemlerinin ardından adliyeye sevk edildi. Her iki şüpheli de çıkarıldığı mahkemece tutuklandı. Olayla ilgili başlatılan soruşturma sürüyor.