GÜNDEM - 17 Aralık 2024 Salı 14:28

İzmir turizmine Efeler Yolu projesi: Binlerce liralık iki büyük anlaşma

A
A
A
İzmir turizmine Efeler Yolu projesi: Binlerce liralık iki büyük anlaşma

İzmir Valisi Dr. Süleyman Elban, İzmir turizminin 12 aya yayılması, kırsal bölgelerin kalkınması amacıyla Efeler Yolu projesinin önemli olduğunu ifade ederek, “1.6 milyon Euro’luk bir Avrupa Birliği projesine başlıyoruz. Bu hafta imzalarını atıyoruz. 4 milyon dolarlık bir Dünya Bankası projesi var. Onu da yine Efeler Yolu’na kullanıyoruz; ayrıca 2025 yılının mayıs ayında, uluslararası büyük bir organizasyona hazırlanıyoruz” dedi. Vali Elban, İzmir’in deprem bölgesinde yer aldığını ve yapı stokunun eski olduğuna değinerek, "Büyük bir deprem durumunda endişeleniyoruz, tedirgin edici bir tabloyla karşı karşıya kalabiliriz" diye konuştu.


İzmir Valisi Dr. Süleyman Elban, İhlas Haber Ajansı (İHA) İzmir Bölge Müdürlüğünü ziyaret etti. Vali Elban’ı bölge müdürü Özcan Aydın karşılarken, ziyarette; İzmir Valiliği İl Basın Müdürü Veli Şakır, Türkiye Gazetesi İzmir Koordinatörü Yüksel Güven de yer aldı.


Göreve 16 ay önce başlayan Vali Elban, İzmir’i kalkındıracak projelerden söz etti. İzmir’de turizmin çok kısa bir sezona dağıldığını, dönemin uzun olmadığını tespit edince Efeler Yolu Projesini hayata geçirdiklerini belirten Vali Elban, söz konusu projenin, turizmin 12 aya yayılması ve kırsalın kalkınması olmak üzere iki ayrı amaca hizmet ettiğini söyledi.



1.6 milyon Euro’luk ve 4 milyon dolarlık projeler yolda


Projenin Bornova’dan başladığını, Selçuk Meryem Ana Evine kadar uzandığını, 513 kilometrelik 28 etaptan oluşan yürüyüş rotasının bulunduğunu anlatan Elban, “Ciddi manada valilik olarak kaynak ayırdık. En son 1.6 milyon Euro’luk bir Avrupa Birliği projesine başlıyoruz. Bu hafta imzalarını atıyoruz. 4 milyon dolarlık bir Dünya Bankası projesi var; kalkınma ajansı üzerinde ve onu yine Efeler Yolu’na kullanıyoruz. Valilik kaynaklarımızı kullanıyoruz, diğer kamunun kaynaklarını kullanıyoruz, ormanın kaynaklarını kullanıyoruz, yine oranın ekoturizm rotası olarak Tarım ve Orman Bakanlığından tescilini de yaptırdık. Dolayısıyla; buranın tanıtımı için, burayla ilgili insanların dikkatini çekmek, insanların ilgisini artırmak için, bizde fırsat buldukça o 28 rotanın birinde yürüyüşe gidiyoruz” dedi.



"Projenin bir kaç ayağı var"


İzmir Valisi Dr. Süleyman Elban, “Yaklaşık 1 yıldan beri yoğun bir çalışma yürütüyoruz. Bu projenin birkaç ayağı var. Bir tanesi; düşman İzmir’e çıktıktan sonra, ilk Kuvayı Milliye hareketi başladığında, şehirler düşman tarafından işgal edilince doğal olarak; atalarımız, dedelerimiz, Kuvayı Milliyeciler dağlara çekiliyorlar. Orada karargahlarını kuruyorlar, orada sürekli düşmana saldırıyorlar ve yıpratma harekâtı yapıyorlar. Dolayısıyla, düşmanın burada elini kolunu sallayarak Ankara’ya kadar gitmesine kolay kolay gitmesine izin vermiyorlar. Sürekli olarak ülkenin işgalini kabul etmeme, direnişle ilgili ciddi bir hareket var, ciddi bir mücadele var. Bu nedenle; mücadeleye gençlerin dikkatini çekmek, bu mücadele ruhunu onlara aşılamak ve İzmir’deki; atalarımızın, efelerin, dedelerimizin buradaki yaptığı fedakarlığı, yürüttüğü mücadeleyi de herkese duyurmak istiyoruz. Dolayısıyla Efeler Yolu rotasının milli tarafı var. Bir diğeri; buraya gelen insanlar, isterse bu milli duygular için gelsin, isterse de; yürüyüş yapmak, koşu yapmak, doğa turizminden yararlanmak, doğada hoşça vakit geçirmek için gelsin; doğa turizminin, kırsal turizmin de başlamasına ciddi manada katkısı olacağını düşünüyoruz” diye konuştu.



2025 yılının mayıs ayında uluslararası bir organizasyon düzenlenecek


Vali Süleyman Elban, 2025 yılının mayıs ayında uluslararası bir organizasyon düzenleyeceklerini de aktararak, şöyle devam etti:


“Hafta sonları, bu rotalardan birinde yürümeye, oradaki köylerimizi ziyaret etmeye, oradaki doğayı tanımaya, yaşamaya gayret ediyoruz. Kısa süredeki bu tanıtımdan sonra, artık İstanbul’dan turizm firmaları, her hafta birkaç gün için konaklamalı, birkaç gün yürütecek şekilde artık tur grupları getirmeye başladılar. Avrupa’nın birkaç ülkesinden yine buralara, doğa turizmiyle ilgili gruplar gelmeye başladı. Yakında bizde öğrencilerimizi o milli duygular açısından götüreceğiz. Türkiye içerisinden duyanlar var, gelmeye çalışanlar var, İzmir’e yakın illerimizden gelmeye çalışanlar var. Mayıs ayında uluslararası büyük bir organizasyona hazırlanıyoruz valilik olarak. O organizasyonla birlikte Efeler Yolunu artık hem ulusal hem de uluslararası ciddi manada büyük bir organizasyonla tanıtımını yapacağız. Daha çok yürüyüş ve maraton etkinliği şeklinde; ama aynı zamanda bir şenlik havasında olacak. Bunlarla ilgili; sempozyumlarımız, kongrelerimiz, toplantılarımız, tanıtımlarımız olacak.”



“Endişeleniyoruz, tedirgin edici bir tabloyla karşı karşıya kalabiliriz”


Vali Elban, İzmir’de muhtemel bir depremle ilgili de açıklamalarda bulundu. Kentin yapı stokunun çok eski olduğunu dile getiren İzmir Valisi, son olarak şunları söyledi:


“Afetlerle ilgili insanı en çok tedirgin eden şey; bulunduğunuz yer sizi afete karşı koruyabilecek mukavemeti var mı yok mu ona bakarsınız. Depremle ilgili konu gündeme geldiğinde iki şey önemli; içinde yaşadığınız bina deprem mevzuatına ve o teknik şartlara uygun olarak yapılmış sağlam bina mı? İkincisi de; zemin. Bina sağlam bile olsa zemin buna uygun mu? Doğru zemin mi? Doğru zemine uygun; ama yine tekniğe uygun, temeli var mı? Buna bakarsınız. Eğer binanız bu iki şartları taşıyorsa, sizin; afetten, depremden çok endişe etmenize gerek yok. Bunlardan birini ya da ikisini taşımıyorsa, doğal olarak bende, tüm insanlarda deprem konusunda tedirginlik yaşar. Maalesef ilimizde yapı stoku çok eski ve deprem mevzuatının aradığı şartları taşımayacak nitelikte. Dolayısıyla Allah korusun; yani büyük bir deprem durumunda, bizde endişeleniyoruz. Tedirgin edici bir tabloyla karşı karşıya kalabiliriz.”



İzmir turizmine Efeler Yolu projesi: Binlerce liralık iki büyük anlaşma

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Muğla Yeni yıl yemeğinde bunlara dikkat edin Diyetisyen Tuğçe Arabalı, sofraların bir ziyafete dönüştüğü yılbaşında yeme içme sınırlarının zorlandığına dikkat çekerek, sağlıklı beslenme önerileri verdi. Porsiyonları küçük tutmayı tavsiye eden Arabalı, "Hindi yağsızdır ama yanında sebze yerseniz daha sağlıklı olur. Ekstra soslu, yağlı ve tuzlu gıdalardan kaçının” dedi. Acıbadem Bodrum Hastanesi Beslenme ve Diyet Uzmanı Tuğçe Arabalı, yılbaşı sofrasının tadını çıkarırken sağlığı korumak için neler yapılabileceğini anlattı. Yılbaşında normalden daha fazla dışarıda yemek yenildiğini belirten Diyetisyen Arabalı, “Dışarıda herkesin ne yediğini gördükten sonra sadece bir yemeğe bağlı kalmanın zor olduğunu biliyoruz. Bu yüzden başlamadan önce bir başlangıç mı yoksa bir tatlı mı yiyeceğinize karar verin. Çok tıka basa doymak istemiyorsanız, ana yemek yerine belki de sebze garnitürüyle bir başlangıç düşünün veya daha küçük bir porsiyon isteyin. İster dışarıda ister evde başkaları tatlı yerken kahve veya çay içmek yemeği tamamlamanın iyi bir yoludur veya pudingi başkalarıyla paylaşabilirsiniz” dedi. Geleneksel bir yılbaşı yemeğinin sağlık için en kötü seçim olmadığını belirten Arabalı, “Hindi yağsız bir ettir (çok fazla tereyağına batırmaktan kaçındığınız sürece) ve yemeğinizle birlikte bol miktarda sebze iyidir. Filiz, havuç ve bezelye gibi sebzelerle (yine tereyağına bulanmamış oldukları sürece) doymaya çalışın ve ekstra yağ ve dolayısıyla kalori içeren kızarmış patates ve pastırmaları az tüketin” dedi. “Bir öğün çok yiyorsanız diğer öğünlerde hafif beslenin” Tek seferlik bir kutlama yemeğinin sağlığa zarar vermeyeceğine değinen Diyetisyen Arabalı, bu durumda diğer öğünlerde çorba, salata, sandviç gibi hafif gıdalar ile doymuş yağ, şeker ve tuz oranı düşük gıdalara yer verilmesini tavsiye etti. Arabalı, ister online sipariş verilsin, ister bir restoran olsun dışarıdan yemek yerken sağlıklı seçimler yapmanın en iyi yollarından birinin menüyü önceden kontrol etmek, başkalarının etkisinde kalmamak olduğunu söyledi. “Cips yerine salata isteyin” Restoranlarda talepkar olmayı tavsiye eden Diyet Uzmanı Arabalı, “Yemekleri kendinize göre uyarlamalarını isteyebilirsiniz. Yemeğin yanında gelen cipsi salata veya sebzelerle değiştirmek sağlığınız için daha iyi bir adım olacaktır. Bu sırada ekstra peynir, tereyağı, mayonez, sos veya yağ istemeyebilir ve sosları yan tarafta bir tabağa koyabilirsiniz. Diyetinize uyacak şekilde derin yağda kızartılmış hamur işi bazlı yemeklerden veya kremalı veya peynirli soslu olanlardan kaçınarak bol miktarda sebze eklemek, vitamin, mineral ve lif katacak ve günlük beş porsiyona ulaşmaya yardımcı olacaktır. Tatlı yiyecek kişiler meyve bazlı tatlıları seçebilir" diye konuştu. “Tuzlu yiyecekler sizi alkollü veya şekerli içeceklere iter” Evde yemek yeniyorsa yiyecekleri planlamak gerektiğini anlatan Arabalı, “Yağsız et parçalarını seçin ve görünür yağları çıkarın. Kırmızı ve işlenmiş et yerine balık, tavuk, hindi ve bitki bazlı seçenekleri değerlendirin. Pastırma, dolma ve sosla sarılmış sosisler genellikle tuz açısından zengindir. Çok fazla tuz ise kan basıncınız için kötüdür ve sizi daha susatabilir, planladığınızdan daha fazla alkollü veya şekerli içecek içmenize yol açabilir” dedi. Yemek pişiren kişilere ise buharda pişirilmiş veya haşlanmış sebzeleri tuz ve tereyağı eklemeden sunmalarını öneren Diyetisyen Arabalı, öğünler arasında yenilecek sağlıklı atıştırmalıkların öneminden bahsederek, yağlı ve tuzlu olması sebebiyle kavrulmuş kuruyemiş ve cips gibi gıdaların çok fazla tüketilmemesi gerektiğini anlattı. “İçeceklerin içeriğine ve miktarına dikkat edin” Yılbaşı gecesi içeceklere de dikkat edilmesi gerektiğini belirten Diyetisyen Arabalı, “Meşrubatların kalorisi yüksektir, içkilerde de yine kalori oranı yüksektir. Aynı zamanda asit içeriğinin yüksek olması, mide ve sindirim sorunlarına yol açabilir. Bu nedenle yeni yılda bu içecekler çok az miktarda içilmeli. Onun yerine şekersiz içecekler veya su içmek daha sağlıklıdır” dedi.