POLİTİKA - 21 Eylül 2024 Cumartesi 14:16

Cumhurbaşkanı Erdoğan: "İsrail devlet gibi değil, bir terör örgütü gibi saldırılar düzenliyor"

A
A
A

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, "İsrail bir kez daha maalesef devlet gibi değil, bir terör örgütü gibi saldırılar düzenliyor. Özellikle bu dijital saldırıları şu anda devreye almış olması bunun çok açık, net ifadesidir. Batılı ülkeler başta olmak üzere uluslararası toplum İsrail’in bu canice eylemlerini seyretmeyi bırakmalı ve caydırıcı adımları atmalıdır. Dünya barışını koruma misyonuna sahip bütün ülkelerin İsrail’i durduracak çözümleri ortaya koymasının vakti geldi ve geçiyor. İnsanlığın kaybedecek bir günü dahi kalmamıştır" dedi.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Birleşmiş Milletler 79. Genel Kurulu’na katılmak üzere ABD’ye gidişi öncesi Atatürk Havalimanı’nda basın açıklaması yaptı. Birleşmiş Milletler 79. Genel Kurulu Genel Görüşmeleri’nde temas edeceği konulara ilişkin konuşan Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Birleşmiş Milletler üyesi tüm ülkelerin temsil edildiği Genel Kurul Genel Görüşmeleri’ne bu yıl 130’dan fazla ülkenin devlet ve hükümet başkanı düzeyinde iştirak etmesi bekleniyor. Amerika Birleşik Devletleri’nde yoğun bir toplantı ve görüşme trafiğimiz olacak. Bu yıl Genel Kurul’un en dikkat çekici etkinliği, Birleşmiş Milletler Genel Sekreteri’nin ev sahipliğinde tertiplenecek Geleceğin Zirvesidir. 23 Eylül günü gerçekleştirilecek zirvede çok taraflı sisteme yönelik meydan okumalar karşısında ortak çözümler üretilmesi hedefleniyor. Zirve hitabımda, Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi ve Uluslararası Finans Mimarisi başta olmak üzere küresel yönetişim mekanizmasının reform ihtiyacına yine dikkat çekeceğim. Daha kapsayıcı, adil ve etkili bir yapılanmaya duyulan gerekliliğin altını çizeceğiz. Türkiye’nin bu yöndeki çabalara dair katkı ve desteğini beyan edeceğim" ifadelerini kullandı.

Cumhurbaşkanı Erdoğan:

"Gazze’deki soykırıma ve İsrail’in saldırgan politikalarına karşı atılabilecek ortak adımlara temas edeceğiz"

Bu yılki Genel Kurul görüşmelerinin ’Hiç kimseyi geride bırakmamak’ teması altında yapıldığını belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Görüşmelerin ilk gününde 24 Eylül Salı günü Birleşmiş Milletler Genel Kurulu’na hitap edeceğim. İnşallah burada bölgemizin ve insanlığın gündeminde yer alan hususlarla ilgili kanaatlerimizi paylaşacağız. Özellikle Gazze’deki soykırıma ve İsrail’in saldırgan politikalarına karşı atılabilecek ortak adımlara temas edeceğiz. Yaklaşan kış mevsimi Gazzeli kardeşlerimizin yaşadığı zorlukları daha da ağırlaştıracaktır. Açlık, susuzluk, temel gıda ve tıbbi malzeme eksikliği sahadaki durumu giderek kötüleştiriyor. İsrail hükümeti bir nevi Nazi imha kamplarına çevirdiği Gazze’deki 2 milyonu aşkın insanı ya bombalarla ya da açlık ve susuzlukla katlediyor" diye konuştu.

"Netanyahu ve şebekesi radikal Siyonist ideolojilerini hayata geçirmek için her türlü provokasyona, her türlü tahrike başvurmaktadır"

İsrail’in savaşı bölgeye yaymaya çalıştığını söyleyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Savaşın sona ermesi, kalıcı ateşkesin tesisi ve insani yardımların engelsiz akışı için hepimize, tüm dünyaya, özellikle Birleşmiş Milletler’e önemli görevler düşüyor. Ziyaretimizde bunları bir kez daha muhataplarımıza hatırlatacağız. Biliyorsunuz, ilk günden beri İsrail’in hedefinin sadece Gazze olmadığını söylemiştim. Lübnan’a yönelik son günlerde yapılan saldırılar, İsrail yönetiminin savaşı bölgeye yayma planlarına dair endişelerimizi haklı çıkardı. Netanyahu ve şebekesi radikal Siyonist ideolojilerini hayata geçirmek için her türlü provokasyona, her türlü tahrike başvurmaktadır. İlk kıblemiz Mescid-i Aksa’ya yönelik artan saldırılar ve tacizde aynı kirli senaryonun birer parçasıdır. Türkiye olarak bu konudaki hassasiyetimizin hangi seviyede olduğunu daha önce defalarca ifade ettik. Bugün de aynı yerdeyiz. Bölgemizin büyük bir felakete sürüklenmemesi için İsrail üzerindeki baskıların daha da artırılması gerekiyor" dedi.

"Hükümet temsilcileriyle görüşmelerimi sürdüreceğim"

Yaptığı açıklamada Türkevi’nde görüşmelerin olacağını da belirten Erdoğan, "Genel Kurul marjında Birleşmiş Milletler Genel Sekreteri’nin yanı sıra çok sayıda ülkeden mevkidaşlarımla Türkevi’nde görüşmelerim olacak ve bütün bunlarla beraber bu ikili görüşmeler yanında yine bizlerden randevu talebinde bulunan devlet başkanlarıyla, hükümet temsilcileriyle görüşmelerimi sürdüreceğim. Ziyaretimizde Amerika’da yaşayan vatandaşlarımızla da bir araya geleceğiz. Düşünce kuruluşu temsilcileri ve Amerikan iş dünyasının seçkin üyeleriyle de temaslarımız olacak. Ziyaretimizin ve bu çerçevede yapacağımız görüşmelerin ülkemiz milletimiz ve tüm insanlık için hayırlara vesile olmasını diliyorum" şeklinde konuştu.

"Uluslararası toplum İsrail’in bu canice eylemlerini seyretmeyi bırakmalı ve caydırıcı adımları atmalıdır"

Basın mensuplarının sorularını da yanıtlayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, İsrail’in Lübnan’a saldırısı sonrası Türkiye’deki siber güvenlikle ilgili bir soru üzerine, "İsrail bir kez daha maalesef devlet gibi değil, bir terör örgütü gibi saldırılar düzenliyor. Özellikle bu dijital saldırıları şu anda devreye almış olması bunun çok açık, net ifadesidir. İsrail bu saldırıyla sivil hassasiyetlerinin bulunmadığını, kendi bu nefret edici emellerine ulaşmak için de her yolu deneyebileceğini açık ve net ortaya koymuştur. Bu saldırının başka bir anlamı da bizim tüm ikazlarımıza rağmen bazı Batılı ülkelerin de desteklerini yanına alarak İsrail’in çatışmaları Lübnan ve bölge geneline maalesef yayılmaktadır. Özellikle değerli dostum Mikati’yle yaptığım görüşmede kendisinden de şu anda çok çok ciddi sıkıntılar içerisinde olduklarını ifade etti ve bu konuda da bizler neler yapabileceğimizi veya neler yapabiliriz bunları kendisiyle konuştum. Gerçekten şu anda bölge açıklanamayacak derecede büyük bir krizle karşı karşıya. Tabii birçok şeyler söyleniyor. İşte şu an itibarıyla Lübnan özellikle bu İsrail’e karşı ne yapabilir? Tabii Mikati ’bize ne gibi destekleriniz olabilir, ne gibi yardımlarınız olabilir? Biz sizlerden bunu bekliyoruz ve Birleşmiş Milletler’e gelme noktasında da bu sene herhalde gelemeyeceğim’ ifadesini kullandı. Tabii Batılı ülkeler başta olmak üzere uluslararası toplum İsrail’in bu canice eylemlerini seyretmeyi bırakmalı ve caydırıcı adımları atmalıdır. Dünya barışını koruma misyonuna sahip bütün ülkelerin İsrail’i durduracak çözümleri ortaya koymasının vakti geldi ve geçiyor. İnsanlığın kaybedecek bir günü dahi kalmamıştır. Diğer taraftan Lübnan’da düzenlenen saldırı milli teknolojilerin sadece savunma sanayi alanında değil, çok daha geniş bir çerçevede ne kadar önemli olduğunu ortaya koymuştur ve biz de tabii bu gelişmeler karşısında çok daha farklı tedbirler almak suretiyle şu anda bütün imkanlarımızı seferber etmiş durumdayız" dedi.

"Beşar Esad ile görüşme irademizi de ortaya koyduk, biz şimdi karşı taraftan cevap bekliyoruz"

Suriye ile ilgili temas konusundaki bir soru üzerine ise Erdoğan, "Özellikle Türkevi inşallah çok farklı görüşmelere çok farklı ilişkilere vesile olacaktır. Bunun için Türkevi’nde değişik ülkelerin liderleriyle yapacağım görüşmeler İnşallah bunların adımlarını attığımız bir merkez haline dönüşecek. Suriye’deki gerilimin artık sona ermesi gerektiğini, oradaki istikrarsızlığın başta terör örgütleri olmak üzere tabii İsrail’in bir devlet terörü estirdiğini çok açık, net ortaya koyacağız. Bu artık sıradan bir basit terör değil, devlet terörü. Bunu bugüne kadar çok kez tekrar ettik, söyledik. Ama bazıları hala özellikle Batılı ülkeler bunu anlamamakta ısrar ediyor. Biz de söylemekte ısrar edeceğiz ve bunu özellikle de İnşallah Birleşmiş Milletlerdeki konuşmamda ifade edeceğim. Bu gerginliğin sona ermesi, Suriye topraklarının tamamında huzur ve istikrarın sağlanması için Türkiye ve Suriye’nin birlikte atabileceği adımlar Şam yönetimini, muhaliflerin bir süredir Suriye’de çatışmasızlığın sağladığını görüyoruz. Bu durum kalıcı çözüm için etkin bir kapı aralamak adına elverişli bir ortam sağlıyor. Suriye dışında milyonlarca insan vatanlarına dönmek için bekliyor. Biz bu konuda çağrımızı yaptık ve Türkiye ile Suriye arasındaki ilişkilerin normalleştirilmesi için Beşar Esad ile görüşme irademizi de ortaya koyduk. Biz şimdi karşı taraftan cevap bekliyoruz. Biz buna hazırız. Halkı Müslüman iki ülke olarak artık bu birlikteliği, bu beraberliği bir an önce gerçekleştirelim istiyoruz. İki ülke ilişkilerinde yeni bir dönemde böylesi bir görüşme neticesinde inşallah başlar diye inanıyorum" ifadelerini kullandı.

Cumhurbaşkanı Erdoğan:

"Biden ile henüz planladığımız bir ikili görüşmemiz yok"

Cumhurbaşkanı Erdoğan, ABD Başkanı Biden’la ikili bir görüşme gerçekleştirilip gerçekleştirilmeyeceğine dair bir soru üzerine ise şu yanıtı verdi: "Birleşmiş Milletler Genel Kurulu’na katılmak için ajandamız dolu dolu gidiyoruz. Orada sadece Biden değil, birçok dünya lideri olacak. Tabii şu an itibarıyla Biden’la bir görüşme var mı yok mu henüz bu kesinleşmiş değil. Ana gündemimiz Birleşmiş Milletler’in Genel Kurulu ve oradaki temaslar. Fakat Biden veya daha başka sürpriz görüşmeler nerede nasıl olur? Bunların hepsini oradaki gelişmelerle ele alacağız. Gerek Türkevi’nde gerek Birleşmiş Milletler binasında yoğun bir görüşme trafiğimiz olacak. Katılacağımız toplantılar planlanmış durumda. Bu trafik içerisinde Sayın Biden ile henüz planladığımız bir ikili görüşmemiz yok. Ancak çeşitli vesilelerle bir araya gelebiliriz, geleceğiz. Biz Birleşmiş Milletler’de görüşeceğimiz tüm liderlerle başta Gazze olmak üzere Filistin topraklarında akan kanı durdurmayı ele alacağız. Filistin ile birlikte tüm çatışma bölgelerinde yaşananları ve ne yapılması gerektiğini değerlendireceğiz. Çünkü insanlar, çocuk, kadın, yaşlı ölüyor. Artık rakam 45 binin üzerine çıktı. Bu yenilir yutulur bir gelişme değil. İnşallah Türkiye olarak bugüne kadar bu mücadeleyi nasıl vermişsek, özellikle dünya siyonizminin şu anda Ortadoğu’da estirdiği bu ne yazık ki ölüm fırtınasına karşı Türkiye olarak biz yine neler yapabiliriz, bunun gayreti içerisinde olacağız. Bunun çalışmalarını şahsım, arkadaşlarım, tüm bakanlarımızla birlikte ele alacağız ve elimizden ne geliyorsa bunu yapacağız."

Davut Has

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Van Van’da asırlık sobacılar çarşısında hareketlilik başladı Van’da asırlık sobacılar çarşısında imalat yapan esnaf, kırsal mahallelerde soğuk ayların vazgeçilmezi olan ’sac soba’ üretimine başladı. Van’ın en eski çarşısı olarak bilinen sobacılar çarşısı esnafı, önceki yıllara göre bu yıl sezonu daha erken açtı. Kent merkezinde son yıllarda doğal gazın yaygınlaşması soba imalatı ve tamiratı yapan esnafın işlerini geçmiş yıllara oranla yarı yarıya düşürdü. Ancak doğal gazın ulaşmadığı kırsal mahallelerde yoğun bir taleple karşılaşan esnaf, hareketli bir sezon yaşıyor. Kırsal mahallede yaşayan vatandaşların çetin kış aylarında vazgeçilmezi olan ve yörede ’tezek sobası’ ya da ’kara soba’ denilen sacdan sobalara rağbeti arttı. Kömür fiyatlarındaki artıştan dolayı vatandaşın turbo sobadan, sac sobalara ilgi gösterdiği belirtiliyor. İHA muhabirine konuşan soba imalatçısı Metin Akcan, hava sıcaklıklarının bu yıl birden düştüğünü ve bu yüzden yoğunluğun da erken başladığını belirtti. Havaların bu şekilde birden düşeceğini tahmin edemediklerini ifade eden Akcan, “İmalat için hazırlıklarımıza devam ediyoruz. Genellikle tezek sobalarını kırsal bölgelere gönderiyoruz. Doğal gazın gitmediği, kömür ve kat kaloriferin olmadığı her yere gönderiyoruz. Eleman yetişmediği için bu işi belirli kişiler yapıyor. Bu yüzden bunu yapanların sayısı az. Dışarıdan hazır gelen sobalarımız var ancak burada üretilen sobalara talep daha fazladır. Vatandaşın daha iyi hizmet alabilmesi için talepleri daha erken yapmaları gerekiyor. Bu hem bizim hem de vatandaş için daha iyi olur” dedi.
Kayseri Başkan Büyükkılıç’ın duygusal anları: Ağabeyinin yaptıracağı merkezin temel atma töreninde gözyaşlarını tutamadı Kayseri Büyükşehir Belediye Başkanı Memduh Büyükkılıç; ağabeyi tarafından yaptırılacak olan Alzheimer merkezinin temel atma töreninde duygusal anlar yaşayarak gözyaşı döktü. Kayseri Büyükşehir Belediye Başkanı Memduh Büyükkılıç’ın ağabeyi Ramazan Büyükkılıç tarafından yaptırılacak olan Ramazan Büyükkılıç ve Kızları Alzheimer Gündüz Bakım Evi’nin temeli atıldı. Saygı duruşunda bulunulması ve İstiklal Marşı’nın okunmasının ardından bir konuşma yapan emekli öğretmen Ramazan Büyükkılıç, eşinin de 12 yıldır Alzheimer tedavisi gördüğünü söyleyerek; "Bugün hayırlı bir iş toplanmış bulunuyoruz. Bu hayırlı işin bir serüveni var. Benim eşim 12 yıldır Alzheimer hastası. Başkana “Kayseri’mizde hastane var, okul var, üniversite var, engelsiz yaşam merkezi var ama neden bir Alzheimer merkezi yok” dedim. Buna hemhal olmak istedim. Başkanda arsayı buldu ve projeyi hazırladı. Gereği olan bağışı da ben yaptım. Bu tesis için gerekli bağış bedelini ben yalnız kazanmadım. Sevgili eşim ve kızlarım en büyük desteğim oldu" dedi. Başkan Büyükkılıç gözyaşlarını tutamadı Kayseri Büyükşehir Belediye Başkanı Memduh Büyükkılıç da, belediyenin sağlık alanında yaptığı çalışmalar hakkında bilgiler verdi. Büyükkılıç; "Bir hayra vesile olmak, samimi olmak, dava adamı olmak, gerçek manada “insanı yaşat ki devlet yaşasın” felsefesi ile yol almak önemlidir. Bizim siyasi kaygımız ve belediyecilik anlayışımız bu. O açıdan biz diyoruz ki belediyecilik bizim işimiz. Belediyecilik felsefe olarak bizim kaygımız. Bizim olmazsa olmazımız. Her alanda olduğu gibi bu alanda da MEvlam mahcup etmesin diyorum. Proje boyutundan bu aşamaya kadar emeği geçen herkese teşekkür ediyorum. Değerli büyüğüm ağabeyimi bir kez daha ellerinden öpüyorum" diyerek konuşmasını tamamlarken duygulanarak gözyaşı döktü. Konuşmasının tamamlayan Büyükkılıç, açılışta bulunan ağabeyinin yanına giderek elini öptü. "Hayat her zaman planladığımız gibi de gitmiyor" TBMM Milli Savunma Komisyonu Başkanı ve AK Parti Kayseri Milletvekili Hulusi Akar da; "Hayatın doğal akışı her zaman devam etmiyor. Hayat her zaman planladığımız gibi de gitmiyor. Bir taraftan depremler, bir taraftan sel, bir taraftan yangınlar, bir taraftan da hastalık. Bir taraftan da Netenyahu çetesi gibi insanların başına musibet olan alçaklarla toplum karşılaşıyor. Bu durumlara karşı tedbirli olabilmek bakımından biz bir taraftan eğitim ve öğretim ile insanları yetiştirirken diğer taraftan da burada devlet olarak millet olarak mutlaka bunlara karşı tedbir almamız lazım. Bunlardan bir tanesi hastalı konusunda sağlık hizmetleri. Bazı problemlerimiz var. Bu nedenle devlet her tarafa yetişemiyor. Dün de böyleydi, bugün de böyle. Zaten bizim vakıflar medeniyeti olmamızın da temelinde yatan şey hayırseverlik duygusu. Geçmiş tarihimizde de her şey devlet tarafından yapılmadı. Milletimizin içinde hali vakti yerinde olanlar bunları gerçekleştirdi. Kayseri’de de bunun çok örneğini görüyoruz" diye konuştu. Alzheimer merkezinin temeli edilen duanın ardından atıldı. (AG-
Burdur Dünya çevre gününde kuraklıkla boğuşan Burdur Gölü etrafında çöp topladılar Dünya Temizlik Günü’nde hem çevre temizliğine hem de kuraklıkla boğuşan Burdur Gölü’ne dikkat çekmek isteyen gönüllüler göl kenarında çöp topladı. Yaşanan iklim değişikliği ve doğaya atılan çöpler nedeniyle hem kuraklık hem de kirlilikle boğuşan Burdur Gölü kenarında Let’s Do It Türkiye öncülüğünde Dünya Temizlik Günü çerçevesinde Yeşilay ve TEMA Vakfı üyeleri, Burdur Belediyesi ile Burdur Orman İşletme Müdürlüğü ekipleri, gönüllüler ve çocuklar, tarafından çöp toplama etkinliği düzenlendi. Burdur Gölü Halk Plajında toplanan gönüllüler kuraklık nedeniyle gölün çekilen alanlarında cam şişe, izmarit ve plastik atıklarından oluşan toplam 40 torba çöp topladılar. Tema Vakfı gönüllülerinden olan Sebahat Gümüş; “Göle daha önce küçüklüğümüzde gelirdik. Çadırlar kurulurdu. Tuzlu, güzel bir göldü. Yavaş yavaş kurumaya başladı. Barajların göle akmaması, yağmurların az yağması nedeniyle göl kurudu ve bu da bizi çok üzdü. Burdur’da irili ufaklı 14 tane göl vardı. Bunların hepsi yavaş yavaş kurudu. Şimdi sadece Salda gölü gözüküyor bir de Burdur Gölümüz var o da gitmek üzere. Çok üzülüyoruz. Temizlik için geldik. Daha çok cam şişe sigara izmaritleri var. Vatandaşlar izmaritlerini atmasınlar. Vatandaşlar bilinçli olmalı. En güzel yerlerimize kirletiyorlar. Gölü kurtarmak bizim elimizde ama ne yazık ki olmuyor.” dedi. Burdur Gölünü Kirletmeyin Çöp toplama etkinliğine katılan ve göl kenarına çöp atanlara Burdur Gölünü kirletmeyin mesajını gönderen 10 yaşındaki Eymen Zeybek ise bu etkinlikte çöpleri, tütün maddelerini ve doğaya atılan diğer başka maddelerini topladığını belirtirken; “Bence çöpler doğaya atmak yerine çöp veya geri dönüşüm konteynerlerine atılmalı. Burdur Gölünü Kirletmeyin!” sözlerini sarf etti. Let’s Do It Türkiye Burdur İl Temsilcisi Mustafa Beydilli ise etkinlik hakkında yaptığı açıklamada; “Bugün burada gönüllülerimizle birlikte Dünya Temizlik Günü kapsamında etkinliğimizi gerçekleştirdik. Bu etkinlik sadece Burdur’da değil hem ulusal da hem de uluslararası çapta 91 ülkede, ülkemizde de 81 ilimizde yapılan bir etkinlik. Bugün Burdur Gölü çevresini, plajını gönüllülerimizle birlikte çeşitli sivil toplum kuruluşları paydaşlığında temizledik. Yaklaşık 40 çöp poşeti dolusu topladık sanırım. Özellikle insanların ziyaret ettiği kültürel ve doğal mirasları koruma konusunda bilinç kazanması yönünde eğitilmesi gerekiyor. Bunlar bizim ortak değerlerimiz ve ortak mirasımız olduğu için de hep birlikte korumamız gerektiğini düşünüyoruz. Bazı kaynaklar geri yerine getirilemeyecek kadar değerli olduğu için bunları korumaya özen göstermemiz lazım.’’ şeklinde konuştu. Etkinlik sonunda toplanan çöpler geri dönüşüm kamyonuna yüklenirken bir yamaç paraşütü sporcusu etkinliğe dikkat çekmek için Burdur Gölü kenarına paraşütle iniş yaptı. (SK-SM-
Muğla Büyükşehir ve Dalaman Belediyesinden bilgilendirme toplantısı Dalaman ilçesi için plan, askı süreci tamamlanan 1/5000 ölçekli nazım imar planına yapılan askı itirazlarını yerinde değerlendirmek ve vatandaşların görüşlerini almak için Muğla Büyükşehir Belediyesi ve Dalaman Belediyesi işbirliği ile bilgilendirme toplantısı düzenlendi. Dalaman Belediyesi Kültür Merkezinde gerçekleştirilen toplantıya Muğla Büyükşehir Belediyesi İmar ve Şehircilik Dairesi Başkanı Onur Demirtaş, Dalaman Belediye Başkanı Sezer Durmuş, belediye meclis üyeleri, muhtarlar ve vatandaşlar katıldı. Bilgilendirme toplantısında konuşan Dalaman Belediye Başkanı Sezer Durmuş, “Muğla Büyükşehir Belediyemizle birlikte 1/1000 ve 1/5000 lik imar planlarının askıya çıkma sürecinde yapılan itirazları değerlendirdik. İmar planı ile ilgili 1414 itiraz vardı. İtirazların değerlendirilmesinin sonuna geldik ve halk bilgilendirme toplantısı gerçekleştirdik. Bilgilendirme toplantımız olumlu geçti. Vatandaşlarımızın sorularının hepsinin yanıtını verdik. Dalaman ilçemizle ilgili alınan kararlar vatandaşlarımıza hayırlı olsun” dedi. Muğla Büyükşehir Belediyesi İmar ve Şehircilik Dairesi Başkanı Onur Demirtaş, “Büyükşehir Belediyesi Meclisimiz tarafından onaylanan Dalaman ilçesinin bütününü kapsayan uygulama ve nazım imar planlarının askı sürecinde yapılan itirazları değerlendirmek için bilgilendirme toplantısı düzenledik. Vatandaşlarımızı dinledik. Taleplerini yerinde inceledik. Vatandaşlarımızın talepleri doğrultusunda Muğla Büyükşehir Belediye Başkanımız Ahmet Aras’ın Dünya Kenti Muğla Vizyonu ile yerinden yönetim ilkesi doğrultusunda çalışmalarımıza devam ediyoruz” dedi.