ASAYİŞ - 22 Ocak 2025 Çarşamba 09:45

İş yerine gitmek için evden çıkan adamdan 8 gündür haber alınamıyor

A
A
A
İş yerine gitmek için evden çıkan adamdan 8 gündür haber alınamıyor

Hatay’da kayıp İbrahim Börklü’den 8 gündür haber alınamıyor. Börklü’nün kuzeni Mehmet Fizan, teyzesinin oğlunun öldürülmüş olacağından şüphe duyduklarını ifade ederek, iş yerinden 23 arkadaşından kar payı karşılığı para aldığını iddia etti.


Erzin ilçesi Cumhuriyet Mahallesi’nde yaşayan 2 çocuk babası İbrahim Börklü, 15 Ocak’ta ’işe gidiyorum’ diyerek evinden çıktı ve bir daha dönmedi. En son arkadaşları tarafından minibüse binerken görülen Börklü’nün yakınları jandarmaya kayıp başvurusunda bulundu. Yaklaşık 8 gündür Börklü’den haber alamayan yakınları, gelecek haberi umutla bekliyor. Börklü’nün kuzeni Mehmet Fizan, teyzesinin oğlunun öldürülmüş olacağından şüphe duyduklarını ifade ederek iş yerinden 23 arkadaşından kar payı verip para aldığını iddia etti.


Kuzeninin hayatından endişe duyduğunu anlatan Fatih Mehmet Fizan (45), "İbrahim Börklü işe gidiyorum diye saat 15.00 civarı evden çıkıyor ve saat 16.55’te eşini aramış. 19.30 gibi iş yerinden ayrıldıktan sonra amcası çarşıya bırakmış. Eşine de telefon açarak ’yedi yedi buçuk arasında gel beni al’ diyor ondan sonra iş arkadaşıyla görüşüyor ’Ben beş gibi iş yerine geçeceğim şarjım, az eşim ararsa merak etmesin’ diyor. Evli, iki çocuğu var. Kaybolduğu gün siyah bir pantolon, siyah bir kıyafet var üstünde de yelek gibi bir şey var. Kapüşonlu çizgili bir kıyafeti var. İş arkadaşı yol kenarına bırakırken elinde siyah bir poşet olduğunu söyledi. İbrahim ne yapıyorsun bu poşette falan filan diye sormuş ve önemsiz demiş. Arabanın arkasına koymuş sonra da inmiş dolmuşa binmiş. Kimliği, telefonu ve her şeyi yanında alarak gitmiş. Hem kendi şahsi telefonu hem de iş yerinin şirket telefonu var ikisi de yanında ama saat beşten sonra ikisi de kapanıyor ve şarjının bittiğini söylüyor, iki telefonuna da ulaşılamıyor. Eşi de saat akşam 19.30’da iş yerine gidiyor ve iş yerindeki arkadaşları İbrahim hiç gelmedi deyince eşi çok büyük panikliyor bizleri arıyor, biz de şaşırıyoruz hemen jandarmaya gittik kayıp ilanı verdik. Jandarma araştırmaya başladı ondan sonra biz de tabii çok kaygılandık hayati bir tehlikesinin olduğunu düşündük ve halen de o şekilde düşünüyoruz. Telefonları sürekli kapalı. Gidebileceği her yere gittik baktık eşi çok perişan. Ben öldürülmüş olabileceğinden şüpheleniyorum, çünkü işinden evine evinden işine giden yani bir gece hayatı olmayan böyle işlerle uğraşan bir insandı ve tam bir aile babasıydı. Aklımıza inanılmaz felaket senaryoları geliyor. Yani bir yere kaçsa göçse eşine bir bilgi verirdi. Çoluğunu çocuğunu bırakmazdı” dedi.



“Babasının hesabından toplamda 3 milyon TL’ye yakın bir para alıp kayıplara karışıyor”


Kuzeninin, babasına ait hesap üzerinden 8 kredi kartı ve yaklaşık 3 milyon TL’ye yakın bir parayı alarak kayıplara karıştığını iddia eden Fizan, “İş yerinde arkadaşlarıyla bir para alışverişi olmuş. Paralar verilmiş, paraları çalıştırıp kar payları verilmiş. Bu depremden önceki 2023 yılı ocak ayında başlıyor, bu zamana kadar iki yıl devam ediyor ve hiçbir şekilde kimsenin parasını vermemezlik yapmıyor. Herkese paralarını veriyor ama son iki, üç ayda inanılmaz böyle bir durgunluğu ve sıkıntıları vardı. Son iki ayda üç ayda ne olduysa ödemeleri de yapamaz olmuş arkadaşlarına. Tüm iş yerindeki arkadaşları ve yakın çevresi inanılmaz derecede rahatsız bu konudan. Ortada yok biz de çok endişeleniyoruz durumu hakkında. Yaklaşık 22-23 kişi verdikleri ana paraları alamadığı için şikayetçi olmuşlar. Polis de bir soruşturma başlatmış soruşturmanın neticesi ne olur en son babasının hesabından 30 bin TL’ye yakın bir para alıyor ama daha öncesinde bu babasının hesabını iki yıldan beri kendi kullanıyormuş. Kendi babasının hesabını paravan hesabı olarak kullanıp para aldığı arkadaşlara ödemeleri bu hesaptan gerçekleştirmiş. Babasından yaklaşık sekiz tane kredi, ek hesap limiti toplamda 3 milyon TL’ye yakın bir para alıp kayıplara karışıyor" ifadelerini kullandı.



İş yerine gitmek için evden çıkan adamdan 8 gündür haber alınamıyor

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Ankara 4. Yargı Reformu Strateji Belgesi yarın açıklanacak Hazırlıkları 1 yılı aşkın zamandır süren 4. Yargı Reformu Strateji Belgesi, yarın Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan tarafından kamuoyu ile paylaşılacak. Yargı Reformu Strateji Belgesi, 56 bini aşkın vatandaşın görüşü alınarak, hukukun üstünlüğünü esas alan, öngörülebilir ve gecikmeyen bir adalet sistemi vizyonuyla hazırlandı. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, 4. Yargı Reformu Strateji Belgesi’ni yarın kamuoyu ile paylaşacak. Beştepe Millet Kültür ve Kongre Merkezi’nde düzenlenecek törenle 1 yılı aşkın süredir çalışmaları devam eden belge tanıtılacak. İlki 2009, ikincisi 2015, üçüncüsü 2019 yılında açıklanan Yargı Reformu Strateji Belgesi’nin yarın açıklanacak olan dördüncüsü, Türkiye Yüzyılı’nın da ilk belgesi olma özelliğini taşıyor. 2025-2029 yıllarını kapsayan belge, yargıda 5 yılda atılacak adımları içeriyor. Belgede kurumsal yapının güçlendirilmesi ve süreçlerin yeniden yapılandırılması, insan kaynakları kapasitesinin güçlendirilmesi, ceza adaleti sisteminin etkinliğinin artırılması, hukuk ve idari yargılama süreçlerinin etkinliğinin artırılması ile adalete erişimin kolaylaştırılması başlıkları altında 5 amaç yer alıyor. 5 amacın alt başlıklarında ise 45 hedef ve 264 faaliyet bulunuyor. 56 bini aşkın vatandaşın görüşü alındı Belgenin hazırlık aşamasında Adalet Bakanı Yılmaz Tunç’un başkanlığında çok sayıda toplantı yapıldı. Bu toplantılarda adalet alanındaki ulusal ve uluslararası gelişmeler incelenirken, paydaşların görüşleri dikkate alındı ve adalet istatistiklerine dayalı analizler yapıldı. Ayrıca yurt dışında görev yapan adalet müşavirlerinden başta iyi uygulama örnekleri olmak üzere bulundukları ülke uygulamalarına ilişkin görüş ve bilgi temin edildi. Adalet Bakanlığının oluşturduğu yargireformu.adalet.gov.tr uzantılı resmi internet sayfasına 56 binin üzerinde vatandaş görüş ve önerisini sunarken, ayrıca 12 bin paydaş anketi yapıldı. Adalete güveni daha da artıracak Adalete güvenin daha da artmasının, vatandaşların yargı hizmetlerinden en adil ve en etkin şekilde yararlanabilmesinin, temel hak ve özgürlüklerin korunarak güçlendirilmesinin, cezasızlık algısının ortadan kaldırmasının amaçlandığı belgeyle daha güvenilir ve erişilebilir adalet sisteminin tesisi sağlanacak.
Antalya Seradaki çileğin fiyatı 1 ayda dip yaptı: Fiyatı 400 TL’den 90 TL’ye düştü Antalya’nın Aksu ilçesinde yaklaşık 4 bin dekar alanda üretilen çileğin kilogram fiyatı, 400 TL seviyelerindeyken 90 TL’ye kadar geriledi. Yaklaşık 1 ay önce kilogramı 300-400 TL arasında satılan çilek, serada ortalama 90 TL’ye düşmüş durumda. Çilek üreticisi Emine Peker, Aralık ayında hasada başladıklarını ve başlangıçta kilosunu 400 TL’ye sattıkları çileklerinin, bir ay içinde 90 TL’ye kadar düştüğünü söyledi. Peker, 10 dekar alanda çilek yetiştirdiğini belirterek, “Bir ay önce 400 TL’den çilek sattık. Bu sene rakamlar bu şekilde giderse en azından emeklerimizin karşılığını alırız diye sevindik. Ancak fiyatlar hızla düşerek 250 TL’ye indi. Şu an ise 90-100 TL civarında satıyoruz. Haftada iki defa hasat yapıyoruz ve her hasat yaklaşık 600 kilo civarında oluyor” dedi. "Yetiştirmesi zor, raf ömrü kısa" Çileklerin yetiştirilmesinin oldukça zor ve maliyetli olduğunu ifade eden Peker, “Çilek, hassas ve raf ömrü kısa bir meyve. Bin bir zorlukla yetiştiriyoruz. Ürettiklerimizi hemen toplar toplamaz satışa göndermemiz gerekiyor. Çilek üretimi, patlıcan ya da kabak gibi diğer sebzelere göre çok daha fazla işçilik gerektiriyor” şeklinde belirtti. Maliyetlerin arttığını anlatan Peker, “Maliyetleri karşılamakta zorlanıyoruz. Çilek fiyatlarının 200-250 TL’nin altına düşmemesi gerekiyor. Ancak şu an bu rakamlarla maliyetlerimizi karşılamamız mümkün değil” dedi. Peker, aracılara yönelik düzenlemeler yapılmasını talep etti. "Aracılar arasındaki farklar nedeniyle üreticinin kazancı düşüyor" Üretici Aslan Peker ise, "Aracılar arasındaki farklar nedeniyle üreticinin kazancı düşüyor. Maliyetler iki katına çıkmışken bu fiyatlarla zorluk yaşıyoruz” dedi.
Niğde Niğde’de 2. Tarımsal Eğitimin Kalite Süreçlerinin Geliştirilmesi Çalıştayı düzenlendi Niğde Ömer Halisdemir Üniversitesi tarımsal eğitimin kalitesini güçlendirmek için paydaşlarıyla birlikte Tarımsal Eğitimin Kalite Süreçlerinin Geliştirilmesi Çalıştayı düzenledi. Program 65 paydaş, 26 öğrenci ve fakülte öğretim elemanlarının katılımı ile gerçekleştirildi. Niğde Ömer Halisdemir Üniversitesi Tarım Bilimleri Ve Teknolojileri Fakültesi’nde düzenlenen programla ilgili bilgi veren Ayhan Şahenk Tarımsal Araştırmalar Uygulama ve Araştırma Merkezi Müdürü Prof. Dr. Ahmet Şekeroğlu öğrencileri sektörün beklentilerine göre yetiştirmek hedefinde olduklarını belirtti. Yapılan çalıştayla tarım fakültesinde verilen eğitimlerin paydaşlardan alınan görüşlerle güncellendiğini ifade eden Şekeroğlu; "Tarım Fakültesinde verilen eğitimler sürekli güncellenmesi gereken bir program. Yaklaşık on yıl önce tarım eğitimi programımızı güncellemiştik şimdi tarımsal eğitim kalite süreçlerinin geliştirilmesi çalıştayını yapıyoruz. Bu çalıştaya sektördeki paydaşlarımızı çağırıyoruz. Paydaşlarımızla birlikte derslerimizi, eğitim programlarımızı yenileyeceğiz. Sektör bizden nasıl bir ziraat mühendisi istiyor onun araştırmasını yaparak bizim şu anki uygulandığımız eğitim programlarını birlikte tartışarak sektörün istediği programa göre yeni bir program geliştirmeye çalışacağız. Öğrencilere sektörün istediği ziraat mühendislerine uygun yetiştirmek istiyoruz. Ders programlarımızı ona göre güncelleyeceğiz. Bu sayede öğrencilerimiz, mezun olduktan sonra sektörde daha iyi iş bulabilecek, daha kaliteli, nitelikli öğrenciler yetiştirmiş olacağız" ifadelerine yer verdi. Niğde Ömer Halisdemir Üniversitesi Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Ersin Aydın ise yapılan bu çalıştayın eğitim ve öğretim için önemli olduğuna vurgu yaparak iç ve dışa paydaşların görüşlerine eğitim ve öğretim kalitesi için her zaman ihtiyaç duyulduğunu kaydetti. Katılımcıların soru ve önerilerinin alındığı çalıstayda teorik eğitimin yanı sıra uygulamalı eğitimin daha iyi hale getirilmesi ile öğrencilerin tarım hakkında daha iyi bilgi ve beceriye sahip olmasının sağlanacağı, mezun olduktan sonra çalışma hayatlarının da temelini öğrenciyken elde edebilecekleri ifade edildi.
Mersin Mersin Büyükşehir Belediyesi, 2024’de üreticiyi desteklemeye devam etti Mersin Büyükşehir Belediyesi, tarım sektöründe sürdürülebilirliği desteklemek ve çiftçinin ekonomik olarak daha güçlü bir konuma gelmesini sağlamak amacıyla, 2024’de üreticiyi desteklemeye devam etti. Tarımsal Hizmetler Dairesi Başkanı Selçuk Şahutoğlu, "Her yaptığımız proje, bir zincirin halkası gibi bir önceki projeyle bağlantılı. Bunu geliştirerek devam edeceğiz" dedi. Mersin’in 13 ilçesinde bölgeye has özelliklere göre destekte bulunan Büyükşehir Belediyesi, özellikle kıraç ve problemli arazilerde yetiştirilmeye uygun nergis soğanı dağıtımlarını sürdürdü. Torosları saran nergisler kokusuyla vatandaşları cezbederken, kazancıyla da üreticinin yüzünü güldürdü. 2024 yılında 134 üreticiye toplam 197 bin 819 adet nergis soğanı dağıtıldı. Ayrıca 62 üreticiye 59 bin 200 adet lavanta fidesi, 3 bin 280 üreticiye ise 97 bin 749 adet zeytin fidanı dağıtımı yapıldı. Üreticileri meyve yetiştiriciliğine de teşvik ederek ürün desenini çeşitlendirmek, kısıtlı olan tarım alanlarından maksimum düzeyde fayda sağlayabilmek amacıyla yeni bir fidan desteğine başlayan Büyükşehir Belediyesi, 249 üreticiye 7 bin 363 adet Trabzon Hurması fidanı dağıtımı gerçekleştirdi. 6 bin 500 dekar alan verimli şekilde sulanmaya başladı Geçen yıl toplam 100 kilometre sulama borusu desteğinde bulunan Büyükşehir Belediyesi, bu sayede 6 bin 500 dekar alanın verimli bir şekilde sulanmasını sağladı. Büyükşehir Belediyesi ayrıca Tarsus ve Silifke ilçelerinin çeşitli mahallelerinde 98 üreticiye organik tarım eğitimi vererek, bu üreticilerin organik sertifikasyon almalarına destek oldu. Hadi Gel Köyümüze Destek Verelim Projesi ile yerelde kalkınmayı ve sürdürülebilir olmayı hedefleyen Büyükşehir Belediyesi, 2024’te yetiştiricilere dağıtılacak 1500 baş hayvanı satın almayıp sahadan toplayarak, yeni yetiştiricilere teslim etti. Kış aylarında hayvanların yem ihtiyacının çözümüne destek olan Büyükşehir Belediyesi, 689 yetiştiriciye 438 bin 200 kilogram, yüzde 50 hibeli mısır flake yemi dağıtımı yaptı. Üreticilere makine ve ekipman desteği sağlandı Büyükşehir Belediyesince kooperatifler ve odalar üzerinden yapılan destekler kapsamında Silifke’ye 1 adet fıstık kabuk soyma, 1 adet nar taneleme, Erdemli’ye 12 adet sisleme, Aydıncık ve Gülnar’a 3 adet badem soyma makinesi teslim edilirken, Mersin’de birçok mahalleye 9 adet ceviz soyma, 5 adet erik boylama, 11 adet üzüm sıkma ve 5 adet zeytin boylama makinesi desteği sağlandı. Kırsalda geleneksel lezzetlerin gelecek kuşaklara taşınabilmesi ve imece ruhunun devam ettirilmesi amaçlanarak sürdürülen destek projesi kapsamında ise geçen yıl Mersin’in çeşitli mahallelerine toplamda 150 adet hamur yoğurma makinesi teslim edildi. Akdeniz Ziraat Odası’na ise 1 adet toprak analiz cihazı desteği sağlandı. Ayrıca, Akdeniz Meyve Sineği ile etkin mücadele edebilmek amacıyla Akdeniz, Mezitli, Tarsus, Toroslar ve Yenişehir ilçelerinde 1800 üreticiye 30 bin litre hidrolize protein dağıtımı gerçekleştirildi. 400 yetiştiriciye güneş enerjisi paneli desteği verildi Konargöçerler için önemli bir destek projesi olan ’Güneş Topluyoruz Sizin İçin’ sloganıyla hayata geçirilen ’Güneş Paneli Desteği Projesi’, 2024 yılında da çadırları aydınlattı. 150 arı yetiştiricisi ve 250 küçükbaş hayvan yetiştiricisi olmak üzere, 2024 yılında toplam 400 yetiştiriciye güneş enerjisi paneli desteği verildi. Ayrıca konargöçer yörüklerin sulama ihtiyaçlarının daha etkin ve verimli bir şekilde karşılanması amacıyla yüzde 50 katkı payı alınarak yapılan destek kapsamında, 2024 yılında muhtelif ilçelerde Mersin İli Damızlık Koyun Keçi Birliği’ne kayıtlı toplam 130 yetiştiriciye sulama tankeri desteği sağlandı. Örtü altı sebze yetiştiriciliği yapan üreticilere destek Örtü altı sebze yetiştiriciliği yapan çiftçilerin üretim kaynaklı sorunlarını en aza indirerek, ürün kalitesini ve üretim miktarını arttırmak amacıyla üreticilere sera ipi dağıtımı yapan Büyükşehir Belediyesi, geçen yıl 3 bin üreticiye toplam 45 bin kilogram sera ipi ve bin üreticiye bin kutu yapışkan tuzak desteği sağladı. Örtü altı sebze üretiminde aşırı kimyasal kullanımının azaltılması amacıyla üreticilere sıvı organik gübre desteği veren Büyükşehir Belediyesi, Akdeniz ilçesinde birçok mahallede üretim yapan 2 bin 500 üreticiye toplam 25 bin litre organik gübre desteği sağladı. Şahutoğlu: "2020’de başlattığımız projede belirlediğimiz hedeflere ulaştığımız bir yıl oldu" Tarımsal Hizmetler Dairesi Başkanı Selçuk Şahutoğlu, geçen yıl, üreticileri hem var olan projeleri devam ettirerek, hem de yenilerini ekleyerek desteklediklerin belirtti. Üreticilerin sorunlarına çözüm olan projeler geliştirmek için yıl boyunca çalışmalarını sürdürdüklerini anlatan Şahutoğlu, "Fide, fidan, soğan destekleriyle başlamıştık. Bunlar içerisinde 2024 yılında Trabzon hurması gibi yeni bir fidan dağıtımında bulunmuştuk. Zeytin, nergis soğanı, pasiflora fidesi dağıttık. Hadi Gel Köyümüze Destek Verelim Projesi’nin bu sene 5. yılıydı. 2020’de başlattığımız projede belirlediğimiz hedeflere ulaştığımız bir yıl oldu. 2024 yılında 60 yetiştiricimize dağıtmış olduğumuz 1500 hayvanın hepsini, daha önceki yıllarda dağıtmış olduğumuz yetiştiricilerden topladık. B bütçemizden herhangi bir para çıkmadan bunu gerçekleştirdik. Büyükbaş hayvan yetiştiricilerine ise mısır flake desteği verdik" dedi. "Güneş paneliyle konargöçer ailelerin yaşam standartlarını yükselttik" Makine ekipman desteklerinin devam ettiğini kaydeden Şahutoğlu, 2024 yılında farklı olarak fıstık kabuk soyma makinesi dağıtımında bulunduklarını belirtti. Şahutoğlu, "150 arı yetiştiricimize ve 250 küçükbaş hayvan yetiştiricimize, bu sene de güneş paneli dağıttık. Güneş paneli dağıtarak, en azından konargöçer ailelerin ya da arı yetiştiricilerinin yaşam standartlarını bir nebze de olsa yükseltmiş olduk. Böylelikle kaldıkları çadırlarda ışıkları yandı. Telefonlarını şarj edecekleri ya da televizyonlarını çalıştırabilecekleri imkan sağladık" diye konuştu. Sulama borusu desteklerini sürdürdüklerini de ifade eden Şahutoğlu, "Böylelikle sulanamayan arazileri, tarıma daha elverişli hale getirdik. Konargöçerler yaylalara çıktığında, suya erişimlerinde problem yaşıyorlardı. Bunu gidermek amacıyla su tankeri dağıtımını gerçekleştirdik" dedi. "Her yaptığımız proje, bir önceki projeyle bağlantılı" Mersin’de bölgenin özelliğine göre desteklerde bulunduklarını belirten Şahutoğlu, bunun aynı şekilde devam edeceğini kaydetti. Bu yıl da geçen yıl olduğu gibi mevcut projeleri koruyarak, yeni projelerle üreticileri destekleyeceklerini vurgulayan Şahutoğlu, "Her yaptığımız proje, bir zincirin halkası gibi bir önceki projeyle bağlantılı. Bunu geliştirerek devam edeceğiz. 2025 yılında da üreticilerimizle beraber olacağız" diye konuştu.