EKONOMİ - 01 Kasım 2024 Cuma 12:01

Depremin yaralarının sarıldığı Hatay’da Otokoç 2. El’in bayisi açıldı

A
A
A
Depremin yaralarının sarıldığı Hatay’da Otokoç 2. El’in bayisi açıldı

İkincil el araç satışında Türkiye’nin lideri konumunda olan Otokoç 2. El, depremin yaralarının sarıldığı Hatay’da yeni bir şube açtı.


Pazardaki ihtiyaçlara cevap verme ve tedarik kanallarını geliştirme stratejisi doğrultusunda satış kanallarını çeşitlendiren Otokoç 2. El, bayilik ağını genişletmek ve deprem sonrası yardım ve yatırımlarla bölge ekonomisine katlı sağlamak için Hatay’da yeni bir şube açtı. Hatay’daki yeni şube açılışının mutluluğunu yaşadıklarını anlatan firmanın Otomotiv Şirket Lideri İnan Ekici, “Türkiye Cumhuriyeti tarihindeki özel konumuyla bizim için bambaşka bir öneme sahip, kıymetli kentimiz Hatay’da bulunmaktan büyük bir mutluluk duyuyoruz. Sektöre kurumsal bir yaklaşım getirerek araç satışı, aynı gün nakit ile araç alımı, profesyonel ekspertiz hizmetleri, yaygın hizmet ağı, temassız teslimat, online satın alma ve ihale sistemi gibi yenilikçi seçenekleriyle ikinci el araç konusunda güven noktası olarak faaliyet gösteren markamızla bugün itibarıyla Türkiye çapında 34 lokasyonda hizmet veriyoruz. Bugün itibarıyla kıymetli şehrimiz Hatay’da attığımız bu adımın çalışanlar için olduğu kadar deprem felaketi nedeniyle zor bir süreçten geçen Hatay kentine ve halkına da katkı sağlayacak bir dönemin başlangıcı olmasını hedefliyoruz. Bugün de Hatay ilimizin kalkınması ve gelişmesine yönelik hedeflerimiz kapsamında önemli bir adım daha atmanın mutluluğunu yaşıyoruz” dedi.


Hatay Vali Yardımcısı Gökay İçen ise, 6 Şubat depremi sonrasında Hatay’da 25 bin can kaybı yaşandığını ve 83 bin bina yıkıldığını belirterek, “Burada rakamları basitleştirmemek, çok ciddi düşünmek lazım. Bir şehir gözlerimizin önünde yok oldu gitti. Bu nedenle burada yaşayan vatandaşlar için şehrin geri dönüşmesi çok önemli. Deprem sonrasında Koç topluluğu buraya bin konteynerden oluşan bir kent kurdu. Bugünkü açılış da bizi çok mutlu etti” ifadelerini kullandı.


“Antakya’mızın yeniden küllerinden doğup eski günlerine geleceğine biz kalben inanıyoruz”


Antakya ilçesinin yüzde 64’ünün depremde yerle bir olduğunu söyleyen Antakya Belediye Başkanı İbrahim Naci Yapar, “Medeniyetler başkenti dediğimiz Antakya’mızın yeniden küllerinden doğup eski günlerine, hatta eskisinden daha iyi bir noktaya geleceğine biz kalben inanıyoruz. Bu doğrultuda taşın altına hepimizin elini koyması gerekiyor. Bu nedenle hem bu tür açılışlarımız hem de sanayici ve iş insanlarımızın bizlerle uyum içinde hareket etmesi şehrimizi çok daha kısa bir zaman içinde özlediğimiz noktaya getirecek” şeklinde konuştu.


“Hatay’ın bunun gibi değerli yatırımlarla tekrar eski günlerine döneceğine inancımız tam”


Depremin vurduğu Hatay’ın değerli yatırımlarla tekrar eski günlerine döneceğine inandığını belirten firmanın Filo Operasyonları Lideri Birkan Çalışkan, “Müşterilerimize her zaman yanlarında olduğumuzu ve ‘bizimle ikinci elde güven ortamında alım-satım işlemlerini gerçekleştireceklerini’ hissettiriyoruz. Firmanın emin ellerde gelişmeye devam ettiğini görmek bizi son derece mutlu ediyor. Bu çerçevede bugün itibarıyla tarihi, kültürel değerleri ve geleneği ile bölgenin en önemli kentlerinden biri olarak konumlanan Hatay’da da halkımızla buluşmaktan gurur duyuyoruz. Hatay’ın bunun gibi değerli yatırımlarla tekrar eski günlerine döneceğine inancımız tam. Hatay bayimizin yaşanan felaketin ardından Hatay’ın yaralarını sarmak için gösterdiği özverili çabayı yakından görüyoruz. Birlik ve dayanışma ruhuyla bu zor günleri de atlatacak, yaralarımızı hep birlikte saracağız” dedi.


Ülke tarihinin en büyük doğal afetlerinden birinin 6 Şubat 2023 günü yaşandığını belirten bayi sahibi Halef Günay, “Bugün, ülkemizde yaşanan deprem felaketinin üzerinden bir buçuk yılı aşkın süre geçmiş olmasına rağmen o gün yaşanan acıları hala yüreğimizde hissediyoruz. Bayilik açılışımızı gerçekleştirmekten ötürü son derece heyecanlı ve gururluyuz. Otokoç 2. El’in yıllardır geliştirip mükemmel hale getirdiği, tüketicilere güven ve avantaj sağlayan imkanlar, açılışını gerçekleştirdiğimiz bayiliğimiz sayesinde artık Hatay çevresinde yaşayan vatandaşlarımız için de ulaşılabilir duruma gelirken, bir yandan da kıymetli şehrimizde deprem felaketi sonrasında hayatın yeniden tesisine öncülük etmek açısından önemli bir adım olma özelliği taşıyor” ifadelerini kullandı.


Açılışa Hatay Vali Yardımcısı Gökay İçen, Antakya Belediye Başkanı İbrahim Naci Yapar, Defne Belediye Başkanı Halil İbrahim Özgün, il protokolü, Otokoç Otomotiv Şirket Lideri İnan Ekici, 2. El ve Filo Operasyonları İş Birimi Lideri Birkan Çalışkan, Pazarlama ve Dijital Platformlar Lideri Esra Arslanbaş Kaynak, 2. El Perakende ve Network Lideri Taylan Filiz, bayi sahipleri, Halef Günay ve Adnan Günay’ın yanı sıra davetliler katıldı.



Depremin yaralarının sarıldığı Hatay’da Otokoç 2. El’in bayisi açıldı

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
İstanbul Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy, Ali Kuşçu eserler sergisine katıldı İstanbul Rami Kütüphanesi’nde düzenlenen "Semerkant’tan İstanbul’a Ali Kuşçu ve Çevresi Yazma Eser Sergisi", Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy’un da katıldığı törenle açıldı. Türk tarihinde astronomi, fizik, matematik gibi birçok alanda çalışmalar yaparak bilime öncülük yapan Ali Kuşçu’nun vefatının 550. yıl dönümü münasebetiyle hazırlanan "Semerkant’tan İstanbul’a Ali Kuşçu ve Çevresi Yazma Eser Sergisi", Rami Kütüphanesi’nde açıldı. Türkiye Yazma Eserler Kurumu Başkanlığı (YEK) ve Türkiye Bilimler Akademisi (TÜBA) tarafından hazırlanan serginin açılışına Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy, TÜBA Başkanı Prof. Dr. Muzaffer Şeker, Türkiye Yazma Eserler Kurumu Başkanı Dr. Coşkun Yılmaz, Prof. Dr. İhsan Fazlıoğlu ve akademisyenler katıldı. “Bu bakış ve anlayış İstanbul’u bilim, kültür ve sanatın merkezi yapmıştı” Programda konuşan Bakan Ersoy, “İster bir beylik, ister Selçuklu ve Osmanlı gibi bir cihan devleti olsun Türkün yönetimi altında, töremizin gereği olarak âlim daima el üstünde tutulmuş, baştacı edilmiştir. İlim, Türk-İslam medeniyetinde her şart altında aranıp bulunması, âlim ise himaye ve muhafaza edilmesi gereken bir hazine olarak görülmüştür. Çağ açıp çağ kapatan Fatih Sultan Mehmed, cihan sultanlığının yanında ilim sahasında da zamanının çok ötesinde bir lider, çok iyi yetişmiş ve sürekli kendini geliştirme, araştırma ve öğrenme çabasında olmuş eşsiz bir insandı. Bu bakış ve anlayış İstanbul’u bilim, kültür ve sanatın merkezi yapmıştı. Ali Kuşçu da Akkoyunlu elçisi olarak geldiği İstanbul’da bizzat Fatih tarafından kalmaya ikna edilmiş; bu büyük âlim üzerine aldığı vazifeyi tamamladıktan sonra gelip İstanbul’a yerleşmiştir” dedi. “İfade etmeliyim ki eski âlimlerimizin adanmışlığı beni her daim şaşırtmaktadır” Bakan Ersoy, “Uluğ Bey gibi, Kadızâde-i Rûmî ve Kâşî gibi çağın en önde gelen âlimlerinin ilim ocağında pişen ve yetişen Ali Kuşçu, matematik, astronomi, dil bilgisi, kelam ve fıkıh alanlarında eserler vermişti. İfade etmeliyim ki eski alimlerimizin adanmışlığı beni her daim şaşırtmaktadır. Günümüz imkânlarından çok çok uzak koşullar altında kendisini çok farklı alanlarda yetiştirebilmek, yetinmeyip bu sahalarda eser vermek ve bunun da ötesinde öncü olmak, ufuk açmak; asırlar sonra bile söylediğin sözün, ortaya koyduğun bilginin geçerli olmasıdır. Bizim medeniyetimizde bu silsile o denli uzun, isimler ve çığır açtıkları alanlar o kadar fazla ki insan hayret ve hayranlık duygusunu üzerinden atamıyor” şeklinde konuştu. “Çocuklarımızın ve gençlerimizin varisleri oldukları muazzam medeniyet mirasını inşa edenleri bilmesi elzem” Bakan Ersoy, “Özellikle çocuklarımızın ve gençlerimizin varisleri oldukları muazzam medeniyet mirasını inşa edenleri bilmesi elzem. Eğer optik deyince İbnü’l-Heysem, algoritma deyince El Hârizmî, robotik deyince Cezeri, tıp deyince İbn-i Sina, bulaşıcı hastalıklarla imtihan edildiğimiz günümüzde Akşemseddin, yaşadığımız atom çağında Cabir bin Hayyan gibi isimler çocuklarımızın aklına gelmiyorsa; Newton ve Galileo biliniyor ama Birunî bilinmiyorsa hepimizin şapkamızı önümüze koyup düşünmesi gerekir. Bakanlık olarak kültür, sanat, tarih, bilim gibi farklı başlıklarda yürüttüğümüz her projede, inşa ettiğimiz her eser ve gerçekleştirdiğimiz her etkinlikte bu husus daima önceliklerimizden biri olmuştur. Ziyaretçilerimizi bilgilendirmek kadar öğrenmeye, araştırmaya dair kişisel bir merak uyandırmak bizim için değerlidir. Kültür-sanat merkezlerimizden müze ve kütüphanelerimize geliştirdiğimiz uygulamalar, eğitim çalışmaları, sempozyum, söyleşi ve konferanslar ve elbette sergiler öğrenmeye dair bir teşvik olarak değerlendirilebilir” dedi. “Bugün bilimin geldiği seviyenin temelleri kâğıt ve mürekkepten oluşmaktadır” Bakan Ersoy, sözlerine şöyle devam etti: “Yazma Eserler Kurumu Başkanlığımızın nasıl bir mirasın sorumluluğunu omuzladığını da bu noktadan hareketle daha iyi anlayabiliriz. Bugün bilimin geldiği seviyenin temelleri kâğıt ve mürekkepten oluşmaktadır. Kelime kelime, sayfa sayfa yüzlerce yıllık birikimi yaşatma, yayma ve geleceğe aktarma görevini yerine getirmek kolay değildir. Zarar görmesi endişesiyle sayfalarına dokunmaktan çekindiğimiz, kimi zaman ikinci bir nüshası dâhi olmayan el yazmaları bugün en iyi şekilde restore ediliyor, tıpkıbasımlarla çoğaltılıp yayınlanıyor ve dijitalleştirilip en güvenli şekilde herkesin kullanımına sunulabiliyor” ifadelerini kullandı. Türkiye Yazma Eserler Kurumu Başkanı Dr. Coşkun Yılmaz ise, “Ali Kuşçu’nun bizim tarihimizdeki yeri astronomi ve matematik alanındaki şahsiyet olmasıyla öne çıkıyor. Fakat Fatih Sultan Mehmet gibi Türk tarihinde emsali bulunmayan bir büyük padişahın ilgisine mazhar olması, özel davet ile getirmesi, çevresi ile birlikte geldiği topraklara gelmesi ve geldiği coğrafyanın ilim, düşünce fikrini geliştirmesi itibarıyla Osmanlı eğitim sisteminde de önemli bir yeri oldu” dedi. Konuşmaların ardından Bakan Ersoy ve beraberindekiler toplu hatıra fotoğrafı çekildi.