DÜNYA - 09 Aralık 2024 Pazartesi 12:45 | Son Güncelleme : 09 Aralık 2024 Pazartesi 12:47

Esad'ın başkanlık sarayında sessizlik hakim

A
A
A

Suriye'de muhaliflerin Esad rejimini devirmesiyle başkent Şam'daki Başkanlık Sarayı sessizliğe gömüldü.


Suriye'de Esad rejiminin devrilmesiyle ülke geçiş dönemine girdi. Muhaliflerin başkent Şam'da kontrolü sağlamasıyla halk kutlamalara devam ederken, Esad'ın başkanlık sarayı da sessizliğe gömüldü. Sarayda konuşlanan muhalif askerler, kendi kontrollerine geçmeden yağmaya uğrayan sarayda temizlik çalışmalarını sürdürüyor. Muhalif grupların sarayı yeni yönetim için hazırladığı öğrenilirken, sarayın tüm giriş ve çıkışlarında kontrol noktalarında mevzilendiği görüldü.

Veysel Korkmaz-Ahmet Arslan

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Antalya Türkiye’den Şam’a ilk uçuş 23 Ocak’ta Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Abdulkadir Uraloğlu, 23 Ocak’ta başlayacak Türk Hava Yolları’nın Şam seferlerinin, Suriye’de BAAS rejiminin devrilmesinin ardından ülkede başlayan yeni dönemin en büyük göstergesi olduğunu söyledi. Uraloğlu, Türk Hava Yolları Yönetim Zirvesi 2025 etkinliğinde yaptığı konuşmada, “Haftada 3 frekans olarak planladığımız THY’nin Şam seferleri Suriye’de istikrarın tesisi, geçiş sürecinin tamamlanması ve tüm Suriyelileri kucaklayan bir sistemin inşası için çok önemli bir adım daha atılmış olacaktır. Suriye’de emniyet ve hava seyrüsefere ilişkin eksikliklerin giderilmesi amacıyla gerekli uzmanlık ve destekleri sağlıyoruz. Aynı şekilde Türk Hava Yolları’nın da Şam’a bir heyet göndererek gerekli incelemeleri yaptığını ifade etmek isterim. Haftada 3 frekans olarak planladığımız THY’nin Şam seferleri Suriye’de istikrarın tesisi, geçiş sürecinin tamamlanması ve tüm Suriyelileri kucaklayan bir sistemin inşası için çok önemli bir adım daha atılmış olacaktır” dedi. Bakan Uraloğlu, 10 yıl aradan sonra Bingazi’ye yeniden başlatılan uçuşların büyük bir adım olduğunu vurguladı. Haftada 3 frekans olarak planlanan seferlerin Libya’nın istikrarına katkı sunacağını ifade eden Uraloğlu, “Bingazi seferlerinin Trablus ve Bingazi’den gelecek talepler doğrultusunda artacağına inanıyorum. Bu gelişme, havacılık sektörümüzün bölgedeki etkinliğini daha da artıracak” dedi. Bakan Uraloğlu, İstanbul Havalimanı’nda 2024 yılında 517 bin 285 uçak trafiği gerçekleştiğini ve 80 milyon yolcuya hizmet verildiğini belirterek, 2025’te uygulanacak olan “Eş Zamanlı Bağımsız Üçlü Paralel Pist Operasyonları” ile İstanbul Havalimanı’nın Avrupa’nın en yoğun havalimanı olarak liderliğini sürdüreceğini vurguladı. Küresel havacılık sektöründe etkili olmak adına Çin, Hindistan ve Avrupa Birliği ile iş birliği çalışmalarının sürdüğünü belirten Bakan Uraloğlu, "Havacılık sektöründe geldiğimiz nokta, Türkiye’yi bir transit merkez haline getirmiştir. Bu başarıda emeği geçen herkes, özellikle Türk Hava Yolları ailesi, bu gururu fazlasıyla hak etmektedir" dedi.
Ankara TUA ile Axiom Space arasında Türk uzay sanayi için tedarik zinciri iş birliği imzalandı Türk uzay sanayi ekosistemi için potansiyel tedarik zinciri fırsatlarını araştırmak ve belirlemek amacıyla TUA ile Axiom Space arasında iş birliği imzalandı. TUA’dan yapılan açıklamaya göre, TUA ile Axiom Space, kurulması planlanan Axiom Uzay İstasyonu ve diğer Axiom Space faaliyetlerinde yer alacak Türk uzay sanayi ekosistemi için potansiyel tedarik zinciri fırsatlarını araştırmak ve belirlemek amacıyla iş birliğine imza attı. Bu kapsamda, iki taraf uzay teknolojisi, havacılık, tekstil, malzeme bilimi, ileri üretim, iletişim ve yaşam bilimleri gibi alanlarda karşılıklı iş birliğini içeren bir Mutabakat Zaptı (MoU) imzaladı. Bu iş birliği doğrultusunda, Türkiye’nin genç nüfusunun uzay faaliyetlerine dahil edilmesi, geleceğin astronotları, mühendisleri, bilim insanları ve liderlerine ilham verilmesi hedefleniyor. Aynı zamanda, uzay endüstrisinin sürdürülebilirliğini desteklemek ve diğer endüstrilerde inovasyon fırsatları oluşturmak da önemli çıktılar arasında yer alıyor. TUA ve Axiom Space’in ortak hedefleri Açıklamada, TUA ve Axiom Space arasındaki iş birliğinin temel hedefleri arasında, “Araştırma ve keşfetme amacıyla kullanılabilecek bir laboratuvar kurmak. Mikro yerçekimi ortamından yararlanan üretim tesisleri oluşturmak. Derin uzay görevleri için uzay malzemelerini test etmek ve teknolojileri doğrulamak için bir platform sağlamak. Alçak Dünya yörüngesinde (LEO) ulaşım, lojistik ve diğer hizmetler için bir merkez inşa etmek. İletişim ve gözlem için yeni platformlar geliştirmek. Profesyonel astronotlar için bir eğitim alanı oluşturmak” yer aldığı ifade edildi. Bu hedefler doğrultusunda, Türkiye’de belirli modüllerin ortak üretilmesi hedeflenirken, bu çalışmanın Türk uzay sanayii için önemli kazançlar sağlayacağı ve sektörün uluslararası boyutta güçlenmesine katkı sunması amaçlanıyor. İş birliğine ilişkin açıklamalarda bulunan Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mehmet Fatih Kacır, Türkiye olarak, uzay teknolojileri alanında uluslararası iş birlikleriyle güçlü bir konuma doğru ilerlediklerini kaydetti. Kacır, Axiom Space ile imzalanılan bu Mutabakat Zaptı’nın Türk uzay sanayii için bir kilometre taşı olmanın yanında aynı zamanda bilim, teknoloji ve yenilikçi üretim kabiliyetlerimizi dünyaya tanıtma fırsatı olduğunu belirtti. “Türkiye, yakın zamanda yıllık 1 trilyon dolara erişecek küresel uzay ekonomisinden daha fazla pay alacak” Bu iş birliğinin, Türkiye’nin küresel uzay ekosistemindeki rolünü güçlendirecek ve genç nesillerimizin uzaya olan ilgisini artırarak, onları bu büyük vizyonun birer parçası yapacağını söyleyen Kacır, şu ifadeleri kullandı: “Her iki tarafın da kabiliyetlerini ortak bir paydada birleştirdiği bir sinerji doğacak. Uzay teknolojisi, havacılık, tekstil, malzeme bilimi, ileri üretim, iletişim ve yaşam bilimleri gibi pek çok alanda karşılıklı iş birliğini beraberinde getirecek. Türkiye, gerçekleştireceğimiz projelerle, yakın zamanda yıllık 1 trilyon dolara erişecek küresel uzay ekonomisinden daha fazla pay alacak. Havacılıkta muazzam bir ivme yakaladık. Uydu teknolojilerinde sayılı ülkeler arasına girmemizi sağlayacak projeler gerçekleştirdik. Atacağımız bu adımlarla uzay teknolojilerinde yeni kazanımlar elde etmeyi hedefliyoruz. Sayın Cumhurbaşkanımızın liderliğinde sürdürdüğümüz Milli Teknoloji Hamlesi ile ülkemizin elde ettiği üretim ve mühendislik kapasitesinin böylesine önemli projelerde yer alması, teknolojik bağımsızlığımızı destekleyecek ve Türkiye’nin uzay alanında bir marka haline gelmesine katkı sağlayacak. Bu önemli birlikteliğin ülkemiz ve insanlık için hayırlı olmasını diliyorum." “Uzay teknolojilerinde elde edeceğimiz her bir kazanım ülkemize katma değer sunacaktır” TUA Başkanı Yusuf Kıraç ise Türk Uzay Bilim Misyonu kapsamında iş birliği sürdürülen Axiom Space ile Türkiye’nin uzay sanayiindeki gücünü uluslararası arenaya taşıyacak önemli bir adım attıklarını belirterek, “Türkiye Uzay Ajansı ile Axiom Space, kurulması planlanan Axiom Space Uzay İstasyonu ve diğer Axiom Space faaliyetlerinde yer alacak Türk uzay sanayii ekosistemi için potansiyel tedarik zinciri fırsatlarını araştırmak ve belirlemek amacıyla önemli bir iş birliğine imza atıyor. Bu anlaşma, sadece sanayimize yön vermekle kalmayacak; aynı zamanda gençlerimize uzayın sınırsız imkanlarını keşfetme fırsatı sunarak, onları geleceğin liderleri, mühendisleri ve bilim insanları olmaları için teşvik edecektir. Türkiye’nin inovasyon ve teknoloji üretimindeki yetkinliklerini uzay ekosistemine taşıyarak uluslararası arenada söz sahibi olmasını sağlayacaktır. Uzay teknolojilerinde elde edeceğimiz her bir kazanım hem bilimsel hem de ekonomik açıdan ülkemize katma değer sunacaktır. Bu süreçte, tüm paydaşlarımızı bu önemli yolculuğun bir parçası olmaya davet ediyorum” ifadelerini kullandı.