GÜNDEM
18 Kasım 2024 Pazartesi - 09:40 Çeyizinden kalan dikiş makinesiyle yular dikmeye başlayan Nezahat usta, evinin odasında diktiği eyerleri 81 ile satıyor Hatay’da yaşayan Nezahat Yeni, ‘Destan’ isimli atlarına yular yaparak çıktığı yolda evinin odasında eyer üretip Türkiye’nin 81 iline satarak para kazanmaya devam ediyor. Dörtyol ilçesinde yaşayan Nezahat Yeni, 2016 yılında ‘Destan’ isimli atına yular dikerek eyercilik macerasına başladı. Deprem sonrası evinin odasında eyer dikmeye devam eden Yeni’nin en büyük destekçisiyse eşi İrfan Yeni olmuş durumda. Ev hanımı olan ve çeyizinden kalan dikiş makinesiyle eyer dikmeye başlayan Yeni’nin diktiği eyerler Türkiye’nin 81 ili başta olmak üzere yurt dışına da satılıyor. Eyerlerin fiyatlarıysa 20 bin TL bandında. “İlk başta ufak bir dikiş makinemle başladım ve sonra üç dört tane daha sanayi tipi dikiş makinesi aldım” At eyeri üreten kadın girişimci 46 yaşındaki Nezahet Yeni, “6 Şubat depreminde evimiz zarar gördü ve Adana’daki köye evimize gittik. Bir süre orada kaldıktan sonra dükkanı açtık ve memleketimize geri döndük. Serüvenimize kaldığımız yerden devam ediyoruz. 2016 yılında kendi Destan adında atımız vardı, serüvenimiz ona yular yaparak başladı ve sonrasında eyer yaparak devam ediyor. Atımıza yaptığımız yular ve diğer eyer gibi malzemelerden tüm insanlar istedi, onlara da yaptık ve daha sonrasında Türkiye’nin 81 iline ve yurt dışına bu eyerlerden gönderimizi yapıyoruz. İlk başta ufak bir dikiş makinemle başladım ve sonra üç dört tane daha sanayi tipi dikiş makinesi aldım. Şu an onlarla üretimi yapıyorum. Eşim en büyük destekçim o iskeletlerini yapıyor. Müşterilerimiz istediği renkleri söylüyor bizde onlara göre eyerlerimizi makinada dikip gönderim yapıyoruz. Müşterilerimiz telefon ederek memnun kaldıklarını ve çok beğendiklerini söylüyorlar. A kaliteli derimizden eğer yapıyoruz ve eyerlerin 5 yıl ömrü oluyor. Ev hanımıydım 10 yıl önce başladım halen bu işi yapıyorum ve kazandıkça dükkanımı da yaptım. Evimde üretiyorum ve dükkanıma gönderiyorum. Eyerlerimizin maliyeti 20 bin TL ve biz 3 bin TL kar ediyoruz” ifadelerini kullandı. “Benim en büyük destekçim eşim, eşimin en büyük destekçisi de benim” Eşine destek olan İrfan Yeni, el birliğiyle çalıştıklarını belirterek “Benim Destan adında atım vardı; atıma bir yular lazım oldu eşimden bu yuları yapmasını istedim, yaptık çok da güzel oldu. Bizim serüvenimiz bir yularla başladı. Yularını yaptık ondan sonra başlık, koşum ve dizginlerini de yaptık. Kesimlerini ve kaba işlerini ben yapıyorum. Eşim dikiyor, dikim işi de bittikten sonra beraber montajını yapıyoruz çok güzel bir üretim meydana çıkıyor. Benim en büyük destekçim, eşim, eşimin en büyük destekçisi de benim ”dedi.
18 Kasım 2024 Pazartesi - 09:39 Milli karakol gemisi TCG AKHİSAR yerli ve milli silah sistemleriyle dikkat çekiyor Mavi vatanın bekçisi açık karakol gemisi TCG AKHİSAR yerli ve milli silah sistemleriyle dikkat çekiyor. İnşası devam eden gemi yüzde 80 oranında yerlilik oranına sahip olacak. Gemi hakkında bilgi veren İstanbul Tersanesi Komutanı Tümamiral Recep Erdinç Yetkin, ”İstanbul’dan Kuveyt’e yakıt ikmalsiz seyir yapabilecektir. Gemimiz helikopter kaldırıp indirme kabiliyetine sahip olacaktır” dedi. Mavi vatanda keşif, gözetleme, karakol, Araştırma gemilerimizin korunması, insanı yardım, sancak ve varlık gösterme, tahliye harekatı gibi bir çok görevde yer alacak olan açık karakol gemilerinin inşası İstanbul Tersanesi Komutanlığı’nda devam ediyor. MİLGEM projesi çerçevesinde inşa edilen açık karakol gemisi TCG AKHİSAR’da Milli Savunma Bakanlığı Deniz Kuvvetleri Komutanlığına bağlı Dizayn Proje Ofisi’nde gerçekleştirilen MilGEM tasarımı esas alındı. Milli deniz topu kullanılacak Sahip olduğu kabiliyeti ve kullanılacak olan uzun menzili silahlarıyla mavi vatana etkin bir rol oynayacak. AK HİSAR’IN boyu 99,5 metre, genişliği 14.4 m, draftı 3,7, azami sürati 26 knots, tonajı 2 bin 300 ton ve 4 bin deniz milli seyir siasına sahip olacak. ASFAT ana yükleniciliğinde inşa edilen açık karakol gemisi yüzde 80 yerlilik oranına sahip. Gemi de ilk defa MKE tarafından üretimi yapılan 16 bin menzile sahip olan 76 milimetre milli deniz topu da kullanılacak. HAVELSAN, ASELSAN, MKE, ROKETSAN gibi büyük ölçekli firmalarında yer aldı gemi inşasında, gemi savar füzesi ATMACA, Milli Dikey Atım Sistemi-HİSAR O hava savunma sistemi kullanılacak. TCG AKHİSAR Aralık’ta kabul testlerine başlayacak. Açık karakol gemisi hakkında bilgi veren İstanbul Tersanesi Komutanı Tümamiral Recep Erdinç Yetkin, “Ana vatanda güçlü olmak için denizde güçlü olmak ve dünyada söz sahibi olabilmek için denizlerde var olmak vizyonu doğrultusunda gemilerimizin harbe hazır olması yeni inşa gemilerimizin devam etmesi ve bunların bakım idame yapması çok önemlidir. Deniz ticaret yollarımızın açık olması var olabilmek için güçlü ve güvenilir bir donanmaya ihtiyacımız bulunmaktadır. İstanbul Tersanesi Komutanlığı’nda şuan sorumluluğumuz altındaki 170 adet geminin bakımları idameleri ile üzerinde bulunduğumuz açık karakol gemisinin ilki olan TCG AKHİSAR gemimizin milli olarak yapılabilmektedir. Şuana kadar teslim ettiğim etmiş olduğumuz 4 adet ada sınıfı korvet ve 1 adette İstanbul fırkateyninden sonra açık karakol gemimizde de ilklere imza atmış durumdayız” diye konuştu. “Tüm silah ve sistemleri ülkemizde milli olarak gerçekleştirilmiştir” TCG AKHİSAR gemisinin Yüzde 80 oranında yerliliğe sahip olduğunu vurgulayan Tümamiral Yetkin, “MİLGEM tasarımı. Deniz Kuvvetleri Komutanlığı Dizayn Proje Ofisi tarafından tasarlanan ASFAT ana yükleniciliğinde inşa edilen bu geminin boyu 99,5 metre genişliği 14,4 metre draftı ise 3.7, metredir. Deplasmanı ise 2 bin 300 tondur. Bu gemilerimizde şuana kadar tüm silah ve sistemleri ülkemizde milli olarak gerçekleştirilmiştir. Yüzde 80 oranında yerliliğe sahip. 80’ne yakın firmamız aktif olarak yer almıştır. Komuta kontrol sistemleri Deniz Kuvvetleri Komutanlığı tarafından geliştirilen ve endüstrimize devredilen ADVENT savaş yönetim sistemi HAVELSAN tarafından. İlk kez bu gemiye monte edilen 76 mini metre milli deniz topu Makine Kimya Endüstrisi tarafından birlikte geliştirdiğimiz ve MKE tarafından bu gemiye konulan milli toplumuz yer almaktadır" ifadelerini kullandı. "İstanbul’dan Kuveyt’e yakıt ikmalsiz seyir yapabilecektir" Geminin yakıt ikmalsiz Kuveyt’e seyir yapabilme kabiliyetine sahip olacağını belirten Tümamiral Yetkin, "ASELSAN tarafından üretilen atış kontrol radarlarımız. Muhabere sistemleri, yakın hava savunma sistemlerimiz de ASELSAN tarafından tedarik edilmektedir. Milli deniz topumuz 76 mini metre olarak adlandırılmaktadır, menzili yaklaşık 16 bindir. Topun içerisindeki parçalar tamamen milli olarak üretilmiştir. Bundan sonraki devam gemilerinde de bu top kullanılacaktır. Silah sistemi olarak ROKETSAN tarafından geliştirilen güdümlü mermimiz ATMACA, milli dikey atış sistemimizde HİSAR O adını vermiş olduğumuz güdümlü mermiler de bu gemimizde yer alacaktır. Daha çevreci ve etkin makine kontrol sistemleriyle seyir siasını 4 bin 500 deniz milli olarak belirlemiş durumdayız. Bir başka ifadeyle gemimiz İstanbul’dan Kuveyt’e yakıt ikmalsiz seyir yapabilecektir. 104 personel ile görev yapacaktır. Gemimizde ayrıca ilave personel olarak 10 ton kapasiteli kaldırma kabiliyetine sahip bir helikopter pisti olup Sea Hawk helikopterleri de kaldırıp indirme kabiliyetine sahip olacaktır” şeklinde konuştu. 3 yılda bir gemi yapıldığını belirten Yetkin, “İlk defa bu gemimizde kullandığımız helikopter yakalama sistemi de yine bir başka firmamız tarafından yerlileştirmiş ve burada da kullanıma girecektir. Tasarımı ve fikri mülkiyet hakları Milli Savunma Bakanlığı’mıza ait olan bu gemimiz mavi vatanımızda keşif karakol, gözetleme, insanı yardım tahliye harekatı gibi bir çok faktörleri içerisine alan görev konfigürasyonuna sahip olacaktır. Sahip olduğu imkan kabiliyetleri ile daha etkin silahlara daha uzun menzilleri ile bu görevi layıkıyla yapacağına inanıyoruz. Daha önce 4 yılda yapılan bir gemi uyguladığımız yeni konsept sayesinde 3 yılda yapılabilir hale gelmiştir” ifadelerini kullandı.
18 Kasım 2024 Pazartesi - 09:38 Çeyizinden kalan dikiş makinesiyle yular dikmeye başladığı eyerleri 81 ile satıyor Hatay’da yaşayan Nezahat Yeni, ‘Destan’ isimli atlarına yular yaparak çıktığı yolda evinin odasında eyer üretip Türkiye’nin 81 iline satarak para kazanmaya devam ediyor. Dörtyol ilçesinde yaşayan Nezahat Yeni, 2016 yılında ‘Destan’ isimli atına yular dikerek eyercilik macerasına başladı. Deprem sonrası evinin odasında eyer dikmeye devam eden Yeni’nin en büyük destekçisiyse eşi İrfan Yeni olmuş durumda. Ev hanımı olan ve çeyizinden kalan dikiş makinesiyle eyer dikmeye başlayan Yeni’nin diktiği eyerler Türkiye’nin 81 ili başta olmak üzere yurt dışına da satılıyor. Eyerlerin fiyatlarıysa 20 bin TL bandında. “İlk başta ufak bir dikiş makinemle başladım ve sonra üç dört tane daha sanayi tipi dikiş makinesi aldım” At eyeri üreten kadın girişimci 46 yaşındaki Nezahet Yeni, “6 Şubat depreminde evimiz zarar gördü ve Adana’daki köye evimize gittik. Bir süre orada kaldıktan sonra dükkanı açtık ve memleketimize geri döndük. Serüvenimize kaldığımız yerden devam ediyoruz. 2016 yılında kendi Destan adında atımız vardı, serüvenimiz ona yular yaparak başladı ve sonrasında eyer yaparak devam ediyor. Atımıza yaptığımız yular ve diğer eyer gibi malzemelerden tüm insanlar istedi, onlara da yaptık ve daha sonrasında Türkiye’nin 81 iline ve yurt dışına bu eyerlerden gönderimizi yapıyoruz. İlk başta ufak bir dikiş makinemle başladım ve sonra üç dört tane daha sanayi tipi dikiş makinesi aldım. Şu an onlarla üretimi yapıyorum. Eşim en büyük destekçim o iskeletlerini yapıyor. Müşterilerimiz istediği renkleri söylüyor bizde onlara göre eyerlerimizi makinada dikip gönderim yapıyoruz. Müşterilerimiz telefon ederek memnun kaldıklarını ve çok beğendiklerini söylüyorlar. A kaliteli derimizden eğer yapıyoruz ve eyerlerin 5 yıl ömrü oluyor. Ev hanımıydım 10 yıl önce başladım halen bu işi yapıyorum ve kazandıkça dükkanımı da yaptım. Evimde üretiyorum ve dükkanıma gönderiyorum. Eyerlerimizin maliyeti 20 bin TL ve biz 3 bin TL kar ediyoruz” ifadelerini kullandı. “Benim en büyük destekçim eşim, eşimin en büyük destekçisi de benim” Eşine destek olan İrfan Yeni, el birliğiyle çalıştıklarını belirterek “Benim Destan adında atım vardı; atıma bir yular lazım oldu eşimden bu yuları yapmasını istedim, yaptık çok da güzel oldu. Bizim serüvenimiz bir yularla başladı. Yularını yaptık ondan sonra başlık, koşum ve dizginlerini de yaptık. Kesimlerini ve kaba işlerini ben yapıyorum. Eşim dikiyor, dikim işi de bittikten sonra beraber montajını yapıyoruz çok güzel bir üretim meydana çıkıyor. Benim en büyük destekçim, eşim, eşimin en büyük destekçisi de benim ”dedi.
Tiyatro eğitmeni Gamze Aşık’ın bir afişle gerçeğe dönüşen hayali herkese ilham oluyor
13 Kasım 2024 Çarşamba - 16:44 Tiyatro eğitmeni Gamze Aşık’ın bir afişle gerçeğe dönüşen hayali herkese ilham oluyor Ataşehir Belediyesi’nin hazırladığı yaşamın içinden hikâyeleri anlatan “Bizim Hikayemiz” programının yeni konuğu Drama ve Tiyatro Eğitmeni Gamze Aşık oldu. Çocukluğundan beri hayalini kurduğu tiyatro ve drama dünyasına adım atışını ve ardından bu alanda eğitmen oluşunu anlatan Gamze Aşık, kendi yolculuğunu örnek göstererek, herkese hayallerinin peşinden koşmaları için cesaret vermek istediğini belirtiyor. Ataşehir’de İçerenköy Mahallesi’nde yaşayan Gamze Aşık, hayatının dönüm noktasını 2016 yılında Ataşehir Belediyesi Neşet Ertaş Kültür Evi’nin önünde asılı bir afişte buldu. O afiş, Gamze Aşık’a çocukluğundan beri hayalini kurduğu tiyatro ve drama dünyasına açılan bir kapıydı. Ancak, içindeki heyecanla birlikte kendine güven eksikliği de yaşıyordu. Kayıt sürecinde defalarca git-gel yaşadı, ama sonunda cesaretini topladı ve o dünyaya adım atmaya karar verdi. “Sahneye çıkmak, ruhumun derinliklerine inmekti” İlk yıl sahneye çıkması beklenmiyordu; fakat bir şekilde sahnede buldu kendini. O an yaşadığı heyecan; alkışlar ve seyircinin ilgisiyle birleşince, bu deneyim onun için unutulmaz bir duygu haline geldi. Gamze Aşık, bu duygunun büyüsünü bir kez daha hissedince, tiyatronun hayatının vazgeçilmez bir parçası olduğunu anladı. “Sahneye çıkmak, benim için sadece bir gösteri değil, ruhumun derinliklerine inmekti” diyen Gamze Aşık, bu motivasyonla Kocaeli Üniversitesi’nde drama eğitimi almaya başladı. Eğitim sürecinde, birçok tiyatro atölyesine katıldı, usta isimlerden dersler aldı ve her fırsatta sahne arkasında çalışarak kendini geliştirdi. Öğrendiği her yeni teknik, onu daha da güçlendirdi ve sahneye olan tutkusunu ortaya çıkardı. “Eğitimim boyunca, her oyun ve her prova bana yeni bir şey öğretti” diyen Gamze Aşık, eğitimini tamamladıktan sonra drama sertifikasını alarak okullarda staj yapmaya başladı. Hem çocuklar hem de yetişkinlere dersler veriyor Hayallerini gerçekleştirdiği bir pozisyona ulaşarak, Ataşehir Belediyesi’nde drama ve tiyatro eğitmeni olarak işe başlayan Gamze Aşık, şu an İnal Aydınoğlu Kültür Merkezi’nde hem çocuklara, hem de yetişkinlere dersler veriyor. 2016 yılında eğitim aldığı dönemde doğan çocukların şimdi öğrencileri olmasının kendisine büyük bir mutluluk verdiğini ifade eden Aşık, “Onların gözlerindeki heyecanı görmek, beni her defasında yeniden motive ediyor” diyor. Kendi yolculuğundan ilham alarak, herkese hayallerinin peşinden koşmaları için cesaret vermek istediğini belirten Gamze Aşık, isteyen, hevesli olan herkesin bu süreçte başarılı olabileceğini, her bireyin kendi potansiyelini keşfetmesi gerektiğini vurguluyor. Hayallerinin peşinden koşan bir eğitmen “Sahnede, sadece bir oyun oynamak değil; insan ruhunu anlamak, duyguları paylaşmak ve birlikte büyümek önemli” ifadelerini kullanan Gamze Aşık, yaşadığı mutluluğun, kendisi için en büyük ödül olduğunu söylüyor. Gamze Aşık, her dersinde öğrencilere sadece teknikleri değil, aynı zamanda hayal kurmanın ve bunu gerçekleştirmek için çalışmanın önemini de aşılıyor. “Tiyatro, hayatın bir yansımasıdır. Sahneye çıkan herkes, kendi hikâyesini anlatma cesaretini göstermelidir” diyerek, sahneye adım atan her bireyin potansiyelini keşfetmesine olan inancını dile getiriyor. Hayallerinin peşinden koşarken, sadece kendisi için değil, geleceğin sanatçıları için de bir yol açıyor.
Çanakkale’de 101 anne, üniversite öğrencilerine ev yemekleri hazırladı
13 Kasım 2024 Çarşamba - 16:44 Çanakkale’de 101 anne, üniversite öğrencilerine ev yemekleri hazırladı Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi’nde (ÇOMÜ) öğrenciler, ‘Cumhuriyet’in 101. Yılında Çanakkale’nin 101 Annesi, Öğrencilerle Buluşuyor Projesi’ kapsamında 101 anne tarafından hazırlanan yemekleri yeme fırsatı buldu. ÇOMÜ PR Kulübü tarafından hazırlanan, ‘Cumhuriyet’in 101. Yılında Çanakkale’nin 101 Annesi, Öğrencilerle Buluşuyor Projesi’ kapsamında üniversite öğrencileri manevi annelerinin hazırladığı yemekleri tatma fırsatı buldu. Öğrenci Sosyal Etkinlik Merkezi’nde (ÖSEM) düzenlenen etkinlikte 101 annenin hazırladığı sarma, köfte, börek, tatlı ve içecekten oluşan yiyecekler öğrencilere sunuldu. Topluluğun akademik danışmanı ve ÇOMÜ Tarih Bölümü Öğretim Görevlisi Gökhan Bayram, “Cumhuriyetin 101’inci yılındayız ve 101’inci yılda Çanakkale’den 101 anne üniversitede öğrenim gören öğrencilere ikramlarda bulundular. Hiç biri birbirini tanımıyor. Hepsi buradaki üniversite öğrencilerini evlatları olarak görüyorlar. Her biri evlerinde yapmış oldukları kısır, börek, sarma, poğaça, tatlılar, tuzlular. Bunları manevi evlatları olarak kabul ettikleri öğrencilerle paylaşıyorlar. Burada Çanakkale’deki birlik, beraberlik ve dayanışma ruhunu da yansıtmış oluyoruz” dedi. 101 anne içinde olan ve öğrencilere yemek hazırlayan Öznur Benderlioğlu Doğangün, “Çok gururluyum. Çanakkale’ye, Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi gelen öğrenciler anne ve babalarından, ebeveynlerinden bize emanetler. O emanetler bizlerin evlatları, biz nasıl kendi çocuklarımızın yatağa aç girmesini istemiyorsak, onlarda muhtemelen aynı şeyleri düşünüyorlar. Onlara elimizden gelen her türlü desteği vereceğiz. Anneler olarak, hiç birimiz birbirimizi tanıyoruz. 101 anne bir araya geldik. Maharetlerimizi sergiledik. Her zaman desteğimiz devam edecek. Bu sadece küçük bir farkındalık hareketi. Eminim ki Çanakkaleliler, tüm çocuklarımıza sahiplenecek. Çünkü onlar bizim aydın geleceğimiz” diye konuştu. ÇOMÜ’de okuyan Halil İbrahim Sert, “Annelerimizden uzun süredir uzağız. Anne yemekleri, ev yemeklerinden uzak kalıyoruz. 101 annemiz bize ev yemeklerini getirdiler. Ev yemeklerine hasret kaldık. Onlara çok teşekkür ediyorum. Hepsinin ellerinden öpüyorum” şeklinde konuştu.
67 yaşındaki kadının ’itfaiyeci’ olma hayali gerçekleşti
13 Kasım 2024 Çarşamba - 16:44 67 yaşındaki kadının ’itfaiyeci’ olma hayali gerçekleşti Samsun Büyükşehir Belediyesi, küçüklüğünden beri itfaiyeci olmayı hayal eden 67 yaşındaki Nimet Saral’ın bu arzusunu yerine getirdi. Büyükşehir Belediyesi yaklaşık 2 yıldır Atakum Huzurevi Yaşlı Bakım ve Rehabilitasyon Merkezi’nde kalan Nimet Saral’ın çocukluk hayalini gerçekleştirdi. Hayatı boyunca itfaiyeci olmayı isteyen ancak şartlar nedeniyle bu hayalini bir türlü gerçekleştiremeyen Saral, Samsun Büyükşehir Belediyesinin desteğiyle bu arzusuna kavuştu. Büyükşehir, Saral’ın hayalini gerçekleştirmek için hemen harekete geçti ve onu Samsun İtfaiyesi’ne davet etti. Nimet Saral, Samsun İtfaiyesi’ne ilk adımını attığında onu bekleyen sürprizlerle karşılaştı. Tam donanımlı itfaiye kıyafeti ve üzerine takılan itfaiyeci kaskı Saral’ın hayalini gerçeğe dönüştürmenin ilk adımını oluşturdu. Hayalini gerçekleştirmenin mutluluğunu yaşadı İtfaiyecilik mesleğinin zorluklarını ve önemini daha yakından deneyimlemesi için Saral’a uygulamalı eğitim de verildi. İlk olarak itfaiye araçları ve ekipmanları tanıtıldı. Nimet Saral, farklı itfaiye araçlarını ve kullanılan ekipmanları inceledi. Ardından bir yangın söndürme simülasyonu yapıldı. Bu simülasyon sayesinde Saral, itfaiyeciliğin ne kadar titizlik ve cesaret gerektiren bir meslek olduğunu bizzat deneyimleme fırsatı buldu. Samsun İtfaiyesi’nin düzenlediği bu özel etkinlik, Nimet Saral için hayatının en anlamlı anılarından biri haline geldi. Hem eğitim boyunca yaşadığı heyecan hem de bu unutulmaz deneyimi yaşarken gözlerindeki mutluluk onun hayalini gerçekleştirmenin verdiği gururu gözler önüne serdi.
Başkan Aşgın’dan meclis üyelerine bütçe teşekkürü
13 Kasım 2024 Çarşamba - 16:25 Başkan Aşgın’dan meclis üyelerine bütçe teşekkürü Çorum Belediyesi’nin 2025 yılı tahmini gelir ve gider bütçesi Belediye Meclisi’nde oylanmasının ardından konuşan Belediye Başkanı Dr.Halil İbrahim Aşgın, özellikle Destek Hizmetleri Müdürlüğü bütçesine tüm meclis üyelerinin kabul oyu vermesinden dolayı CHP grubuna teşekkür etti. Çorum Belediyesi’nin 2025 yılı tahmini gelir ve gider bütçesi Belediye Meclisi’nde onaylandı. Çorum Belediye Başkanı Dr. Halil İbrahim Aşgın bütçe oylaması sonrasında yaptığı değerlendirmede Destek Hizmetleri Müdürlüğü, Yazı İşleri Müdürlüğü ve Strateji Müdürlüğü’ne ait 2025 yılı tahmini bütçesinin 32 meclis üyesinin tamamının kabul oyu ile meclisten geçtiğini belirtti. Destek Hizmetleri Müdürlüğü’nün bütçesinin önemine değinen Başkan Aşgın “Bizim bütün müdürlüklerimi işlerini çok iyi yapıyor ancak özellikle Destek Hizmetleri Müdürlüğümüze verilen 32 kabul oyundan dolayı CHP’li meclis üyelerine teşekkür ediyorum. Destek Hizmetleri Müdürlüğü bütün ihaleleri yapıldığı maddi konularla ilgili bir müdürlüğümüzdür. Muhalefet partisinin ekibimize olan inancı ve destekleri için teşekkür ediyorum” dedi. Meclis toplantısında CHP grubunu alkışlatan Başkan Aşgın, “Rabbimize hamdolsun iki yıldır Destek Hizmetleri Müdürlüğü tam güvenoyu alıyor. Bu da bizim istikrarlı duruşumuzun ve samimiyetimizin, akçeli işlerle işimizin olmadığının ve ihalelerde yanlış işimizin asla olmayacağının muhalefet partisi tarafından da tescilidir. Bu nedenle duyarlı davranışlarından dolayı CHP grubuna bir kez daha teşekkür ediyorum” diye konuştu.
Muğla’dan yola çıkan Umre kafilesi Mekke’ye ulaştı
13 Kasım 2024 Çarşamba - 16:11 Muğla’dan yola çıkan Umre kafilesi Mekke’ye ulaştı Muğla İl Müftülüğü’nün düzenlediği Umre programı kapsamında 426 kişilik kafile, Medine’deki ziyaretlerini tamamlayarak Mekke’ye ulaştı. Umreciler, kutsal topraklardaki ibadetlerini huzur içinde gerçekleştirmek için Darhadi Otel toplantı salonunda bir koordinasyon toplantısı gerçekleştirdi. Muğla İl Müftüsü ve kafile başkanı Yaşar Çapçı’nın başkanlığında düzenlenen toplantıya, Seydikemer İlçe Müftüsü Orhan Turan, Hac ve Umre Şefi Ahmet Emin Eryılmaz, grup sorumlusu hocalar ve irşat görevlileri katıldı. Toplantıda, Medine’de gerçekleştirilen ziyaret ve ibadet programlarının değerlendirilmesinin ardından Mekke’deki planlamalar ele alındı. Umrecilerin 16 günlük programı süresince ibadetlerini huzur içinde yapabilmeleri için alınacak önlemler ve detaylar görüşüldü. Medine’de konaklama ve ziyaret programlarının sorunsuz geçtiğini belirten Müftü Yaşar Çapçı, Mekke’de de Beyt-ül Haram ve çevresinde misafirlere en iyi hizmetin sunulmasının önemine dikkat çekti. Müftü Çapçı, organizasyonun en küçük ayrıntısına kadar titizlikle planlandığını ifade etti. Toplantıda, umrecilerin ibadetlerini en iyi şekilde gerçekleştirmeleri için alınan tedbirler ve yapılacak düzenlemeler katılımcılarla paylaşıldı. Ayrıca görüş alışverişinde bulunularak programın detayları tekrar gözden geçirildi. Muğla İl Müftülüğü kafilesi, Mekke’deki ziyaret ve ibadet programlarına devam ediyor.
KOAH ve astım hastalarına özel doğa yürüyüşü
13 Kasım 2024 Çarşamba - 16:07 KOAH ve astım hastalarına özel doğa yürüyüşü Türkiye’nin dört bir yanından Çankırı’ya gelen KOAH ve astım hastaları, Eldivan Bülbülpınarı Ekoturizm Rotasında doğa yürüyüşü yaparak rahat bir nefes aldı. Çankırı’da, Çankırı Valiliği ile çeşitli kurumların işbirliği ile gerçekleştirilen ’Daha Güçlü Bir Nefes Projesi’, KOAH ve astım hastalarına umut olmaya devam ediyor. Proje çerçevesinde doğayla buluşan KOAH ve astım hastaları, "Geleceğe Nefes, İnsanlığa Nefes" mottosuyla Eldivan Bülbülpınarı Ekoturizm Rotasında doğa yürüyüşü yaparak rahat bir nefes aldı. Yürüyüşü tamamlayan hastalar, kendilerine temiz havanın iyi geldiğini ve iyileşme süreçlerinde büyük önem taşıdığını belirtti. Tedavi görmek için Konya’dan Çankırı’ya gelen Yücel Yavuz, “Çankırı’daki bu projeye astım hastası olduğum için geldim. Projenin faydasını da gördüm. Mağaranın kesinlikle faydası var. Herkesin buraya gelmesini tavsiye ederim. Temiz havada yürüdük, bizi rahatlattı. Hastalığımda yüzde 70 oranında iyileşme olduğunu düşünüyorum. Rahat nefes alabiliyorum” dedi. Tedaviden sonra daha rahat yürüyebildiğini belirten Sevda Uysal, “Bu projeyi haberlerde gördüm. Araştırıp geldim. Çok memnunum iyi ki de gelmişim. Doğayla buluşunca nefesim daha çok açıldı. Daha rahat yürüdüm. Buraya geldiğimden bu yana hiç ilaç kullanmadım. Gayet güzel yokuş yürüyorum. Herkese tavsiye ederim” şeklinde konuştu. Çocuklarını tedavi ettirmek için Gaziantep’ten Çankırı’ya gelen Veysel Kartal ise, “Çocuklarım astım hastası olduğu için onları tuz mağarasına getirdim. Buranın havası çok güzel. Gaziantep’ten geldik. Umarım şifa buluruz” diye konuştu.
Muğla AFAD’dan gerçeği aratmayan eğitim
13 Kasım 2024 Çarşamba - 16:05 Muğla AFAD’dan gerçeği aratmayan eğitim Muğla İl Afet ve Acil Durum Müdürlüğü (AFAD), afetlere hazırlık çalışmaları kapsamında Türkiye İş Bankası Arama Kurtarma Ekibi’ne yönelik geniş kapsamlı eğitim ve tatbikat programı gerçekleştirdi. İki hafta süren programda, ekip üyelerine muhtemel bir deprem felaketinde etkili müdahale yöntemleri teorik ve pratik olarak öğretildi. AFAD ekipleri, afetlerde barınma ihtiyacını karşılamak için çadır kurma tekniklerini İş Bankası personeline aktardı. Ayrıca yangın güvenliği kapsamında, yangın anında güvenli tahliye yöntemleri ve yangın söndürme teknikleri uygulamalı olarak anlatıldı. Afet mağdurlarına psikolojik destek sağlama ve afet sonrası insani yardım süreçlerine ilişkin eğitimler de programda yer aldı. Katılımcılara, temel ilk yardım bilgileri ile acil durumlarda yapılması gereken müdahaleler detaylı olarak öğretildi. Eğitimler, afetlerin yalnızca fiziksel değil, psikolojik boyutuna da dikkat çekti. İş Bankası personeline, afet kurtarma ekipmanları, ilk yardım malzemeleri ve yangın söndürme araçlarının kullanımı konusunda ayrıntılı bilgi verildi. Eğitim programının sonunda düzenlenen tatbikatta, ekip üyeleri gerçek bir deprem senaryosunda nasıl hareket edeceklerini pratik etti. Enkaz altında kalan kişilerin yerinin ses dinleme cihazları ve diğer teknolojik ekipmanlarla tespiti, ardından güvenli kurtarma operasyonları uygulamalı olarak gerçekleştirildi. Muğla AFAD yetkilileri, bu tür eğitimlerin afetlere karşı hazırlıklı olmanın önemini vurgulayarak, toplumun her kesimini bu bilinçle hareket etmeye davet etti. Eğitim ve tatbikatın başarıyla tamamlanmasının ardından İş Bankası ekipleri, edindikleri bilgilerle daha güvenli ve etkili müdahaleler gerçekleştirebileceklerini ifade etti.
Coğrafi işaretli Adana kebabının inceliklerini ustasından öğrendiler
13 Kasım 2024 Çarşamba - 16:01 Coğrafi işaretli Adana kebabının inceliklerini ustasından öğrendiler Adana’da 13’ü kadın, 50 kursiyer, kebap yapmanın inceliklerini ustalarından öğrenip sertifikalarını aldı. Adana Ticaret Odası, Adana Kebap’ının gelecek kuşaklara aslına uygun lezzetiyle taşınabilmesi için 15’inci kez ’Tescilli Adana Kebabı Eğitimi’ düzenledi. ATOSEV tesislerinde iki gün süren uygulamalı eğitimde 13’ü kadın 50 kursiyer, Adana Kebabı yapımını ustalarından öğrendi. Farklı meslek grubundan kursiyerler, ilk olarak etten kıyma yapımını ardından kıymanın şişe geçirilmesini ve mangalda pişirilmesini öğrendi. Eğitim veren ustaları dikkatle dinleyen kursiyerler, pratik de yaptı. 2 gün süren eğitimin ardından 50 kursiyere sertifikaları verildi. Başkanı Yücel Bayram, emeği geçenlere teşekkür ederek, eğitimlerin devam edeceğini söyledi. "Adana Kebaba da kadın eli değecek" Kursiyerlerden Müzeyyen Çıkman, coğrafi işaret tescilli Adana kebabının yapılış sürecini merak ettiği için eğitimlere katıldığını anlatarak, “Adana kebabını, zırh çekmeyi, şişe dizmeyi ve tablacı salatası yapmayı çok güzel şekilde öğrendik. Güzel bir eğitimdi. Çok memnun kaldık” diye konuştu. Kebapçı açmak için kursa katıldığını anlatan Sevim Bilir, “Bu kurs çok güzel oldu. Kebabı zaten seviyordum ama burada püf noktalarını öğrendim. Kebapçı açmayı da zaten düşünüyorum. Kendim de aşçılık yapıyorum. Bu sertifikadan sonra kebapçı açacağım. Adana Kebaba da kadın eli değecek” dedi.