EKONOMİ - 14 Kasım 2024 Perşembe 16:12

Uluslararası sivil toplum kuruluşları GTO’da buluştu

A
A
A
Uluslararası sivil toplum kuruluşları GTO’da buluştu

Gaziantep Ticaret Odası (GTO), her yıl gerçekleştirerek geleneksel hale getirdiği ve uluslararası sivil toplum kuruluşlarıyla bölge önceliklerini masaya yatırdığı donör toplantısını “Uluslararası Kaynaklarla Bölgesel İşbirliğinin Geliştirilmesi ve Desteklenmesi” konu başlığıyla gerçekleştirdi.


2024 yılında bölgede yapılan projeler ve çalışmaların değerlendirilerek 2025 yılı planlamalarının yapıldığı toplantıda Avrupa İmar ve Kalkınma Bankası (EBRD), Alman Uluslararası İşbirliği Kuruluşu (GIZ), Uluslararası Göç Örgütü (IOM), Katar Hayır Kurumu (Qatar Charity), Sparkassenstiftung, Birleşmiş Milletler Kalkınma Programı (UNDP), Birleşmiş Milletler Mülteciler Yüksek Komiserliği (UNHCR), Birleşmiş Milletler Çocuklar İçin Uluslararası Yardım Fonu (UNICEF), Uluslararası Göç Politikaları Geliştirme Merkezi (ICMPD), Dünya Gıda Programı (WFP), Birleşmiş Milletler Nüfüs Fonu (UNFPA), World Vision, Gaziantep Kızılay Toplum Merkezi, Save the Children, WWF-Türkiye (Doğal Hayatı Koruma Vakfı), CARE International ve Islamic Relief Türkiye temsilcileri yer aldı.


“Elde ettiğimiz başarılarda uluslararası STK’ların katkısı büyük”


Toplantının açılışında yaptığı konuşmada GTO’nun yalnızca Gaziantep için değil tüm bölge kalkınması ve gelişimi için var gücüyle çalışan etkili ve öncü bir kurum olduğunu vurgulayan GTO Başkan Yardımcısı Taner Özdurak, “Biz, Gaziantep’in sosyal ve ekonomik hayatını canlandırmak adına bugüne kadar sayısız projeyi hayata geçirdik. Ülkemizin dört bir yanına ve uluslararası arenaya örnek teşkil eden başarılı çalışmalar ortaya koyduk. Bu projelerimiz, ulusal ve uluslararası ödüllerle taçlandırılırken, en büyük desteğimiz ve ilham kaynaklarımızdan biri de hiç şüphesiz uluslararası sivil toplum kuruluşlarıyla kurduğumuz güçlü işbirlikleri olmuştur. Dolayısıyla elde ettiğimiz başarılarda uluslararası STK’ların katkısı büyük. Mülteci krizinde, pandemide, depremde her zorlu ortamda bir araya geldik, çözüm ürettik” dedi.


“Bu dönemde işbirliklerimiz her zamankinden daha kritik”


Konuşmasının devamında küresel ve bölgesel zorlukların arttığı bir dönemde olduklarını ve bu dönemde kurulacak iş birliklerinin her zamankinden daha kritik olduğunu söyleyen Özdurak, “Bugün burada temsilcileri bulunan her kurumun öncelikleri, çalışma alanları ve misyonları farklı olabilir. Ancak dünyada yaşananlara karşı sessiz kalmamak, daha güvenli bir gelecek oluşturmaya rol almak gibi ortak amaçlarımız ve sorumluluklarımız olduğunu biliyoruz. Bu ortak amaç ve sorumluluklarımızdan biri de uluslararası kalkınma finansmanı kaynaklarının doğru gerekçelerle ihtiyaca uygun somut sonuçlar doğuracak alanlara yönlendirilmesidir. Bugün de tüm bu farkındalıklarımızla, 2025 hedeflerimizi en doğru şekilde planlayarak, hem küresel hem de bölgesel katkılarımızı ileriye taşımayı hedefliyoruz. Önümüzde yapılacak çok iş var” şeklinde konuştu.


Toplantının devamında GTO İş Geliştirme Danışmanı Figen Çeliktürk’ün moderasyonunda gerçekleştirilen oturumda GTO Dış İlişkiler ve Proje Geliştirme Müdürü Sezin Darvish, "2024 Yılı GTO Faaliyetlerinin Değerlendirilmesi ve 2025 Planlamaları" konulu sunum yaptı.


Toplantıya katılan uluslararası sivil toplum kuruluşu temsilcileri ise yaptıkları değerlendirmelerde GTO ile bugüne kadar yaptıkları iş birliklerinden duydukları memnuniyeti dile getirerek, bundan sonraki süreçte çalışmalarında özellikle deprem sonrası yerelin ihtiyaçlarına odaklanmanın doğru bir perspektif olduğunu belirtti.



Uluslararası sivil toplum kuruluşları GTO’da buluştu

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Ankara Noterlik Kanun Teklifi TBMM Genel Kurulunda kabul edildi Noterlik Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi, TBMM Genel Kurulunda kabul edilerek yasalaştı. TBMM Genel Kurulunda Noterlik Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi, kabul edildi. Kanuna göre, avukatlık stajına fiilen engel olmamak şartıyla herhangi bir işte sigortalı olarak çalışılması, avukatlık stajının yapılmasına engel olmayacak. Adli ve idari yargı hakim ve savcı adayları veya yardımcıları ile hakim ve savcılar hariç olmak üzere, kamu kurum ve kuruluşlarının kadro veya pozisyonlarında görev yapanlar da görev yeri saklı kalmak kaydıyla mahkemelerde yapılan staj sürecinde aylıksız veya ücretsiz izinli olarak avukatlık stajı yapabilecek. Kanunla noterlerin tatil gün ve saatlerinde çalışmasına ilişkin usul ve esaslar düzenleniyor. Noterlik Ücret Tarifesi, her yıl mart ayı yerine ocak ayı başında düzenlenecek. Noterliklerde yapılan işlemler ve düzenlenen kağıtlar sebebiyle ödenmesi gereken vergi, resim, harç, değerli kağıt bedelleri, noterlik ücretleri ile diğer işlem giderleri nakit olarak veya banka kartı, kredi kartı ve benzeri kartlar kullanılarak tahsil edilecek. Noterler bir önceki aya ait beyannameleri, her ayın ilk beş iş günü içinde hazırlanacak ve aynı süre içinde ilgili dairelere verilecek. Araç sicil ve tescil sistemi veri tabanında yer alan bilgilerin Karayolları Trafik Kanunu çerçevesinde kişi ve kurumlarla paylaşılması karşılığında sorgu veya dönen kayıt başına Türkiye Noterler Birliğince 2 lira işlem katılım payı alınacak. Kanuna göre, el yazısıyla imzalanarak hazırlanan noterlik işlemleri, güvenli elektronik imzayla Türkiye Noterler Birliğinin bilişim sistemine kaydedilecek. Türk Medeni Kanunu’nda yapılan değişiklikle adın değiştirildiği nüfus siciline kayıt ve Basın İlan Kurumunun ilan portalında ilan edilecek. Boşanma davası reddinin kesinleşmesinden sonra ortak hayatı kuramayan çiftlerin yeniden dava açabilmesi için gereken süre 3 yıldan 1 yıla indirilecek. Devlet üniversiteleri Çocuk İzlem Merkezi (ÇİM) kurabilecek. Etki ajanlığına ilişkin hüküm tekliften çıkarıldı.
Yozgat Kerkenes Harabeleri’nde Keykavus Kalesi surlarının yanı sıra yeni figürler keşfedildi Yozgat’ın Sorgun ilçesi Şahmuratlı Köyü sınırları içinde bulunan tarihi Kerkenes Harabeleri güncel kazısında yeni figürler keşfedildi. Sorgun Şahmuratlı köyünde yaklaşık 20 gündür devam etmekte olan kazılarda Keykavus Kalesi’ne ait surların bir bölümünün yanı sıra, bir adet ‘Haç’ sembolü ve bir adet de ‘Hayvan başı kabartması’ figürü bulundu. Yozgat Valisi Mehmet Ali Özkan kazı alanında incelemelerde bulunarak bilgi aldı. Özkan, “Sorgun ilçemiz Kerkenes kazı alanı bölgesindeyiz. Bölgede Amerika Florida Üniversitesi’nden bir hocamızın başkanlığında kazı çalışmaları devam ediyordu. Ancak bu sene Kültür ve Turizm Bakanımızın destekleri, hocamızın da koordinasyonu ve talebi ile birlikte İstanbul Üniversite’sinden Prof. Dr. Şevket Dönmez hocamız da burada bu sahada kendi alanında kazı çalışmalarını başlattı. Gerçekten bizler de hayretler içerisindeyiz. Yaklaşık 20 günlük kısa bir süre içinde hocam, kalenin dış duvarlarında hatta bir kısım da eser buluntularıyla birlikte çalışmalarına devam ediyor. Ben bu vesile ile hocamıza, Kültür ve Turizm Bakanlığımıza, emek veren arkadaşlarımıza ve kazıya katkı ve destekleriyle bizlerin yanında bulunan Sorgun Belediye Başkanımıza, Kaymakamımıza ve Kültür Müdürlüğü’ndeki ekip arkadaşlarımıza şükranlarımı sunuyorum” ifadelerine yer verdi. “15 günlük süreçte 300 metrelik surun, 15-20 metrelik bölümü açığa çıktı” Kerkenes Harabelerinde yapılan güncel kazı çalışması hakkında bilgi veren İstanbul Üniversitesi Arkeoloji Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Şevket Dönmez, henüz 15 günlük bir süreç olmasına rağmen Keykavus Kalesi’nde, Keykavus Kalesi’ni çevreleyen tahmini 300 metrelik surun yaklaşık 15-20 metrelik bölümü açığa çıkartmayı başardıklarını belirtti. “Konargöçer Türkmenlere ait bulgular var” Prof. Dr. Dönmez, “Bundan sonraki süreçte giriş kapısıyla, kalenin içinde çalışmalara devam edeceğiz. Şu an görünen noktada Roma ve erken Bizans dönemlerini kazıyoruz. Ama kalede bir Selçuklu Dönemi olduğunu biliyoruz. Bizim uzmanlığımız biraz daha Türk dönemi ve bu topraklardaki bizim 1000-1200 yıllık kültürümüzün açığa çıkması. Çünkü Anadolu arkeolojisinde Neolitik dönem, Roma dönemi, Helenistik dönem, Hitit dönemi çok iyi biliniyor ama bizim bu topraklardaki kendi öz kültürümüzü biraz daha açığa çıkararak vurgulamak istiyoruz. Bizi heyecanlandıran buluntular yüzeyde var. Yüzeyde konargöçer Türkmenlere ait çadır destek duvarları var. Yani bu bölge aslında Türkmenlerin de belki 300-400 yıl önce bir yaylak noktası durumunda. Bunları da saptamaya ve belgelemeye başladık” şeklinde bilgi verdi. Prof. Dr. Şevket Dönmez’in aktardığı bilgilere göre kazı esnasında bulunan ‘Haç’ ve ‘Hayvan başı kabartması’ figürü dinsel bir cemaat bulunduğuna ve bu bölgeyi korumak için kendi kültürlerinden, tılsımlardan faydalandıklarına işaret ediyor.