SAĞLIK - 13 Kasım 2024 Çarşamba 10:10

Pelvik taban rehabilitasyonu

A
A
A
Pelvik taban rehabilitasyonu

SANKO Üniversitesi Hastanesi’nden Uzm. Fizyoterapist Selver Seval Ergücen, pelvik taban rehabilitasyonunun sağlığa yapabilecek bir yatırım olduğunu söyledi.


Pelvik taban kaslarının leğen kemiğinin iç tabakasında yer alan mesane, rahim, prostat, rektum (Bağırsağın son kısmı) vb. organları destekleyen kas grubu olduğunu belirten Uzm. Fizyoterapist Ergücen, “Doğru fonksiyonda çalışamayan pelvik taban kasları zayıflar veya gevşeme fazını doğru yönetemez. Bunun sonucunda idrar kaçırma, kabızlık, pelvik ağrı, cinsel işlev bozuklukları, pelvik organ sarkmaları, idrar boşaltamama problemleri görülebilmektedir” dedi.


Pelvik taban rehabilitasyonu nedir


Uzm. Fizyoterapist Ergücen, pelvik taban rehabilitasyonunun pelvik taban kaslarını güçlendirmeye ve fonksiyonellik kazandırmaya yönelik egzersizler çeşitli solunum teknikleri, manuel terapi, biofeedback eğitimi, elektrik stimülasyonu, davranışsal terapi teknikleri, sağlıklı mesane ve bağırsak eğitimini içeren hastaların yaşam kalitesini arttırmaya ve pelvik taban kaslarının normal işlevlerini yerine getirmesine yardımcı olan bir tedavi bütünü olduğunu ifade etti.


Koruyucu pelvik taban rehabilitasyonu nedir


Koruyucu pelvik taban rehabilitasyonu olarak tanımlanan pelvik taban kaslarının düzenli olarak güçlendirilmesi ve doğru şekilde çalıştırılmasının pelvik taban kaslarının fonksiyon kaybını önlemeye yardımcı olduğunu anlatan Uzm. Fizyoterapist Ergücen, bu rehabilitasyondan özellikle fayda görecekleri ve faydalarını şöyle sıraladı:


“Hamilelik ile doğum pelvik taban kaslarının zayıflamasına ve idrar kaçırma problemlerine neden olabilmektedir. Doğum esnasında zorlamaya bağlı da pelvik taban kaslarında sarkmalar görülebilmektedir. Yaşla birlikte pelvik taban kasları güç kaybeder. Pelvik taban rehabilitasyonu yaşa bağlı kas zayıflamasını yavaşlatır ve idrar kaçırma gibi sorunların ortaya çıkmasını önleyebilmektedir. Ağır kaldırma gibi fiziksel aktivite ve sporla ilgilenen bireylerin pelvik taban kaslarının güçlü olması yaralanmaları ve kas zorlamalarını önleyebilmektedir. Yapısal ve genetik olarak bazı bireyler pelvik taban sorunlarına daha yatkındır. Düzenli pelvik taban eğitimi bireylerin ileride yaşayabilecekleri problemleri önlemektedir. Pelvik taban problemleri çözülemediği taktirde cerrahi müdahale gerekebilmektedir. Rehabilitasyon, cerrahi riskleri ve ihtiyaçları azaltabilmektedir. Pelvik taban kaslarının güçlü olması karın içi basıncı dengeler ve duruşu destekler. Aynı zamanda mesane ve bağırsak kontrolünü iyileştirip genel sağlık üzerinde etkilidir.”


Pelvik taban rehabilitasyonun koruyucu olarak uygulanmasının, bireyin sağlığını uzun vadede korumak için yapılabilecek önemli bir yatırım olduğunun altını çizen Uzm. Fizyoterapist Ergücen, sözlerini şöyle tamamladı:


“Kasların güçlendirilmesi, sadece mevcut şikayetleri azaltmakla kalmaz aynı zaman da bu bölgedeki organların uzun vadeli işlevini korumaya da katkıda bulunur. Hayat kalitenizi korumak ve artırmak için pelvik taban terapistine başvurmalısınız.”


Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Gaziantep Gaziantep Zoo Parkı’nda bin 100 doğum sevinci yaşandı Büyüklüğü ve barındırdığı hayvan türleri bakımından Türkiye’nin en büyük, Avrupa’nın üçüncü ve dünyanın da dördüncü büyük hayvanat bahçesi olan Gaziantep Doğal Yaşam Parkı’nda bu yıl bin 100 yavrunun doğum sevinci yaşandı. 400 türden 7 bin 500 bin hayvana ev sahipliği yapan Gaziantep Doğal Yaşam Parkı’nın nüfusu yeni doğumlarla artmaya devam ediyor. Yılda ortalama 5,5 milyon ziyaretçinin ağırlandığı Gaziantep Doğal Yaşam Parkı’nda zebradan lamaya, yaban keçileri ve koyunlarından geyikler ile kanguru gibi birçok türde yeni doğum sevinci yaşanıyor. Birçok yırtıcı hayvan türü başta olmak üzere filden kızıl geyiğe, lamadan zebraya ve maymunlardan aslanlara kadar çok sayıda canlıyı bünyesinde barındıran Gaziantep Doğal Yaşam Parkı’nda dünyaya gelen yeni yavrularla hayvan sayısı da arttı. Yaklaşık 1,5 milyon metrekare yeşil alan üzerinde kurulu, aralarında evcil ve yırtıcı hayvanlarında yer aldığı 400 türden 7 bin 500 bin hayvana ev sahipliği yapan Gaziantep Doğal Yaşam Parkı’nda dünyaya yeni gelen cüce keçilerinin yavruları özellikle çocuk ziyaretçilerin ilgi odağı oldu. Yılda iki kez gebe kalan ve her doğumda 2-3 adet yavru veren cüce keçileri kucağına alan ziyaretçiler, yavru keçileri doyasıya sevdi. Ziyaretçiler, son derece sevimli ve cana yakın olan Batı Afrika kökenli ve minyatür hayvanlar olarak bilinen cüce keçilerle fotoğraf çektirmeyi de ihmal etmedi. Gaziantep Büyükşehir Belediyesi Doğal Hayatı Koruma Dairesi Başkanı Celal Özsöyler, Avrupa’da ve Türkiye’de doğurganlık oranı en yüksek doğal yaşam parkı olduklarını söyledi. Gaziantep Doğal Yaşam Parkı’nın tür ve alan bakımından Türkiye’nin en büyük, Avrupa’nın üçüncü ve dünyanın ise dördüncü büyük doğal yaşam parkına sahip olduklarını belirtti. Ocak ayından bu yana birçok hayvan türünde bin 100 doğumun gerçekleştiğini belirten Özsöyler, “Parkımızda hayvanların doğal ortamlarına uygun barınaklar dizayn ettiğimiz için hayvanlar mutlu bir şekilde yaşamlarını sürdürüyorlar. Buda hayvanların üreme miktarlarını artırıyor. 2024 yılında Gaziantep Doğal Yaşam Parkı’mızda 1100 doğum gerçekleşti. Dünyaya yeni gelen yavrular arasında balıklar, yılanlar, kanatlı hayvanlar, kangurular, aslanlar, kaplanlar, kızıl geyikler, ceylanlar ve karacalar gibi tüm hayvanlar doğumlarını gerçekleştirdi. Yeni doğumlar her geçen gün tür ve hayvan sayımızın artmasına neden oluyor. Bu durumda hayvanların parkımızda ne kadar mutlu ve üremeye de ne kadar meyilli olduklarını göstermektedir” dedi. Doğal ortamlarına yakın alanlarda barınan, iyi beslenen hayvanların çok mutlu ve huzurlu olduğunu belirten Özsöyler, bu durumun hayvanların doğurganlığını artırdığına dikkat çekerek, “Parkımızdaki hayvanlar mutlu oldukları için doğurganlık oranları yükseliyor. Yazlık, kışlık barınaklarımızda mutlu olan hayvanlarımız doğum yapıyor. Hayvanlarımız mutlu olmasa üreme yapamazlar” diye konuştu.