GÜNDEM - 22 Eylül 2024 Pazar 12:10

İşitme cihazı 7 yaşındaki Ecrin’i başarıya ulaştırdı

A
A
A
İşitme cihazı 7 yaşındaki Ecrin’i başarıya ulaştırdı

Gaziantep’te yaşayan doğuştan işitme engelli 7 yaşındaki Ecrin Oygur, işitme cihazı sayesinde derslerinde başarı elde ederek okulda derece yaptı.


Gaziantep’te yaşayan doğuştan işitme engelli 7 yaşındaki Ecrin Oygur, Şahinbey Belediye Başkanı Mehmet Tahmazoğlu’nun temin ettiği işitme cihazı sayesinde büyük bir başarı göstererek okulunda derece yaptı. Şahinbey Latife Özmimar İlkokulu’nda öğrenim gören Ecrin, öğretmenlerinin ve arkadaşlarının desteğiyle hem eğitim hem de sosyal anlamda dikkat çeken bir gelişim kaydetti.


“Okula olan ilgisi ve isteği gözle görülür şekilde arttı”


Ecrin’in sınıf öğretmeni Güler Ayyıldız, “Kulaklık takmadan önce Ecrin hırçın bir çocuktu. İşitme cihazı taktıktan sonra özgüveni arttı, iletişim becerileri gelişti. Okula olan ilgisi ve isteği gözle görülür şekilde arttı. Ecrin başlangıçta çekingen bir çocuktu, ancak zamanla kendini ifade etmeye ve arkadaşlarıyla daha fazla iletişim kurmaya başladı. Şu an derslerde konuşmaması için bile uyardığım oluyor, bu da onun gelişiminin bir göstergesi” dedi.


“Hem ailesi hem de sınıf arkadaşları sayesinde kendini geliştirdi”


Ayyıldız, Ecrin’in başarısında aile ve arkadaşlarının da büyük katkısı olduğunun altını çizerek, “Ecrin okula ilk başladığında çok sessizdi. Hem ailesi hem de sınıf arkadaşları sayesinde kendini geliştirdi. Diğer çocuklar onu hiçbir zaman dışlamadı, aksine çok sevdiler. Ecrin, özel ihtiyaçlarına rağmen sınıfın en başarılı öğrencisi. Bana her zaman ‘Öğretmenim, ben birinci olmak istiyorum’ derdi ve bu hedefi doğrultusunda çok çalıştı. Onunla gurur duyuyorum” şeklinde konuştu.


“Öğretmen ve eğitimci olarak dezavantajlı çocuklarımıza öncelik vermemiz gerekiyor”


Öğretmen olarak dezavantajlı öğrencilere özel bir ilgi ve destek göstermenin önemine vurgu yapan Güler Ayyıldız, “Öğretmen ve eğitimci olarak dezavantajlı çocuklarımıza öncelik vermemiz gerekiyor. Her öğrencimize aynı özveriyle yaklaşıyoruz. Fakat özel ihtiyaçlı öğrencilere ayrı bir destek verilmeli. Ben Ecrin’i gözümün önünden ayırmıyorum. Diğer arkadaşları gibi olsun kendini dezavantajnı hissetmesin diye elimden gelen her şeyi yaptım. Sınıf arkadaşlarıyla Ecrin gelmeden önce konuştum. Durumunu anlattım. Sınıf arkadaşları çok akıllı öğrenciler. Ecrin’i hiç dışlamadılar. Hatta çok seviyorlar. Ecrin ve diğer öğrencilerimle aramada bağ var. Özellikle Ecrin bana sık sık sarılır” diye konuştu.



İşitme cihazı 7 yaşındaki Ecrin’i başarıya ulaştırdı

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Kastamonu Kastamonu’nun güzellikleri müzik eşliğinde tanıtılıyor Kastamonu’nun güzellikleri, 2 bin 300 rakımlı Yaralıgöz Dağında kanun çalarak tanıtılıyor. Bursa’dan iki yıl önce Kastamonu’nun Devrekani ilçesine imam-hatip olarak atanan Furkan Kocabaş, görev yaptığı bölgenin tanıtımı için kanun çalıyor. Kastamonu’nun Devrekani ilçesinde 2 bin 300 rakımlı Yaralıgöz’ün zirvesine kanun çalarak bunları kayıt altına alan Furkan Kocabaş, sosyal medya hesaplarında paylaşımlar yapmaya başladı. Paylaşımlarının büyük ilgi görmesi üzerine Kocabaş, ilçenin farklı bölgelerine giderek gönüllü turizm elçisi oldu. Kocabaş, kanun çalarak Devrekani’yi ve Yaralıgöz’ü tanıtmaya devam edeceğini belirterek, herkesin bu eşsiz doğal güzellikleri görmesi gerektiğini kaydetti. Bursa’da orkestra konservatuar mezunu olduğunu belirten Kocabaş, “Küçüklüğümden beri kanun çalmasını severim. Aynı zamanda bunun yanında klarnet, ritim sazlar dediğimiz darbuka, davul ve bendir de çalabiliyorum” şeklinde konuştu. Sosyal medya hesaplarında çeşitli zamanlarda paylaşımlarda bulunduğunu ifade eden Kocabaş, “Yaralıgöz’ün doğası, yapısı, güzelliğiyle ilgili, burada sık sık yağmur yağıyor. Yağmur ile birlikte kanun ile parçalar çalıp bunları paylaştıklarım oluyor. İnsanlarda ister istemez buraları merak ediyor. Bana sık sık neresi buralar diye sorular geliyor. Bende görev yaptığım Kastamonu’nun nice güzelliklerinden bir tanesiyiz diyorum. Yaralıgöz’ün şu anda zirvesindeyiz. Kendimde müzik ile buluştuğumda Yaralıgöz gibi kendimi de zirvede hissediyorum. Harika bir doğanın eşsiz parçası gibi. 2 bin 300 rakımlı bir dağın zirvesinde bulunuyoruz. Gerçekten bunun farkında değilim. Havası muhteşem, çok sert bir rüzgarı var ama güneş açtığı zamanda muhteşem bir şekilde insanın ciğerlerine inen tertemiz bir havası bulunuyor. İstisnasız birçok insanın buraya gelip bu havayı teneffüs etmesini isterim. Çünkü temiz hava temiz zihin, temiz zihin temiz gönülle birlikte oluyor. Buraların havasını, tadını, tuzunu kullanmaya, teneffüs etmeye herkesi bekleyebilirim. Elimizden geldiğince buraları tanıtmaya ve yaşatmaya devam edeceğiz” dedi.
Kırıkkale Şiddetli yağış sele dönüştü: Köylüler, dereyi tıkayan komşularına tepki gösterdi Kırıkkale’nin Keskin ilçesine bağlı Çipideresi köyünde yağan şiddetli yağmur, derenin taşmasına ve sel felaketine yol açtı. Dökülen hayvan gübresinden dolayı dere yatağının tıkanması da su taşkınlığına neden oldu, köylüler yaşadıkları sel nedeniyle büyük endişe yaşadı. Kırıkkale’nin Keskin ilçesine bağlı Çipideresi köyünde dün akşam saatlerinde başlayan şiddetli yağmur, derenin taşmasına ve sel felaketine yol açtı. Köyde besicilik yapan bir vatandaşın dere yatağına hayvan gübresi dökmesi, taşkın riskini artırdı. Selin ardından Kırıkkale Valiliği’ne bağlı İl Özel İdaresi ekipleri, köy yollarını iş makineleriyle açarak bölgedeki onarım çalışmalarını sürdürdü. AFAD ekipleri, köyde hasar tespit çalışmalarını gerçekleştirdi. Tarım Müdürlüğü ekipleri de köyde bulunan küçük ve büyükbaş hayvanların genel kontrollerini yaptı. Bölgeye gelen jandarma ekipleri ise dere yatağına dökülen hayvan gübreleri ile ilgili tutanak tuttu. "Devletimizden Allah razı olsun, bizi yalnız bırakmadı" Köyde yaşayan Veysel Elidemir (42), sel felaketinin büyük panik yaşadıklarını söyledi. Yağışların devam etmesiyle yeni bir sel felaketi yaşanabileceğinden endişe ettiklerini anlatan Elidemir, şunları kaydetti: "Akşamdan aniden yağmur bastırdı. Canımızı malımızı zor kurtardık. Komşular dere yatağına hayvan gübresi dökmesiyle sel suları taşkınlık verdi. Yani bir alamet oldu. Sabaha kadar yağsaydı hayvanları dağa kaçıracaktık. Biranda bastırdı sel Yediler Mevkii’nden geldi, köyü mahvetti. Bizi yalnız bırakmadılar devletimizden Allah razı olsun. Şuanda çalışmalar yapılıyor. Allah başka acı vermesin. Canımıza malımıza zarar gelmedi ama korku ve panik içerisindeyiz. Sabaha kadar yatamadık. Bugünde yine rahmet başladı. Yine sel olabilir Allah yardım etsin. Evimiz dere yataklarının sıfırında ondan dolayı mustaribiz." "Dereye hayvan gübresi döküyor" Yağmurun çok hızlı başladığını belirten Cemile Elidemir (45), "Yağmur 10 dakika içerisinde bastırdı ağırda kaldım çıkamadım. Kardeşim ’çık’ dedi, ’bende hayvanlarımı bırakıp çıkmam’ dedim. İki tanesi küçük olduğu için buzağıları yukarı çıkarttım. Dere doldu. Komşum derenin önünü tıkadığı için sürekli hayvan pisliği döktüğü için su bizim ağırımıza vurdu. Bizim evde dere yatağına sıfır o yüzden mahsur kaldık. İki tane traktörü olmasına rağmen hiç götürmüyor kolayına geliyor dere yatağına dökmek" diyerek yaşadığı tehlikeyi anlattı. "Su kendine yol bulamadı" Ömer Elidemir (52) ise derenin hayvan pisliği ile dolmasının selin büyümesine neden olduğunu ifade ederek, "Deredeki hayvan pisliğinden dolayı akşam afet oldu. Su kendine yol bulamadı. Kendisiyle de akrabayız bir şey dediği zaman da zoruna gidiyor. Böyle akrabalıkta olmaz, böyle geçim de olmaz. Derede kepçe ve greyder düzeltme yapıyor" şeklinde konuştu.