ÇEVRE - 17 Eylül 2024 Salı 13:38

Elazığ’da dünyanın en zehirli örümceklerinden ’loblu örümcek’ görüldü

A
A
A
Elazığ’da dünyanın en zehirli örümceklerinden ’loblu örümcek’ görüldü

Dünyanın en zehirli örümcekleri arasında gösterilen "argiope lobata" Elazığ’da görüldü.


Elazığ’ın Sivrice ilçesi Hazar Gölü sahil kesiminde kafe işleten bir vatandaş, çalılık alanda bulunan örümceği gördü. Örümceğin videosunu çeken vatandaş internetten aldığı bilgilerde gördüğü hayvanın dünyanın en zehirli örümcekleri arasında görülen loblu örümcek ’Argiope lobata’ olduğunu öğrendi. Bu örümcek türünün insanlara yönelik zararsız olduğu böcek ve çekirgelerle beslenen bir tür olduğu biliniyor.



Elazığ’da dünyanın en zehirli örümceklerinden ’loblu örümcek’ görüldü

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Erzurum Bilgili; “Her eski köy ismi Ermenice, Rumca, Gürcüce değildir” Türkiye Dil ve Edebiyat Derneği (TDED) yeni dönem etkinliklerinin ilk programında Prof. Dr. Ali Sinan Bilgili’yi konuk etti. Erzurum Kalesi Aşık Sümmani Gelenek evinde düzenlenen programın açılış konuşmasını TDED Erzurum Şube Başkanı Murat Ertaş yaptı. Prof. Dr. Ali Sinan Bilgili, Erzurum’un köylerinin eski isimlerinin birçoğunun Türkçe olmasına rağmen zamanla kullanmadığına dikkat çekerek, “Unuttuğumuz veya ses değişikliğine uğrattığımız kelimeleri Ermenice, Rumca, Gürcüce sanmamız büyük bir yanlıştır. Örneğin kav: kiremit anlamı taşır, alev rengidir. Ahor (axor) ise ahır, ağıldır. Kevahor bu meyanda “Kırmızı ahır” olarak anlam bulur. "Hanegâh" kelimesi zamanla "Henege" olmuştur. Azerbaycan’da ve Erzurum’da karşımıza çıkan yer ismidir. Bazı kelimeler Türkçe ve Ermenice kelimelerin birleşmesiyle oluşmuştur. Örneğin "iğde" ile yer anlamına gelen Ermenice "sor" kelimesinden "Iğdasor" oluşmuştur: İğdeli yer anlamında...Eski isimlerin menşeini bize veren kaynaklar başta Osmanlı dönemi şehrin avarız ve tahrir defterleri olmak üzere; etimoloji bilgisi, eski Türkçe lügatler (Codex Cumanıcus, Kaşgarlı Mahmud Lügati vs.), söz dizim bilgisi, Türklerin yerleşim yerlerine isim verme gelenekleri ve bahsi geçen köy yerinde asırlar önce yerleşim yeri olup olmadığı gibi tarih ve coğrafya bilgileridir.” şeklinde konuştu.
Bilecik Bilişim uzmanından çocuklarının sosyal medya kullanımı konusunda ailelere uyarılar Sosyal medyanın çocuklar için büyük bir çekim gücü olduğunu, ancak bu platformların getirdiği risklerinde olduğunu belirten Bilişim Uzmanı Yasin Abbaz, çocuklarının sosyal medya kullanımı konusunda ailelere uyarılarda bulundu. Çocuklar sosyal medya platformlarında siber zorbalık riskiyle karşı karşıya kalabileceklerini ifade eden Bilecik’in Bozüyük ilçesindeki Yasin Abbaz, bu durumun çocukların kendilerine olan güvenlerini zedeleyebileceğini ve psikolojik sorunlara yol açabileceğini söyledi. Abbaz, sürekli sosyal medyada vakit geçirmek, çocukların sosyal ve akademik hayatını olumsuz etkileyebileceğini belirterek çocuklarda konsantrasyon kaybı ve izole olma gibi problemler ortaya çıkabileceğini ifade etti. Yasin Abbaz, açıklamasında şunları söyledi; “Çocuklar, kişisel bilgilerini paylaşma konusunda dikkatli olmayabilirler. Fotoğraflar, adresler ya da özel bilgiler kötü niyetli kişilerin eline geçebilir. Çocuklar sahte haberler, yanlış bilgiler ya da yaşlarına uygun olmayan içeriklerle karşılaşabilirler. Bunun için ebeveyn olarak, çocuklarınıza sosyal medyanın tehlikeleri hakkında bilgi verin. Açık ve samimi bir iletişim kurarak onları bu konuda eğitin. Günlük ekran süreleri belirlemek ve sosyal medya kullanımını sınırlamak, çocukların dengeli bir yaşam sürmesine yardımcı olabilir. Çocuklarınıza, sosyal medya hesaplarında gizlilik ayarlarını nasıl kullanacaklarını öğretin. Kişisel bilgilerin kimlerle paylaşıldığı konusunda dikkatli olmalarını sağlayın. Çocuklarınızla sosyal medya deneyimlerini paylaşın. Güvenli ve doğru platformlarda zaman geçirmelerini teşvik edin. Bu sayede hem denetim hem de yönlendirme sağlayabilirsiniz. Ebeveyn olarak, sosyal medya platformlarını siz de anlamalı ve kullanmalısınız. Bu, çocuklarınızla bu konuda konuşurken daha bilgili ve güven verici olmanıza yardımcı olur. Çocuklarınızın sosyal medyada geçirdiği zamanı denetlemek ve gerektiğinde müdahale etmek için teknolojik çözümler (ebeveyn kontrol uygulamaları gibi) kullanabilirsiniz. Sosyal medya, doğru kullanıldığında eğlenceli ve eğitici olabilir, ancak çocuklar için birçok tehlikeyi de barındırır. Ebeveynlerin bu konuda aktif rol alması, çocuklarının güvenliğini ve sağlıklı gelişimlerini sağlamada kritik bir öneme sahiptir. Sosyal medyanın zararlarını anlatmak ve doğru kullanım alışkanlıkları kazandırmak, hem çocuklarınızın dijital dünyada güvende olmasını sağlar hem de onların gelecekteki sosyal medya alışkanlıklarını şekillendirir. Kısacası yapmamız gereken; Çocuklarımızı sosyal medya ve internet ortamında dolaşırken, ebeveyn denetimine tabi tutmak.”
Diyarbakır Gündüz: "Şehit nurlanmış, gazi onurlanmış askerdir" 15 Temmuz Demokrasi Şehitleri Gazileri ve Terör Mağdurları Derneği Genel Başkanı Abbas Gündüz, gaziler günü dolayısıyla yaptığı açıklamada, şehidin nurlanmış, gazinin ise onurlanmış asker olduğunu söyledi. Sakarya Meydan Muharebesinin kazanılmasına müteakip, Başkomutan Mustafa Kemal Atatürk’e TBMM tarafından 19 Eylül 1921 günü mareşallik ve gazilik unvanı verildikten sonra bu günün Gaziler Günü olarak adledildiğini belirten Abbas Gündüz, gazilerin vatan sevgisinin sembolü olduğunu dile getirdi. Gündüz, "Gazilerimiz, şanlı tarihimizin ebei kahramanları, destansı tarihimizin aşaan abideleri, milletimizin bağımsız olma şuurunu diri tutan efsaneleri ve Türk vatanseverliğinin, Türk kahramanlığının, Türk feakarlığının ölümsüz destanlarıır. Şehit nurlanmış, gazi onurlanmış askerdir. Gazi, vatan sevgisinin sembolüdür. Şehit ve gazi, toprağı vatan; insanı ulus apan değerlerdir. Gazilerimize olan sevgi ve saygı kişinin kendine ve vatanına olan saygısıdır. Milletimiz de bu anlamda gazilerine sahip çıkarak saygısını ve şükranını göstermektedir" dedi. Milli bağımsızlığın, vatanın milleti ile bölünmez bütünlüğünü muhafaza etmek maksadıyla her karış toprağa kanlarını akıtan, Türk tarihine altın sayfalar yazdıran gazilerin, can veren şehitlerin hatıralarını yüceltmek, onlara minnet şükran duygularını ifade etmenin milletin en büyük görevi olduğunu dile getiren Gündüz, "Ben ülkemizi bir çadır gibi görüyorum, direği şehitlerimiz ve gazilerimiz, örtüsü ise onlardan güç alan Türk ulusudur. Her kim ki bu çadırı yıkmaya yeltenecek olsa; ecdadından haliyle damarındaki asil kandan güç alan bu millet top yekun ona karşı koyacak, bu uğurda gerekirse şehit ve gazi olmayı bir şeref sayacaktır. 15 Temmuzda vatan, millet ve bayrağımızın dalgalanması için tereddüt etmeden vücudunu tankların önüne koyan kahraman gazilerimiz bunun en canlı örneğidir. Bu duruş kahraman Türk milletinin onurlu ve dik duruşudur. Ey şeref abidesi, bir an bile tereddüt etmeden bizler rahat edelim diye nefesini veren şehidim, verecek olan gazim, unutmayınız kalbimizde ki yeriniz apayrı, sizlere imrenen gözlerle bakıyoruz, gözlerinizde ki ışıltı bizleri tarihimizin derin destanlarına alıp götürüyor. Ve yine unutmayınız emanetiniz, emanetimizdir. Gözünüz arkada kalmasın, sizlerin sahip çıktığı gibi bizler de sahip çıkacağız ve namerdin elini değdirmeyeceğiz bu vatana. Bu toprakları bizlere vatan kılan, bağımsızlığımızı borçlu olduğumuz tüm kahramanlara şükranlarımızı sunuor, Allah hepsinen razı olsun diorum. Vatanımız için kanından fazlasını veren; Gazi Mustafa Kemal Atatürk ve tüm gazilerimizin 19 Eylül Gaziler Günü kutlu olsun" ifadelerini kullandı.