EKONOMİ
Ticaret Bakanlığı denetimlerinde uygulanan idari para cezaları, 1 Ocak 2025’ten itibaren yüzde 43,93 oranında artırıldı 23 Aralık 2024 Pazartesi - 08:52:58 Ticaret Bakanlığı denetimlerinde uygulanan idari para cezaları, 1 Ocak 2025 tarihinden itibaren yüzde 43,93 oranında artırıldı. Bakanlıktan yapılan açıklamada, Ticaret Bakanlığı İç Ticaret Genel Müdürlüğü ile Tüketicinin Korunması ve Piyasa Gözetimi Genel Müdürlüğü mevzuatları kapsamında yer alan idari para cezaları ve bu cezalara ilişkin alt ve üst sınırlar; 27/11/2024 tarihli ve 32735 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanan Vergi Usul Kanunu Genel Tebliği (Sıra No: 574) ile 2024 yılı için yeniden değerleme oranının yüzde 43,93 olarak tespit edildiği belirtilerek 1 Ocak 2025 tarihinden itibaren yeniden değerlenme oranında artırılarak uygulanacağı kaydedildi. Bakanlıktan yapılan açıklamaya göre; yeniden değerlendirme oranları kapsamında üretici, tedarikçi ve perakende işletmeler tarafından bir mal veya hizmetin satış fiyatında fahiş artış yapılması halinde 2024 yılında 100 bin TL ile 1 milyon TL idari para cezası uygulanırken, 2025 yılında uygulanacak idari para cezasının alt sınırı 143 bin 930 TL üst sınırı ise 1 milyon 439 bin 300 TL olarak belirlendi. Ticaret Bakanlığı tarafından alınan tedbirlere ve yapılan ikincil düzenlemelere uymamaları halinde, alışveriş merkezleri ve zincir mağazalar gibi perakende işletmeler ile üreticilere ve tedarikçilere; ayrıca taşınmaz, ikinci el motorlu kara taşıtı ve kuyum alım satımı gibi ticari faaliyetleri yürütenlere yönelik mesleki davranış kurallarına ve bu itibarla yapılan düzenlemelere aykırı hareket edenlere, 6585 sayılı Perakende Ticaretin Düzenlenmesi Hakkında Kanunun 18’inci maddesinde ayrı bir idari para cezası öngörülmemiş olması durumunda her bir aykırılık için 2024 yılında 15 bin 856 TL ile 475 bin 380 TL idari para cezası uygulanırken 2025 yılında uygulanacak idari para cezasının alt sınırı 22 bin 807 TL üst sınır ise 684 bin 214 TL olarak, denetime yetkili olanlarca istenilen defter, belge ve diğer kayıtlar ile bunlara ilişkin bilgileri vermeyenlere veya eksik verenlere ya da denetim elemanlarının görevlerini yapmalarını engelleyenlere 2025 yılında uygulanacak idari para cezasının alt sınırı 114 bin 35 Türk lirası, üst sınırı ise 570 bin 178 Türk lirası olarak uygulanacak. Bunun yanında üretici, tedarikçi ve perakende işletmeler tarafından piyasada darlık oluşturan, piyasa dengesini ve serbest rekabeti bozucu faaliyetler ile tüketicinin mallara ulaşmasını engelleyici faaliyetlerde bulunulması halinde 2024 yılında 1 milyon TL ile 12 milyon TL idari para cezası uygulanırken 2025 yılında uygulanacak idari para cezasının alt sınırı 1 milyon 439 bin 300 TL, üst sınırı ise 17 milyon 271 bin 600 TL olarak belirlendi. Sebze ve meyve ticaretinde serbest rekabeti engellemek amacıyla, meslek mensuplarının kendi aralarında veya üreticilerle ticarî anlaşmalar yapması, uyumlu eylemde bulunması ve hâkim durumu kötüye kullanması; piyasada darlık oluşturmak, fiyatların yükselmesine sebebiyet vermek veya fiyatların düşmesine engel olmak için, malların belirli ellerde toplanması, satışından kaçınılması, stoklanması, yok edilmesi, bu amaçla propaganda yapılması veya benzeri davranışlarda bulunulması halinde 2024 yılında 123 bin 213 Türk lirası idari para cezası uygulanırken, 2025 yılında uygulanacak idari para cezası 177 bin 340 TL olarak, alışveriş merkezleri, büyük mağazalar, zincir mağazalar ve perakende ticaretle uğraşan diğer işletmeler ile üretici ve tedarikçilere; tedarik zincirinde vücut bulan haksız ticari uygulamalar, mağaza markalı ürünler, büyük mağaza ve zincir mağazalarda raf tahsisi, kampanyalı satış, sürekli indirimli satış, çalışma saatleri, alışveriş merkezinde yer alan ortak kullanım alanları ile ortak gider ve gelir gibi çeşitli konular bakımından 6585 sayılı Kanuna aykırılık halinde 2025 yılı için 14 bin 335 Türk lirasından 718 bin 987 Türk lirasına kadar, çeşitli miktarlarda olmak üzere, cezalar yeniden değerlendirme oranlarıyla uygulanacak. Reklam Kurulu tarafından aldatıcı ve yanıltıcı reklamlar ve haksız ticari uygulamaların neden olduğu tüketici mağduriyetleri ile adil rekabet şartlarını bozan haksız rekabet hallerinin önlenmesi için aykırılığın gerçekleştiği mecra türünün etkilediği tüketici kitlesi ile haksız olarak elde edilen menfaatin veya neden olunan zararın büyüklüğü ve aykırılığı gerçekleştirenin kusuru ile ekonomik durumunu dikkate alarak, 2024 yılında 55 bin TL ile 22 milyon 100 bin TL arasında uygulanan idari para cezası, 2025 yılında 79 bin 161 TL ile 31 milyon 808 bin 530 TL arasında cezai işlem uygulanabilecektir. Tüketicilerle iş yeri dışında kurulan sözleşme yapabilmek için Ticaret İl Müdürlüğünden yetki belgesi almayan satıcılara 2024 yılında 1 milyon 100 bin 122 TL olarak uygulanan idari para cezası, 2025 yılında 1 milyon 583 bin 405 TL olarak uygulanacak. 6502 Sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanunda yazılı olarak düzenlenmesi öngörülen sözleşmeler ile bilgilendirmelerin on iki punto büyüklüğünde düzenlenmemesi, düzenlenen sözleşmelerin bir örneğinin tüketicilere verilmemesi, sözleşmelerde öngörülen şartların sözleşme süresi içinde tüketiciler aleyhine değiştirilmesi, tüketicilerden talep edilecek her türlü ücret ve masrafa ilişkin bilgilerin sözleşmenin eki olarak tüketicilere verilmemesi, sipariş edilmeyen mal veya hizmetlerin tüketicilere gönderilmesi veya sunulmasına ilişkin hükümleri ihlal edenler hakkında her bir işlem veya sözleşme başına 2024 yılında 2 bin 200 TL olarak uygulanan idari para cezası, 2025 yılında 3 bin 166 TL olarak, teşhir edilen bir mal veya hizmetin haklı bir sebep olmaksızın satışından kaçınılması halinde, aykırılığı tespit edilen her bir işlem veya sözleşme için 2024 yılında 2 bin 200 TL’den az olmamak üzere satışından kaçınılan mal veya hizmetin tüm vergiler dahil toplam satış fiyatının yüzde 10’u kadar uygulanan idari para cezası, 2025 yılında 3 bin 166 TL’den az olmamak üzere satışından kaçınılan mal veya hizmetin tüm vergiler dahil toplam satış fiyatının yüzde 10’u kadar belirlendi. Perakende işletmelerde satışa arz edilen malların fiyat etiketi ve fiyat listelerine ilişkin olarak tüketicilerin tam ve doğru bilgilendirilmesi için belirlenen yasal yükümlülüklere uyulmaması durumunda, her bir aykırılık için 2024 yılında 2 bin 200 TL olarak uygulanan idari para cezası, 2025 yılında 3 bin 166 TL olarak uygulanacak. Ticaret Bakanlığı’ndan alınması gereken satış sonrası hizmet yeterlilik belgesini almayan üretici ve ithalatçılara 2024 yılında 1 milyon 115 bin TL olarak uygulanan idari para cezası, 2025 yılında 1 milyon 604 bin 819 TL olarak belirlendi. Satış sonrası hizmet yeterlilik belgesinin geçerlilik süresi boyunca asgari servis istasyonu sayısını sağlamayan üretici ve ithalatçılar hakkında eksik kalan her bir servis istasyonu için 2024 yılında 124 bin TL olan idari para cezası, 2025 yılında 178 bin 473 TL olarak, yetkili servis istasyonlarına ilişkin bilgileri güncel olarak Ticaret Bakanlığı tarafından oluşturulan sisteme kaydetmeyen veya bu kayıtları güncellemeyen üretici veya ithalatçılara her bir servis istasyonu için 2024 yılında 18 bin TL olan idari para cezası, 2025 yılında 25 bin 907 TL olarak belirlendi. Azami tamir süresinin aşılması, bakım ve onarım hizmetlerinin mevzuata uygun olarak sunulmaması durumlarında aykırılığı tespit edilen her bir işlem için 2024 yılında 2 bin 200 TL olarak uygulanan idari para cezası, 2025 yılında 3 bin 166 TL olarak, garanti belgesinin ve Türkçe tanıtma ve kullanma kılavuzunun düzenlenmemesi ya da eksik düzenlenmesi, yasal düzenlemelere aykırı uygulamalar, garanti belgesinin ve Türkçe tanıtma ve kullanma kılavuzunun tüketiciye hiç veya mevzuata uygun şekilde teslim edilmemesi gibi durumlarda satıcıya 2024 yılında 2 bin 172 TL olarak uygulanan idari para cezası, 2025 yılında 3 bin 126 TL olarak belirlendi. Herhangi bir üretici veya ithalatçıya bağlı olmaksızın faaliyette bulunan servis istasyonlarının, her türlü mecra ve faaliyetlerinde kolaylıkla görülebilir ve okunabilir şekilde “özel servis” ibaresini kullanmaması durumunda özel servis istasyonlarına 2024 yılında 18 bin TL olarak uygulanan idari para cezası, 2025 yılında 25 bin 907 TL olarak uygulanacak. Bunun yanında Yenileme yetki belgesi gerektiren mallarla ilgili olarak, belgesi olmaksızın yenileme faaliyetinde bulunulması hâlinde 2024 yılında 1 milyon 766 bin 274 TL olarak uygulanan idari para cezası, 2025 yılında 2 milyon 542 bin 198 TL olarak; yenilenmiş ürün satışında tespit edilen aykırılık ve eksikliklerle ilgili olarak ise her bir işlem için 2024 yılında bin 765 TL olarak uygulanan idari para cezası, 2025 yılında 2 bin 540 TL olarak gerçekleştirilecek. Tüketicilere aidat ödemesi bulunmayan kredi kartı sunulmaması halinde ilgili kuruluşlara 2024 yılında 55 milyon 6 bin 905 TL olarak uygulanan idari para cezası, 2025 yılında 79 milyon 171 bin 438 TL olarak; tüketici kredisi ve konut finansmanı sözleşmelerinde ise Kanunun cayma hakkı, faiz oranı, erken ödeme, temerrüt, hükümlerini ihlal eden, ayrıca tüketicilere kredi kullanma karşılığı olarak haksız ve yersiz sigorta, ücret ve masraf talep eden kredi verenlere her bir aykırı sözleşme veya işlem için 2024 yılında 10 bin 978 TL olarak uygulanan idari para cezası 2025 yılında 15 bin 800 TL olarak uygulanacak. Elektronik ticarette tüketicilerin taraf olduğu mesafeli sözleşmelerde cayma hakkı ve satıcının keyfi ve gerekçesiz sipariş iptalini engelleyen haklar başta olmak üzere, tüketicilerimize tanınan bilgilendirme ve hak kullanımlarına ilişkin aykırılık hallerinde, aykırı her bir işlem veya sözleşme için 2024 yılında 2 bin 200 TL olarak uygulanan idari para cezası, 2025 yılında 3 bin 166 TL olarak; aracı hizmet sağlayıcıların, tüketicilerin talep ve bildirimlerini iletmesi ve takip edebilmesine elverişli sistem kurma ve kesintisiz olarak açık tutma yükümlülüğüne aykırılık için 2024 yılında 3 milyon 532 bin 548 TL olarak uygulanan idari para cezası 2025 yılında 5 milyon 84 bin 396 TL olarak; elektrik, su, elektronik haberleşme gibi tüketicilerimizin temel ihtiyaçlarından olup süreklilik arz eden mal veya hizmetlerin teminine ilişkin olarak uygulama alanı giderek genişleyen abonelik sözleşmeleri hakkındaki düzenlemeler kapsamında, bilgilendirme ve onay yükümlülüklerine uyulmaması, süresi biten abonelik sözleşmelerinin otomatik uzamaması yasağına uyulmaması, taahhütname şartlarında tüketici aleyhine değişiklik yapılması ve sözleşmenin feshine yönelik taleplerin yedi gün içerisinde yerine getirilmemesi gibi mevzuata aykırılık teşkil eden uygulamalar için sözleşme veya işlem başına 2024 yılında 2 bin 200 TL olarak uygulanan idari para cezası, 2025 yılında 3 bin 166 TL olarak, tüketicilerle akdedilen taksitle satış sözleşmeleri ve paket tur sözleşmelerinde tespit edilen aykırılıklar kapsamında aykırı her bir işlem veya sözleşme için 2024 yılında 2 bin 200 TL olarak uygulanan idari para cezası, 2025 yılında 3 bin 166 TL olarak, devre tatil sözleşmelerine ilişkin hükümlere aykırılık halinde sözleşme veya işlem başına 2024 yılında 12 bin 363 TL olarak uygulanan idari para cezası, 2025 yılında 17 bin 794 TL olarak uygulanacak. Ön ödemeli konut satış sözleşmelerine ilişkin hükümlere aykırı her bir sözleşme veya işlem başına 2024 yılında 10 bin 978 TL olarak uygulanan idari para cezası 2025 yılında 15 bin 800 TL olarak; teslim edilmeyen konut başına 2024 yılında 247 bin 278 TL olarak uygulanan idari para cezası 2025 yılında 355 bin 907 TL olarak; yapı ruhsatı almadan tüketicilere ön ödemeli olarak konut satışı yapanlara 2024 yılında 1 milyon 100 bin 122 TL olarak uygulanan idari para cezası 2025 yılında 1 milyon 583 bin 405 TL olarak; teminat sağlama yükümlülüğünü yerine getirmeyen satıcılara 2024 yılında 5 milyon 500 bin 667 TL olarak uygulanan idari para cezası 2025 yılında 7 milyon 917 bin 110 TL olarak uygulanacak. Diğer taraftan, 01.04.2022 tarihli ve 31796 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan 7392 sayılı Kanunun 17 nci maddesi ile 6502 sayılı Kanuna eklenen Geçici Madde 3 kapsamında, 6502 sayılı Kanunun söz konusu değişiklikten önceki düzenlemelerine göre idari para cezası uygulanması gereken durumlarda uygulanacak idari para cezaları da yeniden değerleme oranında artırıldı.
22 Aralık 2024 Pazar - 17:05 Türkiye’nin en ekonomik kayak merkezi dolup taştı Türkiye’nin en ekonomik kayak merkezi olan Yıldız Dağı Kayak Merkezi, hafta sonunu fırsat bilenlerle adeta dolup taştı. Sivas’a 58 kilometre mesafede bulunan Yıldız Dağı Kış Sporları ve Turizm Merkezi, Türkiye’nin en ekonomik kayak merkezi olarak dikkat çekiyor. Kar kalınlığının 75 santimetreye ulaştığı merkez, hafta sonunu değerlendirmek isteyen kayak severlerin akınına uğradı. Çeşitli zorluk seviyelerindeki pistleriyle hem amatör hem de profesyonel kayakçılara hitap eden Yıldız Dağı, uygun fiyatlı hizmetleriyle de yoğun ilgi görüyor. Geniş otopark alanı, telesiyej ve teleski imkanlarıyla ziyaretçilerine konforlu bir kayak deneyimi sunan merkezde, bungalov evlerde oldukça tercih ediliyor. “Yaptığımız yeni yatımlarla konaklamamız 300 yatak kapasitesine ulaştı” Buruciye A.Ş. Genel Müdürü Mustafa Altun, 300 yatak kapasitesine ulaştıklarını söyleyerek, “ Yıldız Dağı Kış Sporları ve Turizm Merkezi bu yılda sezona erken başlayarak, kayak merkezleri arasında farkındalık oluşturup kasım ayı itibariyle sezonu açtı. Şuanda otellerimizde doluluk oranı yüzde yüze yaklaştı. Yaptığımız yeni yatımlarla konaklamamız 300 yatak kapasitesine ulaştı. Yıldız Dağı, doğal yaşam evlerimizle ailelerin keyifle tatil yapabileceği Türkiye’nin en güzel kış sporları turizm merkezlerinden biri haline geldi” dedi.
Hisarcık’ta tarih, kültür ve turizm konulu çalıştay
21 Aralık 2024 Cumartesi - 09:34 Hisarcık’ta tarih, kültür ve turizm konulu çalıştay Kütahya Dumlupınar Üniversitesine bağlı Hisarcık Meslek Yüksek Okulunca düzenlenen çalıştayda Hisarcık ilçesinin tarihi, kültürü ve turizm potansiyeli konularında sunum yapıldı. Mehmet Ali Tahtalı Amfisindeki çalıştay saygı duruşu ve İstiklal Marşının okunmasıyla başladı. Açılış konuşmasında çalıştayın Hisarcık’ın kültürel, tarihi ve turizm yönünü öne çıkaracağını, burada konuşulanların başka çalışmalara ışık tutacağını söyleyen Hisarcık Meslek Yüksekokulu Müdürü Öğretim Görevlisi Burak Kavaslar, “Meslek Yüksekokulumuz ve Üniversitemiz olarak Hisarcık ilçesine her türlü katkıyı vermeye hazırız. Eğitim, öğretim ve araştırma faaliyetlerimizin yanında en önemli görevlerimizden biri de budur. Çalıştay sonunda ortaya çıkacak muhtemel eksik yanların giderilmesi için Meslek Yüksekokulumuz tüm kurumlarımızla iş birliği içinde olacaktır. Burada konuşulan konuların kartopu gibi büyüyeceğine, Hisarcık ilçemizi öne çıkaracağına ve ilçemize değerli katkılar sunacağına inancım tamdır. Gerçekleştirdiğimiz çalıştayımıza katkı veren Kaymakamlığımıza, Rektörlüğümüze, Belediye Başkanlığımıza, İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü ve Halk Eğitim Merkezi Müdürlüğümüze, Eti Maden Emet Bor İşletme Müdürlüğüne ve sunumlarıyla bizleri aydınlatacak değerli konuşmacılara teşekkürlerimi sunuyorum” dedi. Çalıştayda yaptığı konuşmada Dumlupınar Üniversitesinin çok önemli bir ismi taşıdığına vurgu yapan Dumlupınar Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Süleyman Kızıltoprak, konuşmasının devamında şunları söyledi; “Biz bu ismin çatısı altında eğitim, öğretim ve akademik faaliyetlerimizi sürdürmekten büyük mutluluk duyuyoruz. Şehirlerimiz ana ocağımızdır, baba ocağımızdır, yuvamızdır ve bir şekilde yaşadığımız yerdir. Uzakta kalsak bile ilk gideceğimiz yerdir. Şehirlerimizin bir ruhu vardır. Elbette şehirlerimizin güzel coğrafyası, ağaçları, ırmakları, dereleri, çayları, çeşmeleri bizim için çok anlamlıdır. Bahçeleri, tarlaları, içindeki konakları, camileri, türbeleri, ailemizin mezarlarının bulunduğu mezarlıklar, okulları, medreseleri ve meslek yüksekokulları bizim için çok değerlidir. Şehrimizi sevmek bu değerlere de sahip çıkmakla başlar. Ama her şeyden önce, ”Bu değerlerimiz nelerdir?” yerin üstünde ve yerin altında, özellikle Hisarcık olunca yerin altında bor gibi kıymetli bir madenimiz var. Borun bize, ülkemize sağladığı değerler var. Bugün bor sadece bir hammadde değil, çok stratejik bir ürün. Bu ürünün yaşamımıza daha büyük katkı sağlaması için artık elektrikli otomobiller, yapay zeka ile çalışan çeşitli ürünler hayatımızın bir parçası oldu. İşte burada bu bizim değerli madenimize önemli bir alan açıldı.” “Şehirlerimizi, ilçelerimizi teker teker çalıştaylarla tartışıyoruz” Şehirleri, ilçeleri teker teker çalıştaylarla tartıştıklarını, müzakereye açtıklarını ve değerlerini ortaya koymaya çalıştıklarını söyleyen Rektör Kızıltoprak, “ Her ilçemiz için yaptığımız bu sempozyumlarda inanılmaz ufuklara sahip oluyoruz, ufkumuz açılıyor. Geleceğe ait umudumuz artıyor. Şehirlerimizde yetişen insanlarımız, değerlerimiz var. Her şehrin gurur duyduğu kahramanları, bilim adamları, sanatçıları var. Onları yaşatmak istiyoruz. Gençlere ilham kaynağı olsun istiyoruz. Şehrimize ait bütün ortak alanlarımızı, parklarımızı daha sevimli, daha güzel ve daha yaşanır hale getirmek için neler yapabiliriz. İşte bu çalıştaylarda onları masaya yatırıyoruz. Şehrimizin büyükleriyle, kaymakamıyla, belediye başkanlarımızla, değişik bakanlıklarımıza bağlı müdürlerimizle ve şehrimize katkı sağlaya gazetecilerle, emekli öğretim üyelerimizle birikimlerimizi paylaşıyoruz. İnşallah bu çalışmalarımızın sonucunda “Hisarcık Kitaplığı” ortaya çıkacak” dedi. Rektör Kızıltoprak’ın ardından söz alan Hisarcık Kaymakamı Muhammet Samet Bahar,” Bugün burada, güzel ilçemiz Hisarcık’ın kadim mirasını, kültürel zenginliklerini ve sahip olduğu doğal güzellikleri tanıtmak, gelecek nesillere aktarmak amacıyla bir araya geldik. İlçemizin tarihi, derin kökleri ve çeşitli medeniyetlerin izlerini taşıyan kültürel bir hazinedir. Bugün bu zengin mirası hep birlikte yaşatmak ve yeni nesillere aktarmak adına önemli bir adım atıyoruz. Hisarcık, sadece doğal güzellikleriyle değil, aynı zamanda zengin kültürel değerleriyle de öne çıkmaktadır. Yüzyıllar boyunca bu topraklarda yaşayan insanlar, hayatlarını doğayla iç içe sürdürmüş, ürettikleri ürünleri ve kültürel birikimlerini nesilden nesile aktarmıştır. Bugün burada, bu mirası koruyup geliştirerek, yerel değerlerimizi daha geniş kitlelere tanıtma ve Hisarcık’ı bir marka haline getirme amacındayız. İlçemizin eşsiz doğasından elde edilen şifalı termal sular, geleneksel el sanatları ve mutfak kültürümüz, Hisarcık’ın karakterini şekillendiren unsurların başında gelir. Örneğin, yöremize özgü tarım ürünleri ve bu ürünlerden elde edilen lezzetler, Hisarcık halkının üretkenliğinin ve doğayla kurduğu uyumun en güzel göstergelerindendir. Bugün de bu değerleri yaşatmak için hep birlikte çalışacağız” dedi. “Geleneksel adetlerimiz ve müziğimiz, kültürel kimliğimizin temel taşlarıdır” Kaymakam Muhammet Samet Bahar, “Unutulmaya yüz tutmuş geleneksel adetlerimiz ve müziğimiz, kültürel kimliğimizin temel taşlarıdır. Atalarımızdan aldığımız bu mirası geleceğe taşımak, sadece bir sorumluluk değil, aynı zamanda bir onurdur. Bu çalıştay, yerel değerlerimizi güçlendirmek ve bu değerleri birer cazibe merkezi haline getirmek için önemli bir fırsat olacaktır. Bugün burada yerel yönetimler, akademisyenler ve halkımızla birlikte, Hisarcık’ın kültürel ve ekonomik potansiyelini nasıl daha iyi değerlendirebileceğimizi tartışacağız. Hep birlikte yeni fikirler geliştirecek, yerel ürünlerimizi daha geniş kitlelere tanıtırken kültürümüzü de gelecek nesillere aktaracağız. Bu vesileyle, Hisarcık’ın yerel ürünlerini, yemeklerini ve kültürel mirasını tanıtma amacıyla düzenlediğimiz bu çalıştaya katkı sunan herkese teşekkür ederim. Hepimizin ortak hedefi, Hisarcık’ı sadece bir ilçe olarak değil, kültürel ve doğal zenginlikleriyle tanınan bir marka haline getirmek olmalıdır” diye konuştu. Konuşmaların ardından yerel sanatçılar Yılmaz Vural ve Erdal Vural tarafından Hisarcık yöresine ait türküler seslendirildi. Çalıştayda Afyon Kocatepe Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Mustafa Güler, Hisarcık ilçesinin ve Ahi Seydi Resul Türbesinin tarihi hakkında açıklamalarda bulundu. Eti Maden Emet Bor İşletme Müdür Yardımcısı Mehmet Savaş, Hisarcık Bor Maden Ocağının tarihçesi, üretim aşamaları ve bor madeninin kullanım alanları hakkında bilgi verdi. Fırın kebabı ustası İsmail Altınok, meşhur Hisarcık Kebabının yapılışı ve özellikleri hakkında açıklamalarda bulundu. Hisarcık Tarımsal Kalkınma Kooperatifi Başkanı Yusuf Çalışkan, ilçede yetiştirilen tıbbi aromatik bitkiler konusunda bilgi verdi. 15 Temmuz Şehitleri Anadolu Lisesi Müdür Yardımcısı Hasan Kilitçi, Hisarcık halk kültüründeki inanışlar hakkında çeşitli örnekler verdi. Kütahya Dumlupınar Üniversitesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Uğur Ceylan, Hisarcık ilçesinin turizm potansiyelini değerlendirdi. Çalıştaya, Hisarcık Kaymakamı Muhammet Samet Bahar, Belediye Başkanı Mustafa Demirtaş, Dumlupınar Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Süleyman Kızıltoprak, Afyon Kocatepe Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Mustafa Güler, Dumlupınar Üniversitesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Uğur Ceylan, Hisarcık Meslek Yüksekokulu Müdürü Öğr. Gör. Burak Kavaslar, Eti Maden Emet Bor İşletme Müdür Yrd. Mehmet Savaş, Hisarcık Tarımsal Kalkınma Kooperatifi Başkanı Yusuf Çalışkan, Meslek Yüksekokulu Öğretim Görevlileri, öğrenciler ve vatandaşlar katıldı.
Medeniyetler beşiği Hatay’ın kültürü ve sanatı 82 atölyenin yer aldığı çarşıda yaşatılacak
21 Aralık 2024 Cumartesi - 09:01 Medeniyetler beşiği Hatay’ın kültürü ve sanatı 82 atölyenin yer aldığı çarşıda yaşatılacak Depremin yaralarının sarıldığı Hatay’da kentin kültürünün ve sanatının yaşatılacağı Kültür ve Sanat Çarşısı afetzede vatandaşların hizmetine girdi.Kahramanmaraş merkezli depremlerde büyük yıkıma uğrayan Hatay’da yaralar sarılmaya devam ediyor. Hatay Valisi Mustafa Masatlı’nın göreve gelmesiyle birlikte başlayan ihya sürecinde kentin kültürü de unutulmadı ve önemli çalışmaların adımları atılıyor. Medeniyetler beşiği olan Hatay’ın eşsiz lezzetlerini yaşatmak için hizmete açılan Gastronomi Çarşısı’nın ardından Hatay Valiliği ile AFAD koordinasyonunda Defne ilçesi Çekmece Mahallesi’nde yapımı tamamlanan Kültür ve Sanat Çarşısı da hizmete girdi. Şehrin kültürünü ve el sanatlarını yaşatılacağı Kültür ve Sanat Çarşısı; 82 iş yeri atölyesi, 7 restoran, kafeterya, cep sinema ve toplantı salonundan oluşuyor.“Sanatçı zihniyle ve elleriyle ürettiklerini insanlara gösterdiğini düşünerek bugün burada tanıtımını yapacağımız ’Kültür ve Sanat Çarşı’mızı projelendirdik”İpekçilikten hasırcılığa, heykelcilikten cam sanatına, ney yapımından mozaiğe varana kadar pek çok sanatı Hatay’da görmenin mümkün olduğunu ifade eden Hatay Valisi Mustafa Masatlı, “Bizler de Sayın Cumhurbaşkanımızın liderliğinde ve riyasetinde dünyanın en büyük iyileştirme operasyonunu başlatmış olduk. İpekçilikten hasırcılığa, heykelcilikten cam sanatına, ney yapımından mozaiğe varana kadar pek çok sanatı bu şehrimizde görmek mümkündür. Sanatçı emeğiyle çalışır. Sanatçı zihniyle ve elleriyle ürettiklerini insanlara gösterir. Bizler de bunları düşünerek bugün burada tanıtımını yapacağımız ’Kültür ve Sanat Çarşı’mızı projelendirdik. Aslında bu bize biraz da Cumhurbaşkanımızın saygıdeğer eşleri Emine Erdoğan Hanımefendinin tüm dünyada örnek olan sıfır atık projesinin de bir yansıması oldu. Burada bulunan 7 restoranımız ve 1 kafeteryamız, 4 gemi konteyneri kullanıldı. Diğer taraftan burada gezeceğimiz 82 iş yeri oluşturduk. Bu iş yerlerinde hem sanatçılarımız sanatlarını icra edecekler. Diğer taraftan da yöresel ürünlerle ilgili satışlar gerçekleştirmesi de sağlanacak. El sanatlarından bizim Türk mutfağına Hatay mutfağına varana kadar burada onları özetlemeye çalıştık” dedi.İnsanların yüzlerindeki mutluluğun kendilerine moral olduğunu belirten Vali Masatlı, “Burada faaliyette bulunacak olan sanatkarlarımızın; iş yeri sahiplerimizin o yüzündeki mutluluğu ve buraya gelen insanlarımızın hoş vakit geçirdiklerini gördükçe bizim bahtiyarlığımız ve mutluluğumuz daha da artacak. Çünkü bizler çalışma şevkimizi insanlarımızın mutluluğundan alırız. Kültür ve sanat çarşımızın başta Defne’miz olmak üzere Hatay’ımıza ve ülkemize hayırlı ve uğurlu olmasını diliyoruz” ifadelerini kullandı.
ASO Başkanı Ardıç: "Ankara Teknoloji Üssü’nde üretim ve Ar-Ge faaliyetleri bir arada yürütülecek"
20 Aralık 2024 Cuma - 22:07 ASO Başkanı Ardıç: "Ankara Teknoloji Üssü’nde üretim ve Ar-Ge faaliyetleri bir arada yürütülecek" Ankara Sanayi Odası (ASO) Başkanı Seyit Ardıç, "Kentimizin ekosisteminin potansiyelini ortaya çıkarmayı ve ihracat kapasitemizi artırmayı amaçladığımız Ankara Teknoloji Üssü’nde üretim ve Ar-Ge faaliyetleri bir arada yürütülecek" dedi. ASO Elektronik Sanayi Meslek Komitesi tarafından Ankara’da elektronik sanayiinin gelişimine katkı sunan sektör paydaşlarını ödüllendirmek üzere, OSTİM’deki OSB Konferans Salonu’nda ödül tören düzenlendi. Ödül törenine ASO Başkanı Seyit Ardıç’ın yanı sıra ASO Elektronik Komitesi Başkanı Müge Güzin Güzel, Gazi Üniversitesi Rektörü Uğur Ünal ve çok sayıda sektör temsilcisi katıldı. ASO Başkanı Ardıç, burada yaptığı konuşmada, dünya ekonomisinin hızlı bir değişim ve dönüşüm içerisinde olduğunu belirtti. Bu değişimin olmazsa olmazları olduğunu ifade eden Ardıç, "Gelişmiş ülkeler bu değişim üzerine sistem kurabildikleri için daha başarılılar. Bizim gibi gelişmekte olan ülkelere düşen ise bu dönüşümü iyi analiz edip, hızla sistem kurmak, aksayan yönleri hızla revize ederek rekabette ön sıralara yükselmektir" dedi. Ardıç, yüksek katma değerli, ileri teknolojiye dayalı, verimli, çevreye duyarlı, dışa bağımlılığı azaltan, güvenli ve sürdürülebilir üretim anlayışına sahip ülkelerin dünya ekonomisinde başat hale geleceğini söyleyerek, "Endüstri 4.0’ı benimsemeyen, toplum 5.0’ın vizyonunu anlamayan ülkeler, bu yarışta geride kalacaktır. Bu çerçevede eğitim, yatırım, üretim ve istihdam başlıklarında bugünü kaybetmeden geleceği kazanacağımız yeni politikalara ihtiyacımız var. 2025 yılı ekonomimiz için son derece kritik bir yıl. Enflasyonla mücadele programının taviz verilmeden sürdürülmesi, yerli ve yabancı yatırımcıların önünü açacak yatırım ikliminin iyileştirilmesi ve sanayimizin dönüşümü çok büyük önem taşımaktadır" dedi. "Sektörde faaliyet gösteren odamız üyesi 350 firmamız bulunuyor" 2024’ün Ocak ve Kasım ayı döneminde elektrik elektronik sektörünün toplam ihracatının 15,5 milyar dolar olduğunu vurgulayan Ardıç, bunun yüzde 20’den fazlasını elektronik sektörünün gerçekleştirdiğini kaydetti. Ardıç, Ankara’da elektronik sektörün ihracat değerinin bir önceki yıla göre yüzde 23 arttığını belirterek, elektrik elektronik sektörünün Ankara’da 2023’te 1 milyar doların üzerinde ihracat yapan 5 sektörden birisi olduğunu ifade etti. Ankara’nın elektronik sanayiinde büyük bir potansiyele sahip olduğunu vurgulayan Ardıç, "Sektörde faaliyet gösteren odamız üyesi 350 firmamız bulunuyor. Bu potansiyelimizin farkına vararak, dünyadaki ve ülkemizdeki olguları ve verileri iyi analiz ederek yol aldığımızda, bu sektörde öncü bir kent olacağımıza hiç kuşkum yok. Elektronik sektörü, Ankara’mızın lider olduğu savunma sanayiinin de dinamiği, itici gücüdür. Kentimizin bu sektördeki güçlü potansiyelini en üst düzeyde değerlendirdiğimiz sürece, savunma sanayiimizin daha da güçlenmesine katkı sağlayacağı aşikardır" diye konuştu. "Teknoparklarımızın katkısını daha da artırmamız gerekiyor" Ardıç, küresel rekabetin arttığı dönemde yenilikçi çözümler geliştirmenin, sürdürülebilirlik ilkelerini benimsemenin ve dijital dönüşümde geç kalmamanın sektörün geleceği açısından hayati önem taşıdığını belirterek, "Bu amaca hizmet eden teknoparklarımızın katkısını daha da artırmamız gerekiyor. ASO Ankara Teknoloji Üssü Projemizin çalışmalarına başladık. Kentimizin ekosisteminin potansiyelini ortaya çıkarmayı ve ihracat kapasitemizi artırmayı amaçladığımız Ankara Teknoloji Üssü’nde üretim ve Ar-Ge faaliyetleri bir arada yürütülecek. Eskişehir yolu üzerinde yer alan proje arazimizin 6 organize sanayi bölgesi ile komşu olması, ürün geliştirme ile üretim ve teknoloji etkileşimini artıracak. Projemiz, özellikle elektronik sanayi gibi katma değeri yüksek sektörlerimizin potansiyelini daha da yukarıya çıkaracak" değerlendirmesinde bulundu. Açılış konuşmalarının ardından ödül törenine geçildi. Bu kapsamda Tunahan Kırılmaz, Yılın İş İnsanı Ödülü’nü ASO Başkanı Ardıç’ın elinden aldı. Behçet Tonak’a Üstün Hizmet Ödülü’nü ASO Elektronik Komitesi Başkanı Müge Güzin Güzel takdim etti. Girişimcilik Ödülü’ne layık görülen İsmail Muhammed Yıldız ise ödülünü Gazi Üniversitesi Rektörü Uğur Ünal’ın elinden aldı. Ödül töreni, toplu hatıra fotoğrafı çektirilmesinin ardından sona erdi.
Muğla’da Dünya Kooperatifçilik Günü kutlandı
20 Aralık 2024 Cuma - 18:31 Muğla’da Dünya Kooperatifçilik Günü kutlandı Muğla’da 21 Aralık Dünya Kooperatifçilik Günü, şenlik havasında düzenlenen etkinliklerle kutlandı. Menteşe’deki AVM’de gerçekleştirilen sergi ve stand açılışı, Muğla Tarım ve Orman İl Müdürü Barış Saylak, üretici birlikleri ve kooperatif temsilcilerinin katılımıyla yapıldı. Etkinlik, Emir Beyazıt İlköğretim Okulu öğrencilerinin sergilediği renkli folklor gösterisiyle başladı. Gösterinin ardından miniklere günün anısına küçük hediyeler verildi. Dünya Kooperatifçilik gününde, Muğla’nın üretici birlikleri ve kooperatiflerinin açtığı stantlar, katılımcılara hem görsel hem de lezzet açısından unutulmaz bir deneyim sundu. Muğla Tarım ve Orman İl Müdürü Barış Saylak, programdaki konuşmasında, “Muğla tarımsal üretiminin neredeyse yüzde 60’ını sağlayan, üreten ellerle bir aradayız. Kooperatifçilikte, ’Birlikten kuvvet doğar’ anlayışıyla hareket ediyoruz. Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün bu sözü, bugün burada hayat bulmuştur. Göreve geldiğimiz 5 yıldan bu yana öncelikli hedefimiz, üretici birliklerimiz ve kooperatiflerimizle yol yürümek oldu” dedi. Muğla Büyükşehir Belediye Başkanı Ahmet Aras ise, “Muğla’mız, doğal ve kültürel zenginlikleriyle bir dünya markasıdır. Tarım ve turizm sektörlerindeki büyük potansiyelimizi bir araya getirerek ekonomik kalkınmayı hedefliyoruz. ’Birlikten kuvvet doğar’ anlayışıyla, bugüne kadar 41 kooperatifi bir araya getirdik ve bu çalışmaları kararlılıkla sürdüreceğiz” dedi. Muğla Valisi Dr. İdris Akbıyık, kooperatifçiliğin önemine vurgu yaparak, “Ortak bir işte birlikte hareket ederek üretim, sorun çözme ve ürün pazarlama anlamında kooperatiflerin faydası büyüktür. Dünya Kooperatifçilik Günü’nü kutluyor, emeği geçen herkese teşekkür ediyorum” dedi.
FKA’dan depremden etkilenen Malatyalı çiftçilere önemli destek
20 Aralık 2024 Cuma - 17:24 FKA’dan depremden etkilenen Malatyalı çiftçilere önemli destek Malatya’da Fırat Kalkınma Ajansı (FKA) ile Doğanşehir Belediyesi arasında "Buğday Değeri Zinciri İyileştirme" projesinin sözleşmesi imzalandı. Proje kapsamında çiftçilere 23 milyon 715 bin TL hibe desteği sağlayacak. Malatya’da, Fırat Kalkınma Ajansı (FKA) ile Doğanşehir Belediyesi arasında deprem bölgelerindeki yerel buğday üreticilerini destekleyerek üretimin arttırılması için hayata geçirilen “Buğday Değeri Zinciri İyileştirme” projesinin sözleşmesi imzalandı. Fırat Kalkınma Ajansı (FKA) hizmet binasında gerçekleştirilen imza törenine Fırat Kalkınma Ajansı Genel Sekreteri Mehmet Şirin Budancamanak ile Doğanşehir Belediye Başkanı Mehmet Bayram katıldı. “Proje 23 milyon 715 bin TL bütçeye sahip” İmza töreninde konuşan Fırat Kalkınma Ajansı Genel Sekreteri Mehmet Şirin Budancamanak, “Bugün Doğanşehir Belediyesiyle birlikte finansmanı BM Dünya Gıda Programı (WFP) tarafından karşılan ’Doğanşehir Buğday Değer Zinciri İyileştirme projesi’ sözleşmesini imzalamak üzere bir aradayız. Doğanşehir ilçemiz 6 Şubat 2023 depremlerinden en fazla etkilenen ilçelerimizden biri bu anlamda projeyi bu ilçemizde uyguluyor olmamız çok önemli. Proje 23 milyon 715 bin TL gibi bir bütçeye sahip. Proje kapsamında Doğanşehir ilçemizdeki 750 buğday üreticisi ve ailesiyle 5 değirmen işletmecisinin doğrudan desteklenmesi hedefleniyor projeden yaklaşık 4 bin kişi faydalanacak. Ayrıca Doğanşehir Belediyesi tarafından hayata geçirilen Halk Ekmek üretimine sağlanacak buğday arzı ile de projeden tüm ilçe halkının dolaylı olarak da istifade etmesini planlıyoruz” dedi. Budancamanak, Fırat Kalkınma Ajansı (FKA) olarak 6 Şubat 2023 depremlerinin ardından Malatya’da bir çok konu başlığında üretici ve ailelerinin destekler sağladığını da ifade ederek bu desteklerin süreceğini kaydetti. "Doğanşehir için önemli bir proje" Doğanşehir Belediye Başkanı Mehmet Bayram ise Doğanşehir’in depremlerde büyük bir yara aldığını kaydederek projenin önemine vurgu yaptığı konuşmasında, "Fırat Kalkınma Ajansı (FKA) ve belediyemiz işbirliği ile ’Doğanşehir Buğday Değer Zinciri İyileştirme’ projesi çerçevesinde çiftçilerimize 23 milyon 715 bin TL hibe desteği sağlayacak teknik anlaşma imzalanmıştır. Projede emeği geçen herkes teşekkür ediyoruz. Ayrıca belediyemiz halk ekmek fırını ile bu üretim zincirini destekleyeceğiz. Tüm çiftçilerimize ve hemşerilerimize hayırlı olmasını diliyorum" diye konuştu
Denizli Sanayi Odası’nın GRI sürdürülebilirlik raporlama standardı lisanlı uzmanlık eğitimi tamamlandı
20 Aralık 2024 Cuma - 17:17 Denizli Sanayi Odası’nın GRI sürdürülebilirlik raporlama standardı lisanlı uzmanlık eğitimi tamamlandı Denizli Sanayi Odası (DSO), sürdürülebilirlik ve yeşil dönüşüm alanlarında yaptığı projeler ve eğitimlerle sektörde fark oluşturmaya devam ediyor. Bu kez, Güney Ege Kalkınma Ajansı (GEKA) tarafından desteklenen GRI (Küresel Raporlama Girişimi) Sürdürülebilirlik Raporlaması Standardı Lisanslı Uzmanlık Eğitimi, yapılan sertifika töreniyle tamamlandı. Denizli Sanayi Odası (DSO), sürdürülebilirlik ve yeşil dönüşüm alanlarında yaptığı projeler ve eğitimlerle sektörde fark oluşturmaya devam ediyor. Güney Ege Kalkınma Ajansı (GEKA) tarafından desteklenen GRI (Küresel Raporlama Girişimi) Sürdürülebilirlik Raporlaması Standardı Lisanslı Uzmanlık Eğitimi tamamlandı. Eğitim de firmalarda değişimleri gördüklerinden dolayı mutlu olduklarını belirten DSO Yönetim Kurulu Başkanı Selim Kasapoğlu, "GEKA tarafından desteklenen bu eğitim, firmalarımızın değişen regülasyonlara ayak uydurabilmesi ve sürdürülebilirlik alanında daha güçlü bir yer edinebilmeleri adına çok önemli bir adım" dedi. Sertifikaları Başkan Kasapoğlu ve GEKA Genel Sekreteri takdim etti Eğitimlerin sona ermesinin ardından, katılımcılara GRI onaylı sertifikaları verildi. Sertifika törenine; DSO Yönetim Kurulu Başkanı Selim Kasapoğlu, GEKA Genel Sekreteri Ümit Gülyağı, DSO Genel Sekreteri Dr. Sezgi Akbaş, DSO Sürdürülebilirlik Müdürü Cansun Özdülger, DSO Sürdürülebilirlik Uzmanı Sultan Nur Duran ve sürdürülebilirlik profesyonelleri katıldı. Törende, katılımcılara sertifikalarını DSO Yönetim Kurulu Başkanı Selim Kasapoğlu ve GEKA Genel Sekreteri Ümit Gülyağı teslim etti. Törenin ardından, DSO Genel Sekreteri Dr. Sezgi Akbaş, Eğitmen Erdem Kolcuoğlu’na, "Sanayinin Kadim Şehri Denizli" adlı kitabı takdim etti. “Firmalarımızın sürdürülebilirlik yolculuğu için önemli bir eğitim” Güney Ege Kalkınma Ajansı (GEKA) tarafından desteklenen eğitim de firmalarda değişimleri gördüklerinden dolayı mutlu olduklarını belirten DSO Yönetim Kurulu Başkanı Selim Kasapoğlu, “Denizli Sanayi Odası olarak, sürdürülebilirlik alanında yaptığımız yatırımların sektöre katkı sağladığını görmek bizleri son derece mutlu ediyor. GEKA tarafından desteklenen bu eğitim, firmalarımızın değişen regülasyonlara ayak uydurabilmesi ve sürdürülebilirlik alanında daha güçlü bir yer edinebilmeleri adına çok önemli bir adım. Bu eğitim, aynı zamanda Denizli’mizin yeşil dönüşüm sürecine katkı sağlayacak uzman kadrolarının yetişmesini sağlayacaktır. Eğitime katılan ve başarıyla tamamlayan tüm profesyonelleri tebrik ediyorum” dedi. “Sürdürülebilirlik alanında destek sağlamaktan mutluyuz” GEKA olarak, bölgedeki sanayicilerin sürdürülebilirlik alanında destek sağlamaktan büyük bir mutluluk duyduklarını ve bölgeye değer katmak adına iş birliklere devam edileceğini dile getiren GEKA Genel Sekreteri Ümit Gülyağı, “Bu eğitimler, yerel ekonomimizi yeşil dönüşüme entegre etmek adına kritik bir öneme sahip. DSO ile gerçekleştirdiğimiz iş birliği sayesinde, bölgedeki işletmelerin küresel standartlarla uyumlu raporlama yapabilmelerini sağlamak ve sürdürülebilir kalkınma hedeflerine ulaşmalarını desteklemek adına önemli bir adım atıldı. Bölgemize değer katmak adına iş birliğimiz devam edecek” diye konuştu. 6 Modülden oluşan eğitimler 3 ayda tamamlandı Ekim ayında başlayan eğitimler, enerji, kimya, inşaat, tekstil, demir-çelik ve danışmanlık sektörlerinden firmaların sürdürülebilirlik uzmanları, raporlama sorumluları ve mühendislerinin katılımıyla gerçekleştirildi. Katılımcılar, değişen regülasyonlar ve artan talepler doğrultusunda GRI Standartları ile uyumlu sürdürülebilirlik raporlaması hazırlama konusunda gerekli teknik bilgi ve detayları öğrendiler. Eğitim, sektörün önde gelen isimlerinden Erdem Kolcuoğlu tarafından verildi. Eğitimde, katılımcılara GRI Standartları ile uyumlu raporlama teknikleri, sürdürülebilirlik süreçlerinin nasıl yönetileceği ve raporlamanın uluslararası standartlara nasıl taşınacağı gibi konular detaylı bir şekilde aktarıldı. Sürdürülebilirlik Uzmanları, eğitim sürecinde toplamda 6 modülden oluşan bir programı tamamladı. Ekim, Kasım ve Aralık aylarında gerçekleştirilen eğitimler, mesleki gelişimlerine önemli katkılar sundu. Bu eğitimle birlikte, katılımcılar, Türkiye’de GRI onaylı bu eğitimi tamamlayan uzmanlar arasındaki yerlerini aldı. Eğitimlere katılan Sürdürülebilirlik Profesyonelleri görüşlerini aktarırken, destekleri için GEKA’ya ve eğitimi düzenleyen DSO’ya teşekkürlerini sundu. Katılımcılardan Sürdürülebilirlik Müdürü Zahide Geylan, “Çok ciddi bir ihtiyaçtı bu. Uzun zamandır Denizli Sanayi Odası çatısı altında çok büyük hamlelerle, çok büyük gayretlerle böyle bir eğitim hazırlandı. Ben bu süreçteki desteklerinden ötürü hem Denizli Sanayi Odası’na hem de GEKA’ya çok teşekkür ediyorum. Ev sahipliğinden ötürü de Denizli Sanayi Odası’na ayrıca teşekkür ediyorum. GRI Raporlama Eğitimi bizim gibi sürdürülebilirlik alanında çalışmalar yürütenler için çok kıymetli. Naçizane hepimiz bir öğrenme aşamasındayız. Sürdürülebilirlik konuları o kadar hızla güncelleniyor ve değişiyor ki biz bu çalışmaları yaparken raporlamaları yaparken, sonuçta bir şeyleri referans almanız gerekiyor. Mevzuatlarda ve çeşitli uluslararası standartlara bakıldığında çok farklı kapsamlar da var. Ama GRI bunların içerisinde gerçekten referans olarak kullanılabilecek ve uluslararası kabulü çok yüksek olan bir standart. Yapmış olduğumuz sürdürülebilirlik raporlarını gönüllülük esasından çıkarıp bir standarda refere edebiliyor olmak şeffaflık ve uzun vadede bakıldığında da denetimlerde de bir başarı elde etme açısından imkan sağlayacak. Bu bakımdan çok keyifli bir eğitim, çok faydalı bir eğitimdi ve bu eğitime katılmış olmaktan dolayı çok mutluyum” ifadelerini kullandı. “Eğitimin hem firmamız hem de Denizli’miz için çok faydalı olduğunu düşünüyoruz” Katılımcılardan Kıdemli Çevre Mühendisi Tugay Geçgel, “Eğitmenimiz konuya hakimiyet açısından, sürdürülebilirlik konusuna ve ana hizmetlere hakimiyet açısından çok kapsamlı bilgileri sahip. Öncelikle bunlardan faydalanma fırsatımız oldu. Hem konuya bakış açımız değişti hem de kendi yanlışlarımızı ve doğrularımızı görme fırsatımız oldu, değerlendirme fırsatımız oldu. Bu konuda özellikle bilgi eksikliği çok fazla oluyor. Tabii ki dokümanlar var, kaynaklar var. Ama hazırlamak, rapor yapmak, değerlendirmek çok farklı bir şey. O yüzden bu eğitimin hem firmamız hem de Denizli’miz için çok faydalı olduğunu düşünüyoruz. Deneyimli birinin ve içeride olan birilerinin katkı sağlaması çok değerli. Biz sonrası için bugünden neler yapabileceğimiz konusunda çok faydalı bilgiler öğrendik. En önemli şeylerden biri hatalarımızı görmek oldu. Denizli Sanayi Odası’nın bu eğitimleri sayesinde biz bu katkıları sağladık. Özellikle Selim Bey göreve geldikten sonra Sürdürülebilirlik ile ilgili pek çok çalışma oldu. Kendisine de ayrıca teşekkür ederim” dedi. “Katılımcılarımızın 2025 yılına donanımlı ve hazır girmelerini hedefledik” Katılımcılara 2025 yılına donanımlı ve hazır girmelerini hedeflediklerini belirten DSO Sürdürülebilirlik Uzmanı Sultan Nur Duran, “Eğitimimiz GEKA’dan finansal desteği sağladığımız bir projeyle başladı. Sürdürülebilirlik Raporlaması ile ilgili özellikle GRI standartlarına uygun rapor yazabilmekle ilgili üyelerimizi bilgilendirmek, bilinçlendirmek istedik. Global olarak GRI’den lisanslı sertifikalarımız var. 6 günlük bir eğitimdi ancak biz bunu biraz uzun soluklu planladık ki bu esnada katılımcılarımız firmalarındaki raporlarını yazabilsinler istedik. Eğitimimizi tamamladık. Katılımcılarımızın 2025 yılına donanımlı ve hazır girmelerini hedefledik. 2025 yılında da projelerimiz ve eğitimlerimiz devam edecek” diye konuştu. 2025 yılında da eğitim ve iş birlikleri devam edecek Denizli Sanayi Odası, sürdürülebilirlik ve yeşil dönüşüm alanlarında öncü olmaya devam ederken, benzer projeleri hayata geçirmeyi 2025 yılında da sürdüreceğini belirtti.
Başkan Aras ‘Dünya Kooperatifçilik Günü’nde kooperatifleri bir araya getirdi
20 Aralık 2024 Cuma - 16:24 Başkan Aras ‘Dünya Kooperatifçilik Günü’nde kooperatifleri bir araya getirdi Muğla Büyükşehir Belediyesi Dünya Kooperatifçilik Günü’nde 13 ilçeden gelen kooperatif başkanları ve üyelerine ev sahipliği yaptı. Dünya Kooperatifçilik Günü’nü kutlayan Başkan Aras, Kooperatiflerin, ekonomik kazancın, sosyal adaletin, yerel kalkınmanın ve sürdürülebilir bir geleceğin yapı taşları olduğunu açıkladı. Muğla Büyükşehir Belediyesi ‘Muğla Tarım Güçbirliği İşletme Kooperatifi’ projesi ile Türkiye’de bir ilke imza attı. Ticaret Bakanlığı ve Tarım Orman Bakanlığı’nın altında bulunan kooperatifler, oluşturulan bu proje ile birleştirilerek üretici ve tüketiciler için daha yararlı bir hale geldi. Bu Güçbirliği ile kooperatifler yurtiçi ve yurtdışı pazarına da önemli satışlar gerçekleştiriyor. Muğla genelinde Büyükşehir Belediyesi ile iş birliği yaparak üretime katılan kooperatifler 21 Aralık Dünya Kooperatifçilik Günü’nde Başkan Aras’ın ev sahipliğinde bir araya geldi. Bafa Doğal Yaşam Tarımsal Üretim ve Pazarlama Kooperatifi Başkanı Raşit Yıldırım, “Zeytin ve zeytinyağı üretmek için Muğla Büyükşehir Belediyesi tarafından tahsis edilen 194 dönümlük zeytinlik arazisinden faydalanmaya devam ediyoruz. Büyükşehir’in Kooperatifler Birliği çatısı altındayız aynı zamanda. MELSA’ya da zeytinyağımızı gönderiyoruz. Zeytin boylama makinemiz getirildi Büyükşehir Belediyemiz tarafından. Filtreleme makinemiz, dolum makinemiz ve tanklarımız bize hediye olarak verildi. Büyükşehir Belediye Başkanımız Ahmet Aras öncülüğünde hep beraber büyümeyi hedefliyoruz” dedi. Destekler sayesinde zeytinlerin değerini ortaya çıkardıklarına değinen Milas Anatolie Kadın Kooperatifi Başkanı Nurgül Çöllüoğlu, “Muğla Büyükşehir Belediyesi bize inanılmaz destek verdi, güç verdi. Şu anda 7-8 tane zeytinliğimiz var. Muğla Büyükşehir ile yaptığımız protokol karşılığında zeytinliklerimizi işleyerek zeytinyağı elde ediyoruz. Muğla Büyükşehir Belediyesi sadece zeytinlik anlamında değil, malzeme ekipman anlamında da bize sonuna kadar destek veriyor. Ben Başkanımıza teşekkür ederim” dedi. Yerkesik Tarımsal Kalkınma Kooperatifi Başkanı “Büyükşehir Belediye Başkanımız sayesinde ayakta duruyoruz. Tüm ürünlerimizi MELSA bünyesinde tanıtım ve pazarlama yapıyoruz” dedi. 21 Aralık Dünya Kooperatifçilik Günü’nde Kıyı Ege Belediyeler Birliği ve Muğla Büyükşehir Belediye Başkanı Ahmet Aras, kooperatif başkanlarını ve üyelerini misafir etti. Aras, “Bundan önce de kooperatiflerimiz ile çalışmalarımızı ortaklaştırdık. Yapabileceğimiz destekleri konuştuk ve bundan sonraki yol haritamızı da belirledik. Gücümüzü birleştirmek zorundayız. Ayrı ayrı parçalanmış şekilde hareket edersek başarı sağlayamayız. Sonuç alamayız diye düşünüyorum. Biz bunun için yaklaşık 41 kooperatifi bir üst birlik çatısı altında toplamış ve desteklemiş durumdayız. Desteklemeyi de devam ediyoruz” dedi.