EĞİTİM
15 Kasım 2024 Cuma - 09:59 Vanlı öğrenciler Erasmus K210 projesi ile İtalya’da Van Teknokent Koleji, Erasmus K210 “100’lerde Teknoloji ve Muasır Medeniyet” projesiyle ilk 6’ya girerek büyük bir başarı elde etti. Van Teknokent Koleji, Türkiye genelinde sadece 6 projenin geçmeyi başardığı Erasmus K210 projesi kapsamında büyük bir başarıya imza attı. “100’lerde Teknoloji ve Muasır Medeniyet” adlı projeleriyle ilk 6’ya giren kolej, Avrupa çapında adından söz ettirmeyi başardı. Bu proje, öğrencilerin çağdaş teknolojilerle buluşmasını, kültürel zenginlikleri tanımasını ve uluslararası deneyimler kazanmasını hedefliyor. “Napoli’de ilk hareketlilik başladı” Proje kapsamında ilk hareketlilik, İtalya’nın tarihi ve kültürel açıdan önemli şehirlerinden Napoli’de gerçekleşti. İtalya ve Portekiz’den projeye katılan ortak okullarla birlikte ilk adımlar atıldı. Bu buluşmada öğrenciler, teknoloji ve yazılım alanında deneyim kazanma fırsatı buldu. Özellikle sanal gerçeklik gözlüğü kullanarak, projenin temelini oluşturan uygulamalara yönelik çalışmalar gerçekleştirildi. Bu sayede öğrenciler sadece teorik bilgiyle kalmayıp, pratik uygulamalara da katılarak yazılım ve VR teknolojisi hakkında derinlemesine bilgi sahibi oldular. “Kültürlerarası etkileşim ve tarihi keşifler” Öğrenciler, İtalya’daki eğitim ve proje çalışmalarının yanı sıra, bu kültür zengini ülkenin tarihi yerlerini de gezme fırsatı buldular. Napoli’nin antik sokakları, Roma döneminden kalma yapılar, Pompeii kalıntıları ve yerel müzeler gibi tarihi bölgeler keşfedildi. Bu geziler, öğrenciler için sadece bir kültürel etkileşim değil; aynı zamanda Avrupa tarihi hakkında bilgi edinme ve farklı kültürlerle kaynaşma imkanı sundu. Erasmus K210 projesi, öğrencilerin teknolojiyi kullanma becerilerini geliştirirken, aynı zamanda onlara uluslararası bir bakış açısı kazandırmayı hedefliyor. “100’lerde Teknoloji ve Muasır Medeniyet” projesi ile öğrenciler, 21. yüzyıl becerileri doğrultusunda kendilerini geliştirme imkanı buluyor. Yazılım ve sanal gerçeklik gibi alanlarda pratik bilgi edinen öğrenciler, gelecekte bu alanlarda daha donanımlı bireyler olarak yetişmeleri için destekleniyor. Proje boyunca yapılacak diğer hareketliliklerde, öğrencilerin daha fazla deneyim kazanması ve farklı kültürlerle etkileşimlerini derinleştirmesi planlanıyor. Öğrenciler, Portekiz’de gerçekleşecek bir sonraki etkinlikte, yazılım ve VR projelerini daha da ileri seviyeye taşıyarak uluslararası bir çalışma ekosistemine adapte olma fırsatı bulacaklar. Bu projesi, yalnızca okul ve şehir için değil, Türkiye için de önemli bir gurur kaynağı oldu. Uluslararası bir platformda elde edilen bu başarı, kolejinin eğitim kalitesini ve öğrencilerinin yetkinliklerini gözler önüne sererken, gelecekte daha büyük başarıların temelini atıyor.
15 Kasım 2024 Cuma - 08:56 Eğil’de ihtiyaç sahibi öğrenciler için ’Bir Oda Bin Umut Projesi’ Diyarbakır’ın Eğil İlçe Kaymakamı Volkan Hülür tarafından planlanarak hayata geçirilen ’Bir Oda Bin Umut’ projesi kapsamında, çalışma masası ve kitaplığı olmayan öğrencilerin bu ihtiyaçlarının giderilmesi için kollar sıvandı. Eğil Kaymakamı Volkan Hülür koordinesinde evinde çalışma masası ve kitaplık bulunmayan öğrencinin kalmaması için İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü ile Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Vakfı tarafından oluşturulan listelere göre tespitler yapılarak kitaplıklı masa, sandalye ve halı dağıtımı yapılıyor. Kaymakam Volkan Hülür, “Okul ve hane ziyaretleri esnasında çocuklarımızdan gelen taleplerde ve kendi tespitlerimizde evlerde çocuklarımızın en büyük eksikliğinin kendilerine ait bir çalışma alanının olmamasıydı. Bunun üzerine bizde bu projeyi hayata geçirerek istedik ki öğrencilerimizin evlerinde kendilerine ait birer çalışma masaları ve kitaplıkları olsun, ders çalışmalarını yerde halılar üzerinde iki büklüm ya da bir sehpa üstüne sığışmaya çalışarak yapmasınlar. Sadece kendilerine ait olduğunu bildikleri ve kendilerini özel ve kıymetli hissedecekleri bir alanları olsun. Çünkü onlar gerçekten de bizler için çok kıymetli, onların iyi ortamlarda yetişip bu ülke için faydalı nesiller olmaları hepimizin amacı. Bu çalışma masaları ve kitaplıklarının öğrencilerimize eğitim hayatlarında başarılar kazandırmasını umuyor geleceğe yönelik umutlarını bu odalar sayesinde gerçekleştirmelerini arzuluyoruz” dedi. Projeye destek olmak isteyen hayırsever vatandaşların da, Eğil Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Vakfına bağışta bulunabileceği ve bir adet çalışma odasının bedelinin 8 bin TL olduğu belirtildi.
GAÜN’de 6. Uluslararası Geleneksel ve Yöresel Değerler Sempozyumu başladı
07 Kasım 2024 Perşembe - 16:25 GAÜN’de 6. Uluslararası Geleneksel ve Yöresel Değerler Sempozyumu başladı Gaziantep Üniversitesi (GAÜN) Güzel Sanatlar Fakültesi ile Akdeniz Üniversitesi işbirliğiyle düzenlenen "6. Uluslararası Geleneksel ve Yöresel Değerler Sempozyumu", GAÜN Cenani Konağı Kültür ve Sanat Merkezi’nde başladı. Programın açılış konuşmasını yapan GAÜN Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Mustafa Sarıbıyık, Geleneksel Sanatlar ve Yöresel Değerler Sempozyumu’nun köklü bir geçmişe sahip olduğunu söyleyerek, sempozyumun Gaziantep’te yapılmasının anlamlı bulduğunu ifade etti. Prof. Dr. Sarıbıyık, “İçinde bulunduğumuz Bey Mahallesi Gaziantep’in en tarihi mahallelerinden biridir ve bu mahallede yer alan Cenani Ailesi’nin geleneksel konağı sempozyumun yapıldığı mekân olarak büyük bir anlam taşımaktadır. Bu sempozyumun burada düzenlenmesi hem şehrin kültürel mirasını yansıtması hem de farklı kültürleri bir araya getirmesi açısından oldukça önemli" dedi. Konuşmasında GAÜN Güzel Sanatlar Fakültesi Geleneksel Sanatlar Bölümünün sempozyum organizasyonuna büyük katkılar sağladığını belirten Prof. Dr. Ayhan Özer, “Kültür ve sanat merkezi olan Gaziantep’te, bu tarihi mekanda bir sempozyum deneyimi yaşamak bize nasip oldu. Katkı sunan herkese teşekkür ediyorum" ifadelerini kullandı. Sempozyum Düzenleme Kurulu Başkanı Akdeniz Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Mehmet Ali Eroğlu ise konuşmasında şehrin tarihî ve kültürel önemine dikkat çekti. Eroğlu, Gaziantep’in Gazilik unvanı almış bir şehir olduğunu hatırlatarak, “Bu kadar önemli bir şehirde sempozyum düzenliyor olmaktan büyük bir mutluluk duyuyorum. Gaziantep hem gastronomisi hem de kültürel mirasıyla önemli bir değer taşıyor" diye konuştu. 17 farklı üniversiteden katılımcıların yer aldığı ve Gaziantep Olgunlaşma Enstitüsü’nün desteğiyle gerçekleştirilen sempozyum, hem yüz yüze hem de çevrimiçi olarak 13 Kasım 2024 tarihine kadar devam edecek.
Öğrenciler Kurtuluş Savaşı Mücadelesini yerinde öğrendi
07 Kasım 2024 Perşembe - 16:05 Öğrenciler Kurtuluş Savaşı Mücadelesini yerinde öğrendi Aydın My Kolej Fen ve Anadolu Lisesi 9. sınıf öğrencilerine Kurtuluş Savaşı ve Aydın’da yaşanan zulüm yerinde anlatıldı. Duygu dolu anların yaşandığı derslerde öğrenciler bir dersten ziyade üzerinde yaşadığımız toprakların nasıl ve ne şartlarda vatan toprağına dönüştüğü yerinde anlatıldı. Şehitliklerin yanı sıra Kurtuluş Savaşı Mücadelesi döneminde Köşk ilçesinde Yunan Karakolu olarak kullanılan binanın önündeki çınar ağacına çakılı çengellerin yöre halkına işkence yapılırken kullanıldığını öğrenen gençler duygu dolu anlar yaşadı. Bir milletin geleceğine yön verebilmesi için geçmişini iyi bilip o günlerden ibret alması gerektiğini belirten MY Kolej Kurucu Müdürü Fatih Karahan, “Tarihi bizim kadar ibretlerle dolu bir millet azdır. Her karış toprağı şehit kanları ile sulanmış ülkemizde Efeler Diyarı Aydınımızın kurtuluş destanını öğrencilerimize bizzat yerinde anlatmak istedik. Bu çerçevede hazırladığımız proje ile öğrencilerimizi Aydın’daki şehitliklere götürüp dersleri burada işledik. Her yerin kendine has acı dolu mazisi var. Ancak Köşk ilçesinde bulunan ve halk arasında Koca Kavak diye bilinen asırlık çınar ağacının gövdesinde Kurtuluş Savaşı’ndan günümüze kadar izleri silinmeyen işkence çengelleri hepimizi bir kez daha duygulandırdı” diyerek şehitlere rahmet, minnet ve şükranla andıklarını söyledi. ‘My Kolejli Gençler Şehitlerini Unutmadı’ adlı sosyal sorumluluk projesi çerçevesinde öğrenciler Fen ve Anadolu Lisesi müdürü Orhan Seyhan ve Tarih öğretmeni Ayşenur Çetin ile birlikte Efeler Gözpınarı Şehitliği, Umurlu Çayyüzü Şehitliği, Köşk Anıt Ağaç, Köşk Karatepe Şehitliği, Sultanhisar Malgaç Baskını ve YenipazarYörük Ali Efe Müzesi’ni ziyaret edip dersleri buralarda işledi. Şehitlik ziyaretlerimizin ardından eğitimci ve yazarlar Sabahattin Burhan ve Ali Erdoğan ile Aydın Efeleri Yörük ve Türkmen Derneği Başkanı Hakkı Bahçıvan tarafından My Kolej’de ‘Aydın Efelerinin verdiği Kurtuluş Mücadelesi ve Şehitlerimiz’ konulu konferans gerçekleştirildi.
Geleceğin hekimleri beyaz önlüklerini törenle giydi
07 Kasım 2024 Perşembe - 15:21 Geleceğin hekimleri beyaz önlüklerini törenle giydi Akdeniz Üniversitesi Tıp Fakültesi birinci sınıf öğrencileri için ’Beyaz Önlük Giyme Töreni’ düzenlendi. Törende 415 Tıp Fakültesi öğrencisi beyaz önlüklerini giyerek hekimliğe ilk adımlarını attı. Akdeniz Üniversitesi Tıp Fakültesi tarafından Akdeniz Üniversitesi Gazi Mustafa Kemal Spor Salonu’nda 2024-2025 eğitim öğretim yılı ’Beyaz Önlük Giyme Töreni’ düzenlendi. Törende 415 Tıp Fakültesi öğrencisi beyaz önlüklerini giyerek hekimliğe ilk adımlarını attı. “Mesleğe kendinizi adamayı da kabul ediyorsunuz” Törenin açılış konuşmasını yapan Akdeniz Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Özlenen Özkan, “Hekimlik, tarih boyunca toplumların en değer verdiği, en saygı duyduğu mesleklerin başında geliyor. Hekimlik yalnızca bilgiye dayanan bir meslek değil, aynı zamanda empati, özveri ve yüksek etik değerlerle yapılması gereken bir sanattır. Her biriniz, bu yola adım atarak sadece öğrenme sorumluluğunu değil, aynı zamanda insanları sağlığına kavuşturmak için kendinizi adamayı da kabul etmiş bulunuyorsunuz. Pek çoğunuz bu mesleği, insanlara yardım etme arzusuyla, insan sağlığına katkıda bulunmak amacıyla seçtiniz. İnsan sağlığı ile ilgilenmek, onlara umut ışığı olabilmek büyük bir ayrıcalık ve aynı zamanda büyük bir sorumluluktur” dedi. “Hastası için uyumayan doktorlar gördüm” İnsanlara empati ile yaklaşmayı, onları anlamayı, zor zamanlarında onların yanında olmayı bilmenin bu mesleğin en değerli yanlarından biri olduğunu ifade eden Rektör Özkan, “Bir hastayı tedavi etmek, ona sadece ilaç vermekle değil onun tüm yaşamına, hislerine ve değerlerine saygı duymakla mümkün olur. İnsan sevmeyen bu mesleği yapamaz. İnsan sevmeyen doktorların düştüğü durumu gördük yakın zamanda. Hastalarla ne kadar empati kurduğunuz onların hayatı için ne kadar mücadele ettiğiniz önemli. Çünkü ne doktorlar gördüm, meslekte çok iyi olup da hastaları ile empati kurmayan, mesafe koyan. Ne doktorlar gördüm hastanın durumunun iyiye gittiğini gösteren bir damla idrar için sabahlara kadar uyumayan, bir tanesi ile de evliyim şu an” diye konuştu. “50 yılı aşkın tecrübe ile eğitim alacaksınız” Öğrencilere önlerinde uzun, zorlayıcı ama bir o kadar da öğretici bir öğrenim süreci olduğunu söyleyen Rektör Özkan, “Ne şanslısınız ki Türkiye’nin en iyi tıp fakültelerinden birinde eğitim alacaksınız. Türkiye’de bir ilk olarak başlattığımız Ters Yüz, Semptom Temelli Eğitim Modelleri gibi en güncel eğitim müfredatıyla öğrenim göreceksiniz. Yine Probleme Dayalı eğitim, Özel Çalışma Modülleri, Makale Saati, TUS deneme sınavı gibi örnek uygulamalarımızla eğitim hayatınız boyunca kendinizi en iyi şekilde geliştireceğiniz imkânlarımız mevcut. Akreditasyon belgesine sahip ve Türkiye Yeterlilikler Çerçevesi veritabanına dahil olan fakültemizden mezun olduğunuzda da dünyanın her yerinde geçerli bir diplomaya sahip olacaksınız. En önemlisi de yarım asırlık bir birikimin, gelişimin, tecrübenin kanatları altında sizlere her adımınızda yol gösterecek donanımlı hocaların rehberliğinde yetişeceksiniz.” ifadelerini kullandı. “Taşıdığınız sorumluluğu unutmayın” Geleceğin hekimlerine Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün ‘Beni Türk hekimlerine emanet edin’ sözünü hatırlatan Rektör Özkan, “Üç gün sonra, Büyük Önder Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün ebediyete irtihalinin yıl dönümünde, onu saygı ve minnetle anacağız. Atatürk’ü anmak, onun ‘Beni Türk hekimlerine emanet edin’ sözünde yatan derin güveni, bilim ve akıl yolunda ilerleyen bir millet olma kararlılığını yaşatmak demektir. Onun sonsuz güvendiği bir mesleğin mensubu olarak güvenini boşa çıkarmamak adına büyük bir sorumluluk taşıdığınızı lütfen unutmayın” şeklinde konuştu. “18 yıldır akreditasyona sahibiz” Tıp Fakültesi olarak gurur dolu bir etkinliği gerçekleştirmek için bir araya geldiklerini ifade eden Tıp Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Yeşim Şenol, 19. yy sonunda tıp mesleğinin bugünkü halini aldıktan sonra hekimlerin mesleğin saflığı ve temizliğini göstermek için beyaz önlük giydiklerini ifade etti. Akdeniz Tıp Fakültesinde öğrencilerin çok iyi bir eğitim alacağını söyleyen Dekan Şenol, “Yapılan çalışmalarda Türkiye’de gençlerin okumak istedikleri meslek sıralamasında birinci sırada olan, her annenin babanın hayali olan hekimliği çok yüksek puanlar alarak kazandınız. Tıp Fakültemizde aldığınız eğitim ve edindiğiniz deneyimlerle iyi bir eğitim alacağınıza gönülden inanıyoruz. Bu amaçla yıllardır çalışıyoruz, üçüncü akreditasyonumuzu almış bulunuyoruz. Yaklaşık 18 yıldır akredite ilk üniversitelerden birtanesi olarak görevlerimizi yerine getiriyoruz. Bugün beyaz önlüğü giyerken insan sağlığına kendimizi adamanın insanlık için çalışmanın sözünü veriyoruz. Bu çok önemli bir söz. Bilimsel bilgilerle hareket eden, özgüveni yüksek, kendine ve mesleğine saygısı olan dürüstlükten asla taviz vermeyen hekimler olmanızı gönülden diliyoruz” şeklinde konuştu. Açılış konuşmaların ardından Rektör Özkan ve öğretim üyeleri hekim adaylarına beyaz önlüklerini giydirerek başarılar diledi. törene Akdeniz Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Özlenen Özkan, Organ Nakli Merkezi Müdürü Prof. Dr. Ömer Özkan, Rektör Yardımcıları Prof. Dr. Ayşe Gülbin Arıcı, Prof. Dr. Şükrü Özen, Prof. Dr. Cengiz Toker, Tıp Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Yeşim Şenol, Hastane Başhekimi Prof. Dr. Yıldıray Çete, akademisyenler, öğrenciler ve aileleri katıldı.
At yetiştiricilerin korkulu rüyası olan o enfeksiyonlar araştırılacak
07 Kasım 2024 Perşembe - 14:59 At yetiştiricilerin korkulu rüyası olan o enfeksiyonlar araştırılacak Kastamonu Üniversitesi’nde, at yetiştiriciliği ve sağlığı açısından büyük bir zorluk teşkil eden "Rhodococcus Equi" enfeksiyonları ile ilgili araştırma yapılacak. Kastamonu Üniversitesi Merkezi Araştırma Laboratuvarı’ndan Öğretim Görevlisi Dr. Fevziye Işıl Kesbiç’in yürütücüsü olduğu “Rhodococcus Equi Enfeksiyonlarıyla Mücadelede Bitki Esansiyel Yağlarının Kullanımının In Vitro Araştırması” başlıklı proje, TÜBİTAK-1002 Hızlı Destek Programı kapsamında desteklenmeye hak kazandı. Veteriner Fakültesi İç Hastalıkları Anabilim Dalı’ndan Dr. Öğretim Üyesi Ömer Deniz de araştırmacı olarak yer alıyor. Özellikle taylarda önemli sağlık sorunlarına yol açan ve tedavisi güç olan "Rhodococcus Equi" enfeksiyonları, at yetiştiriciliği ve sağlığı açısından büyük bir zorluk teşkil ediyor. Proje çerçevesinde bu enfeksiyonlarla mücadelede alternatif tedavi yöntemleri geliştirmek amacıyla bitkisel esansiyel yağların antimikrobiyal etkilerini laboratuvar ortamında incelenecek. Doğal ve çevre dostu bileşenlerden oluşan bu yağların, geleneksel antibiyotiklerin yerine kullanılabilecek potansiyel bir çözüm sunup sunamayacağı değerlendirilecek. Kastamonu Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Ahmet Hamdi Topal, projeye ilişkin yaptığı açıklamada, at sağlığı alanında yenilikçi bir araştırmanın başlatılmasından memnuniyet duyduğunu belirterek, “Bu tür bilimsel projeler, üniversitemizin yenilikçi yaklaşımını ve hayvan sağlığına yönelik çözüm arayışlarını desteklemektedir. Projede emeği geçen tüm akademisyenlerimizi tebrik ediyor, başarılarının devamını diliyorum” dedi.