SAĞLIK - 17 Ocak 2025 Cuma 09:31

HIV/AIDS, Ülkemizde 1985’ten beri bildirimi zorunlu hastalık listesinde

A
A
A
HIV/AIDS, Ülkemizde 1985’ten beri bildirimi zorunlu hastalık listesinde

DÜZCE(İHA) – Düzce Üniversitesi Tıp Fakültesi Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji Anabilim Dalı Başkanı Doç. Dr. Nevin İnce, 2024 yılında 45 bin 835 kişinin HIV pozitif birey olduğunu ifade ederek AIDS ile ilgili sosyal medyada yayılan yanlış bilgilere inanılmaması gerektiğini söyledi.


Toplum sağlığını korumak, geliştirmek ve farkındalık oluşturmak amacıyla açıklamalarda bulunan Doç. Dr. İnce, her yıl düzenli olarak gerçekleştirilen programlarla ülkemizde HIV/AIDS ile mücadele ederek, bu hastalığa karşı yapılan mücadelede yol haritası oluşturmak olduğunu söyledi.



Türkiye HIV/AIDS Kontrol Programı’nın 3 temel amacının olduğunu vurgulayan İnce, bunları; “HIV/AIDS yeni vaka sayısı ve enfeksiyonuna bağlı ölümleri azaltmak, HIV/AIDS’e yönelik sağlık hizmetlerinin kapasitesini geliştirmek, HIV ile yaşayan bireylere yönelik ayrımcılığı ve mahremiyet ihlallerini önlemektir” şeklinde sıraladı.



“Bireylere yönelik ayrımcılık ve mahremiyet ihlalleri önlenmeli”


Tanı ve tedaviye erişimin sağlanması ve vakaların doğru yönlendirilmesinin önemine değinen Doç. Dr. Nevin İnce, “Başarılı bir HIV/AIDS kontrol programı için en önemli bileşenlerden biri HIV ile yaşayan bireylere yönelik ayrımcılığı ve mahremiyet ihlallerini önlemektir. Toplumda HIV enfeksiyonunun ve HIV enfeksiyonu ile ilgili riskli davranışların konuşulabilir olduğunun anlatılması, var olan yanlış, eksik bilgilerin ve ön yargıların giderilmesi, HIV ile enfekte veya HIV enfeksiyonu şüphesi bulunan kişilerin tanıya ulaşma ve sağlık hizmetlerinden yararlanmalarını kolaylaştıracak, enfeksiyonun yayılımının önlenmesine katkıda bulunacak ve HIV ile yaşayan bireylerin yaşam kalitesini yükseltecektir” dedi.



Bulaş yolları


AIDS’in bulaş yolları arasında cinsel yolla bulaşmanın ilk sırada olduğunu ifade eden İnce, bunu kan yolu ile bulaşma takip ettiğini dile getirdi. Kan yolu ile bulaşmaya neden olan durumları ise; “Kullanılmış enjektör, iğne ve cerrahi aletler, diş hekimliği aletleri, dövme malzemeleri, akupunktur iğneleri, jilet, makas gibi tüm delici aletler, HIV’li doku organ ve sperm nakli” şeklinde sıraladı.



Bulaşmadığı durumlar


HIV günlük yaşamdaki olağan davranışlarla; el sıkışma, deriye dokunma, hastanın kullandığı; çatal, bıçak, bardak, telefon kulaklığı, tuvalet, duş, sauna, yüzme havuzu, besinler, giyişiler, hava yolu, ter, gözyaşı ile bulaşma olmayacağının altını çizen Doç. Dr. Nevin İnce, sosyal medyada yayılan yanlış bilgilere inanılmaması gerektiğini, bunların insanlar arasında paniğe yol açtığını vurguladı. HIV virüsünün dış ortamda 30 dakika yaşayabileceğinin bilgisini de paylaşan İnce, dış ortamlardan sağlam deriye bulaş riskinin olmadığının altını çizdi.


HIV virüsünün bulaş sonrası 2-8 hafta içerisinde ateş halsizlik boğaz ağrısı eklem ağrısı döküntü lenf bezi şişliği gibi belirti görülebileceğini söyleyen Doç. Dr. Nevin İnce, pozitif bir hastadan kesici delici alet ve riskli bir temas sonrasında mümkünse ilk bir saat içinde en geç 72 saat içinde maruz kalan kişiye profilaktik antiviral tedavi başlanması gerektiğini vurguladı.



Belirtiler


HIV belirtileri arasında; “Ateş, farenjit, lap, baş ağrısı, artralji/miyalji, letarji, iştahsızlık, kilo kaybı, bulantı, kusma, ishal, makulopüler döküntü” gibi birçok tablo ile karşılaşabileceğini söyleyen İnce, tedavi edilmezse hastanın HIV taşıyıcısı durumuna geçtiğini ve bu durumun 7 ila 10 yıl sürdürdüğünü ifade etti.



“Sağlık Bakanlığı destekliyor”


Ülkemizde HIV/AIDS ile mücadele amacıyla oluşturulmuş olan Türkiye HIV/AIDS Kontrol Programı’nı hatırlatan Doç. Dr. İnce, “Bu programın amacının insan haklarını gözeterek, HIV/AIDS yayılımı için risk oluşturan faktörlerle mücadele etmek, her bireyin tanı ve tedavi, bakım ve desteğe eşit ulaşımını sağlayarak, toplumun sağlığını korumak ve geliştirmek misyonu altında ülkemizdeki 2019-2024 yıllarına yönelik HIV/AIDS çalışmalarına yol haritası oluşturmak, ölçülebilir değerlendirmelerle faaliyet planlarını yürütmek amacıyla hazırlanmış bir plandır. Bu programın gerçekleştirilmesinde başta T.C. Sağlık Bakanlığı olmak üzere; gerek kamu, gerek özel tüm kuruluşlara ilaveten tüm bireylerin de sorumlu olduğu unutulmamalıdır” dedi.



“Tedavisi mümkün”


AIDS’in ilk kez 1982 yılında tanımının yapıldığını söyleyen Doç. Dr. İnce, hastalığın tanımlandığı ilk zamanlarda hastaların bilinç düzeyi düşük olmasından ve tedavi imkanlarının gelişmemiş olmasından dolayı ölümle sonuçlanmaların olduğunu ifade etti. Günümüzde ise AIDS hastalığına yakalanmış bir kişinin tedavi ile sağlığına kavuşabileceğini vurgulayan Doç. Dr. Nevin İnce, bu kişilerin evlenebileceğini ve sağlıklı çocuk dünyaya getirebileceğini vurguladı. Tedaviye başlama sürecinde erken başlamanın önemine vurgu yapan Nevin İnce, “Kişi HIV ile enfekte olduktan 2-3 hafta sonra virüs replikasyona başlar ve ilk ayda çok yüksek seviyelere çıkarak CD4 hücrelerin sayısı hızla azalır. Bu dönemde tedaviye başlanması hasta için oldukça yararlı olur. Tedavi edilmez ve riskli davranışlar devam ederse bulaştırıcılık çok yüksek olur” dedi.



“Bilinçli hareket edilmeli”


HIV/AIDS’in ülkemizde 1985’ten beri bildirimi zorunlu hastalık listesinde olduğunu söyleyen İnce, dünyada 39 milyon kişinin HIV/AIDS olduğunu, bunların 25.6 milyonunun Afrika’da yaşadığını açıkladı. Türkiye’de 2017 yılında 15 bin 480 kişiye, 2020’de 27 bin, 2023 yılında ise 41 bin 732 kişiye HIV pozitif tanısı konulmuşken, 2024 yılında ise 45 bin 835 kişinin HIV pozitif birey olduğunu ifade eden İnce, bu vakaların yüzde 81,5’nin erkek, yüzde 18,5’inin kadın, yüzde 16,1’inin ise yabancı uyruklu kişilerden oluştuğunu dile getirdi.


HIV/AIDS hastalığının tedavisinin mümkün olduğunun altını tekrar çizen Düzce Üniversitesi Tıp Fakültesi Dahili Tıp Bilimleri Bölümü Öğretim Üyesi Doç. Dr. Nevin İnce, tedavi sonrasında hastalık belirtilerinin de kaybolduğunu, bulaş tehdidin ortadan kalktığını ve sağlıklı bireyler olarak hayatını sürdürdüğünü vurguladı.


Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Manisa Manisa tarihinin en büyük organizasyonuna ev sahipliği yapacak "Yetenek her yerde" mottosuyla bu yıl Manisa Celal Bayar Üniversitesi’nin (CBÜ) ev sahipliğinde 16 paydaş üniversitenin katılımıyla gerçekleştirilecek olan Ege Kariyer Fuarı EGEKAF’25’in lansman ve hazırlık çalıştayı gerçekleştirildi. Manisa’da şimdiye kadar gerçekleştirilen en büyük etkinlik olması planlanan fuar, Ege Bölgesi’ndeki on binlerce genci iş dünyasıyla buluşturacak. Manisa CBÜ Muradiye Şehit Prof. Dr. İlhan Varank yerleşkesindeki Prof. Dr. Ümit Doğay Arınç Kültür Merkezi’nde yapılan fuar lansmanına Manisa Valisi Vahdettin Özkan, Cumhurbaşkanlığı İnsan Kaynakları Ofisi Başkanı Doç. Dr. Salim Atay, EGEKAF Fuar Yöneticisi Doç. Dr. Eser Yeşildağ, Manisa CBÜ Rektörü Prof. Dr. Rana Kibar, paydaş diğer 15 üniversitenin rektörü, kamu kurum ve kuruluşlarının müdürleri, fuarın ana sponsoru olan Manisa Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı Mehmet Yılmaz ile Manisa OSB yetkileri, firma temsilcileri ve öğrenciler katıldı. “Hayal etmek ilk adımdır" Programın açılış konuşmasını yapan EGEKAF Fuar Yöneticisi Doç. Dr. Eser Yeşildağ, “Buradaki organizasyon bir kariyer fuarının tanıtılmasının ötesinde bireylerin ve kurumların birlikte büyümesi ve geleceğin şekillendirilmesi için güçlü bir başlangıç noktası. Bölgemizin ekonomik, sosyal ve kültürel kalkınması adına atılan çok önemli bir adımdır. Ege Kariyer Fuarı sayesinde işverenler, yenilikçi ve yetenekli bireylerle tanışma fırsatı bulacak, gençlerimiz ve profesyoneller kendilerini ifade edebilecekleri ve hayallerine bir adım daha yaklaşabilecekleri bir platform bulacak. Bölgemizin işgücü potansiyelini artırmak için somut adımlar atılacak. Sevgili öğrenciler Ege Kariyer Fuarı geleceğinizi inşa etmek için önemli bir fırsat sunuyor. Sizin potansiyeliniz sadece bireysel kariyerinizi değil, aynı zamanda bölgemizin ve ülkemizin kalkınmasını da ileriye taşıyacak. Unutmayın hayal etmek ilk adım. Bu fuar size hayallerinizi gerçeğe dönüştürmek için sadece bir köprü vazifesi görecek” dedi. “Fuar Şehzadeler Kampüsü’nde düzenlenecek” Manisa Celal Bayar Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Rana Kibar, “Bu yıl Ege Bölgesi’nde yapılacak olan fuara üniversitemiz ev sahipliği yapıyor. Özellikle sürekli dile getirilen üniversite-sanayi iş birliğinin en önemli somut örneği olarak düşündüğümüz Ege Kariyer Fuarı’nı üniversite öğrencilerimiz, mezunlarımızın sektör ve kamuyla iş birliği yapmasına imkan sağlayacak ve istihdama yönelik güzel çıktılar olacak bir fuardır. Üniversitemizin ev sahipliğinde 16 paydaş üniversitemizle birlikte gerçekleştirdiğimiz fuara 50’nin üzerinde kamu kurumu dahil oldu. Şu an için 150’nin üzerinde etkinlik ve 200’ün üzerinde katılımcıya ulaşmış bulunuyoruz. Fuar üniversitemizin Şehzadeler Kampüsü’nde gerçekleştirilecek. Biz burada büyük bir çadır kurarak, yaklaşık 5 bin metrekareye yakın kapalı bir alan oluşturduk. Fakülte binalarımızın alanlarını da etkinlik alanı olarak kullanacağız. Şu an itibarıyla 250 stant alanı dolmuş durumda. Oldukça yoğun bir ilgi var. 20’nin üzerinde söyleşimiz ve öğrencilerimiz için düzenlediğimiz yarışma tarzı etkinlikler olacak” şeklinde konuştu. Rektör Kibar, fuarın ana sponsoru olan Manisa Ticaret ve Sanayi Odası ile Manisa OSB’ye de katkılarından dolayı teşekkür etti. “Önemli bir fuar” Manisa’nın böyle bir fuara ev sahipliği yapmasının önemli olduğunu belirten Manisa Valisi Vahdettin Özkan, “Böyle bir faaliyetin ilimizde icra edilecek olmasından ben de büyük bir heyecan, çok büyük bir mutluluk duyuyorum. Sürekli piyasanın talep ettiği işgücü noksanlığından bahsedilir. Aslında bütün gençlerimiz kendi alanlarında çok yetenekli. Önemli olan bu yeteneklerin bulunması ve keşfedilmesi, hem bireysel hem toplumsal olarak bu konuyla ilgili bir merak uyandırılması. Bu çok önemli. İnşallah el birliğiyle Cumhurbaşkanımızın riyaset ve rehberliğinde ulusal, milli stratejik hedefleri hep beraber oluşturup, her birimiz üzerimize düşen vazifeleri ifa ederek bu sonuçları daha da iyileştiririz. Bu kariyer fuarına kamu kurum ve kuruluşlarımız da dahil. Bilimsel olarak yapılan çalışmalarda kim, nerede, ne zaman hangi müdahalelerle daha verimli katkıyı sunuyor, bunun mecrası Cumhurbaşkanlığı İnsan Kaynakları Ofisi. Ofisin belirlemiş olduğu standartlar, prosedürler ve bilgi teknolojinin en etkili şekilde kullanılarak oluşturduğu platformlar işimizi kolaylaştırıyor. Hepimizin hem kendi yaşam kalitemizi hem toplumun sosyal refah seviyesini yükseltmek için seferber olmamız lazım” dedi. “Bölge ve ülkenin kalkınması için aracıyız” Yaptıkları çalışmanın amacının önce bölgesel, ardından da ulusal kalkınmaya aracı olmak olduğunu kaydeden Cumhurbaşkanlığı İnsan Kaynakları Ofisi Başkanı Doç. Dr. Salim Atay ise şunları söyledi: “İnsan kaynakları dediğimizde bireyle başlayan süreçte diğer araçlarla birlikte oluşan bir ekosistem var; buna EDGE diyoruz. Erken dönem kariyer ekosistemi. Bu ekosistem içinde var olan 11 ayrı ürünü çalışarak bölgenin ve ülkenin kalkınmasına destek veriyor. Bu fuarlar çok büyük bir platform. Dünyada böyle bir örnek yok. 2019 yılından bu yana düzenli olarak her yıl sürüyor. 149 üniversitenin iş birliğinde yapılıyor bu. Öğrenci sayısı 1 milyonu, katılımcı firma sayısı 10 bini geçti. Kamu da burada bulunuyor. Manisa’da 50’den fazla kamu kurumu katılacak. Özel sektör de burada. Kamu kurumlarının özel sektörle rekabet ettiği bir düzlemi düşünün. 30 yıl önce böyle bir durum var mıydı, yoktu. Şimdi kamu kurumlarımız üniversitelerde yetişen yetenekli öğrencileri kendi kurumlarına almak için özel sektörle rekabet ediyor. Öğrenci hem kamu kurumunu hem özel sektörü ziyaret ediyor. Kendisi için en uygun olana karar veriyor. Kamu kurumlarının yaptığı etkinlikler son iki üç senedir özel sektörün önüne geçmiş durumdadır. Bölgesel kariyer fuarlarının yapıldığı illerde ihracatta artış yaşanmış, sanayi sektörünün gelirinde artış olmuş, sigortalı çalışan sayısı artmış, firma sayısı artmış ve işsizlik başvurusu sayılarında azalma olmuş.” Lansman ve çalıştay, Dr. Savaş Ceylan tarafından gerçekleştirilen "Erken Dönem Kariyer Ekosistemi" konulu sunum ile sona erdi. Programın bitiminde Manisa CBÜ Rektörü Prof. Dr. Rana Kibar, Cumhurbaşkanlığı İnsan Kaynakları Ofisi Başkanı Doç. Dr. Salim Atay’a şehzadeler şehri Manisa’nın sembollerinden olan padişah kaftanı tablosu hediye etti. Fuar 26-27 Şubat tarihlerinde Manisa Celal Bayar Üniversitesi Şehzadeler Kampüsü’nde gerçekleştirilecek.
Manisa CHP’li başkan Dönmez, Salihli’de hakim karşısına çıktı Manisa’nın Kula ilçesinde 2 kişinin darp edilmesi iddiasıyla dava açılan ve görevden uzaklaştırılan CHP’li Kula Belediye Başkanı Hikmet Dönmez ile toplam 7 sanığın yargılandığı dava da ilk duruşma Salihli’de yapıldı. Salihli Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen davanın ilk duruşmasında görevden uzaklaştırılan ve tutuksuz yargılanan Belediye Başkanı Hikmet Dönmez ile 7 sanık, avukatları ve yakınları katıldı. CHP’li Dönmez, mahkemede yaptığı savunmasında, ilçede parke taşı üreten müşteki/sanık M.U ile Kula Belediyesi adına parke taşı üretimi yapmaları için sözleşme imzaladıklarını, ancak M.U.’nun sözleşemeye ait yükümlülüklerini yerine getirmediğini söyledi. Bu nedenle M.U ve H.D.’yi belediyeye davet ettiklerini kaydeden Dönmez, iş sözleşmesini feshetmek istediklerini ve bu fesih işleminin ardından M.U.’dan, Kula Belediyesi’ne olan borcunu ödemesini istediklerini söyledi. CHP’li Dönmez “İş sözleşmesini feshettikten sonra belediyemizden aldıkları parke taşlarına ait 580 bin borçları olduğunu ve bunu ödemeleri gerektiğini hatırlattık. Ancak M.U bu teklifi kabul etmedi ve sinirlenerek hakaretlerde bulunmaya başladı. Üzerime yürüyerek “Burayı başınıza yıkarım o parayı alabiliyorsanız alın’ dedi. Bu bağırma sesleri üzerine dışarıda bekleyen şoförüm ve korumam odaya girerek bana saldıran M.U.’ya müdahale etti ve her iki şahsı belediyeden uzaklaştırdı. Ben bu arada kimseye belediyeyi boşaltın, güvenlik kameralarını kapatın veya bunları dövün diye bir talimat vermedim. Bu nedenle hakkımdaki tüm iddiaları reddediyorum“ İlk duruşmada diğer sanıklar da savunmalarını yaparak iddiaları reddetti. Mahkeme heyeti, sanıkların adli kontrol şartının kaldırılması ile ilgili talebi reddederken, M.U.’nun darp raporunun kesin sonuçlarının beklenmesi, 112 Çağrı Merkezi ile ilgili konuşma kayıtlarının istenmesi ile sanıklara ek savunma süresi verilmesi için duruşmayı 17 Şubat tarihine erteledi. "Kula halkının ve Kula Belediyesinin haklarını savundu" Duruşma sonrası gazetecilere açıklamalarda bulunan Hikmet Dönmez’in avukatı Murat Aydın, “Kula Belediye Başkanımız Hikmet Dönmez’in yargılanması ile ilgili Ağır Ceza Mahkemesi’ndeki ilk duruşma tamamlandı. İlk duruşmada sanıkların ifadeleri alındı ve aynı zamanda tanıklar dinlendi. Mahkememiz, yaralı bir kişinin adli tıp raporu eksikliği nedeniyle duruşmayı Şubat ayına erteledi. Biz bu yargılama bittiğinde Başkan Hikmet Dönmez ve diğer sanıkların suçsuz olduklarının ortaya çıkacağına inanıyoruz. Bu anlamda yargıya güvenimiz tamdır. Mahkeme, diğer delillerin toplanması ile ilgili süreç henüz bitmediği için adli kontrolün kaldırılması talebimizi reddetti. Bu süreç bittiğinde makam odasında saldırıya uğrayanın Belediye Başkanı Hikmet Dönmez olduğu, Kula halkının ve Kula Belediyesi’nin haklarını savunmak için uğraşırken saldırıya uğrayıp bir de üstüne iftiraya uğradığı ortaya çıkacak” şeklinde konuştu. Mahkemenin hukuka uygun bir karar vereceğinden eminiz Avukat ufuk Mansuroğlu ise “Müvekkil Kula Belediye Başkanı Hikmet Dönmez hakkında Salihli Ağır Ceza Mahkemesi’nde yapılan yargılamanın ilk duruşması gerçekleşti. Alınan bilirkişi raporları ve tanık anlatımları ile Dönmez’in herhangi bir suça karışmadığı ve iddia edilen eylemleri gerçekleştirmediği doğrulanmıştır. Bu hali ile hakkaniyetli ve adil bir karar ile sonuca ulaşılacağından ve mahkemenin hukuka ve kapsama uygun bir karar vereceğinden eminiz” dedi. Olayın geçmişi 27 Mayıs tarihinde Manisa’nın Kula ilçesinde yaşanan olayda Kula Belediyesi’nden parke taşı ile ilgili ihale alan firmanın yetkilileri M.U. ve H.D, mesai saati dışında belediyeye gittiklerini burada makam odasında darp edildiklerini iddia ederek şikayetçi olmuştu. Şikayet üzerinde göz altına alınan belediye personeli M.O.A. ile R.G, çıkarıldıkları mahkemece tutuklandı. Daha sonra ise Kula Belediye Başkanı Hikmet Dönmez de "hukuki alacağı tahsil amacıyla yağma yapmak ve kasten yaralama" suçundan tutuklanarak cezaevine gönderildi. Belediye Başkanı Hikmet Dönmez 29 Temmuz, belediye personelleri M.O.A. ile R.G. ise 6 Ağustos tarihinde tahliye oldu. Soruşturma nedeniyle görevden uzaklaştırılan Belediye Başkanı Dönmez’in yerine ise 8 Temmuz tarihinde yapılan seçimlerde meclis üyesi Semra Gündüz başkan vekili seçildi.